Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : ***
VEKİLLERİ : Av. … & Av. … &
DAVALI : … – … – ***
VEKİLİ : Av. … – ***
DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
KARAR YAZIM TARİHİ : ***
Mahkememize açılan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının müvekkili kooperatifin üyesi olduğunu, davalı kooperatif tarafından üyelik aidat borcu ve bunun gecikmesinden kaynaklanan alacak nedeni ile hakkında Kayseri 3. İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, kooperatifin tasfiye halinde olduğunu, aidat ödemelerinin devam ettiğini, bu nedenle itirazlarında ileri sürdüğü iddiaların dayanaksız olduğunu belirterek, 21.940,00 TL ana para 28.644,50-TL gecikme faizi alacağı olmak üzere toplam 50.854,50 TL alacak üzerinden davalının itirazının iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde, müvekkilinin davacı kooperatife hiç bir borcunun bulunmadığını, yapılan takibin ve alacağın dayanağı olmadığını, talep edilen asıl alacak ve uygulanan gecikme faizi bedelini ve oranını kabul etmediklerini, müvekkilinin kooperatifin üyesi olmadığını, hiç bir zaman üye olmadığını, mülkiyetinde bulunan daireyi kooperatife ait binanın asansörlerini daire karşılığı yapan … isimli kişiden satın aldığını, davalı kooperatif tarafından 2001 yılında dairenin müvekkiline devir ve teslim edildiğini, ayrıca zaman aşımının söz konusu olduğunu, afaki alacak talebinin ve faiz miktarının yerinde olmadığını, ayrıca ödeme emrindeki asıl alacak miktarının dava dilekçesinde artırıldığını, gecikme alacağının da azaltıldığını, bu hususun anlaşılamadığını, asıl alacak talebinin dava dilekçesinde artırılmasının hukuken mümkün olmadığını, haksız açılan davanın reddine, haksız ve hukuka aykırı talep edilen alacağın % 40 oranında tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir.
Mahkememizce verilen *** tarih ***karar sayılı ilamı, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi’nin *** karar sayılı ilamı ile kaldırılmakla, dosya mahkememizin *** esas sırasına kaydı yapılmış ve yargılamasına bu esas üzerinden devam edilmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir.
6545 sayılı yasanın 45/3. maddesi uyarınca yargılama Tek Hakim tarafından yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizde açılan ve sonuçlanan davada dava değeri (1.000.000,00-TL) Bir Milyon TL’nin altında olması nedeniyle 7251 sayılı kanunla değişik 6102 Türk Ticaret Kanununun 4/2. maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanmıştır.
Dava, üyelik aidat borcundan kaynaklanan alacağın tahsili istemi ile yapılan ilamsız icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Taraf vekilleri delillerini bildirmiş, kooperatif kayıtları, genel kurul tutanakları, icra dosyası delil olarak bildirilmiş, celbi gereken kayıt ve belgeler tapu kaydı celp edilerek incelenmiştir.
Kayseri 3. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, Tasfiye Halinde *** Yapı Kooperatifi tarafından … aleyhine 14.280,00-TL asıl alacak 36.304,50-TL işlemiş faiz toplam 50.584,50-TL alacağın tahsili istemi ile ilamsız takip başlatıldığı ödeme emrinin *** tarihinde tebliğ edildiği, davalı – borçlu …’ın *** tarihli dilekçe ile borca faiz ve ferilerine itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Delillerin toplanmasından sonra dosya ve kooperatif kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişiler Erciyes Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Öğretim Üyesi Doç. Dr. ***yaptıkları inceleme ve değerlendirmeler sonucu düzenledikleri *** tarihli raporlarında; davalının davacı kooperatife 21.940,00-TL asıl aidat borcu, 24.607,73-TL faiz borcu olmak üzere toplam 46.547,73-TL borcu olduğunu, Yargıtay 23. H.D.’nin yerleşik içtihatlarına göre, davalı borcuna ilgili dönemdeki geçerli yasal faizin yüzde yüz fazlasını aşmayacak şekilde hesaplanan gecikme faizi tutarı uyguladığını, kooperatif ortaklarının kooperatife ortaklık ilişkisi sürdüğü sürece zaman aşımının söz konusu olmayacağı, kanaatine varıldığını, davalının kooperatife üyesi olduğu ve kesin maliyet çıkarılmayan kooperatifte bütün ortakların genel kurulda öngörülen vecibeleri yerine getirmekle yükümlü olduklarını, davalının müteahhide yaptığını iddia ettiği ödemeleri ispatlayamadığını, dosyada kooperatife ait genel kurul ve yönetim kurulu kararlarından davalının diğer üyelerden farklı bir üyelik sahibi olduğu iddiasının söz konusu olamayacağının anlaşıldığı sonucuna varıldığı belirlenmiştir.
