Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/534 E. 2022/464 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ :Av. …
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili …tarihli dava dilekçesinde özetle;Müvekkilinin davalı şirkete satmış olduğu ürünlerin neticesi olarak düzenlediği faturaların bedellerini tahsil edemediğini, faturaların takibe konulduğu ancak davalı tarafın yetkiye ve borca itiraz ettiğini, davalı şirketin müvekkili şirketten alınan malı konsinye olarak gönderilen mal olduğunu beyan ettiğini, müvekkilinin davalı şirkete konsinye ürün göndermediğini ve taraflar arasında … tarihli satış protokolü olduğunu, müvekkil şirketin imalat yerinin ve taraflar arasındaki protokolün Kayseri’de yapıldığını, dolayısıyla yetkili mahkeme ve ve icra dairelerinin de Kayseri Mahkeme ve İcra Daireleri olduğu iddiasıyla, davalı şirketin Kayseri … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasına yaptığı haksız ve yersiz itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın tahsiline, haksız yapılan itiraz nedeniyle %20’den aşağı olmamak şartıyla tazminata hükmedilmesine, Davalı şirket hakkında ihtiyati tedbir istemlerinin kabulüne, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesi talebiyle işbu davayı açtıklarını beyan etmiştir.
CEVAP:Davalının … tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirketin 194.700 TL’lik faturaya dayanak icra takibi başlattığını, müvekkilinin Davacı şirkete 6 adet çek karşılığı 117.567 TL ödeme yaptığını, bakiyenin 77.133 TL olduğunu, Bakiyenin ödenmemesinin iki nedeni olduğunu, bunun ilkini faturaya konu malların tam ve eksiksiz teslim edilmediği, ikinci nedenin ise …nolu faturaya konu makinayı müvekkilinin ihtiyacı olmadığı için almadığını, Davacının ısrarla malı almasını,beğenmezse (kullanmazsa) iade etmesini önerdiğini, müvekkilinin bu malı kullanmadığını ve iade etmek istediğini bildirdiğini, ancak davacının beğenme şartı satışa konu malı almaktan kaçındığını, Satın alınan 1 adet komple 28 göz büküm makinesi ve aksesuarları isimli makine için beğenme koşulunun gerçekleşmediğinden davalının davacıya ödeme yapmasını gerektiren bir durumun olmadığı iddiasıyla, haksız ve dayanaksız davanın reddine, %20 ‘den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize ıslah neticesinde sunmuş olduğu … tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından takip dayanağı fatura nedeniyle başlatılan icra takibinde 194.700,00 TL’lik talebin 117.567,00 TL’lik kısmının itfa nedeniyle redinin gerektiğini, bakiye kısmın ise 77.133,00 TL olduğunu, bakiye bedelin ödenmemesinin iki ayrı sebebi olduğunu, faturaya konu malların tam ve eksiksiz teslim edilmediğini, diğer sebebin ise taraflar arasındaki satışın bir kısmının beğenma şartlı yapılmış olduğunu, davacının beğenme şartlı satışa konu malı teslim almaktan kaçındığını, bir adet komple 28 göz büküm makinası ve aksesuarları isimli makina için beğenme koşulu gerçekleşmediğinden davalının davacıya ödeme yapmasını gerektiren bir durum bulunmadığını, bu mala ilişkin talebin TBK’nın 250 vd.maddelerine aykırı olduğunu, davacının dava aşamasında sunduğu sözleşmenin delil olarak kabul edilmesine muvafakatlarının bulunmadığını, icra dosyasına sözleşmenin sunulmadığını ve takip dayanağı yapılmadığını savunarak davanın reddine, %20 kötü niyet tazminatının davacıya yükletilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, fatura alacağı dayanak yapılarak başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davaya konu Kayseri … İcra Müdürlüğü’ne ait … esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının mahkememiz işbu dava dosyası davacısı, borçlusunun ise yine işbu dava davalısı olduğu, alacaklı tarafından borçlu aleyhine 208.965,72 TL üzerinden takibe geçildiği, ödeme emrinin borçlu tarafa … tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun … tarihinden vermiş olduğu itiraz dilekçesinde “Gaziantep Nöbetçi İcra Dairesi vasıtası ile yetkili icra dairelerinin Gaziantep icra daireleri olduğunu, ödeme emrinde gösterildiği kadar borçları bulunmadığını, alacağın miktarını ve ferilerini kabul etmediklerini” beyan ettiği ve icra müdürlüğü tarafından … tarihinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir.
Dava ilk olarak … tarihinde mahkememize açılmış, dava mahkememizin … esas sırasına kaydedilmiş, yapılan yargılama neticesinde … esas … karar sayılı … tarihli karar ile Davanın Kabulü ile, Kayseri … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında davalının vaki itirazının iptali ile, 194.700,00 TL asıl alacak ve 14.265,72 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 208.965,72 TL üzerinden icra takibinin devamına karar verilmiş verilen karar davalı vekilince istinaf edilmiş, Ankara BAM … Hukuk Dairesi’nin … esas … karar sayılı … tarihli ilamı ile Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas, …karar sayılı ve … tarihli kararının kaldırılmasına, karar verilmiş, dava dosyası mahkememize gönderilmiş, mahkememizce yukarıda yazılı esas sırasına kaydedilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Davacı dava dilekçesi ile, davalı şirketin ürünlerinini davalıya teslim edilmesi nedeniyle fatura bedellerinin ödenmediği iddiası ile davalı şirket hakkında icra takibi başlatmıştır. Davacı taraf itirazın iptalini dilemektedir.
Davalı ise bedelin ödendiğini belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkememiz kaldırma kararı öncesi davanın kabulüne karar vermiştir. Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin … esas ve … karar sayılı ilamında bilirkişiden ek rapor alınması, TBK’nun 211. Maddesi hükmünün değerlendirilmesi ve TBK’nun 101 ve 102 . Maddeleri değerlendirilmesi amacı ile kararı kaldırmıştır. Karar sonucu ek rapor alınmıştır. Ek rapor ve tüm dosya kapsamı itibarı ile dava konusun … tarihli ve … tarihli faturalar olduğu görülmüştür faturaların Ba formu ile bildirildiği anlaşılmakla teslimin ispatlandığı ve davalının ödemelerini ispatlaması gerekmektedir. TBK’nun 103. Maddesine göre kanunen geçerli bir açıklama yapılmadığı veya makbuzda açıklık bulunmadığı durumda ödeme muaccel borç için yapılmış olur, birden çok borç muaccel ise ödemenin borçluya karşı ilk olarak takip edilen borç için yapılmış olduğu kabul edilir. Buna göre davalının takip konusu faturadan sonraki yaptığı ödeme takip konusu borç için sayılacaktır. Bu nedenle davalı tarafça … tarihli 20.000,00 TL bedelli çekten cirosu bulunduğundan bu çek öncelikli fatura bedelinden mahsup edilmelidir. Davalının ödeme iddiasına ilişkin diğer çeklerde ise çeklerde davalı şirketin cirosu bulunmadığı anlaşıldığından çeklerin şirket adına cirolanmadığı anlaşılmıştır. Ödeme iddiasında bulunan çeklerde ne davacının ne davalının cirosu vardır. Davacı şirket yetkilisi de bu çeklerin şahsi hizmet karşılığı olduğunu belirtmektedir hal böyle olunca çeklerin şirket adına yapılan bir ödeme olduğu ispatlanamamıştır bu nedenle davacının alacağının 174.200,00 TL olduğu anlaşılmıştır. Davacı şirket yetkilisi ise kaldırma kararı dava konusu çeklerle ilgili yemin eda ettiğini ödeme ispatlanamadığından TBK 211 uyarınca taşıma giderleri alıcıya ait olması karşısında davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Takip öncesi temerrüt bulunmadığından davalının takip tarihi itibariyle temerrüte düştüğü anlaşılmıştır.
İtirazın iptâli davalarında İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için, usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde itiraz etmesi ve alacaklının, alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması gerekir. Burada, borçlu itirazının kötüniyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmaz. İcra inkâr tazminatı, hakkındaki icra takibine itiraz ederek durduran ve çabuk sonuçlandırılmasına engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır.
Bu yasal koşullar yanında, takibe konu alacağın likid olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likid olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likid bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise, ortada likid bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir (HGK’nun … tarih … Esas, …Karar sayılı kararı).
Bu ilke ve kurallar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; alacak ticari deter kayıtlarında yer aldığında ve BA formu ile faturanın bildirilmesi karşısında alacak likit olduğundan icra inkar tazminatı koşulları oluştuğundan icra inakr tazminatı hekmedilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle:
Davanın kısmen kabulü ile,
1-Kayseri … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına davalının vaki itirazının kısmen iptali ile, 174.700,00 TL asıl alacak üzerinden icra takibinin devamına, asıl alacağa tahsil edilene kadar yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-İtirazın iptaline karar verilen 174.700,00 TL’nin takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilesine,
3-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 11.933,75 TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 2.523,79 TL harcın mahsubu ile bakiye 9.409,96 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından peşin yatırılan 2.523,79 TL peşin harç ve 29,20 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 2.552,99 TL harcın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 4 müzekkere gideri 40,70 TL, talimat posta masrafı 61,80 TL, talimat masrafı 339,00 TL, bilirkişi ücreti 1.700,00 TL ve 19 tebligat gideri 240,00 TL olmak üzere toplam 2.381,50 TL yargılama giderinin davanın kabul/ret oranına göre hesap edilen 1.480,57 TL’sinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, artan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı 98,10 TL, 4 tebligat gideri 66,00 TL, 3 elektronik tebligat gideri 16,50 TL, 1 müzekkere gideri 5,70 TL ve BAM posta gideri 39,00 TL olmak üzere toplam 225,30 TL yargılama giderinin davanın kabul/ret oranına göre hesap edilen 84,66 TL’sinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, artan kısmın davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
8-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
9-AAÜT’ye göre hesap edilen 20.546,50 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
10-AAÜT’ye göre hesap edilen 5.139,85 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. …

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

*5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*