Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/172 E. 2023/977 K. 01.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : …
KARAR NO : …
HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : 1- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 2- …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/11/2023

Mahkememize açılan tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait … plakalı aracı müvekkilinin eşi …’ün sevk ve idaresinde iken … tarihinde davalı …’a ait … plakalı aracın kırmızı ışık ihlali yapmak suretiyle müvekkiline ait araca çarptığını, kaza sebebiyle müvekkilinin aracında bir çok orijinal parçanın hasar gördüğünü ve değiştirildiğini, meydana gelen kazada davalı …’ın %100 kusurlu olduğunu, arabuluculuk görüşmelerinden de sonuç alamadıklarından bahisle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla araçtaki maddi değer kaybı olan 7.000,00-TL’nin poliçede belirlenen limit dahilinde davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, değer kaybının poliçe limitini aşması halinde bu tutar yönünden davalı …’dan tahsiline, alacağa dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, yargılama giderlerinin davalılara tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde; davacının taleplerinin zaman aşımına uğradığını, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru ve bakiye poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, davacının müvekkili sigorta şirketine yaptığı başvuru neticesinde … tarihinde 12.118,99-TL tazminat ödemesi yapıldığını, öncelikle davanın usulden reddine, esasa girilmesi halinde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir.
6545 sayılı yasanın 45/3. maddesi uyarınca yargılama Tek Hakim tarafından yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizde açılan ve sonuçlanan davada 7251 sayılı kanunla değişik 6102 Türk Ticaret Kanununun 4/2. maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanmıştır.
Dava şartı arabuluculuk faaaliyeti kapsamında taraflar görüşmüş ancak anlaşmaya varamamışlardır.
Dava, meydana gelen trafik kazasında davacının aracında meydana gelen değer kaybının tazminine ilişkindir.
Kaza tespit tutanağı, kazaya ilişkin fotoğraflar, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nin cevabi yazısı, Türkiye Noterler Birliği’nin cevabi yazısı, emniyet müdürlüğü’nün cevabi yazısı ve tarafların dayandığı tüm deliller toplanmış, kaza mahallinde keşif icra edilmiş, kusur ve değer kaybı yönünden bilirkişiden ayrıntılı rapor alınmıştır.
Dosyaya mübrez … havale tarihli bilirkişi kök raporunda; … plakalı araç sürücüsü …’ın 2918 sayılı K.T.K madde 47/b ve madde 84/a kurallarını ihlal ederek trafik kazasının meydana gelmesinde kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü …’ün trafik kazasının meydana gelmesinde kusurunun olmadığı, meydana gelen trafik kazası nedeniyle dava konusu … plakalı araçta oluşan hasar sonucu … kaza tarihi itibarıyla 3.000,00-TL değer kaybı olduğu görüş ve kanaatinde olduğunu bildirmiştir.
… tarihli bilirkişi ek raporunda; meydana gelen trafik kazası nedeniyle dava konusu … plakalı araçta oluşan hasar sonucu … kaza tarihi itibarıyla 3.000,00-TL değer kaybı olduğu kanaatinde olduğunu bildirmiştir.
Davalı … vekili … tarihli dilekçesi ile 3.785,00 TL’ye kadar davayı kabul ettiklerini beyan etmiştir.
6098 sayılı TBK 49. maddesine göre; kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Trafik kazalarında hukuki sorumluluk ve sigorta konusu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup sözü geçen kanunun 85. maddesinin 1. fıkrasında bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut birşeyin zarara uğramasına sebep olursa motorlu aracın bir teşebbüsünün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde motorlu aracın işleteninin ve bağlı bulunduğu teşebbüsün sahibinin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, aynı maddenin 5. fıkrasında işleten ve araç işleticisi teşebbüs sahibinin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olduğu, 91. maddesinin 1. fıkrasında işletenlerin, bu kanunun 85. maddesinin 1. fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu öngörülmüştür. Kanunun bahsi geçen düzenlemesinden, zorunlu mali sorumluluk sigortacısının, trafik kazasına karışan aracın işleteni veya araç işleticisi teşebbüs sahibi olan sigortalısına bu kaza sebebiyle isabet eden hukuki sorumluluğu poliçe teminat limiti ile sınırlı olarak üstlendiği anlaşılmaktadır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; alınan bilirkişi kök ve ek raporu ile de sabit olduğu üzere meydana gelen kazada kusurun … plakalı araç sürücüsüne ait olduğu, davacıya ait … plakalı araç sürücüsü …’ün bu kazada kusurunun bulunmadığı, dolayısıyla kazaya sebebiyet veren araç sürücüsü … ve bu aracın ZMMS sigortacısı davalı … şirketinin davacının aracında meydana gelen değer kaybından sorumlu oldukları, meydana gelen kazanın tarihinin … tarihi olduğu, Anayasa Mahkemesinin 17.7.2020 tarihli, 2019/40 E-202/40 K. sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması nedeniyle davacının zararının ve zararın kapsamının 2918 sayılı KTK.nın ve 6098 sayılı TBK.nın haksız fiile ilişkin hükümlerine ve Yargıtay uygulamalarına göre belirlenmesi gerektiği, davacı aracındaki değer kaybının Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin içtihatlarına göre, kazalı aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, tramer kayıtları nazara alınarak aracın olay tarihindeki 2.el rayiç değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki 2. el rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybının bilirkişi tarafından hesaplandığı, alınan kök ve ek raporun birbiriyle uyumlu olduğu, bu nedenle hükme esas alınabileceği, ancak davalı … vekilinin 3.785,00 TL üzerinden davayı kabul beyanı dikkate alındığında bu davalı yönünden kabul beyanı doğrultusunda hüküm kurulmasına dair aşağıdaki hüküm fıkrasının tesisi uygun görülmüştür.
Dava dilekçesinde fazlaya dair talep hakkı saklı tutularak 7.000,00 TL talep edilmesi nedeniyle davalı … yönünden reddedilen miktar 4.000,00 TL, davalı … yönünden 3.215,00 TL olup bu miktarlar üzerinden vekalet ücretine hükmedilmiştir.
Dava dilekçesinde her iki davalı yönünden de dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edildiğinden taleple bağlı kalınarak hükmedilen tazminata dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmıştır.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜ ile;
1-3.785,00 TL değer kaybı tazminatının (davalı …’ın sorumluluğu 3.000,00 TL ile sınırlı olmak üzere) dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya dair talebin reddine,
2-Reddedilen kısım yönünden; 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gerekli 269,85-TL ilam harcından, dava açılışı sırasında tahsil edilen 119,55-TL peşin harcın mahsubuna, bakiye 150,30-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Kabul edilen kısım yönünden; 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gerekli 269,85-TL ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.600,00-TL arabuluculuk ücretinin; 734,86-TL’sinin davacıdan alınarak, 865,14-TL’sinin davalı …Ş’den alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafın yaptığı 80,70-TL başvurma harcı, 571,90-TL keşif harcı, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti, 200,00-TL keşif araç ücreti, 402,50-TL posta ücreti olmak üzere toplam 2.455,10-TL yargılama giderinin kabul – ret oranına göre; 1.327,51-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/2. maddesi uyarınca 3.785,00-TL vekalet ücretinin (davalı …’ın sorumluluğu 3.000,00-TL ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile kendisini vekille temsil eden davacıya ödenmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/2-3 maddeleri uyarınca davanın kısmen reddi sebebiyle davalı lehine hükmedilen vekalet ücreti davacı lehine hükmedien ücreti geçemeyeceğinden 3.785,00-TL vekalet ücretinin (davalı …Ş. lehine 3.215,00-TL ile sınırlı olmak üzere) davacıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davalılara ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, davalı … vekilinin yokluğunda HMK’nun 341/2. maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. …

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı