Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/03/2023

Mahkememize açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin alacağının tahsili istemi ile Kayseri … Dairesi Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile davalı – borçlu aleyhine icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından … tarihinde borca ve tüm fer’ilerine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edilmiş ve bunun üzerine takibin durduğunu, arabuluculuk müessesesine başvuru yapıldığını ancak anlaşma sağlanamadığını, taraflar arasında mevcut ticari ilişki çerçevesinde mal alım satımı gerçekleştirildiğini, sunulan fatura, mal teslim fişleri ve teklif fişleri ile de davalının müvekkilinden bir kısım malzemeler ve nakliye hizmeti aldığını, müvekkil alacağını tahsil edebilmek için takip tarihine kadar iyi niyetli olarak girişimlerde bulunarak davalıya borcunu ödemesi için süre verildiğini ancak davalı borcunu ödemekten sürekli olarak imtina ettiğini, ödenmeyen fatura bedelleri için bu güne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığı gibi aleyhine yapılan takibe de herhangi bir borcu bulunmadığı yönünde itiraz edildiğini, davalının iddialarının soyut ve mesnetsiz olduğunu belirterek, haksız ve kötü niyetli olarak yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkil harfiyat işi ile uğraştığını, dava dilekçesin de belirtildiği gibi müvekkil davacıdan bir kısım mal aldığını, bunun müvekkil tarafından inkar edilir bir yanı bulunmadığını ancak taraflar arasında kum alım satımına dayalı ticari ilişki olup müvekkil bu süreçte üzerine düşen tüm edimlerini yerine getirdiğini, fatura bedelini banka hesabına havale ettiğini, müvekkilinin işi gereği mozaik tozu ihtiyacı doğduğunu, yanında çalışan … vasıtasıyla … adlı davacı iş yeri çalışanına ulaştığını, … ise bağlı bulunduğu iş yerinde bu malzemenin olduğunu getirebileceğini beyan ettiğini, müvekkilin de piyasaya göre daha makul bir fiyata … ile anlaştığını … – … tarihleri arasın da birim fiyatı 25,00-TL’den toplamda 11.020,00-TL karşılığın da 440.800 Kg kumu, birim fiyatı 30,00-TL’den toplam da 9.892,50-TL karşılığında 329.750 Kg kum olmak üzere toplam da 770.550 Kg kumu … adına çalışan …’tan aldığını, müvekkil …’a toplam da 22.000,00-TL ödeme yaptığını, … …’a bağlı olarak çalışmakta olduğunu müvekkiline beyan ettiğini, …’un yeğeni … tarafından … tarihinde paylaştığı whatsapp durum paylaşımından da görüleceği üzere bu durum sabit olduğunu, …, davacı adına temsil yetkisi bulunan bir şahıs olduğunu, daha sonra temsil yetkisinin nasıl sona erdirildiğine dair bir fikri bulunmadığını, çünkü bu durum usulüne uygun bir şekilde gerçeklemediğini düşündüklerini, davacı açtığı bu dava ile müvekkilini zarara uğrattığını, davacının iyi niyetli olmadığını, uzun yıllardan bu yana dava dışı … davacı şirket adına işlem yaptığını, yaptığı işlemler neticesinde teslim borcu altına girdiği malları şirket ticari defterlerine işletmek suretiyle şirketten temin ettiğini belirterek haksız ve mesnetsiz davanın reddine, davacı yan icra takibi başlatmakta kötü niyetli olduğu üzere takip tutarının %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak müvekkile verilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin … esas … karar sayılı dosyasında verilen karar, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin … tarih … esas … karar sayılı ilamı ile kaldırılmakla, dosya mahkememizin … esas sırasına kaydı yapılmış ve yargılamasına bu esas üzerinden devam edilmiştir.
DELİLLER : Taraf vekilleri delillerini sunmuş Kayseri … Dairesi Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası, ara buluculuk son tutanağı aslı, … tarihli fatura, davalı tarafça fatura içeriğindeki malların teslim alındığına dair teklif fişleri, taraflara ait ticari defter ve belgeler, bilirkişi incelemesi, tanık yemin delil olarak bildirilmiş, celbi gereken kayıt ve belgeler celp edilerek incelenmiştir.
