Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/190 E. 2021/1143 K. 20.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: *** Esas – ***
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : ***
KATİP : ***

DAVACI : ***
VEKİLLERİ : Av.
Av.
DAVALI : 1- ***
VEKİLLERİ : Av. ***
Av. ***
DAVALILAR : 2- ***
3- ***

DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***

Mahkememizde görülmekte olan tazminat (cismani zarar sebebiyle açılan tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili …’ın … tarihinde saat 12,30 sularında *** Mahallesi, *** Sokak, No:74, önünde bulunmakta iken davalı … idaresindeki 38 … plakalı aracın süratinin de etkisiyle kendisine çarptığını, müvekkilinin bu kaza neticesinde Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi altına alındığını, tıbbi raporlarda başından ve ayağından darbe aldığını, durumunun basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde ağır olduğunun belirtildiğini ve bu kaza nedeniyle sol ayağında bozukluk meydana geldiğini, sorumlusu bulunamayan ölüm ve cismani zarar ile neticelenen trafik kazalarında ortaya çıkan zararın tazminini Güvence Hesabı’nın üstlendiği, zarara uğrayanın karşısında zararını talep edebileceği bir muhatap bulamadığı durumlarda zararına katlanmasının uygun görülmediğini, söz konusu kaza nedeniyle Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı soruşturma başlatıldığını ve Kayseri 8. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden açılan davanın devam ettiğini beyanla davalılardan … adına kayıtlı 38 … plakalı araç üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, davacı müvekkili … için fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava haklarının saklı kalması koşuluyla geçici/kalıcı iş göremezlik ve davacının şifa bulmak amacıyla yaptığı ve yapacağı her türlü masraf için (geçici iş göremezlik 450,00-TL, kalıcı iş göremezlik 450,00-TL, şifa bulmak için yapmış olduğu ve yapacağı SGK SUT kapsamında olmayan her türlü harcama için 100,00-TL olmak üzere) şimdilik 1.000,00-TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen ve 50.000,00-TL manevi tazminatın davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline, olay tarihi itibariyle gecikme faizine hükmedilmesine, masraf ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı Güvence Hesabı vekili cevap dilekçesinde özetle, velayetin birlikte kullanılması koşulunun gerçekleşmemesi nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesini, ayrıca görev itirazının bulunduğunu, müvekkili kurumun haksız fiilin gerçekleşmesinde taraf olmadığını, sorumluluğunun kanundan kaynaklandığını belirterek Güvence Hesabı aleyhine karar verilmesi halinde dava tarihinde itibaren ve ancak yasal faiz oranlarına hükmedilmesi gerektiğini belirterek haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan … ve …’ye usulünce tebligat yapılmasına rağmen yasal süresi içinde cevap dilekçesi sunmamışlar ve duruşmalara katılmamışlardır.
DELİLLER : Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Taraflarca kazaya karışan aracın trafik tescil kayıtlarına, nüfus kayıtlarına, Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyasına, trafik kaza tespit tutanağına, hastane kayıtlarına, tetkik, tedavi, ameliyat ve muayene kayıtlarına, Güvence Hesabı’nın sorumlu olduğu limitleri gösterir teminat limit tablosuna, tanık anlatımlarına ve bilirkişi incelemesine delil olarak dayanmışlardır. Celbi gereken kayıt ve belgeler celp edilerek incelenmiştir.
Davacının ve davalılardan … ve …’nin sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılması için Melikgazi İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmıştır.
Kayseri Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak 38 … plakalı aracın … tarihi itibariyle kayıtlı malikinin kim olduğu sorulmuş ve ilgili trafik kayıt örneği istenilmiştir. Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü’nce *** tarihli yazı ile müzekkeremize cevap verilmiş, istenilen trafik kayıt örneği gönderilmiştir.
Sigorta Bilgi Ve Gözetim Merkezi’ne müzekkere yazılarak 38 … plakalı aracın … kaza tarihini kapsayacak şekilde herhangi bir ZMMS sigorta poliçesi olup olmadığının araştırılarak bildirilmesi, varsa poliçe bilgilerinin gönderilmesi istenilmiştir.
Kayseri Eğitim Ve Araştırma Hastanesi’ne müzekkere yazılarak davacı …’ın … tarihli trafik kazasından dolayı yaralanması nedeniyle bu hastanede gördüğü muayene ve tedavisine ilişkin tüm tıbbi evrak ve grafiler ile hasta dosyasının bir suretinin gönderilmesi istenilmiştir.
Davacı …’ın tüm tedavi evrak ve grafilerinin celbinden sonra Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bİlim Dalı Başkanlığı’na sevki edilerek … tarihli trafik kazasında yaralanması nedeni ile; davacının geçici iş göremezlik durumu olup olmadığı, varsa geçici iş göremezlik süresinin kaç gün olduğu (kaç günde iyileşebilir olduğu), davacının sürekli iş göremezlik kaybı (maluliyeti) olup olmadığı, varsa yüzde (%) kaç oranında maluliyeti olduğu hususlarında ayrıntılı rapor düzenlenmesinin istenilmiştir.
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Ana bilim Dalı Başkanlığı’nın *** tarihli raporda özetle; “…’ın … tarihinde geçirdiği trafik kazası sonucu meydana gelen kafa içi (subaraknoid) kanama ile komplikasyonsuz iyileşmiş paryetal kemik ve tibia kemiği kırıkları nedeniyle Dört (4) ay süreyle mutat iş ve gücünden kaldığı (tıbbi şifa süresinin 4 (dört) ay olduğu) bu süre içerisinde bakıcı ihtiyacının/yardımcı desteğinin tıbben uygun olacağı, vücut genel çalışma gücünden % 3,3 (yüzde üç virgül üç) oranında kaybettiği, başka birinin sürekli bakımına muhtaç olmadığı” bildirilmiştir.
Davacı tanığı *** usulünce dinlenmiştir. Tanık duruşmada “Hatırladığım kadarıyla geçen yıl şeker bayramına iki gün kaldığı bir gün ben evimizin kapısının önünde halı yıkıyordum. Çaprazımızdaki komşumuz da evinin önünde halı yıkıyordu. Öğlenden sonra idi. Bir arabanın hızlıca yoldan geldiğini gördüm. Bu yol tek bir yoldur. Çaprazımızdaki halı yıkayan komşumuzu hızla gelen bu araca doğru, eli ile aşağı doğru parmağı ile işaret yaparak yavaşlamasını işaret ederken gördüm. Ancak araç yavaşlamadı, hızla gelmeye devam etti. Önümden geçti. Biraz ileride kaldırımda bir çocuk karşıya geçmek üzere bekliyordu. Çocuk kaldırımdan indiği anda bu araç çocuğa çarptı ve çocuğu aracın altına aldı. Bayağı sürükledi. Sonra da çocuk yaralandı. Kazanın, yani çarpmanın olduğu yerde herhangi bir trafik lambası yoktur. Çocuk kaldırımda bekliyordu. Kaldırımdan yola ayağını atar atmaz, bu araç geldi ona çarptı. Yani çocuk henüz yolun içine girmemişti. Çarpan araç durdu. Olay yerine ambulans çağırıldı. Ambulans geldi, yaralı olan çocuğu hastaneye götürdü. Çarpılan çocuk yaklaşık 10 yaşlarında bir erkek çocuktu. Bu çocuğu daha önce de görmüştüm. Komşumuzun çocuklarından biriydi. Benim bildiklerim bunlardır.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’na müzekkere yazılarak … soruşturma sayılı dosyası istenilmiştir.
Davaya konu trafik kazasıyla ilgili Kayseri 8. Asliye Ceza Mahkemesi’ne … Esas sayılı dosyası üzerinden dava açılmış olması nedeniyle anılan mahkemeye müzekkere yazılarak bu dosyanın Uyap kayıt örnekleri istenilmiştir. İncelenmesinde Kayseri 8. Asliye Ceza Mahkemesi’nce *** tarihli, … Esas ve *** Karar sayılı ilamla davalı-sürücü-sanık … hakkında taksirle yaralama suçundan mahkumiyet kararı verildiği, bu hükmün 10/06/2016 da kesinleştiği görülmüştür. Ceza dosyasında davalı sürücü tali kusurlu, yaralanan davacı ise asli kusurlu kabul edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı’na müzekkere yazılarak tarafların iddia ve savunmaları, trafik kaza tespit tutanağı, Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyası, Kayseri 8. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas ve *** Karar sayılı dava dosyası, tanık anlatımı ve tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirilmek suretiyle; … tarihli trafik kazasının oluşumunda kim veya kimlerin ne oranda kusurlu oldukları hususlarında hüküm vermeye ve denetime elverişli rapor tanzim edilmesi istenilmiştir. Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı’nın *** tarihli raporunda özetle “Sürücü ***’nin % 25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu, 2008 doğumlu çocuk yaya …’ın davranışlarının oluş üzerine % 75 (yüzde yetmiş beş) oranında etkili olduğu” bildirilmiştir.
Tüm deliller toplandıktan sonra dava dosyamız Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yoluyla gönderilmiş, aktüerya bilirkişisinden rapor alınmıştır. Dr. *** tarafından düzenlenen *** tarihli raporda özetle, “Davacı yaya …’ın yaralanmasına neden olan … tarihli trafik kazasının gerçekleşmesinde %75 oranında kusurlu olduğu, …’ın yaralanması neticesinde 4 (dört) ay geçici iş gücü kaybına uğradığı ve %3,30 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş olduğunun tespit edildiği, …’ın yaralanması nedeniyle davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları geçici iş gücü kaybı tazminatının 954,93-TL ve talebin 450,00-TL olduğu, …’ın yaralanması nedeniyle davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları sürekli iş gücü kaybı tazminatının 6.058,45-TL ve talebin 450,00-TL olduğu, SGK SUT kapsamında olmayan tedavi giderlerinin belirlenebilmesi için uzman doktor hekim bilirkişiden görüş alınması gerektiği” belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava trafik kazasından kaynaklanan geçici, sürekli işgöremezlik tazminatı ve tedavi gideri istemine ilişkindir.
Tarafların uyuşmazlık noktalarının; … tarihli trafik kazasının oluşumunda kimin ne oranda kusurlu olduğu, kaza sırasında yaralanan davacının geçici iş göremezlik zararı, sürekli iş göremezlik zararı ve tedavi gideri zararı olup olmadığı, varsa bu nedenlerle davacının davalılardan maddi tazminat talep edip edemeyeceği edebilecek ise miktarlarının ne olduğu, yine davacının manevi zararının olup olmadığı, varsa bu zarardan davalılar … ve …’nin sorumlu olup olmadığı hususlarına ilişkindir.
Dava ilk önce Asliye Hukuk mahkemesine açılmış ve Kayseri 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin *** Esas ve *** Karar sayılı ilamıyla Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiştir. Bu kararın 08/09/2016 tarihinde kesinleşmesi ve talep nedeniyle dava dosyası mahkememize tevzi edilmiştir.
