Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/514 E. 2022/672 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalıdan 150.981,98 Euro alacağı olduğunu, söz konusu alacağın faturalara dayandığını, müvekkili ile davalı arasındaki ilişkinin TTK m. 1530’a tabi olduğunu, ve davalının temerrüte düştüğünü, konkordato borçlusu tarafından kabul edilmeyen bakiye 155.606,07 TL alacağın çekişmeli hale geldiğini, zira konkordato komiseri tarafından *** tarihli toplantıda alacağın 745.107,12 TL olarak kayda geçtiğini, 30/07/2020 tarihli yazıda ise borç tutarının 745.107,12 TL olduğunun belirtildiğini, müvekkilinin 150.981,98 Euro alacağının 11/02/2019 tarihi itibariyle 5,9657 TL/Euro efektif satış kuru üzerinden 900.713,19 TL olduğunu ileri sürerek; müvekkili şirketin faiz ve ferileri hariç davalıdan toplam 150.981,98 Euro = 900.713,19 TL asıl alacağın olduğunun tespitine, Kayseri 1. ATM’nin … esas sayılı dosyasında komiser heyeti tarafından müvekkilinin alacağının 745.102,12 TL olarak kabul edilmesi nedeni ile komiser heyeti tarafından kabul edilmeyen 155.606,07 TL alacak yönünden müvekkilinin alacağının çekişmeli hale geldiğinin tespitine, müvekkilinin çekişmeli olan 155.606,07 TL alacağının varlığının tespiti ile davalıdan konkordato tasdik projesi uyarınca tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının alacağının euro cinsinden değil TL cinsinden olduğunu, söz konusu tutarın 745.107,12 TL olarak tespit edildiğini, davacının iddia ettiği faturaların incelenmesi halinde davacı iddiasının hukuka ve hakkaniyete aykırı olacağının anlaşılacağını, davaya konu malların yurt dışı menşeii olması sebebiyle satış fiyatının günlük TL olarak sürekli değiştirilmemesi için ve piyasa ham madde fiyatlarının Euro ve USD cinsinden mukayese edilip takip edilebilmesi ve fiyat teklifinden kolaylık sağlamak için Euro üzerinden teklifler verildiğini, sevk gününde ise döviz satış kuru üzerinden TL’ye çevrilerek faturalandırıldığını, fatura Euro olsaydı zaten davacının da ödemeyi Euro yapacağını, ancak davacının ödemelerini TL olarak yaptığını, taraflar arasındaki e mail yazışmalarında borcun TL olduğunun açıkça belirtildiğini, davalının ödemelerinin cari hesaba mahsuben olmak üzere TL olarak yapıldığını, çeklerin TL olarak ödendiğini, tahsilat makbuzları ve muavin hesap dökümünde tutarların TL olarak takip edildiğini, bu hususunun komiser ve bilirkişi raporunda da yazılı olduğunu davacı iddialarının yerinde olmadığını savunarak davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
HMK’nun 266/1. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasına dair *** tarihli celsede karar verilmiş, bilirkişi Prof. Dr. ***’ın mahkememize sunmuş olduğu *** tarihli bilirkişi raporunda özetle; yapılan hesaplamada faturaları ve çeklerin keşide tarihleri dikkate alınarak TL ve Euro karşılıklarının ortaya konulduğunu, mahkemece taraflar arasındaki ilişkinin TL olarak kabul edilmesi durumunda dava tarihindeki davacı alacağının 745.107,12 TL taraflar arasındaki ticari ilişkinin Euro olarak kabul edilmesi durumunda 211.001,06 Euro olacağını, ticari ilişkinin parasal karşılığının TL veya Euro olduğunun takdirinin mahkemeye ait olduğunu mahkememize bildirmiştir. mahkememize bildirmiştir.
Ayrıca bilirkişi ***’ün talimat mahkemesi vasıtası ile mahkememize sunmuş olduğu raporda özetle; davacı tarafların 2016-2017-2018-2019 yılları ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde ve usulüne uygun tasdik ettirildiğini, davacı yanın incelenen kendi ticari defterlerinde davalı yandan 14/11/2018 tarihi itibariyle TL para cinsinden 762.772,05 TL kayıtların euro cinsinden hesap edilmesi neticesinde 162.27,43 euro, davalı şirketin konkordato tarihi olan 11/09/2018 tarihi itibariyle TL para cinsinden 338.600,05 TL kayıtların euro cinsinden hesap edilmesi neticesinde 98.283,38 euro mahkemece verilen ara karar doğrultusunda dava konusu faturalar yönünden yapılan hesaplama neticesinde TL para cinsinden 238.035,05 TL kayıtların euro cinsinden hesap edilmesi neticesinde 85.326,87 euro alacaklı olduğu kanaatine varıldığını mahkememize bildirmiştir.
*** tarihli celsede Taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş, Prof. Dr. *** tarafından mahkememize sunulan *** tarihli ek raporda özetle; taraflarca yapılan itirazlar incelendiğinde davacı tarafın alacağın euro cinsinden davalının ise TL cinsinden olduğunu ileri sürdüğü görülmekte olduğu, kök raporunda alacağın hem TL karşılığı hem de Euro karşılığı hesaplandığını ve mahkemenin takdirine sunulduğunu bu bakımdan işbu ek rapor aşamasında kök raporundaki tespit ve değerlendirmelerinde farklılık söz konusu olmadığını mahkememize bildirmiştir.
Ayrıca bilirkişi ***’ün talimat mahkemesi vasıtası ile mahkememize sunduğu ek raporda özetle; kök raporda alacak TL ve Euro olarak belirlenmiş olup alacak her iki para biriminde hesap edildiğini, bu hususun mahkemenin takdirinde olduğundan tekrar değerlendirme yapılmayacağını mahkememize bildirmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Davacı dava dilekçesi ile açık hesap ilişkisinde ve Euro bedelli faturadan dolayı davalıdan 150.981,98-Euro alacaklı bulunduğunu, davalının Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından konkordato talebi başvurusunda bulunduğu, konkordato komiserliğine 150.981,98-Euro alacaklarının olduğundan bahisle başvuruda bulunduklarını, Kayseri 1. Asliye Ticaret mahkemesi’nin … Esas sayılı konkordato dosyasında kesin mühlet başlangıç tarihinin *** olduğu anılan tarih itibari ile 9.713,19-TL alacaklı bulunduğunun, 745.107,12-TL kabul edildiğini, aradaki fark olan 155.606,07-TL’nin çekişmeli hale geldiğini ve ilgili alacağın konkordato tasdik projesi uyarınca tahsilini talep etmiştir.
Kayseri 1. Asliye Ticaret mahkemesinin … Esas ve *** Esas sayılı dosyasında davalının konkordato başvurusunda bulunduğu, mahkememizce *** tarihinde 3 aylık geçici mühlet kararı verildiği, *** tarihinde kesin mühlet kararı verildiği, mahkememizce davalının konkordato projesinin tasdik edildiği, adi borçlarını *** tarihinde ilk taksit olmak üzere 1 er ara ile 60 eşit taksitte ödenmesine karar verildiği görülmüştür. Mahkememizce tarafların ticari defter incelemesi yapılmıştır.
Davacı tarafça düzenlenen faturalarının hem TL hem Euro karşılıklarının yazıldığı görülmüştür. Davalının ticari defterlerinin incelenmesinde davacının düzenlediği faturaların kayıtlı olduğu ve ödenmediği görülmüştür. Davacı defterlerinin incelenmesinde ise ilgili faturaların kayıtlı olduğu ve ödenmediği görülmüştür. Faturaların yabancı Euro cinsinden olması dikkate alınarak ödeme tarihindeki kur üzerinden TL karşılığının ödenmesi gerekmektedir. Somut olayda davalı tarafa konkordato projesi kapsamında geçici ve kesin mühlet verilmiş akabinde de konkordato projesi tasdik edilmiştir. Somut olayda çözülmesi gereken husus konkordatoda yazılmamış alacaklılardan yabancı paranın durumunun nasıl değerlendirilmesi gerektiğidir. İİK’nun 308/c. Maddesine göre tasdik edilmiş ve kesinleşmiş konkordato alacağını konkordatoya yazdırmamış alacaklılar için de mecburdur. Borçlu bu alacakları konkordatoya yazılmış alacaklar için tasdik kararında belirtilen şartlara göre ödeme yapmalıdır. Davacının dayandığı belgelerde alacak yabancı belge olarak ifade edilmiştir. Konkordatoya tabi alacaklar arasında eşitlik ilkesi bulunduğundan alacağın Türk Lirası karşılığının dikkate alınması gerekir. Zira İİK’nun 308/c. Maddesinde konkordato hükümlerinden etkilenmeyen alacaklar arasında yabancı para alacakları gösterilmemiştir. Yabancı para alacaklarının Türk Lirasına çevrilme tarihinin konkordato geçici mühletinin verildiği tarih olarak kabul edilmelidir. Zira mühletin verildiği tarih özellikle çoğunluk hesabı yönünden tüm alacaklılar için ortak bir zaman kesididir. Somut olayda konkordato geçici mühletinin verildiği *** tarih itibari ile davacının ticari defterlerine göre davalı şirketten 98.283,38-Euro alacaklı olduğu, bunun karşılığının ise 338.600,05-TL olduğu, davacının ise konkordato projesi kapsamında 745.107,12-TL alacağı kabul edildiğinden kabul edilmesi gereken bir alacak bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 08/10/2009 tarihli 2008/11846 Esas 2009/9012 Karar sayılı ilamı emsal)
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle:
1-Davanın reddine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 80,70 TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan 2.657,37 TL harçtan mahsubu ile 2.576,67 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan tüm yargılama giderlerinin kararın mahiyeti gereği davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda mahkememizce herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına,
6-AAÜT’ye göre hesap edilen 24.340,91 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
7-6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
8-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca10 günlük yasal süre içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/09/2022

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

*5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*