Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/467 E. 2021/946 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: *** Esas – ***
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : ***
KATİP : ***

DAVACI: ***
VEKİLİ : Av.

DAVALILAR:1- ***
:2- ***
VEKİLİ : Av.
Av.

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/11/2021
Mahkememize açılan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı Vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan … tarihli sözleşme uyarınca davalıların, davacıya ait Talatpaşa Mah. …Caddesi No: 22-24 Kocasinan Kayseri adresinde bulunan taşınmazlardaki mevcut demir-çelik yapıyı sökeceklerini, bunlara kumlama ve boyama işlemi yapıp projeye uygun ölçülerde yerine iki adet halı sahadan oluşan bir spor kompleksi inşa edeceklerini, davalıların davacıya ait yapıdan parça parça toplamda 92.500 kg demir söküp götürdüklerini, bunlardan 8.940 kg’ının davacının muvafakati ile üçüncü kişilere satıldığını, sökümü yapılan demirin 83.560 kg’ının davalılarda kaldığını, ayrıca davacının dava dışı bir şirketten 30.240 kg demir satın aldığını, bu demirin de davalılara teslim edildiğini, buna göre davalılara toplamda 113.800 kg demir teslim edildiğini, davalıların sözleşme gereği yapacakları işler için toplamda 80.640 kg demir getirip inşaatta kullandıklarını, 33.160 kg demirin ise davacıya teslim edilmediğini, davacının tüm çağrılarına rağmen davalıların sözleşme ile üstlendikleri işi tamamlamadıklarını, söz konusu 33.160 kg demir nedeni ile davalıların haksız menfaat edindiklerini, sözleşme bedelinin 105.000,00 TL olduğunu, davacının davalılara şimdiye dek 36.000,00 TL ödediğini, davacının eksik işi üçüncü kişiye yaptırdığını ve eksik iş bedeli için 115.026,14 TL ödediğini belirterek 115.026,14 TL’nin ihtarname ile verilen süre sonunda temerrüt tarihi olan 15/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalılar Vekili cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul etmediklerini, sökümü yapılan demirlerin davalılar tarafından satılmadığını, taşınmaz üzerinde bulunan yapıların yıkılıp demirlerin sökülmesinden sonra davalıların işe yarayacak olanlarını sözleşme konusu inşaat yapımında kullandıklarını, kullanılan bu demirler haricinde kalan kısmın davacı tarafça değerlendirildiğini, taraflar arasındaki sözleşmede de demirleri davalıların satacağına dair davalılara yüklenen bir edim olmadığını, davacının sunduğu kantar fişlerinin iddiasını ispatlamaya yetmediğini, bu fişlerin her zaman düzenlenebilecek nitelikte olduğunu, davacının iddiasını ispatla yükümlü olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Taraflar arasında imzalanan … tarihli sözleşme incelenmiş, sözleşmenin davalılar tarafından birlikte imzalandığı, bu nedenle davalılar arasında adi ortaklık ilişkisinin olduğu görülmüştür. Sözleşmede davacının işveren davalıların ise yüklenici olarak anıldığı, sözleşmenin 2.maddesi ile sözleşmenin konusunun “işverenin kiracısı bulunduğu Mithatpaşa Mah. …Caddesi No: 22-24 Kocasinan Kayseri adresinde bulunan hangarların ve idari binanın çelik aksamının çatısının ve diğer çelik malzemelerin söküm ve projesine uygun şekilde montaj ve kurulum işi” olduğu, sözleşmenin 3.maddesine göre yüklenicinin işin tamamını (çatının söküm ve yeniden kurulumu, sökülen panellerin montajı, halı saha için gerekli bütün çelik işlerinin (kedi yolları, file boruları, ısıtıcı ve diğer ekipmanlar için gerekli montaj ve ekipmanları ve diğerleri) çelikleri ve çatı kaplamalarını) yapacağını taahhüt ettiği, sözleşmenin 4.maddesi ile işin bedelinin 105.000,00 TL olarak belirlendiği görülmüştür.
Kayseri 7. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamenin tebliğ şerhli örneği celp edilmiş, incelenmesinde davacı tarafça davalılar aleyhinde 32.000 kg demir bedeli olarak 115.026,14 TL’nin 7 gün içerisinde davacıya ödenmesinin ihtar edildiği, ihtarnamenin davalılara ayrı ayrı 07/08/2018 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
Kayseri 2 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası celp edilmiş, incelenmesinde davacı tarafından davalılar aleyhinde tespit başvurusunda bulunulduğu ve bilirkişi tespit raporunun düzenlendiği, raporun davalılara tebliğ edilemediği görülmüştür.
Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Hazırlık sayılı soruşturma dosyası uyap sisteminden mahkememize gönderilmiş, incelenmesinde …ve davacı şirketin şikayetçi, davalıların ise şüpheli oldukları, hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçundan soruşturma başlatılmış ise de anlaşmazlığın hukuki ihtilaf olması nedeni ile KYOK kararı verildiği görülmüştür. Savcılık dosyasında davalıların ifadelerinin incelenmesinde …’ın “bu şahıslara ait bende 33.160 kg demir çeliği bulunmamaktadır, …kendisine ait ufak tefek malzemeleri vardır, istediği zaman gelip alabilir, hatta kendisine alıp götürmesi için söylemde de bulundum” şeklinde ifade verdiği, …’ın ise “bu şahısların bizde 33.160 kg demir çeliği bulunmamaktadır, …kendisine ait ufak tefek malzemeleri vardır, istediği zaman gelip alabilir, hatta kendisine alıp götürmesi için söylemde de bulunmuştuk” şeklinde ifade verdiği görülmüştür.
Davalının bildirdiği tanıklar 14/05/2019 tarihli celsede dinlenilmiştir.
Tüm deliller toplandıktan sonra mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmış, keşif icrasından sonra dosya bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, inşaat mühendisi …., mali müşavir Prof. Dr. *** ve nitelikli hesap uzmanı Dr. Öğretim Üyesi ***,… tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle; davacının, yükleniciye teslim edilen, geri gelen ve yüklenicide kalan demir miktarı ile ilgili iddiasını ispat edemediği, davalının elinde tanık beyanlarına göre 3 ton demir bulunduğu, bu demirler sıfır demir ise 12.000,00 TL, hurda demir ise 4.500,00 TL olduğu ve demirlerin sıfır demir mi yoksa hurda demir mi olduğunun mahkemeni takdirinde olduğu, davacının mahkemece takdir edilecek bu bedellerden birinin davacı tarafında talep edilebileceği yönünde görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekilleri itiraz dilekçesi sunmuşlardır.
Davacının dava dilekçesinin ekinde sunduğu kantar fişlerinde belirtilen plakalı araçların davalılara ait olup olmadığının tespiti için Kayseri Emniyet Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmış, 02/10/2019 tarihli yazı cevabından davalılar adına kayıtlı olmadığı anlaşılmıştır.
Kocasinan Belediyesi’ne müzekkere yazılarak dava konusu halı sahanın bulunduğu Kayseri ili, Kocasinan ilçesi, Talatpaşa Mahallesi, *** ada, *** Parselde kayıtlı 1/2 hissesi …adına kayıtlı, 1/2 hissesi … adına kayıtlı, Talatpaşa Mahallesi, …Caddesi No:22-24 adresinde daha önceden bulunup yıkılan hangar ile yerine yapılan futbol sahasının projelerinin gönderilmesi istenilmiş, gelen yazı cevabı ile; söz konusu taşınmaza ait yapı ruhsatı kaydının olmadığı bildirilmiştir.
Bilirkişi heyetinden 11/03/2021 tarihli ek rapor alınmıştır.
SGK’dan davalıların işveren kayıtları celp edilmiştir.
Davalılar 01/06/2021 tarihli celsede isticvap edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, Türk Borçlar Kanunu’nun 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklı alacak talebine ilişkindir.
Mahkememizin 2018/608 Esas 2020/29 Karar sayılı kararı ile; “Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, işsahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir. Somut olayda yüklenici davalıların sözleşme ile üstlendikleri edim, davacıya ait hangarlardaki demirin sökülmesi, sökülen demirden kullanılabilir nitelikte olanları kendilerine ait iş yerine götürüp taşlama ve boyama işlemine tabi tutup, davacı tarafça yaptırılmakta olan halı sahaya monte etmektir. Dinlenen davalı tanıkları ile davalıların bir kısım (3 ton) demiri davacıya ait halı sahanın yapımı aşamasında monte etmediği ve bu 3 ton demirinin davalıların uhdesinde kaldığı, yani davalıların edimlerini eksik ifa ettikleri anlaşılmıştır.
İşbu davada, davacı 33.160 kg demirin davalıların uhdesinde kaldığını iddia etmekte ise de toplanan tüm delillere göre davacı 33.160 kg – 3000 kg = 30.160 kg demirin davalılar uhdesinde kaldığı iddiasını ispatlayamamıştır. Davacı iddiasının ispatı zımnında dava dilekçesinin ekinde sunduğu kantar fişlerine dayanmış ise de kantar fişlerinin incelenmesinde davalıların imzasını taşımadığı ve bu belgelerin herhangi bir resmi nitelik taşımadığı, kim tarafından düzenlendiğinin belli olmadığı, bu belgelerin her zaman tek taraflı düzenlenmesi mümkün belgelerden olduğu, dolayısı ile bu belgelerin davalılar aleyhinde sonuç doğurmayacağı değerlendirilmiştir. Davacı, basiretli bir tacir gibi davranmamış, kantar fişlerine davalıların imzasını almamıştır. Yine davacı bazı malzemelerin piyasadan kendisi tarafından satın alınıp davalılara teslim edildiği iddiasına dayanmış ise de dava dilekçesinin ekinde olan faturaya konu malzemelerin demir olmadığı, dolayısı ile bu faturaların işbu davanın konusunu oluşturmadığı anlaşılmıştır.
Ancak dinlenen davalı tanıkları …’ın beyanlarından davacıya ait inşaat alanından sökülen ve kullanılabilir nitelikte olan 3 ton (3.000 kg) demirin davalıların iş yerinde kaldığı anlaşılmıştır. Üç tondan fazlasına ilişkin demirin davalılar uhdesinde bulunduğu davacı tarafça ispatlanamadığı ve davacı tarafça dava dilekçesinde yemin deliline dayanıldığından Mahkememizce 12/11/2019 tarihli celsede davacı vekiline davalılara yemin teklif hakkı hatırlatılmış, davacı vekili yemin deliline dayanmamıştır.
İzah edilen nedenlerle davalıların uhdelerinde bulunduğu anlaşılan 3 ton hurda demir bedelini davacıya ödemekle yükümlü oldukları sonuç ve kanaatine varılmıştır. Her ne kadar bilirkişi raporunda söz konusu 3 ton demirin sıfır demir mi yoksa hurda demir mi olduğu hususunda kesin bir kanaate varılmamış ise de tanık beyanları ile bu demirlerin hangardan sökülerek davalı işyerine getirildiği anlaşıldığından söz konusu demirlerin sıfır demir olarak kabulü mümkün olmamıştır.
Bilirkişi raporunda hurda demir için belirlenen toplam bedel 4.500,00 TL olup, bu bedelin daha yüksek veya düşük olduğu hususunda tarafların bir itirazı olmamıştır. İzah edilen nedenlerle Mahkememizce 3 ton hurda demir bedelinin 4.500,00 TL olduğu kabul edilmiştir.
Davacı, davadan önce Kayseri 7. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ederek, 32.000 kg demir bedeli olarak 115.026,14 TL’nin 7 gün içerisinde davacıya ödenmesinin ihtar etmiştir. İhtarname davalılara ayrı ayrı 07/08/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük ödeme süresi eklendiğinde, davalıların 15/08/2018 tarihinde temerrüde düştükleri kabul edilmiştir.
