Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/950 E. 2023/716 K. 17.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: *** Esas – ***
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : ***
KATİP : ***

A)… ESAS SAYILI ASIL DAVA DOSYASINDA :
DAVACI : ***
VEKİLİ : Av.
DAVALI :***
VEKİLİ : Av.
Av.
DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : ***

B)BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDA :
DAVACI : ***
VEKİLİ : Av.
DAVALI : 1- ***
VEKİLİ : Av.
DAVALI : 2-***
DAHİLİ DAVALILAR :a- ***
b- ***
VEKİLLERİ : Av.
c-***
d-***

DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***

Mahkememizde görülmekte olan tazminat (cismani zarar sebebiyle açılan tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
A)… ESAS SAYILI ASIL DAVA DOSYASINDA :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’İN … tarihinde *** Caddesi’nden 30 Ağustos Bulvarı istikametine doğru 38 … plakalı motosikletiyle seyir halindeyken, davalı ***’ın kontrolünde olan Doblo marka 38 … plakalı aracın sola sinyal vermeden ve arka tarafından direk seyreden araçları kontrol etmeden, U dönüşü yapmak suretiyle müvekkilinin önüne çıkması sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, bunun sonucunda müvekkilinin sağ bacağında 4. derece ağır kırık meydana geldiğini, kazadan sonra davalı …’a iddia makamı tarafından TCK’nun 89/1,89/2 b maddeleri hükümleri uyarınca kamu davası açılmış olduğunu, Kayseri 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nde … Karar sayılı dava dosyası üzerinden görülen bu davada bilirkişi raporları, keşif tutanağı ve toplanan tüm delillerle davalı …’a asli kusur afledildiğini, TCK’nun 89/1 m. 89/2 b maddeleri hükümlerince yargılandığını ve mahkumiyetine karar verildiğini, meydana gelen bu elim kaza sonucu müvekkilinin hem madden hem manen ciddi zararlara uğradığını, müvekkilinin markette işletmeci olarak çalışmakta olup bunun yanında eğitim hayatının devam ettiğini, üniversite sınavlarına hazırlanıyor olduğunu, sınav ücretini dahi yatırdığını, fakat bu kaza neticesinde sınava giremediğini, kaza sonucunda sağ bacağında meydana gelen kırık Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın vermiş olduğu raporda sabit olduğunu, bu kırık sonucunda bacağına platin takılan müvekkilin kazana şokunu ve etkilerini halen üzerinden atamadağını, hayatının ciddi derecede etkilendiğini, davalının kaza anında kullanmakta olduğu 38 … plakalı aracın … üzerine kayıtlı olup, kaza tarihi itibarıyla davalı … A.Ş. tarafından zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamında sigortalı olduğunu, bu sebeple davalı sigorta şirketinin meydana gelen maddi zararlardan davalı … ile müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, müvekkilinin yaşadığı maddi ve manevi zararın bir nebze olarak karşılanabilmesi için dava açılması zorunluluğunun hasıl olduğunu belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere davacı … için 1.0000,00-TL maddi, 49.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihi olan … tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davaılılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ve vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
CEVAP: Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
B)BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN … ESAS SAYILI ASIL DAVADA
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … tarihinde 38 … plakalı motosikletiyle seyir halindeyken davalı … kontrolünde olan Doblo marka 38 … plakalı aracın sola sinyal vermeden ve arka tarafından direk seyreden araçları kontrol etmeden U dönüşü yapmak suretiyle müvekkilinin önüne çıkması sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, bunun sonucunda müvekkilinin sağ bacağında 4. derecede ağır kırık meydana geldiğini, … aleyhine Kayseri 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nde … Karar sayılı dosyası üzerinden görülen davada davalı …’ a asli kusur atfedildiğini ve davalının mahkumiyetine karar verildiğini, meydana gelen bu elim kaza sonucu müvekkilinin hem madden hem manen ciddi zararlara uğradığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00-TL maddi, 49.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihi olan … tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında açılan davanın yerinde olmadığını, müvekkilinin kazaya karışan aracın sürücüsü olduğunu, araç maliki …’ın ise vefat ettiğini, bu nedenle … ın mirasçılarının davaya dahil edilmesinin gerektiğini, müvekkilinin davada aslında hiçbir kusurunun olmadığını, müvekkilinin kazada aslında hiçbir kusurunun olmadığını, Adli Tıp Kurumu’ndan kusura ilişkin rapor alınması gerektiğini, kazanın olduğu yerdeki dükkanların kamerlarının incelenmediğini, haksız ve yersiz açılan davanın reddi ile dava ve vekalet ücreti ile yargılama giderinin davacıya tahmiline karar verilmseini talep eetmiştir.
DELİLLER :Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Davacı tarafça, trafik kaza tespit tutanağına, hastane kayıtlarına, tanık beyanlarına, bilirkişi incelemesine, Kayseri 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Karar sayılı dosyasına, trafik kayıtlarına ve SGK kayıtlarına delil olarak dayanılmıştır.
Davalı … A.Ş. tarafından sigorta poliçesine, ceza mahkemesi dosyasına, bilirkişi incelemesine ve emsal Yargıtay kararlarına delil olarak dayanılmıştır.
Davalı … tarafından trafik kaza tespit tutanağına, tanık beyanlarına, trafik kayıtlarına, sosyal ve ekonomik durum araştırmasına, Kayseri 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Karar sayılı dosyasına ve bilirkişi incelemesine delil olarak dayanılmıştır.
Kayseri Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak 38 … ve 38 … plakalı araçların kaza tarihi olan … tarihinde kimlerin adına kayıtlı, tescilli olduğunu gösteren trafik tescil kayıt örnekleri istenilmiştir.
Davacının ve sigorta şirketi dışındaki diğer davalıların sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılması için ilgili emniyet müdürlüğüne müzekkere yazılmıştır.
Davalı sigorta şirketine yazı yazılarak, … tarihinde meydana geldiği söylenen trafik kazası nedeniyle, 38 … plakalı aracın varsa kaza tarihini kapsayan ZMMS poliçesi ile eklerinden, kaza nedeniyle hasar dosyası açılmış ise hasar dosyasının tamamından, bu kaza nedeniyle davacının sigorta şirketlerine iş bu dava tarihi olan 27/04/2015 tarihinde önce herhangi bir ihbarı ya da başvurusu olup olmadığı araştırılarak, ihbarı olmuş ise ne zaman ve ne şekilde ihbar ettiğini gösteren kayıt ve belgelerden, bu kaza ve poliçe nedeniyle sigorta şirketlerince davacıya bir ödeme yapılmış ise tam olarak ne zaman, neye istinaden ve ne kadar ödeme yaptıklarını gösteren dekont ve belgelerden okunaklı birer fotokopilerinin çıkarılarak gönderilmesi istenilmiştir.
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne müzekkere yazılarak … tarihli trafik kazasında yaralanmasından dolayı davacı hakkında verilmiş tüm raporlardan ve bu raporlara esas hasta dosyasının tamamının, tedavi evrak ve grafilerinin aslı ya da birer suretlerinin çıkarılarak gönderilmesi istenilmiştir.
Kayseri 14. Asliye Ceza Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Karar sayılı dosya aslının mahkememize gönderilmesi istenilmiştir.
SGK Kayseri İl Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davacının SGK kaydı varsa birer suretinin çıkarılarak gönderilmesi, … tarihli trafik kazasında yaralanmasından dolayı davacıya yapılan ödemeler varsa ilgili kayıt ve belge örneklerinin gönderilmesi istenilmiştir.
Davacının ve gerçek kişi davalıların nüfus kayıt örnekleri Uyap sisteminden çıkarılarak dosyamız arasına alınmıştır.
Dava sırasında davalı … vefat etmiş, veraset ilamı sunulmuş ve yasal mirasçılarına karşı da davaya devam edildiğinden yasal mirasçılarına tebligatlar yapılmıştır.
Yargılama sırasında bildirilen taraf tanıkları usulünce dinlenmiştir.
Ankara Adli Tıp Kurumu Adli Tıp Grup Başkanlığı’ndan kusur raporu alınmıştır. *** tarihli raporda özetle; “…Sürücü …’in % 25 oranında kusurlu olduğu, Sürücü …’ın % 75 oranında kusurlu olduğu…” bildirilmiştir.
Davacının kazada yaralanmasından dolayı iş göremezlik, maluliyeti yönünden rapor alınmıştır. Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın *** tarihli raporunda özetle; “……’in … tarihli trafik kazası sonucu meydana gelen ve kallus dokusu ile iyileşmiş sağ femur cisim kırığı nedeniyle dört (4) ay süreyle mutat iş ve gücünden kaldığı (tıbbi şifa süresinin 4 (dört) ay olduğu), vücut genel çalışma gücünden % 3,3 oranında kaybettiği…” bildirilmiştir.
İlgili delilerin toplanmasından sonra HMK’nun 266. maddesi gereğince aktüerya uzmanı bilirkişisinden rapor alınmıştır. *** tarihli raporda özetle; “…Davacının geçici iş göremezlik zararının 2.646,00-TL olduğu, davacının maluliyet tazminatının 21,373,27-TL olduğu…” bildirilmiştir.
Davacı vekili *** tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazminat taleplerini arttırmış, ancak davacı tarafça yasal harcı yatırılmamıştır. Davacı vekili *** tarihli duruşmada “Önceki beyanlarımızı tekrar ederiz. Islah harcını yatırmadık. Yatırmayacağız. Fazlaya ilişkin haklarımızı saklı tuttuğumuz için ileride ek dava açabileceğimizi düşündüğümüz için ıslah harcını yatırmadık. Fazlaya ilişkin haklarımız saklı tutulmak kaydı ile dosyadaki mevcut delillere göre karar verilmesini talep ederiz.” şeklinde beyanda bulunmuştur. Islah harcı yatırılmadığından ve davacı tarafından ıslah harcı yatırılmak istenmediğinden ıslah istemi yok kabul edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, YARGILAMA VE GEREKÇE: Asıl ve birleşen dosyada dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacının davalı sigorta şirketi dışındaki davalılar … ve … hakkındaki davası Yargıtay 20. Hukuk Dairesi’nin *** Karar sayılı emsal içtihadına binaen tefrik edilmiş ve görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan bahisle *** Karar sayılı gerekçeli karar ile görevsizlik kararı verilmiştir. Kararın kesinleşmesi ve süresinde gönderme talebi üzerine dosya Asliye Hukuk Mahkemesi’ne tevzi için gönderilmiş, Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin *** Esasını almıştır. Bu mahkeme tarafından ***Karar sayılı gerekçeli karar ile karşı görevsizlik verilmiştir. Bu nedenle dosya merci tayini yani yargı yerinin belirlenmesi için Yargıtay 20. Hukuk Dairesi’ne gönderilmiştir. *** Karar sayılı ilamla Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yargı yeri olarak belirlenmesine kesin olarak karar verilmiştir. Bu nedenle dosya yeniden mahkememizin … esasını kaydı yapılmış ve aynı davadan tefrik edilmiş ve aslında tek dava olması nedeniyle … Esas ve *** Karar sayılı gerekçeli karar ile mahkememizin … Esas sayılı davasıyla tekrar birleştirilmiştir.
