Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/490 E. 2023/84 K. 20.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan alacak (kooperatif aidat borcundan kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili kooperatifin Kayseri İli’nde faaliyet gösteren konut yapı kooperatifi olduğunu, bu güne kadar … üyeye … arsa sahibine konut teslimi yapıldığını, davalının ise müvekkili kooperatif üyesi olup müvekkili kooperatiften ferdileşme suretiyle taşınmaz temin ettiğini, müvekkili kooperatifin halen tasfiye sürecine giremediğini, 10 yıldan fazla süredir kooperatife üye olan kişilere ve 15 yıl önce arsasını kat karşılığı devreden arsa sahiplerine konutunu teslim edemediğini, mağduriyetlerin çığ gibi büyüdüğü, üyelerin ve arsa sahiplerinin haklarının temin edilmesi hususunda umudunu yitirdikleri dönemde iflasa sürüklenmekte olan müvekkili kooperatifin, mağdur üyelerin bir araya gelişi ve gayretli çabalarıyla tekrar ayağa kalktığını, üyelere ve arsa sahiplerine taahhüt edilen konutların yapımı ve teslimi ile seneler öncesine ait borçların ödenmesi için son süratle çalıştıklarını, bu doğrultuda kooperatiften taşınmazı temin eden üyelerden kesin maliyet bedeli alınmadığının anlaşıldığını ve üyelerden ödenmeyen kesin maliyet bedellerinin talep ve dava edildiğini Kayseri Asliye Ticaret Mahkemelerinde 160’dan fazla dava açılmış ve bu davaların konusu, kooperatiften taşınmaz temin eden üyelerin kesin maliyet borcuna ilişkin olduğunu, Kayseri Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülen 160’dan fazla davada davanın kabulüne karar verildiğini, söz konusu kararların istinaf mahkemesi tarafından da onandığını, istinaf kararlarının davalılar tarafından temyiz edildiğini, 107 dosyanın şu an temyiz incelemesinde olduğunu, bu aşamada temyiz incelemesinde bulunan dosyalardan Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi … E – … K. sayılı ilamına ilişkin yapılan temyiz başvurusunda karar çıktığını ve Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … Esas … Karar sayılı … tarihli ilamında kooperatif inşaatlarının tamamı bitmeden kesin maliyet talep edilemeyeceği gerekçesi ile erken dava sebebiyle davamızın kabulü yönündeki yerel mahkeme kararının bozulduğunu, davalının 2003 yılı Ocak Ayından dava tarihinde temerrüde düşen son aidat borcu olan 2022 yılı Mayıs ayına kadar ödemesi lazım gelen aidat borcu, değeri tam olarak hesaplanıncaya kadar şimdilik 9.000-TL’nin davalıdan tahsilini, bununla birlikte davalı ile aynı nitelikteki bir çok kooperatif borçlusunun, taşınmazları başkaca kişilere satıp devretme yoluna gittiklerini, bu şekilde davalının da mal kaçırma ihtimali bulunduğunu, davalıların böyle bir tavır sergilemesi halinde kendilerince açılacak tasarrufun iptali davalarında tapuları devralan üçüncü kişilerin mağduriyetinin oluşmaması açısından davalının kooperatiften temin ettiği taşınmaz olan Kayseri İli, …İlçesi, …Mahallesi, … Ada, … Parsel, … Blok, Bağımsız Bölüm No:… ‘de kayıtlı bulunan mesken vasfındaki taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine “davalıdır şerhi” konulmasını fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 9.000-TL aidat alacağının alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yıllık %18 / aylık %1,5 faiz ile birlikte davalıdan alınarak müvekkili kooperatife ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı kooperatifin kurulduğu tarihten itibaren aidat alacağı talebinde bulunduğunu davalının kooperatife ilk üye olduğu tarihle bağlı kalmayıp eşitlik ilkesi esasına dayandığı gerekçesi ile kooperatifin faaliyetine başladığı yıldan itibaren müvekkilinden aidat alacağı talebinde bulunduğunu, davacının davasını kabul etmemekle birlikte kooperatif üyelerinin üyeliklerinin başladığı tarihten yıllar öncesinde eşitlik ilkesi gerekçesi ile faydalanmadığı bir kooperatife aidat ödemekle yükümlü kılınması hukukun hiçbir ilkesi ile bağdaşmadığı gibi hiçbir Kanun’da yeri olmayıp Yargıtay kararlarının da bu denli haksız bir düzenlemeye yer verdiğinin düşünülmemesi gerektiğini, bu mantık ile hareket edildiğinde kooperatifin yıllar önce kurulmasına rağmen son bir kaç yıl önce üye olan bir üye yıllar öncesinin aidatlarından sorumlu tutulacağını, bu sebeple öncelikle müvekkilin üyelik dosyasının davacı kooperatiften celbi ile yahut Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü’nden sorularak müvekkilinin üyelik başlangıç tarihinin sorulmasını, Yargıtay kararlarına göre inşaatlar devam ederken üyelerden aidat alınacağı belirtildiğinden davacının davasını kabul etmemekle birlikte davacı tarafın devam eden inşaatlar sebebiyle müvekkilinden aidat alacağı talep etmekteyse de kooperatifin devam eden inşaatlarının seviyesinin bilirkişi marifetiyle saptanması ve tamamlanması gereken miktar belirlenmesi ve aidat alacağı miktarının buna göre belirlenmesi ve akabinde genel kurulda bir karar alınarak üyelere tebliği gerektiğini, zira bu durumda aidat alacağının ne zaman muaccel olduğu hususunun dahi belirlenmemiş aksine davacı kooperatif davalının üye olduğu tarihi dahi dikkate almaksızın bütün davalılardan 2003 yılı Ocak ayı itibariyle aidat alacağı talebinde bulunduğunu, Yargıtay kararlarında da kooperatiflerin aidat alacağı talebinin sınırsız olarak talep edilebileceği yönünde düzenlenmemiş aksine devam eden inşaatlar sebebiyle istenebileceğinin belirtilmiş olduğunun somut olayda davacı kooperatifin inşaatlarının devam edip etmediği dahi bilinmediğini belirterek davacının haksız ve hukuka aykırı davasının esastan reddini ve zamanaşımı itirazımızın değerlendirilerek zamanaşımından davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı kooperatife yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kooperatif borcundan dolayı alacak talebine ilişkindir.
Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasının Uyap kayıtları incelenmesinde; davacı … tarafından davalı … aleyhine açılan davada daha evvel … Esas ve … Karar sayılı gerekçeli karar ile kooperatif genel kurulunca oluşturulan komisyon tarafından belirlenen kesin maliyet hesabının davalının ödemek zorunda olduğu gerekçesiyle, tapu iptal ve tescil isteminin reddine, davacının terditli açtığı alacak davasının kabulüne karar verildiği, davalı vekilinin istinaf talebi Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi tarafından esastan reddedildiği, bu kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile “… tarih ve … sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7410 sayılı Çevre Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 2. maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. maddede; “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla, Kayseri ilinde aşağıdaki şartları taşıyan yapı kooperatifleriyle sınırlı olmak üzere bu madde hükmü uygulanır.
a) İnşaatların etaplar halinde yapılarak teslim edilmesi,
b) Terkin edilmemiş olması,
c)Yapımı tamamlanan etapta bağımsız bölüm malikine kooperatifçe tahakkuk ettirilen bedelin ödenmiş olması,
ç) Kooperatif tarafından üyeye konutunun tapu devrinin yapılmış olması,
şartlarının birlikte sağlanması halinde; konutun tapu devrinin yapılmasından sonraki dönemler için yapı kooperatifi tarafından yönetim giderleri hariç olmak üzere her ne ad altında olursa olsun yapılmış borçlandırmalar veya bu kapsamda üçüncü şahıslara kooperatif tarafından yapılan alacağın devrine ilişkin işlemler hükümsüzdür.
Birinci fıkra kapsamındaki şartları birlikte sağlayan kişilere karşı yapı kooperatifinin veya bu alacağı devralan üçüncü kişilerin yapı kooperatifi nedeniyle açmış oldukları her türlü alacak veya tazminat davaları ile bu kapsamda yapılan ilamsız icra takipleriyle ilgili olarak; ilgilinin talebi halinde bu davalarda verilen ve henüz kesinleşmemiş mahkeme kararları ile kesinleşen dava ve takiplere dayanılarak başlatılan icra işlemleri, haciz, satış ve tahliye uygulamaları durdurulur. Bu alacaklar kapsamında kesinleşen ilamlara dayanılarak devam eden takipler ile kesinleşen icra takiplerine son verilmesi için birinci fıkra uyarınca bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde borcun bulunmadığına dair davanın açıldığına ilişkin belgenin ibraz edilmesi zorunludur; borcun bulunmadığına ilişkin kesinleşen ilamın icra dairesine ibraz edilmesi halinde takip sonlandırılır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Bu durumda, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın anılan yasal düzenleme uyarınca değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmekte olduğu” nedeni ile bozularak dosyanın iade edildiği, dava dosyasının bu kez Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sırasına kaydedildiği ve yapılan duruşmada Yargıtay bozma ilamına uyulduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan değerlendirmelerde eldeki dava ile Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası üzerinden görülen alacak istemlerinin bulunduğu, Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı davasının işbu dava dosyasından daha önce açıldığı, taraflarının aynı olduğu, ileri sürülen iddiaların aynı nitelikte olduğu, her iki davada da 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. maddenin koşullarının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesinin gerektiği, bu konuda ayrı ayrı görülen davalarda olası çelişkilerin önlenmesi, delilerin birlikte toplanıp davaların birlikte görülüp sonuçlandırılmasında yargılamanın çabukluğu ve ucuzluğu ilkeleri uyarınca yarar bulunduğu, bu şekilde olası çelişkili kararların da önüne geçileceği, aralarında şahsi, fiili ve hukuki bağlantı bulunması nedeniyle davaların birleştirilerek görülmesinde pek çok yarar bulunduğu anlaşılmıştır.
İzah edilen tüm nedenlerle HMK’nun 166. maddesi gereğince mahkememiz dava dosyasının daha önce açılan Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası üzerinden birleştirilmesine, mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına, yargılamaya Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası üzerinden devam edilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nun 166. maddesi uyarınca aralarında şahsi ve fiili irtibat bulunması nedeni ile işbu davanın Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-İşbu dava dosyası esasının birleştirme nedeni ile kapatılmasına,
3-Yargılamaya Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası üzerinden devamına,
4-Yargılama harçları, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin birleştirilen dosya üzerinden dikkate alınmasına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı esas hükümle birlikte gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır