Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/409 E. 2023/676 K. 10.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan genel kurul kararının iptali (kooperatif genel kurul kararının iptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
gereği düşünüldü:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’in davalı kooperatifin eski üyesi olduğunu, … tarihinde üyelikten istifa ettiğini, davalı tarafından müvekkile tapusu devredilmiş olduğundan üyelikten istifa etmesinin istenildiğini, bu doğrultuda müvekkilinin … tarihinde Kayseri … Noterliği’nin … yevmiye nolu istifanamesini sunduğunu, müvekkilinin belirtilen tarihte istifa ettiğini, kooperatife herhangi bir borcunun olmadığını, kooperatifle ilişkisinin de kalmadığını, noterlikten resmi istifasından önce de kooperatif tarafından borcu olmadığına yönelik imzalı belge verildiğini, ayrıca kooperatif tarafından bu aşamada borcu da kalmadığından istifa etmesi gerektiğini söyledikleri için istifasını verdiğini, müvekkilinin kooperatifte üyeliği bulunmadığı için yapılan olağan genel kurul toplantısından haberdar olmadığını, ancak müvekkilinin üyelikten istifa etmiş olmasına karşın … tarihli olağan genel kurul toplantı kararı müvekkiline tebliğ edilince müvekkili olağan genel kurul toplantısından haberdar olduğunu belirterek öncelikle dava sonuçlanana kadar müvekkil aleyhine işlem yapılması ihtimaline binaen 9 ve 11 nolu kararların uygulanmasının tedbiren durdurulmasını, … tarihinde kooperatif olağan genel kurul toplantısında alınan 9 ve 11 nolu kararların iptalini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı tarafa usulüne uygun dava dilekçesi ekli açıklamalı davetiye tebliğine rağmen yasal süresi içinde cevap dilekçesi sunmamıştır. Davalı vekili duruşmaya katılmış ve davanın reddine karar verilmesini istediklerini beyan etmiştir.
DELİLLER : Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Davacı tarafça; … tarihli olağan genel kurul toplantısı kararına, davacının kooperatife borcu olmadığını gösterir belgeye, Çevre, Şehircilik Ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nden davacının üyeliğinin kalmadığına ilişkin belgelere, Kayseri … Noterliği’nin … yevmiye nolu ve … tarihli istifanamesine, davacının kooperatifte üyeliğinin devam etmediğine ilişkin belgelere, kooperatif ve davacı arasındaki eski üyelik ilişkisine yönelik kooperatifte ve Çevre, Şehircilik Ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nde bulunan tüm belgelere, bilirkişi incelemesine, keşif, isticvap ve yemine delil olarak dayanmıştır.
Davalı taraf, yasal süresi içinde delil bildirmemiştir.
Kayseri Valiliği Çevre, Şehircilik Ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davalı S.S. … … Konut Yapı Kooperatifi’nin … tarihi de dahil olmak üzere en son tarihe kadar yaptığı tüm genel kurul toplantı tutanaklarından ve her bir genel kurul toplantısına ait hazirun cetvellerinden, … tarihli genel kurul toplantısına ilişkin gündem maddelerini gösterir belgelerin, bu toplantıda vekaleten oy kullananlara dair üyelerin vekalet yazılarının ve tadilatlarıyla birlikte ana sözleşmesinin eksiksiz ve okunaklı birer suretlerinin gönderilmesi, ayrıca davalı kooperatifin tebliğe elverişli güncel kayıtlı adresinin bildirilmesi istenilmiştir. Bu müzekkeremize … tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Davacı vekili, … havale tarihli dilekçesi ekinde Kayseri Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nün cevabi yazısı ekindeki CD formatındaki belgeleri yazdırarak dosyamıza yazılı halde sunmuştur.
Davalı kooperatife müzekkere yazılarak; a) Davacı …’in üyelik dosya örneğinin gönderilmesi, b) Davacı …’in peşin bedelli, sabit fiyatlı üye olup olmadığının sorularak böyle bir uygulama varsa buna ilişkin genel kurulu veya yönetim kurulu kararlarının, kayıt ve belge örneklerinin gönderilmesi, c)Davacı …’in üyelik nedeniyle borç ve ödemelerini gösterir hesap dökümlerinin, davacıya üyeliği nedeniyle tapudan devredilen dairenin tapu bilgilerinin ve varsa tapu kayıt örneğinin gönderilmesi, d)Davacı kooperatifin ana sözleşmesi, genel kurul kararları, … tarihli genel kurul kararından, bu genel kurul toplantısı için üyelere çıkarılan toplantıya davet yazılarına ilişkin PTT listesi, kayıt ve belgelerin, gündem maddelerine ilişkin İl Müdürlüğü’ne verilen belgelerin ve buna ait hazirun cetvelinin sıralı bir şekilde sunulması, e)Davacının … tarihinde kooperatiften istifasına; bu istifa üzerine alınan kararlara ve ilişik kesmesine ilişkin tüm karar, kayıt ve belge örneklerinin gönderilmesi, f)Bilirkişi incelemesi yaptırılmasının gerekmesi halinde kooperatifi kayıt ve defterlerinin bilirkişi incelemesine, hazır bulundurulacağı açık adresin ve bu adreste defter ve kayıtları bilirkişiye sunacak görevli kişinin adı soyadı ve telefon numarasının bildirilmesi istenilmiştir. Bu müzekkereye cevap verilmemiştir.
Davacı vekiline Kayseri … Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye sayılı ihtarnamesinin muhataba tebliğ şerhli örneğini, ve kooperatife üyeliği nedeniyle adına tescil olunan dairenin tapu kayıt bilgilerini ve varsa tapu kayıt örneğini sunması için süre verilmiştir. Davacı vekili, … tarihli dilekçesi ekinde istenilen belge örneklerini sunmuştur.
… Tapu Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … İlçesi, … Mahallesi, … Pafta, … Ada, … parsel, … arsa paylı, … Kat, … bağımsız bölüm sayılı taşınmazın … tarihinde … yevmiye sayılı işlem ve … tarihli yönetim planına istinaden S.S. … … Toplu Konut Kooperatifi’nden itibaren tedavülleri ile birlikte tapu kayıt örneklerinin gönderilmesi istenilmiştir. Bu müzekkeremize … tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Davalı kooperatife ihtaratlı tebligat çıkarılarak; “Davacı …’in kooperatif üyeliği nedeni ile borç ve ödemelerini gösterir hesap dökümlerinin, daha önce çıkarılan kesin maliyet raporunun ve bu rapora göre davacı …’e çıkarılan kesin maliyet hesabının, ve bu kesin maliyet hesabının … tarafından ödenip ödenmediğini gösterir hesap ve kooperatif defter dökümlerinin, ödeme belgesi makbuz örneği, …’in üyelikten istifasına ilişkin noter ihtarının tebliği üzerine kooperatif genel kurul ve/veya yönetim kurulunca alınan karar örneklerinin mahkememize ibrazı hususunda tarafınıza tebliğ tarihinden itibaren 3 haftalık kesin süre verilmiştir. Kesin süre içinde kayıt ve belgeleri ibraz etmez veya aynı süre içinde delilleri ile birlikte ibraz etmemeniz hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermezseniz, ya da bu belgelerin elinizde olduğunu inkar edip teklif edilecek yemini kabul veya icra etmezseniz HMK’nun 222. maddesi uyarınca mahkememizce duruma göre yukarıda sözü edilen belgelerin içeriği konusunda davacı tarafın beyanlarının kabul edilebileceği ihtar ve tebliğ olunur.” şeklinde ihtarat yazılmıştır. Bu tebligat davalı kooperatife … tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı kooperatif vekili, … tarihli dilekçesi ile bu ara kararı doğrultusunda bildirimde bulunmuştur.
İlgili delillerin toplanmasından sonra HMK’nun 266. maddesi gereğince bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, HMK’nun 267. ve 268. maddesi gereğince dava dosyasının re’sen seçilecek bir muhasebeci-mali müşavir bilirkişi, bir nitelikli hesap bilirkişisi ve bir inşaat mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kuruluna tevdine, bilirkişilere HMK’nun 268. maddesi gereği davalı kooperatifin tüm defter ve kayıtları üzerinde ve inşaatları üzerinde yerinde inceleme yapması, raporuna esas alacak olup da dosya içinde bulunmayan kayıt ve belgeler olursa birer suretinin raporuna eklemesi için yetki verilmesine, HMK’nun 273. maddesi gereğince iddia, beyanlar, kooperatif ana sözleşmesi, kooperatif defter ve kayıtları ile kooperatifin inşaatları üzerinde yerinde inceleme yapılarak dava konusu edilen … tarihli genel kurul toplantısının uyuşmazlık konusu olan 9 ve 11 numaralı gündem maddelerinin gerek şekli bakımından toplantı ve karar yeter sayısı bakımından, gerekse içerik bakımından ana sözleşmeye, kanuna ve afaki iyi niyet kurallarına aykırı olup olmadığı, davacının davalı kooperatifin üyesi olup olmadığı, üyelikten istifasına ilişkin kooperatif kayıtlarının bulunup bulunmadığı, bu konuda kooperatif yönetim kurulu veya genel kurulunun karar alıp almadığı, 05/06/2022 tarihli ve 31867 sayılı resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 7410 sayılı kanunun 2. maddesi ile 1163 sayılı kooperatifler kanununa eklenen geçici 11. madde hükümlerinin incelenerek burada a, b, c, ç bentlerinde sayılan şartların davalı kooperatif yönünden mevcut olup olmadığı, davalı kooperatifin bu yasa kapsamında tanımlanan vasıfta ve yasanın şartlarını taşıyan bir yapı kooperatifi niteliğinde olup olmadığının tespitinin sağlanması amacı ile kooperatifin tüm defter, kayıt ve belgeleri ile yapmış olduğu binalar ve devam eden inşaatları üzerinde yerinde inceleme yapılarak ana sözleşme hükümleri, varsa ana sözleşme değişiklikleri, tüm genel kurul kararları, davalı kooperatifin bu güne kadar yaptığı ve teslim ettiği tüm inşaatlar, inşaatların/dairelerin yapım ve üyelerine teslim şekli usulünün gözetilerek netice itibari ile geçici 11. maddenin a bendi uyarınca inşaatların etaplar halinde veya bloklar halinde yapılarak teslim edilmesi şeklinde olup olmadığı, fiili uygulamanın ne olduğu, ayrıca yukarıda sözü edilen geçici 11. maddenin b,c ve ç bentlerinde yazılı şartların birlikte sağlanıp sağlanmadığı, dava konusu genel kurul kararlarının dürüstlük kurallarına aykırılık teşkil edip etmediği hususlarında hüküm vermeye ve denetime elverişli açıklamalı rapor tanzimi için bilirkişilere yetki ve görev verilmesine karar verilmiştir.
Mali Müşavir Bilirkişi … ve Nitelikli Hesap Bilirkişisi … ‘dan oluşturulan bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen … tarihli bilirkişi raporunda özetle; “… 1)Davalı S.S. … … Konut Yapı Kooperatifi’nin ticari defter tasdik bilgilerinin davalıdan talep edilmiş olmasına rağmen ticari defter tasdik bilgileri ibraz edilmemiştir. 2)Davalı S.S. … … Konut Yapı Kooperatifi’nin ticari defter kayıtlarına istinaden; …’in … tarihinde 163.000,50-TL alacaklı olduğu, satışı yapılan taşınmaz için, kooperatif tarafından herhangi bir satış faturası düzenlenmediği, kooperatifin kesin maliyet hesabının çıkarılmadığı tespit edilmiştir. 3)… tarih ve 149 sayılı ortaklar kurulu kararına istinaden; …’in oy birliği ile üye olarak alınmasına karar verildiği, dosyada mevcut Kayseri … Noterliği’nin … yevmiye numaralı, … tarihli istifaname ile …’in üyelik istifasını kooperatife gönderdiği, … tarihinde taşınmazın davacı … adına satışının gerçekleştirildiği, 4)Davacının Kayseri … Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye sayılı istifanamesi ile üyelikten istifa etmiş olduğu ve … tarihli genel kurul hazirun cetvelinin incelenmesinde davacının isminin yer almadığı, 5)Davalı kooperatifin … tarihli genel kurul toplantısı 9. ve 11. maddeleri gereğince yönetim kuruluna kesin hesaplar yapılmadan tapuları konut sahiplerine verilen üyeliklerin durumlarının görüşülmesi ve bu üyeliklerin faal hale getirilmesi ve yine kira talep edilmesi konusunda yönetim kuruluna yetki verilmesi yönünde karar aldığı, 6)Kooperatif Kanunu’nun 23. maddesi gereğince ortaklar arasında eşitliğin sağlanması gerekmekte olup, dairelerini teslim alan ortaklar yönünden, dairelerini henüz teslim almamış olan ortaklar nazara alındığında kooperatife karşı sorumluluğun devam etmekte oluğu bu nedenle de davalı kooperatifin davacı ve benzer durumdaki ortaklardan kira alacağı talep edebileceği, zira inşaatın halen devam etmekte olduğu ve nihai bir kesin maliyet hesabı çıkarılmamış olduğu” bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, YARGILAMA VE GEREKÇE: Davalı kooperatifçe yapılmış olan … tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan gündemin 9 ve 11 numaralı kararların iptali istemine ilişkindir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 99. maddesine göre davaya bakmaya mahkememiz yetkili ve görevlidir. Zira davalı kooperatifin işlem merkezi … ‘dir.
6545 sayılı Yasa’nın 45/3. maddesi uyarınca davanın niteliği itibarı ile dava, mahkememiz heyeti tarafından sonuçlandırılmıştır.
Dava dilekçesinde dava konusu edilen genel kurulun kararlarının icrasının durdurulmasına ilişkin ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuş, mahkememizin … tarihli ara kararı ile ihtiyati tedbir harcı yatırılmadığından dolayı ihtiyati tedbir talebinin usulden reddine karar verildiği halde davacı daha sonra ihtiyati tedbir harcını yatırmamıştır.
Taraflar arasında uyuşmazlık konuları; Davalı kooperatifin … tarihli genel kurul toplantısının 9 ve 11 numaralı kararlarının iptali koşullarının bulunup bulunmadığı, davacının davalı kooperatifin ortağı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Hukuki yarar yönünden yapılan irdelemede; Dava, kooperatif genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkindir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 53. maddesi uyarınca, genel kurulda alınan kararların, oyunu kullanmasına haksız yere izin verilmemesi, çağrılmama, çağrının usulsüzlüğü, gündemin gereği gibi ilan veya tebliğ edilmemesi veya toplantıya ve karara yetkili olmayan kimselerin iştirak etmesi iddiaları dışında, yasa, anasözleşme ve afaki iyiniyet kurallarına aykırılık halleri ileri sürülerek iptalleri isteminde bulunabilmek için, toplantıya katılan üyenin ret oyu vermesi ve karara muhalif kalarak keyfiyeti zapta geçirmesi ve davanın bu iddiaların tümü bakımından toplantıyı izleyen bir ayın içinde açılması gerekmektedir. Aynı madde hükmü uyarınca, genel kurulda alınan kararların, yasaya, anasözleşmeye ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğu iddiasıyla, toplantıda bulunan ortaklar ret oyu kullanıp, alınan kararlara muhalif kalarak, keyfiyeti tutanağa geçirdikten sonra kararın iptali için toplantıyı kovalıyan günden başlamak üzere bir ay içinde dava açabilir.
Dava dilekçesinde davacı, kooperatif ortaklığından istifa ettiğini, bu nedenle kooperatifle ilişiğinin kalmadığını iddia etmektedir.
Genel kurul kararının iptali davalarında, üyenin yargılamanın sonuna kadar kooperatif üyeliğinin devam etmesi dava şartıdır. Ancak iptali istenen genel kurul kararı davacıları bizzat ilgilendirdiğinden ve istifadan sonra dahi genel kurulda tespit edilen bu bedel ve mali yükümlülükler kendisinden isteneceğinden, davacının kooperatif ortağı olup olmadığının aşağıda ayrı değerlendirileceği, ancak davacının kooperatif ortaklığından istifasının bir an için geçerli olduğu kabul edilse dahi davacının genel kurul kararının iptalini istemede hukuki yararı vardır. Bu husus Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 16/10/2019 tarihli, 2016/6318 Esas ve 2019/4277 Karar sayılı emsal ilamı ile sabittir.
Hak düşürücü süre yönünden yapılan irdelemede;
Kooperatifler Kanunu’nun 53. maddesi “… yazılı kimseler kanuna, ana sözleşme hükümlerine ve iyi niyet esaslarına aykırı olduğu iddiası ile genel kurul kararları aleyhine, toplantıyı kovalayan günden başlamak üzere bir ay içinde, kooperatif merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemeye başvurabilirler.” şeklindedir. Toplantıda davacı aleyhine bir karar alınması halinde bu süre tebligatın yapıldığı tarihten başlar. Somut olayda … tarihli genel kurul toplantısına ait hazirun cetvelinde davacının isminin bulunmadığı, davacının genel kurul toplantısına usulünce çağrı yapıldığının ispat ve iddia edilmediği, dava konusu edilen kararların davacı aleyhine olmasına göre davanın hak düşürücü süre içinde açıldığı değerlendirilmiştir.
