Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/593 E. 2023/569 K. 19.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : ***
VEKİLLERİ : Av. … –
Av.

DAVA : Sözleşmenin İptali – Alacak
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***

Mahkememizde görülmekte olan sözleşmenin iptali – alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … San. Tic. A.Ş. ile … San. Tic. Ltd. Şti. arasında … tarihinde “LPG Tankı Sızdırmazlık Test İstasyonu” konulu sözleşme imzalandığını, sözleşme uyarınca sipariş tarihinden itibaren 4 ay içerisinde … tarafından müvekkiline LPG tankları için 3 ayrı sızdırmazlık test makinesi yapmayı, bu 3 adet makineyi aynı anda test etmeyi taahhüt ettiğini, davalının 4 ay içerisinde yapmayı ve testlerini bitirmeyi taahhüt etmiş olduğu 3 adet makineyi yapmadığını ve müvekkilinin iyiniyetli girişimleri sonucunda taraflar arasında ek protokol imzalandığını, ek protokol kapsamında ilk test istasyonunun *** tarihinde ön kabule hazır bulundurulması, 10.000 adet LPG tankının testinin müvekkilinin fabrikasında testinin tamamlanmasının, teslimin ise 28/06/2019 tarihinde gerçekleşmesinin gerekirken davalı tarafından ilk test istasyonunun parçalarının *** tarihinde sevk edildiğini, ancak davalı tarafından müvekkilinin fabrikasına …tarihinde ulaştırıldığını, makinede meydana gelen hata ve eksikler giderilmediğinden makinenin testine hiç başlanamadığını, söz konusu makine her ne kadar müvekkilinin fabrikasına davalı tarafından kurulumuna başlanmış olsa da, taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca 10.000 adet test yapılamadığı, ön kabul gerçekleşmediği ve en önemlisi dava dilekçesinde açıklanan eksikliklerden dolayı makinenin müvekkiline hukuken teslim edilemediğini, bunun yanı sıra makinenin fiilen de kurulumunun tamamlanamadığını, davalının sözleşme şartlarına uygun bir makine yapamaması nedeniyle, makinede bulunan ayıp ve eksikliklerin tespitinin Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyasından yapıldığını, bu dosyadan alınan bilirkişi raporunda; 3 adet makine olması gerekirken 1 adet makinenin bulunduğu, giriş ve çıkış konveyörlerinin (toplam iki adet) motorlu konveyör olması gerektiği, motorlarının olmadığı, makinenin testi sırasında meydana gelen iş kazasına ramak kala olayı nedeniyle makinenin çalıştırılamadığı, ancak LPG tüpü su dışında iken 6 bar ile basınçlandırmasının iş sağlığı ve güvenliği bakımından çalışan sağlığı ve güvenliğini tehdit ettiği, bu şartlarda makinenin güvenlikli olmadığı, standart fianş bağlantısı için gereken 10 adet hızlı flanş bağlama aparatının teslim edilmediği, makinenin ana şasisi rijitliğinde sorunların olduğunun tespit edildiğini, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 5. maddesi uyarınca müvekkilinin davalıya sözleşme bedelinin %30’u oranındaki avans olan 63.000,00-Euro’yu banka havalesi ile ödediğini ancak davalı tarafça sözleşme şartlarının yerine getirilmediğini belirterek fazlaya dair her türlü dava ve talep hakları özellikle müvekkilin uğradığı ve uğrayacağı menfi ve müspet zararlarımıza yönelik talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla taraflar arasında imzalanan sözleşmenin feshi ile avans olarak davalıya ödenen 63.000,00-Euro’nun ödeme tarihi olan 19/11/2018 tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan alınarak müvekkile verilmesine, yargılama giderteri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili davalı ile davacı *** Takım Tez. Madeni Eşya San. Tic. A.Ş. arasında *** tarihli “LPG Tankı Sızdırmazlık Test İstasyonu” sözleşmesinin imzalandığını, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin eser sözleşmesi olduğunu, sözleşmeye konu eserin davacının talebi doğrultusunda yapıldığını ve davacıya teslim edildiğini, davacının dava dilekçesindeki iddialarının hukuki dayanaktan yoksun, asılsız ve mesnetsiz iddialar olduğunu, sözleşme konusu eserin davacının iddia ettiği gibi ayıplı olmadığını, müvekkilinin makineyi davacının talepleri doğrultusunda yaptığını ve davacıya teslim ettiğini, tarafların sözleşme ile müvekkilinin 3 adet “Tank Sızdırmazlık Test İstasyonu” tasarlayıp imal edileceği, davacı tarafın ise sözleşmede belirtilen miktarı ödeyeceği hususunda tarafların anlaştığını, davacı ile yapılan sözleşmeye ek olarak protokolle, öncelikle bir adet ürün üzerinden işlem yapılması konusunda mutabık kalındığını, müvekkili tarafından 1 adet ürünün davalıya teslim edildiğini, makinenin *** tarihinde faturası düzenlendiğini, karşı tarafa fatura bildirildiğini, davacının faturaya itiraz etmediğini ve faturanın her iki tarafın ticari defterlerine de işlendiğini, davacının iddia ettiği şekilde makinenin ayıplı olduğu düşünülse dahi (asla kabul manasına gelmemek kaydıyla) müvekkiline süresinde usulüne uygun bir ayıp ihbarında bulunulmadığını, makinenin davacının belirttiği adrese …tarihinde teslim edildiğini ve süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, iş sahibinin gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse TBK’nun 477. maddesine göre eseri kabul etmiş sayılacağını ve yüklenicinin her türlü sorumluluktan kurtulacağını, bu sebeple davacının kendi yükümlülüğünü yerine getirmeyerek müvekkilini sorumlu tutmasının mümkün olmadığını, makinenin sözleşmeye aykırı ve ayıplı olduğunun kabulünün mümkün olmadığını, makinenin …tarihinden itibaren sözleşmede belirtilen adreste bulunduğunu, süresi içerisinde kontrol yükümlülüğün davacı tarafından yerine getirilmediğini ve süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, makinenin tesliminden sonra müvekkilinin kusurundan bahsedilemeyeceği hususları göz önünü alınarak ve makinenin tekil bir makine olmadığının da değerlendirilmesi yapılarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Davacı taraflarca, tarafların arasında imzalanan … tarihli sözleşme ve ek protokole, tarafların arasındaki elektronik yazışmalara, gümrük kayıtlarına, serbest bölge gümrük kayıtlarına, taraflar arasında düzenlenen tutanaklara, test sonuçlarına, kamera kayıtlarına, iş sağlığı ve iş güvenliği uzmanı tarafından düzenlenen tutanağa, İnegöl 6. Noterliği … tarihli … yevmiye numaralı ihtarname, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş sayılı delil tespiti dosyasına, banka kayıt ve dekontlarına, Kayseri 7. Noterliği’nin … tarihli ve *** yevmiye sayılı, *** tarihli ve *** yevmiye sayılı ihtarnamelerine, davalının düzenlediği faturaya, davacının ticari defter ve kayıtlarına, tanık anlatımlarına, keşif ve bilirkişi incelemesine delil olarak dayanılmıştır.
Davalı tarafça, tarafların arasında imzalanan … tarihli sözleşme ve ek protokole, İnegöl 6. Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesine, İnegöl 3. Noterliği’nin *** yevmiye numaralı ihtarnamesine, *** tarihli faturaya, Gümrük Müdürlüğü’ne ilişkin evraklara, Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasına, ticari defterlere, tanık beyanlarına, keşif, bilirkişi incelemesine ve yemine delil olarak dayanılmıştır.
Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş sayılı delil tespiti dosyası dosyamız arasına alınmıştır. İncelemesinde; delil tespiti isteyen … Takım Tez. Madeni Eşya San. Tic. A.Ş. tarafından … San. Tic. Ltd. Şti. aleyhine taraflar arasında imzalanan LPG tankı sızdırmazlık test istasyonu konulu sözleşmeye göre imal edilen makinedeki ayıpların ve eksikliklerin tespiti istemine ilişkin olduğu, mahkemece delil tespiti isteminin kabulüne karar verilerek mahallinde keşif yapıldığı keşfe katılan makine mühendisi bilirkişi tarafından … tarihli rapor düzenlendiği, raporun tebliğe çıkarıldığı, davalı vekilinin 21/07/2020 havale tarihli itiraz dilekçesi sunduğu görüldü.
