Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/54 E. 2022/438 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: …Esas – …
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACILAR :1- …
: 2- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI :…
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın … tarihinde tek taraflı trafik kazası yaptığını, trafik kazası neticesinde araçta yolcu olarak bulunan müvekkillerinin kızı ve desteği …’nin vefat ettiğini, kazanın …’nin dikkatsizliği ve tedbirsizliği nedeniyle meydana geldiğini, aynı kazaya ilişkin Kayseri … ATM’nin … esas sayılı dosyasından alınan Ankara ATK trafik ihtisas Dairesi’nin kusur raporunda da …’nin %100 olduğunun tespit edildiğini, müteveffanın öğretmen olduğunu, Kayseri … ATM’nin … esas sayılı dosyasından alınan raporda müvekkillerinin bakiye destek zararının 198.693,46 TL olduğunun tespit edildiğini. Müvekkillerine … tarihnde sigorta tarafından 126.584,19 TL ödeme yapıldığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin haları saklı kalmak kaydı ile şimdilik; 5.000,00 TL … için 5.000,00 TL … için toplam 10.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa dava dilekçesi … tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olmasına rağmen yasal 2 haftalık kesin süre içerisinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER: Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
HMK’nun 266/1. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasına dair … tarihli celsede karar verilmiş, bilirkişi Av. …’un mahkememize sunmuş olduğu … tarihli raporda özetle; anne …’ın bakiye destek zararının 469.555,26 TL olduğunu garameten paylaştırma hesabı neticesinde davacı annenin davalı sigorta şirketinden 146.429,00 TL talep edebileceğini, baba …’ın bakiye destek zararının 167.596,90 TL olduğunu, garameten paylaştırma hesabı neticesinde davcı babanın davalı sigorta şirketinden 52.264,46 TL talep edebileceğini mahkememize bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacılar dava dilekçesiyle, … günü … plakalı aracın tek taraflı trafik kazası sonucu araçta yolcu bulunan kızlarının vefat ettiğinden bahisle destekten yoksun kalma tazminatı dilemiştir.
Davalı sigorta şirketi ise davaya cevap vermemiştir.
Pınarbaşı cumhuriyet başsavcılığının … esas sayılı dosyasının incelenmesinde … günü … nin sevk ve idaresindeki aracın tek taraflı trafik kazası sonucu araçta yolcu bulunan … nin vefat ettiği anlaşılmıştır.
SGK’ya rücua tabi ödeme olup olmadığı konusunda müzekkere sorulmuş ölenin ücret bordrosu dosyamız arasına alınmıştır. Sigorta poliçesi incelenmesinde, … ZMMS sigortasının bulunduğu görülmüştür
. -Mahkememizce kusur ön sorun değerlendirmesinde,
Mahkememizce savcılık dosyasının ve kaza tespit tutanağının incelenmesinde … plakalı aracın viraja girerken hız seviyesini yeteri kadar azaltmaması nedeni ile direksiyon hakimiyetini kaybederek takla attığı ve KTK’nun 52/1-a ve 52/1-b maddeleri uyarınca tam kusurlu olduğu anlaşılmıştır.
-Destekten yoksun kalma tazminatına ve cenaze ve defin giderine dair değerlendirmede;
Destekten yoksun kalma tazminatı, B.K’nun 45/II. maddesinde düzenlenmiş olup; “Ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir.” şeklinde hükme bağlanmıştır.
Görülmektedir ki, destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.
Haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse BK’nun 45/II. maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir. Ancak, destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesi için öncelikle, ölen ile destekten yoksun kalan arasında maddi yönden düzenli ve eylemli bir yardımın varlığı gerekir.
Borçlar Kanunu’nun 45.maddesinde sözü geçen destek kavramı hukuksal bir ilişkiyi değil, eylemli bir durumu hedef tutar ve ne hısımlığa ne de yasanın nafaka hakkındaki hükümlerine dayanır; sadece eylemli ve düzenli olarak geçimini kısmen veya tamamen sağlayacak şekilde yardım eden ve olayların olağan akışına göre eğer ölüm vuku bulmasaydı, az çok yakın bir gelecekte de bu yardımı sağlayacak olan kimse destek sayılır.
O halde destek sayılabilmek için yardımın eylemli olması ve ölümden sonra da düzenli bir biçimde devam edeceğinin anlaşılması yeterli görülür.
Bununla birlikte destekten yoksun kalan kimse devamlı ve gerçek bir ihtiyaç içerisinde bulunmalıdır. Genel olarak bakım ihtiyacı, sosyal düzeye uygun olan yaşamın devamını sağlamak için gerekli olanaklardan yoksun kalmayı anlatır. Eğer ölenin eylemli olarak baktığı davacı, ölüm yüzünden bu bakımın sağladığı yaşama düzeyinin altına düşmüş olursa, ihtiyaç bulunma koşulu gerçekleşmiş sayılır. Burada önemli olan, destekten yoksun kalan kimsenin ve ailesinin temsil ettiği sosyal ve ekonomik düzeye göre normal karşılanan giderlerdir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.04.1982 gün, 979/4-1528 E., 1982/412 K. sayılı kararı).
