Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/8 E. 2023/536 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: *** Esas – ***
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : ***
KATİP : ***

DAVACI : ***
VELİ : 1-***
2-***
VEKİLİ : Av.
DAVALI : 1- ***
VEKİLLERİ : Av.
Av.
Av.
DAVALI : 2- ***
3- ***
VEKİLİ : Av.
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
KARAR YAZIM TARİHİ : ***

Mahkememize açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sürücü …’nin sevk ve idaresindeki 38 … plakalı aracı ile üç şeritli yolda sol şeritten Sivas Caddesini takiben Tuna Caddesi *** nolu aydınlatma yanında bulunan yaya geçidine yaklaştığında gidiş istikametine göre sol tarafından tramvay yolu içindeki yaya geçidinden bisikletinin üzerinde ve sürerek Sema Yazar Parkı istikametine giden davacının idaresindeki bisikletin arka tekerlek kısmına yandan çarpması ile davacının aracının ön cam ve kaput kısmına alarak çarpma noktasından 15 metre ileride durması sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kazada 38 … plakalı aracın sürücüsü davalı …’nin tamamen kusurlu olduğunu, kaza mahalline gelmeden yaya geçidi uyarı levhasının ve zemin üzerinde yavaş uyarı ikazlarının bulunduğunun görüldüğünü, her an önüne çıkabilecek yaya veya başka olumsuzluklara karşı etkili fren yaparak otomobili durdurabilecek ve kazayı engelleyebilecek şekilde aracını sevk ve idare etmesi gerektiğini, 20 metre fren izinin olduğunun tespit edildiğini, yaklaşık 55 km/hz ile gidildiği tespit edildiğinden 50 km/hz limitinin üstüne çıkıldığı şeklinde tespitler yapıldığını, *** tarihinde bilirkişi raporu alındığını, bilirkişi raporunda davacının yaya geçidinde olmasına rağmen sırf bisiklet üzerinde olması hasebiyle asli kusurlu sayıldığını, ancak meydana gelen kazada yaya geçidine yaklaşırken hızını azaltmayan ve davacı yaya geçidi üzerinde dikkatli ve kontrollü bir şekilde geçmekte iken davacıya çarparak davacının yaralanmasına sebep olan davalını tam ve asli kusurlu olduğunu, kazada tamamen kusurlu olan sürücü … Hakkında Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı … soruşturma numaralı dosyasının açıldığını, gerçekleşen kaza sonucu davacının kafa, göğüs v e üst ekteremitede ekimoz ve sıyrıklar olduğunu, sağ popliteal bölgede 10-12 cm lik kesi ile on tibia kırığı meydana geldiğini, ve ameliyat olan davacıya platin takıldığını, meydana gelen trafik kazasında kalıcı ve geçici iş göremezliğe uğradığını, Kayseri Acıbadem Hastanesi ve Kayseri Özel Dünyam Hastanesi’nde tedavi gördüğünü, sürücüsünün davalı … olduğu ve motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olan 38 … plakalı aracın karışmış olduğu trafik kazası sonucunda davacı ***in kalıcı ve geçici olarak iş göremezliğe uğramış olduğunu, meydana gelen bedensel zararın sigorta şirketince karşılanması için ZMMS sigortacısı olan davalı sigorta şirketine *** tarihli dilekçe ile başvurulduğunu, lakin hiçbir şekilde davacının zararının karşılanmadığını, ardından *** tarihinde arabuluculuğa başvurulduğunu, ve görüşmeler akabinde anlaşamama durumu söz konusu olduğundan sigortası davalı …’ya dava açma zorunluluğunun hasıl olduğunu, meydana gelen kaza akabinde davacının uğramış olduğu kalıcı- geçici iş göremezlik zararının ZMMS poliçesi düzenleyen müteselsilen sorumlu olan davalı … A.Ş. den davalı … ve davalı … tarafından karşılanması gerektiğini, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 200,00-TL kalıcı, 200,00-TL geçici iş göremezlik zararı ve 100,00-TL tedavi gideri olmak üzere toplam 500,00-TL maddi tazminatın müşterek ve müteselsilen sorumlu olan davalılar tarafından karşılanmasının gerektiğini, yapılan tedavi süreci devam ettiğinden dolayı ilerleyen süreçte yapılacak tedaviye ilişkin masrafların hesaplanması akabinde belirleneceğinden fazlaya ilişkin haklar saklı tuttuğunu, davacının uğramış olduğu manevi zararların bir nebze olsun hafifletilmesi adına müteselsilen sorumlu olan davalılardan 20.000,00-TL manevi tazminata ve hükmedilecek maddi-manevi tazminata olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalılar … ve … vekilinin sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkilleri yönünden davacının arabuluculuk başvurusu yapmadığını, davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesini, meydana gelen kazada bisiklet sürücüsü davacı …’in KTK’nun 66. maddesi (bisiklet ve motorlu bisikletleri taşıt yolunda sürmek) ve Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 136.a maddesinin a-1/2 bendi gereği bisiklet ve sürücülerinin uyacakları kurallardan (bisiklet, motosikletlerin yaya yollarında sürmeleri ayrı bir bisiklet olduğu halde, bisiklet ve motorlu bisikletlerin taşıt yollarından sürmesi yasaktır) maddesini ihlal ettiğini ve tamamen kusurlu olduğunu, davacı vekilinin sunmuş olduğu *** rapor ve kaza tespit tutanağında kazanın oluşu ile ilgili tespit ve iddialar doğru olmadığını, iddia edildiği gibi bisiklete arka yandan çarpmanın söz konusu olmadığını, davacının bisikleti ile kontrolsüz şekilde yola çıkarak davalı idaresindeki araca soldan çarptığını, yine aynı rapordaki kazaya ait fotoğraflarda davacının çarpma açısını gösteren fotoğrafların olduğunu, bu fotoğraflar incelendiğinde 38 … plakalı aracın sol ön dikiz aynasının kırıldığını ve sol ön teker üstünün ezildiğini, aracın sol ön kısmı ile bisikletin arka kısmının çarpışabilmesi için bisikletin geri yönde sürülmesi gerekir ki bu hayatın olağan akışına ters olduğunu, davacının bisikletinin arka tekerinin ezilmesinin sebebinin kaza esnasında bisikletin yola devrilmesinden kaynaklandığını, Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma nolu dosyasında mevcut İpek Saray Alışveriş merkezinin önündeki kamera kayıtlarında kaza saati olan 17:52’de 2 kez tramvay geçtiği bu tramvaylardan birinin müvekkilimin istikameti olan Sivas Caddesinden Talas’a döndüğü ve bu dönüşle davalının istikametindeki trafik akışını kestiğinin görüldüğünü, bu tramvay dönüşü ile kaza mahalli arasındaki mesafe göz önüne alındığında, hali hazırda trafik akışının durduğunu, kırmızı ışık yandığını, bu sebeple de davalının idaresindeki aracın zaten yavaşladığının sabit olduğunu, 18 yaşından küçük ve geliri olmayan davacının geçici iş göremezlik tazminatı istemeyeceğini, davacını kalıcı iş göremezliğinin olmadığını, ispata muhtaç olduğunu, talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … A.Ş. tarafından süresinde cevap dilekçesi sunulmamış, yargılama aşamasında gönderdikleri dilekçelerde davanın reddini talep etmişlerdir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir.
6545 sayılı yasanın 45/3. maddesi uyarınca yargılama Tek Hakim tarafından yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizde açılan ve sonuçlanan davada dava değeri (1.000.000,00-TL) Bir Milyon TL’nin altında olması nedeniyle 7251 sayılı kanunla değişik 6102 Türk Ticaret Kanununun 4/2. maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanmıştır.
Dava şartı arabuluculuk faaaliyeti kapsamında taraflar görüşmüş ancak anlaşmaya varamamışlardır.
Dava, meydana gelen trafik kazasında davacının yaralanması nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Kazaya karışan araçların trafik kayıtları, SGK İl Müdürlüğü kayıtları, hastane kayıtları, kaza tespit tutanağı ve kazaya ilişkin fotoğraflar, tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırma sonuçları, soruşturma dosyasının uyap kayıtları, Kayseri 15. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2021/760 esas sayılı dosyasının uyap kayıtları ve bu dosyada alınan raporlar ve tarafların dayandığı tüm deliller toplanmış, kusur ve maluliyet hususlarında ayrıntılı raporlar alınmıştır.
Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’nin *** tarihli raporunda; *** …’in %75 oranında, sürücü …’nin %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu yönünde görüş bildirmişlerdir.
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın *** tarihli raporda; *** …’in *** tarihli trafik kazası sonucu meydana gelen kemik (tibia) kırığı nedeniyle; üç (3) ay süreyle iş göremezlik halinde kaldığı tıbbi şifa süresinin 3 (üç) ay olduğu, Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik kapsamında “özel gereksinim” tarif ve tespit edilmediği, Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik kapsamında tüm vücut fonksiyon kaybı oranının ve/yeya engel oranının %0 (yüzde sıfır) olduğu, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik kapsamında tüm vücut fonksiyon kaybı oranının ve/veya özür oranının %0 (yüzde sıfır) olduğu, mevcut evrak içeriğinden trafik kazasıyla ilgili SGK kapsamında olmayan tedavi masrafı tespit edilmediği, bununla birlikte ek bilgi, belge (makbuz, fatura, dekont, fiyat, tutar dökümü vb.) sunulması ve talep edilmesi halinde bu hususun tekrar değerlendirilebileceği görüş ve kanaatinde olduklarını bildirmişlerdir.
Adli tıp uzmanı bilirkişiden alınan ***havale tarihli raporda; 2013 doğumlu *** …’in *** tarihinde trafik kazası geçirdiği, Acıbadem Kayseri Hastanesine başvurduğu, sol tibia şaft kırığı olduğu, sevk edildiği, Kayseri ***Hastanesi Ortopedi servisine yatışı yapılıp opere edilerek tıbbi takip ve tedavisinin yapıldığı, Kayseri Özel Dünyam Hastanesinin adı geçenin olayla illiyetli yatış ve operasyonuna ait düzenlemiş olduğu faturaların dosyaya ibraz edilmediği görülmekle bu tedavi giderlerine ait faturaların tedarik edilmesi ve talep edilmesi halinde şahsın yaralanmasına bağlı tedavi giderlerinin yeniden hesaplanmasının mümkün olduğu, *** tarafından düzenlenmiş 2.521,80-TL tutarındaki faturanın *** San. ve Tic. A.Ş.’ye düzenlenmiş olması ve bu tutarın ne kadarlık kısmının SGK tarafından karşılanmış olduğu, ne kadarlık kısmının hastaya fatura edildiği bilinmediğinden söz konusu fatura değerlendirmeye alınmadığı, dosya içerisine ibraz edilen ve yukarıda dökümü yapılan 364,41-TL giderin kişinin geçirmiş olduğu trafik kazası ile illiyetinin olduğu, bu tip bir hastanın tedavi giderlerinin kesin ve net olarak tahmin edilmesi mümkün olmadığından Borçlar Kanunu hükümleri çerçevesinde, yerleşik yargısal kararlara göre tedavi giderlerinin yalnızca hastane ve hekim masrafları ile sınırlı olmayıp yaralanmanın kişinin bütünüyle iyileşip eski sağlığına kavuşuncaya kadar geçecek sürede yaptığı ve ileride yapacağı doğrudan veya dolaylı tüm masrafları kapsadığı, bu çerçevede hastane, hekim, ameliyat ilaç gibi SGK kapsamındaki tedavi giderlerinin yanı sıra sağlık hizmetlerine ulaşım, yeme-içme özel diyet, konaklama, evde özel bakım, pansuman, fizik tedavi rehabilitasyon, özel hastane muayene farkı vb ücretlerin belgelenmesinin mümkün olmadığı, yaralanmasının ağırlığı dikkate alınarak toplu taşıma araçlarından faydalanamayacağı, SGK kapsamında ödemesi yapılmayan özel hastane, hekim seçme hakkı çerçevesinde ameliyat farkı, ulaşım vb. giderler olduğu dikkate alındığında SGK tarafından karşılanmayan ilaç, ulaşım vb. giderlerinin de 5.000,00-TL ibraz edilen fatura gideri olan 364,41-TL olmak üzere toplam 5.364,41-TL civarında olduğunun kabulünün gerektiği yönünde görüş bildirmiştir.
