Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: *** Esas – ***
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***
HAKİM : ***
KATİP : ***
DAVACI :***
VEKİLİ : Av.
DAVALI :1- ***
VEKİLİ : Av.
DAVALILAR :2- ***
3- ***
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait 38 … plaka sayılı araç ile işleten … ve sürücüsü … olan 38 … plaka sayılı aracın … tarihinde çarpışması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, 38 … plaka sayılı aracın davalı … A.Ş. tarafından ZMMS poliçesi ile teminat altına alındığını, söz konusu kazada davalı sürücünün %100 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiğini, dava konusu kaza sebebiyle müvekkili şirkete ait araçta büyük bir hasar meydana geldiğini, her ne kadar hasar giderilmiş ise de araçta değer kaybı meydana geldiğini, işbu değer kaybı için davalı sigorta şirketi … tarihinde başvuru yapıldığını, davalı sigorta şirketi tarafından başvurularına herhangi bir cevap verilmediğini, arabuluculuk aşamasında da çözüme ulaşılamadığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının değer kaybı talebinin reddedilmesi gerektiğini, bu talebin teminat dışı kaldığını, davacının kaza tarihinden itibaren faiz talebinin yasaya uygun bulunmadığını, bunun gibi ticari avans faizi ile birlikte tahsil talebinin de yasal dayanaktan yoksun bulunduğunu, davacıya bu kazadan dolayı sigorta şirketi tarafından ödemede bulunulduğunu, zararın tamamen karşılandığını savunarak davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve …’a usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilmiş, davalılar davaya herhangi bir cevap vermemiş ve mahkememizce yapılan açık duruşmalara da katılmadıkalrı anlaşılmıştır. Davalı tarafların HMK’nın 128/1. maddesi gereği dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkar etmiş sayılacakları tespit edilmiştir.
DELİLLER: Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
… tarihli tensip zaptı ara kararı uyarınca Mahkememizce istinaf kararı doğrultusunda yargılama yapılması kanuni ve usulü zorunluluk olduğundan HMK’nın 30. Maddesindeki usul ekonomisi de dikkate alınarak dava dosyasının daha önce rapor veren bilirkişiye tevdii ile dava konusu aracın kaza tarihindeki hasarsız ikinci el piyasa değer düşüklüğü tespitine yönelik istinaf ilamında yer alan husus dikkate alınarak Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin istinaf ilamında açıkca belirtilen deger kaybına ilişkin hesaplaması kriterleri nazara alınarak değer kaybı hesaplamasının yapılması konusunda HMK’nın 281/2. Maddesi uyarınca ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş, bilirkişi Dr. Öğr. Üyesi ***tarafından mahkememize sunulan … tarihli ek raporda özetle; değer kaybının 15.000,00 TL olduğu bildirilmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Mahkememiz kaldırma kararı öncesi davanın kabulüne karar vermiş, ancak Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi Anayasa Mahkemesinin *** tarihinde 2019/40 E-202/40 K. sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiş olması nedeniyle davacının zararının ve zararın kapsamının 2918 sayılı KTK.nın ve 6098 sayılı TBK.nın haksız fiile ilişkin hükümlerine ve Yargıtay uygulamalarına göre belirlenmesi gerekir. Araç hasarında değer kaybı; aracın hasarsız haldeki 2. el piyasa değeri ile hasarın onarımından sonraki 2. el piyasa değeri arasındaki fark olup, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarında, değer kaybının, araçların modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek araçların kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değerleri arasındaki farka göre belirlenmesi gerektiği kabul edilmiştir. (Yargıtay 17. H.D. 2019/6070 E. 2020/3614 K.) Hal böyle olunca mahkemece, dava konusu aracın kaza tarihindeki hasarsız ikinci el piyasa değerinden, aracın onarıldıktan sonraki piyasa rayiç bedelinin mahsubu ile ortaya çıkan farkın değer kaybını oluşturacağı gözetilerek karar verilmesi gerekirken, değer kaybının ZMSS Genel Şartları ekindeki formüle göre belirlendiğinden davacı vekilinin bu yöndeki istinaf sebepleri yerinde görülmüş gerekçesiyle karar kaldırılmıştır.
Trafik kazalarında hukuki sorumluluk ve sigorta konusu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup sözü geçen kanunun 85.maddesinin 1. fıkrasında bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut birşeyin zarara uğramasına sebep olursa motorlu aracın bir teşebbüsünün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde motorlu aracın işleteninin ve bağlı bulunduğu teşebbüsün sahibinin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, aynı maddenin 5. fıkrasında işleten ve araç işleticisi teşebbüs sahibinin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olduğu, 91. maddesinin 1. fıkrasında işletenlerin, bu kanunun 85. maddesinin 1. fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu öngörülmüştür. Kanunun bahsi geçen düzenlemesinden, zorunlu mali sorumluluk sigortacısının, trafik kazasına karışan aracın işleteni veya araç işleticisi teşebbüs sahibi olan sigortalısına bu kaza sebebiyle isabet eden hukuki sorumluluğu poliçe teminat limiti ile sınırlı olarak üstlendiği anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık *** tarihli trafik kazasındaki tarafların kusur durumları, kaza nedeniyle davacıya ait 38 … plakalı araçta değer kaybı zararı oluşup oluşmadığı hususlarına ilişkindir.
