Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/696 E. 2022/73 K. 24.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …

DAVA : İflas (Kambiyo Senetlerine Mahsus Takipten Doğan İflas (İİK 173))
DAVA TARİHİ : 08/10/2021
KARAR TARİHİ : …
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan iflas (kambiyo senetlerine mahsus takipten doğan iflas (İİK 173)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “… bank A.Ş. bankasının … keşide tarihli, … ibraz tarihli, … faiz başlangıçlı, … seri numaralı çek ile müvekkilinin, davalı … Ltd. Şti.’ne karşı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyle takibe giriştiğini, bunun üzerine Kayseri … Dairesi’nin … Esas numaralı (eski dosya numarası Kayseri … İcra Dairesi … Esas) dosyasında davalı borçluya “kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılacak takipte ödeme emri” düzenlenerek davalı borçluya tebliğ edildiğini ve takibin kesinleştiğini, bunun üzerine haciz işlemleri yapılmaya başlandığını, yapılan haciz işlemlerinde davalı şirketin üzerine kayıtlı 9 aracı bulunduğunu; bahse konu mal varlıklarının üzerinde de mal varlıkların değerini aşan başkaca hacizlerin de olduğunun tespit edildiğini, müvekkili davacının, hiçbir şekilde alacağını tahsil edememe noktasına geldiğini, bunun üzerine 2004 SK m. 43/son maddesindeki “Bu yollardan birini seçen alacaklı bir defaya mahsus olmak üzere o yolu bırakıp harc ödemeksizin diğerine yeni baştan müracaat edebilir.
” hükmü gereği kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibin, kambiyo senetlerine mahsus iflâs yoluyla takibe çevrildiğini, borçlunun bir limited şirket olduğundan dolayı tacir olduğunu (6102 SK m. 16) ve 2004 SK m. 43. gereği iflâsa tâbi şahıslardan olduğunu, bu bağlamda davalı şirketin iflasının talep edilmesi hususunda tüm şartlarının oluştuğunu, … tarihinde toplam alacak miktarı 70.481,66-TL olan “kambiyo senetlerine özgü iflas yolu ile takipte ödeme emri” düzenlenerek borçluya tebliğe çıkarıldığını, ilgili ödeme emrinde “İşbu ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren borcu ve takip giderlerini (5) gün içinde ödeme emrini gönderen icra dairesine ait hesaba yatırmanız; kambiyo senedi ve borca ait her türlü itiraz ve şikayetlerinizi yine bu (5) gün içinde sebepleriyle birlikte ve diğer tarafa tebliğ edilecek nüshadan bir fazla dilekçe ile icra dairesine bildirmeniz; (5) gün içinde borç ödenmediği, veya itiraz ve şikayet edilmediği takdirde, alacaklının Ticaret Mahkemesinden iflasınızı isteyebileceği, itiraz ve şikayet edildiği takdirde alacaklının Ticaret Mahkemesinden itiraz ve şikayetin kaldırılması ve iflasınıza karar verilmesini isteyebileceği ihtar olunur” meşruhatının yer aldığını, ilgili kambiyo senetlerine özgü iflas yolu ile takipte ödeme emrinin tebliğe çıkarıldığını ve iade olunduğunu, ardından 7201 SK m. 35. hükmüne göre tebliğ talep etmeleri üzerine … tarihli ödeme emrinin borçluya tebliğe çıkarılıp … tarihinde borçluya 7201 SK m. 35’e göre muhataba tebliğ edildiğini ve … tarihli tebliğ mazbatasının da icra dosyasında yer almakta olduğunu, müvekkili davacının alacağını ödemeyen davalı şirket hakkında muhafaza tedbirlerinin uygulanmasını talep ettiklerini, yukarıda izâh ettikleri üzere, davalı şirketin müvekkilinin kambiyo senedinden kaynaklanan alacağını ödemediğini, müvekkilinin herhangi bir hak kaybına uğramaması bakımından davalı şirket hakkında belirtecekleri muhtelif konuda muhafaza tedbirlerinin uygulanmasını talep ettiklerini, yargılamanın basit yargılamaya tabi olduğu göz önüne alınarak, davalı şirketin aleyhine depo kararı verilmesini taleplerinin bulunduğunu, bilindiği üzere borçlu hakkında depo kararı verilerek yürütülen iflâs davası sırasında hem alacaklının hak kaybına uğraması engellenmekte hem de depo kararını bilerek yerine getiremeyen borçlunun doğrudan iflâsına karar verilebilmekte olduğunu, depo kararının verilebilmesi için gerekli tüm şartların dosya kapsamında sağlanmış olup; davalı şirketin hâlâ müvekkiline olan borcunu ödemediğini, aleyhinde başlatılan kambiyo senetlerine mahsus iflâs yoluyla takibe itiraz dahi etmediğini beyanla, izâh ettikleri hususlar ve mahkemece re’sen göz önünde bulundurulacak hususlarla birlikte; davalı kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takip ödeme emrine itiraz etmemiş davalıya borcu tediye için 7 günlük depo süresi verilmesine, depo kararına uyulmadığı takdirde ilk celsede davalının iflâsına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı şirket üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı halde yasal süresi içinde cevap dilekçesi vermediği gibi duruşmaya da katılmamıştır.
DELİLLER: Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Davacı delil olarak ticaret sicil kayıtlarına, vergi kayıtlarına, bilirkişi incelemesine ve davalı şirketin hesap kayıtlarına dayanmıştır.
Kayseri … Dairesi’ne müzekkere yazılarak … Esas numaralı takip dosyası incelenmek üzere istenilmiştir. Bu müzekkeremize … tarihli yazı ile cevap verilmiştir. Kayseri … Dairesi’nin … Esas numaralı takip dosyası, Uyap sistemi üzerinden dosyamıza eklenmiştir.
Kayseri Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davalı … Tic. Ve San. Ltd. Şti.’nin en son tarih itibariyle ticaret sicilinde kayıtlı günvel adresini, muamele merkezi adresini, yasal temsilci ya da temsilcilerinin kimler olduğunu, temsil şeklinin nasıl olduğunu gösteren kayıt, karar, belge ve imza sirküsünün ve esas sözleşmesinin okunaklı örneklerinin gönderilmesi istenilmiştir. Bu müzekkeremize … tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
İİK’nun 159. maddesi gereğince iflas talebi üzerine muhafza tedbirleriyle birikte mahkemenin alacaklıların korunması için her türlü tedbiri alabileceği, aynı maddenin 2. fıkrası gereğince borçlunun ödeme emrine itiraz etmemesi halinde teminat aranmayacağı hususları dikkate alınarak davalı şirket adına kayıtlı taşınmazlar ve araçlar üzerine 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için teminatsız ihtiyati tedbir konulmasına, bu konuda Kocasinan, Melikgazi, Talas, Hacılar ve İncesu Tapu Sicil Müdürlükleri ve Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’ne yazı yazılmasına, İİK’nun 161. maddesi gereğince borçluya ait malların bir defterinin tutulmasına, kararın infazı için Kayseri Nöbetçi İflas Dairesi’nin yetkili kılınmasına, davacı tarafından talep ve gerekli giderlerin yatırılması halinde iflas müdürlüğünce defter tutma işlemlerinin yapılmasına, davalının menkul mallarının üzerine tedbir konulmasına ve davalıya yedi emin sıfatıyla teslimine, bu konuda Kayseri Nöbetçi İflas Dairesi’nin yetkili kılınmasına, davacı tarafından talep ve gerekli giderlerin yatırılması halinde iflas dairesince bu tedbririn infazına karar verilerek bu konuda Kayseri Ticaret Sicil Müdürlüğü, Kayseri Kocasinan Tapu Sicil Müdürlüğü, Kayseri Melikgazi Tapu Sicil Müdürlüğü, Kayseri Talas Tapu Sicil Müdürlüğü, Kayseri Hacılar Tapu Sicil Müdürlüğü, Kayseri İncesu Tapu Sicil Müdürlüğü ve Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Müdürlüğü’ne ayrı ayrı yazılar yazılarak İİK’nun 159. maddesi gereğince dava konusu iflası istenen şirketin adına kayıtlı hisse, gayrımenkul ve araçlar varsa 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için kayıtlarına ihtiyati tedbir konulması istenilmiştir.
