Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/169 E. 2022/116 K. 08.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

A-MAHKEMEMİZİN … ESAS SAYILI ASIL DAVADA:

DAVACI :…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI :…
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan), İtirazın İptali (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/03/2021
KARAR TARİHİ : …

B-BİRLEŞEN KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN … ESAS SAYILI DAVADA:

DAVACI :…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI :…
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/10/2021
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/03/2022
Mahkememize açılan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan), İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketçe Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş kararıyla davacı aleyhine başlatılan … Esas sayılı icra dosyasına takibe dayanak tutulan bononun teminat bonosu olduğunu, davalı şirketin ısrarla ve kötü niyetli olarak davacının önceden yapmış olduğu sözleşmeye istinaden vermiş olduğu teminat senetlerini, davacının alacağını engellemek için, teminat senetlerine dayalı icra takiplerine devam ettiğini, Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesince karara bağlanan ve istinaf ve Yargıtay aşamalarından geçerek kesinleşen dosya kapsamından ve hükümden ve beyanlardan da anlaşılacağı üzere davalı tarafın icraya konu bononun teminat bonosu olduğunun açıkça anlaşıldığını, ayrıca davalı şirketin avukatınca iş bu senedin teminat senedi olduğunu yukarıda belirtilen dosyaya yazılı şekilde kabul ettiğini ve bu kabulü de şirket yetkilisince sözlü beyan ettiğini, davalı şirketin …. Esas dosya numaralı takiple davacının alacaklı olduğu bütün dosyalara haciz koyduğunu, yine davalı tarafın daha önce karara bağlanan menfi tespit davasındaki karar gereğince açılan … Esas sayılı dosyasına yine kendisinin geri ödemiş olduğu alacakları kötü niyetli olarak icra kanalıyla tahsil ettiğini, sunulan sözleşmede zikredildiği üzere verilen 105.000,00 TL ile 135.000,00 TL bedelindeki senetlerin sözleşmenin beşinci maddesinde ifade edildiği gibi davacı tarafından yapılan işe karşılık verilen dairelerin erken alınması karşılığında verilen teminat senetleri olduğunu, daire bedellerinin davacının Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosya ile ihtiyati haciz kararı alan şirkete yapmış olduğu imalatı fazlasıyla yerine getirmiş olmasının akabinde kesin hak ediş miktarından düşüldüğünü ve daireler karşılığında verilen teminat senetlerinin boşa çıktığını, bu hususun mahkeme kararları ile dava dosyasına girdiğini ve bilirkişi raporlarıyla sabit olduğunu mahkeme kararlarında davacının erken almış olduğu dairelerin bedelleri karşılığında işi eksiksiz olarak teslim ettiği ve yapılan iş neticesinde hak ettiği paradan daire bedellerinin düşüldüğü karara bağlandığını ve ihtiyati hacze konu senedin boşa çıktığının ispat olduğunu, ihtiyati haciz kararı alan şirket yetkilisinin kötü niyetli olarak takibe koyduğu ve yine aynı sözleşmenin beşinci maddesinde yer alan 105.000,00 TL bedelli senedin aynı bu şekilde bir teminat senedi olduğu için daha önce sunulan Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesinde … Esas nolu dosya ile görülen menfi tespit davasında davacı lehine karar verilmiş olup bu senede dayalı takibin iptal edildiğini, ihtiyati haciz kararı verilerek işlem başlatılan senet daireler karşılığında verilen teminat senedi olup yapılan işler neticesinde ve mahkemelerce tespit edilen hususlar neticesinde karşılık bulduğu açık olup bu teminat senedinin boşa çıktığını ve yapılan icra işlemlerinin haksız ve hukuka aykırı yapıldığını, ihtiyati haciz kararıyla işlem yapılan senedin eksik bono niteliğinde olduğunu, bu senedin tedavül tarihi itibariyle ihtiyati haciz tarihinde kıymetli evrak vasfını