GEREKÇE: Dava, fatura dayanak yapılarak başlatılan ilamsız icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a. maddesine göre davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir. Zira taraflar 1. sınıf tacir olup alacak ticari işletmelerinden kaynaklanmaktadır.
6545 sayılı yasanın 45/3. maddesi uyarınca yargılama Tek Hakim tarafından yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizde açılan ve sonuçlanan davada dava değeri 500 Bin TL’nin altında olması nedeniyle 7251 sayılı kanunla değişik 6102 Türk Ticaret Kanununun 4/2. maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanmıştır.
Dava şartı arabuluculuk faaaliyeti kapsamında taraflar görüşmüş ancak anlaşmaya varamamışlardır.
Kayseri … Dairesinin … sayılı takip dosyasının incelenmesinde, … tarafından … aleyhine fatura dayanak yapılarak 33.092,45-TL alacağın tahsili istemi ile ilamsız takip başlatıldığı, davalı – borçlu vekilinin … tarihli dilekçe ile takibe, borca, faiz ve ferilerine itirazı üzerine … tarihli kararla takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Ticaret sicil kayıtları, banka kayıtları, SGK kayıtları celbedilerek incelenmiştir.
Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü’nün … tarihli cevabi yazısı ile … suç numaralı fezlekenin dosyamıza gönderildiği görüldü. İncelenmesinde; dosyamız davacısı …’un “… Lojistik İnşaat ve İnşaat Malzemeleri isimli işyerini sahibi olurum, …kimlik numaralı … numaralı telefonu kullanan ve … Mahallesi … Caddesi … Konağı No:… – … adresinde ikamet eden … isimli şahıs benim iş yerimde … tarihi gibi işe başladı kendisi benim işyerimde pazarlama işlerine bakmak üzere işe aldık pandemi nedeni ile sigorta girişini yapamadık aşağıda anlattığım olaylar gerçekleşince şahsın şirket ile ilişkisini kestik şahıs böylelikle yaklaşık olarak 40 gün çalışmış oldu aradan geçen zaman içerisinde faaliyetleri sürdürdü, … günü Korusu isimli şirketin muhasebecisini aradık bize olan 60.000TL borcunu ödemesini istedik muhasebeci de bize abi biz bu borcun 12.000TL’sini … isimli çalışanına ödedik geri kalan kısmınıda daha sonra ödeyelim demesi üzerine çalışanımdan şüphelendim cari hesapları kontrol ettim korusu isimli şirket ile ilgilenen pazarlamacı … tarafından Korusu isimli şirket namına işyerime ödeme yapılmadığını tespit ettim, bunun üzerine … ‘in ilgilendiği müşterilerini tek tek aramaya başladım bu şahsın ilgilendiği 15 adet müşterimizin hesaplarında aynı şekilde sıkıntı olduğunu tespit ettik, buna ek olarak müşterilerimi ile yaptığımız görüşmede … ‘in satmış olduğu malzemeleri gerçek değerinin çok altına sattığını ancak faturaları gerçek değerden kestirerek bu şekilde piyasayı ve bizi dolandırdığını öğrendim, bu olaylar üzerine … ile yapmış olduğum görüşmede yaptıklarını kabul etmiştir ve kendine ait hesap ekstresini tarafıma vermiştir, bu yaşanan olaylara çalışanlarım … ve … tanıktırlar, … müşterilerden bizim adınıza gerek … … bank’ta bulunan şahsı hesabına gerekse elden paralar tahsil etmiştir fakat şirkete getirmemiştir, pazarlamacılar normal şartlarda kendi hesaplarına ödeme almazlar ödemeler şirket hesabına yapılır bu şahıs kendi hesabına ödeme alarak dolandırma kastı ile hareket etmiştir, şahıs şirketin mallarını gerçek değerinden düşük satmasından dolayı müşterilerim ile beni karşı karşıya getirmiş ve beni ve şirketimi zor durumda bırakmıştır, müşterilerden