Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/573 E. 2022/968 K. 07.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/12/2022
Mahkememize açılan Menfi Tespit davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2021 yılının ocak ayında cezaevindeyken davalının müvekkili aleyhine çekten dolayı kambiyo takibi başlattığını, müvekkilinin bahse konu borçtan haberinin … tarihinde olduğunu, müvekkiline ait … plakalı aracını trafikte yakalama ile bağladıklarından haberinin olduğunu, davalının kötü niyetli olarak hemen aracın satışını istediğini, bu sebepten ilgili icra takibinin usulsüz tebligattan ve müvekkilinin o tarihte cezaevinde olması sebebinden dolayı takibin durdurulmasını talep ettiklerini, müvekkiline yapılmış olan tebligat olmadığını, müvekkilinin davalıya borcunun olmadığını, çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek, davalı ile müvekkili arasında geçerli bir borç ilişkisi bulunmadığının tespitini, Kayseri … Dairesi’nin … esas sayılı haksız icra takibinin durdurulmasını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalımak kaydıyla, bu dava sebebiyle uğramış oldukları zararların yasa gereği alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyetli davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde; müvekkili aleyhine açılan davanın reddinin gerektiğini, davacı tarafın haksız ve kötüniyetli olduğunu, iddia etti hususların hiç birisinin gerçek olmayıp tamamen kurgu olduğunu, davacının kötüniyetli ve haksız olduğunu, borcunu ödemediği gibi icra dosya borçlarına karşılık vermiş / göndermiş olduğu çeki inkar ettiğini ileri sürerek, haksız ve kötüniyetli davanın reddini, davacı aleyhine %20 inkar tazminatının ve %10 kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Dosyanın, Kayseri … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas … karar sayılı ilamı ile verilen görevsizlik kararının kesinleşmesi neticesinde mahkememize geldiği görülmüştür.
TTK’nın 4. maddesine göre; ticarî davaların iki grup altında incelenmesi mümkündür. Bunlar; tarafların sıfatına ve işin ticarî işletmeyle ilgili olup olmadığına bakılmaksızın ticarî sayılan davalar (mutlak ticari davalar) ile her iki taraf için de ticari sayılan hususlardan doğan davalar (nispi ticari davalar)dır.
Mutlak Ticari Dava; tarafların tacir olup olmadıklarına ve dava konusu edilen işin ticari nitelikte olup olmadığına bakılmaksızın ticari dava olarak sayılan davalar olup, TTK’nın 4/1. maddesinde a ve f bentlerinde 6 bent halinde sayılan dava türleri mutlak ticari davadır. İpotek, TTK’da düzenlenmeyip, Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenmesi nedeni ile davanın mutlak ticari dava olmadığı anlaşılmıştır.
Nisbi ticari dava ise; her iki tarafı tacir olan ve tarafların ticari işletmesi ile ilgili olan uyuşmazlıklar nisbi ticari dava olarak adlandırılmaktadır.
TTK’nın gerekçesinde; ticari davalar ile ticari olmayan hukuk davalarını ayırmada kullanılan kıstasın “bir yandan her iki tarafın tacir sıfatı ve uyuşmazlığın konusunu teşkil eden işin bu sebepten dolayı ticari sayılması keyfiyeti, diğer yandan tarafların sıfatına bakılmaksızın sadece işin ticari mahiyeti” olduğu açıklanmıştır.
Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı’nın … tarih … sayılı yazısında; davacı …’nun … tarihinde mükellefiyet kaydının resen terkin ettirildiği, mükellefiyeti esnasında 2. Sınıf tüccar olduğu ve işletme hesabı esasına göre defter tuttuğunun bildirildiği görüldü.
Bu anlamda bir davanın nisbi ticari dava sayılabilmesi için; uyuşmazlığın her iki tarafının tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması gerekli ve zorunludur. Davanın taraflarının incelenmesinde; davacı …’nun tacir olmadığı, dolayısı ile eldeki davanın nispi ticari dava olmadığı görülmektedir.
TTK’nın 5. maddesine göre aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın, Asliye Ticaret Mahkemesi, ticari davalara bakmakla görevlidir. Dava konusu uyuşmazlık mutlak veya nısbi ticari dava niteliğinde olmadığından, mahkememizin görevi içine girmemektedir. Uyuşmazlığın ticari dava olmaması ve Borçlar Kanunu’ndan doğması nedeniyle genel görevli mahkeme olan Kayseri … Asliye Hukuk Mahkemesi bu davaya bakmakta görevlidir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren Türk Ticaret Kanunu ile Türk Ticaret Kanunun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Değişiklik Yapılmasına Dair 6335 Sayılı Kanunun 2. Maddesi ile değişik TTK’nın 5. maddesinin 3. fıkrası ile Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü itirazından çıkarılmış, görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
HMK’nın 114. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendine göre, görev dava şartıdır. Aynı Kanunun 115/1. maddesi gereği mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.
İzah edilen nedenlerle görevsizlik kararı ile mahkememize gelen eldeki dava dosyasında, mahkememizin karşı görevsizliğine ilişkin karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. (T.C. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin … esas … karar sayılı ilamı aynı yöndedir.)
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davaya bakmaya Kayseri … Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olması ve Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddesi gereğince göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-HMK 21. maddesi gereğince iş bu kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde Kayseri … Asliye Hukuk Mahkemesi ile mahkememiz arasında olumsuz görev uyuşmazlığı olması nedeniyle görevli mahkemenin tayini (merci tayini) için dava dosyasının Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi Başkanlığı’na gönderilmesine,
3-HMK’nun 20. maddesi gereğince Kayseri … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yargı yeri olarak belirlenmesine ilişkin merci kararı verilirse, bu kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde taraflardan birinin mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini istememesi durumunda HMK’nun 321/2. maddesi gereğince talep halinde davanın açılmamış sayılmasına karailmesine,
4-Davaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde yargılama harçları, vekalet ücreti ve yargılama giderinin görevli mahkemede değerlendirilerek hüküm altına alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. …

Katip …

Hakim …