yitirdiğinden mahkemece verilen ihtiyati haciz kararı ve bu karara istinaden yapılan işlemlerin kanun ve hukuka aykırı bir karar olduğunu ve bu kararın kaldırılması gerektiğini beyan etmiş, öncelikle ve ivedilikle Kayseri … Dairesinin … E. sayılı icra dosyasının takibin dava sonuna kadar durdurulmasına, davacı tarafın alacaklı olduğu … Esas sayılı dosyasından davalının yapmış olduğu tahsilat nedeniyle teminatsız olarak tedbir kararı verilmesine, davanın kabulüne ve Kayseri … Dairesi … E sayılı icra takibinin, takibe konu senet teminat senedi olması hasebiyle takibin iptaline, alacağın yüzde yirmisinden az olmamak kaydıyla davalının kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafça ödenmesi yönünde karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davacı-karşı davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı-karşı davacı şirketin kötü niyetli olarak ısrarla elindeki senetleri icraya koyduğunu ve mahkeme kararıyla sabit olan alacağı sürüncemede bırakmak için iade etmediği senetleri suç işleme pahası işleme koyduğunu, davalı-karşı davacı şirketin daha önceki davalardan anlaşılacagı üzere 135.000 TL’lik senedi icraya koyarak alacağı engellemeye çalışmakla iş bu senedin teminat senedi olduğu iddiası ile hukuka aykırı olarak açılan takiplerin hukuki mesnetten yoksun ve kötü niyetli olduğunu, zira iş bu senetlerin taraflarla yapılan sözleşmenin 5. maddesinden de anlaşılacagı üzere ödemeler başlığında yer aldığını ve iş bu senetlerin ödemeye konu dairelerin devrinin erken alınması halinde verildiğinin acıkça anlaşıldığını, davacı-karşı davalının yüklendiği işi yaptığını ve iş bu ödemeleri hak ettiği halde eldeki senetleri kanuna aykırı şekilde doldurarak işleme koyan davalı şirketin verilen senetleri işin gereği gibi yapılması için alınmış bir teminat senedi gibi mahkemeyi kandırmaya çalıştığını ve mahkemenin de sözleşmeyi dikkat etmeden bu senetleri sanki işin gereği gibi yapılmasına ilişkin olarak verildiğini anlamasının hukuka aykırı olduğunu, söz konusu senetlerin dairelerin erken alınmasına ilişkin işin yapılmasına ilişkin olup, eksik imalatlar için olmadığını, bu nedenle davalı-karşı davacının açmış olduğu karşı davada öncelikle zamanaşımı def’inde bulunduğunu, davacı-karşı davalının yüklendiği işleri 2012 yılında yerine getirdiğini, eser sözleşmelerine karşı acılacak davaların 5 yılllık zaman aşımına tabi olduğunu, ayrıca açılan davanın hukuki mesnetten yoksun olduğunu zira daha önceki yargılamalarda yapılan keşif ve bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere davacı-karşı davalının hatalı işçiliklerini raporda belirtildiği üzere giderdiğinin sabit bir şekilde anlaşıldığını, davalı-karşı davacının iş bu senetleri kullanması ve hukuka usüle aykırı şekilde doldurması ve işleme koyması sebebiyle de şirket yetkilileri aleyhinde Kayseri … Asliye Ceza Mahkemesin’in … Esas sayılı evrakta sahteçilik ve dolandırcılık suçundan dava açıldığını ve yargılamanın devam ettiğini belirterek karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN KAYSERİ … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ … ESAS SAYILI DAVADA: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı karşı davacı müvekkili ile davacı karşı davalı … arasında önce … tarihli sözleşme imzalandığını, sonrasında tarafların konusu aynı olmak üzere … tarihinde yenilerek tekrardan imzalandığını, müvekkili firmanın ise iş sahibi olduğunu, davalı yüklenicinin … iş bedelinin peşin olarak aldığından sözleşme konusu işin eksik, hatalı yada hiç yapılmaması durumuna iş sahibi müvekkili firmanın zararını tanzim etmek üzere 135.000,00-TL bedelli senedi imzalayarak müvekkili firmaya teminat olarak teslim ettiğini, 40.685,00-TL ayıplı ve hatalı imalat davacının yaptığı işlerden kaynaklandığını ve bu davanın konusunun ayıplı imalat hususu olmadığından davacı alacağından bu miktarın düşürülmesinin mümkün