Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/823 E. 2022/375 K. 18.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/05/2022
Mahkememize açılan alacak davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketten deposunda kullanmak üzere … ve Depo kapısı yaptırdığını, tabela ve depo kapısı için 20.000,00-TL ödediğini, tabela takıldıktan bir süre sonra bazı yerlerinde deformeler oluşmaya başladığını, sonrasında ise kullanılmaz hale geldiğini, davalı ile iş ilişkimiz olması sebebiyle davalıya bildirip tamir etmesi talep ettiğini, sürekli ileri tarihli günlerde geleceğini söyleyerek geçiştirdiği, bu nedenle davanın kabulü ile birlikte tabelanın iadesini ve ödemiş olduğu 20.000,00-TL’nin ödendiği tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte geri ödenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde; müvekkili firmanın … Sitesi … Mah. … Cad. No:… – … /KAYSERİ adresindeki deposunda kullanmak üzere davalıya … ve Depo Kapısı yaptırdığını, tabela ve depo kapısı için 20.000,00-TL’lik tek fatura kestiklerini, faturada sadece kompozit tabela gözükse de içinde depo kapısının ücretinin de bulunduğunu, 13.500,00-TL’nin kompozit tabela için 6.500,00-TL’sinin ise otomatik depo kapısı için ödendiğini, müvekkilinin davacı ile sürekli iş ilişkisinin bulunduğunu, herhangi bir husumetleri bulunmadığını, malzemeleri satarken 1.kalite olduğunu söyleyerek sattığını ancak kısa zamanda deformeler oluştuğunu, yapılmasını talep ettiklerini ancak davacının müvekkilini oyaladığını, davacı iddialarının hiçbirinin gerçeği yansıtmadığını, haksız ve kötü niyetli davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, ayıplı mal nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinden ibarettir.
Dava şartı medeni usul hukukuna ait bir kurumdur. Bunun amacı bir davanın esası hakkında incelemeye geçilebilmesi için gerekli bütün şartları ve bunların incelenmesi usulünü tespit etmek; böylece davaların daha çabuk, basit ve ekonomik bir şekilde sonuçlanmasına yardımcı olmaktır. Dava şartları dava açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esası hakkında inceleme yapabilmesi (davanın esasına girebilmesi) için gerekli olan şartlardır. Buna davanın dinlenebilmesi şartları da denir. Mahkeme dava şartlarından birinin bulunmadığını tespit ederse davanın esası hakkında inceleme yapamaz; davayı dava şartı yokluğundan (usulden) reddetmekle yükümlüdür. Dava şartlarının bulunup bulunmadığı davada hâkim tarafından re’sen gözetilir.
6100 sayılı HMK’nun 114/1. maddesinde, dava şartları açıkça sayılmış ve yine HMK’nın 114/2. maddesi gereğince diğer kanunlarda sayılan dava şartlarına da atıfta bulunmuştur.
6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesinde (Ek:6/12/2018-7155/20 maddesi):”(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır…” şeklinde getirilen düzenleme ile arabuluculuk müessesesine başvurunun bir dava şartı olduğunu benimsenmiştir. İşbu davada sözkonusu yasanın yürürlüğe girdiği tarih olan … ‘dan sonra yani … tarihinde açılmıştır. Dosya incelendiğinde bu aşamadaki talep ve davanın niteliğine göre, ticari bir dava olduğu ve ayıplı malın bedel iadesine ilişkin olduğu görüldüğünden dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartının mahkememizce resen aranması gerektiği anlaşılmıştır.
Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde her hangi bir işlem yapılmaksızın ve dosya üzerinden davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir. Dava şartı arabuluculuk HMK’nun 115/2. maddesi kapsamında tamamlanabilen bir dava şartı eksikliği değildir.
7155 Sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23. maddesi ile 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nda dördüncü bölümden sonra gelmek üzere “Dava Şartı Olarak Arabuluculuk” başlığıyla beşinci bölüm eklenmiş ve eklenen 18/A maddesi ile;
(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir…” düzenlenmiştir. Anılan bu madde uyarınca davacı vekiline süre verilmiş ve davacı vekili … tarihli beyan dilekçesi ile dava açmadan önce arabulucuya başvurmadıklarını bildirmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak; eldeki davanın arabulucuya başvurulmadan açıldığı anlaşılmakla, arabulucuya başvurulmaksızın açılan işbu davanın 6102 sayılı TTK’nun 5/A. maddesi ile 6325 sayılı kanunun 18/A. maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nun 114/1 ve 115/2 maddeleri gereğince arabuluculuğa ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70-TL ilam harcından, dava açılışı sırasında tahsil edilen 59,30-TL peşin harcın mahsubuna, bakiye 21,40-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacıya iadesine,
4-Davalı tarafça yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davalıya iadesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 7/1. maddesi uyarınca 2.550,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davalıya ödenmesine,
6-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203.maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal iki haftalık süresi içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. …

Katip …

Hakim …