Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/369 E. 2023/884 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: *** Esas – ***
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİKARAR

ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : ***
KATİP : ***

DAVACI : ***
VEKİLİ : Av.
DAVALI : ***
VEKİLLERİ : Av.

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin, işyerine kamera kurulumu işi hususunda davalı şirket ile anlaştığını, anlaşmaya göre yapılan iş ve iş bedeli kadar davalı şirket tarafından davacı firmaya … tarih ve … nolu 14.135,34 TL bedelli ve … tarih ve … nolu 692,50 TL bedelli faturalar kesildiğini, ve gönderildiğini, davacınında söz konusu faturalara istinaden 21.09.2021 tarihinde 4.000 TL ödeme yaptığını, bu tarihten sonra davalı tarafın, davacı firmanın haberi olmadan 20.12.2021 tarihli … NOLU 1.780,40 TL bedelli ve 20.12.2021 tarihli … nolu 15,596,46 TL bedelli fatura düzenlediğini ve bu faturaları davacı firmaya göndermediğini, davacı firmanın söz konusu bu iki faturadan icra takibi esnasında hacze gelindiğinde haberdar olduğunu, davacı ile davalı firma arasındaki sözlü anlaşmanın Türk Lirası üzerinden olduğunu, taraflar arasında döviz cinsinden bir sözleşmenin söz konusu olmadığını, ancak davalı firmanın haksız bir şekilde kur farkı faturası düzenlediğini, davacının söz konusu iki adet faturadan borçlu olmadığını, söz konusu iki faturanın davacıdan habersiz bir şekilde, hiçbir anlaşma söz konusu olmaz iken kesildiğini, ardından haksız bir şekilde Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosya üzerinden takibe konu edildiğini belirterek haksız ve dayanaksız olarak başlatılan bu icra takibinin öncelikli olarak ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına, Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasına konu faturalardan ve bu bedellere işleyen faiz ve diğer ferilerden dolayı davacı şirketinin borçlu olmadığına, vekalet ücreti ile yargılama masraflarının davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.

DELİLLER:Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Kayseri Genel İcra Dairesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosyası uyap üzerinden celp edilmiştir.
Mimarsinan Vergi Dairesi’ne ve Gevher Nesibe Vergi Dairesi’ne müzekkere yazılarak 2021 yılı 12.aya ilişkin Form Ba – Form Bs kayıtları celp edilmiştir.
Tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi incelemesi yaptırılmış, mali müşavir bilirkişi … 21/11/2022 tarihli raporunda özetle;
– Davacı … Rehabilitasyon Eğitim İnşaat Tic. San. Ltd. Şti nin H.M.K.’nun 273. Maddesi gereğince ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, açılış ve kapanış tasdiklerini zamanında yaptırdığının tespit edildiğini,
– Davacı … Rehabilitasyon Eğitim İnşaat Tic. San, Ltd. Şti.’ nin Ticari defter kayıtlarına istinaden; 2021 Yılında Davalı … Bilişim Yazılım A, Ş.’ nin 14.827,84 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği,
– Davalı … Bilişim Yazılım A. Ş.’ nin H.M.K.’ nun 273. Maddesi gereğince ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, açılış ve kapanış tasdiklerini zamanında yaptırdığının tespit edildiğini,
– Davalı … Bilişim Yazılım A. Ş.’ nin ticari defter kayıtlarına istinaden; 2021 Yılında Davacı … Rehabilitasyon Eğitim İnşaat Tic, San. Ltd. Şti’nin 28.204,70 TL. borçlu olduğunun tespit edildiğini,
– Dava konusu *** tarihli *** nolu 1.780,40-TL. tutarlı faturanın ve *** tarihli *** nolu 15.596,46-TL tutarlı faturaların incelenmesi yönünden;
a) Davacı … Rehabilitasyon Eğitim İnşaat Tic. San, Ltd. Şti.’ nin Ticari defterlerinde yukarda bahsi geçen faturaların kayıtlı olmadığı, davacının herhangi bir kur farkı ödemesinin olmadığı, kur farkı ödemesi ile ilgili herhangi bir muhasebe kaydına rastlanılmadığını,
b) Davalı … Bilişim Yazılım A. $.’ nin Ticari defterlerinde yukarda bahsi geçen faturaların kayıtlı olduğu, *** tarihli *** nolu 15.596,46-TL, tutarlı faturanın kur farkı açıklamalı olarak düzenlendiğini, *** tarihli *** nolu 1.780,40-TL. tutarlı faturanın Kablo, Sarf Malzemesi, Montaj ve İşçilik olarak düzenlenmiş olup kur farkı faturası olarak düzenlenmediği, *** nolu nolu 15.596,46 TL tutarlı faturanın kur farkı adı altında bir ödemesinin olmadığı, kur farkı dövizli faturaların kesilme tarihi ve tahsilat tarihi arasında geçen sürede oluşabileceği, taraflar arasında döviz cinsinden bir sözleşme olmadığı gibi kesilen faturalar da TL. olarak kesilmiştir. Sonuç olarak taraf arasında kur farkının oluşmasını gerektirecek bir işlemin söz konusu olmadığı bildirir rapor sunulmuştur. Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, rapora karşı davacı ve davalı vekilinin beyan ve itiraz dilekçesi sundukları görülmüştür.
Mahallinde, davacının iş yerinde keşif yapılmış ve keşif mahallinde bir elektrik-elektronik bilirkişisi hazır bulundurulmuş, bilirkişi *** tarihli raporunda özetle;
1-Projeksiyon cihazı vb. cihaz için HYTECH-HT-VGA20 Prejeksiyon 20 m, siyah Data Kablosu montajının olmadığı,
2- Söz konusu mahalde Kamera kayıt cihazıyla son katta bulunan Televizyon arasındaki bağlantının 1 adet Dark 30 m, HDMI 4K/3D, Ağ Destekli, Altın Uçlu Aktif HDMI Kablo ile sağlandığı bedelinin 1.100,00 TL olduğu, montaj işçilik ve sarf malzeme bedelinin 215 TL olmak üzere toplam 1.315,00 TL olduğu,
3- Faturanın düzenlenmesine konu mal ve hizmetin davalı tarafından 1 adet Dark 30 m, HDMI 4K/3D, Ağ Destekli , Altın Uçlu Aktif HDMI Kablo ve montajının davacıya verildiği yönünde rapor sunmuştur. Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, rapora karşı davacı vekilinin beyan ve itiraz dilekçesi, davalı vekilinin ise itiraz dilekçesi sunduğu görülmüştür.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, imzaya itiraz nedeni ile İİK 72/3 maddesi uyarınca icra takibinden sona açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
TMK’nun 6. maddesine göre “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” HMK’nun 190. maddesi gereğince de, “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.”
Menfi tespit davalarında da, HMK’nun ispata ilişkin genel kuralları geçerlidir. Bu davalarda davacı taraf, borçlu olmadığını iddia ettiğine göre, olumsuz bir durumun ispatı mümkün olmadığından, kural olarak ispat yükü alacaklıya aittir. Başka bir ifade ile, menfi tespit davasında hukuki ilişkinin varlığını ispat yükü alacaklıdadır. Bununla beraber, davacının iddiasına göre ispat yükünün yer değiştirmesi de mümkündür. Kambiyo senedinden doğan talep hakkına kambiyo hukuku, temel ilişkiden doğan talep hakkına ise bu talebin ait olduğu hukuk kuralları uygulanır. (HGK’nun *** Esas ***Karar *** Karar sayılı ilamları)
Kural olarak menfi tespit davasında davacı, dava konusu borcun hiç doğmadığını davalı ile arasında hiçbir hukuki ilişki bulunmadığını ileri sürerse ispat yükü davalıya aittir. Zira hukuki ilişkinin varlığını ileri süren davalıdır. Ancak davacı hukuki ilişkinin varlığını kabul edip başka bir nedenle geçersiz olduğunu (ya da sona erdiğini) ileri sürerse, bu durumda ise ispat yükü davacıdadır. Davacı bu durumda, varlığını kabul ettiği hukuki ilişkinin sona erdiğini ileri sürmekle ispat yükünü de üzerine almış olur. (HGK’nun *** Karar sayılı ilamı)
6098 Sayılı TBK’nun 99/1 fıkrası uyarınca konusu para olan borç Ülke parası ile ödenir. Maddenin 99/2 fıkrasına göre borcun yabancı para birimi ile ödenmesi kararlaştırılmışsa, sözleşmede aynen ödeme veya bu anlama gelen bir ifade bulunmadıkça borç, ödeme günündeki rayiç değer üzerinden ülke parası ile ödenir. Maddenin 99/3 fıkrası uyarınca yabancı para alacaklısı, sözleşmede aynen ödeme ya da bu anlama gelen başka bir ifade bulunmadıkça, borcun ödeme gününde ödenmemesi halinde, alacağının aynen, veya vade tarihinde yahut fiili ödeme tarihinde rayiç olan kur üzerinden ülke parası ile ödenmesini talep edebilir. Bu halde yabancı para alacaklısına seçimlik bir yetki tanınmıştır.
TBK’nun 99/2 fıkrası uyarınca kur farkı alacağının talep edilebilmesi için; satış sözleşmesinde satış bedelinin yabancı para cinsinden kararlaştırılması veya faturaya konu malların yabancı para karşılığı satımının yapılmış olması yeterli olup, kur farkında vade farkından farklı olarak teamül aranmaz. Vergi mevzuatı gereği faturalarda yabancı para cinsinden bedel yanında, faturanın tanzim tarihindeki TL cinsinden bedelin de yazılması zorunlu olduğundan, bu yazım biçimi döviz alacağını TL alacağına çevirmez. Dolayısıyla yabancı para borçlusu faturada yazılı TL tutarını ödemiş ise ve fiili ödeme tarihindeki kur tanzim tarihindeki kurdan yüksek ise, yabancı para alacaklısı, TBK’nun 99/2 fıkrası uyarınca tanzim tarihi ile fiili ödeme tarihi arasındaki kur farkını talep edebilir.
Somut olaya döndüğümüzde, dava konusu faturaların TL cinsinden belirlendiği, yabancı para ile ilgili kaydın bulunmadığı, her ne kadar faturanın kur farkı açıklaması ile düzenlenmiş olduğu görülse de taraf defterlerinde yapılan bilirkişi incelemesinde bu konuda anlaşmanın olmadığı bu sebeple 20/12/2021 tarihli … nolu, 15.596,46 TL bedelli faturadan dolayı davacının borcunun bulunmadığı,20/12/2021 tarihli *** nolu 1.780,40 TL bedelli faturaya konu borcun yapılan incelemesinde ilgili faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olmadığı, davalı defterlerinde kayıtlı olduğu ancak faturanın tek başına alacağın varlığına delil olmayacağı, ürün tesliminin hukuki işlem olup, teslim olgusunun ispat edilmesi gerektiği, *** tarihinde davacının iş yerinde yapılan keşif neticesinde faturaya konu malların teslim edilmiş olduğu, keşif neticesinde hesap edilen 1.315,00 TL davacının davalıya borcunun bulunduğu, 465,04 TL borcunun bulunmadığı, davacı taraf her ne kadar kötüniyet tazminatı istemiş ve davasının da kabulüne karar verilmişse de, davacıya karşı işbu icra takibini başlatırken davalının kötüniyetli olduğunu gösterir somut delil bulunmadığı ve ayrıca davalının kötüniyetli olduğu iddiasının davacı tarafça kesin ve yeterli kanıtlarla ispatlanamadığı dikkate alınarak yasal koşullarının oluşmaması nedeniyle davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davacının Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasına konu *** tarihli … nolu 15.596,46 TL bedelli faturada ve faturaya işlemiş faiz olan 31,61 TL’den dolayı borcu bulunmadığının tespitine, Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasına konu *** tarihli … nolu 1.780,40 TL bedelli faturadan 465,04 TL asıl alacak ve 1,03 TL işlemiş faizden borcu bulunmadığının tespitine, … nolu 1.780,40 TL bedelli faturadan dolayı fazlaya ilişkin talebinin reddine,
2-Davacının kötü niyet tazminatı talebinin şartları oluşmadığından reddine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 1.187,01-TL nispi karar ve ilam harcından dava açılırken davacıdan peşin olarak alınan 296,76-TL harcın mahsubu ile bakiye 890,25 -TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 80,70-TL başvurma harcı, 296,76-TL peşin harç, 1.274,90 TL keşif harcı, tebligat ve müzekkere gideri 110,00 TL, bilirkişi ücreti 1.200,00 TL ve keşif araç ücreti 150,00 TL olmak üzere toplam 3.112,36 TL yargılama harç ve giderinin kabul ve red oranına göre 1.888,84 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yatırılan herhangi bir harç ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen kısım üzerinden 17.376,86 TL nısbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7- Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen kısım üzerinden 11.256,08 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
8-6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
9-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dava dosyasının tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra istinaf incelemesine gönderilmesine veya mahkememiz arşivine kaldırılmasına,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli karar miktar yönünden KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
10/10/2023

Katip ***
e-imzalıdır

Hakim ***
e-imzalıdır