Evvelce yapılan yargılamalar sonunda mahkememizin *** tarihli, *** Esas ve *** Karar sayılı gerekçeli kararı ile Kayseri 8. Asliye Ceza Mahkemesi’ne … Esas sayılı dosyasında davalı sürücü sanık … hakkında taksirle yaralama suçundan mahkumiyet kararı verildiği ve kararın kesinleştiği, Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden alınan raporda davalı sürücünün %25 oranında kusurlu olduğu 2008 doğumlu çocuk yayanın davranışlarının oluş üzerine %75 oranında etkili olduğunun belirlendiği, Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Ana bilim Dalı Başkanlığı’ndan alınan raporda davacının 4 ay süreyle mutat iş ve gücünden kaldığı, 4 ay süre ile bakıcı ihtiyacı olacağı, vücut genel çalışma gücünden %3,3 oranında kaybettiğinin belirtildiği, aktüer raporunda davacının 954,93-TL geçici iş göremezliğinden dolayı, 6.058,45-TL de sürekli iş göremezliğinden dolayı maddi zararı olduğunun tespit edildiği, davacının SGK, SUT kapsamında olmayan tedavi giderlerini kesin ve yeterli kanıtlarla ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile, davacı … için 450,00-TL geçici iş göremezlik ve 6.058,45-TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 6.508,45-TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline, tedavi gideri talebi ispatlanamadığından reddine, 13.000,00-TL manevi tazminatın davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı Güvence Hesabı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nce icra edilen istinaf incelemesi sonunda *** tarihli, *** Esas ve *** Karar sayılı ilamı ile “Davacı küçüğün velayetinin anne ve babası tarafından birlikte kullanılması gerektiğinden babanın sağ olup olmadığının tespit edilmesi ve gerektiğinde davaya katılmasının sağlanması, olay tarihinde KTK’nun 90. maddesinde tazminat hesabının zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarına göre yapılması gerektiğine dair atıf bulunmadığı halde hesaplama genel şartlara göre yapılmış ise de davalının itirazları ve kabulü dikkate alındığında TRH 2010 yaşam tablosuna göre davacı küçüğün bakiye ömür süresine göre hesaplama yapılması gerekirken 99 yaşın esas alınmış olması ve hesaplamanın Yargıtay uygulamalarına uygun olmaması, davacının kaza tarihinde 7 yaşında olması nedeniyle geçici işgöremezlik tazminatına hükmedilmemesi gerektiğinden davalı Güvence Hesabı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nun 353/1.a.6. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davalı yararına usulü kazanılmış haklar dikkate alınarak yeniden inceleme yapılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine” karar verilmiştir.
İade edilen dava dosyası mahkememizin *** Esas sırasına kaydedilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Dava dilekçesi ekindeki vekaletnamenin okunaklı örneğinin eklenmesi, davacı … ve annesi ***’ın ayrıntılı kimlik ve adres bilgilerinin belirlenmesi suretiyle Kayseri Valiliği Göç İdaresi Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak, Göç idaresi Müdürlüğü’nden verilme, *** aile nolu yabancı tanıtma belgesine göre ***oğlu, Gazele’den olma, *** doğumlu, *** şahıs numaralı davacı …’ın babasının sağ veya ölü olup olmadığına ilişkin kayıt, belge ve beyan olup olmadığı, babasının yabancı tanıtma kartı, geçici koruma kartı, kimlik kartı ve nüfus kaydının olup olmadığı sorulmuş, varsa babasının sağ olduğunu ve yerleşim yerini (açık adresini) gösterir, ölü ise öldüğüne dair tüm kayıt, belge ve beyanların gönderilmesi istenilmiştir. Müzekkeremize *** tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Davacı …’ın açık kimlik ve adres bilgilerinin belirtilmesi suretiyle Melikgazi İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davacının babasının sağ olup olmadığının, vefat etmişse hangi tarihte nerede vefat ettiğinin, vefat ettiğine dair kayıt, belge, rapor, nüfus belgesi gibi yazılı evrak olup olmadığının, sağ ise açık kimlik ve adres bilgilerinin araştırılması ve sorulan tüm hususlara ilişkin kayıt bilgi ve belge örneklerinin temin edilerek gönderilmesi istenilmiştir. Müzekkeremize 17/06/2021 tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Davacı vekiline …’ın babasının vefat ettiğine dair tüm kayıt ve belgeleri varsa okunaklı örneklerini sunması, belgeler Türkçe’den başka bir dille yazılmışsa Türkçe’ye tercümelerinin yaptırılarak orjinal dilindeki örnekleriyle birlikte sunması için süre verilmiş, davacı vekili tarafından *** tarihli dilekçe ekinde istenilen belge örnekleri sunulmuştur.
Dava dosyanın aktüer bilirkişiye tevdine, HMK’nun 273. maddesi uyarınca Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi’nin 2018/3802 Esas ve 2021/240 Karar sayılı ilamı dikkate alınarak daha önce düzenlenen *** tarihli aktüer bilirkişi raporunda TRH 2010 yaşam tablosuna göre davacı küçük …’ın bakiye ömür süresine göre hesaplama yapılması gerekirken bunu aşacak şekilde 99 yaşına kadar yaşayacağı kabul edilerek ZMMS genel şartlarına göre hesaplama yapıldığı görülmekle, yukarıda anılan Bölge Adliye Mahkemesi kararı esas alınarak davalı yararına usulü kazanılmış haklar gözetilmek suretiyle sürekli iş göremezlik zararı yönünden Yargıtay uygulamalarına uygun hesaplama yapılarak hüküm vermeye ve denetime elverişli açıklamalı rapor tanzimi için bilirkişiye yetki ve görev verilmesine karar verilmiştir.
Aktüer bilirkişi *** tarafından düzenlenen *** tarihli raporda özetle; “Davacının dava konusu kaza sonrasında; geçici iş göremezlik zararının bulunmadığı, sürekli iş göremezlik (maluliyet) zararının 9.944,37-TL olduğu, kaza tarihi itibariyle Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi sakatlık/ölüm teminat limitinin 360.000,00-TL olduğu” belirtilmiştir.
Davacı vekili *** tarihi talep arttırım dilekçesi ile “… fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava haklarımızı saklı tutmak sureti ile eksik kalan 3.885,92TL’nın harcının yatırılması sonrası dava talebimizi 9.944,37 TL’na çıkarıyor, bu miktarda kalıcı maluliyet tazminatının davalılardan müşterek müteselsil olarak alınarak davacı müvekkile ödenmesine, geçici maluliyet yönünden talep haklımızı mahfuz tutmak sureti ile tazminat alacağına Güvence Hesabı dışındaki davalılar yönünden olay tarihi itibari ile faize hükmedilmesine vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini müvekkilimiz adına talep ederiz.” şeklinde beyan ve talepte bulunmuş, ilgili harçlarını yatırmıştır. Bu dilekçenin birer örneği davalılara tebliğ edilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; 85/1. maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. 2918 sayılı KTK madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesinde kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren kişinin, bu zararı gidermekle yükümlü olduğu belirtilmiştir. Trafik kazaları haksız fiil niteliğinde olup somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Açıklanan madde hükümlerinde işleten ve zorunlu trafik sigorta şirketinin sorumluluğu düzenlenmiş olup, sürücü ise olayda haksız fiil sorumlusu konumundadır.
Yine müteselsil sorumluluğa ilişkin hukuki sonuçlar BK’nun 61, 62, 106, 155, 162, 163, 166, 168. maddelerinde düzenlenmiştir. Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca müteselsil sorumluluğun bazı hukuki sonuçları vardır. Müteselsil borçlulardan her biri, alacaklıya karşı borcun tamamından sorumludur.(BK 162/1). Borç tamamen ifa edilinceye kadar alacaklıya karşı bütün borçluların sorumluluğu devam eder.(BK 163/2). Alacaklı, borçluların birinden, bir kısmından veya hepsinden alacağını talep etme ve dava açma hakkına sahiptir.(BK163/1).
Güvence Hesabı Yönetmeliği’nin 9/b maddesi uyarınca, rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar Güvence Hesabı’ndan talep edilebilir.
Davacının olay ve dava tarihinde 18 yaşından küçük olması nedeniyle davanın annesi tarafından velayeten dava açıldığı görülmektedir.. TMK’nun 335 ve 336. maddeleri gereğince reşit olmayan küçüklerin velayetinin anne ve baba tarafından birlikte kullanması gerektiği hükmünden hareketle, davacı küçüğün Suriye uyruklu olması nedeniyle nüfus kayıtları bulunmadığından davacının babasının sağ olup olmadığı mahkememizce araştırılmıştır. Yapılan araştırmalar sonucu davacının babası ***’ın *** tarihinde Suriye’de iç savaş sırasında vefat ettiği anlaşılmış, TMK’nun 336/son maddesi gereği davacının babasının ölümü nedeniyle velayet hakkının annesi tarafından kullanılması ve reşit olmayan davacı adına dava açmasının mümkün olduğu değerlendirilmiştir.
Yukarıda izah edilen hususlar ışığında somut uyuşmazlık değerlendirildiğinde; … günü saat 12:50 sıralarında davalı Hikmet Börekçi adına trafikte kayıtlı, ZMMS poliçesi bulunmayan, davalı sürücü *** yönetimindeki 38 … plaka sayılı kamyonet ile *** Sokak üzerinde Şeyh Tacettin Caddesi istikametinden Yaver Sokak istikametine seyrederek olay yeri olan No:76 önüne geldiğinde, sağından kaplamaya giren 2008 doğumlu, yaya davacı …’a çarpması sonucu dava konusu kaza meydana geldiği, davalı ***’nin, yönetimindeki kamyonet ile yerleşim yeri içindeki mahalde seyrini daha müteyakkız sürdürmesi gerekirken bu hususa özen göstermediği, aracının hızını mahal şartlarına göre ayarlamadığı, bu haliyle sağından yola giren 2008 doğumlu, yaya davacı Muhammed’in kontrolsüz biçimde seyir yoluna girmesi üzerine fren tedbirine başvurmasına rağmen duramayarak söz konusu çocuk yayaya çarptığı olaydan %25 oranında tali kusurlu olduğu, 2008 doğumlu çocuk yaya davacı …’ın ise, kendi can güvenliğini tehlikeye düşürecek şekilde, taşıt yolu üzerinde seyir halinde olan sürücü Fehmi yönetimindeki kamyonete rağmen kontrolsüzce yola girip ilk geçiş hakkını bırakmadığı bu aracın çarpmasına maruz kaldığı olaydaki; dikkatsiz, tedbirsiz ve kurallara aykırı hareketleri oluş üzerine % 75 oranında asli etkili olduğu, bu kaza nedeniyle davacının dört ay süreyle mutat iş ve gücünden kaldığı (tıbbi şifa süresinin 4 ay olduğu), vücut genel çalışma gücünden %3,3 oranında kaybettiği, aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 23/09/2021 tarihli rapora göre davacının dava konusu kaza sonrasında; geçici iş göremezlik zararının bulunmadığı, davacını sürekli iş görmezlik (maluliyet) zararının 9.944,37-TL olduğu, söz konusu zararın davalı Güvence Hesabı tarafından temin edilen zorunlu mali sorumluluk (trafik) sigorta poliçesi (sakatlık/ölüm) bakiye teminat limiti (360.000,00-TL) içinde olduğu anlaşılmıştır.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesi gereğince ihdas edilen Güvence Hesabı Yönetmeliği’nin 15. maddesi gereğince rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte ihbar edildiği tarihte Hesabın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Davalı Güvence Hesabı’nın sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü gerekli belgelerle birlikte Güvence Hesabı’na başvuru yapıldığı tarihte, böyle bir başvuru olmadığı takdirde ise dava tarihinde doğmaktadır. Somut olayda, davacı tarafından dava öncesinde Güvence Hesabı’na başvurulduğu iddia ve ispat olunmadığından, davalı Güvence Hesabı, dava tarihi olan 19/02/2016 tarihinde temerrüte düşmüş olduğu, davalılar … ve …’nin ise haksız fiil sorumluluğu nedeniyle trafik kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu oldukları kabul edilmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2020/3100 Esas – 2020/6803 Karar, 2019/510 Esas – 2020/4533 Karar, 2019/952 Esas – 2020/2508 Karar ve 2019/6188 Esas – 2020/2146 Karar sayılı emsal kararlarında “Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlal etmesi hali 6098 sayılı TBK m. 54’te özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince, vücut bütünlüğünün ihlali halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddi zararın türleri; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar şeklinde düzenlenmiştir. Davacı çocuğun kaza tarihindeki yaşı itibariyle, kazanç getiren herhangi bir işte çalışması sözkonusu olamayacağına ve bu yönden mahrum kalınan bir kazançtan bahsedilemeyeceğine göre; davacı çocuk Veysel için hesaplanan geçici işgöremezlik tazminatına hükmedilmemesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.” şeklindeki kabul edilmiştir.
Dosya kapsamına göre kazanın meydana geldiği tarihte davacının 7 yaşında olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin uygulamaları ile davacının olay tarihinde 18 yaşından küçük olması halinde gelir getiren bir işte çalışmayan küçükler için kazanç kaybı olmadığı kabul edilerek davacı için geçici işgöremezlik tazminatına hükmedilmeyip, bu talep reddedilmiştir. Yine davacının şifa bulmak için yapmış olduğu ve yapacağı SGK, SUT kapsamında olmayan her türlü harcama (tedavi gideri) yönünden 100,00-TL maddi tazminat talep etmiş olmasına rağmen, buna ilişkin iddia ve talebini kesin ve yeterli kanıtlarla ispatlayamadığından dolayı bu konudaki talebinin tüm davalılar yönünden reddine dair mahkememizin 24/09/2018 tarihli, 2016/1480 Esas ve 2018/727 Karar sayılı önceki kararı davacı tarafından istinaf edilmediğinden davalılar lehine usulü kazanılmış hak doğduğu dikkate alınmış ve bu konuda başkaca araştırma yapılmayarak önceki gibi bu talebin reddine karar verilmiştir.
Davacının davalılar … ve … hakkındaki geçici iş göremezlik zararına ilişkin maddi tazminat davası ile ilgili mahkememizin *** tarihli, *** Esas ve *** Karar sayılı önceki kararı bu davalılar tarafından istinaf edilmediğinden davacı lehine usulü kazanılmış hak doğduğu dikkate alınarak davacının bu davalılar hakkındaki geçici iş göremezlik zararına ilişkin maddi tazminat davasının kabulü ile 450,00-TL ‘nın trafik kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 56. hükümlerine göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Somut olayda, meydana gelen trafik kazasının oluş şekli, olay tarihi, kazada davalı sürücünün %25 oranında tali kusurlu, davacının ise %75 oranında asli kusurlu oluşu, Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Ana bilim Dalı Başkanlığı’nın 21/11/2017 tarihli raporuna göre davacının … tarihinde geçirdiği trafik kazası sonucu meydana gelen kafa içi (subaraknoid) kanama ile komplikasyonsuz iyileşmiş olması, paryetal kemik ve tibia kemiği kırıkları nedeniyle dört ay süreyle mutat iş ve gücünden kalması (tıbbi şifa süresinin 4 ay olması) bu süre içerisinde bakıcı ihtiyacının, yardımcı desteğine ihtiyaç duyması, vücut genel çalışma gücünden %3,3 oranında kaybetmiş olması, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü ile yukarıda ilkeler ve usulü kazanılmış haklar birlikte değerlendirildiğinde davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 13.000,00-TL manevi tazminatın trafik kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, sübut bulmadığından davacının davalılar … ve … hakkındaki fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi kanaati oluşmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davacının davalılar hakkındaki sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkin davasının KABULÜ ile 9.944,37-TL sürekli iş göremezlik zararına ilişkin maddi tazminatın davalı güvence hesabının trafik kaza tarihi itibari ile geçerli ZMMS poliçesi teminat limiti ile sınırlı ve dava tarihi olan *** tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olması, davalılar … ve …’nin ise trafik kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olmaları koşulu ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının davalı Güvence Hesabı’na yönelik fazlaya ilişkin maddi tazminat (geçici iş göremezlik tazminatı) isteminin reddine,
3-Davacının davalılar … ve … hakkındaki geçici iş göremezlik zararına ilişkin maddi tazminat davasının kabulü ile 450,00-TL ‘nin trafik kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile 13.000,00-TL manevi tazminatın trafik kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacının davalılar … ve … hakkındaki fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine,
6-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince maddi tazminat yönünden alınması gereken 710,03-TL harçtan 29,20-TL peşin harç, 86,38-TL ıslah harcı ve 75,00-TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 519,72-TL nispi karar ve ilam harcının (davalı Güvence Hesabı’nın bunun 488,20-TL’lık kısmı ile sınırlı sorumlu olması koşulu ile) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
7-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince manevi tazminat yönünden alınması gereken 888,03-TL nispi karar ve ilam harcının davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
8-Maddi tazminat yönünden davacı tarafça yatırılan 29,20-TL başvurma harcı, 29,20-TL peşin harç, 86,38-TL ıslah harcı ve 75,00-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 190,58-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafça maddi tazminat davasıyla ilgili olarak bozma öncesinde yapılan 287,00-TL tebligat gideri, 78,50-TL müzekkere gideri, 266,60-TL Adli Tıp dosya gönderme ve rapor masrafı olarak, 461,00-TL talimat dosya gönderme ve bilirkişi masrafı oluşan 1.128,10-TL yargılama gideri ile bozma sonrasında yapılan 38,50-TL e-tebligat gideri, 114,00-TL tebligat gideri ve 500,00-TL bilirkişi ücretinden oluşan 652,50-TL olmak üzere genel toplamda 1.780,60-TL yargılama giderinden davanın kabul-ret oranına göre hesaplanan 1.763,63-TL’nın (davalı Güvence Hesabı’nın bunun 1.687,28-TL’lık kısmı ile sınırlı sorumlu olması koşulu ile) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı Güvence Hesabı tarafından yapılan 133.00-TL tebligat gideri, 44,00-TL e-tebligat gideri ve 73,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 250,00-TL yargılama giderindendavanın kabul-ret oranına göre hesaplanan 13,10-TL’nın davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin bu davalı üzerinde bırakılmasına,
11-Davalılar … ve … tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
12-Manevi tazminat talebi yönünden taraflarca ayrıca yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
13-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
14-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 4.080,00-TL maktu ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
15-Davalı Güvence Hesabı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacının maddi tazminat talebinin reddedilen kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’nin 10/2. maddesi gereğince hesap ve taktir olunan 550,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
16-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminat talebinin kabul edilen kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
17-Davalılar … ve … kendisini vekil ile temsil ettirmediğinden lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/12/2021

Katip ***
E-imzalıdır

Hakim ***
E-imzalıdır

T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : ***
KARAR NO : ***
TAMAMLAMA ŞERHİ

Mahkememiz dosyasının incelenmesinde, *** tarihli gerekçeli kararının hüküm kısmında davacının tedavi giderleri ile ilgili talebine yer verilmesinin sehven atlandığı görülmekle, hüküm kısmının 2. bendinde yazılı olan;
“2-Davacının davalı Güvence Hesabı’na yönelik fazlaya ilişkin maddi tazminat (geçici iş göremezlik tazminatı) isteminin reddine,” ifadesinden sonra gelmek üzere “…davacının SGK, SUT kapsamında olmayan tedavi giderine ilişkin maddi tazminat talebinin ise tüm davalılar yönünden reddine,” ifadesinin eklenerek HMK’nun 305/A. maddesi gereğince hükmün tamamlanmasına ve işbu tamamlama şerhinin gerekçeli kararın suretlerinin altına eklenmesine karar verildi. 31/12/202

Katip *** Hakim ***
E-imzalıdır E-imzalıdır