Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/893 E. 2023/188 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : ….

DAVACI : … …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ :…
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/03/2023

Mahkememize açılan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firmanın davalı sigorta şirketinden ‘…’ poliçe numarası ile İnşaat Tüm Riskler Sigorta Poliçesi yaptırdığını, sigorta yapılan işin ‘… Merkez …Köyü Dere Islah Yapım İşi’ olduğunu, poliçe geçerlilik tarihinin …tarih ve … tarihi olduğunu, daha sonra ise davalı sigorta şirketinin zeyilname ile … tarihinde … tarihinden sonra riziko bilgileri olarak iş bitiş tarihi … bakım başlama tarihi ve … de bakım bitiş tarihi olarak belirlendiğini, bahsi geçen zeyilname ile sel, su baskını, toprak kayması, sabotaj, yangın, hırsızlık ve fırtına risklerinin teminata dahil edildiğini, Tarım Orman Bakanlığı … … Bölge Müdürlüğü’nün … tarihli yazısı ile … tarihinde ‘… Merkez …Köyü Taşkın Koruma İşinde’ sel meydana geldiğini, yapılan işte yıkılmalar olduğunu belirttiğini, neticeten gerekli incelemeyi …’nin yaptığını, sel nedeniyle zarar gören yeri tespit ettiğini, yaklaşık 45 metre duvarın üzerinde diğer imalatlarla birlikte yıkıldığı 7 adet britinde hasar görüldüğünü, meydana gelen hasar nedeniyle müvekkili şirketin başvuru yükümlüğünü yerine getirdiğini, müvekkili şirketin ilgili sigorta şirketi ve acentesine hasarı bildirdiğini, ekspertiz göndermesini ve zararın karşılanmasını talep ettiğini ancak sigorta şirketinin olumsuz cevap verdiğini, daha sonra müvekkili şirketin projeye uygun olarak yıkılan yerleri idarenin talebi üzerine yaptırdığını, meydana gelen zarar nedeniyle, müvekkilinin firma poliçesi olmasına rağmen bahsi geçen işi eksiksiz olarak yapmış olduğunu, sigorta firmasının ise bu duruma kayıtsız kaldığını, tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000,00-TL’nin … sel tarihinden itibaren …’nin uyguladığı en yüksek faiz ile davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde; davaya konu poliçede sigortalı … … Bölge Müdürlüğü olduğunu, davacının aktif dava ehliyeti olmadığını, bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, … tarihinde meydana geldiği iddia edilen sel olayının … tarihi itibariyle tüm imalatlar tamamlanıp geçici kabul yapıldıktan, sözleşmeye konu yer idareye teslim edildikten ve bakım devresi sona erdirdikten sonra gerçekleşmiş olduğunu, genişletilmiş bakım devresinde de sel vb doğal afetlerin teminat dışı olduğundan; müvekkili şirketin sel sonucu gerçekleşen zarardan poliçe, zeyilname, genel şartlar uyarınca sorumlu olmadığını,haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın öncelikle usulden reddine, aksi halde esastan reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir.
6545 sayılı yasanın 45/3. maddesi uyarınca yargılama Tek Hakim tarafından yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizde açılan ve sonuçlanan davada dava değeri 500 Bin TL’nin altında olması nedeniyle 7251 sayılı kanunla değişik 6102 Türk Ticaret Kanununun 4/2. maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanmıştır.
Dava şartı arabuluculuk faaaliyeti kapsamında taraflar görüşmüş ancak anlaşmaya varamamışlardır.
Dava, rücuen tazminat talebine ilişkindir.
… başlama – … bitiş tarihli, …/0 numaralı poliçenin incelenmesinde; sigortalı bilgileri kısmında “… … Bölge Müdürlüğü-…” yazılı olduğu, davacı … Mühendislik Anonim Şirketi’nin ise “sigorta ettiren” olduğu görülmektedir.
Zarar sigortalarında sigorta konusu, mal yani eşya olmayıp, eşya üzerindeki menfaattir. Bu menfaatin sigorta edilebilmesi için ayrıca para ile ifade edilen ekonomik bir değerinin olması gerekir. Mal sigortalarında menfaat sahibi kavramını düzenleyen TTK’nın 1269. maddesine göre, bir malı muayyen rizikolara karşı temin etmekte para ile ölçülebilecek bir menfaati olan malik, malikin adi veya rehinli alacaklısı, malın muhafazasından dolayı malikine karşı mesul olan acenta, kiracı, komisyoncu ve diğer kimseler, malın muhafazasında hakikaten menfaati olan kimseler yahut bunların kanuni temsilcileri bu menfaati sigorta ettirebilirler. Aksi takdirde TTK’nın 1264/2. maddesi uyarınca sözleşme batıl olur. Somut olayda, poliçe, TTK’nın 1270. maddesi uyarınca başkası nam ve hesabına da yapılmamış, dain mürtehin gösterilmemiş, işveren … … Bölge Müdürlüğü-… sigortalı, davacı … Mühendislik A.Ş. ise sigorta ettiren olarak gösterilmiştir. Bu durumda sigortalı durumda olan dava dışı … … Bölge Müdürlüğü’nün, sigortadan tazminat talep etme hakkına sahip olduğu kuşkusuzdur.
O halde, davacının aktif dava ehliyetine sahip olmadığının kabulü gerekir.
Taraf sıfatı dava şartlarından olup resen dikkate alınması gereken bir husustur.
Taraf sıfatı, bir başka deyişle husumet ehliyeti; dava konusu hak ile kişiler arasındaki ilişkiyi ifade eder. Sıfat, bir maddi hukuk ilişkisinde tarafların o hak ile ilişkisinin olup olmadığının belirlenmesi anlamına gelir. Davacı sıfatı, dava konusu hakkın sahibini, davalı sıfatı ise dava konusu hakkın yükümlüsünü belirler. Uygulamada davacı sıfatı, aktif husumeti, davalı sıfatı ise pasif husumeti karşılayacak şekilde kabul edilmektedir. Dava konusu şey üzerinde kim ya da kimler hak sahibi ise, davayı bu kişi veya kişilerin açması ve kime karşı hukuki koruma isteniyor ise o kişi veye kişilere davanın yöneltilmesi gerekir. Bir kimsenin davacı veya davalı sıfatına sahip olup olmadığı tıpkı hakkın mevcut olup olmadığının tayininde olduğu gibi maddi hukuka göre belirlenir. Taraf sıfatı bu anlamda, defi değil itiraz niteliğinde olup; taraflarca süreye ve davanın açılmasına bakılmaksızın her zaman ileri sürülebileceği gibi taraflar ileri sürmemiş olsa bile mahkemece resen nazara alınmalıdır.
Davacının aktif husumet ehliyetinin yokluğu nedeniyle açtığı davasının usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.(Kayseri Bam 6.HD.2022/327E.2022/280K.10.02.2022T.kararı aynı yöndedir.)
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın, aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gerekli 179,90-TL ilam harcından, dava açılışı sırasında tahsil edilen 170,78-TL peşin harcın mahsubuna, bakiye 9,12-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafın yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davalıya ödenmesine,
7-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal iki haftalık süresi içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. …

Katip …

Hakim …