Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1119 E. 2023/368 K. 15.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : (İFLAS NEDENİYLE) TASFİYE HALİNDE … İFLAS İDARESİ
İFLAS İDARE
MEMURLARI : 1- …
2- …
3- …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Menfi Tespit (Kooperatifler Kanunu’na Eklenen Geçici 11. Maddeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan menfi tespit (Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. maddeden kaynaklanan)davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kooperatife üyelikten kaynaklanan tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davalı kooperatif tarafından müvekkiline isabet eden daire nedeniyle çıkan kesin maliyet bedelini ödediğini, davalı kooperatif tarafından kendisine Kayseri İli, … Mahallesi, … Ada,… Parsel, … Kat, … nolu dairenin isabet ettiğini ve akabinde … tarihinde tapusunu aldığını, Resmi Gazete’nin 15/06/2022 tarihli 31867 yevmiye numaralı sayılı ile ilan edilen ve yürürlüğe giren 7410 sayılı Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 2. maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. madde ile “…inşaatların etaplar halinde yapılarak teslim edilmesi, terkin edilmemiş olması yapımı tamamlanan etapta bağımsız bölüm malikine kooperatifçe tahakkuk ettirilen bedelin ödenmiş olması, kooperatif tarafından üyeye konutunun tapu devrinin yapılmış olması şartlarının birlikte sağlanmış olması halinde konutun tapu devrinin yapılmasından sonraki dönemler için yapı kooperatifi tarafından yönetim giderleri hariç olmak üzere her ne ad altında olursa olsun yapılmış borçlandırmalar veya bu kapsamında üçüncü şahıslara kooperatif tarafından yapılan alacağın devrine ilişkin işlemler hükümsüzdür.” şeklinde düzenleme yapıldığını belirterek talebin kabulü ile müvekkilinin davalı kooperatife üyelikten kaynaklanan sebeple hiçbir borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı kooperatife yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yalnızca Kayseri İli’ne özgü düzenlenmiş kanun hükmünün hukuka aykırı olduğunu mahkemece somut norm denetimi itiraz yolunun uygulanması gerektiğini, dava konusu kanun maddesinin yalnızca Kayseri İli’nde bulunan kooperatifleri kapsayacak şekilde çıkarıldığını, yani aynı durum ve şartlarda bulunan başka şehirdeki kooperatif üyesi maliyetlerden sorumlu iken yalnızca Kayseri İli’nde bulunan kooperatif üyesi yönetim gideri dışındaki başkaca maliyetten sorumlu tutulayamacağını, bu kanunun Anayasa’nın 10. maddesinde belirtilen “yasa önünde eşitlik ilkesi” ne açıkça aykırılık teşkil ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı kooperatife yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Davacı taraf, davacıya gönderilen kesin maliyet belgesine, üyelik dosyasına, tapu kaydına, kooperatife ait genel kurul kararları ve yönetim kurulu kararların ve hazirun cetvellerine delil olarak dayanılmıştır.
Davalı tarafça Kayseri … Dairesi’nin … iflas sayılı dosyasına ve bilirkişi incelemesine delil olarak dayanılmıştır.
Müflis kooperatife müzekkere yazılarak, davacının üyelik dosya örneği istenilmiş, davacının peşin bedelli, sabit fiyatlı üye olup olmadığı sorularak böyle bir uygulama varsa buna ilişkin genel kurulu veya yönetim kurulu kararlarının, kayıt ve belge örnekleri istenilmiş, davacının üyelik nedeniyle borç ve ödemelerini gösterir hesap dökümlerinin, davacının üyelikten istifasına, ihracına veya çıkarılmasına dair dilekçe, ihtar, yönetim kurulu ve genel kurul kararı varsa bunların örneğinin gönderilmesi, müflis kooperatifin ana sözleşmesi, genel kurul kararları, hazirun cetvellerinin, daha önce çıkarılan maliyet raporlarının, davacıya tahsis edilen daire ile maliyet raporunun gönderilmesi ve davacının daha önce tespit edilen maliyet bedelini ödeyip ödemediğinin bildirilmesi, bilirkişi incelemesi yaptırılmasının gerekmesi halinde kooperatifi kayıt ve defterlerinin bilirkişi incelemesine, hazır bulundurulacağı açık adresin ve bu adreste defter ve kayıtları bilirkişiye sunacak görevli kişinin adı soyadı ve telefon numarasının bildirilmesi istenmiştir. Mahkememizce yazılan müzekkere bila tebliğ iade edilmiştir.
Kayseri Valiliği Çevre, Şehircilik Ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davalı kooperatifin tebliğe yarayışlı adresinin ne olduğunun sorulmasına ve tadilatlarıyla birlikte ana sözleşmesinin, tüm genel kurul toplantı tutanakları ile hazirun tutanaklarının tasdikli suretleri istenilmiştir. … tarihli yazı ile müzekkeremize cevap verilmiştir.
Melikgazi Tapu Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak Melikgazi İlçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel, … nolu dairenin S.S. … Konut Yapı Kooperatifi’nden itibaren tapu kayıt maliklerini gösterir tedavüllü tapu kayıt örneğinin gönderilmesi istenilmiştir. … tarihli yazı ile müzekkeremize cevap verilmiştir.
Kayseri … Dairesi’nin … iflas sayılı dosyasında; iflasa ilişkin mahkeme karar örneği, iflasın hangi tarihte ilan edildiği, sıra cetveli ilan edilmiş ise ilana ilişkin gazete fotokopisinin gönderilmesi, iflas idare memurlarının isim ve adresleri ile tek başına mı birlikte mi temsile yetkili oldukları hususunda gerekli bilgi ve belgelerin gönderilmesi, ayrıca bilirkişi incelemesi yaptırılmasının gerekmesi halinde kooperatifi kayıt ve defterlerinin bilirkişi incelemesine, hazır bulundurulacağı açık adresin ve bu adreste defter ve kayıtları bilirkişiye sunacak görevli kişinin adı soyadı ve telefon numarasının bildirilmesi istenilmiştir. … tarihli yazı ile bu müzekkeremize cevap verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. madde kapsamında davacının davalı tarafa borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya mahkememiz görevlidir.
6545 sayılı yasanın 45/3. maddesi uyarınca yargılama tek hakim tarafından yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizde açılan ve sonuçlanan davada dava değeri bir milyon TL’nin altında olması nedeniyle 7251 sayılı kanunla değişik 6102 Türk Ticaret Kanunu’nun 4/2. maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanmıştır.
Eldeki dava; 15/06/2022 tarih ve 31867 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7410 sayılı Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 2. maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. maddesi uyarınca açılmış menfi tespit davasıdır.
Anayasa Mahkemesi’nin 16/02/2023 tarihli, 2022/126 Esas ve 2023/29 Karar sayılı ilamında; “24/4/1969 tarihli ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na 10/6/2022 tarihli ve 7410 sayılı Kanun’un 2. maddesiyle eklenen geçici 11. maddenin birinci fikrasının Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline, kalan kısmının 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usûlleri Hakkında Kanun’un 43. maddesinin (4) numaralı fıkrası gereğince oy birliği ile iptaline” şeklinde karar vermiştir.
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 138. maddesinde; “Hakimler, görevlerinde bağımsızdırlar; Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler.”
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4. Maddesinde; “Kanunun takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini ya da haklı sebepleri göz önünde tutmayı emrettiği konularda hâkim, hukuka ve hakkaniyete göre karar verir.”
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 331.maddesinde;” Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir eder.”
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 30.maddesinde; “Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.” denilmektedir.
Dava açıldıktan sonra ortaya çıkan bir olay nedeniyle artık dava konusu edilen talep hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesine gerek ya da neden kalmıyorsa, burada davanın konusuz kalmasından söz edilebilir. Böyle bir durum söz konusu olduğunda mahkemenin yargılamaya devam etmesine gerek yoktur. Bu durumda mahkemenin bir tespit hükmü niteliğinde olmak üzere esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi gerekir. Dava konusu hakkın davacıya ödenmesi, verilmesi ya da müdahalenin kaldırılması, davacı ve davalı sıfatının birleşmesi, yeni çıkan bir kanun ya da Anayasa Mahkemesi kararı ile ya da kişiye sıkı sıkıya bağlı ve mirasçılara geçmeyen bir hakka ilişkin davalarda taraflardan birinin ölümü gibi nedenlerle dava konusuz kalabilir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2013/10-1860 Esas, 2015/1451 Karar ve 27/05/2015 tarihli ilamı)
Yukarıda belirtildiği gibi derdest davaların konusuz kalması değişik şekillerde vuku bulabilir. Bu durum taraflardan birinin işlem ve eylemi nedeniyle gerçekleşmişse dava tarihindeki haklılık durumunu belirlemek nispeten kolaydır. Ancak somut dosyada görüldüğü üzere kanun koyucunun bir tasarrufunun (kanun) anayasaya aykırılığı nedeniyle Anayasa Mahkemesi tarafından kanunun iptal edilmesi nedeniyle gerçekleşmişse her iki tarafa da kusur izafe edecek bir durum söz konusu olamayacağından Anayasa’nın 138. maddesinde belirtilen ana ilke ve TMK’nun 4. maddesinde yer alan “Kanunun takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini ya da haklı sebepleri göz önünde tutmayı emrettiği konularda hâkim, hukuka ve hakkaniyete göre karar verir” hükmü gereğince hakimin her bir tarafın yaptığı yargılama giderini kendi üzerinde bırakması keza tarafların leh ve aleyhine vekalet ücretine hükmetmesi hakkaniyete daha uygun düşecektir.
Öte yandan dava tarihindeki haklılık durumunun araştırılması bazen işin esasına yeniden girmeyi gerekli kıldığından, yargılamayı tekrar başa saracağı ve uzun süre derdest tutmak gibi arzu edilmeyen sonuçlar doğurur ki, bu durum HMK’nun 30. maddesinde “Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.” şeklinde tarif edilen usul ekonomisi ilkesine de uygun düşmeyecektir.
Yasama organının çıkardığı Kanun’un Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle konusuz kalan davada yargılama giderlerinden sorumluluk ideal (tabi) hukuk açısından devlete ait ise de mer’i hukuk sistememizde bu yönde düzenleme bulunmamaktadır.
Tüm dosya kapsamına göre; 7410 sayılı Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 2. maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. maddesinin Anayasa Mahkemesi’nin 16/02/2023 tarihli, 2022/126 Esas ve 2023/29 Karar sayılı ilamı ile iptaline karar verildiğinden, eldeki davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın konusuz kalması nedeni ile ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince davanın reddi nedeniyle alınması gereken 179,90-TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 170,78-TL’nın harçtan mahsubu ile bakiye 9,12-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-6100 sayılı HMK’nun 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
7-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dava dosyasının tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra istinaf incelemesine gönderilmesine veya mahkememiz arşive kaldırılmasına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. …

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır