Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/182 E. 2022/182 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – ….
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
Kısmen Kabul
ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/04/2015
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/03/2022

Mahkememize açılan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin müvekkili firmadan … tarihli sipariş formu sözleşmesi ile hazır beton satın aldığını ve sözleşme tarihinden itibaren hazır çimento alan davalının muhtelif aralıklarla almış olduğu hazır beton bedellerini de muhtelif vade tarihli çek ile kısmi ödemelerde bulunduğunu, sözleşme hükümlerine göre vadesinde yapılmayan ödemeler için aylık %2 vade farkı uygulanacağının kabul edildiğini, davalı tarafça satın alınan hazır beton bedellerinin vadelerinde ödenmemesi nedeni ile oluşan 37.489,15-TL alacağın tahsili için Kayseri … İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, 37.489,15-TL alacağın doğduğu tarihten itibaren aylık %2 oranında akdi faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili … havale tarihli cevaba cevap dilekçesinde müvekkili şirketin davalının hazır beton alımı sonrasında ödemediği … tarihli 15.062,11-TL faturanın 5.994,36-TL’lik kısmı, … tarihli 2.731,11-TL’lik fatura bedeli, … tarihli 24.500,34-TL’lik fatura bedeli ve … tarihli 4.263,34-TL fatura bedelinden dolayı davalıdan alacaklı olduğunu, vade farkı faturası nedeniyle alacağının bu davanın konusu olmadığını beyan etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili ile davacı arasında 8.000-m3’lük beton alımına ilişkin … tarihli sözleşme yapıldığını ve müvekkili şirketin alacağı betonların bedeli olarak … tarihli alındı belgesi ile daha beton alımından ve sözleşme başlangıcında toplam 13 adet 700.000,00-TL bedelli çekler ile ödeme yapıldığını, sözleşmeye ek yapılan sözleşmenin özel hükümler başlıklı 12. maddesinde ödemelerin verilen çekler ile yapılacağının da kararlaştırıldığını, davacının bu çekleri hiç yok kabul edip vade farkı talep etmesinin uygun olmadığını, davacı taraf ile 8.000-m3’lük beton alımı dışında başkaca bir sözleşme olmadığını, sadece bu sözleşmede tarafların vade farkı kararlaştırdıklarını, bunun dışındaki alım satımlara ilişkin kararlaştırılmış bir vade farkı olmadığını bu nedenle vade farkı istenmesinin mümkün olmadığını, sözleşmede ayrıca temerrüt faizine ilişkin hiçbir belirleme olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili … havale tarihli ikinci cevap dilekçesinde, davacının dava dilekçesindeki iddiasını değiştirerek dava dilekçesinde alacağının vade farkına dayandığını bildirmesine rağmen cevaba cevap dilekçesinde vade farkı talebinden vazgeçerek bir kısım beton alımına ilişkin faturaları göstererek ve bu fatura bedellerinin ödenmediğini beyan ederek bedellerini talep ettiğini, ancak bu faturalardan her birinin davacıya ödendiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Taraf vekilleri delillerini sunmuş, … tarihli sözleşme, çeklerle ilgili banka kayıtları, vergi dairesi kayıtları, icra dosyası, ticari defter ve kayıtlar delil olarak bildirilmiş, celbi gereken kayıt ve belgeler celp edilerek incelenmiştir.
GEREKÇE: Dava, bir kısım fatura tutarlarının tahsili istemi ile açılan alacak davasıdır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir.
6545 sayılı yasanın 45/3.maddesi uyarınca yargılama Tek Hakim tarafından yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizde açılan ve sonuçlanan davada dava değeri 500 Bin TL’nin altında olması nedeniyle 7251 sayılı kanunla değişik 6102 Türk Ticaret Kanununun 4/2.maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanmıştır.
Kayseri … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, … Çimento San ve Tic. A.Ş. tarafından … İnşaat Mühendislik Ltd. Şti. aleyhine … tarihli 37.489,15-TL bedelli fatura dayanak yapılarak 37.489,15-TL asıl alacak 2.637,59-TL işlemiş faiz toplam 40.126,74-TL alacağın tahsili istemi ile ilamsız takip başlatıldığı, davalı şirket temsilcisinin borca faiz ve ferilerine itirazda bulunduğu anlaşılmıştır.
Delillerin toplanmasından sonra dosya ve davacı şirket kayıtları üzerinde talimat yolu ile bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi … yaptığı inceleme ve değerlendirmeler sonucu düzenlediği … havale tarihli raporunda, davacı şirketin ticari defterlerinin açılış ve kapanış noter tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun biçimde yaptırıldığını, kayıtlarında denetime ve usulüne uygun olarak tutulduğunu, davacı şirketin davalı şirkete 2013 – 2014 yıllarında toplam 637.275,90-TL fatura düzenlediği, 129.129,25-TL 2013 yılına devir bakiyesi olduğunu, 728.914,00-TL banka havalesi ve çek ile tahsilat yaptığını ve kalan bakiyenin alacak olarak 37.489,15-TL görüldüğünü, alacak bakiyesinin duruşma tutanağında belirtilen toplam KDV dahil 46.656,90-TL tutarındaki 4 adet faturadan olmayıp, … – … tarihleri arasında karşılıklı açık hesap alacağını icra takip ve dava konusu yaptığını ve bu faturaların tamamını ticari defterlerine kayıt ettiğini, davalıya kesilen 4 adet faturanın 2014 yılı ocak – Şubat aylarında KDV beyannamesi ve BS formu ile beyan edildiğinin tespit edildiğini belirlemişlerdir.
Davalı şirket kayıtları ve dosya üzerinde, Erciyes Üniversitesi İİBF’ den Prof. Dr. … ‘dan rapor alınmış, bilirkişi … tarihli raporunda; davcı tarafça davalıdan cari hesap bakiyesi alacak talep edilmediği, takip konusu yapılan faturalardan bakiye alacak talep edildiği, tarafların muavin defterlerinde takip ve dava konusu faturaların kayıtlı olduğunu ve taraflarca vergi idaresine beyan edildiğini, bahse konu faturalar yönünden satışın ispatlandığını, davalının takip ve dava konusu faturalardan sonraki yaptığı ödeme toplamının 73.350,00-TL olduğunu, TBK’nun 101. ve 102. maddelerine göre bu ödemelerin takip konusu borca sayılacağını, hal böyle olunca davacının takip konusu faturalardan alacağının bulunmadığını, davacının tüm ticari ilişki kapsamında cari hesap bakiyesi alacağını talep etmesi ve bunları ispatlaması gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığını belirlemiştir.
Mahkememizce verilen … esas … karar sayılı karar davacı tarafın istinaf etmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’ne gönderildiği ve dairece “istinaf başvurusunun kabulüne, mahkememizin … tarihli kararının kaldırılmasına” karar verildiği, dosyanın mahkememizin … esas sırasına kaydı yapılarak yargılamasına bu esas üzerinden devam edilmiştir.
Kaldırma kararından sonra kaldırma kararı doğrultusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmış dosyaya ibraz edilen … havale tarihli bilirkişi raporunda; davacı tarafın davalıdan … tarihli 15.062,11-TL bedelli faturadan bakiye 5.994,36-TL ile … tarihli 2.731,11-TL bedelli fatura, … tarihli 24.500,34-TL bedelli fatura ve … tarihli 4.263,34-TL bedelli faturalardan alacaklı olduğu, söz konusu faturaların taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında düzenlenen son faturalar olduğu, bu faturalardan önceki faturaların ödenip ödenmediğinin incelenmesinin gerektiği, yapmış olduğu incelemelere göre davacı tarafın alacak talep edilen faturalarla birlikte davalıya toplam 1.766,403,15-TL tutarında fatura düzenlendiği, bu faturalardan … tarihli 37.414,00-TL bedelli fatura hariç diğerlerinin tamamı davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının ispatlanan faturaları toplamı 1.766.403,15-TL – 37.414,00-TL = 1.728.989,15-TL olacağı, davacının … tarihli 37.414,00-TL bedelli faturaya dayalı satışı ispatlaması gerektiği, davacının ticari defterlerinde davalıdan toplam 1.728.914,00-TL tutarında çek ve banka havaleleri ile tahsilat yapıldığına ilişkin kayıt bulunduğu, davacının ticari defterleri aleyhine delil olduğu gibi bu tahsilatların yapılmadığına yönelik bir iddiası bulunmadığı, davalının yaptığı ödemeler toplamının 1.728.914,00-TL olduğunun anlaşıldığı, davacının davalıya düzenlediği faturalardan yapılan ödemeler mahsup edildiğinde davacının davalıdan (1.728.989,15-TL – 1.728.914,00-TL = 75,15-TL alacaklı olduğu, davacı tarafın davalıya düzenlediği en son faturalardan talepte bulunması sebebiyle (TBK Md. 101-102) davacının bu alacağının … en son tarihli … numaralı 4.263,34-TL bedelli faturadan kaynaklandığı, diğer tüm faturaların söndürülmüş durumda olduğu yönünde görüş bildirmiştir.
… havale tarihli bilirkişi ek raporunda; davacının dava tarihi itibariyle davalıdan 75,15-TL anapara ve 36.996,95-TL işlemiş vade farkı alacağının hesaplandığı, davacı talebinin 37.489,15-TL vade farkı ve 75,15-TL anapara alacağı olduğunun anlaşıldığı kanaatinde olduğunu bildirmiştir.
… havale tarihli bilirkişi ek-2 raporunda; davalının itirazlarının yönünden yeniden hesaplamanın söz konusu olmadığı kanaatinde olduğunu bildirmiştir.
… havale tarihli bilirkişi ek-3 raporunda; BAM kararında her ne kadar cari hesaptan bahsedilmiş ise de gerek Yargıtay kararlarında gerekse BAM kararlarında ticari ilişkiden kaynaklanan cari hesap alacağı ifadesinin sıklıkla kullanıldığı ve bu ifade tarzının yerleşmiş durumda olduğu, yargı kararlarındaki belirtilen bu ifade tarzı taraflar arasında TTK’nın belirlediği anlamda cari hesap kavramını karşılamadığı zira Yargıtay kararları ve kanun metninde belirtildiği üzere cari hesabın olabilmesi için bu hususta taraflarca karşılaştırılmış yazılı bir sözleşme olması gerektiği, dosya kapsamında taraflarca sunulmuş bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığı, bu konuda daha önce belirtmiş olduğu görüş ve kanaatlerinde bir değişiklik söz konusu olmadığını bildirmiştir.
Toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda; mahkememizce verilen … esas … karar sayılı kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’ne gönderildiği ve dairece “istinaf başvurusunun kabulüne, mahkememizin …. tarihli kararının kaldırılmasına” karar verildiği, dosyanın mahkememizin … esas sırasına kaydı yapılarak yargılamasına bu esas üzerinden devam edildiği, kaldırma kararında belirtildiği şekilde bilirkişiden rapor ve dosya arasında bulunan teknik şartnamedeki “vadesinde ödenmeyen ödemeler için aylık %2 oranında vade farkı uygulanır.”hükmü de dikkate alınarak ek rapor alındığı, alınan raporun denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli olduğu, davacının … numaralı faturadan dolayı 75,15 TL alacaklı olduğu, bu faturanın temerrüd … olduğu, bu tarih itibariyle işlemiş vade farkı alacağının 36.996,95TL olduğu, davacının alacaklı olduğu tutara ilişkin faizin temerüd tarihine kadar hesaplanması nedeniyle asıl alacağa temerrüd tarihinden itibaren şartnamedeki hüküm dikkate alınarak aylık %2 oranında faiz uygulanması gerektiği anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile,
1-Asıl alacak 75,15-TL, işlemiş faiz 36.996,95-TL olmak üzere toplam 37.072,10-TL’nin asıl alacak 75,15-TL’ye … tarihinden itibaren aylık %2 oranında akdi faiz uygulanmak kaydı ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Reddedilen kısım yönünden alınması gerekli 80,70-TL ilam harcının, dava açılışı sırasında tahsil edilen 640,23-TL peşin harçtan mahsubuna,
3-Kabul edilen kısım yönünden alınması gerekli 2.532,40-TL’den, dava açılışı sırasında tahsil edilen 559,53-TL peşin harcın mahsubuna, bakiye 1.972,87-TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafın yaptığı 27,70-TL başvurma harcı, 559,53-TL peşin harç, 98,10-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 59,10-TL tehiri icra karar harcı, 1.750,00-TL bilirkişi ücreti ve 323,70-TL posta giderleri olmak üzere toplam 2.818,13-TL’nin kabul – red oranına göre; 2.786,78-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafın yaptığı yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-6100 sayılı HMK 120 ve 333.maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 5.560,82-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davacıya ödenmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 417,05-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davalıya ödenmesine,
9-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203.maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal iki haftalık süresi içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. …

Katip …

Hakim …