Mahkememizde evvelce yapılan yargılama sonunda *** tarihli, … Esas ve *** Karar sayılı gerekçeli kararı ile “…1- Asıl dava ve birleşen mahkememizin *** Esas sayılı davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile geçici işgöremezlikten dolayı 2.646,00-TL, sürekli işgöremezlikten (maluliyet) dolayı da 21.373,27-TL olmak üzere toplam 24.019,27-TL maddi tazminatın davalılar … ile … mirasçıları (…, ***) yönünden kaza tarihi olan … den, davalı … A.Ş. yönünden ise dava tarihi olan *** den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve davalı … A.Ş.’nin sorumluluğunun ZMMS sigorta poliçesi limitiyle sınırlı olması koşuluyla işbu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, 2-20.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan … den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ile … mirasçıları (…, ***)’ndan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, 3-Davacının manevi tazminatla ilgili fazlaya ilişkin talebinin reddine, 4-Davacının davalı … A.Ş. hakkında istediği manevi tazminat talebinin ZMMS sigorta poliçesi teminatı kapsamında olmadığından reddine, …” şeklinde karar verilmiştir.
Mahkememizin *** tarihli, … Esas ve *** Karar sayılı gerekçeli kararı asıl dosyada davalı … A.Ş. vekili ve birleşen dosyada davalılar *** ve … (kendi adına asaleten, küçük …’a velayeten) vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nce icra edilen istinaf incelemesi sonunda *** Karar sayılı karar ilamıyla “… Somut olayda, dahili davalı *** dava tarihinde 18 yaşından küçük olup, yargılama sırasında ve mahkemece karar verildiği tarihte henüz reşit değildir ve tüm tebligatlar davalı küçük ***’a yapılmıştır. Reşit olmayan kimse, medeni hakları kullanma ehliyetinden yoksun bulunması itibariyle, husumet ehliyeti olmadığından, bu kişilerin taraf oldukları davalarda kanuni temsilcileri tarafından yada kanuni temsilcilerinin onun adına tayin edeceği vekil ile temsil edilirler. Buna göre, yukarıdaki açıklamalar ve hukuki esaslar doğrultusunda husumetin davalı küçük …’ın velisi olan anne …’a yöneltilmesi gerekirken davalı küçük aleyhine açılan davaya devam edilmesi suretiyle hüküm kurulması savunma hakkının kısıtlanmasına yönelik esaslı usul hatası olup mahkemece resen dikkate alınması gereken taraf sıfatı hususunun gözetilmemiş olması yerinde görülmemiş olup; adı geçen küçüğün 05.08.2020 tarihinde reşit olması sebebiyle velayetin ve buna bağlı olarak velinin temsil görevinin sona erdiği ve kişinin bizzat kendisi fiil ehliyetini kazanmış olduğundan davanın velayeten sürdürülüp sonuçlandırılması da mümkün olmadığından, dava dilekçesi ve duruşma gününün reşit olan şahsa tebliği ile göstermesi halinde delilleri toplanarak yargılama yapılıp sonuçlandırılması zorunlu iken yazılı şekilde taraf teşkili sağlanmadan karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Bu gerekçeler ile birleşen dosyada davalı *** ve … (kendisi adına asaleten küçük …’a velayeten) vekilinin istinaf isteminin kabulüne, HMK’nun 353/1-a-4.maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, mahkemece davalı …’a dava dilekçesi ve duruşma gününün tebliği ile göstermesi halinde delilleri toplanarak yargılama yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine,…” nedenleriyle mahkememizin *** tarih, … Esas ve *** Karar sayılı kararının kaldırılmasına kesin olarak karar verilmiştir.
İade edilen dava dosyası mahkememizin *** Esas sırasına kaydedilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nin *** Karar sayılı karar ilamı doğrultusunda dahili davalı …’a dava dilekçesi ve dahili dava dilekçesinin ve yeni duruşma gün ve saatini bildirir açıklamalı davetiye ile tebliğine, tebligat evrakına “Delillerinizi bildirmeniz için tebligat tarihinden itibaren tarafınıza 2 haftalık kesin süre verilmiştir. kesin süreye uymadığınız takdirde delil bildirmekten vazgeçmiş sayılacağınız ihtar olunur” şeklinde ihtarat yazılmasına karar verilmiştir.
Öte yandan dahili davalı …’ın yargılama sırasında reşit olduğu görülmekle adı geçen şahsın vekalelini alıp dosyaya sunacağını bildiren Av. ***’e bu hususta süre verilmiştir. Av. *** tarafından dahili davalı …’ın vekaleti dosyaya sunulmuştur.
Mahkememizce dosya kapsamı ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nin *** Karar sayılı karar ilamı çerçevesinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, HMK’nun 267. ve 268. maddesi gereğince dava dosyasının re’sen seçilecek bir aktüerya uzmanı bir bilirkişiye tevdine, HMK’nun 273. maddesi gereğince iddia, savunma, kusur raporu, nüfus kayıtları, iş göremezlik raporu, sigorta poliçesi, hasar dosyası, mahkememizce daha önce verilen hüküm, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nin *** Karar sayılı karar ilamı ve tüm deliller dikkate alınarak davacı tarafın varsa zararının aktüer hesabının yerleşmiş yargıtay uygulamaları kapsamında yapılarak hüküm vermeye ve denetime elverişli açıklamalı rapor tanzimi için bilirkişiye yetki ve görev verilmesine karar verilmiştir.