Davacının kooperatifin ortağı olup olmadığının irdelenmesinde; Dava dilekçesinde ve yargılama sürecinde davacı, kooperatif ortaklığından istifa ettiğini, bu nedenle kooperatifle ilişiğinin kalmadığını ileri sürmüştür.
Yapı kooperatiflerinin amacı ortaklarının konut ihtiyaçlarını karşılamaktır. Bu amaçla biraraya gelen ortaklar emeklerini ve birikimlerini birleştirerek amaçlarını gerçekleştirirler.
Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesine göre kooperatif ortakları bu yasanın kabul ettiği ilkeler ışığında hak ve yükümlülüklerde eşittirler.
Kooperatiflerin ana sözleşmesi kooperatif ortaklarının birbiri ve ortaklarla kooperatif tüzel kişiliği arasında özel hukuk sözleşmesidir.
Ana sözleşmeye Kooperatifler Kanunu’na aykırı olmamak koşulu ile sözleşme serbestisi çerçevesinde istenilen hükümler konulabilir.
Konut sahibi olmak isteyen kooperatif ortakları son bağımsız bölüm bitip teslim edilene kadar kooperatif ortağı olmaya devam etmelidir. Kooperatif, inşaatlar bitmeden bağımsız bölümü teslim alıp istifa eden üyelerden bağımsız bölümü geri alma hakkına sahiptir. İnşaatlar devam ederken başkaca aidat alınmayacağına ilişkin taahhütlerin kooperatif açısından geçerli kabul edilemeyeceği, maliyetin artması halinde bu bedelin kooperatif ortaklarından talep edilebileceği yerleşmiş Yargıtay içtihatları ile kabul edilmiştir (Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 2021/6310 Esas ve 2022/185 Karar sayılı emsal ilamı).
Dosyaya sunulan ve aksi ile sahteliği de davalı tarafça iddia ve beyan edilmeyen davalı kooperatif yönetim kurulu başkanı ve muhasip üyesi düzenlenip imzalanmış görünen tarihsiz yazıda “…Dairlerinizin teslim olduğu anda tapularınızı da aldınız. Kooperatif üyeliğinden istifa etmeniz, aksi taktirde kooperatif genel giderlerinden payınıza düşen miktarların kooperatif tarafından istenileceğini bildirir …yukarıda belirtiğimiz şartlardaki üyelerimizin kooperatif merkezine uğrayıp istifa dilekçelerini vermelerini rica ederiz.” ifadelerinin bulunduğu, celp edilen tapu kayıtlarının incelenmesinde kooperatif ortaklığı nedeniyle çekilen noterlik kurası sonucu Kayseri İli, … İlçesi, … Mahallesi’nde kain, … Ada, … Parsel, … Kat,… Bağımsız Bölüm sayılı dairenin tapusunun … tarihinde davalı kooperatif tarafından davacıya devredildiği, Kayseri … Noterliği’nin … yevmiye sayılı ve … tarihli istifanamesi davacının davalı kooperatifin ortaklığından istifa ettiğini bildirdiği, davacının delil olarak dayandığı Kayseri Valiliği Çevre, Şehircilik Ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nün … tarihli yazısında “… en son 2019 yılı hazirun listesinde ve 2022 yılı tebligat listesinde adınıza rastlanmıştır.” yazdığı görülmüştür.
Davalının kooperatif ortaklığından istifa etmiş olması halinde ortaklık nedeniyle adına tescil edilen daireyi iade etmesi gerekirdi. Oysa somut uyuşmazlıkta davacıya kooperatif ortaklığı nedeniyle tapusu devredilen taşınmaz işbu dava tarihi itibarı ile ve halen davalı adına tapuda kayıtlı olup davacı bu taşınmazı davalı kooperatife iade etmemiştir. Davacı, taşınmazı davalı kooperatife iade etmediği için davalının üyeliğinin devam ettiği değerlendirilmiştir.
Kooperatifin … tarihli genel kurul toplantısının 9 ve 11 numaralı kararlarının iptali istemi irdelendiğinde;
Davalı kooperatifin … tarihli genel kurul toplantısının gündemin 9 numaralı kararında, kooperatifin yapmış olduğu konutlarda 2008 yılı olağan genel kurul maddesinde geçmiş yönetim kurularınca sehven yanlış kaydı yapılan belirlenen kira bedellerinin yıllara sari kira artışları üzerinde tespit edilerek karara bağlanması ve oturanlara bu konuda tebligat yapılamasının görüşüldüğü, konutuna oturan ortaklardan Nisan 2022 ayından başlamak üzere aylık net 2.500,00-TL kira ödemelerinin oy birliği ile kabul edildiği görülmüştür.
Davalı kooperatifin … tarihli genel kurul toplantısının gündemin 11 numaralı kararında, kesin hesaplar yapılmadan tapuları konut sahiplerine verilen üyeliklerin durumlarının görüşülmesi ve bu üyeliklerin faal hale getirilmesi konusunda yönetim kuruluna yetki verilmesinin görüşüldüğü, bu hususta yönetim kuruluna yetki verilmesinin oy birliği ile kabul edildiği görülmüştür.
Davacının … tarih itibariyle kooperatif ortaklığından istifa ettiği açıktır. Bu durumda, taraflar arasındaki çekişme, davalının istifasının gerçekleştiği tarihten sonra toplanan … tarihli genel kurulda gündemin 9 numaraları maddesinde kararlaştırılan kira bedelinden davalının sorumlu tutulup tutulamayacağı ve 11 numaraları maddesinde kararlaştırılan davacının kooperatif üyeliğinin aktif hale getirilip getirilemeyeceği, bir başka anlatımla davacının kooperatifin ortaklığının devam edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Kural olarak, kooperatif ortaklığından istifa edenlerin, kooperatifçe ortakları için yaptırılan daireler üzerinde hakkı kalmayıp, dairenin kooperatife iadesi ile ancak ayrıldıkları yıl bilançosuna göre payına düşeni talep edebilmesi mümkündür. Başka bir deyişle, ortaklıktan çıkma iradesi ile birlikte ortaklık payı dahil ortaklıktan kaynaklanan tüm hakların kooperatife iadesi gerekir (Yargıtay 23. H.D. 13/12/2012 tarihli ve 5200 E., 7357 K., 22/05/2012 tarih ve 769 E., 3526 K. Yargıtay 11. H.D. 13/03/2008 tarihli ve 2006/11210 E., 2008/3143 K., 13/03/2008 tarih ve 2006/11193 E., 2008/3190 K. sayılı ilamları). İstifa eden ortağın ise, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 15. ve ana sözleşmenin 17. maddesi uyarınca, kooperatiften ayrıldığı yılın bilançosunun görüşüldüğü genel kuruldan bir ay geçtikten sonra, kooperatife ödediği miktarları talep edebileceği tabîdir. İstifanın ulaştığı tarihten sonra toplanan genel kurullarda inşaat finansmanı için aidat tahsiline dair alınan kararlar, istifa eden ortağı bağlamaz. İstifa eden ortak, istifa tarihinden sonra doğan aidat borçlarından sorumlu değil ise de istifadan sonra daireyi kooperatife geri vermeyip, kullanmaya devam etmiş ve dava tarihine kadar genel hizmetlerden yararlanmakta ise, bu yararlanmanın karşılığı olan genel giderlerden de sorumlu olacaktır (Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 2012/4748 Esas – 2012/6471 Karar sayılı kararı).
Kooperatif genel kurulu tarafından kabul edilmiş bir kesin maliyet olsa bile daha sonra yeni bir maliyet belirlenmesi mümkündür (Yargıtay 23. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2011/2634 Esas 2012/724 Karar sayılı içtihadı). Zira değişen durumlar ve geçen zaman yeni bir kesin maliyet yapılmasını gerektirebilir.
Davalının kooperatif ortaklığından istifa etmiş olması halinde ortaklık nedeniyle adına tescil edilen daireyi iade etmesi gerekirdi. Oysa somut uyuşmazlıkta davacıya kooperatif ortaklığı nedeniyle tapusu devredilen taşınmaz işbu dava tarihi itibarı ile ve halen davalı adına tapuda kayıtlı olup davacı bu taşınmazı davalı kooperatife iade etmemiştir. Davacı, taşınmazı davalı kooperatife iade etmediği için davalının üyeliğinin devam ettiği anlaşılmıştır. Diğer taraftan davalının bir dönem genel kurullara çağrılmaması, adının hazirun tutanaklarında yer almaması, ortaklığının son bulduğu anlamına gelmez. Zira Kooperatifler Kanunu ve davacı kooperatifin ana sözleşmesi gereği ortaklar kooperatif tasfiye oluncaya kadar hak ve borçlarda eşit olup, buna aykırı yönetim kurulu kararları veya temsil yetkisine sahip kişilerin bu yöndeki beyanları ve imzaladıkları yazıları, Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesinin emredici nitelikteki hükmüne göre geçersizdir. Ayrıca kooperatif ortağına borcu olmadığına dair belge verilmesinin onun ortaklıktan ayrıldığı anlamına gelmemekte; bu belge yalnız belgenin verildiği tarih itibari ile o tarihe kadar yapılan inşaat maliyeti ve aidatlar için borcun olmadığı anlamına gelmektedir. (Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi’nin 2018/687 Esas, 2019/672 Karar, 2018/429 Esas, 2019/662 Karar, 2018/257 Esas, 2019/671 Karar, 2019/2358 Esas, 2019/1864 Karar, 2019/2386 Esas, 2019/1803 Karar, 2019/2367 Esas, 2019/1802 Karar, 2019/2387 Esas, 2019/1801 Karar, 2018/2283 Esas, 2019/1719 Karar, 2018/54 Esas, 2019/924 Karar, 2018/344 Esas 2019/920 Karar, 2018/345 Esas 2019/919 Karar, 2017/1785 Esas 2019/713 Karar, 2019/333 Esas 2019/653 Karar, 2018/1643 Esas, 2019/651 Karar, 2018/347 Esas 2019/673 Karar sayılı emsal kararları). Belge tarihinden sonra ortaya çıkacak inşaat maliyeti nedeni ile davalının önceden ibra edilmesi düşünülemez, zira davalının inşaat maliyetine katlanma yükümlülüğünün kooperatif tasfiye oluncaya kadar devam edecektir ve henüz yapılmamış inşaat maliyetinden yani doğmamış bir haktan yıllar önce feragat edilmesi mümkün değildir.
Dosya kapsamında alınan bilirkişi kurulu raporunda hali hazırda davalı kooperatifin inşaatının devam ettiği ve halen ortaklarına teslim edilmeyen daireler olduğu bildirilmektedir. Bu durumda davalı kooperatifin inşaatının devam ettiği, bir kısım ortaklarına henüz tahsis edilen konutların verilmediğine göre üyeler arasında eşitlik ilkesi ve hakkaniyet gereği konut teslim edilen ortaklarından, bu konuttan yararlanması karşılığında kira bedeli talep edebilecektir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında yapılan değerlendirmede dosya kapsamına göre; Alınan bilirkişi kurulu raporunda hali hazırda davalı kooperatifin inşaatının devam ettiği ve halen ortaklarına teslim edilmeyen daireler olduğu bildirilmektedir. Bu durumda davalı kooperatifin inşaatının devam ettiği, bir kısım ortaklarına henüz tahsis edilen konutların verilmediğine göre üyeler arasında eşitlik ilkesi ve hakkaniyet gereği konut teslim edilen ortaklarından, bu konuttan yararlanması karşılığında kira bedeli talep edebileceği, istifa eden ortağın, istifa tarihinden sonra doğan aidat borçlarından sorumlu değil ise de istifadan sonra daireyi kooperatife geri vermeyip, kullanmaya devam etmiş ve dava tarihine kadar genel hizmetlerden yararlanmakta ise, bu yararlanmanın karşılığı olan genel giderlerden de sorumlu olacağı, tapusunu alarak istifa eden ortağın inşaat maliyetine katlanma yükümlülüğünün kooperatif tasfiye oluncaya kadar devam edeceği ve henüz yapılmamış inşaat maliyetinden yani doğmamış bir haktan yıllar önce feragat edilmesi mümkün olmadığı, tüm bu izahatlara göre; davalı kooperatifin … tarihli genel kurul toplantısında gündemin 9 ve 11 numaralı kararlarının yasaya, ana sözleşmeye ve afaki iyiniyet kurallarına aykırı olmadığı, bu maddelerin iptali koşullarının bulunup bulunmadığı görüş ve kanaatine varılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 269,85-TL karar harcının peşin alınan 80,70-TL harçtan mahsubu ile bakiye 189,15-TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Kararın mahiyeti gereği davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-6100 sayılı HMK’nun 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde ilgili tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
6-Davanın reddi nedeniyle davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra istinaf incelemesine gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …
E-imzalıdır
Üye …
E-imzalıdır
Üye …
E-imzalıdır
Katip …
E-imzalıdır