Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: *** Esas – ***
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***
HAKİM : ***
KATİP : ***
DAVACI : ***
VEKİLLERİ : Av.
Av.
DAVALI : 1- ***
2- ***
VEKİLİ : Av.
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
KARAR YAZIM TARİHİ : ***
Mahkememize açılan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde; dava dışı …’ın … tarihine kadar, …’ın … tarihine kadar Kayseri Şube Müdürlüğünde özel güvenlik işlerini yürüten çeşitli özel güvenlik şirketlerinde çalıştıklarını ve en son çalıştığı … Danışmanlık Eğitim Alarm Cihazları ve Sistemleri Ltd. Şti – … Hizmetleri Ltd. Şti.’nin oluşturduğu *** Ortaklığı tarafından iş akdinin feshedildiğini, dava dışı …’ın ihbar tazminatının ödenmesi için arabuluculuğa başvurduğunu ve arabuluculuk görüşmesi sonucunda ihbar tazminatının yarısı olan net 1.650,00-TL’nin ve arabulucu ücretinin kurumuzca ödenmesi yönünde anlaşmaya varıldığını, dava dışı …’a ise ihbar tazminatının yarısı olan 1.650,00-TL’nin ve arabulucu ücretinin müvekkili tarafından ödenmesi yönünde anlaşmaya vardıklarını, toplamda …’a ve …’a 3.917,34-TL ihbar tazminatı ve 186,66-TL arabuluculuk ücreti ödendiğini, davalı şirketlere yaptıkları yazılı bildirime rağmen ihbar tazminatından sorumlu oldukları parayı ödemediklerinden bahisle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili kurum tarafından dava dışı …’a ve …’a ödenen brüt 3.917,34-TL ile arabulucuya ödenen 186,66-TL arabulucu ücreti olmak üzere toplam 4.104,00-TL’nin ödemenin yapıldığı ***tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte sorumlulukları oranında müştereken ve müteselsilen davalılardan rücuan tahsiline, yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalılar vekili cevap dilekçesinde; müvekkilim şirket ile davacı arasında imzalanan hizmet sözleşmelerinde yetkili yer belirlenmiş ve yetkili yer sözleşmesi yapıldığını, buna göre taraflar arasında çıkacak herhangi bir uyuşmazlıkta yetkili yer mahkemesi olarak Ankara mahkemelerinin belirlendiğini, bu nedenle yetkisiz yerde açılan iş bu davanın yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmesini, davacının yaptığı ödemeden bu dava ile haberdar olunduğunu, alacaklının zararını tanzim eden davacının, tarafımıza rücu ettiğini ancak herhangi bir ihbar ve bildirimde bulunmadığını, bu durum dürüstlük kuralına aykırılık teşkil ettiğini, davacının dava dışı işçiye ödemeyi ne için, nasıl ne miktarda yaptığının bilinmediğini, hiç bir ihtarda bulunmayan davacının davası dürüstlük ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu, müvekkili şirket ve davacı arasında imzalanan sözleşmelerin yada teknik ve idari şartnamelerin hiç birisinde asıl işverenin işçilik alacakları yönüyle müvekkili şirkete rücu edebileceği yönünde bir düzenleme bulunmadığını, müvekkilinin ihale ile iş aldığını, ihale şartnamesinde yazmayan hiç bir kalemi işçilere ödemesinin mümkün olmadığını, ihale makamı kıdem tazminatı yönünden müvekkili şirkete herhangi bir ödeme yapmadığını, söz konusu alacağın ihale makamı olan davacı tarafından ödenmesi gerektiğini, müvekkili şirketler yönünden reddi gerektiğini, ayrıca alacakların zamanaşımına uğradığını ve rücu imkanı bulunmadığını belirterek haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Taraf vekilleri delillerini sunmuş ödeme belgeleri, taraflar arasında düzenlenen Özel Güvenlik Hizmeti Alımına ilişkin Sözleşmeler ve eki Şartnameler, tarafların ticari defter ve kayıtları, TMO Genel Müdürlüğü kayıtları, Sözleşmeler, Teknik ve İdari şartname, İcra dosyası, bilirkişi incelemesi, her türlü yasal deliller olarak bildirilmiş, celbi gereken kayıt ve belgeler celp edilerek incelenmiştir.
GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında düzenlenen sözleşme ve eki şartnameler gereği, davacı tarafından çalışan işçilere ödenen tazminat bedellerinin rücuen tazmini istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı kurum ile davalı şirketler arasında düzenlenen Özel Güvenlik Hizmet alım sözleşmesi ve sözleşme ekinde düzenlenen teknik ve idari şartnameler gereği çıkan işçiler için davacı kurum tarafından ödenen tazminatların rücuen tazmini isteminden kaynaklanmakta olup, davacı kurum ile davalılar arasında imzalanan hizmet sözleşmelerinde (37/1.madde), uyuşmazlık halinde yetkili mahkemenin Ankara Mahkemeleri ve icra daireleri olduğu belirlenerek yetkili yer sözleşmesi yapıldığı anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 17. maddesinde “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” düzenlemesi yer almaktadır.
Yetki sözleşmesi tacirler veya kamu tüzel kişileri arasında yapıldığı takdirde HMK’nın 17. maddesi uyarınca geçerlidir. Yalnızca tacirler ve kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlık hakkında bir veya birden fazla mahkemeyi yetkili kılabilir. Bu yeni düzenleme, 01.10.2011 tarihinden sonra açılacak davalar bakımından uygulanmakla birlikte, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 19. maddesinin 2. bendi “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmünü içermektedir.
Taraflar tacir olup somut olayda kesin yetki kuralının bulunmaması, davalıların süresinde verikleri cevap dilekçesi ile yetki itirazlarında bulunması ve 6100 sayılı HMK’nın 17. maddesi uyarınca yetkiye dair yapmış oldukları sözleşmenin geçerli olması hususları birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında çıkacak herhangi bir uyuşmazlıkta yetkili yer mahkemesi olarak tarafların imzaları ile ve hür iradeleri ile Ankara mahkemelerinin yetkili olduğunun belirlenmiş olması nedeni ile, işbu davanın HMK’nun 114/1-ç ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine, Ankara Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğuna karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin yetkisizliği nedeniyle davanın HMK’nun 114/1-ç ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın USULDEN REDDİNE, yetkili mahkemenin Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunun tespitine,
2-Kararın kesinleşmesini müteakip ve HMK 20. maddesi gereğince yasal süresinde talep edilmesi halinde dava dosyasının yetkili olan Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine tevzi edilmesi için Ankara Adliyesi Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna müzekkere ile gönderilmesine,
3-HMK’nun 20. maddesi gereği iş bu kararın kesinleştiği tarihten veya kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde taraflardan birinin mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini istememesi durumunda HMK’nun 331/2. maddesi gereğince talep halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
4-Davaya yetkili mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine HMK 331/2. maddesi gereğince yetkili mahkemesince bir karar verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme ile karar verildi. 20/04/2022
Katip ***
Hakim ***