bu paraları alırken babasının öldüğünü, eşinin düşük yaptığını, acil çek ödememiz olduğunu ve çocuğunun öldüğünü söyleyerek müşterilerimi kandırıp para tahsil ederek bu paraları zimmetine geçirmiştir, şirketimin toplamda 250.000TL zararı vardır, hesaplarında sıkıntı olan müşterilerin isim listesini, şahsa ait hesap ekstresi soruşturma dosyasına sunmak istiyorum, bu ekstre üzerinde fosforlu kalem ile çizdiğim para transferleri benim şirketime ait paralardır ve yine sunmuş olduğum watsapp görüşmeleri müşterilerim tarafından bize iletilmiştir, bu konuşmalarda da şahsın bizi dolandırdığı görülmektedir, şu an için benim tespit ettiğim mağdur müşterilerimin bilgilerinin olduğu listeyi size ibraz ettim başkaca mağdur çıkması durumunda sizlere bildireceğim, beni anlattığım şekilde dolandıran … isimli şahıstan davacı ve şikayetçiyim” şeklinde beyanda bulunduğu,
… isimli şahsın alınan ifadesinde “Ben 2020 yılı Mart ayının sonu itibarıyla … bölgesinde faaliyet gösteren … İnşaat Malzemeleri isimli işyerinde pazarlamacı olarak işe girdim. İş yeri sahibi bana biraz çalış, sigorta işlemlerini de yaparız dedi. Bende tamam diyerek işe başladım. Benim işyerinde görevim inşaat malzemelerinin satımını yapmaktı. Firmalar veya şahıslar işyerimizde malzeme almak için öncelikle iş yerine gelir ve ya telefon ile şirketi arardı, bende istenilen malzemelerin satış fiyatlarını firma sahibi ve firma müdürü belirler, bende müşterilere bu liste fiyatını sunardım, daha sonra müşteriler malzemeleri almaya karar verdiklerinde kendilerine firma muhasebecisi tarafından fatura kesilirdi, müşterilerde ödemelerini ya kredi kartı veya firmanın resmi hesabına banka havale yolu ile gönderirlerdi. Bazı firmalar faturasız mal isterlerdi, buna fatura kesilmezdi, ürünün ödemesini elden nakit parayla yaparlardı, şayet benim ürün sattığım müşterim ise, ben müşteriden parasını alır firmaya teslim ederdim. Bununla ilgili makbuz kesmek istiyordum ama çalıştığım firma bizim tahsilat makbuzumuz yoktur, o yüzden makbuz kesmeyeceksin dedikleri için ben harhangi bir makbuz kesmeden verilen paraları direk muhasebeye teslim ederdim, bununla ilgili muhasebe bana herhangi bir makbuz veya fiş vermiyordu. Firma sahibi …’un iddialarına gelince, Korusu … isimli firmaya ben işe girmeden önce işyeri sahibi ile bu firma arasında araba alım satımı olmuş, firma …’dan mıcır talep etmiş, …’da tonunu 24 TL olarak fiyat vermiş, ben işe başladığımda bir araba 53 ton 800 kilo mıcır teslimatı yapılmış, bu ürünün ödemesini almak için … beni … isimli firmaya gönderdi, 2500TL bakiyelerinin olduğunu söyledim, yalnız elden para ödemesi yapmadıklarını, biraz daha mıcır alalım, daha sonrasında da faturasını kesin ödemeyi hesabınıza yapalım dediler. Buna istinaden totalde 60.000,00TL’lik mıcır sevkiyatı yapıldı, firma sahibimiz …, firmaya vermiş olduğu 24TL’lik fiyat geçerli değil, ürüne zam yapıldı diyerek firmaya ürün fiyatını 40TL’ye çıktı dedi, daha sonrasında … İnşaat Malzemeleri isimli firmanın genel müdürü olarak bu firmada aktif olarak çalışıp maaş alan, ancak halen Türkiye Cumhuriyeti … memurluk yaptığını bildiğim … ile birlikte … isimli firmaya gittik, firma elden 12.000,00TL nakit parayı … isimli şahsa verdi, daha sonrasında kalan 48.000,00TL’lik bakiyeden resmi mutabakat mektubunu kaşe imza yaparak kalan bakiyeyi ödeyeceklerini beyan