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dava dosyasının akıbeti sorulmuş ve bu dosyanın Uyap kayıt örnekleri istenerek incelenmiştir.
Kayseri Genel İcra Dairesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı takip dosyasının akıbetinin sorulmuş ve bu dosyanın Uyap kayıt örnekleri getirtilmiştir.
Davalı vekilinin *** tarihli dilekçesi ile birlikte sunduğu ***-Euro tutarlı e-faturanın okunaklı örneğinin eklenmek sureti ile Kayseri Gümrük Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak, ekli faturada yazılı makine ile ilgili tüm kayıtların örneklerinin ayrıca davacı şirket tarafından davalı şirkete test için gönderilen LPG tankı ve parçalarının gönderildiğini gösterir serbest bölge gümrük kayıt örnekleri istenmiştir.
Kayseri 7. Noterliği’ne müzekkere yazılarak … tarihli ve *** yevmiye sayılı ihtarnamenin ve *** yevmiye sayılı ihtarnamenin muhataplarına tebliğ şerhli (tebliğ mazbatası örneği ile birlikte) örneği istenmiştir.
Davalı vekilinin *** tarihli dilekçesi ekinde sunduğu 26/09/2019 tarihli 84.000,00- Euro tutarlı e-fatura örneğinin eklenerek Bursa Ertuğrul Gazi Vergi Dairesi’ne ve Kayseri Mimarsinan Vergi Dairesi’ne ayrı ayrı müzekkereler yazılarak bu faturanın taraflarca Ba ve Bs belgelerinde kullanılıp kullanılmadığının sorulmuş, ilgili kayıt belge örnekleri istenilmiştir. Bursa Ertuğrul Gazi Vergi Dairesi’nce *** tarihli yazı ile müzekkeremize cevap verilmiştir. Kayseri Mimarsinan Vergi Dairesi’nce 08/03/2021 tarihli yazı ile müzekkeremize cevap verilmiştir.
Yargılama sırasında taraflarca bildirilen tanıklar usulünce dinlenmişlerdir.
Davacı tanığı … duruşmada; “Ben davacı şirkette fabrika müdürü olarak görev yapmaktayım. Davalı şirket ile 2018 yılının 9. ayında görüşme gerçekleştirdik, firmamıza geldiler. 2018 yılının 11. ayında da sözleşme imzaladık. Bu iki aylık geçen süre içinde davalı taraf yetkilileri kendilerinden yapılmasını istediğimiz sızdırmazlık test makinesi için davacı firmamızın iş yerinde incelemeler yaptılar. Ayrıca bizden yazılı olarak teknik dökümanlar ve teknik resimleri e-mail ortamında istediler, gönderdik. Fabrika sahasında fiili incelemelerde bulundular. Fiili incelemeler neticesinde insan hayatı söz konusu olduğu için %100 emniyetli makineler yapılması gerekiyordu. Biz kendilerine ön çalışma yapsınlar diye …’nin ürettiği tanklardan 30 adedini …’ye sevk ettik. Sevk ettikten sonra kendileri ile yapılan anlaşma gereğince 11. aydan itibaren 4 ay süre içinde sızdırmazlık test makinesini yapıp bize teslim etmeyi taahhüt ettiler. Aynı zamanda davacı şirketin fabrika sahasında yakından inceleme yaptıkları için çalışma ortamının kirli olduğunu yakından tespit ettiler. Bunu elimine etmek için makineye kapalı devre filtrasyon sistemi yapılmasını teknik şartnameye eklediler. Bu konuda bizi yönlendirdiler ve yapacaklarını taahhüt ettiler. Üretilecek olan bu makine bizim mevcut sistemde kullandığımız makinenin bir benzeridir. Ancak bize tam otomasyonlu olarak yapacaklardı. Bu makine yapımı ile birlikte makinenin bir parçası olan hızlı test kiti dolumunu yapmayı da taahhüt ettiler. Davalı şirket 3 tane makine ve 10 tane test kiti yapacaktı. Yaptıkları çalışmada onlara fikir vermesi adına da Alman firmasının yapmış olduğu test kitini onlara gönderdik. Yaklaşık 4 aylık süreçte makineyi tamamlayamadılar. Kendileri bizden makine sevk tarihinin uzatılmasını talep ettiler. Bizler de iyi niyetli düşünerek bizim için makine önemli olduğundan bunu kabul ettik. Belirledikleri tarihte de makineyi tamamlayıp sevkedemediler. Belirledikleri tarihten 6 aylık gecikme ile bize makineyi sevk ettiler. Sevk etmeden önce bizim onlara daha önce gönderdiğimiz 30 adet numune tanklardan olumlu sonuç aldıklarını söylediler ve aynı zamanda 10.000 adet testin …’de yapılması gerekiyordu. Böyle bir taahhütleri vardı. Ancak bunu …’de yapma teklifinde bulundular, biz de kabul ettik. 3 adet makine olması gerekirken 1 adet makineyi, 10 adet test başlığı olması gerekirken 1 adet test başlığını …’ye sevk ettiler. Sevk ettikten sonra makineyi devreye alma ve çalıştırma için değişik tarihlerde …’den 6 kez servis geldi. Her gelen servis yaptıkları çalışmada farklı farklı sorunlarla karşılaştı. Örneğin; pönömatik arızalar, kamera arızaları, elektronik arızalar v.s. arızalar meydana geldi. Makineyi çalıştırıp devreye alamadılar. Bu süreçten sonra kendileri ile arabuluculuk sözleşmesi yaptık. Bu görüşmeden sonra fabrikaya tekrar gelerek makineyi çalıştırmak ve devreye almak için çalışma başlattılar. 4. güne kadar makine arızaları ve makineyi çalıştırmak için uğraştılar. Ancak 4. günde makineyi çalıştırdık, devreye aldık, teste başlayabiliriz dediler. Biz bu makineden sağlam test çıkması için benzer sonuçlar aldığımız önceki makinemizden çıkan ürünleri onlara gönderdik. Sabah başlayan çalışma öğleden sonra iş kazası meydana geldi, makineden yüksek basınç altında parça fırlayarak çalışan operatörümüzün baş hizasından geçerek duvara saplandı. Eğer operatörümüze bu değmiş olsaydı silahtan çıkan bir mermi misali operatörümüz ölebilirdi. Çalışma orada kesildi. Sabahtan öğle vaktine kadar yaklaşık 110 tane test yaptılar. Teknik şartnamede bu test çevrim süresinin 90 saniye olması gerekiyordu. Gerçekleşme bunun kat kat üstünde oldu ve makineden çıkan test sonuçlarında doğruluk oranı %55 mertebesinde kaldı. LPG tankı üretiminde kullanılacağı için %100 doğru sonuç vermesi zorunludur. Doğru depolara yanlış, yanlış depolara da doğru şeklinde sonuç verdi. Davalı şirketin her servis gelmesi ile bizden bazı talepleri de oldu. Örneğin servisin biri geldiğinde kapalı devre filtrasyon sisteminin iş yapmadığı görülünce bizden teknik şartlarda ve sözleşmede olmamasına rağmen makinenin etrafını kapatmamızı istediler. Biz de ek maliyet harcayarak makinenin etrafını kapattık. Malesef makineyi yine çalıştıramadılar. Her defasında maşon başlığının (kolored) de denilebiliyor, teknik resme uygun olmadığını söylediler. Halbuki projenin başında ve gönderdiğimiz 30 adet numune tanklarda bu vardı. Her defasında değişik şekillerde bizi bahane ettiler. En son yukarıda bahsettiğim iş kazasından sonra fabrikamıza iş güvenliği uzmanı geldi. Makinenin çalışmasının iş güvenliğine uygun olmadığı gerekçesi ile makinenin çalışmasını durdurdu. …, sözünü ettiğim bu makineyi doğru olarak çalıştırıp işleme almadığı için biz bu makinenin kullanımı ile ilgili herhangi bir eğitim almadık ve çalıştırılmasını bilmiyoruz. Biz bayiden araba alınınca arabanın kapısını açmak içine oturmak için anahtarınız dahi yoktur örneğindeki durumdayız. Her defasında servis gelip gittikten sonra tespit edilen sorunları mail halinde …’ye bildirdik, hepsi kayıt altındadır. 30 tane numune gönderdiğimiz tanklar makinenin ölçülerine uyuyordu. Çalışma ortamını … gelip kendileri yakından gördüler. Davacı şirketin fabrikasındaki ortamda oluşan kirliliği elimine etmek için makineye kapalı devre filtrasyon ekleme taahhütleri vardır. Test için geldiklerinde …’de üretilmiş 15.000 adet stokta ve sevke hazır ürünümüz vardı, ancak makineden 90 saniyede bir test yapılamadığı için 1 günde 10.000 tank testi yapma olasılıkları yoktu. Üretim hattı seri üretim olduğu için günlük 1.400 adet üretim yapma kapasitemiz vardır. Benim bildiklerim bunlardır.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … duruşmada; “Ben davacı şirkette çalışırım, test bölümünde sorumluyum. …, …’ye sızdırmazlık test makinesi yapacaktı. 3 tane makine yapacaktı. …’den Olcayto Bey isimli bir görevli geldi, sanırım davalı şirketin mühendisiydi. Biz kendisine üretimi istenilen sızdırmazlık test makinesi konusunda bilgiler verdik. Fabrikayı gezdi, bölgemizi gezdi. Nasıl bir işlem yapılacağına yönelik incelemeler yaptı. Sızdırmazlık testi yaptığımız şahit numunelerin bulunduğu depoları inceledi. Daha sonrasında biz …’ye 30 tane tank ve şahit numunelerden üretilecek makinede deneme yapması için gönderdik. Bu makine Barida firması tarafından üretildi ve …’ye gönderildi. Geldikten sonra kurulumu yapıldı. Kurulum yapıldıktan sonra bize …’nin bir elemanı geldi. Sızdırmazlık test makinesinin çalışması için tamir-tadilatını yaptı, ancak başarılı olamadı. İlk geldiğinde sistemin kamerasından kaynaklı sorun olduğunu söylediler. 24 saat kadar arızayı gidermek için beklediler. Hatta Bursa’dan kameracının makineye internet üzerinden bağlanmasını ve bu şekilde arızanın giderilmesini beklediler. Bu arıza giderildikten sonra da makine istediğimiz seviyede test sonucu vermedi. Biz şahit numunelerimizden delik depo olanları sızdırmazlık makinesine verdiğimizde sağlam gösteriyordu, şahit numunelerden sağlam olanları verdiğimizde de delik olarak gösteriyordu. Bunun için teknik ekipleri defalarca gelerek ve makine üzerinde inceleme yaparak her seferinde makinenin farklı bir yerinde teknik aksaklıklar göstererek ve teknik aksaklıkları da bir türlü gideremediklerinden makine çalışmadı. İstenilen sonuç alınamadı. İlk geldiklerinde ortam tozlu dediler, sızdırmazlık test makinesinin etrafını PVC doğramalarla kapattık. Tozlanmaması için bu işlemi yaptığımız halde yine makineden bir sonuç alamadık. En son içinde Olcayto Bey de olmak üzere 5-6 teknik arkadaş …’den geldiklerinde test aparatının sürekli arıza verdiğini söylediler. Bu arızanın giderilmesi için sürekli çalışma yaptılar. Bir türlü sonuç alamadık. 10.000 depo test sonucunu almamızı istiyorlardı. Bizim de hali hazırda üretimimizde 10.000 depo üretecek kapasitemiz vardı ve böyle çalışmalarımız oluyordu. Bizim ürettiğimiz şahit sağlam depoları getirdiğimizde makine bunları delik gösteriyordu. En son geldiklerinde arızalı dedikleri aparatı tamir ettik dediler. Bana aparatı sen bağlar mısın dediler. Ben bağladıktan sonra kendileri makine başındaydı. Makineyi çalıştırdılar, aparat patladı. Yerinden direk fırladı. 1 cm ramak kala üzerimden geçti, karşı duvara saplandı. Fabrikanın kamera kayıtlarında da bu gözüküyor. Genelde geldikleri günden beri en çok makinenin test aparatında sıkındı yaşandığını söylediler. Makineyi getirdikleri günden beri … bu makineden verim alamadı. Ben 11 senden beri davacının fabrikasında çalışıyorum. Fabrikada Almanya üretimi başka bir test makinesi vardır, o makinede böyle sorunlarla karşılaşmadık. Alman firması teknik elemanları gelip kurulumunu yaptı ve bize bilgi verdi. …’nin yaptığı sızdırmazlık test makinesi konusunda hiçbir eğitim almadık. Sadece bu şirketin teknik elemanları çalışırken başlarında bulunduk. Benim bildiklerim bunlardır.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … duruşmada; “Ben … firmasında üretimden sorumlu kaynak mühendisiyim, aynı zamanda sızdırmazlık test birimi istasyonu sorumlusuyum. Davacı şirkette işe 2020 yılının 2. ayında başladım. Baride Makine firmasından son gelen teknik elemanların yaptığı çalışma konusunda bilgim var, öncekiler hakkında bilgim yoktur. …’den 5 kişi gelmişti. İlk geldiklerinde bu kadar sayıda teknik personel vardı. …’ye yaptıkları sızdırmazlık test makinesinin aparatında arıza var dediler, çalıştılar. Sonra yol yorgunuyuz bu gün arızayı gideremedik dinlenip yarın bakalım dediler. Ertesi gün çalıştılar. 2. gün aynı sorunlar devam ediyordu ancak müdahale edip sorunları ortadan kaldırdılar. Hava sorunu vardı; 6 bar basınç olması gerekiyordu, ancak 4 bar basınç vardı. Sonra bu sorunu da ortadan kaldırdılar. Şartnamede 90 saniyede test sonucu vereceği konusunda anlaşılmış ancak yapılan denemede test sonunu 90 saniyeden daha fazla bir zamanda aldık. Bizim üretip daha önce başka makinede test ettiğimiz numuneleri …’nin yaptığı test makinesinde denedik. 110 adet numune denedik. Bu denemelerden %55 kadar doğruluk payı çıktı. Bu 110 adet tüp denememizde bazı tüpleri 3-4 defa üst üste denediğimiz de oldu. Bir defasında doğru sonuç verirken diğerinde yanlış sonuç verdiği oldu. Makinede piksel sorunu, görüntü sorunu gibi teknik sorunlar oluyordu. Biz seri üretim yaptığımız için bu tip sorunlar makineyi düzenli şekilde kullanmamızı engelliyordu. Makineye Barida firması yetkililerinin bağladığı aparattan sonra bir kaza meydana geldi. Aparat dolum yaparken yerinden çıkarak …’de çalışan … isimli kişinin baş hizasından geçerek duvara saplandı. Biz bu yaşanılan olaydan korktuk. Ancak …’den gelen teknik ekip çalışmalarına devam edip yeniden çalıştırmak istediler. Biz oradan korktuğumuz için ayrıldık, onlar çalışmaya devam ettiler. Güvenlik kamerasından çalışmalarını izledik. … servisinden gelenler de korkarak makineyi çalıştırıp yanından kaçarak deneme yaptılar. Bunu gördük. Daha sonra iş sağlığı ve güvenliği uzmanı geldi ve makinenin çalışmasını durdurdu. Benim bildiklerim bunlardır.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … duruşmada; “Ben … firmasında usta başı olarak çalışmaktayım. Ben davalı firma tarafından davacıya yapılan sızdırmazlık test makinesinin en son aşamasında olaya dahil oldum. Ondan önce …’den servis elemanları gelip gidiyordu. Makineyi çalıştırmak için işlemler yapıyorlardı. O kısımları bilmiyorum. Çünkü gelip gidiyorlardı ancak makine faaliyete geçmemişti. En son davalı firmadan teknik elemanlar geldi. Yaklaşık 5-6 kişilerdi, tam sayısını bilmiyorum. O gün aparat takılması çalışması yapıldı. Bir kaç defa aparat takıldı. Takıldıktan sonra …’den gelen kişiler makineyi çalıştırırken makineden uzaklaşıyordu, kaçıyordu. Sızdırma oluyordu. En son tekrar aparat takıldı. … isimli …’de çalışan kişiden aparatın takılması istendi, o da aparatı taktı. Daha sonrasında makine çalıştırıldı. O zaman bir patlama oldu, aparat yerinden fırladı. …’un başını teğet geçti, duvara saplandı. Bizim kulaklarımız çınladı. Korktuk, can güvenliğimiz yok dedik. Makineyi kapattık. O günden beri makine kapalı duruyor. Benim bildiklerim bunlardır.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … duruşmada; “Ben yaklaşık 13 yıldır …’de üretim şefi olarak çalışmaktayım. 2018 yılında Barida firması ile sızdırmazlık test makinesi için bir sözleşme yapıldı ve 2019 yılında bu sözleşme doğrultusunda …’nin yaptığı sızdırmazlık test makinesi …’ye getirildi. Makinenin çalıştırılması ve devreye alma işlemleri bu şekilde başladı. Yaklaşık bu süreç 2020 yılına kadar devam etti. Bu süreçte makineyi çalıştırmak için defalarca Barida Firması tarafından gönderilen ekipler geldi gitti. En son aşamada 2020 yılında yapılan çalışmalardan olumlu sonuç alınamadı. Makine yine en son test aşamasında iş kazası meydana geldi. Oto LPG tankı bağlantı aparatı yaklaşık 3-4 kg ağırlığındadır. Deneme esnasında yerinden fırlayarak elemanımız …’un göz hizasından geçerek arka duvara saplandı. Sonrasında firmamıza ait iş güvenliği ekipleri makinenin iş güvenliği açısından tehlikeli olduğunu bildirerek makineyi durdurma kararı aldı. Makine ile zaten sözleşmede belirtilen şartlarda hiç deneme yapamadık. Çünkü makine Barida Firması tarafından çalıştırılamadı. Hiç bir zaman test ve deneme yapılamadı. Sözleşmeye göre 10.000 depo denenerek bir çalışma yapılacaktı, sadece 20 adet depo denenmek suretiyle bir çalışma yapılabildi. Ben bundan dolayı yukarıda deneme yapılamadı dedim. Yani kararlaştırılan sayıda denemenin yapılamadığını kastettim. Davacı şirketin üretim kapasitesi 35 bin civarıdır. Makine çalışsaydı 10 bin deponun denenmesi için yeterli sayıda davacı firmada depo vardı. O gün 20 adet depoyu dahi test edemedik. Benim bildiklerim bunlardır.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanıkları …, … ve …’in mahkemelere talimat yazılmak suretiyle beyanları alınmıştır.
Davalı Tanığı …; “Davalı firmada proje mühendisi olarak çalışmaktayım. … olarak özel makina imalatı yapmaktayız. Davacı … Şirketi’ne LPG tankı sızdırmazlık kontrol istasyonu işi yaptık. 2019 yılında yapılmış olan bir projedir. Müşterimiz sahasına sevk ettik. Müşterinin teknik resimlerde gösterilen beyan ettiği toleransta LPG tankı gelmediği için sızdırmazlık sağlayan koleret parçası tolerans dışı ölçütlere göre yeniden tasarlanarak 2 aylık bir tasarım süreci sonucunda tarafımızdan proje devreye alınmıştır. Fakat müşteri sahasındaki denemelerde makine mikro seviyedeki damlacıkları tespit ettiği için labaratuar ortamında steril bir ortamda çalışması gerekmesine rağmen makinenin çalışmasını engelleyecek seviyede ortam kirliliği kaynaklı olarak müşteri sahasında seri üretim yapılamadı. Bu nedenle de ortam kirliliğini düzeltmeleri için kendilerine süre verdiğimizden bir müddet gecikme oldu. Sonrasında gittiğimizde makinenin çalıştığı ortamda kaynak yaptıkları için makinenin suyunu kirlettiklerini gördük. Makine kirlendiği için 2 tonluk makine sisteminin yarım günden fazla süre temizledik ve devreye alarak teslim ettik. Biz gittiğimizde 10 bin tane tank test edeceğimiz sözlenmişti, ancak gittiğimizde yaklaşık 100 civarı tank hazırlanmıştı. O nedenle onların veriği kadarıyla test yaptık. Daha doğrusu kendileri de o dönemde bize %70-80 oranında İtalya ülkesine imalat yapan bir firma olduğu için ve pandemi sebebi ile siparişler durduğu için üretim yapamadıklarından makineye ihtiyaçları kalmadığını firmamıza bildirdiler. Bu sebepten dolayı anlaşmazlığa düştük. Aslında makinenin çalıştığı tarafımızdan test edildi. Makinenin çalışması ile ilgili bir sorun yoktu. Projeye uygun şekilde yapılıp gerekli kontroller yapılıp devreye alındı ve karşı tarafa teslim edildi.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı Tanığı …; “Davalı firmada tasarım bölüm yöneticisiyim. Davacı firmaya yapılan makine özel bir makinedir. Ciddi bir arge çalışması sonucunda yapılmıştır. Müşterinin verdiği bilgiler doğrultusunda ve yalnızca onların kullanımına özel bir şekilde oluşturulmuştur. Davacı firmanın kendi prosesleri hidrojenle çalışan pahalı bir test sistemini içeriyordu. Yapılan makine, tank içerisine hava verilmek sureti ile içerisindeki suyun içerisindeki hava kabarcıklarının su yüzeyine çıkması sureti ile içerisinde bulunan mikro ölçekli kamera ile bu kabarcıkların tespit edilmesi esasına dayanan ve Türkiye’de ilk kez uygulanan bir sisteme dayanan bir makine idi. Patent başvuruları da tarafımızda yapıldı. Bu makinenin laboratuvar ortamında çalışması gerekiyordu. Mevcut firmada yapılan denemeler sırasında ortamın uygun olmadığını kendilerine bildirdik. Suyun üzerindeki mikro kabarcıkları algılayan makine havada bulunan yine mikro mahiyetteki toz ve hava ile karışık elementleri algılayabildiği için istenilen şekilde çalışmıyordu, daha doğrusu ortam kirliliği nedeni ile örneğin bir tarafta kaynak yapmaları nedeni ile suyun üstü partiküllerle doluyor ve kamera hepsini algıladığı için bizim test sırasında 2-3 ton civarındaki suyun tamamını boşaltıp yeniden doldurmamız gerekiyordu. Test işlemleri bu şekilde uzadı. Bununla birlikte firma %70-80 oranında İtalya ülkesine ihracat yaptığı için bu dönemde de işleri durduğu için aslında makineye ihtiyaçları olmadığını bize iletti. Devreye alma sırasında da gerekli ortam yaratılmayıp, bunu bahane etmek sureti ile makineyi teslim almaktan kaçındılar. Bizzat ben oradaydım. Ayrıca süreç içerisinde siparişin başında ürüne ait verilen ölçü ve toleransların gerçek ürünlerinde gerçeği yansıtmadığını farkettik. Bununla ilgili dönüş yaptığımızda bize verdikleri toleranslara girebilmek için %40 oranında maliye tartışı olduğunu ve dolayısıyla bu toleranslara giremeyeceklerini belirttiler. Oysaki mikro kabarcıkları kaçırmayacak ölçümleyebilecek ölçüde bir makine yaparken kendileri kendi ürünlerinde 0.3 0.4 mm’lere varan ölçüde ürünlerinde kaçıklıklar tespit ettik. Bu haliyle yapın dediler. Biz farklı tasarımlar geliştirdik. Bu süreç 2-3 kez tekrarlandı. En sonunda onların verdikleri ürünlerle imalatı tamamladık. Ayrıca üretimin bizim sahamızda yapılıp tamamlanması ve kendilerinin gelip teslim alması kararlaştırılmış iken yeterli sayıda ürün gönderemeyecekleri bildirdikleri için kendi sahalarında yapmamızı istediler. Teslimatla ilgili bir ödeme yapmadıkları gibi kendi sahalarında da istenilen şartları hiçbir zaman sağlayamadılar. Deneme sırasında 10 bin ürün testi gibi bir rakamla geldiler ancak firma içerisinde bu kadar ürün hiçbir zaman yoktu. Ortam şartı sağlanmadığı için de zaten hiçbir şekilde o sayılara çıkmak mümkün değildi.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı …; “Biz Barida ile ortak iş yapan Etcoma isimli firmanın sahibiyim. aynı binada faaliyet göstermekteyim. Bu dava konusu makine çok gelişmiş bir makinedir. Sızdırmazlık testini kamera yardımıyla yapabilen bir makinedir. Gözle görülmeyecek kadar küçük kaçakları tespit edebilecek niteliktedir. Ön görüşmeler yapıldıktan sonra 3 adet makine yapılmak üzere taraflar anlaştı. Anlaşma şu şekildeydi: Önce bir tane makine yapılacak, denemeler yapıldıktan sonra diğer 2 makine de yapılacaktı. İlk makinenin yapım süreci davacının istekleri de göz önünde bulundurularak yapıldı. Davacı taraf önce 10.000 adet tankı gönderelim testleri yapın dediler. Daha sonra biz bu kadar tankı gönderemeyeceğiz deyip 5-10 tane tank gönderdiler. Onların huzurunda bu tankları testini yaptık. Sonra makineyi gönderin bizim orda testlere devam edelim dediler. Biz de ekibimizle giderek testlere orada devam ettik, sıkıntı çıktı. Onlar makineyi kaynak atölyesinin içine koydular. Ortam çok kirliydi, test yapmak için ortam uygun değildi. Testi yaparken tankı makinenin içine daldırıyoruz kaçak varsa çıkan kabarcıkları kamera ile tespit ediyoruz. Ortam kirli ve tozlu olduğu için test devam edemedi. Çünkü etraftaki toz ve pislikler tankın ve makinenin üstüne doluyordu. Daha sonra makinenin üstünü kapatma kararı aldılar. Bize bunun için 2 3 ay süre verin dediler, bizde bu süre zarfında bekledik. Ortaklarından Hüseyin Bey beni telefonla aradı. O sırada pandemi başlamıştı. Bana İtalya ile aralarında sorun olduğunu, İtalya’nın tank siparişlerini iptal ettiğini bu nedenle makineye ihtiyaçlarının kalmadığından geri kalan 2 makineyi yaptırmayı istemediğini söyledi. Ayrıca 1. makineden kalan bakiyeyi talep etmemizi istedi, böyle kapatalım dedi. Pandemi nedeniyle bende tamam kalan 2 makineyi yapmayalım ama ilk makineden kalan bakiyeyi ödemeleri gerektiğini söyledim, o da bunu kabul etmedi ve hukuki süreç başladı.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı vekilinin *** tarihli dilekçesi ekinde bulunan Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş sayılı delil tespiti dosyasından alınan … tarihli delil tespiti raporu ve *** tarihli iş güvenliği uzmanı Hasan Karabıyık imzalı tutanağın okunaklı örneklerinin ve davacı tarafça sunulacak makinenin çalışmasına ilişkin CD formatındaki kayıtların eklenmesi sureti ile Makine Mühendisleri Odası Kayseri Şubesi’ne, Erciyes Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanlığı’na, Abdullah Gül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanlığı’na, ODTÜ Makine Fakültesi’ne ve İTÜ Makine Fakültesi’ne ayrı ayrı müzekkereler yazılarak ekli rapor ve tutanakta sözü edilen LPG tankı Sızdırmazlık Test İstasyonu Makine Sistemi’nin ayıplı olup olmadığı konusunda mahkememizce keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği ancak davacı tarafça daha önce makinenin deneme çalışmaları sırasında ana şasede kopma meydana geldiğini bildirdiği, mahkememizce dinlenen bir kısım tanıkların da benzer anlatımlarda bulunduğu, ekte gönderilen iş güvenliği uzmanı tutanağında makinenin gerekli iş sağlığı ve iş güvenliği önlemleri alınmadan kesinlikle çalışma yaptırılmaması gerektiğinin yazıldığı dikkate alınarak mevcut halde makine sisteminin çalıştırılarak keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasının can ve mal güvenliği yönünden sakıncaları olup olmadığının, sakıncalı ise hangi tedbir veya tedbirlerin alınması sureti ile bu sakıncaların bertaraf edilip makinenin çalıştırılabileceğinin, güvenli ve elverişli ortamda bilirkişi incelemesi ve keşif yapılabilmesi için nelerin yapılması gerektiği hususunda görüş sorulmuştur.
Erciyes Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nin *** tarihli cevabi yazısı ile İTÜ Makine Fakültesi’nin *** tarihli cevabi yazı ekindeki akademik görüşlere göre mevcut hali ile dava konusu makine sisteminin keşif ve bilirkişi incelemesine elverişli olmadığı belirtildiğinden can ve mal güvenliği açısından keşif ve bilirkişi incelemesinin elverişli ortam hazırlandığında mahkememizce keşif ve bilirkişi incelemesi icrasına, bu amaçla yukarıda belirtilen iki ayrı üniversitenin cevabi yazılarına ekli akademik görüşler çerçevesinde yer alan dava konusu makine ve ekipmanların çevresinin patlama sonrası oluşabilecek parça darbelerine ve çarpmalarına karşı üst düzey dayanıklılığa sahip, basınçlı kapların testi için standartlarda belirtilen özelliklerde koruma ekipmanları (kafes) ile örtülmesi, kontrol sistemlerinin makine sisteminden güvenli uzaklıkta konumlandırılması ve sözü edilen uzman akademisyen görüşlerinde yer alan diğer tedbirlerin alınması, tüm bunların yapılmasından sonra mahkememize bu konuda bilgi verilmesi hususunda davacı vekiline gelecek celse duruşma tarihinden 1 hafta öncesine kadar süre verilmiştir.
Yukarıda anılan süre süre sonunda tüm tedbirlerin alındığı bildirildiğinde mahkememizce resen seçilecek bir adet A sınıfı iş güvenliği uzmanı LPG tesisatı alanında uzman makine mühendisi bilirkişinin görevlendirilmiş, bu bilirkişiye dava konusu makine sistemlerinin bulunduğu iş yerinde yerine inceleme yetkisi verilerek, bilirkişiden dava konusu makine sistemlerinin keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasında güvenlik tedbirlerine uygun olup olmadığı, makine sisteminin çalıştırılması, keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına uygun olup olmadığı hususunda rapor düzenlenmesinin istenilmiştir.
İş Güvenliği Uzmanı Bilirkişi *** tarafından düzenlenen *** tarihli raporda özetle; “… dosya konusu makine sisteminin daha sonradan yapılan tel kafes ile birlikte mevcut hali ile keşif yapılması için güvenlik tedbirlerine uygun olduğu, dosya konusu makine sisteminin çalıştırılması keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmadan önce davacı firmaya keşif tarihinin bildirilerek, yetkin bir makine operatörü sağlayıp, makineyi çalıştırmaya hazırlayarak aşağıdaki hususları sağlaması ; a) makinenin test havuzunun önceden doldurması gerektiği, b) makine test ucunun hava bağlantılarının yapılması gerektiği, c) mahkeme heyeti için yeterli sayıda ve özellikte kişisel koruyucu donanım (KKD) sağlaması gerektiği, d) mahkeme heyetinin keşif yapacağı saatte lpg deposu test bölümde test işlerine ara verilmesi gerektiği” belirtilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmalarının tespiti ve çözüme kavuşturulması, davalının tasarlayıp imal ettiği “tank sızdırmazlık test istasyonu”nun … tarihli sözleşmedeki davalının taahhüt ettiği vasıf ve mahiyette olup olmadığının araştırılması gerekmekle HMK’nun 290. maddesi uyarınca mahallinde keşif icrasına, taraflar arasında uzlaşı olmadığından HMK’nun 268. maddesi uyarınca delil tespiti raporu veren dışında resen seçilecek bir makine mühendisi, bir nitelikli hesap bilirkişisi ayrıca daha önce görevlendirilip rapor alınan iş güvenliği uzmanı bilirkişi Ergin Kaplan’ın refakata alınmasına, davalı vekilinin duruşmada dava konusu makinenin en son durumunu tespit etmek ve görmek istemediklerini beyan edip talepte bulunmuş olması, davacı vekilinin de sözlü olarak duruşmada buna engel durum olmadığını bildirmesi dikkate alınarak davalı tarafa ilgili personeli aracılığı ile keşif tarihinden 3 gün önce dava konusu makinenin davacının iş yerinde incelemesi için izin verilmesine, *** tarihli iş güvenliği uzmanı bilirkişi ***’ın raporun sonuç ve kanaat bölümü 2. bendi uyarınca davacı ve davalı tarafa keşif icrası sırasında dava konusu makineyi çalıştırmaya ehil ve yeterli sayıda makine operatörlerini keşif mahallinde keşif gün ve saatinde hazır bulundurmaları, ayrıca davacı tarafa;
a-Makinenin test havuzunu önceden doldurmalarının,
b-Makinenin test ucunun hava bağlantılarını yapmalarının,
c-Keşif heyeti ve keşif sırasında görev yapacak kişiler için yeterli sayı ve özellikte kişisel koruyucu donanım (KKD) sağlamasının,
d-Keşif yapılacak süre içinde LPG test bölümünde test işlerine ara verilmesinin temini hususlarının ihtarına (ihtar edildi)
HMK’nun 273. maddesi uyarınca uyuşmazlık konusu test sızdırmazlık istasyonunun … tarihli sözleşmede davalının taahhüt ettiği tüm vasıf ve mahiyetleri taşıyıp taşımadığı, sözleşmede kararlaştırılan özelliklere sahip olup olmadığı, davacının kullanım amacına elverişli ve uygun olup olmadığı, davacının iddia ettiği gibi ayıplı olup olmadığı, iddia savunma delil tespiti dosyası, tarafların sundukları tüm deliller, tanık anlatımları, görüntü kayıtları, keşif mahallinde yapılacak incelemeler ve tüm dosya kapsamı incelenerek TBK’nun 475. maddesi 1. bendi uyarınca uyuşmazlık konusu makine ünitesinin davacının kullanımına elverişli olup olmadığı, hakkaniyet gereği davacının bu makine ünitesini kabul etmesinin gerekip gerekmediği, davalı tarafından yapılan makine ünitesinin aynı ölçüde sözleşme hükümlerine aykırı olup olmadığı, davacının sözleşmeden dönme ve bu iş için verdiği peşinatı davalıdan istemekle haklı olup olmadığı hususlarında hüküm vermeye ve denetime elverişli açıklamalı rapor tanzimi için bilirkişilere yetki ve görev verilmesine karar verilmiştir.
*** tarihinde mahkememizce Makine Mühendisi bilirkişi ***refakata alınarak mahallinde keşif icra edilmiş ve keşif sırasında uyuşmazlık konusu LPG tank sızdırmazlık test istasyonunda gerekli testler tarafların huzurunda yapılmıştır.
Keşfe katılan bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen *** tarihli raporda özetle; “*** tarihinde bilirkişi heyeti olarak Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi heyeti eşliğinde dosya konusu LPG tank sızdırmazlık test istasyonunun bulunduğu … Tez. Madeni Eşya San. Tic. A.Ş. Kayseri Serbest Bölgesi, 8. Cadde, No:11, Melikgazi/ Kayseri adresinde dosya konusu LPG tank sızdırmazlık test istasyonunda yapılan keşif, test ve inceleme çalışmaları ve detaylı dosya incelemeleri sonucunda; sözleşmenin 3.2. maddesinde çevrim süresi 90 saniye olarak belirtilirken yapılan testlerde ortalama 4 dakika 30 saniye gibi değerler bulunmuş, işlemin kısmen manuel olarak yapıldığından dolayı sürenin uzun olduğu değerlendirilmiş fakat tank sızdırmazlık test istasyonunun otomatik yaptığı işler bile göz önüne alındığında 90 saniyelik süreyi geçtiği, sistemin tam olarak faaliyete alındığında mevcut halinde seri test işlemlerinde bile 90 saniyelik sözleşme şartını sağlayamayacağı, LPG tank sızdırmazlık test istasyonunu yapılan keşif sırasındaki test denemelerinde kaçak testlerini doğru şekilde yapamadığı, kaçak olan LPG tanklarını tespit edemediği, kaçak olan LPG tanklarından çıkan hava baloncuklarının test camı üstünde biriktiği fakat bu camın geri hareketi ile bu baloncukların cam üzerinden kayıp gittiği, sözleşmenin 3.4. maddesinde davalı tarafından LPG tankına hava basılan 10 adet hızlı flanşlı bağlantı aparatı teslim edilmesi gerekirken teslim edilmediği, testlerin manuel sıkmalı ve sökmeli aparatla yapıldığı, bu şekilde yapılan test işlemlerinin işçilik ağırlıklı olduğu, uzun sürdüğü, zahmetli ve iş güvenliği açısından tehlikeli olduğu, daha önce yapılan denemelerde bu aparatın yerinden çıkarak fırladığı, ilerleyen dönemlerde yine muhtemel iş kazasına sebep olabileceği, sözleşmenin 3.10. maddesinde belirtilen sözleşmenin 3. sayfasında 3 nolu resimde gösterine giriş çıkış konveyörlerinden 2 adet mevcut olup diğerinin olmadığı, giriş ve çıkışlardaki konveyörler için motorlu konveyör kullanılması gerekirken kullanılmadığı, bu haliyle sözleşmenin 3.3. maddesinde belirtilen aynı anda 3 adet ürünün test edilmesinin mümkün olmadığı, bilirkişi heyet raporumuzun sonuç ve kanaat kısmında belirttiğimiz bu 4 madde de görüldüğü üzere davacı … Tez. Madeni Eşya San. Tic. A.Ş. ile davalı … Mak. Mak. San. Tic. Ltd. Şti. arasında … tarihli ”tank sızdırmazlık test istasyonu” tasarlayıp imal etme ve yerinde devreye alma tanımlı 9 sayfa ve 14 maddeden oluşan bir sözleşmede belirtilen, davalının tasarlayıp imal ettiği LPG tank sızdırmazlık test istasyonunun … tarihli sözleşmedeki davalının taahhüt ettiği vasıf ve mahiyette olmadığı” belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, YARGILAMA VE GEREKÇE: Dava; taraflar arasında yapılan sözleşmenin iptali ile ödenen avans bedelinin iadesi istemine ilişkindir.
Dava değeri dikkate alınarak 6545 sayılı yasanın 45/3. maddesi uyarınca yargılama mahkememiz heyeti tarafından yazılı yargılama usulüne göre yürütülmüştür.
Tarafların uyuşmazlık noktaları ana başlıklarıyla; davalı tarafından üretilen tank sızdırmazlık test istasyonunun ayıplı olup olmadığı, davacının sözleşmeyi fesihte ve avans olarak davalıya ödenen paranın faizi ile birlikte iadesini istemekte haklı olup olmadığı, süresinde ve usulüne uygun ayıp ihbarının yapılıp yapılmadığı konularında toplanmaktadır.
Uyuşmazlığın çözümü açısından öncelikle konuyla ilgili kavram ve yasal düzenlemelerin açıklanmasında yarar vardır.
Bilindiği üzere eser sözleşmeleri iki tarafa karşılıklı borç yükleyen bir tür iş görme sözleşmesi olup, “eser” ve “bedel” olmak üzere iki temel unsuru vardır. Bu sözleşmelerde yüklenici, iş sahibine karşı yüklendiği özen borcu nedeniyle eseri yasa ve sözleşme hükümlerine, fen, teknik ve sanat kurallarına uygun olarak yaparak ve zamanında tamamlayarak iş sahibine teslim etmekle; iş sahibi de bu çalışma karşılığında ivaz ödemekle yükümlüdür.
Bu noktada eser sözleşmesinde “ayıp” ile ilgili genel açıklamaların yapılmasında fayda vardır.
Eser sözleşmesi ilişkisinde ayıp, yüklenicinin meydana getirip iş sahibine teslim ettiği eserde bulunan sözleşme ve fenne aykırılıklardır. Başka bir ifadeyle ayıp, sözleşme ve eklerinde kararlaştırılan ve iş sahibinin beklediği amaca göre eserde bulunması gereken bazı vasıfların bulunmaması ya da olmaması gereken bazı bozuklukların bulunması şeklinde tanımlanmaktadır.
Eldeki davada uygulanması gereken ve uyuşmazlığın ortaya çıktığı tarihte yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK) 474 – 478. maddeleri ayıplı işler hakkında uygulanır. Bu maddelerde yer alan düzenlemelere göre yüklenicinin ayıp nedeniyle sorumlu tutulabilmesi için eserin teslim edilmiş olması ve teslim edilen eserin ayıplı olması, ayıbın iş sahibinden kaynaklanmamış olması, iş sahibinin eseri muayene ve ayıbı ihbar yükümlülüğünü yerine getirerek eseri açık ya da zımnen kabul etmemiş olması gerekir.
Eserin ayıplı yapılması sözleşmeye aykırılık teşkil etmekte olup; ayıp, açık ve gizli olabileceği gibi maddî ve hukukî ayıp şeklinde de olabilir.
Açık ayıp, eserin teslimini müteakip makul süre içinde yapılan kontrol ve muayene sonucu görülüp tespit edilecek ayıptır.
Gizli ayıp ise, basit bir kontrol ve muayene ile tespit edilemeyen, eserin kullanılmaya başlanmasından sonra ortaya çıkan ayıptır.
Maddî ayıplar, açık veya gizli ortaya çıkan, gözle görülen ve duyu organları ile hissedilen ayıplardır. Bunun dışında gözle görülmeyen, ancak yapılmamış olması nedeniyle karşı tarafça fark edilen projenin onaylatılmaması, yapı kullanma izin belgesinin alınmaması gibi hukukî ayıplar vardır. Maddî ve hukukî ayıpların da tıpkı açık ve gizli ayıplar gibi yükleniciye ihbar edilmesi zorunludur.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 474/1. maddesi gereğince iş sahibinin eserin tesliminden sonra işlerin olağan akışına göre mümkün olduğunca en kısa sürede eseri gözden geçirip muayene ederek varsa açık ayıpları tespit etmek ve bu ayıpların neler olduğunu tek tek açıklamak suretiyle gecikmeksizin sözlü veya yazılı olarak yükleniciye bildirmesi gerekir. Gerek TBK’nda gerekse mülga BK’nda iş sahibinin muayene ve ihbar süreleri açıkça belirlenmemiş olup, işin niteliği ve olayın özelliğine, imal edilen eserin büyüklüğü ve genişliğine göre süreler farklı olacak ve işin uzmanı bilirkişiler tarafından belirlenecektir. Muayene ve gözden geçirmeyi veya ayıbın belirlenmesini iş sahibi bizzat yapabileceği gibi, TBK’nun 474/2. ve mülga BK’nun 359/2. maddesine göre mahkeme aracılığıyla bilirkişi raporu ile de tespit ettirmesi mümkündür. Açık ayıpta iş sahibi muayene ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmezse, eseri kabul etmiş sayılır ve yüklenici açık ayıplarla ilgili sorumluluktan kurtulur.
Gizli ayıplarla ilgili mülga TBK’nun 359/1. maddesindeki makul sürede muayene ve ihbar yükümlülüğüne ilişkin düzenleme mevcut değildir. Ancak TBK’nun 477/3. maddesinde, eserdeki ayıbın sonradan ortaya çıkması hâlinde, iş sahibinin gecikmeksizin durumu yükleniciye bildirmek zorunda olduğu, aksi takdirde eseri olduğu gibi kabul etmiş sayılacağı belirtilerek gizli ayıplar yönünden de iş sahibine ortaya çıkar çıkmaz gecikmeksizin yükleniciye ayıbı ihbar etmek yükümlülüğü getirilmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ve mülga BK’nda eserdeki açık ve gizli ayıpların yükleniciye bildirim şeklinin nasıl olacağına dair herhangi bir düzenleme yapılmamıştır. Ayıp ihbarının yazılı olarak yapılması ispat kolaylığı sağlar. Ancak ayıp ihbarı hukukî işlem olmayıp, hukukî işlem benzeri maddî vakıa olduğundan, Yargıtay’ın yerleşik içtihat ve uygulamalarında eser sözleşmelerinde aksi sözleşmede veya eki şartnamelerde kararlaştırılmadıkça taraflar tacir dahi olsa ayıp ihbarının her türlü delille ve bu arada tanık beyanı ile de ispatlanabileceği kabul edilmektedir.
Ayıp hâlinde iş sahibinin hakları TBK’nun 475. (BK, m. 360) maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre iş sahibinin seçimlik hakları; eserin iş sahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule icbar edilemeyecek derecede ayıplı olması hâlinde sözleşmeden dönme, eseri alıkoyup ayıp oranında bedelden indirim yapılmasını isteme veya aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere eserin ücretsiz onarılmasını isteme haklarıdır. İş sahibi bu seçimlik haklarının yanında ayıplı meydana getirilmiş olan eserin neden olduğu zararın tazminini de isteyebilir. Başka bir anlatımla iş sahibi tazminat hakkı ile seçimlik haklarını birlikte kullanabilir. Tazminatın istenebilmesi için de, ayıpta yüklenicinin kusurunun bulunması ve ayıp ihbarının süresinde yapılmış olması gerekir. Nitekim aynı hususlara Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun *** K. sayılı kararında da değinilmiştir.
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay, sözleşme, ek protokol, taraflar arasındaki elektronik posta yazışmaları, noter ihtarları, tanık anlatımları, banka dekontu, delil tespiti dosyası, icra edilen keşif ve bilirkişi kurulu raporu ile diğer tüm deliller değerlendirildiğinde:
Sözleşmenin Feshi İstemi İrdelendiğinde;
Davada, evvela *** tarihli, “LPG Tankı Sızdırmazlık Test İstasyonu” başlıklı sözleşmenin feshine karar verilmesi talep edilmiştir.
Arsa payının tapuda devrinin öngörüldüğü ve noterce düzenlenmesi zorunlu bulunan arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinin feshine mahkemece karar verilmesi ya da taraf iradelerinin fesih konusunda birleşmesi gibi istisnalar bulunmakla birlikte, kural olarak; eser sözleşmeleri, tek taraflı irade beyanının karşı tarafa ulaşmasıyla feshedilmesi mümkün olan sözleşmelerdir. Bu tür sözleşmelerin mahkemece feshine karar verilmesini istemekte, hukuki yarar bulunduğundan söz edilemez.
Davacı taraf, davalıya hitaben keşide ettiği Kayseri 7. Noterliği’nin … tarihli ve 7331 yevmiye sayılı ihtarnamede açıkça “14/11/2008 tarihli, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin ve ek protokolün feshedildiği” davalıya bildirilmiştir.
Davacı tarafın feshini talep ettiği sözleşmede, Yargıtay’ın istikrar bulan içtihatlarında fesih için mahkeme kararı ya da taraf iradelerinin birleşmesini gerekli gören istisnalar bulunmamaktadır. Buna göre, somut olayda yukarıda açıklandığı üzere, davacı iş sahibi şirketin fesih iradesini davalı yükleniciye iletmekle sonlandırılması mümkün olan bir sözleşmenin feshi için mahkeme kararı almasında hukuki yararı bulunmamaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1-h bendi uyarınca, davacının açmış olduğu davada hukuki yararının bulunması dava şartı olup, aynı Kanun’un 115. maddesi uyarınca, kural olarak, yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülmese bile mahkemesince re’sen değerlendirilmesi gerekir.
Bu durumda; mahkememizce, sözleşmenin feshi isteminin hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir (Yargıtay 15. H.D.’nin *** Karar sayılı, Yargıtay 6. H.D.’nin *** Karar sayılı emsal ilamları).
Sözleşmeden Dönme Ve Verilen Avansın İadesi İstemi İrdelendiğinde;
Eldeki davada, *** tarihli, “LPG Tankı Sızdırmazlık Test İstasyonu” başlıklı sözleşme ile ek protokol kapsamında, nitelikleri bu sözleşmede belirlenen LPG tankı sızdırmazlık test istasyonunu davalının yaparak davacıya teslim etmeyi, karşılığında davacının da davalıya bedel ödemeyi taahhüt ettiği görülmektedir.
Mahkememizce uyuşmazlık konusu makine ünitesi üzerinde test ve denemeler yapmak suretiyle tarafların huzurunda keşfen yapılan incelemeye ve buna dayalı olarak sunulan bilirkişi kurulu raporda; “… sözleşmenin 3.2. maddesinde çevrim süresinin 90 saniye olarak belirtilirken yapılan testlerde ortalama 4 dakika 30 saniye gibi değerlerin bulunduğu, işlemin kısmen manuel olarak yapıldığından dolayı sürenin uzun olduğu değerlendirildiği fakat tank sızdırmazlık test istasyonunun otomatik yaptığı işler bile göz önüne alındığında 90 saniyelik süreyi geçtiği, sistemin tam olarak faaliyete alındığında mevcut halinde seri test işlemlerinde bile 90 saniyelik sözleşme şartını sağlayamayacağı, LPG tank sızdırmazlık test istasyonunu yapılan keşif sırasındaki test denemelerinde kaçak testlerini doğru şekilde yapamadığı, kaçak olan LPG tanklarını tespit edemediği, kaçak olan LPG tanklarından çıkan hava baloncuklarının test camı üstünde biriktiği fakat bu camın geri hareketi ile bu baloncukların cam üzerinden kayıp gittiği, sözleşmenin 3.4. maddesinde davalı tarafından LPG tankına hava basılan 10 adet hızlı flanşlı bağlantı aparatı teslim edilmesi gerekirken teslim edilmediği, testlerin manuel sıkmalı ve sökmeli aparatla yapıldığı, bu şekilde yapılan test işlemlerinin işçilik ağırlıklı olduğu ve uzun sürdüğü, zahmetli ve iş güvenliği açısından tehlikeli olduğu, daha önce yapılan denemelerde bu aparatın yerinden çıkarak fırladığı, ilerleyen dönemlerde yine muhtemel iş kazasına sebep olabileceği, sözleşmenin 3.10. maddesinde belirtilen sözleşmenin 3. sayfasında 3 nolu resimde gösterine giriş çıkış konveyörlerinden 2 adet mevcut olup diğerinin ise olmadığı, giriş ve çıkışlardaki konveyörler için motorlu konveyör kullanılması gerekirken kullanılmadığı, bu haliyle sözleşmenin 3.3. maddesinde belirtilen aynı anda 3 adet ürünün test edilmesinin mümkün olmadığı, davacı … Tez. Madeni Eşya San. Tic. A.Ş. ile davalı … Mak. Mak. San. Tic. Ltd. Şti. arasında … tarihli ”tank sızdırmazlık test istasyonu” tasarlayıp imal etme ve yerinde devreye alma tanımlı 9 sayfa ve 14 maddeden oluşan sözleşmede belirtilen, davalının tasarlayıp imal ettiği LPG tank sızdırmazlık test istasyonunun … tarihli sözleşmedeki davalının taahhüt ettiği vasıf ve mahiyette olmadığı” açıklanmıştır. Bu rapor dosya kapsamında bulunan tüm delillerle uyumlu olup mahkememizce de benimsenerek hükme esas alınmıştır. Dolayısı ile dava LPG tank sızdırmazlık test istasyonunun taraflar arasında düzenlenen … tarihli sözleşmede kararlaştırılan ve davalının taahhüt ettiği vasıf ve mahiyette olmadığı, ayıplı olduğu ve davacı tarafından beklenen faydayı sağlamadığı, *** tarihli sözleşmenin 13.11 maddesinde garanti süresinin teslimattan itibaren 1 yıl olduğunun yazdığı, teslimatın …tarihinde yapıldığı kabul edilse bile garanti süresi içinde dosyada yer alan elektronik posta yazışmaları, taraf beyanları, tanık anlatımları servis formlarıyla davalının zamanında ayıp ihbarında bulunduğu ve onarım hakkını kullandığı, ancak davacı tarafça sistemin onarılmadığı, dolayısıyla davalının sözleşmeden dönmesi için gerekli şartların oluştuğu, bu nedenle dava ve sözleşme konusu LPG tankı sızdırmazlık test istasyonunun iade masraflarının davalıya ait olmak koşulu ile davacı tarafından davalıya iadesi ile 63.000,00-Euro’nun LPG tankı sızdırmazlık test istasyonunun davacı tarafından davalıya teslim tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı kanunun 4/a maddesine göre devlet bankalarının Euro cinsinden açılmış mevcudata 1 yıllık uyguladıkları en yüksek oranda mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, birlikte ifa kuralı gereği koşulları bulunmadığından davacının faizin başlangıç tarihine (*** tarihinden itibaren faiz işletilmesine) ilişkin isteminin reddine karar verilmesi gerektiği görüş ve kanaatine varılmıştır. İzah edilen tüm nedenlerle aşağıdaki şekilde karar tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
1-Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi isteminin hukuki yarara ilişkin dava şartı yokluğundan HMK’nun 114/1-h ve 115/2 maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Dava ve sözleşme konusu LPG tankı sızdırmazlık test istasyonunun iade masraflarının davalıya ait olmak koşulu ile davacı tarafından davalıya iadesi ile 63.000,00-Euro’nun yukarıda sözü edilen LPG tankı sızdırmazlık test istasyonunun davacı tarafından davalıya teslim tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı kanunun 4/a maddesine göre devlet bankalarının Euro cinsinden açılmış mevcudata 1 yıllık uyguladıkları en yüksek oranda mevduat faizi ile birlikte DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
3-Davacının faizin başlangıç tarihine (19/11/2018 tarihinden itibaren faiz işletilmesine) ilişkin isteminin reddine,

4-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 38.731,77-TL nisbi karar ve ilam harcından dava açılırken alınan 9.682,95-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 29.048,82-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan 9.682,95-TL peşin harç ile 54,40-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 9.737,35-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yapılan 160,50-TL e-tebligat gideri, 209,00-TL tebligat gideri, 4,20-TL KEP masrafı, 500,00-TL keşif araç ücreti, 10.500,00-TL bilirkişi bilirkişi ve ek bilirkişi ücreti, 270,00-TL talimat posta gideri, 200,00-TL tanıklık ücreti, 86,50-TL posta gideri olmak üzere toplam 11.930,20-TL gider avansının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
8-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
9-Sözleşmenin feshi istemi ile ilgili olarak taraflarca ayrıca yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
10-HMK’nun 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde yatıran ilgili tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
11-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesap ve taktir olunan 80.370,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
12-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince davanın usulden reddine karar verilen kısım üzerinden taktir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
13-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra istinaf incelemesine gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/06/2023

Başkan …
E-imzalıdır
Üye …
E-imzalıdır
Üye …
E-imzalıdır
Katip …
E-imzalıdır