Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/298 E. 2022/350 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI :…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVA :Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/05/2022
Mahkememize açılan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı Vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı … ile banka arasında imzalanan kredi sözleşmelerine davalının müteselsil kefil olduğunu, kredi borcunun zamanında ödenmemesi üzerine davalı aleyhinde … Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye no ile … tarih ve … numaralı ihtarnamelerinin keşide edildiğini, borcun buna rağmen ödenmemesi üzerine Kayseri … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile genel haciz yoluna özgü icra takibi başlatıldığını, davalının borca itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek davalının borca vaki itirazının iptali ile takibin kaldığı yerden devamına karar verilmesini, davalının takip konusu alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, davalı davaya karşı cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER:
Mahkememizin … tarihli tensip ara kararı ile davalının isticvabına karar verilmiş ve talimat yolu ile isticvap delili ikmal edilmiştir.
Yahyalı İlçe Seçim Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davalının imza asıllarının bulunduğu belge asılları celp edilmiştir.
Yahyalı İlçe Nüfus Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davalının imza asıllarının bulunduğu belge asılları celp edilmiştir.
… Bankası Yahyalı Şubesi’ne müzekkere yazılarak davalının imza asıllarının bulunduğu belge asılları celp edilmiştir.
… Bankası Yahyalı Şubesi’ne müzekkere yazılarak davalının imza asıllarının bulunduğu belge asılları celp edilmiştir.
Yahyalı Mal Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak dava dışı … ‘nın tacir olup olmadığı sorulmuş, gelen yazı cevabı ile; davalının potansiyel mükellef olduğu, Gelir Vergisi Mükellefiyeti ve herhangi bir ortaklığının bulunmadığı bildirilmiştir.
Yahyalı Mal Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … ‘nın … ve … tarihleri için ayrı ayrı değerlendirme yapılmak kaydı ile tacir olup olmadığı sorulmuş, gelen yazı cevabı ile; … ‘nın herhangi bir vergi kaydının bulunmadığı bildirilmiştir.
Develi Vergi Dairesi’ne müzekkere yazılarak … ‘nın … ve … tarihleri için ayrı ayrı değerlendirme yapılmak kaydı ile tacir olup olmadığı sorulmuş, gelen yazı cevabı ile; … ‘nın mükellefiyet kaydı bulunmadığından herhangi bir belgeye rastlanılmadığı bildirilmiştir.
Tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Kayseri Kriminal Polis Laboratuvarından bir grafoloji uzmanı bilirkişi … … tarihli raporunda özetle; İncelemeye konu, … bank T.A.Ş. … Şubesi tarafından Kredi alan … ‘nın, … sözleşme tarihli ve 20.000 (Yirmibin) TL. ile Müteselsil kefil olarak … ve … tarafından imzalanmış 20 sayfadan ibaret Genel Kredi Sözleşmesinin 18/20. sayfasında ve … bank T.A.Ş. tarafından Kredi alan … ‘nın, … sözleşme tarihli ve 10.000 (Onbin) TL. ile Müteselsil kefil olarak … ve … tarafından imzalanmış 28 sayfadan ibaret Genel Kredi Sözleşmesinin 23/28. sayfasında … adına atılı bulunan imzaların, … ‘nın elinden çıktığı yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir. Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, davalı vekilinin rapora itiraz ettiği ve İstanbul ATK’dan rapor alınmasını talep ettiği görülmüştür.
Genel kredi sözleşmesinde kefalete ilişkin hükümlerin bulunduğu sayfalardaki yazıların davalı eli ürünü olup olmadığı hususunda ek rapor alınmış, … tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; İncelemeye konu, … bank T.A.Ş. … Şubesi tarafından Kredi alan … ‘nın, … sözleşme tarihli ve 20.000 (Yirmibin) TL ile müteselsil kefil olarak … ve … tarafından imzalanmış 20 sayfadan ibaret Genel Kredi Sözleşmesinin 18/20. Sayfasında “… , 20.000 TL müteselsil kefil” ibarelerinin ve … bank T.A.Ş tarafından Kredi alan … ‘nın … sözleşme tarihli ve 10.000 (Onbin) TL ile Müteselsil kefil olarak … ve … tarafından imzalanmış 28 sayfadan ibaret Genel Kredi Sözleşmesinin 23/28. Sayfasında “… , 10.000 TL, … , müteselsil kefil” ibarelerinin, … ‘nın elinden çıktığı yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir. Bilirkişi ek raporunun taraflara tebliğ edildiği, davalı vekilinin rapora karşı itiraz dilekçesi sunduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nın 67. maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizin … tarihli … Esas – … Karar sayılı kararı ile: “1-Davanın kısmen kabul kısmen reddine, Kayseri … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan takipte, davalı-borçlunun 11.148,35-TL asıl alacak, 617,80 TL işlemiş faiz ve 30,89 TL BSMV miktarına yaptığı itirazın iptali ile asıl alacağa takip tarihinden işleyecek %35 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi ile birlikte takibin devamına ve fazlaya ilişkin talebin reddine, 2-İtirazın iptaline ve takibin devamına karar verilen alacak miktarı 11.148,35 TL.nin %20’si oranında (2.229,67-TL) icra inkâr tazminatının davalı-borçludan alınarak davacı alacaklıya verilmesine” şeklinde karar verilmiştir.
Söz konusu karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiş, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın … Esas … Karar sayılı kararı ile; “Somut olayda, davacı yanca … ve … tarihli genel kredi sözleşmelerindeki kefaletten kaynaklı olarak dava dışı … ‘ nın kullanmış olduğu kredinin ödenmediğinden bahisle alacağın tahsiline yönelik davalı kefil aleyhine kefaletten kaynaklı olarak icra takibi başlatılmış, davalının icra takibinde borca ve imzaya itirazı nedeniyle takibin durması üzerine işbu itirazın iptali davası açılmış, davalı yanca yargılama sırasında da imza ve sözleşmelerdeki yazılara itiraz edilmesine karşın bu konuda herhangi bir inceleme yapılmaksızın bankacı bilirkişiden rapor alınarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de; hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalının imza ve yazılara itirazı yönünden herhangi bir değerlendirme bulunmadığı gibi mahkemece davalının bu itirazlarının değerlendirilmesi bakımından grafolog bilirkişiden rapor alınması uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek önemli ölçüde bir delil niteliğindedir.
Hal böyle olunca, ilk derece mahkemesince uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli nitelikte grafolog bilirkişiden takip konusu … ve … tarihli genel kredi sözleşmelerindeki kefil adına atfen atılı imzalar ile yazıların davalıya ait olup olmadığına yönelik rapor alınmamış olması gözetildiğinde davaya konu delillerin toplanmadığı ve değerlendirilmediği anlaşılmakla 6100 Sayılı HMK’nın 22/07/2020 tarih ve 7751 Sayılı Yasa’nın 35.maddesi ile değişik 353/(1)-a.6.maddesi gereğince bu hususta inceleme yapılması için dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine” kararı verilmiştir.
Dava konusu GKS’de davalı … adına atfen yazılı yazıların ve iki ayrı imzanın davalının eli ürünü olup olmadığı konusunda davalının isticvabına karar verilmiş, bu hususta adresi itibari ile Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmış ve talimat mahkemesinde beyanı alınan davalı … … tarihli talimat duruşmasında” Bana göstermiş olduğunuz … tarihli … tarafından imzalanan kredi sözleşmesinin 18/20. Sayfasındaki … isminin altındaki imza ve yazılarda bana ait değildir, yine bana göstermiş olduğunuz … tarafından imzalanan 10.000,00 TL bedelli kredi sözleşmesinin 23/28. Sayfasındaki … isminin altındaki imza ve yazılarda bana ait değildir, imza örneklerimi veriyorum.” şeklinde beyanda bulunmuştur. Davalının oturarak, çömelerek, ayakta sağ ve sol el ile yazı ve imza örneklerinin alındığı görülmüştür.
Yargıtay’ın istikrar kazanmış uygulamasına göre, itirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın mahkeme öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır. Kaldı ki, itirazın iptali davasını görme yetkisi, icra takibinin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır. Bu yetki itirazının incelenmesi sonucunda, mahkeme, kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 27/11/2013 gün ve 2013/13-372 E. – 2013/1606 K. sayılı kararı),
İİK’nın 50/1. maddesine göre, para ve teminat borçlarına ilişkin icra takiplerinde yetkili icra dairesi, HMK’nın yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir. HMK’nın 6. maddesine göre, genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Aynı Kanun’un “Sözleşmelerden doğan davalarda yetki” başlıklı 10. maddesinde ise, sözleşmeden doğan davaların, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabileceği hüküm altına alınmıştır. Kısaca özetlemek gerekirse, HMK’nın yetki kuralları ilamsız icra takiplerinde kıyasen uygulanır. İtirazın iptali davalarında icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazlar da öncelikle incelenmelidir. HMK’nın 6. maddesine göre ilamsız icrada genel yetkili icra dairesi borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesi iken, sözleşmeden doğan para borçlarının takibi için başlatılan takipte sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesi de yetkili kılınmıştır. Takibin konusu sözleşmeden kaynaklı para borcu olduğunda sözleşmede aksine bir şart konulmamış ise para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ödeneceğinden, ifa yeri de alacaklının yerleşim yeri olacaktır. Böyle bir durumda alacaklı kendi yerleşim yerinde bulunan icra dairesinde de takip yapabilecektir.
Somut olayda davalı icra idaresinin yetkisine itiraz ettiği ve ikametgahının Yahyalı olduğu, Yahyalı icra dairelerinin yetkili olduğundan, genel kredi sözleşmesinde yetkiye dair anlaşma maddesi dava dışı asıl borçlu tacir olmadığından ve geçerli olamayacağından usule uygun bir takip bulunmadığından davanın usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davacının davasının HMK’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 161,09 TL’nin mahsubu ile artan 80,30 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama harç ve giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalının gider avansından harcanan 150,00 TL tebligat ve posta giderinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 2.001,30 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı….

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır

Bu belge 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununa göre güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.