olmadığını, Kayseri … Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası üzerinden davalı … adına ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı yüklenicinin … tarihinde bu takibe itiraz ettiğini, itiraz evrakının taraflarına tebliği edilmediğini, davalı yüklenici ile yapılan bu takibe karşı Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında üzerinden müvekkili şirket aleyhine takip dayanağı senet karşılığında borçlu olmadığı iddiası ile menfi tespit davası açıldığını, bu konu ile ilgili olarak arabuluculuğa başvuruda bulunulduğu ancak bir sonuç alınamadığını, bunlardan bahisle; Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile davanın birleştirilmesine, davanın kabulü ile icra takip dosyasına yapılan itirazın iptaline takibin devamına, haksız itirazla takibin durmasına sebebiyet verilmiş olması nedeniyle davacı- karşı davalı hakkında %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müteahhit firmanın binayı tamamen bitirdiği gerekçesiyle … Belediyesine Yapı Kullanım İzin Belgesi almak için … tarihinde müracaat ettiğini, ilgili belediyeden … tarihinde hiçbir eksik olmadığından Yapı Kullanım İzin Belgesi yani Yapı Meskenini aldığını, davalı avukatının iddia ettiği hatalı imalatları kendilerinin yaptırdıklarına dair o tarihlerde veya mesken tarihlerine yakın tarihte herhangi bir tespitlerinin olmadığını, sözleşme gereği bir yılı geçtikten sonra imalat ve malzeme hataları nedeni ile herhangi bir garanti sorumluluklarının kalmadığını, bu sebepten dolayı eksik veya hatalı iş nedeniyle yaptıkları ilamsız takip ve/veya diğer icra takipleri zaman aşımına uğradığını, sözleşmenin 3. maddesi 6. bendine göre, yapılan iş için doğacak malzeme ve işçilik hatalarına karşı bir yıl garanti verildiğini, davacı vekilinin … tarihli beyan dilekçesinde işin tesliminin … tarihi olduğunu kabul etmekle, verilen 1 yıllık garanti süresin den çok sonra bu talepte bulunulduğunu, karşı davacının davasının garanti süresi biittiğinden dolayı reddi gerektiğini belirterek davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.iş Esas sayılı dosyasının, Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı dosyasının, Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar (Bozmadan önce Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar), Kayseri … Dairesi’nin … Esas sayılı, Kayseri … Müdürlüğü’nün … Esas ve Kapatılan Kayseri … İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosyalarının celp edildiği görüldü.
Kayseri … Dairesi Grup Başkanlığı’na müzekkere yazılarak karşı davada davalı …’ın tacir olup olmadığı sorulmuş, … Vergi Dairesi’nden gelen yazı cevabı ile, bilanço esasına göre defter tuttuğu, … Vergi Dairesi’nden gelen yazı cevabı ile, … tarihinde … Vergi Dairesi’nden nakil gelerek ikamet amaçlı binaların inşaatı, reklam ajanslarının faaliyeti ile bina projelerine yönelik mühendislik ve danışmanlık faaliyetine başladığı, … tarihinde … Vergi Dairesine nakil gittiğinin tespit edildiği, 2007-2008 yıllarında 2. Sınıf tüccar olarak işletme hesabına göre defter tuttuğu, 2009-2010 yıllarında birinci sınıf tüccar olarak bilanço hesabı esasına göre defter tuttuğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
Kayseri … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının bir örneği uyaptan celp edilmiştir.
DEĞERLENDİME VE GEREKÇE:
Davacı dava dilekçe ile … E. Sayılı icra dosyasına takibe dayanak tutulan bononun teminat bonosu olduğunundan bahisle menfi tespit dilemiştir.
Davalı ise cevap dilekçesinde dava konusu teminat senedi olduğunu, davacı ile eser sözleşmesi imzaladıklarını eksik işlerden dolayı Kapatılan Kayseri … ATM’nin … Esas sayılı dosyasında belirtildiği üzere alacaklı olduğunu belirtmekle davanın reddini dilemiştir.
Mahkememiz dosyasına birleşen … ATM’ye ait … Esas sayılı dosyada esas eksik işten kaynaklı yapılan takibe itirazın iptali davası olduğu görülmüştür.
Dava konusu olan ve Kayseri … Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasına konu bonoda teminat senedi olduğuna dair şerh bulunduğu, ilgili bononun keşidecesinin davacı-birleşen dosya davacısı … olduğu, lehtarının ise … şirketi olduğu, miktarın 135.000,00 TL olduğu, keşide tarihinin 10.05.2010 ve vade tarihinin ise … olduğu görülmüştür.
Davaya konu olan Kapatılan Kayseri … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında … firması tarafından … hakkında 41.317,01 TL üzerinden takip yapıldığı görülmüştür.
Somut olayda hem tarafların beyanı hemde senet üzerindeki ihtiyari kayıt uyarınca teminat bonosu olduğu görülmüştür.
Birleşen dosyada ise davacı … şirketi esas dosyadaki beyanları uyarınca itirazın iptali dilemiştir. Birleşen dosyada ise davalı süresinde zaman aşımı itirazında bulunmuştur.
Davalı/ birleşen davada davacı … şirketi vekili senedin teminat senedini olduğunu kabul etmiştir, asıl davanın davacısının taşeron olduğunu, işleri yerine getirmediğini, bu hususta Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nde alınan bilirkişi raporunda müvekkilini yararına bir kısım alacağın tespit edildiğini ancak o kısım dava konusu olmadığı için hüküm kurulmadığını, o kısım için alacağın devam ettiğini ve sendin bu sebeple takibe konduğunu beyan etmiştir.
Mahkememizce davanın dayanağı olan Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacının … olduğu, davalısının ise … şirketi olduğu, davacı taleplerinde davalı ise eser sözleşmesi imzaladıklarını, edimini ifa ettiğini ve davalının borcu bulunduğundan bahisle itirazın iptali dilediği, davalı ise ayıplı ve eksik işler olduğundan bahisle davanın reddini dilemiştir.
Taraflar arasında … tarihli sözleşme imzalandığı, bu sözleşme ile davalı … şirketine ait taşınmazda dış cephe boya ve mantolama vb. işlerini üstlendiği görülmüştür.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu Resmi Gazetede … tarihinde yayınlanmış olup … tarihinde yürürlüğe girmiştir. Taraflar arasındaki işin 2010 yılında ifa edildiği Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından anlaşılmıştır.
Eser sözleşmesi, 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun (355-371.) maddelerinde, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ise 470-486. maddelerinde düzenlenmiş olup, “İş sahibinin ödeyeceği bir bedel karşılığında yüklenici tarafından bir şeyin imal edilmesi amacıyla düzenlenen sözleşmelerdir.” Sözleşmenin tarafları iş sahibi ve yüklenicidir.
Eski BK’nın 126/4. maddesine göre eser sözleşmesinden doğan bütün davalar 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Yüklenicinin kasıt ve ağır kusurunun bulunması halinde zamanaşımı süresi Eski BK 125.maddesi gereğince genel zamanaşımı süresi olan 10 yıldır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda eser sözleşmeleri yönünden zamanaşımı 146,147 ve 478.maddelerinde düzenlenmiştir. TBK 146.maddesine göre kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça her alacak 10 yıllık zamanaşımına tabidir.
TBK 147.maddesine göre ise yüklenicinin yükümlülüklerini ağır kusuruyla hiç ya da gereği gibi ifa etmemesi dışında, eser sözleşmesinden doğan alacaklar 5 yıllık zamanaşımına tabidir.
Eski BK 126/4 maddesinin yürürlüğe girmesi ile zımnen yürürlükten kaldırılan 363.maddesi karşılığında 6098 sayılı TBK nın 478. maddesinde “yüklenici ayıplı bir eser meydana getirmişse, bu sebeple açılacak davalar, teslim tarihinden başlayarak, taşınmaz yapılar dışındaki eserlerde 2 yılın; taşınmaz yapılarda ise 5 yılın ve yüklenicinin ağır kusuru varsa, ayıplı eserin niteliğine bakılmaksızın 20 yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 151 inci maddesinde zamanaşımının nasıl hesaplanacağı belirtilmiştir. Bu maddenin birinci fıkrası, zamanaşımının alacağın muaccel olduğu anda başlayacağı kuralını getirmiştir(818 sayılı BK.128).
TBK’nın 152 nci maddesi gereğince, asıl alacak zamanaşımına uğradığında faiz ve diğer ek haklar da zamanaşımına, uğrar. Diğer bir deyişle faiz alacağı asıl alacağın tabi olduğu zamanaşımına tabi olur(818 sayılı BK.131).
TBK’nın 154 üncü maddesinde (818 sayılı BK. 133) zamanaşımını kesen durumlar açıklanmıştır. Hükme göre, borçlunun borcunu ikrar etmesi, faiz ödemesi, kısmi ifada bulunması, rehin vermesi veya kefil göstermesi, alacaklının dava veya defi yoluyla hakeme veya mahkemeye başvurması, icra takibinde bulunması ve iflas masasına başvurması hallerinde zamanaşımı kesilir. Zamanaşımının kesilmesiyle, yeni bir süre başlar. Aynı Kanun’un 156 ncı maddesi, zamanaşımının kesilmesi halinde yeni bir sürenin işlemeye başlayacağını, 157 nci maddesinde ise, zamanaşımı icra takibiyle kesilmiş ise, alacağın takibine ilişkin her işlemden sonra yeniden başlayacağı belirtilmiştir.
Somut olayda talebe konu ayıp ve eksik işlere ait alacak 5 yıllık zamanaşıma tabi olduğu, iş bu dava tarihlerin 2021 yılı olması takibin … tarihinde yapılması, anılan tarihte zamanaşımının kesildiği, yeniden başladığı, … tarihinde zamanaşımı dolduğundan itirazın iptali yerinde değildir.
Esas davada ise Kayseri … ATM’nin … Esas dosyasında davalı … ‘nin alacağı bulunmadığından ve teminat senedi olduğundan davacının davalıya borçlu olmadığına karar verilmiştir.
İK’nın 72/5. maddesi uyarınca, borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötüniyetli olduğu anlaşılırsa, borçlunun talebi üzerine, takip konusu alacağın yüzde yirmisinden az olmayacak şekilde, uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Diğer anlatımla, borçlu davacı yararına kötüniyet tazminatına hükmedebilmek için, alacaklı davalının takibinde haksız olması yeterli olmayıp, kötüniyetli olduğunun da ispatı gereklidir. Davalı alacaklının kötüniyetli sayılabilmesi için de, haksız olduğunu bildiği ya da bilmesi gerektiği halde icra takibine girişmiş olması gerekir. Bu hususun ispat yükü de, davacı borçludadır. (Bkz. Prof. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, sayfa 173 vd. ayrıca Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 19.01.2012 tarih ve 2011/2342 E, 2012/239 K sayılı ilamı da aynı yöndedir.)
Somut olay kapsamında değerlendirildiğinden dosyaya yansıyan bir kötü niyet görülmediğinden ilgili kötü niyet tazminatı uygun görülmemiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
A- Esas dosya için;
Davanın kabulü ile Kayseri … Dairesi’nin … esas sayılı dosyasında takibe konu keşidecisi …, lehtarı … İnş. Şirketi olan, … keşide, … vade tarihli 135.000,00 TL’lik senetten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
Hükmün bu hali ile kesinleşmesi halinde Kayseri … Dairesi’nin … esas sayılı dosyasına konu takibin iptaline,
İcra İflas Kanunu’nun 72/5 uyarınca takibin davacı yönünden derhal durdurulmasına bu konuda icra dairesine müzekkere yazılmasına,
Davacının ve davalının tazminat taleplerinin reddine,
Alınması gerekli 9.221,85 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 683,10 TL ve tamamlama harcı 368,85 TL’nin mahsubu ile eksik 8.169,90 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı tarafça yapılan başvurma harcı 59,30 TL, peşin harç 683,10 TL, tamamlama harcı 368,85 TL, tebligat ve müzekkere gideri 89,50 TL olmak üzere toplam 1.200,75 TL yargılama harç ve giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davalı tarafça yapılan 11,00 TL tebligat giderinin davalı üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
8-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 16.675,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
B- Birleşen dosya için;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 387,60 TL mahsubu ile bakiye 306,90 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazine irad kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama harç ve giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yatırılan herhangi bir harç ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
6- Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 6.089,10 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı – birleşen dosya davalı vekili ve davalı – birleşen dosya davacısı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. …
Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır

Bu belge 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununa göre güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.