Mahkememizce … tarihli tensip tutanağının 12 numaralı ara kararı ile İİK’nun 173/2 ve 176. maddeleri yollaması ile aynı kanunun 166/2. maddesi gereğince tirajı 50.000’in üzerinde Türkiye’de yayınlanan ulusal gazetelerin birinde, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ve mahalli gazetelerden birinde, davacının ilan hususunda ilan masraflarına karşılık avans mahiyetinde 4.000,00-TL’nın tensip tensip tutanağının tebliğ tarihinden itibaren 10 günlük kesin süre içinde davacı tarafından karşılanmasına, İİK’nun 166/2 ve 158. maddeleri gereği iflas talebinin ilanı zorunlu olduğundan kesin süre içinde ilan masraflarının yatırılmaması halinde davanın ön koşul yokluğundan usulden reddine karar verileceğinin davacı vekiline ihtarına karar verilmiştir. … tarihli tensip tutanağının 13 numaralı ara karı ile davacıya İİK’nun 176. maddesi yollamasıyla, 160. madde gereğince iflas masraflarına avans olarak 15.000,00-TL’nı yatırması için tensip zaptının davacıya tebliğinden itibaren başlamak üzere davacıya 2 haftalık kesin süre verilmiş, aksi takdirde İİK’nun 160. maddesi gereğince masrafların peşin verilmesine ilişkin yasanın emredici hükmüne aykırılık nedeniyle davanın ön koşul yokluğundan usulden reddedileceğinin ihtarına karar verilmiştir. Tebliğe rağmen davacı kesin süre içinde yukarıda sözü edilen ara kararlarında yazılı iflas avans ve giderlerini yatırmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, YARGILAMA VE GEREKÇE: Dava, kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla girişilen takibin kesinleştiği iddiasına dayalı iflas istemine ilişkindir.
İİK’nun 173/3. maddesi, “Mahkeme, takip dosyasını getirtir ve basit yargılama usulü ile yapacağı inceleme sonunda borcun ödenmediği, itiraz ve şikayette de bulunmadığını tespit ederse yedi gün içinde faiz ve icra masrafları ile birlikte borcun ifa veya o miktar meblağın mahkeme veznesine depo edilmesini 158. madde uyarınca emreder. Bu emir yerine getirilmezse borçlunun iflasına karar verilir. ” hükmünü içermektedir.
Kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takibin itirazsız kesinleşmesi üzerine, borçluya takip konusu borcu ödemesi için İİK’nun 173/3. ve 158. maddelerine uygun olarak bir depo kararı çıkarılır. Depo kararında takip konusu borç ve fer’ilerinin depo kararı tarihi itibariyle ulaştığı miktar açıkça gösterilmeli ve 7 gün içinde depo edilmemesi halinde iflasa karar verileceği meşruhatı yer almalıdır.
Mahkememizce … tarihli tensip tutanağının 12 numaralı ara kararı ile İİK’nun 173/2. ve 176. maddeleri yollaması ile aynı kanunun 166/2. maddesi gereğince tirajı 50.000’in üzerinde Türkiye’de yayınlanan ulusal gazetelerin birinde, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ve mahalli gazetelerden birinde, davacının ilan hususunda ilan masraflarına karşılık avans mahiyetinde 4.000,00-TL’nın tensip tensip tutanağının tebliğ tarihinden itibaren 10 günlük kesin süre içinde davacı tarafından karşılanmasına karar verilerek, İİK’nun 166/2 ve 158. maddeleri gereği iflas talebinin ilanı zorunlu olduğundan kesin süre içinde ilan masraflarının yatırılmaması halinde davanın ön koşul yokluğundan usulden reddine karar verileceğinin davacı vekiline ihtar edilmiştir. … tarihli tensip tutanağının 13 numaralı ara karı ile davacıya İİK’nun 176. maddesi yollamasıyla, 160. madde gereğince iflas masraflarına avans olarak 15.000,00-TL’nı yatırması için tensip tutanağının davacıya tebliğinden itibaren başlamak üzere davacıya 2 haftalık kesin süre verilmiş, kesin süreye uyulmadığı takdirde İİK’nun 160. maddesi gereğince masrafların peşin verilmesine ilişkin yasanın emredici hükmüne aykırılık nedeniyle davanın ön koşul yokluğundan usulden reddedileceği davacı vekiline ihtar edilmiştir. Tebliğe rağmen davacı taraf, kesin süre içinde yukarıda sözü edilen ara kararlarında yazılı iflas avans ve giderlerini yatırmamıştır.
