Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/786 E. 2022/673 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI :…
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 19/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı olarak davalıdan 47.000,00 TL alacaklı olduğunu, alacağın tahsili için Kayseri … Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, borçlunun takibe itiraz ederek icra takibini durdurduğunu, davalının itirazının haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, davadan önce arabuluculuk yoluna da başvurduklarını ancak bir sonuç alınamadığını ileri sürekek; davanın kabulü ile, davalının Kayseri … Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, %20 icra inkar tazminatı ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Dava dilekçesi davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı taraf davaya herhangi bir cevap vermemiş, mahkememizce yapılan açık duruşmalara katılmamış ancak takip dosyasına yaptığı itiraz başvurusunda davacıya herhangi bir borcu olmadığını, tüm ödemelerini nakit veya çek vererek yaptığını, davacının hayali fatura ile takip başlattığını belirtmiştir. Davalı tarafın HMK’nın 128/1. maddesi gereği dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkar etmiş sayılacağı tespit edilmiştir.
DELİLLER: Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
HMK’nun 266/1. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasına dair … tarihli celsede karar verilmiş, bilirkişi Prof. Dr. …’ın mahkememize sunmuş olduğu … tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının derdest davanın konusunu oluşturan faturadan alacağı bulunmadığını mahkememize bildirmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Davacı dava dilekçesiyle, faturadan dolayı alacaklı olduğunu, davalının ödeme yapmadığını belirterek yapılan takibe itirazın iptali dilemiştir.
Davaya konu Kayseri … Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takip dosyası üzerinde yapılan incelemede alacaklısının mahkememize ait işbu dosya davacısı …Yapı İnşaat Ticaret Sanayi Ltd. Şti., borçlusunun yine mahkememize ait işbu dava davacısı … Taahhüt İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. olduğu alacaklı tarafından borçlu aleyhine toplam 47.000,00 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin … tarihinde tebliğ edildiği, 1 haftalık yasal süresi içerisinde takibe itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu ve 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içerisinde işbu itirazın iptali davasının açıldığı görülmüştür.
Davacı ticari defter incelemesinde davacının kayıtlarında dava konusu faturaların kayıtlı olduğu görülmüştür.
Taraflar arasında var olduğu iddia edilen ilişki faturaya dayandırılmış olmakla, fatura ve faturanın delil olma kuvveti bakımından bir değerlendirme yapmak gerekmiştir.
Faturanın TTK’da tanımına yer verilmemiştir. Vergi Usul Kanunu 229.maddesinde fatura,”Satılan emtia ve yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari bir vesika” olarak tanımlanmıştır. Buna göre fatura, tek taraflı düzenlenmesi her zaman mümkün olan bir belgedir.
TTK 21/1.maddesine göre, “Ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir”. TTK 21/2 maddesine göre “Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır”.
… tarihli … E…. K.sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, “fatura sözleşmenin yapılmasıyla ilgili değil; taraflar arasında yapılmış bir satım, hizmet, istisna ve benzeri sözleşmenin ifa safhası ile ilgili bir belgedir. Öyle ki, taraflar arasında bu tür bir sözleşme ilişkisi yoksa düzenlenen belge fatura olmayıp, olsa olsa icap mahiyetinde kabul edilebilecek bir belgedir..” denilmiştir.
Fatura akdin kurulumuna değil, ifasına ilişkin belge olduğundan faturaya dayalı alacak talebinde bulunmak için öncelikle akdî ilişkinin kanıtlanması gerekir. Bu nedenle faturaya dayalı alacağın ispatı kural olarak davacıya aittir.
Akdî ilişkinin ticari defterler üzerinden kanıtlanması halinde alacaklı olduğunu iddia eden kişinin delil olarak ya her iki tarafın defter ve kayıtlarına dayanması ya da münhasıran davalı defter ve kayıtlarına dayanması gerekir.
Somut olayda, davalının BS formu ile vergi dairesine beyan etmesi karşısında davacı şirketin faturaya konu mal ve / veya hizmetin davalıya teslim edildiğini anlaşılmıştır.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK.’nın 102 maddesine göre; “kanunen geçerli bir açıklama yapılmadığı veya makbuzda bir açıklık bulunmadığı durumda ödeme, muaccel borç için yapılmış sayılır. Birden çok borç muaccel ise ödemenin borçluya karşı ilk olarak takip edilen borç için yapılmış olduğu kabul edilir. Takip yapılmış ise ödeme vadesi önce gelmiş olan borç için yapılmış olur. Birden çok borcun vadesi aynı zamanda gelmiş ise mahsup orantılı olarak; borçlulardan hiçbirinin vadesi gelmemişse ödeme güvencesi en az olan borç için yapılmış sayılır.”
Usulüne uygun tutulsun veya tutulmasın ticari defterler sahibi aleyhine delil teşkil edeceğinden, bir açıklama yapılmadığı sürece yapılan ödemenin 6098 sayılı TBK’nun 102.maddesi gereğince muaccel olan borç için yapıldığının kabulü gerekir. Davalı tarafından daha önce yapılan ödemelerin başka bir borca mahsuben yapıldığını iddia eden alacaklının kanıtlaması gerekir. Alacaklı tarafından yapılan ödemelerin başka bir borca karşılık yapıldığı kanıtlanmadığı sürece, yapılan ödemelerin daha önce muaccel olan borca yönelik kabul edilmesi gerekmektedir. Nitekim Ankara Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın … Esas … Karar sayılı ilamı da bu yöndedir.
Özetle davacının dava konusu faturadan sonra davalının yapmış olduğu ödemelerin icra takibinin dayanağı olan fatura bedellerini karşılaması, davacının icra takip tarihi itibari ile davalıdan alacaklı olduğunu yazılı belge ile ispatlayamadığına kanaat edilmiştir. Açıklanan gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle:
1-Davanın reddine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 80,70 TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan 802,65 TL harçtan mahsubu ile artan 721,95 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan tüm yargılama giderlerinin kararın mahiyeti gereği davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda mahkememizce herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına,
6- 6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı….

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

*5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*