Adli tıp uzmanı bilirkişiden alınan *** havale tarihli ek raporda; 2013 doğumlu Metin …’in *** tarihinde trafik kazası geçirdiği, Acıbadem Kayseri Hastanesine başvurduğu, sol tibia şaft kırığı olduğu, sevk edildiği, Kayseri *** Hastanesi Ortopedi servisine yatışı yapılıp opere edilerek tıbbi takip ve tedavisinin yapıldığı, Kayseri Özel Dünyam Hastanesinin adı geçenin olayla illiyetli yatış ve operasyonuna ait düzenlemiş olduğu faturaların dosyaya ibraz edilmediği görülmekle bu tedavi giderlerine ait faturaların tedarik edilmesi ve talep edilmesi halinde şahsın yaralanmasına bağlı tedavi giderlerinin yeniden hesaplanmasının mümkün olduğu, *** tarafından düzenlenmiş 2.521,80-TL tutarındaki faturanın *** San. ve Tic. A.Ş.’ye düzenlenmiş olması ve bu tutarın ne kadarlık kısmının SGK tarafından karşılanmış olduğu, ne kadarlık kısmının hastaya fatura edildiği bilinmediğinden söz konusu fatura değerlendirmeye alınamadığı, dosya içerisine ibraz edilen ve yukarıda dökümü yapılan 19.432.41-TL giderin kişinin geçirmiş olduğu trafik kazası ile illiyetinin olduğu, bu tip bir hastanın tedavi giderlerinin kesin ve net olarak tahmin edilmesi mümkün olmadığından Borçlar Kanunu hükümleri çerçevesinde yerleşik yargısal kararlara göre tedavi giderlerinin yalnızca hastane ve hekim masrafları ile sınırlı olmayıp yaralanmanın kişinin bütünüyle iyileşip eski sağlığına kavuşuncaya kadar geçecek sürede yaptığı ve ileride yapacağı doğrudan veya dolaylı tüm masrafları kapsadığı, bu çerçevede hastane, hekim, ameliyat ilaç gibi SGK kapsamındaki tedavi giderlerinin yanı sıra sağlık hizmetlerine ulaşım, yeme-içme özel diyet, konaklama, evde özel bakım, pansuman, fizik tedavi rehabilitasyon, özel hastane muayene farkı vb ücretlerin belgelenmesinin mümkün olmadığı yaralanmasının ağırlığı dikkate alınarak toplu taşıma araçlarından faydalanamayacağı, SGK kapsamında ödemesi yapılmayan özel hastane, hekim seçme hakkı çerçevesinde ameliyat farkı, ulaşım vb. giderler olduğu, dikkate alındığında SGK tarafından karşılanmayan ilaç, ulaşım vb. giderlerinin de 1.000.00-TL + ibraz edilen fatura gideri olan 19.432.41-TL olmak üzere toplam 20.432,41-TL civarında olduğunun kabulü gerektiği yönünde raporunu sunmuştur.
Davacı vekili dosyaya sunduğu 21/11/2022 tarihli ıslah dilekçesinde; fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla toplamda 5.108,10 TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan tazminine, ayrıca 20.000,00-TL manevi tazminat açısından davalılar … ve …’den tahsiline olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
6098 sayılı TBK 49. maddesine göre; kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Trafik kazalarında hukuki sorumluluk ve sigorta konusu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup sözü geçen kanunun 85. maddesinin 1. fıkrasında bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut birşeyin zarara uğramasına sebep olursa motorlu aracın bir teşebbüsünün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde motorlu aracın işleteninin ve bağlı bulunduğu teşebbüsün sahibinin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, aynı maddenin 5. fıkrasında işleten ve araç işleticisi teşebbüs sahibinin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olduğu, 91. maddesinin 1. fıkrasında işletenlerin, bu kanunun 85. maddesinin 1. fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu öngörülmüştür. Kanunun bahsi geçen düzenlemesinden, zorunlu mali sorumluluk sigortacısının, trafik kazasına karışan aracın işleteni veya araç işleticisi teşebbüs sahibi olan sigortalısına bu kaza sebebiyle isabet eden hukuki sorumluluğu poliçe teminat limiti ile sınırlı olarak üstlendiği anlaşılmaktadır.
Manevi tazminat bakımından zaman itibarı ile somut uyuşmazlığa uygulanması gereken 6098 sayılı TBK’nun 56. maddesinde “Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünü zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedelsel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarında da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verebilir.” hükmüne yer verilmiştir. Ayrıca 22/06/1966 tarih ve 2/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nda manevi tazminat, bir ceza yada gerçek anlamda bir tazminat olmayıp, zarara uğrayan kişinin manevi ıstırabını bir nebze dindiren, ruhsal tahribatını onaran bir araç olabileceğini belirtmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; davalılardan …’nin maliki olduğu, diğer davalı …’nin sevk ve idaresindeki, diğer davalı … A.Ş. güvencesindeki 38 … plakalı aracın, *** tarihinde bisikletle karşıdan karşıya geçmeye çalışan davacıya çarpması şeklinde meydana gelen kazada davacının %75 oranında, davalı sürücü …’nin ise %25 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, bu kazada yaralanması nedeniyle davacının 3 ay süreyle iş göremezlik halinde kaldığı, adli tıp uzmanı bilirkişiden alınan raporda; hastane, hekim, ameliyat ilaç gibi SGK kapsamındaki tedavi giderlerinin yanı sıra sağlık hizmetlerine ulaşım, SGK kapsamında ödemesi yapılmayan özel hastane, hekim seçme hakkı çerçevesinde ameliyat farkı, ulaşım vb. giderlerin toplam 20.432,41-TL civarında olduğunun hesaplandığı, kaza nedeniyle oluşan ve doğrudan zarar kapsamında kalan tedavi giderinden sigorta şirketi dahil tüm davalıların sorumlu olduğu, bilirkişinin raporuna göre davacının tedavi gideri zararının 20.432,41-TL olduğunun hesaplandığı, meydana gelen kazada davacının %75 oranındaki kusuru nazara alınarak kusur indirimi yapılması gerektiğinden, davacı zararının 5.108,10-TL olduğu hesaplanmış ve bu bedelin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Ayrıca davacının karşılanmayan manevi zararlarından araç maliki, sürücü ve (poliçede yer alması nedeniyle) sigorta şirketinin müşterek ve müteselsil sorumluğunun bulunduğu, kazanın meydana gelmesindeki tarafların kusur durumu, sosyal – ekonomik durumları ve günümüz ekonomik koşulları dikkate alınarak manevi tazminatın davacı için 5.000,00-TL olarak belirlendiği, hükmedilen manevi tazminata davalı sigorta şirketi yönünden arabuluculuk sürecinin başladığı *** tarihinden, diğer davalıların kaza tarihi olan 05/09/2020 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi gerektiği anlaşılmakla, mahkememizde hasıl olan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile,
1-Davacının geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddine,
2-Davacının sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin reddine,
3-Davacının tedavi giderine yönelik talebenin kabulü ile 5.108,10-TL’nin sigorta şirketinin arabuluculuk sürecinin başladığı tarih olan 02/11/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ve poliçe limiti ile sınırlı olması, diğer davalıların kaza tarihi olan 05/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasa faizi ile sorumlu olması kaydı ile tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının manevi tazminata yönelik talebinin kısmen kabulü ile 5.000,00-TL’nin sigorta şirketi yönünden arabuluculuk sürecinin başladığı tarih olan *** tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ve poliçe limiti ile sınırlı olması, diğer davalıların kaza tarihi olan 05/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile sorumlu olması kaydı ile tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
5-Maddi tazminat talebinin reddedilen kısmı yönünden; 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gerekli 179,90-TL ilam harcından, dava açılışı sırasında tahsil edilen 95,02-TL (ıslah ve peşin) harcının mahsubuna, bakiye 84,88-TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Manevi tazminat talebinin reddedilen kısmı yönünden; 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gerekli 179,90-TL ilam harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gerekli 690,48-TL ilam harcının tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin kabul – ret oranına göre; 796,92-TL’sinin davacıdan alınarak, 523,08-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
9-Davacı tarafın yaptığı 59,30-TL başvurma harcı, 1.105,00-TL adli tıp ücreti, 600,00-TL bilirkişi ücreti, 376,00-TL posta ücreti olmak üzere toplam 2.140,30-TL yargılama giderinin kabul – ret oranına göre; 848,14-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
10-6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
11-Maddi tazminat talebinin kabul edilen kısmı yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/2. maddesi uyarınca 5.108,10-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendisini vekille temsil eden davacıya ödenmesine,
12-Maddi tazminat talebinin reddedilen kısmı yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/2. maddesi uyarınca 400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davalılara ödenmesine,
13-Manevi tazminat talebinin kabul edilen kısmı yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/2. maddesi hükümleri uyarınca 5.000,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendisini vekille temsil eden davacıya ödenmesine,
14-Manevi tazminat talebinin reddedilen kısmı yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10/2. maddesi hükümleri uyarınca 5.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davalılara ödenmesine,
15-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal iki haftalık süresi içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 14/06/2023

Katip ***

Hakim ***