Bilindiği üzere, mahkeme, iflas talebini İİK’nın 166. maddesindeki usule göre ilan eder (KURU B./ARSLAN R./YILMAZ E.; İcra ve İflas Hukuku 23. Baskı, Ankara 2009, s. 471). Diğer yandan başka alacaklılar tarafından davaya müdahale edilmez veya yapılan itirazlar yerinde görülmez ise, borçluya alacağın ödenmesi konusunda ihtaratlı depo kararı verilir. İİK’nun 173/2. ve 176. maddeleri yollaması ile aynı kanunun 166/2. maddesi gereğince tirajı 50.000’in üzerinde Türkiye’de yayınlanan ulusal gazetelerin birinde, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ve mahalli gazetelerden birinde, davacının ilan hususunda ilan masraflarına karşılık avansın davacı tarafından yatırılması gerekir. Yine 2004 sayılı İİK’nun 160. maddesi uyarınca, iflas isteyen alacaklı ilk alacaklılar toplantısına kadar olan masraflardan sorumludur. Davacının daha az masraflı genel haciz yolu ile alacağının tahsil etmek yerine davalı borçlu şirketin iflas yolu ile külli tasfiyesi ile alacağın tahsil etmek istemesi İİK hükümleri uyarınca tasfiye masraflarının yüklenmeyi kabul ettiği anlamına gelir. Dolayısıyla davacının tercih hakları vardır. İflas isteyen alacaklı İİK’nun 181. maddesi yollamasıyla 160. maddesi uyarınca, gerekli masrafları avans olarak mahkeme veznesine peşin olarak yatırmak zorunda olup, söz konusu husus özel olarak düzenlenmiş bir dava şartıdır. Dava şartı mahiyetindeki iflas avansı depo edilmeden yargılamaya devam edilmesi mümkün değildir. Nitekim Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 01/05/1992 tarihli, 1610/1778 Esas ve Karar sayılı ve 21/03/1995 tarih 1435/2572 Esas ve Karar sayılı ilamlarında bu husus açıkça vurgulanmıştır.
İflas avansının yatırılmış olması, 6100 sayılı HMK’nun 114/2. maddesinde düzenlenen “diğer kanunlarda yer alan dava şartları”ndan olup, HMK’nun 115/2. maddesi uyarınca, mahkemece dava şartı noksanlığı tespit edilirse davanın usulden reddine karar verilir.
Eldeki davada, davacı kendisine verilen kesin süreye rağmen iflas avansını yatırmamış ve bu nedenle HMK’nun 114. maddesindeki dava şartı gerçekleşmemiştir. HMK’nun 115. maddesi gereğince mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verilir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.
Somut olayda davacı vekiline iflas avansını yatırması için usulüne uygun kesin süre verilmesine rağmen davacı tarafça iflas avansını yatırmamış ve bu nedenle dava şartı noksanlığı giderilememiş olmakla HMK’nun 114. ve 115. maddeleri gereğince iş bu davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi sonuç ve kanaatine varılmıştır (Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’ni 27/04/2015 tarihli, 2014/7945 Esas ve 2015/2915 Karar sayılı, 17/01/2017 tarihli, 2016/2973 Esas ve 2017/56 Karar sayılı, 14/04/2016 tarihli, 2015/1364 Esas ve 2016/2405 Karar sayılı kararları, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi’nin 14/09/2017 tarihli, 2017/1009 Esas ve 2020/370 Karar sayılı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi’nin 11/11/2020 tarihli, 2020/1552 Esas ve 2020/248 Karar sayılı emsal kararı).
HÜKÜM: Yukarıda arçıklanan nedenlerle;
1-Dava şartı yokluğundan HMK’nun 114/2. ve 115/2. maddesi gereğince DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcından dava açılırken peşin harç olarak alınan 59,30-TL’nın mahsubu ile bakiye 21,40-TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran davacıya iadesine,
6-Kararın mahiyeti gereği davacı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirmediğinden davalı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. …

Başkan …
E-imzalıdır
Üye …
E-imzalıdır
Üye …
E-imzalıdır
Katip …
E-imzalıdır