Dosya kapsamı, alınan bilirkişi kurulu raporuna yapılan itiraz ve beyanlar, davalının daireyi …’tan satın aldığına yönelik beyanları, …’ın kooperatif üyesi ve kooperatifte borcu ya da ödemeleri olup olmadığı, ve davalının zaman aşımı define yönelik itirazları da nazara alınarak, bilirkişi kurulundan ek rapor alınmış, bilirkişiler 02.05.2016 tarihli ek raporlarında, itirazları da değerlendirerek, davalının kooperatifin üyesi olduğu döneme ilişkin yönetim kurulu kararı, kooperatif genel kurulu hazirun tutanağı ve ferdileştirme belgesi ile sabit olduğunu bu nedenle Kooperatifler Kanunu gereği bir üye vecibesi olarak kooperatifçe kesinleştirecek maliyet ve genel giderleri ödemekle yükümlü olduğunu, kesinleşen maliyete kadar aidat yükümlülüğünün devam edecini bu borcun Nisan 2012 tarihi itibarı ile 21.000,00-TL ana para 66.933,68-TL faiz alacağı olmak üzere toplam borcunun 87.933,68-TL olması gerektiğini, zaman aşımı hususundaki kanaatlerinde değişiklik olmadığını ancak mahkemece üye olan kişinin aidat borcunun zaman aşımına uğradığı kanaatinde olunursa bu halde davacının istediği aidat borcunun son tarihi ile geçmişe doğru son beş yıla kadar olanlar dışındaki borçlarının zaman aşımına uğradığının kabulü halinde borcun 12.364,00-TL olacağı sonucuna varıldığını belirlemişlerdir.
Tarafların iddia ve savunmaları, önceki rapora karşı beyanları ve itirazları, zımnen sabit fiyatlı üyelik durumu ile ilgili 7. kat 28 numaralı dairenin …’a davacı kooperatif tarafından asansör işlerini yapmasına istinaden mi verildiği, …’ın kooperatifin asansör işlerini yaptığına dair kayıt, sözleşme, karar, yazı vs. belge olup olmadığı, alternatifli olmak üzere peşin ödemeli sabit fiyatlı üyelik şayet gündeme gelirse sabit fiyatlı peşin ödemeli üyelerin genel giderler, çevre düzenleme ve alt yapı giderleri dışında inşaat finansmanının giderlerinden sorumlu olmayacağı göz önüne alınarak, davacı kooperatifin davalıdan alacağı olup olmadığı, varsa miktarının kaç TL olduğu, yine davalı vekilinin itiraz dilekçesinde itiraz sebepleri arasında bildirdiği zaman aşımı def’i yönünden kök raporda değerlendirme olmadığı dikkate alınarak alacağın zaman aşımına uğrayan kısmı olup olmadığı, varsa miktarının kaç TL olduğu, alternatifli olarak takip tarihinden geriye doğru yukarıda belirtilen sabit fiyatlı üyelikle ilgili hususlar da dikkate alındığında kooperatifin alacağı varsa kaç TL olduğunun hesaplanması, yine 15/10/2014 tarihli ön inceleme duruşmasında davacı vekilinin itirazın iptalini talep ettiği asıl alacak ve işlemiş faiz miktarlarına yönelik beyanları ve takip talebindeki yazılı rakamlar dikkate alınarak değerlendirme yapılması suretiyle yeniden rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişiler Mali Müşavir Osman Seyfi ile kooperatif uygulamaları alanında uzman bilirkişi Deniz Yüksel yaptıkları inceleme ve değerlendirmeler sonucu