ettiler. Anlattığım gibi bu paranın bir kuruşunu dahi ben almadım ve 12.000TL’yi Rıdvan isimli şahıs alarak firmaya teslim etti. İddia ettiği diğer tüm firmalarda, satılan ürünlerin fiyatlarını firma yetkilisi …’dan alarak firmalara ilettim, ürün isteyen firmaların malzemeleri sevk edildi, faturaları …’un bana vermiş olduğu fiyat üzerinden kesildi, alıcı firmalar faturaları kabul ederek resmi muhasebelerinden işledi ve ödeyeceklerini beyan ettiler. Faturaları kabul edip işlemeleri halinde muhasebesel ve kanunen meblağ kabul etmiş sayılıyorlar. Bu firmalardan, … İnşaat Malzemeleri firmasının … bank … Şubesi hesabına ödemeler gerçekleştirilmiştir. Bazı firmalar ise kredi kartı ile ödeme yapmıştır, bazende firmalar kredi kartı ile ödeme yaptı ve bu ödemeler firmanın kendi pos cihazından çekilerek yapılmıştır. Bunu bazen muhabesecimiz yaptı, bazende kredi kartı bilgilerini firmaya bildiriyordum ve firmamız kredi kartından paraları çekiyordu. Bu firmalar içerisinde fatura istemeyen veya faturasız mal alan müşterilerin ödemelerini ise firma sahibi … fatura kesmedik, resmi hesaba gönderemezler (… … bank Şubesi), bu nedenle benim kullandığım … … bank hesabına göndersinler, sen bu parayı çek firmaya getir dediği için, firmalardan bazı faturasız ödemeler benim hesabıma gelmiştir, bende bu paraları çekip firma muhasebecisine teslim ettim ve hepsini firma defterlerine işledim. … isimli şahsın size ibraz etmiş olduğu whatsap ve banka hesap hareketleri kendi bilgisi dahilinde olmuştur ve firmaların yukarıda izah ettiğim gibi faturasız kesilen ürünlerin paralarıdır, hesabıma gelen tüm haraları ben muhasebeciye teslim ettim. Bana sormuş olduğunuz firmaların yapılan alış verişler neticesinde gerçekleştirilen tüm işlemler gerek muhasebe kayıtları ve gerekse şirketin banka hesap kayıtları incelendiğinde ortaya çıkacaktır. Ben iddia edildiği gibi hiç bir firmadan para alıp hesabıma geçirmedim, veya satılan malları düşük değerden satıp, gerçek değer üzerinden herhangi bir fatura kesmedim, kesilen tüm faturalar muhasebede kayıtlıdır, bunlar hesaplarını bilmedikleri için benim üzerime iftira atıyorlar, böyle bir konu söz konusu değildir, zaten firma sahibi bennim banka hesap hareketlerimi alıp inceledi, tüm hareketler kendisinin bilgisi dahilinde olmuştur, üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dosyamız davalı … ifadesinde “ben halen Kayseri … Bölgesinde harfiyat işleri uğraşmaktayım. … isimli şahsı tanımıyorum, ancak kendisinin ismini duydum, inşaat malzemeleri sattığını biliyorum. … isimli şahıs ise …’un yanında çalışan kişidir, … 2020 yılı içerisinde benim işyerime geldi, abi kum satıyoruz, bizden alın dedi, bende kumun tonunu 28TL’den alıyoruz, sen kaça veriyorsun dedim, oda bizden alırsanız 25TL’den veririz dedi, kabul ettim ve kendilerinden yaklaşık 18 kamyon ırmak kumu satın aldım, bu alım ve satım işlerinde muhatap olduğum kişi … isimli şahıstı, aldığım kumun parasını …’ın bana vermiş olduğu hesaba yatırıyordum, bununla ilgili sizlere dökümanları ibraz ediyorum. Bu iş yerine herhangi bir borcum yoktur, çünkü aldığım kumun parasını eksiksiz olarak ödedim, …’ın benden aldığı paraları iş yeri sahibine verip vermemesi kendi aralarındaki sorundur, burada benim herhangi bir sorumluluğum yoktur, bu olayla ilgili söyleyeceklerim bundan ibarettir” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Delillerin toplanmasından sonra tacir olan tarafların alacak ve borç kayıtlarının tespitinin nitelikli hesaplama ve muhasebe yönünden teknik inceleme gerektirmesi nedeniyle ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, SMMM bilirkişi … yaptığı inceleme ve hesaplamalar sonucu düzenlediği … tarihli raporunda; davacı ve davalının ticari defter incelemeleri neticesinde defterin usulüne uygun ve süresi içinde tasdik ettirildiğini, muhasebe kayıtları, imza içeren teslim fişleri ve davalının ürün aldığı beyanının birleştirilmesiyle davacının davalıya düzenlemiş olduğu … tarih ve GIB… numaralı 33.092,45-TL’lik faturaya istinaden faiz hariç 33.092,45-TL alacaklı olduğunu, davalının ticari defter kayıtlarında, dava konusu fatura ve yapıldığı iddia olunan ödemelerin yer almadığını, mahkemece davalı tarafından dava dışı …’ın davacının çalışanı ve temsil yetkilisi olarak kabulü yönünde karar verilecekse, dava dışı … hesabına gönderilen 22.000,00-TL’nin mahsubuyla alacağın faiz hariç 11.092,45-TL olduğu sonuç ve kanaatine varıldığını belirlemiştir.
Toplanan tüm deliller, dosya kapsamı, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde uzman bilirkişi tarafından yapılan incelemeler sonucu düzenlenen, gerekçeli ve mahkememizce de hüküm kurmaya elverişli bulunan rapor içeriği de dikkate alındığında; taraflarca tutulan ticari defter ve kayıtların usulüne uygun ve süresi içinde tasdik ettirildiği, muhasebe kayıtları, imza içeren teslim fişleri ve davalının ürün aldığı beyanının birleştirilmesiyle davacının davalıya düzenlemiş olduğu … Tarihli 33.092,45-TL’lik faturaya istinaden faiz hariç 33.092,45-TL alacaklı olduğu, dava dışı … hesabına ödenen bedelin davacı alacağına ait olduğu hususunun ispat edilemediği anlaşılmakla davacının davasının kabulüne, davalının tarafın Kayseri … Dairesi … esas sayılı takip dosyasına yapmış oldukları itirazın iptali ile takibin devamına, itirazın iptaline karar verilen bedelin hesap edilebilir, kayıtlara dayalı likit bir alacak olması nedeni ile hüküm altına alınan 33.092,45-TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizin … tarihli duruşmasında davalı tarafa yemin teklif etme hakkı hatırlatılmış ve yemin metni sunmak üzere 2 haftalık kesin süre verilmiş, verilen kesin süre içinde davalı tarafça yemin metni sunulmamış, neticeten davalı tarafın iddialarını yemin delili ile de ispat edemediği kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Açılan davanın KABULÜ ile;
1-Davalı tarafın Kayseri … Dairesi … esas sayılı takip dosyasına yapmış oldukları itirazın iptali ile takibin devamına,
2-İcra takibinde talep edilen ve hüküm altına alınan 33.092,45-TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunun ekli (1) sayılı tarife uyarınca alınması gereken 2.260,55-TL karar harcından peşin alınan 399,68-TL harcın mahsubuna, bakiye 1.860,87-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı 399,68-TL peşin harç, 659,10-TL posta giderleri ve bilirkişi ücreti toplam 1.118,08-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalı tarafın yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davacıya ödenmesine,
8-6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
9-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal iki haftalık süresi içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. …

Katip …

Hakim …