Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/884 E. 2023/169 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – ***
DAVALI : … – … ***
VEKİLİ : Av. … – ***
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı Kayseri Pancar Ekicileri Kooperatifi tarafından müvekkil aleyhine *** tarihinde Kayseri 3.İcra Müdürlüğünün … Esas ( Kayseri Genel İcra Dairesi … ) dosyası ile 13.061,85 TL toplam tutarlı ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkilin söz konusu takibe 7 gün içerisinde itiraz edilmediği için kesinleşeceğinden haberi olmadığını, 2020 yılında traktörünü satmak istediği zaman noterde icra dosyasından haberdar olduğunu, mallarının üzerinde haciz olduğunu öğrendiğini, davalı kooperatif ile en son 2001 yılında bir ilişkisi olduğunu ve o tarihte tüm borçlarını ödediğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte farazi olarak müvekkilin 2001 yılında ödenmemiş bir bakiye borcu kalmış olsa dahi bu tutar dava konusu icra takibinin başlatıldığı tarihte zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin davalıya borcu olmadığının tespit edilmesine, ilamsız icra takibinin iptal edilmesine, müvekkilin haczedilen malları üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına, davalının haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması nedeni ile takip konusu alacağın %20 si üzerinden kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu olan ilamsız icra takibi *** tarihli olduğunu, davacıya ödeme emrinin *** tarihinde tebliğ edildiğini, borçlunun süresinde itiraz etmediğini, takibin kesinleştiğini, davanın usulden reddinin gerektiğini, müvekkil kooperatifin pancar ekim ve borçlarının grup sistemi ile yapıldığını, üye borçlarını da kefillik sistemi ile tahsil edildiğini, kooperatif üyesi ve iki üye kefilin imzası ile borçların tahsil edildiğini, kooperatifin 87466 ortak numaralı üyesi ***’den dolayı bahse konu dosyada senet borçlusu *** ve diğer kefiller davacı … ve *** hakkında başlatılan icra takibinde davacının borçtan haberdar olmaması ve borcun bittiğini düşünmesinin mümkün olmadığını, davacı tarafın borcun bittiğini beyan etmesinin asılsız olduğunu, büroyu sürekli olarak arayarak kefil olduğunu borcu esas borçludan tahsil etmelerinin gerektiğini, hacizlerin kaldırılmasını talep ettiğini, her yıl sonunda ortaklık taahhütnamesi gereği pancar kesintilerinin borçtan düşüldüğünü, daha sonraki yıllarda ise davacı ve diğer borçluların pancar ekiminde bulunmadığından dolayı kesinti yapılamadığını, kalan borç bakiyesi müvekkil kooperatiften tarafına icra takibi başlatılmak üzere gönderildiğini, davanın esastan reddinin gerektiğini, davacılar aleyhine kötü niyetli olduklarından kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Kayseri (Kapatılan)3.İcra Müdürlüğünün … Esas (Kayseri Genel İcra Dairesi …) dosyasının incelemesinde; alacaklının Sınırlı Sorumlu Kayseri Pancar Ekicileri Kooperatifi olduğu, borçluların Ergun Güner, …, *** olduğu, 2974,31-TL asıl alacak, 10.076,97-TL işlemiş faiz 10.057-TL protesto masrafı, ***’in sorumlu olduğu miktar 77-TL asıl alacak 194,19-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 13.061,85-TL borç üzerinden 28/02/2015 tarihinde takip başlatıldığı, ***’in icra takibine itirazının bulunduğu, davacı … tarafından itiraz yapılmamış olduğu anlaşılmıştır.
Dava, borçtan kaynaklı icra takibine karşı menfi tespit istemine ilişkindir.
Dava, davacı vekili tarafından ilk olarak *** tarihinde Kayseri 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne açılmış, dava mahkemenin ***esas sırasına kaydedilmiş, dava Kayseri 9. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne devredilmiş, *** esas sırasına kaydedilmiş yapılan yargılama neticesinde *** karar sayılı *** tarihli ilam ile davanın kısmen kabulü ile, davacının icra dosyasında 923,40 TL asıl alacak dışında borçlu olmadığının tespitine dair karar verilmiş, verilen karar taraf vekillerince istinaf edilmiş, Kayseri BAM 6. Hukuk Dairesi’nin *** tarihli ilamı ile davacı ekili ile davalı vekilinin istinaf başvurularının kabulü ile, Kayseri 9. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararının kaldırılmasına karar verilmiş, dava dosyasına mahkemeye gönderilmiş, mahkemenin *** esas sırasına kaydedilmiş yapılan yargılama neticesinde *** karar sayılı *** tarihli karar ile mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine, Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevli olduğuna dair karar verilmiş, karar taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmadığından *** tarihinde kesinleşerek mahkememize gönderilmiş, yukarıda yazılı olan esas sırasına kaydedilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Kayseri 3.İcra Müdürlüğünün … Esas (Kayseri Genel İcra Dairesi …) dosyasının incelemesinde; alacaklının Sınırlı Sorumlu Kayseri Pancar Ekicileri Kooperatifi olduğu, borçluların ***, …, *** olduğu, 2974,31-TL asıl alacak, 10.076,97-TL işlemiş faiz 10.057-TL protesto masrafı, ***’in sorumlu olduğu miktar 77-TL asıl alacak 194,19-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 13.061,85-TL borç üzerinden *** tarihinde takip başlatıldığı, ***’in icra takibine itirazının bulunduğu, davacı … tarafından itiraz yapılmamış olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz yargılaması sırasında dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, dosyaya mübrez *** havale tarihli bilirkişi raporunda özetle;” Kayseri Genel İcra Dairesinin … (kapatılan Kayseri 3. İcra Müdürlüğü’nün …) sayılı takip dosyasının takip talebi ile ödeme emri incelendiğinde takip dayanağına rastlanılamamıştır. Bir başka ifadeyle alacak kalemlerinin neden kaynaklandığı, hangi döneme ait olduğu, işletilen faizin hangi dönem aralığına ait olduğu belli değildir. Zira davacı taraf zaman aşımı itirazında bulunmaktadır. Dosyaya mübrez belgeler *** tarihini işaret etmektedir. 4721 sayılı TMY m 6 ve 6100 sayılı HMK m 187 -192 uyarınca davalı/ alacaklı taraf alacak kalemlerinin dönemi ve işletilen faiz dönemi ile ilgili ispat yükü altındadır. Bunlar yerine getirildikten sonra zamanaşımı hususu açıklığa kavuşacaktır. Aynı şekilde davacı/ borçlu taraf da yine TMY m 6 ve 6100 sayılı HMK m 187-192 uyarınca borcun ödendiği iddia ve beyanı karşısında ispat yükü altındadır. İş bu raporumu; takdir, ifa ve gereği sayın mahkemeye ait olmak üzere saygılarımla sunarım.” şeklinde beyanda bulunulmuştur.
Kayseri 3.İcra Müdürlüğünün … Esas (Kayseri Genel İcra Dairesi …) dosyasının incelemesinde; alacaklının Sınırlı Sorumlu Kayseri Pancar Ekicileri Kooperatifi olduğu, borçluların ***, …, *** olduğu, 2974,31-TL asıl alacak, 10.076,97-TL işlemiş faiz 10.057-TL protesto masrafı, ***’in sorumlu olduğu miktar 77-TL asıl alacak 194,19-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 13.061,85-TL borç üzerinden *** tarihinde takip başlatıldığı, ***’in icra takibine itirazının bulunduğu, davacı … tarafından itiraz yapılmamış olduğu anlaşılmıştır.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, borçtan kaynaklı icra takibine karşı menfi tespit istemine ilişkindir.
Yargıtay 23.Hukuk Dairesinin *** karar sayılı kararında ” Ödeme emrine itiraz etmemiş (böylece zamanaşımını ileri sürmemiş) olan borçlu, takip konusu alacağın takip talebinden önceki dönemde zamanaşımına uğramış olduğunu bildirerek menfi tespit davası açamaz. (Prof. Dr. Baki Kuru, Menfi Tesbit Davası ve İstirdat Davası, Ankara, 2003, Sh 40) Borçlunun zamanaşımı def’ine takibe itiraz aşamasında dayanmamış olması, bundan vazgeçtiği anlamına gelir ve takip öncesi dönemde borcun zamanaşımına uğramış olduğunu bildirerek menfi tespit davası açamaz. (YHGK’nın *** sayılı ilamları bu yöndedir.)
Ödeme emrine itiraz ederken takip konusu alacağın zamanaşımına uğradığını ileri sürmeyen veya ödeme emrine süresi içerisinde hiçbir itirazda bulunmayarak ödeme emrinin kesinleşmesine sebebiyet veren borçlu, takip konusu alacağın, alacaklının takip talebinden önceki bir tarihte zamanaşımına uğradığından söz ederek menfi tespit davası açamaz. Takip konusu alacağın takibin kesinleşmesinden sonra zamanaşımına uğramış olması halinde borçlu, İİK’nın 71, 33-a ve 33. maddeleri uyarınca zamanaşımını ileri sürebilir.(Prof. Dr. ***, İcra ve İflas Hukukunda Menfi Tespit ve İstirdat Davaları, Ankara, 2014, Sh 149)” şeklinde gerekçenin bulunduğu görülmüştür.
Davacı vekilinin borcun zamanaşımına uğradığı beyanı varsa da belirtilen Yargıtay emsal kararında da görüldüğü üzere takip konusu alacağın takip talebinden önceki dönemde zamanaşımına uğramış olduğunu bildirerek menfi tespit davası açılamayacağından talep yerinde görülmemiştir.
Davalı vekilinin zamanaşımı ve süresinde dava açılmadığına ilişkin beyanı varsa da İİK 72. Maddesindeki 1 yıllık sürenin istirdat davalarına ilişkin olduğu, menfi tespit davası için süre öngörülmediğinden talep yerinde görülmemiştir.
Yapılan yargılama neticesinde, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından göre;
Menfi tespit davasında kural olarak hukuki ilişkinin varlığını ispat yükü davalı/alacaklıdadır ve alacaklı hukuki ilişkinin (borcun) varlığını kanıtlamak durumundadır. Davalı tarafından yapılan icra takibinde takibe dayanak olan belgelerin bulunmadığı, yargılama aşamasında davalı kooperatif tarafından sunulan 16/04/1998 tarih *** seri nolu 138.591,000 ETL bedelli tahsilat makbuzunun *** adına olduğu,*** sıra nolu 1.062,531,000 ETL bedelli faturanın yine *** adına kesilmiş olup, davalı adına düzenlenmediğinden davalının sorumluluğunun bulunmadığı görülmüştür.
Sunulan *** tanzim tarihli *** seri nolu 923.940.000 ETL bedelli bonoda müşterek ve müteselsil borçluları olarak ***, …, ***’ın yer aldığı yine aynı tarihli taahhütname başlıklı belgede de ***’ın kabul ve taahhüt eden müşterek ve müteselsil borçlular olarak imzalarının bulunduğu, bu belgelere göre icra takibinde alacaklı olan davalının 923.940.000 ETL yani 923,40-TL’yi davacıdan talep edebileceği, diğer miktarların ispatlanamadığından talep edilemeyeceği, 923,40-TL miktarın davacı tarafından ödendiğinin de kanıtlanamadığından ve takip öncesi temerrüde düşürüldüğü de ispatlanmadığından davacının 923,40-TL asıl alacak dışında borçlu olmadığının tespiti yününde karar vermek gerektiği, menfi tespit davasında borçlu lehine tazminata hükmedebilmek için takibin haksız olması ve alacaklının takibe geçmede kötü niyetli olduğunun kanıtlanması gerektiği, davacının icra takibinde kötü niyetli olduğu kanıtlanamamış olup, kötü niyet tazminatı şartlarının oluşmadığı, dolayısıyla davalı lehine tazminata hükmedilmeyerek açılan davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle:
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile, davacının Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında takip çıkışı itibariyle 13.061,85 TL toplam alacağın sadece 923,40 TL asıl alacaktan ve bu alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile sorumlu olduğunun tespiti ile bakiye 12.138,45 TL’sinden borçlu olmadığının tespitine,
2-Kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 829,17 TL TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 223,07 TL harcın mahsubu ile bakiye 606,10 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davanın kabul/ret oranına göre hesap edilen 1.226,67 TL’sinin davalıdan bakiye 93,33 TL’sinin ise davacıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından yapılan istinaf kanun yoluna başvuru harcı 162,10 TL, bilirkişi ücreti 850,00 TL, 30 elektronik tebligat gideri 159,50 TL ve 1 müzekkere gideri 20,00 TL olmak üzere toplam; 1.191,60 TL yargılama giderinin davanın kabul/ret oranına göre hesap edilen 1.107,35 TL’sinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine artan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan istinaf kanun yoluna başvuru harcı 162,10 TL ve 1 müzekkere gideri 20,00 TL olmak üzere toplam 182,10 TL yargılama giderinin davanın kabul/ret oranına göre hesap edilen 12,87 TL’sinin davacıdan alınarak davalı taraf üzerinde bırakılmasına, artan kısmın davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
7-AAÜT’ye göre hesap edilen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
8-AAÜT’ye göre hesap edilen 923,40 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
9-6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
10-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/03/2023

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

*5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*