Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/734 E. 2022/406 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI :…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI :…
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin alacaklı, davalının borçlu olduğu Kayseri … Dairesi’ne ait … esas sayılı dosyası üzerinden 2.066,34 TL asıl alacağın tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığını, söz konusu takibe davalı tarafından itiraz edildiği, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu ileri sürerek; davanın kabulü ile, itirazın iptaline, davalı aleyihine takibe konu asıl %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa dava dilekçesi … tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olmasına rağmen yasal 2 haftalık kesin süre içerisinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER: Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
HMK’nun 266/1. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasına dair … tarihli celsede karar verilmiş, bilirkişi … ‘nin mahkememize sunmuş olduğu … tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Davacının 2020 yılı yevmiye, kebir ve envanter defterlerinin açılış tasdiki süresinde yapılmıştır. Kapanış tasdikine tabi yevmiye defterinin kapanış tasdiki süresinde yapılmıştır. Davacının 2020 yılı defterlerinin HMK 222/2 ye uygun olduğu tespit edilmiştir. Davalının defter ibrazı yoktur. Takip ve davaya konu faturaların E-Fatura ve senaryosunun ticari fatura olduğu, davalı tarafından 8 günlük sürede “red” onayı verildiğine dair dosya kapsamında herhangi bir bilgi ve belgeye (GİB sisteminden red onayının yapıldığına, KEP adresine yapılmış bir itiraza veya noter aracılığı ile yapılmış bir iadeye) rastlanmamıştır. Bu durumda takip ve davaya konu faturaların davalıya teslim yapıldığının kabulü gerekmektedir. Dosya kapsamında ve davacı kayıtlarında faturalara dönük yapılmış bir ödemeye rastlanmamıştır. Bu halde davalının fatura tutarları toplamı olan 1.978,98-TL bakımından davacıya borçlu olduğu tespit edilmiştir. Takip talebi 1.978,98-TL dir. Takdir Sayın Mahkemenindir. Davacının, takip öncesi davalıyı yazılı olarak temerrüde düşürdüğüne dair dosya kapsamında belgeye rastlanmamıştır. Bu nedenle takip öncesi faiz hesabı yapılmayacaktır. Ancak Sayın Mahkeme davacının takip talebindeki yasal faiz talebini ve faiz başlangıcını kabul eder ise; fatura tarihleri itibarı ile kabul edilen faiz başlangıç tarihlerine göre, 295,96-TL asıl alacak için 14,74-TL işlemiş yasal faiz ve 1.683,02-TL asıl alacak için 72,62-TL işlemiş yasla faiz olmak üzere toplam işlemiş yasal faiz tutarı 87,36-TL olarak hesap edilmiştir. Takip talebi 87,36-TL dir. Takdir Sayın Mahkemenindir.” şeklinde mahkememize görüş bildirmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Davacı dava dilekçesiyle, faturadan kaynaklı alacaklı olduğunu, davalının ödeme yapmadığını belirterek yapılan takibe kısmi ödeme nedeniyle itirazın iptali dilemiştir.
Davalı ise cevap dilekçesi sunmamıştır.
Davaya konu Kayseri … Müdürlüğü’ne ait … esas sayılı icra takip dosyası üzerinde yapılan incelemede alacaklısının mahkememize ait işbu dava dosyası davacısı …, borçlusunun yine mahkememize ait işbu dava davalısı … olduğu, alacaklı tarafından borçlu aleyhine toplamda 2.066,34 TL üzerinden ilamsız icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin borçluya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, borçlunun süresi içerisinde vermiş olduğu dilekçesi ile takibin durdurulmasına karar verildiği ve 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içerisinde işbu itirazın iptali davasının açıldığı görülmüştür.
Davacı ticari defter incelemesinde davacının davalıdan 7.514,24 TL alacaklı olduğu, dava konusu faturaların davacı defterinde kayıtlı olduğu, fatura bedellerinin toplamının 1.978,98 TL olduğu davacının ticari defterini usule uygun tutulduğu tespit edilmiştir.
HMK’nın 222. maddesi uyarınca, tarafların ticari defterlerinin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. Belirtilen bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın yukarıda belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi halinde ise ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz.
Somut olayda davalı taraf ticari defterleri sunmaktan kaçınmış olduğundan, davacının defteri usule uygun tutulduğundan şirketin faturalara konu mal ve /veya hizmetin davalıya teslim edildiğini dolayısıyla faturadan kaynaklanan alacağının varlığını ispat ettiği, bu suretle fatura bedellerinin ödendiğinin eldeki davada davalı tarafından ispat edilmesi gerektiğinden HMK 6. Maddesi gereğince ödemeyi ispat edemediğinden davacının davalıdan alacaklı olduğu ve ödemeyi davalı ispat edemediğinden davanın kabulüne asıl alacak yönünden kabul edilmiştir.
İtirazın iptâli davalarında İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için, usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde itiraz etmesi ve alacaklının, alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması gerekir. Burada, borçlu itirazının kötüniyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmaz. İcra inkâr tazminatı, hakkındaki icra takibine itiraz ederek durduran ve çabuk sonuçlandırılmasına engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır.
Bu yasal koşullar yanında, takibe konu alacağın likid olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likid olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likid bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise, ortada likid bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir (HGK’nun 07.06.2006 tarih 2006/19-295 Esas, 2006/341 Karar sayılı kararı).
Bu ilke ve kurallar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; ticari defter kayıtları dikkate alındığında alacak likid olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
Faize ait değerlendirmede;
Taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunduğundan 818 sayılı BK’nun 101.maddesinde; “Muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarıyla mütemerrit olur” hükmü getirilmiştir. 6098 sayılı TBKnun 117.maddesinde bu hüküm ”Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer” şeklinde düzenlenmiştir. Temerrüt, ya bir ihtar ile ya da dava açılması ile gerçekleşir.
Anılan yasal düzenleme çerçevesinde takip öncesi temerrüd bulunmadığından davalı takip ile temerrüde düşeceğinden ve işlemiş faiz talebi uygun görülmemiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle:
1-Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, Kayseri … Dairesi’nin … esas sayılı dosyasında davalının yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile 295,96 TL asıl alacak ile 1.683,02 TL asıl alacak olmak üzere 1.978,98 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, İşlemiş faize ilişkin istemin reddine, Asıl alacağın toplam miktarına tahsil edilene kadar takip tarihinden itibaren geçerli olmak üzere % 9’u geçmemek kaydı ile yasal faiz uygulanmasına,
2-Haksız itiraz sebebiyle 1.978,98 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 135,18 TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 59,30 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 75,88 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul/ret oranına göre hesap edilen 1.264,16 TL’sinin davalıdan bakiye 55,84 TL’sinin ise davacıdan (yargılama gideri) davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından peşin yatırılan 59,30 TL peşin harç ve 59,30 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 108,60 TL harcın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti 600,00 TL, 4 tebligat ücreti 107,00 TL, 3 elektronik tebligat gideri 17,50 TL ve 1 müzekkere gideri 12,00 TL olmak üzere toplam 736,50 TL yargılama giderinin davanın kabul/ret oranına göre hesap edilen 705,34 TL’sinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, artan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına,
8-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
9-AAÜT’ye göre hesap edilen 1.978,98 TL vekalet harcının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı….

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

*5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*