Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1349 E. 2023/366 K. 15.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: ***Esas – ***
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : ***
KATİP : ***

DAVACI : ***
VEKİLİ : Av.
DAVALI : ***

DAVA : Menfi Tespit (Kooperatifler Kanunu’na Eklenen Geçici 11. Maddeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***

Mahkememizde görülmekte olan menfi tespit (Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. maddeden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kooperatif tarafından çıkarılan kesin maliyet bedelini ödediğini, dairenin tapusunu aldığını, böylece tapusunun kendisine verildiğini, bu tarihten sonra da genel kurullara davet edilmediğini ve hazirunlarda yer almadığını, hatta yeniden kesin maliyet çıkarılan genel kurulda dahi hazirunlarda isminin yer almadığını, davalı kooperatifin son yaptığı genel kurulda üye olmadığı gerekçesi ile genel kurula davet edilmediğini ve hazirunlarda isminin yer almadığını, buna rağmen davalı kooperatif tarafından 2018 yılında yeniden haksız ve kanuna aykırı kesin maliyet bedeli çıkarmak suretiyle müvekkilinden talep edildiğini davalı kooperatifin müvekkili hakkında Kayseri 6 İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, Kayseri Genel İcra Dairesi Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyaları ile takip başlatıldığını daha sonra ise Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını davalı kooperatifin haksız ve kötü niyetli olarak kesin maliyet talebinde bulunduğunu belirterek menfi tespit talebinin kabulü ile müvekkilinin davalı kooperatife, Kooperatif Yasası’na eklenen geçici 11. madde kapsamında yönetim giderleri hariç hiçbir ad altında hiçbir borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesini bu nedenle de Kayseri Genel İcra Dairesi Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibinin iptali ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı kooperatife yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı tarafa usulüne uygun dava dilekçesi meşruhatlı davetiye ile tebliğ edilmiş olmasına rağmen cevap dilekçesi sunulmamış ve duruşmaya katılmamıştır. Davalı tarafın HMK’nun 128/1. maddesi gereği dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkar etmiş sayılacağı tespit edilmiştir.
DELİLLER : Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Davacı tarafça üye dosyası, Kayseri 6. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasına, Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyalarına, kooperatif genel kurul kararlarına, tapu kaydına ve bilirkişi incelemesine delil olarak dayanılmıştır.
Davalı tarafça yasal süresi içinde delil bildirilmemiştir.
Davalı kooperatife müzekkere yazılarak, a)Davacının üyelik dosya örneğinin gönderilmesi, b)Davacının peşin bedelli, sabit fiyatlı üye olup olmadığı sorularak böyle bir uygulama varsa buna ilişkin genel kurulu veya yönetim kurulu kararlarının, kayıt ve belge örneklerinin gönderilmesi, c)Davacının üyelik nedeniyle borç ve ödemelerini gösterir hesap dökümlerinin, davacının üyelikten istifasına, ihracına veya çıkarılmasına dair dilekçe, ihtar, yönetim kurulu ve genel kurul kararı varsa bunların örneğinin gönderilmesi, d)Davalı kooperatifin ana sözleşmesi, genel kurul kararları, hazirun cetvellerinin, daha önce çıkarılan maliyet raporlarının, davacıya tahsis edilen daire ile maliyet raporunun ve davacının daha önce tespit edilen maliyet bedelini ödeyip ödemediğinin bildirilmesi, e)Bilirkişi incelemesi yaptırılmasının gerekmesi halinde kooperatifi kayıt ve defterlerinin bilirkişi incelemesine, hazır bulundurulacağı açık adresin ve bu adreste defter ve kayıtları bilirkişiye sunacak görevli kişinin adı soyadı ve telefon numarasının bildirilmesi istenilmiştir. Bu müzekkeremize cevap verilmemiştir.
Kayseri Valiliği Çevre, Şehircilik Ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davalı kooperatifin tebliğe yarayışlı adresinin ne olduğunun sorulmasına ve tadilatlarıyla birlikte ana sözleşmesinin, tüm genel kurul toplantı tutanakları ile hazirun tutanaklarının tasdikli suretleri istenilmiştir. Bu müzekkeremize … tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Davacıya kooperatif üyeliği nedeniyle tapudan devri yapılan konutun tapu bilgileri bildirildiğinde ilgili Tapu Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak ilgili konutun Sınırlı Sorumlu Birkent Toplu Konut Yapı Kooperatifi’nden itibaren tapu kayıt maliklerini gösterir tedavüllü tapu kayıt örneğinin gönderilmesi istenilmiştir. 20/01/2023 tarihli yazı ile bu müzekkeremize cevap verilmiştir.
Kayseri Genel İcra Dairesi’ne müzekkere yazılarak *** Esas ve Kayseri Kapatılan 6. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyalarının akıbetleri sorulmuş, dosya örnekleri uyap kayıtları istenmiştir. Bu müzekkeremize cevap verilmiştir.
Mahkememiz … Esas sayılı dava dosyasının Uyap sistemi üzerinden dosyaya eklenmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. madde kapsamında davacının davalı tarafa borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya mahkememiz görevlidir.
6545 sayılı yasanın 45/3. maddesi uyarınca yargılama tek hakim tarafından yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizde açılan ve sonuçlanan davada, dava değeri itibariyle 7251 sayılı kanunla değişik 6102 Türk Ticaret Kanunu’nun 4/2. maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanmıştır.
Eldeki dava; 15/06/2022 tarih ve 31867 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7410 sayılı Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 2. maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. maddesi uyarınca açılmış menfi tespit davasıdır.
Anayasa Mahkemesi’nin *** Karar sayılı ilamında; “24/4/1969 tarihli ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na 10/6/2022 tarihli ve 7410 sayılı Kanun’un 2. maddesiyle eklenen geçici 11. maddenin birinci fikrasının Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline, kalan kısmının 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usûlleri Hakkında Kanun’un 43. maddesinin (4) numaralı fıkrası gereğince oy birliği ile iptaline” şeklinde karar vermiştir.
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 138. maddesinde; “Hakimler, görevlerinde bağımsızdırlar; Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler.”
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde; “Kanunun takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini ya da haklı sebepleri göz önünde tutmayı emrettiği konularda hâkim, hukuka ve hakkaniyete göre karar verir.”
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 331.maddesinde;” Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir eder.”
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 30.maddesinde; “Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.” denilmektedir.
Dava açıldıktan sonra ortaya çıkan bir olay nedeniyle artık dava konusu edilen talep hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesine gerek ya da neden kalmıyorsa, burada davanın konusuz kalmasından söz edilebilir. Böyle bir durum söz konusu olduğunda mahkemenin yargılamaya devam etmesine gerek yoktur. Bu durumda mahkemenin bir tespit hükmü niteliğinde olmak üzere esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi gerekir. Dava konusu hakkın davacıya ödenmesi, verilmesi ya da müdahalenin kaldırılması, davacı ve davalı sıfatının birleşmesi, yeni çıkan bir kanun ya da Anayasa Mahkemesi kararı ile ya da kişiye sıkı sıkıya bağlı ve mirasçılara geçmeyen bir hakka ilişkin davalarda taraflardan birinin ölümü gibi nedenlerle dava konusuz kalabilir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2013/10-1860 Esas, 2015/1451 Karar ve 27/05/2015 tarihli ilamı)
Yukarıda belirtildiği gibi derdest davaların konusuz kalması değişik şekillerde vuku bulabilir. Bu durum taraflardan birinin işlem ve eylemi nedeniyle gerçekleşmişse dava tarihindeki haklılık durumunu belirlemek nispeten kolaydır. Ancak somut dosyada görüldüğü üzere kanun koyucunun bir tasarrufunun (kanun) anayasaya aykırılığı nedeniyle Anayasa Mahkemesi tarafından kanunun iptal edilmesi nedeniyle gerçekleşmişse her iki tarafa da kusur izafe edecek bir durum söz konusu olamayacağından Anayasa’nın 138. maddesinde belirtilen ana ilke ve TMK’nun 4. maddesinde yer alan “Kanunun takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini ya da haklı sebepleri göz önünde tutmayı emrettiği konularda hâkim, hukuka ve hakkaniyete göre karar verir” hükmü gereğince hakimin her bir tarafın yaptığı yargılama giderini kendi üzerinde bırakması keza tarafların leh ve aleyhine vekalet ücretine hükmetmesi hakkaniyete daha uygun düşecektir.
Öte yandan dava tarihindeki haklılık durumunun araştırılması bazen işin esasına yeniden girmeyi gerekli kıldığından, yargılamayı tekrar başa saracağı ve uzun süre derdest tutmak gibi arzu edilmeyen sonuçlar doğurur ki, bu durum HMK’nun 30. maddesinde “Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.” şeklinde tarif edilen usul ekonomisi ilkesine de uygun düşmeyecektir.
Yasama organının çıkardığı Kanun’un Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle konusuz kalan davada yargılama giderlerinden sorumluluk ideal (tabi) hukuk açısından devlete ait ise de mer’i hukuk sistememizde bu yönde düzenleme bulunmamaktadır.
Tüm dosya kapsamına göre; 7410 sayılı Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 2. maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. maddesinin Anayasa Mahkemesi’nin *** Karar sayılı ilamı ile iptaline karar verildiğinden, eldeki davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın konusuz kalması nedeni ile ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince davanın reddi nedeniyle alınması gereken 179,90-TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 170,78-TL’nın harçtan mahsubu ile bakiye 9,12-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-6100 sayılı HMK’nun 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
7-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dava dosyasının tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra istinaf incelemesine gönderilmesine veya mahkememiz arşivine kaldırılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne davalı tarafın yokluğunda karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/05/2023

Katip ***
E-imzalıdır

Hakim ***
E-imzalıdır