*** tarihinde davalı …’nun sevk ve idaresi altındaki diğer davalı …’a ait 38 … plakalı araç ile *** caddesinden Yavuz Sultan Selim caddesi kavşağına geldiğinde, kavşak ortasında sol şeritte iken sağ şeride yanaşmak istediğinde aracın sağ ön tarafı ile dava dışı ***’un sevk ve idaresi altındaki davacı şirkete ait 38 … plakalı aynı yöne hareket eden aracın çarptığı anlaşılmıştır.
*** tarihli davaya konu trafik kazasında davalı …’ın şerit izleme ve değiştirme kuralına uymamak şeklindeki KTK’nun 56/1-a maddesini ihlal ettiği, KTK’nun 84/1-f uyarınca asli kusurlu olduğu bu şekilde dikkatsizlik ve tedbirsizliğiyle kazanın oluşumunda %100 oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Davacının ise trafik kazasında kusurunun bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce yapılan nihai yargılama sonucunda davacının aracında bulunan değer kaybı zararının ek rapor uyarınca 15.000,00 TL olduğu kanaatine varılmıştır.
Bu nedenlerle davacının talebi 11.273,77 TL olduğundan taleple bağlı kalınarak davanın kabulü ile, 11.273,77 TL miktarındaki araç değer kaybına ilişkin maddi tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 16/01/2019’dan davalı … A.Ş.yönünden ise temerrüt tarihi olan 14/02/2019’dan itibaren işleyeck yasal faizi ile birlikte davalı … A.Ş.’nin sorumluluğunun ZMSS poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olması koşuluyla davalılar … A.Ş. … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine dair karar verilmiştir.
Dava dilekçesinde ticari reeskont faiz talep etmiş ise de dosya arasında bulunan 38 … plakalı araca ait trafik kayıt örneğinde kullanım amacı “Yolcu Nakli – Hususi” olarak belirtilmiştir. Bu aracın sahibi de gerçek kişi olan davalı …’dır. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 01/11/2017 tarihli 2015/2404 esas, 2017/9996 karar sayılı emsal içtihatı da nazara alınarak bu aracın ticari nitelikte olmamasından dolayı ticari faiz talebine itibar edilmeyerek yasal faize hükmedilmiştir. Ayrıca davalı sigorta şirketi yönünden davacının başvurusunun *** tarihi olması bu tarihten itibaren genel şartlar uyarınca 8 iş günü geçtikten sonra temerrüt oluşacağından temerrüt tarihi*** olarak belirlenmiş bu nedenle davacı vekilinin davalı … A.Ş. yönünden kaza tarihinden itibaren faize hükmedilmesi talebine itibar edilmeyerek aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle:
1-Davanın KABULÜ ile, 11.273,77 TL miktarındaki araç değer kaybına ilişkin maddi tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan ***dan davalı *** (…) A.Ş.yönünden ise temerrüt tarihi olan ***’dan itibaren işleyeck yasal faizi ile birlikte davalı Türkiye Sigorta (…) A.Ş.’nin sorumluluğunun ZMSS poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olması koşuluyla davalılar *** (…) A.Ş. … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 770,11 TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 44,40 TL peşin harç ile 175,46 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 219,86 TL harcın mahsubu ile bakiye 550,25 TL harcın davalılar davalılar … A.Ş. … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA, (mahkememizin kaldırma kararı öncesi 10.02.2020 tarihli harç tahsil müzekkeresi ile harç tahsil edilmesine karar verildiğinden yeniden harç tahsil müzekkeresi yazılmasına yer olmadığına )
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalılar … A.Ş. … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA, (mahkememizin kaldırma kararı öncesi 10.02.2020 tarihli harç tahsil müzekkeresi ile harç tahsil edilmesine karar verildiğinden yeniden harç tahsil müzekkeresi yazılmasına yer olmadığına )
4-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 44,40 TL peşin harç, 175,46 TL ıslah harcı ve 121,30 TL istinaf başvuru harcı olmak üzere toplam 385,56 TL harcın davalılar … A.Ş. … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 12 elektronik tebligat gideri 64,00 TL, 4 müzekkere gideri 26,00 TL, 14 tebligat gideri 234,20 TL, BAM posta gideri 25,00 TL ve bilirkişi gideri 675,00 TL olmak üzere toplam 1.024,20 TL yargılama giderinin davalılar … A.Ş. … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davalılar tarafından yapılan ve yatırılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda mahkememizce herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına,
7-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran davacı tarafa iadesine,
8-AAÜT’ye göre hesap edilen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılar … A.Ş. … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı *** (…) vekilinin yüzüne karşı, Davalı Ahmet ve Mehmet’in yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.09/12/2021
Katip ***
¸e-imzalı
Hakim ***
¸e-imzalı
*5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*