Diğer taraftan, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 06.03.1978 tarih ve 1/3 sayılı kararının gerekçesinde de: “Destekten Yoksun Kalma Tazminatının eylemin karşılığı olan bir ceza olmayıp, ölüm sonucu ölenin yardımından yoksun kalan kimsenin muhtaç duruma düşmesini önlemek ve yaşamının desteğin ölümünden önceki düzeyde tutulması amacına yönelik sosyal karakterde kendine özgü bir tazminat olduğu” hususu vurgulanmış; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 30.11.2005 gün ve 2005/4-648 E.-2005/691 K. sayılı ilamında da aynı esaslar benimsenmiştir.
Önemle vurgulanmalıdır ki, Borçlar Kanunu’nun 45/III. maddesine göre destekten yoksun kalma tazminatı, desteğin mirasçısı olarak geride bıraktığı kişilere değil, desteğinden yoksun kalanlarına aittir. Destekten yoksun kalma tazminatı isteyebilecek kişiler, mirasçılardan başka kişiler de olabileceği hususunda da herhangi bir ihtilaf yoktur. Murisin trafik kazasından kaynaklanan bir sorumluluğu söz konusu olduğunda ve koşulları oluştuğunda mirasçıları bundan sorumlu olduğu halde, aynı olay nedeniyle destekten yoksun kalan ve fakat mirasçı olmayan kişiler bundan sorumlu değildir (HGK.nun 15.06.2011 gün ve 2011/17-142 E. -411 K. sayılı ilamı).
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın “Sigortanın Kapsamı” başlıklı A-1.maddesindeki, “Sigortacı, bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde düzenlemesi yer almaktadır.
Somut olayda davalı sigorta şirketi destekten yoksun kalma tazminatından giderinden sorumludur.
– Aktüerya hesabına dair değerlendirmede;
Yargıtay’da uygulama birliğinin sağlanması yönünde tazminat hesaplarında davacı … ‘in ve desteğin bakiye ömür süresinin TRH 2010 Yaşam Tablosu’na göre belirlenmesi ve işleyecek (bilinmeyen) devre hesaplamasında her yıl için gelirin %10 artırılıp %10 iskonto edilmesi esasına dayanan progresif rant yönteminin kullanılması gerekmektedir. Mahkememizce bu doğrultuda bilirkişiden öncelikle sigorta şirketince yapılan ödeme tarihi itibariyle yapılan ödemenin yetersiz olup olmadığının belirlenerek (ödeme tarihindeki asgari ücret vs. dikkate alınarak) hesap yapılması, ödemenin yetersiz olduğu kanaatine varılması halinde rapor tarihindeki güncel veriler dikkate alınarak hesaplama yapılması için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, sigorta şirketince ödenen miktar yetersiz olduğu anlaşılmakla davacı Saniye için belirlenen 146.429,00 TL ve davacı … için 52.264,46 TL destekten yoksun kalma tazminatının uygun olduğu anlaşılmıştır. Kaza tespit tutanağında ise … in emniyet kemerinin takılı olmadığı hususu tespit edilmiş olup ancak müterafik kusur indiriminin tazminatın fazlalığı ve garameten hesaplanması nedeni ile sonucu değiştirmeyeceğinden bu husus dikkate alınmamıştır.
-Faize ait değerlendirmede;
2918 Sayılı Kanun’un 99. maddesinde, sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel sartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluslarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.
Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı 2918 Sayılı KTK’nun 98/1, 99/1, ZMMS Genel Şartlarının B.2-c maddesi uyarınca hak sahibine kaza ve zarara ilişkin tespit tutanağının ve bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya başvurmasından itibaren 8 iş günü sonunda tazminat miktarını ödememesi halinde, bu tarihte, böyle bir başvurunun yapılmaması halinde ise dava tarihinde temerrüde düşeceğinden, temerrüt faizine bu tarihten itibaren hükmedilmesi gerekir. Sigortacının kısmi ödeme yapması halinde ise, söz konusu ödeme tarihi temerrüt tarihi olarak esas alınacaktır.
Anılan açıklamalar uyarınca kısmı ödeme olması dikkate alınarak davalı sigorta şirketi yönünden ödeme tarihi … temerrüt tarihi belirlenmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle:
Davacıların davasının ayrı ayrı kabulü ile,
1-Davacı … için 146.429,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, alacağa … tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına,
2-Davacı … için 52.264,46 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, alacağa … tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 13.572,75 TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 80,70 TL peşin harç ve 644,49 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 725,19 TL harcın mahsubu ile bakiye 12.847,56 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.600,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
5-Davacılar tarafından peşin yatırılan 80,70 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı ve 644,49 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 805,89 TL harcın davalıdan alınarak davacı taraflara verilmesine,
6-Davacılar tarafından yapılan bilirkişi ücreti 700,00 TL, 9 elektronik tebligat gideri 55,00 TL, 1 müzekkere gideri 15,00 TL ve kep reddiyat gideri 0,60 TL olmak üzere toplam 770,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
7-Davalı tarafça yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda mahkememizce herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına,
8-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
9-AAÜT’ye göre hesap edilen 17.860,75 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine,
10-AAÜT’ye göre hesap edilen 7.594,37 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. …

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

*5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*