Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/156 E. 2023/350 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: *** Esas – ***
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***
HAKİM : ***
KATİP : ***
DAVACI : ***
VEKİLİ : Av. ***
DAVALI : ***
VEKİLİ : Av. ***
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı sigortalı Şems… AŞ şirketinin İngiltere’den dava dışı BFF firmasından inşaat malzemesi satın aldığını, inşaat malzemesinin davalıya ait 01 *** plakalı araç ile taşındığını, emtianin Erenköy gümrüğünde kontrolünde hasarlı oldukları tespit edildiğini, araç sürücü ile tutanak imzalandıklarını, emtialar teslim CMR’sine şerh düşülmek suretiyle dava dışı Şems… AŞ şirketinin Kayseri’deki fabrikasına teslim edildiğini, davalının malı hasarsız teslim aldığına dair tutanak bulunduğunu, 187,87 Euro hasar ödemesi yaptığını, davalının ödenen miktardan sorumlu olduğunu ileri sürerek; davalının Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesi ile, CMR konvansiyonunun 31-f1/a maddesi uyarınca ikametgahlarının yetkili olduğunu, TTK 890 uygulama ihtimalinin bulunmadığını, çünkü özel kanun olduğunu, ödemenin lütuf ödemesi olduğunu, sigortanın ilk taksit ödemesi olup olmadığı belli olmadığından lütuf ödemesi olduğunu, zamanaşınına uğradığını, kusurları olmadığını, araç içi istifleme, araç içi sabitleme, yükleme sorumlulukları olmadığını, hasarın araç içi sabitleme ve istemeden oluştuğundan dolayı sorumlu olmadıklarını, sorumluluğu var ise CMR 23/3 uyarınca değerlendirme yapılması gerektiğini, savunarak davanın reddine, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
HMK’nun 266/1. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasına dair 16/06/2022 tarihli celsede karar verilmiş, bilirkişiler Abdullah Kalın ve Gökhan Ergül’ün mahkememize sunmuş olduğu 29/09/20222 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı firma İkra Lojistik Uluslararası Taş. Ve Tic. A.Ş.’nin, eksiksiz ve hasarsız olarak teslim aldığını, emtiaların taşıma sırasında hasar görmesine neden olduğunu, davalı firmanın CMR Konvansiyonu Madde 17-1 “Taşıyıcının yükü teslim aldığı andan teslim ettiği ana kadar doğan ziya, hasar ve gecikmelerden sorumlu olduğunu, oluşan zarardan sorumlu olduğu” maddesi gereğince oluşan zarardan sorumlu olduğunu, dava dışı ODAK-HHT Hasar Yönetimi firmasının 11.01.2021 tarihli ve 210007868 nolu ekspertiz raporuna göre 187,87 EUR hasar tespiti yapıldığı, davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı Şems Metal San. A.Ş.’nin hesabına EFT yapılmak suretiyle 20.01.2021 tarihinde (187,87 EURx 9.4125 TL) 1.768.00 TL ödeme yapıldığını, ödemeye ait banka dekontunun dava dosyasında olduğunu, CMR Konvansiyonu Madde 27-1 “Hak sahibi ödenecek tazminat için faiz isteyebileceğini, Yılda %5 üzerinden hesap edilecek bu faiz, ödeme isteğinin yazılı olarak, taşımacıya gönderildiği tarihten başlar.” maddesi gereği asıl alacağa yıllık %5 faiz uygulanması gerektiğini, davacı MAPFRE SİGORTA A.Ş’nin davacı bankanın, davalı İkra Lojistik Uluslararası Taş. Ve Tic. A.Ş.’nin İcra Takip Tarihi itibariyle 1.768,00 TL asıl alacak, 33,64 TL işlemiş faiz, üzere toplamda 1.801,64 TL alacağının bulunduğu tespit edildiğini, mahkememize bildirmişlerdir.
