Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/414 E. 2022/103 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 24/10/2019
KARAR TARİHİ : …
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı bankanın Kayseri … Şubesi arasında kredi genel sözleşmesi ve 2 adet araç rehin sözleşmesi imzalandığını, davalı bankaca müvekkiline kullandırılan kredilerin müvekkili tarafından ödendiğini ve halihazırda taraflar arasındaki kredi ilişkisi tasfiye edilerek sona erdiğini, taraflar arasındaki kredi ilişkisinin devam ettiği esnada müvekkilinin kredi ödemelerini kısmen nakit olarak kısmen de çek vererek ödediğini, verilen çeklerden bir tanesinin mahsup edilmemesinden dolayı müvekkilinin fazladan ödeme yapmış olduğunu bu çekin bedelinin 70.000,00 TL olduğunu ileri sürerek; müvekkilinden fazladan tahsil edilen 70.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İşbu davanın usul, yasa hak ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davayı kabul etmediklerini, davacı tarafın iddialarının yasal dayanaktan yoksun olduğunu, şöyle ki davacı tarafın iddia ettiğinin aksine dava konusu çekin müvekkili banka tarafından tahsil edilmediğini, tahsil edilmeyen çekin davacının davacının kredi borcuna mahsup edilmesinin hukuken olası olmadığını, davacı ile müvekkili banka arasında ödeme protokolü düzenlendiğini, protokol hükümlerine göre uyuşmazlıkların tamamı bakımından karşılıklı olarak ibralaşıldığını, dava konusu çekin keşide tarihini … tarihi olup yasal 3 yıllık sürenin geçtiğini, zamanaşımı itirazında bulunduklarını ileri sürerek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
… tarihli tensip tutanağı 2 nolu ara karar ile mahkememizce istinaf kararı doğrultusunda yargılama yapılması kanuni ve usuli zorunluluk olduğundan HMK’nın 30. Maddesindeki usul ekonomisi de dikkate alınarak dava dosyasının daha önce rapor veren bilirkişiye tevdi ile, HMK’nun 278/4. maddesi uyarınca bilirkişiye davalı bankanın defter ve kayıtları üzerinde yerinde inceleme ve rapora esas olup da dosyada bulunmayan belgeler varsa birer suretinin de rapora eklenmesi için yetki verilmesine, istinaf kararında belirtildiği üzere banka kayıtları üzerinde inceleme de yapılmak suretiyle taraflar arasında bir ibralaşma olup olmadığı, davacının davalı bankadan almış olduğu kredi nedeniyle dava tarihi itibariyle bankanın toplam alacağı, davacı tarafından yapılan toplam ödeme miktarı, davaya konu çek bedeli ve durumu da gözetilerek davacının fazladan ödeme yapıp yapmadığı konularında HMK’nın 281/2. maddesi uyarınca ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş bilirkişi … tarafından mahkememize sunulan … tarihli raporda özetle; davacı tarafından davalı bankaya kullanmış olduğu kredilerden dolayı fazladan ödeme yapmadığı mahkememize bildirilmiştir.
… tarihli celsede Dosyanın görev yapan bilirkişiye tevdi ile, İstinaf Kaldırma Kararı doğrultusunda 70.000,00 TL’lik çekle ilgili mahsupları ayrıntılı bir şekilde gösterilmek suretiyle rapor düzenlenmesi için bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişi … mahkememize sunmuş olduğu … tarihli ek raporda özetle; tahsil edilen 70.000,00 TL tutardan … tarihinde 43.409,03 TL’nin … nolu ticari kredi hesabına mahsup yapıldığını, … tarihinde 2.513,45 TL … nolu bireysel kredi hesabına 5. Taksit ödemesinin yapıldığını, hesapta kalan bakiye tutarından … tarihinde 24.190,00 TL … hesabına EFT yapılarak söz konusu 70.000,00 TL çek bedelinin kullanıldığını mahkememize bildirmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, davacı vekili tarafından ilk olarak … tarihinde açılmış, dava mahkememizin … esas sırasına kaydedilmiş, yapılan yargılama neticesinde … esas … karar ve … tarihli ilam ile davanın reddine karar verilmiş, karar taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili kararı istinaf etmiş, Kayseri BAM … Hukuk Dairesi tarafından verilen … esas … karar sayılı … tarihli ilam ile davacının istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiş, dava dosyası mahkememize gönderilmiş, mahkememizce yukarıda yazılı bulunan esas sırasına kaydı yapılarak yargılamaya devam edilmiştir.
Dava, davacının davalı bankaya kredi ödemesi olarak verdiği çekin davacının rızası dışında keşideciye verilmesinden dolayı çek bedelinin ödenmesi tazmini istemine ilişkindir.
Davacının davalı banka ile … tarihinde araç rehin sözleşmesi ve … tarihinde kredi genel sözleşmesi imzaladığı, bu sözleşmeler kapsamında kullandığı kredilerin geri ödemesi ile ilgili … Bankası Kayseri … Şubesine ait keşidecisi … … tarihli … numaralı 70.000,00 TL bedelli çeki davalı bankaya teslim ettiği hususunda taraflar anlaşmaktadır. Davalı bankanın davacıdan genel kredi sözleşmesi kapsamında bu çekin keşideciye iadesi nedeniyle mükerrer tahsilat yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Dava konusu alacak istemi ile ilgili olarak genel kredi sözleşmesinin düzenlenmesi tarihi olan … tarihinden itibaren TBK’nun 146. maddesi uyarınca 10 yıllık genel zamanaşımı süresi geçmeden iş bu davanın açılmış olması nedeniyle davalının zamanaşımı definin reddine, dair … tarihli ön inceleme duruşmasında karar verilmiştir.
Mahkememizce davalı bankanın ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme neticesinde aldırılan ve itibar edilen bilirkişi raporları içeriğine göre davacının 70.000,00 TL tutarlı çekin iadesi nedeniyle herhangi bir zararı olmadığının bildirildiği anlaşılmıştır. Bilirkişi raporunda tespit edildiği ve açıkça belirtildiği üzere davacı ile davalı banka arasında başkaca çekler yönünden de çeklerin kredi borcuna karşılık davalı bankaya sunulması vadesi geldiğinde de çekin ileri tarihli bir çek ile değiştirilmesi gibi bir uygulama oluşmuştur. Bu kapsamda 3 ayrı çek yönünden bu şekilde işlem yapılmıştır. Bu çeklerin iadesi ile yerine yeni vade tarihli çekin alınması işleminden dolayı davacının bir zararı bulunmamaktadır. Rapor ve dosya kapsamı itibariyle taraflar arasında ibralaşma olmadığı, ve davacının fazla ödemesi olmadığı anlaşılmıştır. Açıklanan gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle:
1-Davacının davasının reddine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 80,70 TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan 1.195,43 TL harçtan mahsubu ile artan 1.114,73 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa verilmesine,
3)6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
4)Davacı tarafından yapılan tüm yargılama giderlerinin kararın mahiyeti gereği davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5)Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda mahkememizce herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına,
6)HMK’nun 333/1. maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından varsa kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra davacı tarafa iadesine,
7)Davalı tarafından yatırılan herhangi bir gider avansı bulunmadığından bu konuda herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına,
8)AAÜT’ye göre hesap edilen 9.900,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı….

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

*5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*