Aktüerya bilirkişisi ………… tarafından düzenlenen *** tarihli raporda özetle; “… I. DURUM: 2022 yılında belirli olan asgari ücret rakamları nazara alınarak yapılan hesaplamada davacının; – Geçici iş göremezlik zararının 2.646,47-TL olduğu, söz konusu zararın davalı sigorta şirketi tarafından temin edilen Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi sağlık/tedavi giderleri teminat limiti (kaza tarihi itibariyle 268.000,00-TL) kapsamında kaldığı, – Sürekli iş görmezlik (maluliyet) zararının 79.411,38-TL olduğu, söz konusu zararın davalı sigorta şirketi tarafından temin edilen Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi sakatlık/ölüm teminat limiti (kaza tarihi itibariyle 268.000,00-TL) kapsamında kaldığı,
II. DURUM: Önceki karara esas alınan *** tarihli aktüerya raporunda kabul edilen bilinen ve bilinmeyen dönemlerin davalı yan lehine usulü kazanılmış hak oluşturduğu kanaatinde olur ise, 2018 yılında belirli olan asgari ücret rakamları nazara alınarak yapılan hesaplamada davacımın; – Geçici iş göremezlik zararının 2.646,07-TL olduğu, söz konusu zararın davalı sigorta şirketi tarafından temin edilen Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi sağlık/tedavi giderleri teminat limiti (kaza tarihi itibariyle 268.000,00-TL) kapsamında kaldığı, – Sürekli iş görmezlik (maluliyet) zararının 24.547,17-TL olduğu, söz konusu zararın davalı sigorta şirketi tarafından temin edilen Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi sakatlık/ölüm teminat limili (kaza tarihi itibariyle 268.000,00-TL) kapsamında kaldığı…” yönünde rapor sunmuştur. Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, davacı vekilinin 19/12/2022 tarihli rapora karşı beyan ve ıslah talepli dilekçe sunduğu, davalılar vekilinin beyan ve itiraz dilekçesi sunduğu görülmüştür.
Davacı vekili *** tarihli ıslah dilekçesi vermiştir. Bu dilekçede özetle; “Daha önceki kararda … leh ve aleyhine bir hüküm tesis edilmiş olmadığından maluliyet (sürekli iş göremezlik) tazminatı talebimizi davalı … yönünden kısmen ıslah etmek suretiyle 79.411,38-TL’na tezyit ediyoruz. Diğer tüm davalılar yönünden fazlaya dair her türlü hakkımızı saklı tutuyoruz. (Tezyit edilen miktar: 79.411,38 – 21.373,27=58.038,11-TL)” şeklinde beyanda bulunmuş ve ıslah harcını yatırmıştır.
Dava ve birleşen dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle sürekli ve geçici işgöremezlik tazminatı ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya mahkememiz görevlidir. Zira dava ZMMS poliçesini düzenleyen sigorta şirketi ile birlikte araç sürücüsüne ve işletenine karşı açılmıştır.
Dava değeri dikkate alınarak 6545 sayılı yasanın 45/3. maddesi uyarınca basit yargılama usulüne göre yargılama tek hakim tarafından yürütülmüştür.
Davalı …’ın yargılama sırasında vefat etmesi üzerine onun mirasçıları olan …, ***davaya dahil edilmek suretiyle yargılama yapılmıştır. Müteveffa davalı …’ın terekesinin iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi olduğu, mirasçıları arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu ve HMK’nun 60. maddesi hükmü göz önünde bulundurulmuştur.
Taraflar arasında uyuşmazlık; *** tarihli trafik kazasının oluşumunda kim veya kimlerin ne oranda kusurlu olduğu, davacının geçici ve kalıcı iş göremezlik zararlarının oluşup oluşmadığı, varsa asıl ve birleşen dosyanın davalılarının bu zarardan sorumlu olup olmadığı, ayrıca davacının manevi zararının olup olmadığı, varsa davalıların bu zararlardan sorumlu olup omadığı noktalarında toplanmaktadır.
Kusur durumunun değerlendirmesinde;
… günü saat 16:00 sıralarında davacı sürücü … sevk ve idaresindeki 38 … plaka sayılı motosikleti ile Tuna Caddesi istikametinden 30 Ağustos Caddesi istikametine Billur Caddesi’ni takiben seyir halinde iken kaza mahalline geldiği esnada motosikletin ön kısmıyla seyir istikametine göre yolun sağında park halinden harekete geçerek “U” dönüşü yapıp Tuna Caddesi istikametine seyretmek isteyen davalı sürücü … sevk ve idaresindeki 38 … plaka sayılı kamyonetin sol ön yan kısımlarına çarpması neticesi davaya konu trafik kazası meydana gelmiştir. Kaza tespit tutanağında olay mahallinde yolun; 15.5 m genişliğinde, 2 yönlü, düz, 3 yönlü (T) kavşağın mevcut, zeminin asfalt, ıslak, nemli, havanın bulutlu, görüşün açık, kaza yerindeki azami hız limitinin 50 km/s, vaktin gündüz, mahallin meskun olduğu, davacı sürücü …’in yetersiz sürücü belgesi olduğu (A 2 sınıfı sürücü belgesinin olmadığı), çarpma sonucu motosikletin ikiye bölünmüş olduğu belirtilmiştir. Davalı sürücü … ifadesinde; “… Aracım ile hareket ederek U dönüşü yapmak istediğim sırada yolu ve aracımın aynasından arka tarafı kontrol ettim,yol boş olduğunu ve aynadan baktığımda arkadan gelen araç olmadığını görünce U dönüşü ile dönmek istediğim sırada benim aracımın arka tarafından gelen ismini ifadem sırasında öğrendiğim … isimli şahıs plakasını bilmediğim motosikleti ile gelerek aracımın sol ön çamurluk ve sürücü kapısına çarpınca ben aracım ile durdum…”şeklinde belirtmiştir. Kayseri 14. Asliye Ceza Mahkemesi’ne sunulmak üzere keşfe binaen tanzim edilen *** tarihli bilirkişi raporunda davalı sürücü ***ın asli kusurlu olduğu, davacı sürücü …’in tali kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Adli Tıp Ankara Grup Başkanlığı’nca düzenlenen *** tarihli raporda özetle “Tüm dosya kapsamı iddianame, *** sayılı ceza dosyası içeriği, … sayılı dosya içeriği, dava dilekçesi, kaza tespit tutanağı, tüm beyanlar, *** tarihli gerekçeli karar, Kayseri 14. Asliye Ceza Mahkemesi’ne sunulmak üzere keşfe binaen tanzim edilen … tarihli bilirkişi raporu, CD’de mevcut görüntüler incelendiğinde kazanın raporda ‘olay’ kısmında açıklandığı biçimde gerçekleştiği anlaşılmış olup aşağıdaki kanaate varılmıştır. a)Sürücü … sevk ve idaresindeki motosikleti ile mahal şartlarına uygun hızda seyretmediği,seyir istikametine göre yolun sağından harekete geçerek olay mahallinde U dönüşüne geçmek isteyen kamyon nedeniyle zamanında etkin fren tedbiri almadığı kazada dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranışı ile tali kusurludur. b)Sürücü … sevk ve idaresindeki kamyoneti ile aynalardan arka tarafındaki trafik akışını gerekli şekilde kontrol etmeden kontrolsüz şekilde olay mahallinde U dönüşüne geçtiği,arkasındaki araçların güvenli bir şekilde geçişini bekledikten sonra yola kontrollü şekilde girmesi gerekirken kontrolsüz şekilde girdiği,motosikletin seyir şeridini kapattığı,ilk geçiş hakkını motosiklet sürücüsü’ne vermediği kazada dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışı ile asli kusurludur. Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda; a)Sürücü …’in %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu, b)Sürücü …’ın %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu” şeklinde açıklama yapılmıştır. Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı’ndan alınan bu rapor, trafik kaza tespit tutanağı, ceza mahkemesi dosyası, hasar dosyası ile diğer deliller ve olayla uyumlu olduğundan mahkememizce benimsenerek hükme esas alınmıştır.
Mütefarik kusura ilişkin değerlendirmede;
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun “tazminatın belirlenmesi” başlıklı 51. maddesinde; hakimin, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğine ve özellikle kusurun ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş; “tazminatın indirilmesi” başlıklı 52. maddesinde ise; zarar gören taraf, zararı doğuran fiile razı olduğu veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olduğu yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırdığı takdirde hakimin, tazminatı indirebileceği veya tamamen kaldırabileceği açıklanmıştır.
Buna göre, zarar görenin zarar katılması veya zararın artmasına sebep olduğu hallerde zarar görenin, zararı önleyici ya da azaltıcı tedbirleri almamasında müterafik kusurunun bulunduğunun kabulü gerekir. Müterafik kusur; aynı şartlar altındaki makul, dürüst ve ortalama bir kişinin, kendi menfaati icabı, zarara uğramamak için kaçınacağı veya kaçınması gereken bir davranış tarzını ifade etmektedir. (Eren, Fikret. Borçlar Hukuku Genel Hükümler. Y. 2015. S. 582) Zararın doğumu ya da artmasına yol açan fiil, zarar görenin davranışlarından ileri gelmişse müterafik (ortak) kusurdan söz edilir. (Kılıçoğlu, Ahmet, Borçlar Hukuku Genel Hükümler. Y. 2012, s.418)
Yukarıda da açıklamalar dikkate alındığında, davacının müterafik kusuru nedeniyle tazminattan indirim yapılabilmesi için zararın bu nedenle artması zarar ile mağdurun eylemi arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekir.
Eldeki uyuşmazlıkta mahkememizce davacının mütefarik kusuruna ilişkin kanaat oluşturmaya yeterli delil ve neden bulunmadığından mütefarik kusur indirimi yapılmaması gerektiği görüşü oluşmuştur.
Geçici ve sürekli iş göremezlik zararına ilişkin değerlendirmede;
Yargıtay uygulamalarına göre, maluliyet raporu adli tıp uzmanları tarafından düzenlenmeli ve maluliyet oranı kaza tarihindeki mevzuata uygun olarak belirlenmelidir.
“Cismani Zarar Halinde Lazım Gelen Zarar ve Ziyan” başlığı altında düzenlenen TBK’nun 54. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekte olup çalışma gücü kaybı da bu zarar türleri arasında yer almaktadır. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporların, haksız fiil; … tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne, … ila … tarihleri arasında ise Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ne, …-… tarihleri arasında Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği’ne, … tarihinden sonra ise Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik, … tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri, yaralananın çocuk olması halinde ise … tarihinde yürürlüğe giren Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre maluliyetin tespiti gerekmektedir.
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nca düzenlenen … tarihli raporda özetle; “… …’in … tarihli trafik kazası sonucu meydana gelen ve kallus dokusu ile iyileşmiş sağ femur cisim kırığı nedeniyle Dört (4) ay süreyle mutat iş ve gücünden kaldığı (tıbbi şifa süresinin 4 (dört) ay olduğu), vücut genel çalışma gücünden % 3,3 oranında kaybettiği…” bildirilmiştir.
Eldeki davada, mahkememizce, usulüne uygun teşekkül ettirilmiş olan Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nden alınmış olan “Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği'” kapsamında alınmış olan rapor mevzuata uygun kuruluşlardan ve maluliyet yönünden mevzuata uygun yönetmelik uygulanarak alınmış, olup maluliyet raporunun usul ve yasaya aykırı olup, hüküm vermeye yeterli olmadığı yönündeki davalı tarafının itirazları yerinde görülmemiştir. Bu raporlar, dosya kapsamındaki delillerle örtüştüğü, hüküm vermeye ve denetime elverişli olduğu değerlendirilmiş ve bu raporlar mahkememizce benimsenerek hükme esas alınmıştır.
Aktüer bilirkişi raporuna ilişkin değerlendirmede;
Anayasa Mahkemesi’nin *** Karar sayılı kararıyla 2918 sayılı KTK’nun 90. ve 92. maddelerinde “genel şartlara” atıf yapan cümlelerin iptaline karar verilmiş ve bu karar 09/10/2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olmasıyla birlikte, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nce zarar görenlerin cismani zarar ve destekten yoksun kalma tazminatı alacağının hesaplanmasında TRH 2010 ve %10 artırım %10 iskonto yöntemi benimsenmiş olup TRH 2010 yaşam tablosunun uygulamasından vazgeçilmemiştir (Yargıtay 17. H.D.’nin *** Karar sayılı emsal ilamı).
Mahkememizce görevlendirilen Aktüer bilirkişi İbrahim Toksöz tarafından düzenlenen *** tarihli raporda özetle; “… I. DURUM: 2022 yılında belirli olan asgari ücret rakamları nazara alınarak yapılan hesaplamada davacının; – Geçici iş göremezlik zararının 2.646,47-TL olduğu, söz konusu zararın davalı sigorta şirketi tarafından temin edilen Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi sağlık/tedavi giderleri teminat limiti (kaza tarihi itibariyle 268.000,00-TL) kapsamında kaldığı, – Sürekli iş görmezlik (maluliyet) zararının 79.411,38-TL olduğu, söz konusu zararın davalı sigorta şirketi tarafından temin edilen Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi sakatlık/ölüm teminat limiti (kaza tarihi itibariyle 268.000,00-TL) kapsamında kaldığı,
II. DURUM: Önceki karara esas alınan 12/07/2018 tarihli aktüerya raporunda kabul edilen bilinen ve bilinmeyen dönemlerin davalı yan lehine usulü kazanılmış hak oluşturduğu kanaatinde olur ise, 2018 yılında belirli olan asgari ücret rakamları nazara alınarak yapılan hesaplamada davacımın; – Geçici iş göremezlik zararının 2.646,07-TL olduğu, söz konusu zararın davalı sigorta şirketi tarafından temin edilen Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi sağlık/tedavi giderleri teminat limiti (kaza tarihi itibariyle 268.000,00-TL) kapsamında kaldığı, – Sürekli iş görmezlik (maluliyet) zararının 24.547,17-TL olduğu, söz konusu zararın davalı sigorta şirketi tarafından temin edilen Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi sakatlık/ölüm teminat limili (kaza tarihi itibariyle 268.000,00-TL) kapsamında kaldığı…” belirtilmiştir. Aktüer bilirkişi İbrahim Toksöz tarafından düzenlenen bu raporda, zararın belirlenmesi bakımından TRH yaşam tablosu ve %10 arttırma %10 iskonto uygulanmak sureti ile hesaplama yapıldığı görülmekle davalı … A.Ş. vekilinin yaşam tablosu ve teknik faize ilişkin aksi yöndeki itirazının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Davalıların sorumluluğuna ilişkin değerlendirmede;
Bilindiği üzere; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”; 85/1. maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son. maddesinde ise, “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir. Yine, aynı sorumluluk olgusu Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de benzer düzenlemeye yer verilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 54. maddesinde çalışma gücünün azalmasından veya yitirilmesinden doğan kayıplar ile kazanç kaybı, bedensel zararlar kapsamında sayılmış olup, geçici iş görmezlik zararlarının da bu kapsamda olmasına, sürücü ve işletenin, zarar görenin geçici iş görmezlik zararlarından sorumlu olması nedeniyle, aracın sigortalı olması halinde 2918 Sayılı Yasanın 90. maddesi gereğince, sigortanın sorumluluğu da TBK hükümlerine göre belirleneceğinden ve geçici iş göremezlik zararları da 2918 Sayılı Kanunun 92. maddesinde sigorta teminatı dışında tutulmadığından, davacının geçici iş göremezlik tazminatını, davalı sigorta şirketinden talep edebilmesine, her ne kadar davalı tarafından ZMSS yeni genel şartları ve 6111 Sayılı Yasa ile değişiklik yapılan 2918 Sayılı Yasanın 98. maddesi gereğince geçici iş görmezlik zararlarının tedavi giderleri kapsamında olduğundan bahisle, SGK’nın sorumluluğunda olduğu iddia edilmiş ise de, genel şartlara atıf yapan kanuni düzenleme Anayasa Mahkemesi’nce iptal edildiği gibi, geçici iş göremezlik zararı tedavi gideri olmayıp, 2918 Sayılı Yasanın 98. maddesinde geçici iş göremezlik zararlarının SGK’nın sorumluluğunda olduğuna ilişkin düzenlemenin de yer almamasına göre mahkeme kararının usul ve yasaya uygun bulunduğu anlaşılmış olup, davalı … A.Ş. vekilinin bu yöndeki itirazının yerinde olmadığı tespit edilmiştir.
Buna göre davacının trafik kazasından kaynaklanan geçici ve sürekli iş göremezlik zararından haksız fiil hükümlerine göre 38 … plaka sayılı aracın sürücüsü olan davalı sürücü …’dan, 38 … plaka sayılı aracın maliki ve işleteni olan müteveffa davalı … mirasçılarından ve yine bu aracın ZMMS poliçesini düzenleyen davalı … A.Ş.’nden talep etmesinin mümkün olduğu, adı geçen davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun ZMMS poliçesinin sağlık/tedavi giderleri teminat limiti olan 268.000,00-TL ve ZMMS poliçesinin sakatlık/ölüm giderleri teminat limiti olan 268.000,00-TL ile sınırlı olduğu değerlendirilmiştir.
Bilindiği üzere, trafik kazasında sürücünün kusurlu olması halinde zarar gören maddi ve manevi zararını kaza tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK’nun 49. ve 54 ile 56. maddeleri uyarınca sürücüden (somut olayımızda davalı …’dan) isteyebilir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. maddesi uyarınca bir motorlu aracın işletilmesinin bir kişinin ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zararına sebep olması halinde motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüs sahibi bu zarardan müşterek ve müteselsilen sorumlu tutulmuştur. Aynı Kanun’un 3. maddesi uyarınca aracın maliki işleten sayıldığından araç malikinden (somut olayımızda müteveffa davalı … mirasçıları olan dahili davalılardan) da zararın tazmini talep edilebilir.
Davacının ıslah istemi;
Davacı vekili *** tarihli ıslah dilekçesinde özetle; “Daha önceki kararda … leh ve aleyhine bir hüküm tesis edilmiş olmadığından maluliyet (sürekli iş göremezlik) tazminatı talebimizi davalı … yönünden kısmen ıslah etmek suretiyle 79.411,38-TL’na tezyit ediyoruz. Diğer tüm davalılar yönünden fazlaya dair her türlü hakkımızı saklı tutuyoruz. (Tezyit edilen miktar: 79.411,38 – 21.373,27=58.038,11-TL)” şeklinde beyanda bulunmuştur ancak davacı tarafça yasal harcı yatırılmamıştır. Davacı vekili *** tarihli duruşmada “Önceki beyanlarımızı tekrar ederiz. Islah harcını yatırmadık. Yatırmayacağız. Fazlaya ilişkin haklarımızı saklı tuttuğumuz için ileride ek dava açabileceğimizi düşündüğümüz için ıslah harcını yatırmadık. Fazlaya ilişkin haklarımız saklı tutulmak kaydı ile dosyadaki mevcut delillere göre karar verilmesini talep ederiz.” şeklinde beyanda bulunmuştur. Islah harcı yatırılmadığından ve davacı tarafından ıslah harcı yatırılmak istenmediğinden davacı tarafından ıslah yapılmadığı kabul edilmiş ve mevcut dosya kapsamına göre değerlendirme yapılmıştır.
Manevi tazminat istemine ilişkin değerlendirmede;
6098 sayılı TBK’nun 56. hükümlerine göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Somut olayda, meydana gelen trafik kazasının oluş şekli, olay tarihi, kazanın oluşumundaki kusur durumu, bu kaza neticesi davacının yaralanması, yaralanmanın ve maluliyetin mahiyeti, ağırlığı ve derecesi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü ile yukarıda ilkeler ve usuli kazanılmış haklar birlikte değerlendirildiğinde davacının birleşen … Esas sayılı dava dosyasındaki manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 20.000,00-TL manevi tazminatın trafik kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ile … mirasçıları olan …, ***’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, sübut bulmadığından dolayı birleşen … Esas sayılı dava dosyasında davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat davasının reddine, manevi zararın ZMMS poliçesi ile teminat altına alınmaması nedeniyle sorumluluğu bulunmadığından dolayı asıl dava dosyasında davacının davalı … A.Ş. hakkındaki manevi tazminat isteminin reddine verilmesine karar verilmiştir.
Davalıların temerrütüne ve faiz türüne ilişkin değerlendirmede;
Trafik kazası nedeniyle uğranılan zararın tazminine ilişkin tazminat davasında, alacak haksız fiilin yani kazanın meydana gelmiş olduğu tarihte muaccel olduğundan, alacağa kaza tarihinden itibaren araç sürücüsü ve işleten malikten faiz istenebilecek, sigortadan ise sigortaya başvuru tarihinden itibaren 2918 sayılı KTK’nun 99. maddesi uyarınca 8 işgünü içerisinde tazminatın ödenmemesi halinde temerrüte uğradığı tarihten itibaren, dava açılmadan sigortanın temerrüte uğratılmamış olması halinde ise dava tarihinden itibaren faiz istenebilecektir.
Eldeki davada, davalı …’ın kazaya karışan aracın sürücüsü olması ve müteveffa davalı … mirasçılarının kazaya karışan aracın maliki ve işleteni olması nedeniyle haksız fiil hükümleri uyarınca bu davalılar yönünden tazminat alacağı kaza tarihinde muaccel olmuştur. Davalı … A.Ş. ise, kazaya karışan ve davacının zarara uğramasına neden olan aracın trafik sigortacısı olup 2918 sayılı KTK’nun 99/1. maddesi ile ZMSS Genel Şartları’nın B.2. maddesi uyarınca, rizikonun ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüdün gerçekleştiği ve davalının temerrüt faizinden sorumlu olduğunun kabulü gerekir.
Buna göre somut uyuşmazlıkta davalılar … ile müteveffa davalı … mirasçıları olan …, ***’ın ise trafik kaza tarihi olan … tarihi itibariyle temerrüde düştüğü, davalı … A.Ş.’ne davacının başvurusunun bulunmadığı, bu nedenle davalı … A.Ş.’nin dava tarihi itibarı ile temerrüde düştüğü tespit edilmiş ve dava tarihi olan *** tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline hükmedilmesi gerekmiştir.
Davaya konu ***tarihli trafik kazasına karışan ve davacının yaralanmasına kusuru ile sebebiyet veren 38 … plakalı aracın müteveffa davalı …’a ait kamyonet olduğu, ancak davacının talebinin de yasal faiz işletilmesi şeklinde olduğu anlaşılmakla taleple bağlılık ilkesi uyarınca yukarıda anılan davalılar aleyhine hükmolunan tüm tazminata yukarıda belirlenen temerrüt tarihinden yasal faiz işletilmesi gerektiği değerlendirilmiştir .
Yargılama sonunda tüm dosya kapsamına göre;
Asıl ve birleşen dosyada davacının maddi tazminat davasının kabulü ile 2.646,07-TL geçici iş göremezlik zararı ve 21.373,21-TL sürekli iş göremezlik zararı olmak üzere toplam 24.019,20-TL maddi tazminatın asıl dosyada davalı … A.Ş.’nin hükmedilen geçici iş göremezlik zararı yönünden ZMMS poliçesinin sağlık/tedavi giderleri teminat kapsamında ve hükmedilen sürekli iş göremezlik zararı yönünden ZMMS poliçesinin sakatlık/ölüm teminat kapsamında ve hükmedilen tazminatlardan poliçe teminat limiti ile sınırlı olarak dava tarihi olan *** tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olması, birleşen … Esas sayılı dava dosyasında ise davalılar … ile … mirasçıları olan …, ***’ın ise trafik kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olmaları koşulu ile asıl ve birleşen dosyadaki tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, Kayseri Kapatılan 2. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası üzerinden daha önce yapılan kısmi tahsilatların hükmün infazı sırasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına ve mahsubuna, davacının birleşen … Esas sayılı dava dosyasındaki manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 20.000,00-TL manevi tazminatın trafik kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ile … mirasçıları olan …, ***’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, birleşen … Esas sayılı dava dosyasında davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat davasının reddine, asıl dava dosyasında davacının davalı … A.Ş. hakkındaki manevi tazminat isteminin reddine, davacıların talebi doğrultusunda fazlaya ilişkin maddi tazminat haklarının saklı tutulmasına karar verilmesi görüş ve kanaatine varılmıştır.
Vekalet ücreti taktiri sırasında yapılan değerlendirmede;
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 3/2. maddesinde “Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur.” hükmü yer almaktadır. Bu husus dikkate alınmak suretiyle ret edilen talep yönünden vekalet ücretine hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Asıl ve birleşen dosyada davacının MADDİ TAZMİNAT DAVASININ KABULÜ ile 2.646,07-TL geçici iş göremezlik zararı ve 21.373,21-TL sürekli iş göremezlik zararı olmak üzere toplam 24.019,20-TL maddi tazminatın asıl dosyada davalı … A.Ş.’nin hükmedilen geçici iş göremezlik zararı yönünden ZMMS poliçesinin sağlık/tedavi giderleri teminat kapsamında ve hükmedilen sürekli iş göremezlik zararı yönünden ZMMS poliçesinin sakatlık/ölüm teminat kapsamında ve hükmedilen tazminatlardan poliçe teminat limiti ile sınırlı olarak dava tarihi olan *** tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olması, birleşen … Esas sayılı dava dosyasında ise davalılar … ile … mirasçıları olan …,***’ın ise trafik kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olmaları koşulu ile asıl ve birleşen dosyadaki tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Kayseri Kapatılan 2. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası üzerinden daha önce yapılan kısmi tahsilatların hükmün infazı sırasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına ve mahsubuna,
3-Davacının birleşen … Esas sayılı dava dosyasındaki MANEVİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABULÜ ile 20.000,00-TL manevi tazminatın trafik kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ile … mirasçıları olan …,***’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Birleşen … Esas sayılı dava dosyasında davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat davasının REDDİNE,
5-Asıl dava dosyasında davacının davalı … A.Ş. hakkındaki manevi tazminat isteminin REDDİNE,
6-Davacıların talebi doğrultusunda fazlaya ilişkin maddi tazminat haklarının saklı tutulmasına,
7-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; hükmedilen maddi tazminat yönünden alınması gereken 1.640,75-TL nisbi karar ve ilam harcından davacıdan peşin olarak alınan 170,78-TL peşin harç ile ıslah harcı olarak yatırılan 393,11-TL’nın mahsubu ile bakiye eksik kalan 1.076,86-TL harcın asıl ve birleşen dosyadaki tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
8-Kabul ile sonuçlanan maddi tazminat yönünden davacı tarafça peşin harç olarak yatırılan 170,78-TL, başvurma harcı olarak yatırılan 27,70-TL ve ıslah harcı olarak yatırılan 393,11-TL olmak üzere toplam 591,59-TL harcın davalılar … ile … mirasçıları ve davalı … A.Ş.’ nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; hükmedilen manevi tazminat yönünden alınması gereken 1.366,20-TL nisbi karar ve ilam harcının davalılar … ile müteveffa davalı … mirasçıları olan …, ***’dan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
10-Maddi tazminat yönünden davacı tarafça peşin harç olarak yatırılan 170,78-TL, Başvurma harcı olarak yatırılan 27,70-TL ve ıslah harcı olarak yatırılan 393,11-TL olmak üzere toplam 591,59-TL harcın asıl ve birleşen dosyadaki tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
11- Davacı tarafça karar ilamı öncesi yapılan 794,00-TL tebligat, 77,10-TL müzekkere Adli Tıp Kurumu’na dosya gönderme ve rapor masrafı olarak 250,60-TL, bilirkişi masrafı olarak 400,00-TL olmak üzere toplam 1.521,70-TL yargılama gideri ile istinaf karar ilamı sonrası yapılan 235,30-TL posta masrafı, 84,00-TL e-tebligat ve 700,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.019,30-TL yargılama gideri olmak üzere genel toplamda 2.541,00-TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1.531,82-TL’nın davalılar … ile müteveffa davalı … mirasçıları olan …, ***’ ve davalı … A.Ş.’nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye 1.009,18 TL’nın ise davacının üzerinde bırakılmasına,
12-Davalı … A.Ş. tarafından bozma öncesi yapılan 60,30-TL tebligat ve posta gideri ve bozma sonrası yapılan 39,70-TL ücreti olmak üzere toplam 100,00-TL’ndan davanın kabul-ret oranına göre belirlenen 39,71-TL’nın davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, bakiyesinin bu davalı üzerinde bırakılmasına,
13-Davalı … tarafından bozma öncesi yapılan 240,00-TL tebligat ve posta gideri ve bozma sonrası yapılan 10,00-TL ücreti olmak üzere toplam 250,00-TL’ndan davanın kabul-ret oranına göre belirlenen 99,28-TL’nın davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, bakiyesinin bu davalı üzerinde bırakılmasına,
14-6100 sayılı HMK’nun 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider, delil avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
15-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 9.200,00 -TL maktu vekalet ücretinin davalılar … ile müteveffa davalı … mirasçıları olan …, ***’ ve davalı … A.Ş.’nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
16-Maddi tazminat davasına ilişkin kararın mahiyeti gereği davalılar lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
17-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hükmedilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılar … ile müteveffa davalı … mirasçıları olan …, ***’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
18-Davalılar … ile müteveffa davalı … mirasçısı olan …, *** ve … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ile müteveffa davalı … mirasçısı olan …, *** ve …’a ödenmesine,
19-Davalı … A.Ş. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı***A.Ş.’ne ödenmesine,
20-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dava dosyasının tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra istinaf incelemesine gönderilmesine veya mahkememiz arşivine kaldırılmasına,
Dair, davacı vekili Av. ***ve davalı …, …, ***’in yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

17/07/2023

Katip *** Hakim ***
E-imzalıdır E-imzalıdır