19/01/2023 tarihli celsede Davalı tarafın itirazlarının değerlendirilmesi talebinin kabulü ile, sunulan raporun yetersiz olduğu anlaşılmakla HMK nun 266. Maddesi ek rapor alınmasına, HMK’nın 273/1. maddesi gereği mahkememizce toplanan tüm deliller ve tüm dosya kapsamı incelenmek suretiyle; CMR Konvansiyonu’nun 16 ve devamı maddeleri uyarınca hasarın sebebinin tespiti ve davalının sorumlu olup olmadığı, araç içi istifleme, araç içi sabitleme, yükleme sorumlulukları olmadığını, hasarın araç içi sabitleme ve istiflemeden kaynaklı olup olmadığı, sorumluluğu var ise CMR 23/3 uyarınca değerlendirme yapılıp yapılmamasının gerekip gerekmediği tespit edilerek hasar bedelinin poliçe kapsamı uyarınca tespitinin ve itirazların karşılanmasının istenilmesine karar verilmiş bilirkişiler Abdullah Kalın ve Gökhan Ergül’ün mahkememize sunmuş olduğu 09/04/2023 tarihli ek raporda özetle; davalı firma İkra Lojistik Uluslararası Taş. Ve Tic. A.Ş.’nin, eksiksiz ve hasarsız olarak teslim aldığını, emtiaların taşıma sırasında hasar görmesine neden olduğunu, davalı firmanın CMR Konvansiyonu Madde 17-1 “Taşıyıcının yükü teslim aldığı andan teslim ettiği ana kadar doğan ziya, hasar ve gecikmelerden sorumlu olduğu, oluşan zarardan sorumlu olduğu” maddesi gereğince oluşan zarardan sorumlu olduğunu, hasarlı emtianın miktarının minör seviyede olması, fiziki olarak görülememesi ve emtianın değerini tespit edecek konuda uzmanlık alanımız olmadığı için sovtaj hesaplaması yapılamadığını, dava dosyasında bulunan ODAK-HHT Hasar Yönetimi firmasının 11/01/2021 tarihli ve 210007868 nolu Nakliyat Emtia Ekspertiz raporuna göre 187.87 EUR hasar tespiti yapıldığını, davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı Şems Metal San. A.Ş.’nin hesabına EFT yapılmak suretiyle 20.01.2021 tarihinde (187,87 EUR x 9.4125 TL) 1.768.00 TL ödeme yapıldığını, dava dosyasında bulunan ODAK-HHT Hasar Yönetimi firmasının 11/01/2021 tarihli ve 210007868 nolu Nakliyat Emtia Ekspertiz raporuna göre söz konusu hasarlı emtianın kg değeri belirtilmediği için CMR 23/3 uyarınca değerlendirme ve hesaplama yapılamadığını, CMR Konvansiyonu Madde 27-1 “Hak sahibi ödenecek tazminat için faiz isteyebilir yılda %5 üzerinden hesap edilecek bu faiz, ödeme isteğinin yazılı olarak, taşımacıya gönderildiği tarihten başlar.” maddesi gereği asıl alacağa yıllık %5 faiz uygulanması gerektiğini, Davacı MAPFRE SİGORTA A.Ş’nin davacı bankanın, davalı İkra Lojistik Uluslararası Taş. Ve Tic. A.Ş.’nin İcra Takip Tarihi itibariyle 1.768,00 TL asıl alacak, 33,64 TL işlemiş faiz, üzere toplamda 1.801,64 TL alacağının bulunduğu tespit edildiğini mahkememize bildirmişlerdir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Davacı vekili iddiasında dava dışı sigortalı Şems… AŞ şirketinin İngiltere’den dava dışı BFF firmasından inşaat malzemesi satın aldığını, inşaat malzemesinin davalıya ait 01 FMJ 90/01 ETM 24 plakalı araç ile taşındığını, emtianin Erenköy gümrüğünde kontrolünde hasarlı oldukları tespit edildiğini, araç sürücü ile tutanak imzalandıklarını, emtialar teslim CMR’sine şerh düşülmek suretiyle dava dışı Şems… AŞ şirketinin Kayseri’deki fabrikasına teslim edildiğini, davalının malı hasarsız teslim aldığına dair tutanak bulunduğunu, 187,87 Euro hasar ödemesi yaptığını, davalının ödenen miktardan sorumlu olduğundan bahisle yapılan takibe itirazın iptalini ve davalının yetki itirazının kaldırılmasını dilemiştir.
Davalı ise CMR konvansiyonunun 31-f1/a maddesi uyarınca ikametgahlarının yetkili olduğunu, TTK 890 uygulama ihtimalinin bulunmadığını, çünkü özel kanun olduğunu, ödemenin lütuf ödemesi olduğunu, sigortanın ilk taksit ödemesi olup olmadığı belli olmadığından lütuf ödemesi olduğunu, zamanaşınına uğradığını, kusurları olmadığını, araç içi istifleme, araç içi sabitleme, yükleme sorumlulukları olmadığını, hasarın araç içi sabitleme ve istemeden oluştuğundan dolayı sorumlu olmadıklarını, sorumluluğu var ise CMR 23/3 uyarınca değerlendirme yapılması gerektiği faize ve icra inkar tazminatına itiraz etmiş, sovtaj bedelinin düşülmesi gerektiğinden bahisle davanın reddini dilemiştir.
Dava emtia nakliye poliçesi sebebiyle rucuan itirazın iptali davadır. TTK’nun “Halefiyet” başlığı altındaki 1472. maddesinde “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder.” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda davacı davalıya ait araçta dava dışı Şems… A.Ş şirketinin mallarının yurdışı taşıması yapıldığı bir kısım ürünlerin taşıma sırasında zarar gördüğü davacı tarafça sigortalısına ödeme yaptığı ve yapılan ödeme nedeniyle takip yapıldığı ve takibe itiraz edilip durduğu görülmüştür.
Davanın temeli, kara yolu ile uluslararası ticari eşya taşıma sözleşmesi (CMR) kapsamında taşınan emtianın kısmi hasarlanması ve bundan taşıyıcının sorumlu olduğu iddiasına dayanan sigortacının rücuan alacak davasıdır. Uluslararası kara taşımacılığından kaynaklanan uyuşmazlıkların Türk Ticaret Kanununun taşımaya ilişkin hükümlerine göre değil, uluslararası bir anlaşma olan CMR ( Eşyaların Karayolundan Uluslararası Nakliyat İçin Mukavele Sözleşmesi) hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir.
CMR 17/1 maddesi uyarınca taşımacı yükü teslim aldığı andan, teslim edinceye kadar,bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumludur.
Davalı taraf mahkememiz yetkisine ve icra daire yetkisine itiraz etmiştir. CMR Konvansiyonu’nun 31.maddesi 1. bendinde “1. Bu anlaşmaya göre yapılan taşımalardan ortaya çıkan davalarda davacı taraflar arasında anlaşmaile belirlenmiş, Akit Taraf ülkeleri mahkemelerinde dava açabilir. Aynca şu ülkeler mahkemelerindede dava açılabilir.a) Davanın oturduğu veya delaleti ile taşıma anlaşmasının akdedildiği esas iş yerinin, şubesinin yahutta acentasının bulunduğu yerlerde, b) Taşımacının yükü aldığı veya teslim yeri olarak gösterilen yerlerde, başka mahkemelerde dava açılamaz.” şeklinde düzenleme mevcut olduğundan malın teslim yeri Kayseri olduğu anlaşılmakla davalının icra dosyasına yetki itirazının kaldırılmasına ve yetki itirazının reddine ön inceleme duruşmasının 1 nolu ara kararı ile verilmiştir.
CMR Konvansiyonu’nun 32. Maddesi açılacak davalarda zaman aşımı süresinin 1 yıl olduğundan dava konusu olay 04.12.2020 tarihinde olduğu ve davacı tarafça 06.08.2021 tarihinde yapıldığı anlaşılmakla takibin zamanaşımını keseceğinden dolayı zamanaşımı itirazının reddine ön inceleme duruşmasının 1 nolu ara kararı ile verilmiştir.
CMR Konvansiyonu’nun 17/4-b-c maddesinde ambalajlanmadıkları veya kötü ambalajlandıkları zaman, özellikleri gereği fire veren veya hasara uğrayan malların ambalajlanmaması veya hatalı ambalajlanmış olması, yükün gönderici, alıcı veya bunlar adına hareket eden kişiler tarafından alınması, taşınması, yüklenmesi, yığılması veya boşaltılması sebeplerinde taşıyıcının sorumlu olmadığına dair hüküm bulunmaktadır.
Mahkememiz bilirkişi raporu almıştır. Alınan rapor ve tutulan tunaklar uyarınca hasarın araç sürücüsünün araç üzerindeki sabitleme önlemlerini hatalı olarak uygulanması sonucu doğduğundan davalı kusurludur. Zararı ödemek zorundadır.
CMR Konvansiyonu’nun 23. maddesi uyarınca sözleşmenin hükümleri gereğince bir taşıyıcı, yükün kısmen veya tamamen kaybından dolayı tazminat ödemekle sorumlu tutulduğundan, bu tazminat yükün taşınmak üzere kabul edildiği yer ve zamandaki kıymetine göre hesaplanır. Malın kıymeti, ticaret borsası fiyatına göre saptanır. Eğer böyle bir fiyat yoksa, geçerli piyasa fiyatlarına göre bir tespit yapılır. Eğer ne ticaret borsası fiyatı ne de geçerli piyasa fiyatı mevcutsa tespit, aynı cins ve kalitedeki malların normal kıymetine göre yapılır.
Davacının zararı zararının sunulan bilirkişi raporunda 187.87 Euro olduğu tespit edilmiş ve tespitin CMR Konvansiyonu kapsamında uygun olduğu görülmüştür.
Davacının göndermiş olduğu ihtarda verilen 3 günlük süre sonunda davalının temerrüde düştüğü anlaşılmıştır. Davacının tazminat talebini yabancı para olarak talep etmediği gözetildiğinde CMR Konvansiyonu’nun 27. maddedeki faizin uygulanamayacağı, TL cinsi alacaklarda ise ulusal hukukta geçerli olan faiz oranlarının tatbiki hususunun yerleşik Yargıtay uygulaması haline geldiği, alacağa TL üzerinden hüküm verildiğine göre 3095 sayılı kanun gereği avans faizi uygulaması gerektiği gerektiği anlaşılmakla davacının işlemiş faiz talebi de uygun görülmekle davanın kabulüne karar verilmiştir.
İtirazın iptâli davalarında İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için, usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde itiraz etmesi ve alacaklının, alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması gerekir. Burada, borçlu itirazının kötüniyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmaz. İcra inkâr tazminatı, hakkındaki icra takibine itiraz ederek durduran ve çabuk sonuçlandırılmasına engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır.
Bu yasal koşullar yanında, takibe konu alacağın likid olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likid olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likid bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise, ortada likid bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir (HGK’nun 07.06.2006 tarih ***Karar sayılı kararı).
Bu ilke ve kurallar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; mahkememize belirlenen alacak sigorta hasar dosyası kayıtlarında belirli ve davalının bilgisi olduğundan likit olarak görülmüş ve icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle:
1-Davanın kabulü ile, davalının Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra takip dosyasına konu itirazının iptali ile ödeme emrine uygun takibin devamına,
2-Haksız itiraz sebebiyle 1.876,72 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 128,19 TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 80,70 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 47,69 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından peşin yatırılan 80,70 TL peşin harç ve 80,70 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 161,40 TL harcın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti, kep, elektronik tebligat ücreti, posta ve müzekkere ücreti olmak üzere toplam 1.721,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda mahkememizce herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına,
8-AAÜT’ye göre hesap edilen 1.876,72 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
9-6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
10-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,

Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/05/2023

Katip ***
¸e-imzalı

Hakim ***

*5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*