Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/870 E. 2021/1142 K. 20.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: *** Esas – ***
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : ***
KATİP : ***

DAVACI : ***
VEKİLİ : Av.
DAVALI : ***
VEKİLİ : Av.

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali (ticari nitelikteki hizmet sözleşmesinden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … tarihi itibariyle huzurdaki dava açısından zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiğini, bu doğrultudaki 7155 sayılı kanun 18/12/2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlandığını, bu nedenle zorunlu olarak başvurdukları arabuluculuk müessesesine ilişkin tutanağın suretinin işbu dava dilekçesi ekinde sunulduğunu, zorunlu olarak başvurulan arabuluculuk müessesesi kapsamında yapılan görüşmelerde, herhangi bir anlaşmaya varılamadığını, uyuşmazlığın devam ettiğini, 6100 Sayılı Kanunun 30. maddesi 5. fıkrasında “4046, 3465, ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlerine göre tahsil edilir.” düzenlemesine yer verildiğini, 25/05/2018 tarihinde yürürlüğe giren 7144 sayılı Kanunun 18.inci maddesi ile “on katı tutarında” ibaresi “dört katı tutarında” o6larak “(5) 4046,3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlerine göre tahsil edilir. Bununla birlikte yine 7144 sayılı Kanunun 19.maddesi ile 6001 sayılı kanuna eklenen Geçici Madde 3. uyarınca “bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibariyle tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanun’un 30. maddesinde yer alan organlar uygulanır” tamamı tahsil edilen alacaklar bakımından işbu değişikliğin uygulanmayacağının da ayrıca belirtildiğini, sonuç olarak Davalı-Borçlunun aleyhine başlatılan icra dosyasında asıl alacak, geçiş ücreti ile geçiş ücretine ek olarak geçiş ücretinin 10 katı tutarındaki ceza eklenerek belirlenmişse de bahse konu yasa gereği asıl alacak içinde yer alan geçiş ücretine ek ceza 4 katına indirildiğini, uyuşmazlık konusu takibe konu alacak miktarında yasa gereği azalma meydana geldiğini, davalı-borçlu şirket aleyhine başlatılan icra takibinde müvekkili şirketin 6001 sayılı karayolları genel müdürlüğünün hizmetleri hakkında kanunun 30. maddesinin 5. fıkrasında yapılan değişiklik nedeniyle 10 katından 4 katına indirildiğini, harca esas değerin yasaya uyarlandığını, icra takibinden sonra 7144 sayılı Kanunun 18. maddesi ile 6001 sayılı Kanunun 30. maddesinde değişiklik yapılarak uygulanan ceza kat sayısının ondan dörde düşürüldüğünü, bu nedenle davanın ceza uygulamalarında kanuni değişiklik sonrasında oluşan hukuki durum dikkate alınarak cezalar dört kat olarak belirlenerek harçlandırıldığını, bu yönüyle icra takibine konu edilen geçiş ücretlerinin dört katını aşan ceza bedellerinin dava konusu olmadığını ifade ettiklerini, müvekkili şirketin 3996 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet Devret Modeli çerçevesinde yaptırılması hakkında Kanun hükümlerine göre Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Çevre Otoyolunun işletme hakkı sahibi, davalı ise, işletme hakkı müvekkili şirkette bulunan köprü ve otoyolları kullanmış bulunan gerçek kişi olan tacir olduğunu, işletme hakkı müvekkili şirkette bulunan köptü ve otoyollardan geçişler 6001 Sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanunun 30/5 maddesi kapsamında ücretlendirilmekte ve aynı düzenleme kapsamında ücret ödemeksizin yapılan geçişlerde, 15 günlük sürede geçiş ücretinin ödemesini yapmayan araç maliklerine, geçiş ücretinin dört katı tutarında ceza uygulaması yapılmakta olduğunu, davalının 38 …, 38 …, 38 …, 38 … plakalı araçları ile *** tarihleri arasında ücret ödemeksizin, işletme hakkı müvekkili şirkette olan Yavuz Sultan Selim köprüsü ve bağlı otoyolundan ihlali geçişler gerçekleştirdiğini, işbu dava konusunu oluşturan ihlali geçişlerden doğan müvekkili şirket alacakları, davanın ikamesine binaen sayın mahkemeye elektronik veri olmaları hasebiyle bir ön yazı ekindeki CD/DVD içerisinde sunacaklarını, delilleri olan ihlali geçiş kayıtları, ihlali geçiş görüntüleri ve provizyon sorgu sonuçlarının içinde bulunduğu CD/DVD’yi, işbu dava, e-dava olarak uyap sistemi üzerinden ikame edilmesine binaen, bir ön yazı ile ekinde dava dosyasına fiziksel olarak sunacaklarını, geçiş ücretleri ve bu ücretlere ait 6001 SK m30/5. hükmünün getirdiği yasal cezanın ödenmemesi üzerine belirtilen icra takip dosyası üzerinden icra takibine girişildiğini, davalının ise herhangi bir borcu bulunmadığı gerekçesiyle borca ve faize itiraz ettiğini, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 6 ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 190. maddeleri uyarınca müddei iddiasını ispatla mükellef oluduğunu delil olarak dayanılan belgelerden davalı borçlunun itirazının mesnetsiz olduğu ve ücretli geçiş noktasından, ücret ödemeksizin ihlali geçiş sağlamak suretiyle işletmeci müvekkili şirkete borçlu hale geldiğinin aşikar olduğunu, geçiş tutarına X diyecek olursak, 4X tutarındaki ceza tahakkuku kanunun amir hükmü hasebiyle tahakkuk etmekte olduğunu, 6001 SK m.30/5. emredici hükmü hasebiyle işletmeci şirketin herhangi bir seçimlik hakkı olmayıp geçiş ücretinin kabul edilip, cezanın reddedilmesinin hukuken kabulünün mümkün olmadığını, davalının müvekkilinin işletmiş olduğu 3. köprü ve bağlantılı otoyolundan geçiş yapmadığı yönünde bir savunmasının da bulunmadığını, davalı itirazının sırf alacağı sürüncemede bırakmak maksatlı olduğu aşikar olduğunu, iptali gerektiğini geçiş bedelinin ödendiğini ispat yükünün davalıya ait olup, davalının geçiş ücretlerini ödemediğinin de sabit olup, icra takibine itiraz eden davalı borçlunun itirazında haksız olduğunun açıkça anlaşıldığını, alacağın likit olduğunun da görüldüğünü, müvekkili lehine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, konuya ilişkin olarak, ekte sunulan yüksek mahkeme kararlarının tamamında icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekliliğinin vurgulandığını, kanunu bilmemenin mazeret sayılamadığını, öngörülebilir ve bilinebilir bir amir hükmü mübrez olduğuna vurgu yapıldığını, itiraz konusu olan faiz nevi ve oranına yönelik olarak, ihlali geçişi gerçekleştirilen aracın bir ticari araç olduğu ve davalının ticari işletmesine ilişkin kullanıldığı açık olduğundan ticari işlerde uygulanan faiz nevi ve oranının talep edilmesinde de hukuka aykırı bir yön bulunmadığını, icra takibinin dayanağının 6100 sayılı kanunun m.30/5 hükmü olduğunu, bu hükme göre, müvekkilinin işletmiş olduğu köprü ve otoyoldan ihlali şekilde geçilmesi üzerine araç sahibinden, geçiş ücretinin 4 katı tutarında ceza tahakkukuyla beraber bu meblağın talebinin yapılmasının mümkün olduğunu, tahakkuk eden 4 katı tutarında cezanın tamamen hukuka ve kanuna uygun olduğunu, Anayasa mahkemesi de yakın zamanda vermiş olduğu ilam ile taraflar lehine karar verdiğini, icra takibi ve işbu dava dayanağını oluşturan 6100 sayılı kanunun m.30/5 hükmünün iptali için yapılan başvuruyu reddettiğini ve söz konusu kanun hükmünün hukuka ve Anayasaya uygunluğunu tasdik ettiğini, yüksek mahkemenin konuya bakış açısına ilişkin olarak emsal istinaf incelemesi kararı üzerinden, davaya konu ceza tahakkuku, ihlali geçişler sonucu ödenmeyen geçiş ücretlerinin 15 gün içerisinde ödenmemesi sonucu doğmuş olup, 6001 sayılı kanunun m.30/5 hükmü gereğince bir idari para cezası olmayıp ifade edilen ilgili kanun uyarınca doğan, genel hükümler tahtında değerlendirilmesi gereken, özel bir alacak olduğunu, yukarıda arz ve izah edilen ve sayın mahkemece resen gözetilecek nedenlerle, fazlaya ilişkin talepleri saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulü ile Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davalının icra takibine vaki itirazının iptaline, takibin devamına , icra takibinin geçiş ücreti ve gecikme cezası olmak üzere toplam 34.836,40-TL asıl alacak ile bu alacağa takip tarihinden önce işlemiş faiz (1.857,94-TL) ve KDV (334,43-TL) yönünden takip talebinde gösterilen şartlarla devamına, davalı borçlu tarafından icra takibine haksız bir şekilde itiraz edildiğinden icra takibine konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına, peşin olarak ödenen yargılama giderleri ve harçlarla tespit edilecek avukatlık vekalet ücretinin davalı borçludan tahsili ile müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı dava dilekçesinde; dava şartı olan zorunlu arabuluculuğa başvurulduğunu, icra takibinden sonra kanundaki değişiklik ile uygulanan ceza katsayısının ondan dörde düşürüldüğünü, bu sebeple de icra takibindeki ceza tutarını aşan talebin davaya konusu olmadığını, işletme hakkı davacı şirkete ait olan köprü ve otoyollardan ücret ödemeksizin yapılan geçişlerde 15 günlük sürede ödeme yapmayan araç maliklerine geçiş ücretinin dört katı oranında ceza uygulaması yapıldığını, müvekkilinin adına kayıtlı 38 …, 38 …, 38 … ve 38 … plakalı araçları ile ücret ödemeksizin ihlali geçiş gerçekleştirdiğini, müvekkilinin ödenmeyen ücretler sebebiyle aleyhinde başlatılan icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini, müvekkilinin ödenmeyen ücretler sebebiyle aleyhinde başlatılan icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini, müvekkilinin davacı şirkete borçlu olduğunu, müvekkilinin aracının ticari araç olması sebebiyle ticari faiz istenmesinde isabetsiz olmadığın, ceza uygulamasında anayasaya bir aykırılık da bulunmadığını, ihtiyati haciz talebinin kabulü ile alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep ettiklerini belirtmişse de davacı şirketin davasını kabul etmenini mümkün olmadığını, davacısının taleplerinin dayanağı olan yasa ve uygulanan ceza ile oranlarının anayasaya aykırı olduğunu, keyfiyet içerdiğinden uygulanma kabiliyeti olmadığını, müvekkilinin sorumlu olacağı tutarını sadece geçiş içinde ödemediğinden 4 katı oranında ceza uygulandığını belirtmişse de,esasen davalı tarafça ilgili gişeden anılan tarihte ve anılan araç ile geçiş yapılmadığına dair bir itirazlarının bulunmayıp itirazın davalının araçlarının ihlalli geçiş yaptığı esnada ödeme yapılmadığı zamanlarda müvekkilinin 15 gün içinde geçiş ücretlerini ödemiş olup bu sebeple müvekkilinin davacı şirkete borcunun bulunmadığı, müvekkilinin OGS’leri mevcut olup dilekçe ekinde ödemeler ilişkin OGS kayıtların ve banka ekstrelerini sunduklarını, müvekkiline herhangi bir tebliğde yapılmadığını, davacı şirketin müvekkilinin araçlarının ticari araç olması sebebiyle ticari faiz uygulanması talebinde bulunmuşsa da davacı şirketin bu talebinin de olması halinde delillerini sunması da muvaffak etmediklerini, delillerin taraflarını da tebliği gerekmekte olup tebliğ edilmediğinden bu hususta beyanda bulunma haklarını saklı tuttuklarını, davacı şirketin tazminat talebinin de yersiz olup alacığını varlığı yargılama gerektirdiğinden reddi gerektiğini, davacı şirketin ihtiyati haciz talebinin de alacağın sabit olmaması sebebiyle haksız olduğundan reddinin gerektiğini, bu sebeplerle davacı şirketin haksız davasının reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER : Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası getirtilmiştir. incelenmesinde; davacı alacaklı … ve İşletme AŞ tarafından davalı borçlu … aleyhine açılan 78.919,30-TL asıl alacak, 4.209,03-TL faiz ve 757,62-TL KDV olmak üzere toplam 83.885,95-TL alacağın tahsili istemiyle ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlu davalı vekilince … tarihli dilekçe ile borca itiraz etmiş, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiştir.
38 …, 38 …, 38 … ve 38 … plakalı araçların … tarihleri arasında kayıt maliklerinin kim olduğunun sorulması ve trafik kayıt örneklerinin istenmesi için Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’ne yazı yazılmasına, karar verilmiş, bu müzekkeremize … tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Davacı vekili ihlalli geçişlere ilişkin liste ve görüntüler ile dayandığı tüm delillerini dava dosyasına sunmuştur.
HMK’nun 266. maddesi gereğince bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, HMK’nun 267 ve 268. maddesi gereğince resen seçilecek bir mali müşavir – muhasebeci bilirkişiye dava dosyasının tevdine, HMK’nun 273. maddesi gereğince iddia, savunma, celp edilen trafik kayıtları, ihlalli geçişe ilişkin liste ve görüntüler, icra takip dosyası, taraflarca sunulan kayıt ve belgeler ile tüm dosya kapsamı incelenmek suretiyle davalı adına trafikte kayıtlı araçların ihlalli geçişleri olup olmadığı, varsa dava dosyası içindeki yazılar, emsal kararlar, 6001 sayılı Kara Yolları Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunu’nun 30/5. maddesi hükmü dikkate alındığında ihlalli geçişler nedeniyle davacının davalıdan alacağı varsa geçiş ücreti ve gecikme cezası olarak toplam asıl alacak miktarının, takipten önce işlemiş faiz miktarının ve KDV miktarının kaçar TL olduğunun tespiti ve dava dilekçesi ile icra takip talebinde davacının talep ettiği miktarlar göz önüne alınıp taleple bağlılık ilkesi uyarınca icra takibinde takibe konu edilen her bir alacak kalemi yönünden davacının davalıdan isteyebileceği alacak miktarı varsa bunların kaçar TL olduğunun tespiti hususunda hüküm vermeye ve denetime elverişli açıklamalı rapor tanzimi için bilirkişiye yetki ve görev verilmesine karar verilmiştir.
Mali Müşavir Bilirkişi *** tarafından düzenlenen *** tarihli raporda özetle; “1-Davalının sahipliğinde olan dava konusu geçiş ihlallerini yaptığı iddia edilen 38 …, 38 …, 38 … ve 38 … plakalı araçların ticari araç niteliğinde olduğu, davalının gerçek kişi tacir olduğu tespit edilmiştir. 2-Davalının sahipliğinde olan dava konusu ihlali geçiş görüntülerinde 38 …, 38 …, 38 … ve 38 … plakalı araçların cd de yer olan 157 işlem ile ihlali geçiş listesi ve sistem dökümdeki araç plakları, geçiş tarihleri, saatleri şilem numaraları ve geçiş gişe bilgelerinin eşleştiği, aracın tespit edilen saatlerde ihlali geçişler yaptığı tespit edilmiştir. 3- Davalının sahiplindeki 38 …, 38 …, 38 … ve 38 … plakalı araçların Karayolları Genel Müdürlüğünün Sorumluluğu altında bulunan otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayollarında geçiş ücretlerinin belirlenmesi ve uygulanmasına ilişkin yönetmeliğin 5. Maddesi (4.) ve (5.) fıkrasındaki esaslara göre ücretlendirmenin yapılmış olduğu tespit edilmiştir. 4-Davacının, Genel Müdürlük işletimindeki otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayollarının üçüncü Boğaz köprüsü ve Kuzey Marmara Yollarının işletimini üstlenen şirket olduğunu 6001 sayılı yasanın 30. Maddesinin 5. Fıkrasına göre 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden o güzergahın en uzun mesafesine ait geçiş ücreti ile birlikte, 7144 sayılı kanunla değişen 4 katı tutarında cezayı talep etme hakkı olduğu tespit edilmiştir. 5-Davalının sahipliğinde olan dava konusu ihlali geçiş görünülerinde 38 …, 38 …, 38 … ve 38 … plakalı araçların cd de yer alan 157 işlem ile ihlali geçiş listesi ve sistem dökümündeki araç plakaları, geçiş tarihleri, saatleri işlem numaraları ve geçiş gişe bilgilerinin eşleştiği, aracın tespit edilen saatlerde ihlali geçişler yaptığı, ihlali geçiş listesinde beyan edilen Geçiş Bedeli olan 7.174,80-TL esas alındığında Takip tarihindeki Asıl Alacak tutarı üzerinden geriye doğru yapılan hesaplamada yasaya göre uyarlanarak güncellenmiş asıl alacağın (Geçiş ücreti+gecikme cezası) 35.872,60-TL olması gerektiğinin tespit edildiği, davacının 3065 sayılı Katma Değer Kanunu’nun 24.maddesi (c) fıkrasına göre geçiş ücreti+gecikme cezası (4 kat arttırılmış) asıl alacak üzerinden hesaplanan işlemiş faiz için KDV tahakkuk ettirilerek davalıdan talep edebileceğinin tespit edildiği” bildirilmiştir.
Taraflarca rapora itirazlar nedeniyle dosyanın rapor veren bilirkişiye tevdine, tarafların 26/04/2021 havale tarihli rapora karşı beyan ve itirazları ile dosyaya sunulmuş tüm deliller, kayıt, bilgi, belge ve beyanlar incelenmek suretiyle her bir itirazı karşılar şekilde yine davacı tarafın eksik olduğunu bildirdiği faiz ve KDV hususundaki taleplerini karşılar şekilde gerekli inceleme, hesaplama yapılmak suretiyle açıklamalı ek rapor düzenlemesi için bilirkişiye yetki ve görev verilmesine karar verilmiştir.
Mali Müşavir bilirkişi *** tarafından düzenlenen *** tarihli ek raporda özetle; “Davacı vekili itirazında 34.836,40-TL anapara+ceza olarak itiraz etmişse de kök raporda yapılan incelemede anapara+ceza tutarının 35.872,60-TL olarak belirlendiğini, bu yöndeki itiraza istinaden faiz ve KDV hesaplamasının aslen icra dairesinde ödeme anında hesaplandığını, sayın mahkemenin taktiri gereğince 35.872,60-TL anapara+ceza tutarının faizinin 1.793,63-TL KDV’sinin 322,85-TL olduğu, davalı … müdafinin dosyaya sunduğu İş Bankasından alınan hesap özetinde tarihler ve tutarların geçiş ihlal listesi ile uyuşmadığı, bu sebeple yeniden hesaplamanın yapılmasının gerekmediği kanaatine varıldığı” bildirilmiştir. Bilirkişinin bu son ek raporu dosya kapsamına uygun, denetime ve hüküm vermeye elverişli olduğu görülmekle benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
GEREKÇE: Dava, işletmesi davacıya ait otoyol ve köprülerin ücret ödenmeksizin kullanılmasından kaynaklı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bilindiği üzere, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptali davası; alacaklının, icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlayan bir eda davası olup, itirazın tebliğinden itibaren bir yıllık süre içinde açılan davada borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması halinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkar tazminatına da hükmedilebilir. (Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku, 2006, s.219,223). Eldeki dava bir yıllık yasal süre içinde açılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; takibe konu edilen nedenlerle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, davalının icra takibine tabi borca itirazlarının haklı olup olmadığı, davalının bu itirazlarının iptalinin gerekip gerekmediği konularında toplanmaktadır.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkikat ve Görevleri Hakkında Kanunun 30. maddesinin 5. fıkrası ile “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte bu ücretin 10 katı tutarında ceza genel hükümlere göre tahsil edilir…” geçiş ücretinin 10 katı fazlası olarak tahsil edilen ceza tutarının % 60 ise Hazine payı olarak tahsili izleyen ayın 7. günü mesai bitimine kadar ….” davacı şirketin bağlı bulunduğu vergi dairesine yatıracağı düzenlenmiş olup, anılan sistem gereği davalı şirket tarafından ihlalli geçiş yapıldığı tespit edilen davalı şirkete ait araçlara ilişkin dosya içerisine ibraz edilen çeşitli tarihlerde ve muhtelif gişelerden düzenlenmiş ihlalli geçiş bildirim tutanaklarına göre davalı şirkete ait araçlar ile yapılan muhtelif geçişlere ilişkin mesafeye göre hesap edilen çeşitli geçiş ücretlerinin tahakkuk ettirilmiş olup bu tutarın 10 katı tutarındaki geçiş cezası ve ihlalli geçiş yapıldığına dair ihlalli geçiş bildirimlerinin tutanaklar ile düzenlenmiş olup, aynı bildirim nosu ile fotoğraflı ihlalli geçiş ihtarnamesinin düzenlenerek ilgilisine tebliğ edildiği, esasen davalı tarafça ilgili gişeden anılan tarihte ve anılan araç ile geçiş yapılmadığına dair bir itirazlarının bulunmayıp itirazın geçiş ihlali yaptığı esnada ödeme yapılmadığı zamanlarda davalının 15 gün içinde geçiş ücretlerini ödediği ve bu sebeple davalının davacı şirkete borcunun bulunmadığı şeklinde olduğu, davalının savunmalarında ileri sürdüğü ödemeleri ispatlayamadığı, buna ilişkin dosya kapsamında delil bulunmadığı, ihlali geçiş esnasında davacı şirket tarafından açıklanan ve Türkiye ilgili otoyollarında uygulanagelen sistem gereği HGS Otomotik geçişi sırasında geçiş ücreti alınamayan aracın gişeden geçebilmesi için HGS sisteminin okumaması nedeni ile nakit ya da kredi kartı yolu ile ödemede yapılmaması halinde ihlalli geçiş bildirim tutanağının düzenlendiği, dosya içerisine ibraz edilen ihlalli geçiş bildirim nolu tutanakların içeriğinde mesafenin geçiş ücreti tutarının geçiş ücreti ceza tutarının ve neye istinaden kesildiği hususlarındaki açıklamanın ve cezanın 15 günlük süre içerisinde geçiş ücreti ödenmez ise alınacağı yönündeki bildirimlerin yer aldığı ve ilgisine teslim edildiği halde 15 günlük süre içerisinde ödemenin yapılmaması nedeni ile 6001 sayılı Kanun’un 30. maddesinin 5. fıkrası gereğince 10 katı tutarında ceza tahakkkuk ettirildiği, bu tutarın % 60’ının Hazine payı olup, davacı şirketin bu cezadan kendiliğinden vazgeçemeyeceği gibi kaldıramayacağı ihlalli geçişin yapıldığı ödemenin sistemsel kaynaklı da olsa yapılamadığı, ihlalli geçiş tutanağının düzenlenerek ilgisine verildiği, ihlalli geçiş bildirim tutanağı üzerine gerekli ihtarların yer aldığı, buna rağmen 15 günlük süre içerisinde geçiş ücretinin ödenmemesi nedeni ile tahakkuk ettirilen miktardan 34.836,40-TL asıl alacak (geçiş ücreti-para cezası), 1.793,63-TL işlemiş faiz ve 322,85-TL KDV olmak üzere toplam 36.952,88-TL’nı davalıdan talep edilebileceği sonucuna varılmakla davanın ve icra takibinin yerinde olduğu anlaşıldığından davanın kabulü ile Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasına vaki davalının itirazının kısmen iptali ile 34.836,40-TL asıl alacak (geçiş ücreti-para cezası), 1.793,63-TL işlemiş faiz ve 322,85-TL KDV olmak üzere toplam 36.952,88-TL üzerinden icra takibinin devamına, takip tarihinden tahsil tarihine kadar 34.836,40-TL asıl alacağa yıllık %9,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, sübut bulmadığından dolayı davacının fazlaya ilişkin itirazın iptali isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı, dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talep etmiştir.
İİK’nun 67/1. maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davalı lehine kötüniyet tazminatına hükmetmek için davanın davalı lehine sonuçlanması, davacının icra takibinde kötüniyetli olması ve davacının talebi gerekir. Dosya kapsamına göre, takip konusu alacağın likit olması nedeniyle itirazın iptaline karar verilen 36.952,88-TL’nın taktiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Gerekçeli kararda asıl alacak ve toplam alacak miktarları zuhulen yanlış yazılmış olduğundan tashih şerhi ile bu kısımlardaki yanlışlıklar düzeltilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE,
1-Kayseri Genel İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasına vaki davalının itirazının KISMEN İPTALİ ile 35.872,60-TL asıl alacak (geçiş ücreti-para cezası), 1.793,63-TL işlemiş faiz ve 322,85-TL KDV olmak üzere toplam 37.989,08-TL üzerinden icra takibinin DEVAMINA,
2-Takip tarihinden tahsil tarihine kadar 35.872,60-TL asıl alacağa yıllık %9,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine,
3-Davacının fazlaya ilişkin itirazın iptali isteminin REDDİNE,
4-İtirazın iptaline karar verilen 37.989,08-TL’nın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 2.529,43-TL karar ve ilam harcının davacıdan dava açılırken peşin olarak yatırılan 632,36-TL’nın mahsubu ile bakiye 1.906,07-TL karar ilam harcının davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin) kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1.317,30TL’nın davalıdan, bakiye 2,70-TL’sının ise davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
7-Davacı tarafça yapılan 54,40-TL başvurma harcı, 632,36-TL peşin dava harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafça yapılan 44,00-TL e-tebligat gideri ve 19,00-TL tebligat gideri, 1200,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.263,00-TL yargılama giderinden davanın kabul-ret oranına göre belirlenen 1.260,41-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
10-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
11-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesap ve taktir olunan 5.542,93-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
12-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’nin 13/2. maddesi gereğince davanın ret olunan kısmı üzerinden hesap ve taktir olunan 75,89-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/12/2021

Katip ***
E-imzalıdır

***37160
E-imzalıdır