Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/849 E. 2022/617 K. 13.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : …

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali (ticari satımdan kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişki dolayısıyla davalının davacıya borçlandığını, ancak borcunu ödemediğini, bu nedenle davalı aleyhine Kayseri … Dairesi’nin …Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davacının davalıya iş sağlığı üzerine hizmet yerdiğini ve bu kapsamda cari hesap ilişkisi kurulduğunu, davacının cari hesap ilişkisi uyarınca alacağı bulunduğunu, davalının edimini yerine getirmeyerek davacının alacağını ödemediğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı tarafa usulünce tebligat yapılmış olmasına rağmen yasal süresi içinde cevap dilekçesi vermemiştir. HMK’nun 128. maddesi uyarınca süresi içinde cevap dilekçesi vermemiş olan bu davalının, dava dilekçesinde davacıların ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
DELİLLER : Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Davacı tarafından Kayseri … Dairesi’nin …Esas sayılı takip dosyasına, ticari defter ve kayıtlara ve bilirkişi incelemesine delil olarak dayanılmıştır.
Kayseri … Dairesi’ne müzekkere yazılarak …Esas sayılı dosyasında takibin açıldığı tarihi gösteren sayman mutemet alındısı, takip talebi, ödeme emri, ödeme emrinin borçluya tebliğine ilişkin tebliğ mazbatası, borçlunun borca itiraz dilekçesi, icra müdürlüğünün durdurma kararı, borçlu tarafından kısmi ödeme yapılmış olması halinde ödeme belgesi ve takip dayanağı olan belgenin bir örneğinin uyaptan gönderilmesi istenilmiştir. Bu müzekkeremize … tarihli yazı ile cevap verilmiştir. Ayrıca söz konusu takip dosyasının Uyap kayıtları sistem üzerinden dosyamıza eklenmiştir.
Davalının bağlı olduğu Gevher Nesibe Vergi dairesine müzekkere yazılarak davalının 2019, 2020, 2021 yıllarına ait tüm Form BA beyannameleri tetkik edilerek Kayseri … Merkezi ve Sağlık Hiz. Tic. Ve San. A.Ş. tarafından düzenlenen fatura olması halinde yalnız o faturaların bildirildiği Form BA beyannamelerinin gönderilmesi istenilmiştir. Bu müzekkeremize … tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Davalıya HMK’nun 222 ve TTK’nun 83. maddesi gereği tüm ticari kayıt ve defterlerin ibrazı, ibrazı mümkün değilse nedenleriyle birlikte bilirkişi incelemesine hazır edilecek açık adresin ve bu adreste ticari defter ve kayıtları bilirkişiye sunacak kişinin ad, soyad ve telefon numarasının bildirilmesi için 2 haftalık kesin süre verilmiş, kesin süreye uyulmadığı taktirde HMK’nun 222. ve TTK’nun 83. maddeleri gereği defter ibrazından kaçınmış sayılacağının ve HMK’nun 94/2. maddesi gereği defter deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağının ve mevcut dosya kapsamına göre karar verileceğinin davalıya çıkarılan ihtaratlı tebligat evrakı ile ihtar edilmiştir. Davalıya ihtaratlı tebligat yapılmasına rağmen kesin süreye uymamıştır.
İlgili delillerin toplanmasından sonra HMK’nun 266. maddesi gereğince bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, HMK’nun 267 ve 268. maddesi gereğince resen seçilecek bir mali müşavir – muhasebeci bir bilirkişiye dava dosyasının tevdine, HMK’nun 273/1. maddesi gereği; 6102 sayılı TTK’nun 64. maddesinde sayılan ve tacir tarafından tutulmak zorunda olan tüm ticari defterlerinin, ticari defterlerdeki karşı taraf ile ilgili kayıtların yevmiye madde numaralarını da içerir muavin defter dökümü ve muavin defterdeki dayanak belge fotokopileri ile birlikte, ayrıca elektronik deftere tabi ise vergi dairesinden ilgili döneme ilişkin aldıkları beratlar incelenerek davacı iddiası, davalının icra takibindeki itirazları, tarafların ticari defter ve kayıtları incelenerek, elektronik defter ibraz edilmesi halinde ibraz edilen e-defterlerin GİB sisteminden doğruluğu da sorgulanarak, defterlerin usulüne uygun olarak tutulup tutulmadığı, açılış ve kapanış tasdiklerinin olup olmadığı, takip dayanağı cari hesap alacağından dolayı davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, ödeme kaydı olup olmadığı, ödeme kayıtlarının dava dosyasında veya ticari defter dayanaklarında belgesinin bulunup bulunmadığı, icra takip tarihi itibari ile davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, icra takip tarihinden sonra fakat dava tarihinden önce ödeme olup olmadığı (icra dosyasında alacaklı vekilinin … tarihinde bildirdiği tahsilat ve varsa başkaca tahsilat), varsa tarihinin ve miktarının ne olduğu, dava tarihinden sonra ödeme olup olmadığı, var ise miktarının ve tarihinin ne olduğu konularında gerekçeli dayanaklı bilirkişi raporu düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Mali Müşavir bilirkişi Prof. Dr. … tarafından düzenlenen … tarihli raporda özetle; “Dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgelerle davacıya ait ticari defterlerin incelenmesinden ulaştığımız bulgulara göre; davacının davalıya düzenlemiş olduğu faturalar toplamının davacının ticari defterlerinde 37.735,96-TL olarak kayıtlı olduğu, davacının ticari defterlerinde davalıdan 25.735,75-TL tahsil edildiğine ilişkin kayıt bulunduğu, buna göre davacının ticari defterlerinde davalıdan 12.000,21-TL alacak gözüktüğü, takip tarihi itibariyle davacının ticari defterlerinde gözüken alacak tutarının 20.735,96-TL olduğu, davalının takip tarihinden sonra ve dava tarihinden önce yaptığı ödemenin 2.739,00-TL olduğu, ayrıca davacının 5.996,75-TL tutarındaki alacaktan feragat ettiği, bu tutarlar takip tarihindeki alacaktan mahsup edildiğinde dava tarihindeki tutarın 12.000,21-TL olduğu, davacının dava dilekçesinde de 12.000,00-TL talep etmiş olması sebebiyle, kısını ödemelerin öncelikle anaparadan düşüldüğünü anlaşıldığı, davalı tarafça ticari defterler sunulmadığından davacı talebine konu cari hesaba ilişkin fatura ve ödemelere ilişkin tespitin sadece davacı kayıtları üzerinden belirlendiği, davalının ticari defterlerinin incelenemediği” belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, YARGILAMA VE GEREKÇE: Dava, bakiye açık hesap alacağının tahsiline yönelik icra takibine başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67/1. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
6545 sayılı Yasa’nın 45/3. maddesi uyarınca dava değeri itibarı ile tek hakim tarafından basit yargılama usulüne göre yargılama yapılarak dava sonuçlandırılmıştır.
Tarafların uyuşmazlık konularının; takibe konu edilen nedenlerle davacının davalıdan alacağı olup olmadığı, davalının icra takibine vaki borca yönelik itirazlarının haklı olup olmadığı, bu itirazların iptalinin gerekip gerekmediği, icra inkar tazminatının yasal koşullarının bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Bilindiği üzere, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptali davası; alacaklının, icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlayan bir eda davası olup, itirazın tebliğinden itibaren bir yıllık süre içinde açılan davada borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması halinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkar tazminatına da hükmedilebilir. (Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku, 2006, s.219, 223). İcra dosyasında itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edildiğine ilişkin bir belge bulunmadığı gibi, eldeki davanın bir yıllık yasal süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Takip alacaklısı tarafından ödeme emrine süresi içinde itiraz etmiş olan takip borçlusuna karşı açılan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. ve devamı maddelerinde düzenlenen itirazın iptali davalarının konusu, icra takibi konusu edilen alacaklar olup davanın amacı itirazla duran takibin devamını sağlamaktır. Yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabi olduğundan ispat külfetiyle ilgili kurallar itirazın iptali davasında da geçerlidir. Taraflar iddia ve savunmalarını HMK’nda belirtilen hükümlere göre ispat etmelidir. Buna göre yapılacak yargılama sonunda mahkemece verilecek karar ya davanın kabulü ya da reddine yönelik olacak; ancak takibin iptali ya da devamı hükmünü de içerecektir. İtiraz üzerine duran icra takibinin devam edebilmesini sağlayan ve takip hukuku içinde olmakla birlikte, maddi hukuk ilişkisinin incelenerek uyuşmazlığı kesin hükümle sonuçlandıran bu dava icra takibine sıkı sıkıya bağlıdır ve takibe bağlılık alacağın hem miktarı hem de kaynağı yönünden mevcuttur.
HMK’nun “Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması” başlıklı 222. maddesi;
“(1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
(4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
(5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” şeklindedir.
7251 sayılı Kanunu’nun 23. maddesi ile yapılan değişiklik ile 6100 sayılı Kanun’un 222. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi” ibaresi “diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi” şeklinde değiştirilmiştir.
Tüm bu açıklamalar ışığında; icra takip dosyası, form BA belgeleri, davacının ticari defter ve kayıtları ve denetime ve hüküm vermeye elverişli bulunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davanın kabulü ile Kayseri … Dairesi’nin …Esas sayılı takip dosyasına davalının vaki itirazının davacının talebi dikkate alınarak kısmen iptali ile 12.000,00-TL asıl alacak üzerinden icra takibinin devamına, takip tarihinden tahsil tarihine kadar 12.000,00-TL asıl alacağa değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, itirazın iptaline karar verilen 12.000,00-TL’nin takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmesi gerektiği görüş ve kanaatine varılmıştır.
İİK’nun 67/1. maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Takibe konu edilen alacağın ticari ilişki nedeniyle açık hesap ilişkisinden kaynaklandığı, ticari defter ve kayıtlardan tespitinin mümkün olduğu, bu nedenle alacağın likit ve belirlenebilir olduğu görülmekle itirazın iptaline karar verilen 12.005,60-TL’nın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile Kayseri … Dairesi’nin …Esas sayılı takip dosyasına davalının vaki itirazının davacının talebi dikkate alınarak KISMEN İPTALİ ile 12.000,00-TL asıl alacak üzerinden İCRA TAKİBİNİN DEVAMINA,
2-Takip tarihinden tahsil tarihine kadar 12.000,00-TL asıl alacağa değişen oranlarda avans faizi işletilmesine,
3-İtirazın iptaline karar verilen 12.000,00-TL’nın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 819,72-TL nispi karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 101,25-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 718,47-TL nispi karar ilam harcının davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından peşin yatırılan 59,30-TL başvurma harcı, 101,25-TL peşin harç olmak üzere toplam 160,55-TL’nın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan 17,50-TL e-tebligat gideri, 140,00-TL tebligat gideri, 2,00-TL dosya masrafı, 800,00-TL bilirkişi ücretleri olmak üzere toplam 959,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığında bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince davanın kabulü nedeniyle hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Kararın mahiyeti gereği davalı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. …

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır