Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/300 E. 2021/1144 K. 20.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … –
Av. … –

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali (ticari satımdan kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin süt ve süt ürünleri üreten bir şirket olduğunu, hatalı bir şekilde müvekkilince kilogram cinsinden alınan ve ekte sunulan kantar kayıtları ile de sabit olduğu üzere sütlerin miktar olarak litre cinsinden hesaplandığını, resmi kayıtlara litre cinsinden geçtiğini ve ödemelerinin de litre cinsinden gerçekleştirildiğini, sütün kilogramdan litreye dönüştürülmesinde Kg/1,03 formülünün uygulandığını, davalı tarafça gönderilen ürünlerin fatura edilirken kantardan çıkan ürünlere bu formül uygulanarak ödeme alınması gerekirken davalı tarafça bu hesaplama gerçekleştirilmeksizin kilogram değerleri litre birimi gibi hesaplanarak müvekkilinden fazla ödeme alındığını, söz konusu durumun yapılan genel kontroller sonucu tespit edildiği ve müvekkilince davalı tarafa Kayseri 7. Noterliği’nin … tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile durumun bildirildiğini ve 12.629,41-TL’lik iade süt faturasının gönderildiğini, davalının durumu kabul etmeyerek söz konusu iade faturasını kendilerine geri iade ettiğini, bunun üzerine Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça işbu takibe itiraz edilmesi üzerine öncelikle arabulucuğa başvurulduğunu, burada anlaşma sağlanamaması nedeniyle işbu davayı açtıklarını belirterek Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline takibin devamına, borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının haksız ve yersiz olduğunu, zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, müvekkili şirketin 2 yıla yakın zamandır davacı şirketle ticari faaliyette bulunduğunu, bu süre içerisinde davacı şirketin tüm işlemleri ve hesaplamaları kendisinin yaptığını, litre üzerinden faturalarını kestiğini ve ödemelerini tahsil ettiğini belirterek iddialarının haksız olduğunu davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir.
DELİLLER : Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Taraflarca Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına, faturalara, süt alım sözleşmesine, teslim fişleri,ne ürün iade fişine, kantar kayıtlarına, tanık anlatımlarına, bilirkişi incelemesine ve yemin deliline dayanılmıştır.
Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası incelenmek üzere yazı ile istenerek dosyamız arasına alınmıştır. Tetkikinde, alacaklı … ve Tic A.Ş. tarafından borçlu Güleser Süt ve Süt Ürünleri Gıda Canlı Hayvan Tarım Taşımacılık Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. aleyhine başlatılan toplam 12.673,01-TL bedelli faturadan kaynaklı icra takibi başlatıldığını, dayanak faturada “kg fatura edilen süt litreye çevrilince oluşan fark” açıklamasının yazılı olduğu, borçlu tarafından verilen 18/09/2019 tarihli dilekçe ile borca itiraz edildiği, icra müdürlüğünce 19/09/2019 tarihli karar tensip tutanağı ile itirazın yasal süresinde yapılması nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından delil olarak dayanılan faturalar, teslim fişleri, ürün iade fişi, kantar kayıtları, çiğ süt alım satım sözleşmesi ile Kayseri 7. Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye sayılı ihtarnamesinin muhataba tebliğ mazbatası örneği ile birlikte dava dosyasına ibraz edilmiştir. Davalı vekili de delil olarak dayandığı fatura örneklerini dava dosyasına ibraz etmiştir.
09/12/2019 tarihli ön inceleme duruşmasında dava açılırken 12.629,41-TL asıl alacağın dava değeri olarak gösterilip peşin dava harcının bu miktar üzerinden yatırıldığı, oysa ki miktar belirtilmeden icra takibine vaki tüm itirazın iptalinin ve takibin devamının talep edildiği, Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasında asıl alacak dışında 43,60-TL işlemiş faiz alacağı talebinin de olduğu görülmekle Harçlar Kanunu’nun 30. maddesi gereğince 43,60-TL faiz alacağı yönünden bakiye peşin dava harcını yatırması için davacı tarafa 2 haftalık kesin süre verilmesine, kesin süreye uymadığı takdirde 43,60-TL’lik faiz alacağına yönelik davanın harcı yatırılmak sureti ile yasal süresi içinde yenileninceye kadar HMK’nun 150. maddesi gereğince işlemden kaldırılacağı davacı vekiline ihtar edilmiştir. Davacı vekili kendisine verilen süre doğrultusunda 11/12/2019 tarihli sayman mutemedi alındı makbuzu ile 43,60-TL faiz alacağı yönünden bakiye peşin dava harcını yatırmıştır.
HMK’nun 222 ve TTK’nun 83. maddesi gereği uyuşmazlık konusu olan 2019 yılına ait tüm ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmeleri, ibrazı mümkün değilse nedenleri ile birlikte bilirkişi incelemesine hazır edileceği açık adresi, bu adreste ticari defter ve kayıtları bilirkişinin incelemesine sunacak ilgili kişinin adını, soyadını ve telefon numarasını bildirmeleri için mahkememizce taraflara kesin süre verilmiştir. Davacı vekili 17/03/2020 tarihli dilekçesi ile müvekkilinin ticari defter ve belgeleri klasör halinde sunmuş, yine 23/12/2020 tarihli dilekçesinde ise sunduklarının dışındaki müvekkilinin diğer ticari defter ve kayıtlarının bilirkişi incelemesine hazır edileceği açık adresi bildirmiştir. Davalı vekili 20/12/2020 tarihli dilekçesinde müvekkilinin ticari defter ve kayıtlarının bilirkişi incelemesine hazır edileceği açık adresi bildirmiştir.
Davalı tarafından gösterilen tanıklar yargılama sırasında usulünce dinlenmişlerdir.
Davalı tanığı … duruşmada “Ben davalı şirkette asgari ücret ile çalışmakta olan işçiyim. Davalı şirket davacı Duru Mandıra Firması’na süt satmaktaydı ben ve arkadaşım … davalı şirketin sattığı sütleri davacı şirkete Ford Transit marka araçla götürüp teslim ediyorduk. Davacı şirkete süt getirdiğimizde sütü boşaltmadan önce orada bulunan kantara araba ile çıkıyorduk. Kantar ölçümünü Duru Mandıra Firması’nın orada kağıt fabrikası da vardı. Kantar kağıt fabrikası kısmında bulunuyordu. Bize arabayı kantara çıkarın diyorlardı. Biz de gidip kantarın üstüne çıkıyorduk. Orada kantar ölçümü yapan çalışanlar var. onlar tartıyordu. Sonra gidip sütümüzü Duru Mandıra’nın deposuna boşaltıyorduk. Sonra tekrar boş halde kamyon kantara çıkıp tartılıyordu. Sonra tartı yapan kantarcıdan fişi alıp Duru Mandıra’nın muhasebesine veriyorduk, o da bize fiş yazıp veriyordu. Biz de götürüp kendi çalıştığımız işyerine veriyorduk. Bizim tartım sırasında ve fiş düzenlemesi sırasında herhangi bir müdahalemiz olmuyordu. Teslim fişlerinde litre mi yazıyordu ne yazıyordu bilmiyorum. Biz sadece orada yazılı fişleri alıp kendi çalıştığımız firmaya veriyorduk. Ben bu fişlerin kaç nüsha olduğunu hatırlamıyorum. Getirdiğimiz sütlerin litresini bazen hesaplıyorduk, bazen hesaplamıyorduk. beş aşağı beş yukarı hesaplarımız tutabiliyordu. Benim bildiklerim bunlardır.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı … duruşmada “Ben davalı Güleser Süt Ltd. Şti.’nde işçi olarak çalışmaktaydım. Çoğunlukla arkadaşım … ile beraber davalı şirketten yüklediğimiz sütü Ford Transit marka araçla davacı Duru Mandıra Şirketi’ne götürüyorduk. Orada süt depoları dolu olduğu için bunların bir kağıt fabrikaları vardı, bizi oraya yönlendirdiler oradaki kantarda tartma işi yapılması gerektiğini söylediler. Biz de sütü boşaltmadan önce kantara çıkıp tarttırıyorduk. Tartma işini ordaki kendi muhasebecileri yapıyordu, bizim hiçbir müdahalemiz olmuyordu. Sonra sütü davacının süt fabrikasına boşaltıyorduk, araç boşaltıldıktan sonra boş halde birkere daha kantara çıkıp tartılıyordu, sonra aldığımız fişleri Duru Mandıra’nın muhasebe bölümüne götürüyorduk. Onlar bize teslim fişi veriyordu. Teslim fişinin üzerinde litre mi yoksa kg cinsinden mi ölçü yazıyordu onu hiç bilmiyorum. Sonra aldığımız fişleri Güleser Firması’na götürüyorduk. Teslim fişlerinin kaç nüsha düzenlendiğini bilmiyorum. Biz Güleser Süt Firması’nda sütleri değişik kişilerden toplayarak elde ediyoruz. Topladığımız sütleri litre hesabıyla tutuyoruz. Duru Mandıra firmasına ne kadar süt getirdiğimiz ay sonu muhasebecinin yaptığı hesapla ortaya çıkıyor. Biz süt üreticisinden aldığımız süt litre miktarını yazıyorduk. Benim bildiklerim bunlardır.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Delillerin toplanmasından sonra HMK’nun 266. maddesi gereğince bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, HMK’nun 267. ve 268. maddesi gereğince dava dosyasının re’sen seçilecek bir muhasebeci bilirkişiye tevdine, bilirkişiye HMK’nun 268. maddesi gereği tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yerinde inceleme yapması, raporuna esas alacak olup da dosya içinde bulunmayan kayıt ve belgeler olursa birer suretinin raporuna eklemesi için yetki verilmesine, HMK’nun 273. maddesi gereğince tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulup tutulmadığının, açılış ve kapanış tasdiklerinin olup olmadığı, taraflar arasındaki süt alımına ilişkin faturaların tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı, bu kayıtların birbirini teyit edip etmediği, davalı tarafından davacıya satılan sütlerin kantar fişlerinde kilogram cinsinden ölçümlendirme yapılmasına rağmen faturalarda litre cinsinden yazılıp yazılmadığı, tarafların ticari defter ve kayıtlarında bu konuda bilgi, kayıt vbelge olup olmadığı, tarafların iddia ve savunmaları ve tüm delillere göre davacının bu nedenle davalıdan alacağı olup olmadığı, varsa takip tarihi itibari ile asıl alacak miktarının kaç TL olduğu, varsa temerrüt tarihinden takip tarihine kadar işlemiş yasal faiz miktarının kaç TL olduğu hususlarında hüküm vermeye ve denetime elverişli açıklamalı rapor tanzimi için yetki ve görev verilmiştir.
Mali müşavir bilirkişi Osman Şenol tarafından verilen 30/11/2020 tarihli raporda özetle; “Davaya konu faturaların tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve taraf kayıtlarının birbirini teyit ettiği, davalı tarafından davacıya satılan sütlerin teslim fişlerinde ölçü biriminin litre olduğu, teslim fişlerine istinaden düzenlenen kantar fişlerinde ölçü biriminin kilogram olduğu ve davalı tarafça düzenlenen faturalarda yer alan ölçü biriminin kilogram cinsinden hesaplanarak işlemlerin yapıldığının tespit edildiğini, davalı şirketçe düzenlenen faturalarda her ne kadar ölçü biriminin litre yazılmasına karşı gerçekte kilogram cinsinden yapılan hesaplamalar olduğu ve tespitin kantar fişleriyle teyit edildiğinin tespit edildiği, davalı şirketçe düzenlenen faturaların ölçü birimlerinin düzeltildiği zaman düzenlenen fatura tutarı ile litreye dünüştürülmüş tutarlar arasında (579.239,68-TL – 561.278,77-TL =) 17.960,91-TL tutarlı bir fazlalık olduğunun tespit edildiği, davalı şirketin davacı şirkete ölçü birimi doğru olarak yazmadığı için 17.960,91-TL fazla borçlandırıldığının tespit edilmesine karşın 11/09/2019 tarihinde Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasında talep edilen tutarın 12.629,41-TL olduğu, davacının davalıdan talep ettiği 12.629,41-TL ana para tutarı dava tarihi olan 11/09/2019 tarihi itibariyle 43,60-TL işlemiş faiz olduğu toplam 12.673,01-TL alacağının olduğunun tespit edildiği” bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, YARGILAMA VE GEREKÇE: Dava, İİK’nun 67. maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacağın istirdatı için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizde evvelce yapılan yargılama sonunda 29/12/2020 tarihli, 2019/720 Esas ve 2020/805 Karar sayılı gerekçeli karar ile “…davanın kısmen kabulüne, Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına davalının vaki itirazının kısmen iptali ile, 12.629,41-TL asıl alacak ve 28,03-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 12.657,44-TL üzerinden icra takibinin devamına, İtirazın iptaline karar verilen 12.629,41-TL asıl alacağın takip tarihinden tahsil tarihine kadar değişen oranlarda yasal faiz işletilmesine, dava dilekçesi ile takibe aykırı olarak istenilen mevduata uygulanan en yüksek oranda faiz işletilmesine yönelik davacı isteminin reddine, yine ispatlanamadığından dolayı davacının fazlaya ilişkin itirazın iptali isteminin reddine, itirazın iptaline karar verilen 12.657,44 TL’nin takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, koşulları bulunmadığından davalının kötü niyet tazminatının reddine ” şeklinde karar verilmiştir. Bu karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nce icra kılınan istinaf incelemesi sonunda 10/03/2021 tarihli, 2021/355 Esas ve 2021/483 Karar sayılı ilamı ile “… Bizzat davacı tarafından düzenlenen ve dosyada yer alan teslim fişlerinde ölçü birimin litre olarak belirtilmesine rağmen hükme esas alınan 30/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda “teslim fişlerinde ölçü birimi olarak litre yazılmıştır. Teslim fişleri ile kantar fişlerinin incelenmesi sonucunda teslim fişlerine yazılan ölçü biriminin tamamına yakınında kilogram yazıldığı” belirtilerek rapor düzenlendiği görülmüştür. Bununla birlikte raporda davalı tarafından teslim edilen sütlerden bazılarının kantar fişi bulunmadığı belirtilmesine rağmen kantar fişi varmışcasına kilogramdan litreye çevrilerek hesaplama yapıldığı görülmüştür. Rapor bu haliyle hatalı ve eksik olup hükme esas alınabilecek nitelikte değildir.
O halde mahkemece dosyanın yeni bir bilirkişiye/bilirkişilere tevdi ile taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümleri, davacı şirket çalışanları tarafından imzalanan tüm teslim fişleri ve kantar fişleri incelenmek sureti ile, davacı tarafından litre ve kilogram olarak teslim alınan fişlerin ayrılarak teslim fişlerinde litre cinsinde teslim alındığı belirtilen fişler yönünden davacının talebinin yersiz olduğu, buna karşılık kilogram olarak teslim alındığı belirtilen fişlerin kantar fişleri ile karşılaştırılmak suretiyle litreye çevrilerek fazla ödeme olup olmadığının belirlenmesi, teslim fişinde davacı tarafından litre olarak teslim alındığı belirtilen sütler bakımından davacının, kilogram olarak teslim edildiği belirtilen sütler için ise davalının yemin delilinin olduğu dikkate alınarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekir.” nedenleri ile istinaf başvurusunun kabulüne ve mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nce iade edilen dava dosyası, mahkememizin 2021/300 Esas sırasına kaydedilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin 10/03/2021 tarihli, 2021/355 Esas ve 2021/483 Karar sayılı ilamı doğrultusunda yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, HMK’nun 267. ve 268. maddesi gereğince dava dosyasının daha önce rapor veren bilirkişi dışında resen seçilecek bir mali müşavir – muhasebeci bilirkişiye tevdine, HMK’nun 268. maddesi gereğince bilirkişiye tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yerinde inceleme yapması ve raporuna esas alacağı fakat dosya içerisinde bulunmayan kayıt ve belgeler olursa birer suretini alıp raporuna ekleme yetkisi verilmesine, HMK’nun 273. maddesi gereğince iddia, savunma, daha önce alınan bilirkişi raporu, mahkememizin daha önce verdiği karar üzerine yapılan istinaf incelemesi sonucu, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi tarafından verilen ilam, tüm deliller, beyan ve belgeler ile kayıtlar, ayrıca taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümleri, davacı şirket tarafından imzalanan tüm teslim fişleri ve kantar fişleri incelenmek suretiyle davacı tarafından litre ve kilogram olarak teslim alınan fişlerin ayrılarak teslim fişlerinde litre yazdığı halde kantar fişi olmayan teslimatlar yönünden hesaplama yapılmadan ve bu kısma dahil edilmeden davacı tarafından litre ve kilogram olmak üzere teslim alınan fişlerin ayrılması suretiyle teslim fişlerinde kilogram olarak teslim alındığı belirtilen fişlerin kantar fişleri ile karşılaştırılması suretiyle litreye çevrilerek fazla ödeme olup olmadığının tespiti, varsa fazla ödemenin kaç TL olduğu, davacı tarafından keşide edilen ihtarnamenin davalı ya 02/09/2019 tarihinde tebliğ edildiği ve ihtarnamede davacıya 5 günlük süre verildiği gözetilerek davacının takip tarihi itibariyle temerrüde düşürülmüş olup olmadığı, temerrüde düşmüş ise asıl alacağı temerrüt tarihinden takip tarihine kadar işlemiş yasal faiz miktarının kaç tl olduğu, teslim fişlerinde litre cinsinden alındığı yazılı süt miktarının kaç litre olduğu ve bunun parasal tutarının ne olduğu hususlarında ve yukarıda anılan bölge istinaf mahkemesi ilamında yer alan tüm hususları karşılar şekilde hüküm vermeye ve denetime elverişli açıklamalı rapor tanzimi için bilirkişiye yetki ve görev verilmesine karar verilmiştir.
Mali Müşavir bilirkişi Selçuk Erdaş tarafından düzenlenen 14/09/2021 tarihli raporda özetle; “1. Davacı …’nin 2019 yılına ait ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, TTK’nun 64. maddesine göre yasal süresinde yapılmış açılış ve kapanış tasdikleri bulunduğu, 2. Davalı Güleser Süt ve Süt Ürünleri Gıda Canlı Hayvancılık Tarım Taşımacılık San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin 2019 yılına ait resmi defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, TTK’nun 64. maddesine göre yasal süresinde yapılmış açılış ve kapanış tasdikleri bulunduğu, 3. Dava dosyasındaki evraklar,belgeler ve defter kayıtlarının incelenmesi sonucu teslim fişlerinde litre cinsinden alınan sütün miktarının 320.351 litre olduğu, parasal tutarının 511.594,80-TL KDV hariç tutar, %08 KDV tutarının 40.927,58-TL olup KDV dahil toplam 552.522,38-TL olduğu, 4. Dava dosyasındaki evraklar, belgeler ve defter kayıtlarının incelenmesi sonucu teslim fişlerinde kilogram olarak teslim alındığı belirtilen fişlerin kantar fişleri le karşılaştırılması suretiyle litreye çevrilerek yapılan hesaplamalar sonucu davacının davalıdan fazla ödeme olarak 162,85,00-TL asıl ve 0,36-TL yasal faizi toplam 163,21-TL alacağı olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
14/09/2021 tarihli bilirkişi raporunun 5. sayfasının en altında bulunan tabloda bilgileri verilen 07/03/2019 tarihli 12489 nolu, 12/03/2019 tarihli 12410 nolu, 15/03/2019 tarihli 12426 nolu ve 08/04/2019 tarihli 0185 nolu teslim fişlerinin dışındaki uyuşmazlık konusu yapılan diğer teslim fişlerinde davacı tarafından litre olarak teslim alındığı yazılı sütler bakımından davalıya yemin teklif edecekse yemin metnini sunması için davacı tarafa kesin süre verilmiş ve kesin sürenin anlam ve sonuçları davacı vekiline ihtar edilmiştir.
14/09/2021 tarihli bilirkişi raporunun 5. sayfasının en altında bulunan tabloda bilgileri verilen 07/03/2019 tarihli 12489 nolu, 12/03/2019 tarihli 12410 nolu, 15/03/2019 tarihli 12426 nolu ve 08/04/2019 tarihli 0185 nolu davacı tarafından kilogram olarak teslim alındığı belirtilen sütler bakımından davacıya yemin teklif edecekse yemin metnini sunması için davalı tarafa kesin süre verilmiş ve kesin sürenin anlam ve sonuçları davacı vekiline ihtar edilmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan yemin metnine davacı vekilinin 01/11/2021 tarihli dilekçesi ile itirazları, HMK’nun 225 ve devamı maddeleri hükümleri, Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 2017/920 Esas ve 2018/10852 Karar sayılı emsal kararı dikkate alınarak davalının yemin metnindeki hususlar ve istinaf karar ilamından yararlanılarak yemin sorusunun “14/09/2021 tarihli bilirkişi raporunun 5. sayfasının en altında bulunan tabloda bilgileri verilen 07/03/2019 tarihli 12489 nolu, 12/03/2019 tarihli 12410 nolu, 15/03/2019 tarihli 12426 nolu ve 08/04/2019 tarihli 0185 nolu davacı tarafından kg olarak teslim alındığı belirtilen teslim fişlerinde yazılı sütleri litreye çevirmeden teslim fişlerinin üzerinde yazılı rakamlar gibi kilogram cinsinden teslim almadığıma, bu teslim fişlerindeki yazılanların doğru olduğuna, namusum, şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerlerim üzerine yemin ediyorum.” şeklinde hazırlanmasına karar verilmiştir.
Yine aynı nedenlerle davacı vekili tarafından 20/10/2021 tarihli dilekçe ekinde sunulan yemin metninden ve istinaf karar ilamından yararlanarak davacının yemin sorusunun “14/09/2021 tarihli bilirkişi raporunun 5. sayfasının en altında bulunan tabloda bilgileri verilen 07/03/2019 tarihli 12489 nolu, 12/03/2019 tarihli 12410 nolu, 15/03/2019 tarihli 12426 nolu ve 08/04/2019 tarihli 0185 nolu teslim fişlerinin dışındaki uyuşmazlık konusu yapılan diğer teslim fişlerinde litre olarak teslim alındığı yazılı sütlerin aslında litreye dönüştürülmeden teslim fişi ve faturası düzenlemediğime, bu sayede fazla ödeme almadığıma, sözü edilen teslim fişlerinde yazılanların doğru olduğuna namusum, şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerlerimin üzerine yemin ediyorum.” şeklinde hazırlanmasına karar verilmiştir.
Davalı tarafça yemin deliline dayanılmakla, davacı şirket yetkilisi Zeki Alıcı’ya HMK’nun 233. maddesine göre usulünce yemini yaptırılmıştır. Davacı şirket yetkilisi, “14/09/2021 tarihli bilirkişi raporunun 5. sayfasının en altında bulunan tabloda bilgileri verilen 07/03/2019 tarihli 12489 nolu, 12/03/2019 tarihli 12410 nolu, 15/03/2019 tarihli 12426 nolu ve 08/04/2019 tarihli 0185 nolu davacı tarafından kg olarak teslim alındığı belirtilen teslim fişlerinde yazılı sütleri litreye çevirmeden teslim fişlerinin üzerinde yazılı rakamlar gibi kilogram cinsinden teslim almadım. Bu teslim fişlerindeki yazılanlar doğrudur. Biz süt ölçümlerini dışarıdaki kantara gönderiyorduk. Dışarıdaki hiçbir kantarda litre cinsinden ölçüm yapılmıyor, kilogram şeklinde tartım yapılıyor. Kilogramın 0,97’si bir litre yapıyor. Dolayısıyla ne kadar kantar fişiyle teslimat yaptıysak hepsi de kilogram cinsindendir. Bizim o dönemde çalışan muhasebecimiz yeni olduğu için kilogram litre farkını bilmiyordu. Dolayısıyla karşı tarafın bizden kilogram cinsinden giden kantar fişlerini litre cinsinden faturalandırmasına itirazı olmamış. Kendilerine ödeme yaptıktan 1 ay sonra yaptığımız kontroller sırasında olay açığa çıktı. Muhasebecileri de arabuluculuk görüşmesinde olayı kabul ettiler, ancak bizim de ödemeyi kendilerine geç yaptığımız ve sütte su çıktığı nedeni ile ödemeyi yapmayacaklarını söylediler. Halbuki ödemeler kendileri ile hemfikir olarak yapılmıştır. Sütte su çıkması cihazlarla yapılan tahlil sonucu çıkmış ve kendilerine de ibraz edilmiştir. ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tarafça yemin deliline dayanılmakla, davalı şirket yetkilisi ***’e HMK’nun 233. maddesine göre usulünce yemini yaptırılmıştır. Davalı şirket yetkilisi, “*** tarihli bilirkişi raporunun 5. sayfasının en altında bulunan tabloda bilgileri verilen *** tarihli *** nolu, *** tarihli *** nolu, *** tarihli *** nolu ve *** tarihli *** nolu teslim fişlerinin dışındaki uyuşmazlık konusu yapılan diğer teslim fişlerinde litre olarak teslim alındığı yazılı sütlerin aslında litreye dönüştürülmeden teslim fişi ve faturası düzenlemedim ve bu sayede fazla ödeme almadım. Sözü edilen bu teslim fişlerinde yazılanlar doğrudur. Mutabık kalınarak işlem yapılmıştır.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalının davacıya süt sattığı hususu tarafların kabulündedir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalının zamanaşımına yönelik beyan ve itirazlarının muteber olup olmadığı, davalının davacıya sattığı sütlerin litre üzerinden hesap edilerek mi alındığı, yoksa kantar ölçümleri yapılan sütlerin kilogram biriminden miktarları litreye çevrilmeden mi hesap yapıldığı, bu nedenden dolayı davacının davalıdan sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacağı olup olmadığı, icra takibine konu edilen fatura nedeni ile davacının davalıdan alacağı olup olmadığı, davalının icra takibine vaki itirazının haklı olup olmadığı ve davalının bu itirazının iptalinin gerekip gerekmediği hususlarında toplanmaktadır.
Dava, davacının davalıdan aldığı sütleri kilogram litreye çevirmeden ödeme yapması sonucu fazladan ödediğini iddia ettiği bedelin iadesi amacıyla başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davasıdır.
Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı …. Ve Tic. A.Ş. tarafından borçlu *** Hayvan Tarım Taşımacılık Sanayi Ve Ticaret Ltd. Şti. aleyhine *** tarihli 12.673,01-TL bedelli fatura dayanak yapılarak icra takibi başlatıldığı, dayanak faturada “kg fatura edilen süt litreye çevrilince oluşan fark” açıklamasının yazılı olduğu, borçlu tarafından verilen *** tarihli dilekçe ile borca itiraz edildiği, icra dairesince *** tarihli karar tensip tutanağı ile itirazın yasal süresinde yapılması nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Taraflar arasında *** tarihli çiğ süt alım sözleşmesinin imzalandığı ihtilaf konusu değildir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık davalının davacıya teslim ettiği sütlerin kilogram ölçülmesine rağmen bu ağırlığın karşılığına denk gelen litre birimine çevrilmeden kilogram ağırlığın doğrudan aynı sayıda litre ölçüsü ile yazılıp yazılmadığı noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
Davacının 1 kilogramın =1,03 litreye tekabül ettiğini ancak davalının kendisine teslim ettiği sütleri tartıda kilogram birimi üzerinden ölçmesine rağmen teslim fişlerinde bu ağırlığı litreye çevirmeden doğrudan litre olarak yazdığını bundan dolayıda fazladan ödeme yapmak zorunda kaldığını iddia ettiği görülmüştür.
Davalının davacıya 2 yıla yakın süre süt sattığını davacıya teslim ettiği sütlerde kendisinin hiç bir müdahalesinin olmadığını, tüm işlemlerin, hesaplamaların faturaların ve ödemelerin davacı tarafından yapıldığını, süt ölçümlerin yapılan kantarların davacının kendi kantarları olduğunu davacının kendisine herhangi bir ihtirazi kayıt koymadan ödeme yaptığını, süresinde ayıp ihbarında bulunmadığını yine taleplerin zaman aşımına uğradığını iddia ettiği görülmüştür.
Zaman itibarı ile somut uyuşmazlığa uygulanması gereken 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 77. maddesi “Haklı bir sebep olmaksızın, bir başkasının malvarlığından veya emeğinden zenginleşen, bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür. Bu yükümlülük, özellikle zenginleşmenin geçerli olmayan veya gerçekleşmemiş ya da sona ermiş bir sebebe dayanması durumunda doğmuş olur.” şeklindedir.
Madde metninden de anlaşılacağı üzere, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır.
Yine aynı Kanun’un 82. maddesine göre; sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkı, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde hakkın doğumundan başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. İki yıllık zaman aşımı süresi, hak sahibinin, mal varlığındaki eksilmeye yol açan işlemi ve sebepsiz zenginleşeni tam olarak öğrendiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Ondan önceki noksan bilgiler ve tahminler bu sürenin başlangıcına esas olamaz.
Zamanaşımı maddi hukuktan kaynaklanan bir defi ve savunma aracı olup, davalının zamanaşımı definde bulunmuştur. Mevcut delilere göre davacının kendi aleyhine olarak davalının sebepsiz zenginleştiğini öğrendiği tarihten itibaren TBK’nun 82. maddesinde öngörülen zaman aşımı süresinin dolmamış olması, davalının ileri sürdüğü ayıp ihbar süresinin ise bu uyuşmazlıkla ilgisinin olmadığı nedeniyle davalının zaman aşımı defi haklı görülmemiş ve buna itibar edilmeyerek davanın esası yönünden yargılama yapılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan 06/08/2018 tarihli çiğ süt alım sözleşmesinin “sütün miktarı ve teslimine esas belge düzenlemesi” başlıklı 8. maddesinin incelenmesinde;
1-Satıcı, ….litre sütü günlük veya ….sütü aylık olarak alıcıya teslim etmeyi taahhüt eder. Bu miktar, mevsim şartları ve ineklerin gebelik durumuna göre %20 fazla veya eksik olabilir.
2- Sütün miktarı, süt teslim/alım işinin gerçekleştiği yerde yapılan tartı işlemine göre belirlenecektir.
3-Süt bedelini belirlemeye esas belgeler (irsaliye, alım satım makbuzu, vs.) tartı işlemine göre, bu işlemin yapıldığı yerde ve alıcı veya yetkilisi tarafından sevkiyat öncesi düzenleyecektir.
4-Tartım işleminde mutabık kalınamaması durumunda, teslim yerine en yakın mesafedeki birlik, belediye, borsa, kooperatif vs. kurumlara ait kantarda tartım işlemi tekrar yaptırılır ve bu tartıma ait belge taraflarca süt tesliminde ve süt ödemesinde esas alınır.” düzenlemesi mevcuttur.
Dosya içerisinde yer alan *** şirketi tarafından Güleser şirketi adına düzenlenen 2019 yılı Şubat Mart ve Nisan aylarına ait teslim fişlerinin incelenmesinde; *** tarih *** numaralı 3860 kg meblağlı, *** tarih *** numaralı 3600 kg meblağlı, *** tarih *** numaralı *** kg meblağlı, *** tarih *** numaralı 6580 kg meblağlı teslim fişleri hariç tüm teslim fişlerinde ölçü biriminin litre olarak yazıldığı, faturaların teslim alan bölümünün imzalı olduğu görülmüştür.
Taraflar tacir olup 06/08/2018 tarihli sözleşmenin 8. maddesindeki düzenleme delil sözleşmesi niteliğindedir. Davacı tarafça sözleşme uyarınca davalıda teslim alınan sütlere ilişkin herhangi bir ihtirazi kaydın bulunmadığı, yine teslim fişlerinde teslim alan bölümünün davacı şirket çalışanlarınca imzalandığı sabittir.
Mali Müşavir bilirkişi *** tarafından düzenlenen ***tarihli raporda özetle; ” Dava dosyasındaki evraklar, belgeler ve defter kayıtlarının incelenmesi sonucu teslim fişlerinde kilogram olarak teslim alındığı belirtilen fişlerin kantar fişleri le karşılaştırılması suretiyle litreye çevrilerek yapılan hesaplamalar sonucu davacının davalıdan fazla ödeme olarak toplam 784,63-TL ödeme yapıldığı” şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir. Söz konusu bilirkişi raporu Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin 10/03/2021 tarihli, 2021/355 Esas ve 2021/483 Karar sayılı ilamı ile dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli olması nedeniyle mahkememizce benimsenmiştir. Teslim fişinde davacı tarafından litre olarak teslim alındığı belirtilen sütler bakımından davacıya, kilogram olarak teslim edildiği belirtilen sütler için ise davalıya yemin teklif etme hakkı olduğu hatırlatılmış ve tarafların yemin deliline dayanmış olması nedeniyle davacı şirket yetkilisinin ve davalı şirket yetkisinin usulen yemini yaptırılmıştır.
Yargılama sonunda dosya kapsamına göre teslim fişlerinde kilogram olarak teslim alındığı yazan *** tarihli *** nolu, *** tarihli ***nolu, *** tarihli *** nolu ve *** tarihli *** nolu teslim fişleri nedeniyle davacının davalıya toplam 784,63-TL fazla ödeme yaptığı anlaşılmıştır. Bilirkişi raporundan *** tarihli *** nolu teslim fişinde teslim alan bölümünde davacı şirket çalışanının imzasının bulunduğu nedeniyle sadece bu fişle ilgili fark yönünden davacının alacağı hesaplanmış, *** tarihli *** nolu, *** tarihli *** nolu ve *** tarihli *** nolu teslim fişlerinde teslim alan bölümünde davacı şirket çalışanının imzasının bulunmadığı nedeniyle hesaplamaya esas alınmamıştır. Mahkememizce anılan teslim fişlerinde teslim alan bölümünde davacı şirket çalışanının imzasının bulunmamasının sonuca etkili olmadığı, bu teslim fişlerinde ölçümün kilogram cinsinden yapıldığının önemli olduğu değerlendirilmiştir. Bilirkişi raporunda 162,85-TL için işlemiş faiz hesabı yapıldığından raporun bu kısmı mahkememizce hükme esas alınmamış, faiz hesabının basit matematiksel işlem olması, ayrıca bir uzmanlığı gerektirmemesi nedeniyle mahkememizce resen yapılması uygun görülmüştür. Kayseri 7. Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile muhataba tebliğ mazbatası örneği incelendiğinde davacının takibe dayanak yapılan fatura bedeli olan 12.629,41-TL’nı ödemesini davalıya ihtar ettiği, ihtarnamenin davalıya *** tarihinde tebliğ edildiği, buna göre tespit edilen temerrüt tarihi ile icra takip tarihine kadar olan dönem işin işlemiş yasal faiz miktarı = ana para x faiz oranı x süre / 36.000 formülünden yararlanmak suretiyle hesap edilmiş ve 0,19-TL olarak bulunmuştur.
Dosya kapsamına göre davanın kısmen kabulü ile Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasına davalının vaki itirazının kısmen iptali ile 784,63-TL asıl alacak ve 0,19-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 749,82- TL üzerinden icra takibinin devamına, icra takibinde yasal faiz istenildiği dikkate alınarak, takip tarihinden tahsil tarihine kadar 784,63-TL asıl alacağa değişen oranlarda yasal faiz işletilmesine, dava dilekçesinde takipteki talebe aykırı olarak talep edilen mevduata uygulanan en yüksek oranda faiz işletilmesine yönelik istemin ise reddine, sübut bulmadığından dolayı davacının fazlaya ilişkin itirazın iptali isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
İİK’nun 67/1. maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davalı lehine kötüniyet tazminatına hükmetmek için davanın davalı lehine sonuçlanması, davacının icra takibinde kötüniyetli olması ve davacının talebi gerekir. Davacının kötüniyetli sayılabilmesi için haksız olduğunu bildiği ya da bilmesi gerektiği halde icra takibine girişmiş olmalıdır. Alacaklının kötüniyetli olduğu konusunda ispat yükü davalıdadır. Davalı borçlu, takip konusu alacağın aslında hiç doğmadığını veya sona erdiğini alacaklının bildiği halde takibe geçtiğini kanıtlarsa alacaklı aleyhine tazminata hükmedilir. Davacı vekili dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talep ettiği, kabul edilen miktar yönünden takibe konu alacak yerleşik Yargıtay kararları uyarınca likit kabul edildiğinden İİK’nun 67. maddesindeki %20’si oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmiştir. Davanın red olunan kısmı yönünden davacının takipte kötü niyetli olduğu ispatlanmadığından ve yasal koşulları bulunmadığından davalının kötü niyet tazminatının reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULUNE KISMEN REDDİNE,
1-Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasına davalının vaki itirazının KISMEN İPTALİ ile 784,63-TL asıl alacak ve 0,19-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 749,82-TL üzerinden icra takibinin DEVAMINA,
2-Takip tarihinden tahsil tarihine kadar 784,63-TL asıl alacağa değişen oranlarda yasal faiz işletilmesine, dava dilekçesinde takipteki talebe aykırı olarak talep edilen mevduata uygulanan en yüksek oranda faiz işletilmesine yönelik istemin ise reddine,
3-Davacının fazlaya ilişkin itirazın iptali isteminin REDDİNE,
4-İtirazın iptaline karar verilen 748,82-TL’nın taktiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,
5-Koşulları bulunmadığından davalının kötü niyet tazminat isteminin reddine,
6-Alınması gereken 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının dava açılırken davacıdan peşin olarak alınan 215,68-TL ile 44,40-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 260,08-TL harçtan mahsubu ile fazla yatan 200,78-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacı tarafa iadesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin) kabul ve ret oranına göre 81,75-TL’nın davalı ***Ve Tic. Ltd. Şti.’nden ve bakiye 1.238,25-TL’nın davacı …’nden alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
8-Davacı tarafça yapılan 44,40-TL başvurma harcı ve 59,30-TL peşin dava harcının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
9-Davacı tarafça bozma öncesinde yapılan 114,00-TL tebligat gideri ve 27,50-TL e-tebligat gideri ve 600,00-TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 741,50-TL yargılama gideri ile bozma sonrasında yapılan 27,5-TL e-tebligat gideri, 19,00-TL tebligat gideri ve 600,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 646,50-TL ve genel toplamda 1.341,00-TL yargılama giderinden davanın kabul red oranına göre belirlenen 83,07-TL’nın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı tarafından yapılan 49,50-TL e-tebligat gideri, 57,00-TL tebligat gideri ve 64,30-TL posta gideri olmak üzere toplam 170,80-TL yargılama giderinden davanın kabul red oranına göre belirlenen 160,22-TL’nın davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
11-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
12-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’nin 13/2. gereğince davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesap ve taktir olunan 784,82-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
13-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince davanın ret olunan kısmı üzerinden hesap ve taktir olunan 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı şirket yetkilisi ile davacı vekili ve davalı şirketi yetkilisi ile davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/12/2021

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır