Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/545 E. 2022/554 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: *** Esas -***
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : ***
KATİP : ***

DAVACI : ***
VEKİLİ : Av.
DAVALI : 1- ***
VEKİLİ : Av.
DAVALI : 2- ***
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … tarihinde kamyonet sürücüsü … sevk ve idaresindeki 38 … plakalı Fiat marka aracı*** Mahallesi, *** Sokak’tan gelerek Ahi Evran Caddesi’nin kesiştiği kavşaktan Selanik Sokak’a giriş yapmak isterken Ahi Evran Caddesi’nden Orduevi istikametine gitmekte olan üzerinde müvekkilinin yolcu olduğu, sürücü …’nın sevk ve idaresindeki 58 … plakalı motosiklete aracının ön tampon ve kaporta kısımları ile yandan çarptığını, davalı sürücü …’nun tam kusurlu olduğunu, kazadan sonra yapılan muayene le müvekkilinin yaralanmasının BTM ile giderilmeyecek nitelikte olduğunun belirlendiğini, müvekkilinin davalı hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, bunun üzerine taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan iddianame düzenlenmesi üzerine Kayseri 16. ASCM’nin … esas sayılı dosyası ile yargılama yapıldığını, alınan bilirkişi raporunda davalının kazanın oluşumunda %100 kusurlu olduğunun belirlendiğini, kazaya sebebiyet veren aracın kaza tarihinde davalı sigorta şirketince *** sigorta bitiş tarihli *** nolu zorunlu mali sorumluluk trafik sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, davalı …’nun müvekkilinin hiçbir şekilde ziyaret etmediğini ve hastane giderlerini karşılamadığını müvekkilinin iyileşme noktasında endişeler duyup psikolojik anlamda oldukça yıprandığını ileri sürerek; şimdilik 500,00 TL maddi tazminatın ve 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıların cevap dilekçesi sunmadıkları ve böylece HMK’nın 128/1. maddesi gereği dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkar etmiş sayılacakları tespit edilmiştir. Davalı … mahkememizce yapılan *** tarihli celseye katılarak bir takım beyanlarda bulunmuş ve davanın reddini dilemiştir.
DELİLLER: Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
*** tarihli celsede Davacının celse arasında mahkememiz kaleminde hazır edilmesi halinde ERÜ Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’na sevkinin sağlanarak Maluliyet İşlemleri Tespiti Yönetmeliği ve Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik çerçevesinde ayrı ayrı değerlendirme yapılarak davaya konu … tarihli trafik kazası nedeniyle; Kaç gün iş ve güçten kaldığı, Kaç günde iyileşeceği, Sürekli iş görmezlik durumu ve oranı, Yaralanmasının bu kaza ile illiyet bağı olup olmadığı, Bu trafik kazasında yaralanmasından dolayı sağlık güvencesi kapsamında olmayan fakat hastalığı şifa bulana kadar davacı tarafından yapılması muhtemel tedavileri varsa bunların neler ve masraf bedellerinin kaç TL olduğu, konularında rapor alınmasına karar verilmiş, ERÜ ATK tarafından mahkememize sunulan *** tarihli raporda özetle; ***’ın … tarihli trafik kazası sonucu 3 ay süreyle iş göremezlik halinde kaldığı, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ve/veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit işlemleri Yönetmeliği kapsamında vücut genel çalışma gücünden %3,3 oranında kaybettiği, özürlülük ölçütü sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmelik kapsamında tüm vücut fonksiyon kaybı oranını ve / veya özür oranının %0 olduğu, mevcut evrak içeriğinden trafik kazasıyla ilgili SGK kapsamında olmayan tedavi masrafı tespit edilmediği, bununla birlikte ek bilgi, belge sunulması ve talep edilmesi halinde bu hususun tekrar değerlendirileceği mahkememize bildirilmiştir.
*** tarihli celsede Dava dosyasının ve eklerinin Ankara Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesine, Tarafların iddiaları, ceza dosyasında alınan kusur raporu, ceza dosyası ve tanık beyanları dikkate alıanrak trafik kazasının oluşumunda kim veya kimlerin ne oranda kusurlu olduğu hususunda açıklamalı oransal rapor düzenlenmesinin istenilmesine, karar verilmiş, Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı tarafından mahkememize sunulan *** tarihli raporda özetle; davalı sürücü …’nun %100 oranında kusurlu olduğu, sürücü …’nın kusursuz olduğu mahkememize bildirilmiştir.
HMK’nun 266/1. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasına dair *** tarihli celsede karar verilmiş, bilirkişi ***’ün mahkememize sunmuş olduğu *** tarihli bilirkişi raporunda özetle; davaya konu kaza sonrasında davacının sürekli iş göremezlik zararının bulunmadığını, tedavi giderlerinin hesaplanmadığını, kazanç kaybı zararının zararının hesaplanmadığını, geçici iş göremezlik zararının 1.699,78 TL olduğunu mahkememize bildirmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Davacı *** dava dilekçesi ile 58 … plakalı motorda yolcu olduğunu ilgili aracın … tarihinde 38 … plakalı araç ile kazaya karıştığını belirterek 150 TL tedavi gideri, 200,00 TL kazanç kaybı 100,00TL geçici iş göremezlik, 50,00 TL sürekli iş göremezlik ve 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini dilemiştir. Davalılar ile davaya cevap vermemiştir.
Tescil kayıtlarının ve soruşturma Kayseri 16. ASCM’nin … esas sayılı dosyasının davalı … sevk ve idaresindeki 38 … plakalı araç ile dava dışı … sevk ve idaresindeki 58 … plakalı aracın … tarihinde kazaya karıştığı davacının ise yolcu konumunda olduğu, kazaya karışan 38 … plakalı aracın ise kaza tarihi itibari ile davalı … adına kayıtlı olduğu görülmüştür.
Sigorta poliçesi incelenmesinde, 38 … plakalı aracın davalı Neova sigorta bünyesinde sigortalandığı anlaşılmıştır.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumlluluk Sigortası Genel Şartlarının, “Sigortanın Kapsamı” başlıklı A.1 maddesinde “sigortacının poliçede tamınlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı KTK ya göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği… ” öngörülmüştür.
-Mahkememizce kusur ön sorun değerlendirmesinde,
Mahkememiz dosya kapsamında kusur raporu alınmış ve ceza dosyası tüm deliler ile birlikte değerlendirildiğinde … günü saat 20:40 civarlarında … sevk ve idaresindeki 38 … plakalı motorsiklet ile hayat sokak üzerinden olay mahalli kavşağa geldiğinde yolun karşısında bulunan sermik sokağa girmek istediği sırada kamyonetin sağ ön kısımları ile seyir istikametine göre sağından ahi evran caddesi üzerinden ordu evi istikametine seyir halinde olan sürücü … istikametindeki 58 … plakalı araca çarptığı kaza tespit tutanağında motorsiklet sürücüsünün herhangi bir kusurunun olmadığı yine ceza mahkemesinde alınan kusur raporunda ise kamyonet sürücüsünün tam kusurlu olduğu tespit edilmiş olmakla alınan kusur raporları ve mahkememizce alınan kurusu raporu uyarınca *** seyir halindeyken yola gerekli dikkate vermemesi ve olay mahalli kontrolsüz kavşağa geldiğine seyir istikametine göre sağında ve düz seyir halinde olan araçların hız ve mesafesi dikkate alınarak ilk geçiş hakkının 58 … plakalı motorsiklete vermesi gerektiğinden KTK’nun 84H uyarınca kavşaklarda geçiş önceliğine uymama ve 57-1a kavşaklara yaklaşırken kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamamak ve geçiş hakkı olan araçlara ilk geçiş hakkını vermemek suçundan tam kusurlu olduğu diğer araçlara ise herhangi bir kusurunun olmadığı anlaşılmıştır.
– Mahkememizce maluliyet ait değerlendirmesinde;
Mahkememiz Erciyes Üniversitesi Üniversitesi Adli Tıp Başkanlığı bünyesinde rapor almıştır. kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması, Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. ( Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/3153 E,2021/2473 sayılı ilamı doğrultusunda) Anılan düzenlenme uyarınca mahkememizce rapor almıştır. Anılan rapor incelenmesinde davacı Mustafa Özüdoğru’nun malul olmadığı ve 3ay geçici iş göremez olduğu görülmüştür. Alınan rapor yöntemine uygun olduğunun mahkememizce esas kabul edilmiştir.
-Aktüerya hesabına dair değerlendirmede;
HMK’nun 273/1. maddesi gereği mahkememizce toplanan tüm deliller ve tüm dosya kapsamı incelenmek suretiyle; TRH 2010 yaşam tablosu ve Yargıtay içtihatlarında kabul edilen progresif rant usulü (%10 arttırma-iskonto formülü ile) ile davacıların aktüer zarar hesabının yapılması ve kaçınılmaz tedavi giderleri tespiti hususunda hususlarında açıklamalı rapor alınmasına karar verilmiştir. Alınan rapor uygun olduğundan itibar görmüştür. Anılan rapor uyarınca davacının 1699,78 TL geçici iş göremezlik olduğu bakiye herhangi bir zararının olmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin geçici iş göremezlik tazmitanının ve tedavi giderinin teminat kapsamı dışında olup olmadığına dair değerlendirmesinde;
2918 sayılı Kanun’un 98.maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Kanun’un 59. maddesinde, “Trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı”, kanunun geçici 1.maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59’uncu maddesine göre belirlenen tutarın %20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği” öngörülmüştür.
Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün kanundan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Kanun ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Kanun’un 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçtiğinin kabulü gerekir. Buna karşın belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir.
*** tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Sigorta Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.5 maddesinin “Sağlık Giderleri teminatı” başlıklı (b) maddesinde ” Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98.maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.” ifadesi ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkanı bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamında saymıştır. Bir başka ifade ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar,
1-Tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri,
2-Tedaviyle ilgili diğer giderler,
3-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler,
Sağlık giderleri kapsamında sayılarak Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olduğu düzenlenmiştir.
Oysa 6111 sayılı kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanununun 98.maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğu üniversite hastaneleri ile resmi ve özel sağlık kurumları tarafından trafik kazası sonucu yaralanan kişilerin tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmeti giderleri ile sınırlandırılmıştır.
Bu düzenleme gereği ZMSS Genel Şartlar A.5 (b) maddesi ile yaralının tedavisine başlanmasından maluliyet raporu alınıncaya kadarki süre içindeki;
1-Bakıcı giderleri
2-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler (geçici iş göremezlik kayıpları)
3-Sağlık hizmeti giderleri kapsamında sayılarak 6111 sayılı torba Kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98.maddesi ile sınırları belirlenen sağlık giderleri teminatı kapsamını genişletmiştir.
Bu nedenle bir kanun maddesinin kapsamı idarenin bir düzenlemesi olan genel şartlar ile genişletmesi ve daraltması düşünülemez.
Böyle bir durum varsa kanuna aykırı genel şart maddesi, tebliğ vs uygulanması kanunun ilgili maddesine aykırılık teşkil eder.(Trafik kazalarından doğan cismani zararlar ve tazmini- Konya barosu yayınları. Shf 7-8 ,Yargıtay üyesi: Hüseyin TUZTAŞ)
Bu halde geçici iş göremezlik tazminatının ve tedavi giderlerinin sigorta teminatı kapsamında olduğu kabulü gerekir.
Davalı …’nun sorumluluğuna dair değerlendirmede;
İşleten tanımı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 3. maddesinde “Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır” şeklinde yapılmıştır. 2918 sayılı KTK’nın 3. maddesinde işleten sıfatının belirlenmesinde şekli ve maddi ölçüt olmak üzere iki ayrı ölçüden yararlanılmıştır.Şekli ölçüye göre trafik sicilinde malik görülen kişi işletendir. Maddi ölçüye göre ise, trafik sicilinde adı geçen kişinin önemi bulunmamakta olup önemli olan araç üzerindeki fiili hakimiyet, araçtan ekonomik yarar sağlama, masraf ve rizikolara katlanma gibi ölçütlerdir. İşletenin belirlenmesinde doktrin ve Yargıtay’ın kabul ettiği görüş maddi ölçüdür.
2918 sayılı KTK’nın 85. maddesi “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar” hükmünü içermektedir.
Bu yasal düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, bu araçların sahipleri tarafından herhangi bir sebeple yararlanılmasının bir başka kimseye devir edilmesi halinde (çok kısa bir süre olmaması kaydıyla), artık üzerindeki fiili hakimiyetin kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının kalktığı durumlarda, o aracı kaza sırasında fiili hakimiyeti altında bulunduran ve ondan iktisaden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu tutulması gerekip, bunun sonucu olarak da araç malikinin sorumlu tutulmaması gerekecektir. Gerek doktrinde, gerekse Yargıtay’ın uygulamalarında, işleten sıfatının belirlenmesinde araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma unsurlarının birlikte bulunması ve fiili hakimiyetin uzun süreli olması gerekmektedir. Ancak bu konuda getirilecek delillerin üçüncü kişileri bağlayabilecek nitelikte ve güçte olması, özellikle zarara uğrayanların haklarını halele uğratacak bir sonuç yaratmaması şarttır. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin E. 2015/6031, K. 2015/13494)
Somut olayda, davalı … hem işleten sıfatı olmasın hem de kaza yapan kusurlu aracın sürücüsü olması nedeni ile haksız fiil hükümleri çerçevesinde sorumludur.
-Müterafik kusura ilişkin değerlendirmede;
Zararın meydana gelmesinde veya artmasında mağdurun da kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur 6098 sayılı TBK’nın 52.maddesinde düzenlenmiştir. Mağdurun kusurunun zararın meydana gelmesinde başlıca etken olması halinde zarar verenin sorumluluğunun kalkması söz konusu olabileceği gibi belirlenen kusura göre zarar ve ziyandan indirim yapılmasını da gerektirebilir. Müterafik kusura ilişkin savunma bir defi olmadığından mahkemece bu yönde bir savunma olmasa dahi resen araştırılması ve tartışılması gerekmektedir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 78. maddesinde “belirli sürücülerin ve yolcuların, araçların sürülmesi sırasında koruyucu tertibat kullanmaları zorunludur… kullanma ve yolların özelliği gözetilerek hangi tip araçlarda sürücülerinin ve yolcularının şehiriçi ve şehirlerarası yollarda hangi şartlarda hangi koruyucu tertibatı kullanacakları ve koruyucuların nitelikleri ve nicelikleri ile emniyet kemerlerinin hangi araçlarda hangi tarihten itibaren kullanılacağı yönetmelikte belirtilir” düzenlemesi yapılmıştır.
Davacı Ömer Duman’in ceza dosyasında tanık ihsanın beyanına göre kaskının olmadığını gördüğünü beyan etmesi ve kaza tespit tutanağında kaskın olmadığına ilişkin işaretleme yapıldığından davacının %20 oranında müterafik kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle davacının 1.699,78 TL geçici iş göremezlik tutarından müterafik kusur neden ile %20 oranında indirim olarak 1.359,82 TL zararı bulunduğu anlaşılmıştır ve alınan miktar uyarınca davanın maddi tazminat yönünden kabulüne karar verilmiştir. Davacının 3 ay geçici malül olması dikkate alınarak 150,00 TL kaçınılmaz tedavi giderinin olması mahkememizce uygun görülmüş ve kabul edilmiştir. Davacının başkaca bir zararı olmadığından diğer taleplerinin reddine karar verilmiştir.
– Manevi tazminata dair değerlendirmede;
Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil, onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Hakim, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda hakimin, hukuk ve adalete uygun karar vereceği TMK’nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Somut olayda, ekonomik ve sosyal durum araştırması, kazanın oluş şekli, davalı kusur oranı çekilen ızdırap, davacının malul olmayışı 3 ay geçici iş görümüz oluşu kask takmamış oluşu ve yukarıda açıklanan kıstaslar çerçevesinde davacı için 5.000,00 TL, manevi tazminatın uygun olduğu değerlendirilmiştir.
-Sigorta şirketinin manevi tazminat istemindeki sorumluluğunda dair değerlendirmede;
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumlluluk Sigortası Genel Şartlarının, “Sigortanın Kapsamı” başlıklı A.1 maddesinde “sigortacının poliçede tamınlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı KTK ya göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği… ” öngörülmüştür.
Karayolları Trafik Kanunu’nda zorunlu trafik sigortasına ilişkin olarak, sorumluluğun kapsamı yanında, bu kapsam dışında kalan haller de açıkça düzenlenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Dışında Kalan Hususlar” başlıklı 92. maddesinde:
“Aşağıdaki hususlar, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası kapsamı dışındadırlar.
a)İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,
b)İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,
c)İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,
d)Bu Kanun’un 105. maddesinin üçüncü fıkrasına göre Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,
e)Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,
f)Manevi tazminata ilişkin talepler” hükmü ile zorunlu trafik sigortacısının hangi zararlardan sorumlu olmadığı düzenleme altına alınmış, burada örnekseme yoluna gidilmeyip tek tek ve tahdidi olarak sorumlu olunmayan haller sıralanmıştır.( Bknz. 4. Hukuk Dairesi 2021/11134 E. 2022/5000 K. Sayılı ilamı)
Somut olayda davalı sigorta şirketi geçici iş göremezlik ve kaçınılmaz tedavi giderinden sorumlu iken manevi tazminat davasından sorumlu değildir. Davacının davalı sigorta şirketine karşı manevi tazminat talep etmesi dayanaksız olduğundan yersiz görülmüştür. Sigorta şirketi yönünden manevi tazminat davası reddedilmiştir.
– Faize ait değerlendirmede;
2918 Sayılı Kanun’un 99. maddesinde, sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel sartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluslarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.
Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı 2918 Sayılı KTK’nun 98/1, 99/1, ZMMS Genel Şartlarının B.2-c maddesi uyarınca hak sahibine kaza ve zarara ilişkin tespit tutanağının ve bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya başvurmasından itibaren 8 iş günü sonunda tazminat miktarını ödememesi halinde, bu tarihte, böyle bir başvurunun yapılmaması halinde ise dava tarihinde temerrüde düşeceğinden, temerrüt faizine bu tarihten itibaren hükmedilmesi gerekir.
Somut olayda davacı sigorta şirketine gerekli belgeleri tam olarak sunmadığından sigorta şirketi yönünden dava tarihinden temerrüde düşüldüğü ve davalı … yönünden ise haksız fiil hükümleri çerçevesinde olay tarihinde temerrüde düşüldüğü kabul edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle:
Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile;
1-Davacı tarafından ikame edilen tedavi giderine ilişkin davasının kabulü ile 150,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, alacağa sigorta şirketi yönünden dava tarihinden, davalı … yönünden ise kaza tarihi olan … tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
2-Davacı tarafından ikame edilen geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin istemin kısmen kabulü ile, 1.699,78 TL tazminattan TBK’nun 72. Maddesi uyarınca taktiren %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılmak suretiyle 1.359,82 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, alacağa sigorta şirketi yönünden dava tarihinden, davalı … yönünden ise kaza tarihi olan … tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
3-Sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına,
4-Davacı tarafça ikame edilen sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkin davasının reddine,
5-Davacı tarafından ikame edilen kazanç kaybı tazminatına ilişkin davasının reddine,
6-Davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’ndan alınarak davacıya verilmesine, alacağa kaza tarihi olan … tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
7-Davacı tarafından sigorta şirketine yönelik manevi tazminat isteminin reddine,
8-Davacı tarafından ikame edilen sürekli iş göremezlik tazminatı talebi ve kazanç kaybı tazminatı istemine ilişkin 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 80.70 + 80,70 = 161,40 TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 54,40 TL peşin harç ve 35,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 89,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 72,00 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
9-Davacı tarafından ikame edilen tedavi giderlerine ilişkin tazminat talebine ilişkin 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 80,70 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
10-Davacı tarafından ikame edilen geçici iş göremezlik tazminatı talebine ilişin 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 92,88 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
11-Davacı tarafından ikame edilen manevi tazminat talebine ilişkin 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 341,55 TL harcın davalı …’ndan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
12-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davanın kabul/ret oranına göre hesap edilen 329,42 TL’sinin davalı *** A.Ş.’den bakiye 990,58 TL’sinin ise davacıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
13-Davacı tarafından peşin yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 54,40 peşin harç ve 35,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 143,80 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
14-Davacı tarafından yapılan 6 müzekkere gideri 54,00 TL, 11 elektronik tebligat gideri 64,50 TL, 12 tebligat gideri 259,00 TL, ATK posta gideri 60,60 TL, bilirkişi ücreti 700,00 TL ve ATK fatura gideri 730,30 TL olmak üzere toplam 1.868,40 TL yargılama giderinin davanın kabul / ret oranına göre hesap edilen 1.005,22 TL’sinin davalılardan (*** A.Ş. 233,14 TL ile sınırlı olmak kaydı ile) alınarak davacı tarafa verilmesine,
15-Davalılarca yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda mahkememizce herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına,
16-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
17-Davacı tarafından ikame edilen tedavi giderlerine ilişkin tazminat talebine ilişkin AAÜT’ye göre hesap edilen 150,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
18-Davacı tarafından ikame edilen geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin tazminat talebi yönünden AAÜT’ye göre hesap edilen 1.359,82 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
19-Davacı tarafından ikame edilen geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin tazminat talebi yönünden AAÜT’ye göre hesap edilen 261,18 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı *** A.Ş.’ye verilmesine,
20-Davacı tarafından ikame edilen süreli iş göremezlik tazminatı talebi yönünden AAÜT’ye göre hesap edilen 50,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Neova Sigorta A.Ş.’den alınarak davacı tarafa verilmesine,
21-Davacı tarafından ikame edilen kazanç kaybı tazminatı talebi yönünden AAÜT’ye göre hesap edilen 200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Neova Sigorta A.Ş.’ye verilmesine,
22-Davacı tarafından ikame edilen manevi tazminat talebi yönünden AAÜT’ye göre hesap edilen 5.000,00 TL vekalet ücretinin davalı …’ndan alınarak davacı tarafa verilmesine,
23-Davacı tarafından ikame edilen manevi tazminat talebi yönünden AAÜT’ye göre hesap edilen 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Neova Sigorta A.Ş.’ye verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.30/06/2022

Katip ***
¸e-imzalı

Hakim ***
¸e-imzalı

*5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*