düzenledikleri 07.06.2017 tarihli raporlarında, davalının zımnen sabit fiyatlı üye olup olmadığının takdirinin mahkemeye ait olduğunu, dava dışı …’ ın davacı kooperatifin asansör işlerini yaptığı ve buna istinaden davalıya tahsis edilen daireyi aldığına ilişkin bir kaydın bulunmadığını, davalının sabit fiyatlı üye kabul edilmemesi halinde davacı kooperatife takip tarihi itibarı ile 21.940,00-TL aidat vea 32.221,76-TL faiz olmak üzere toplam 54.161,76-TL borcu olduğu sonuç ve kanaatine varıldığını belirlemişlerdir.
Dosya kapsamı, tarafların alınan bilirkişi kurulu raporuna yaptığı beyan ve itirazlar da nazara alınarak bilirkişi kurulundan ek rapor alınmış, bilirkişiler 29.01.2018 tarihli ek raporlarında, davalı ortağa tahsis edilen 7. Kat 28 numaralı dairenin dava dışı …’a asansör yapım işi nedeni ile verilip verilmediğine ilişkin bir kayda ulaşılamadığını, davalı …’ ın takip tarihi itibarı ile herhangi bir ödemesinin bulunmadığını ve yine takip tarihi itibarı ile 14.280,00-TL aidat borcunun ve 7.142,40-TL faiz olmak üzere toplam 21.422,40-TL borcu olduğunu, davalının zaman maşımı itirazlarının kabul edilmesi halinde 10.300,00-TL ana para 2.228,50-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 12.518,50-TL borcu olduğunu, genel yönetim ve alt yapı giderlerine ilişkin hesaplama yapılamadığını bu hesaplanın yapılabilmesi için 2011, 2010, 2009, 2008 ve 2006 yıllarına ilişkin yönetim kurulu faaliyet raporu ile bu yıllar sonu itibarı ile düzenlenmiş ayrıntılı mizanın dosyaya sunulması gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığını belirlemişlerdir.
BAM kaldırma ilamı sonrasında mali müşavir bilirkişiden alınan *** tarihli raporda; dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgelerle davacı kooperatifin ticari defterlerin incelenmesinden, takip tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre için davalıdan talep edilebilecek genel gider payı 2.900,51-TL olarak hesaplandığı görüş ve kanaatinde olduğunu bildirmişlerdir.
*** tarihli bilirkişi ek raporunda; davalının davacı kooperatifin peşin bedelli sabit fiyatlı üye olduğunun Ankara BAM 23. H.D.’nin *** K sayılı ilamıyla kabul edildiği, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre kooperatif üyesinin peşin ödemeli üye olduğunun anlaşılması halinde genel giderler, çevre düzenleme ve altyapı giderleri dışında inşaat finansman giderlerinden sorumlu tutulamayacağının belirtildiği, bahse konu BAM kararında da takip tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre için genel gider hesaplanması ve bu tutara hükmedilmesi gerektiğinin belirtildiği, davalının peşin bedelli sabit fiyatlı üye olması sebebiyle sadece genel giderlerden sorumlu olacağından Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. maddedeki şartların gerçekleşip gerçekleşmediğinin derdest davanın sonucuna bir etkisi bulunmayacağı yönünde görüş bildirmiştir.
Dosya kapsamı, toplanan deliller ve BAM kaldırma kararı sonrası alınan bilirkişi raporlarına göre; davalının davacı kooperatifin üye kayıt defterinde üye olarak kaydının bulunduğu, 2012 yılı genel kurul toplantısının hazirun cetvelinin 6. sayfasının 172. sırasında davalının isminin ve imzasının bulunduğu ve bu imzanın davalı tarafından da inkar edilmediği, *** tarihli 1 numaralı kooperatif yönetim kurulu kararında davalının 7. Kattaki 28 numaralı daireyi ***’tan devir aldığına ilişkin karar olduğu, *** tarihli 14 ve 15 yönetim kurulu kararlarında 7. Kat 28 bağımsız bölüm sayılı dairenin davalı adına tahsisine ilişkin karar alındığı, bu dairenin tapuda davalı adına tescil edildiği, davalının kooperatife hiç ödemede bulunmadığı, davalı kooperatifçe gerek üyeliği davalıya devreden …’tan, gerekse de davalıdan takip tarihine kadar herhangi bir ödeme istenmemiş olması karşısında, …’ın ve davalının peşin bedelli ortak olduğunun kooperatifçe zımnen benimsendiğinin kabul edilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Davalının peşin bedelli üye olması nedeniyle yalnızca genel yönetim ve alt yapı giderlerinden sorumluluğu mevcuttur. Davalının zamanaşımı defi nedeniyle takip tarihinden geriye doğru beş yıl için sorumluluğu bulunmaktdır.(TBK.nun 147/4 (mülga 818 sayılı BK.nun 126/4))
Zamanaşımı defi dikkate alınarak yapılan hesaplama sonucunda davalının sorumlu olduğu tutarın 2.900,51-TL olduğu tespit edilmiştir. Yine T.B.K.’nun 120. maddesi ve Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatları dikkate alınarak aylık %1,5 faiz oranı üzerinden faiz hesaplanması gerektiği, mahkememizce mali müşavir bilirkişinin *** tarihli raporundaki hesaplamaları benimsenerek hükme esas alınmış ve bu miktarlar üzerinden davanın kısmen kabulü ile itirazın iptaline ve takibin devamına, takip tarihinden itibaren 2.900,51-TL asıl alacağa aylık %1,5 oranında faiz işletilmesine, alacağın ticari defter kayıtlarında olması ve likit olmasından dolayı davacı yararına takdiren %20 oranında icra inkar tazminatına ve davacının takip başlatmakta kötü niyetli olduğu ispatlanmadığından reddedilen kısım yönünden davalının kötüniyet tazminatı isteminin reddi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile,
1-Kayseri 3. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takibinin davalının yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile 2.900,51-TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Hüküm altına alınan 2.900,51-TL’nin takip tarihi itibari ile yürürlükte bulunan 6352 sayılı kanun ile değişik İcra İflas Kanunun 67. maddesi uyarınca takdiren %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Reddedilen kısım yönünden; 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince davacıdan alınması gerekli 179,90-TL ilam harcının, dava açılışı sırasında tahsil edilen 863,90-TL peşin harçtan mahsubuna,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince davalıdan alınması gerekli 198,13-TL ilam harcının, dava açılışı sırasında tahsil edilen 684,00-TL peşin harçtan mahsubuna, artan 485,87-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacıya iadesine,
5-Davacı tarafın yaptığı 25,20-TL başvurma harcı, 198,13-TL peşin harç, 2.000,00-TL bilirkişi ücreti, 130,00-TL posta ücreti olmak üzere toplam 2.353,33-TL yargılama giderinin kabul – ret oranına göre; 134,94-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafın yaptığı 947,90-TL bilirkişi ve posta gideri ile 98,10-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı olmak üzere toplam 1.046,00-TL yargılama giderinin kabul – ret oranına göre; 986,02-TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/2. maddesi uyarınca 2.900,51-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davacıya ödenmesine,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davalıya ödenmesine,
10-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal iki haftalık süresi içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 14/06/2023
Katip …
Hakim …