Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/343 E. 2022/573 K. 06.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
Karşı Görevsizlik
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
KARAR YAZIM TARİHİ : ***

Kayseri 11. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas … karar sayılı görevsizlik kararının kesinleşmesi neticesinde mahkememize gelen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile … tanzim, … vade tarihli, 32.000,00-TL miktarlı bononun tahsili için hakkında icra takibi başlattığını, borçlu olduğu iddia edilen …’la her hangi bir ticaretinin olmadığını, kendisine herhangi bir şekilde senet vermediği gibi ber hangi bir imza da atmadığını, bundan dolayı takibe itiraz etmesi gerektiğini, bu itirazını Kayseri 2. İcra Hukuk Mahkemesi … esas sayılı dosyasında dile getirdiğini ancak Kayseri 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin *** tarih … esas … karar sayılı kararı ile davanın süre yönünden reddine karar verdiğini, takibe konu senetteki imza ile ilgili bir inceleme yapılmadığını, kendisinin Halk Bankası, İş Bankası, Güneşli Muayene istasyonunda, Akbank’ta imzalarının mevcut olduğunu, bu imzalar incelendiğinde imzanın kendisine ait olmadığının anlaşılacağını, davaya konu olan bonodan dolayı davalıya borçlu olmadığını, bu sebeple Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile aleybinde yapılan icra takibinin dava sonuna kadar durdurulmasına, davalıya borcu olmadığının tespitine, aleyhine yapılan icra takibinin iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde; müvekkili adına davacı … aleyhine Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığını, *** tarihinde borçlu senetteki imzanın kendisine ait olmadığını iddia ederek icra takibini uzatmak ve sürüncemede bırakmak maksadıyla kötü niyetli olarak borca ve imzaya itirazda bulunduğunu, bu itirazdan dolayı Kayseri 2. İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde *** tarihinde … esas … karar sayılı ilamıyla davacının talebinin süre yönünden reddine karar verildiğini, davacının imzaya itirazının tamamen haksız ve mesnetsiz olduğunu, müvekkili …’ın çiftçilik yaparak kendisinin ve ailesinin geçimini sağladığını, dava konusu senedin hayvan alım satımına dayandığını, senetteki imza alelade bir imza olmadığını ve vasıflı bir imza olduğunu, taklit edilmesinin mümkün olmadığını, haksız ve kötü niyetli itirazların reddedilmesi gerektiğinden bahisle davanın reddine, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına ve takip konusu alacağın %10’u oranında para cezasına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, bonoya dayalı olarak başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talebinden ibarettir.
Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından davaya konu edilen senedin kambiyo senedi olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmiş ve dosya mahkememize gelmiştir.
Yagılama aşamasında mahkememiz tarafından yapılan araştırma sonucunda; Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı Erciyes Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün *** tarih *** sayılı cevabi yazısında; davacı …’nin karayolu ile şehir içi yük taşımacılığı faaliyetinden dolayı V.U.K.’nun 177. maddesi vd. maddeleri uyarınca alış satış ve gayri safi hasılatı yönünden 2. sınıf tüccar olduğu ve işletme hesabı esasına göre defter tuttuğunun bildirildiği görüldü. İşletme hesabına göre defter tutan davacı tacir sayılmamaktadır.
Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı Pınarbaşı Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün *** tarih *** sayılı cevabi yazısında; davalı …’ın herhangi bir mükellefiyet kaydının bulunmadığının bildirildiği görüldü.
Duruşmada alınan beyanlardan ve yazılı beyanlardan davacının nakliye işi yaptığı davalının ise çiftçi olduğu, senedin hayvan alım satımı nedeniyle düzenlendiği anlaşılmıştır.
TTK’nın 4. maddesine göre; ticarî davaların iki grup altında incelenmesi mümkündür. Bunlar; tarafların sıfatına ve işin ticarî işletmeyle ilgili olup olmadığına bakılmaksızın ticarî sayılan davalar (mutlak ticari davalar) ile her iki taraf için de ticari sayılan hususlardan doğan davalar (nispi ticari davalar)dır.
Mutlak Ticari Dava; tarafların tacir olup olmadıklarına ve dava konusu edilen işin ticari nitelikte olup olmadığına bakılmaksızın ticari dava olarak sayılan davalar olup, TTK’nın 4/1. maddesinde a ve f bentlerinde 6 bent halinde sayılan dava türleri mutlak ticari davadır. İpotek, TTK’da düzenlenmeyip, Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenmesi nedeni ile davanın mutlak ticari dava olmadığı anlaşılmıştır.
Nisbi ticari dava ise; her iki tarafı tacir olan ve tarafların ticari işletmesi ile ilgili olan uyuşmazlıklar nisbi ticari dava olarak adlandırılmaktadır.
TTK’nın gerekçesinde; ticari davalar ile ticari olmayan hukuk davalarını ayırmada kullanılan kıstasın “bir yandan her iki tarafın tacir sıfatı ve uyuşmazlığın konusunu teşkil eden işin bu sebepten dolayı ticari sayılması keyfiyeti, diğer yandan tarafların sıfatına bakılmaksızın sadece işin ticari mahiyeti” olduğu açıklanmıştır.
Bu anlamda bir davanın nisbi ticari dava sayılabilmesi için; uyuşmazlığın her iki tarafının tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması gerekli ve zorunludur. Davanın taraflarının incelenmesinde; davacının ve davalının tacir olmadığı, dolayısı ile eldeki davanın nısbi ticari dava olmadığı görülmektedir.
TTK’nın 5. maddesine göre aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın, Asliye Ticaret Mahkemesi, ticari davalara bakmakla görevlidir. Dava konusu uyuşmazlık mutlak veya nısbi ticari dava niteliğinde olmadığından, mahkememizin görevi içine girmemektedir. Uyuşmazlığın ticari dava olmaması ve Borçlar Kanunu’ndan doğması nedeniyle genel görevli mahkeme olan Kayseri 11. Asliye Hukuk Mahkemesi bu davanın yargılamasını yapmakta görevlidir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren Türk Ticaret Kanunu ile Türk Ticaret Kanunun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Değişiklik Yapılmasına Dair 6335 Sayılı Kanunun 2. Maddesi ile değişik TTK’nın 5. maddesinin 3. fıkrası ile Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü itirazından çıkarılmış, görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
HMK’nın 114. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendine göre, görev dava şartıdır. Aynı Kanunun 115/1. maddesi gereği mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.
İzah edilen nedenlerle görevsizlik kararı ile mahkememize gelen eldeki dava dosyasında, mahkememizin karşı görevsizliğine ilişkin karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
(T.C. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi’nin 2022/517 esas 2022/558 karar sayılı ilamı aynı yöndedir.)
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsiz olması ve davaya bakmaya Kayseri 11. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olması nedeni ile HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddesi gereğince göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine,
2-HMK 21. maddesi gereğince iş bu kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde Kayseri 11. Asliye Hukuk Mahkemesi ile mahkememiz arasında olumsuz görev uyuşmazlığı olması nedeniyle görevli mahkemenin tayini (mercii tayini) için dava dosyasının Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na gönderilmesine,
3-HMK’nun 20. maddesi gereğince Kayseri 11. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yargı yeri olarak belirlenmesine ilişkin mercii tayini kararı verilirse, bu kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde taraflardan birinin mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini istememesi durumunda HMK’nun 321/2. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
4-Davaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde yargılama harçları, vekalet ücreti ve yargılama giderinin görevli mahkemede değerlendirilerek hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 06/07/2022

Katip …

Hakim …