Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/103 E. 2023/161 K. 15.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … – VKN:…
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/03/2023

Mahkememize açılan Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2007 yılında kooperatife üye olduğunu ve üye olduğu tarihten itibaren aidatlarını düzenli olarak ödediğini, davalı tarafından müvekkiline usul ve yasaya aykırı hazırlanmış kesin maliyet hesabının gönderildiğini ancak müvekkilinin bu kesin maliyet hesabını kabul etmediğini ve itirazlarını davalı kooperatife bildirdiğini, davalı tarafından yapılan kesin maliyet hesabı açık, şeffaf ve denetime açık olmadığını, davalı tarafından kesin maliyet raporu adı altında bir kısım imzasız, bir kısım noterden onayı yapılmadan gönderilen evraklar ile müvekkilinden ödeme talep edilemeyeceğini, müvekkilinin halen davalı kooperatifin üyesi olduğunu, davalı tarafından müvekkiline kesin maliyet raporu adı altında usul ve yasaya aykırı şekilde 377.429,13-TL borç hesabı gönderildiğini, çıkarılan meblağın gerçeği yansıtmadığını ve son derece fahiş bir bedel olduğunu, davalı kooperatifin elindeki belgelere ulaşamadıklarından bahisle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00-TL kısmı için borçlu olmadığının tespitine, davalı tarafından gönderilen kesin maliyet raporunun iptaline, yargılama giderlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde; davacı tarafın iddialarının tamamen gerçek dışı olduğunu, davacının kesin maliyet raporuna itirazlarını hak düşürücü süre içinde yerine getirmediğini, bu nedenle davanın usulden reddinin gerektiğini, kooperatif yönetiminin yetkisi dışında bir işlem yapmadığını, davacının müvekkiline olan borçlarını ödemediğini ve sürekli olarak davacıya ihtarname gönderildiğini, ihtarnamelere rağmen borcun ödenmediğini, davacının üyelik yükümlülüklerini yerine getirmediğini, ödeme yapmamasına rağmen davacıyı üyelikten çıkarmamasının tamamen iyi niyetli olduğundan kaynaklandığını, haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın öncelikle usulden reddine, aksi halde esastan reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir.
6545 sayılı yasanın 45/3. maddesi uyarınca yargılama Tek Hakim tarafından yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizde açılan ve sonuçlanan davada dava değeri 500 Bin TL’nin altında olması nedeniyle 7251 sayılı kanunla değişik 6102 Türk Ticaret Kanununun 4/2. maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanmıştır.
Dava şartı arabuluculuk faaaliyeti kapsamında taraflar görüşmüş ancak anlaşmaya varamamışlardır.
Dava, kooperatif tarafından çıkarılan kesin maliyet raporunun iptali ve müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir.
Kayseri Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nde kooperatife ilişkin kayıt ve belgeler, kooperatif kayıtları, ara buluculuk son tutanağı ve tarafların dayandığı tüm deliller toplanmış, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Dosyaya mübrez … havale tarihli bilirkişi heyet raporunda; davalı kooperatifin kuruluşundan dava tarihine kadar geçen dönemde 150-m2 daire üyesi ortağın yapması gereken aidat, kura ve ara ödemeler toplamı 180.350-TL olarak hesaplandığı, dava tarihi itibariyle davacının yaptığı ödeme ise toplam 164.090-TL olduğu, dava tarihi itibariyle davacının davalı kooperatife 16.260-TL asıl alacak borcu hesaplandığı, rapor ekinde yer alan davalı kooperatiften temin edilen üye hesap ekstresinde davacı aleyhine herhangi bir faiz tahakkuku yapılmadığı, davacının dava tarihinden sonraki dönemlerde ödeme yaptığı, davacının … döneminde toplam 207.268-TL ödemesi gözüktüğü, davalı tarafın … dönemi itibariyle davacı aleyhine yapmış olduğu aidat tahakkukları toplamının ise 210.268-TL olduğu, bu durumda davalı kooperatif kayıtlarında … dönemi itibariyle davacıdan 3.000-TL alacak gözüktüğü, davalı kooperatifçe yapılan kesin hesap maliyetinde davacıdan 377.624.67-TL alacak talebinde bulunulduğu, söz konusu maliyet çalışması Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin kararına göre davacıdan talep edilemeyeceği, söz konusu tutarın talep edilememe gerekçesi rapor içinde ayrıntılı bir şekilde açıklandığı, Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. maddede belirtilen şartlar bakımından yaptıkları incelemede davacıya tapu devri yapıldığına ilişkin bir bilgiye ulaşılamadığından bahse konu maddede belirtilen tüm şartların gerçekleşmediği kanaatinde olduklarını bildirmişlerdir.
… tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda; kök raporda davalı tarafça davacı üyeye herhangi bir faiz tahakkuku yapılmadığı için hesaplama yapıldığı, mahkemece davalı borcuna faiz yürütülmesi yönünde kanaat oluşması durumunda hesaplanan faiz tutarının TBK 88. maddesi ve 120. maddesi kapsamındaki faiz sınırlamasına uygun olarak rapor ekinde gösterildiği, buna göre dava tarihi itibariyle davacının davalı kooperatife 16.260-TL anapara ve 19.784,10-TL borcunun hesaplandığını bildirmişlerdir.
Bilindiği üzere; yapı kooperatiflerinin amacı ortaklarının konut ihtiyaçlarını karşılamaktır. Bu amaçla bir araya gelen ortaklar emeklerini ve birikimlerini birleştirerek amaçlarını gerçekleştirirler. Kooperatifler Kanunu 23. maddesine göre “Kooperatif ortakları bu yasanın kabul ettiği ilkeler ışığında hak ve yükümlülüklerde eşittirler.”
Ana sözleşmeye Kooperatifler Kanunu’na aykırı olmamak koşulu ile sözleşme serbestisi çerçevesinde istenileri hükümler konulabilir.
Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporuna göre; dava tarihinden sonra davacının ödemeler yaptığı ve toplam ödemesinin 207.268,00-TL olduğu, davalı kooperatif tarafından davacı aleyhine daha önce yapılan faiz tahakkuklarının silindiği ve herhangi bir faiz tahakkuku yapılmadığı, böyle olunca taleple bağlılık kuralı gereği davacının borcuna faiz yürütülemeyeceği, davalı tarafça 2021 – 2022 yıllarında aidat tahakkuklarının yapıldığı, yapılan tahakkuklar toplamının 210.268,00-TL olduğu, davalının yaptığı ödemenin mahsubu sonucu davacının davalı kooperatife 3.000,00-TL borcunun bulunduğu görülmektedir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … esas … karar sayılı ilamı gereğince davalının davacıdan kesin maliyet bedeli olarak ifade edilen tutarı talep edemeyeceği zira davalı kooperatifin inşaatlarının halen devam ettiği ve maliyet çalışmasının sadece davacının dava dilekçesinde bahsettiği taşınmazın bulunduğu (…Apartmanı) blok için yapıldığı, kooperatif ana sözleşmesinin yukarıda bahsi geçen Yargıtay kararı uyarınca yok hükmünde sayılacağından ana sözleşme öncesi ilkelere göre maliyet çıkarılması gerektiği, davalı kooperatif tarafından yapılan maliyet çalışmasının fiili maliyetleri içermediği, 4-A grubu inşaat m2 fiyatı ile farazi olarak hesaplama yapıldığı, oysa maliyet çalışmasında fiili maliyetleri oluşturan hakedişlerin hesaplamada kullanılması gerektiği, netice itibariyle davacıdan talep edilen bedelin dayanağı olan maliyet raporunun yok hükmünde sayılan ana sözleşmeye dayandığı ve maliyet çalışmasının gerçekçi olmadığı ve yok hükmünde olduğu kanaatine varılmakla açılan davanın kabulü ile …Apartmanı için davacı adına çıkarılan kesin maliyetin yok hükmünde olduğunun tespiti ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KABULÜ ile, davalı kooperatif tarafından … tarihli … ada, … parsel, …Apartmanı için davacı adına çıkarılan kesin maliyetin yok hükmünde olduğunun tespitine,
2-Kesin maliyet nedeniyle 1.000,00-TL’lik kısım yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gerekli 179,90-TL ilam harcından, dava açılışı sırasında tahsil edilen 80,70-TL peşin harcın mahsubuna, bakiye 99,20-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafın yaptığı 80,70-TL başvurma harcı, 80,70-TL peşin harç, 1.600,00-TL bilirkişi ücreti, 94,60-TL posta ücreti olmak üzere toplam 1.856,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 1.000,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davacıya ödenmesine,
8-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal iki haftalık süresi içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. …

Katip …

Hakim …