Davacı dava dilekçesinde herhangi bir oran belirtmeksizin “ticari temerrüt faizi” talep etmiştir. Ticari temerrüt faizi adı altında bir faiz türü yoktur. Ticari işlerde uygulanabilecek faiz oranı avans faizi ve resskont faizi olmak üzere iki türlü olup, bu faiz türlerinin oranları birbirlerinden farklıdır. Davacının ticari temerrüt faizi diyerek bu faiz türlerinden hangisini istediği anlaşılamamaktadır. İzah edilen nedenle davacının talebi Mahkememizce yasal faiz olarak kabul edilmiştir. Nitekim Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2016/10181 Esas 2017/5505 Karar, 2016/13877 Esas 2018/1090 Karar sayılı içtihatları da bu yöndedir.” gerekçesi ile davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4.Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 09/07/2020 tarihli 2020/199 Esas 2020/344 Karar sayılı kararı ile “sözleşmeye konu sökülen ve imal edilen yapıların projelerinin dosyaya sağlanması ve bilirkişi heyetinden ek rapor alınarak, projeler ve dosya arasında bulunan değişik iş tespit dosyası da değerlendirilmek suretiyle sökülen yapıdan çıkan demir ile yeni imal edilen yapıda kullanılan demir miktarının hurdaya çıkmış olabilecek kısmı da nazara alınmak suretiyle belirlenmesi, bu şekilde yeni imal edilen yapıda kullanılmış olan demir miktarının tespiti, davacı tarafından satın alınıp davalıya imza karşılığı teslim edilen bir kısım malzemelere ilişkin, davalının teslim alan sıfatıyla imzaladığı faturalara konu malzemelerin davaya konu yapıda kullanılıp kullanılmadığı, davalı tarafça kullanılan demir miktarının bu şekilde tespiti ile artan kısım olup olmadığına ve davacının bundan kaynaklanan alacağı bulunup bulunmadığına dair ek rapor alınması, sonucuna göre karar verilmesi” gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne karar vermiş ve Mahkememizin 2018/979 Esas 2019/368 Karar sayılı kararı kaldırılmıştır.
Kaldırma kararı sonrası mahkememizce Kocasinan Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak Talatpaşa Mahallesi 4635 ada 7 parsel sayılı taşınmazda daha önceden bulunup yıkılan hangar ile yerine yapılan futbol sahasının projelerinin ayrı ayrı mahkememize gönderilmesi istenilmiş, yazımıza verilen 05/10/2020 ve 14/10/2020 tarihli cevapta, söz konusu taşınmaza ait yapı ruhsat kaydının olmadığı bildirilmiştir. Söz konusu yazı cevabı geldikten sonra mahkememizce dosya önceki raporu düzenleyen bilirkişi heyetine tevdii ile Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4.Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2020/199 Esas 2020/344 Karar sayılı kararında belirtilen hususlar doğrultusunda, dosya arasında bulunan Kayseri 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.iş sayılı dosyası, Kocasinan Belediyesi Başkanlığı’nın 09/10/2020 ve 14/10/2020 tarihli yazıları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirilerek; sökülen yapıdan çıkan demir ile yeni imal edilen yapıda kullanılan demir miktarının hurdaya çıkmış olabilecek kısmı da nazara alınmak suretiyle belirlenmesi, bu şekilde yeni imal edilen yapıda kullanılmış olan demir miktarının tespiti, davacı tarafından satın alınıp davalıya imza karşılığı teslim edilen bir kısım malzemelere ilişkin, davalının teslim alan sıfatıyla imzaladığı faturalara konu malzemelerin davaya konu yapıda kullanılıp kullanılmadığı, davalı tarafça kullanılan demir miktarının bu şekilde tespiti ile artan kısım olup olmadığına ve davacının bundan kaynaklanan alacağı bulunup bulunmadığına dair ek rapor aldırılmış, 11/03/2021 tarihli ek raporda özetle; davacı vekilinin öne sürdüğü tespit raporunda herhangi bir yerinde ölçüm ve metraj hesabının mevcut olmadığını, zira olamayacağını, çünkü taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin projeye dayalı bir sözleşme olmayıp yapıya ait projenin de mevcut olmadığını, ilgili belediye tarafından dosyaya sunulan evraklardan da anlaşılacağı üzere yapıya ait ruhsatın dahi bulunmadığını, bu durumda halihazırda yerinde uygulanmış olan demirin et kalınlığının bilinmeden yerinde ölçüm ile metraj hesabı yapmanın mümkün olmadığını, eğer davaya konu olan ve uygulanmış olan demirlerin Q8-10-12-14 gibi nitelendirilen normal inşaat demiri olsaydı, bu tür demirlerin uygulanmadan önceki sayısı belirlenip tonaj hesabının yapılabileceğini, ancak bu normal değerler eğer yapıda uygulanmış olsa idi, metraj hesabının gene yapılamayacağını ve ancak varsa proje üzerinden belirlenebileceğini, eldeki davada uygulanan demir profillerin et kalınlıklarının farklılık gösterdiğini, bu durumda projesi dahi olmayan ve uygulanmış olan imalatta yeniden yapılabilecek bir hesaplamanın bulunmadığını, sahada sökülen malzeme görülmediğini, dosyadaki mevcut tespit raporuna itibar edildiğini, dolayısıyla bu hususun belirlenebilecek bir husus olmadığı yönünde görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir. Ek rapor taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekillerinin itiraz dilekçesi sundukları görülmüştür.
İstinaf kaldırma kararında, dava dilekçesinin ekindeki faturalar yönünden araştırma yapılmasına işaret edilmiş olup;
-Dava dışı … Profil San ve Tic Ltd Şti tarafından davacı şirkete düzenlenen 21/03/2017 tarihli 273062 seri numaralı 26.655,73 TL bedelli fatura: bu faturada 588 kg ve 9.208 kg iki ayrı sac ve plazma kesiminin davacıya satıldığı, fatura bedelinin 26.655,73 TL olduğu, 588 kg’lik kısmının …. Şti tarafından davalıya düzenlenen 22/03/2017 tarihli 165087 sayılı sevk irsaliyesi ile davacı şirket yerine davalı …’a teslim edildiği, davalı …’ın sevk irsaliyesinde imzasının bulunduğu ancak imzasını inkar etmediği, 9208 kg’lik kısmının … Şti tarafından davalıya düzenlenen 21/03/2017 tarihli 165076 sayılı sevk irsaliyesi ile davacı şirket yerine davalı …’a teslim edildiği, davalı …’ın sevk irsaliyesinde imzasının bulunduğu ancak imzasını inkar etmediği görülmüştür. Söz konusu faturanın içeriğinin demir malzemesi olmadığı görülmüştür.
-Dava dışı … Tic ve San Ltd Şti tarafından davacı şirkete düzenlenen *** tarihli 5.267,48 TL bedelli sentepol, astar ve tiner satışına ilişkin fatura: Bu faturaya konu malın davalılar tarafından teslim alındığına dair bir imza olmadığı gibi davacının işbu davasında açıkça münhasıran kendisine teslim edilmediğini ileri sürdüğü demir bedelini talep etmiştir, dava dilekçesinde başka bir hususta alacak talep edilememiştir. Söz konusu faturanın içeriğinin demir malzemesi olmadığı görülmüştür.
-Dava dışı … Tic ve San Ltd Şti tarafından davacı şirkete düzenlenen *** tarihli 6.269,75 TL bedelli sentepol, astar ve tiner satışına ilişkin fatura: Bu faturaya konu malın teslim alan kısmında imza vardır ancak isim yoktur. Malı kimin teslim aldığı belli değildir ancak fatura konusu sentepol, astar ve tiner satışı olup, demir teslimi ile ilgili olmadığından hükme esas alınmamıştır. Söz konusu faturanın içeriğinin demir malzemesi olmadığı görülmüştür.
-Dava dışı … Profil San ve Tic Ltd Şti tarafından davacı şirkete düzenlenen *** tarihli … seri numaralı 553,66 TL bedelli fatura: Fatura konusu malları davalıların teslim aldığına dair bir belge yoktur.
-Dava dışı … Profil San ve Tic Ltd Şti tarafından davacı şirkete düzenlenen *** tarihli … seri numaralı 245,50 TL bedelli irsaliyeli fatura: Fatura konusu malları davalıların teslim aldığına dair bir belge olmamakla birlikte fatura konusu malı … adında birinin teslim aldığına dair imza vardır. Bu hususta aşağıda izah edileceği davalılar isticvap edilmiştir ancak söz konusu faturanın içeriğinin demir malzemesi olmadığı görülmüştür.
-Dava dışı … Profil San ve Tic Ltd Şti tarafından davacı şirkete düzenlenen 13/03/2017 tarihli … seri numaralı 58.970,83 TL bedelli fatura: Fatura konusu malları davalıların teslim aldığına dair bir faturada imza yoktur. Bu faturada, … ve … numaralı 3 sevk irsaliyesine atıf yapılmıştır. Sevk irsaliyeleri faturaların hemen altında olup … numaralı sevk irsaliyesinde ve 165005 numaralı sevk irsaliyesinde teslim alan kısmında imza yoktur. …numaralı sevk irsaliyesinde ise davalı …’ın imzası var. Bu hususta aşağıda izah edileceği davalılar isticvap edilmiştir ancak söz konusu faturanın içeriğinin demir malzemesi olmadığı görülmüştür.
01/06/2021 tarihli duruşmada davalılar … ve … ayrı ayrı isticvap edilmiş; dava dilekçesinin ekinde bulunup davacıların imzalarını taşıyan faturaların içeriğindeki malzemeleri teslim alıp almadıkları sorulmuştur.
Davalı … “Bana gösterilen faturaları duruşmaya gelmeden önce inceledim, dava dilekçesinin ekinde sunulan 20/06/2018 tarihli … ürünleri tarafından düzenlenen faturadaki 2,050 kilo muhtelif saç ile 06/06/2018 tarihli *** seri numaralı faturadaki 5,837 kg muhtelif saç tarafımıza teslim edilmedi, … Ürünleri tarafından düzenlenen 04/06/2018 tarihli … seri numaralı 23,010 kg, 3,540 kg, 5,450 kg muhtelif ipe demiri konulu faturadaki mallar bize teslim edilmedi, … San. Ltd Şti tarafından düzenlen 22/03/2017 fatura ve 21/03/2017 irsaliye tarihli 26.655,73 TL’lik faturadaki 588 kiloluk saç ve plazma kesiminin sevk irsaliyesinin tarihi 22/03/2021 olarak görülmektedir, bu sevk irsaliyesini inceledim, bu sevk irsaliyesindeki imza bana aittir, malı aldığımı kabul ediyorum, yine aynı faturaya konu olan 21/03/2017 sevk tarihli 9.208 kiloluk saç ve plazma kesimine ilişkin irsaliyeli faturadaki imzayı kabul ediyorum, bu malı da ben teslim aldım, … tarafından düzenlenen 28/04/2017 tarihli 104931 sıra numaralı 5.267,48 TL’lik faturadaki malları teslim alıp almadığımı bilmiyorum, Tekin Boyadan davacı adına bize boya geldi, ancak o boya bu faturanın konusu mudur değil midir onu bilmiyorum, … tarafından düzenlenen 01/05/2017 tarihli 177071 sıra numaralı irsaliyeli 6.269,75 TL’lik faturadaki teslim alan kısmındaki imza bana aittir, bu malları teslim aldım, … tarafından düzenlenen 17/04/2017 tarihli … sıra numaralı irsaliyeli faturadaki 68 adet saç ve plazmaya ilişkin irsaliyeli faturada imza olmayıp bu malları teslim alıp almadığımı bilmiyorum ama iş yerime gelen belgelerin tamamını ben imzaladım, imza olmadığına göre almadığımı düşünüyorum ama emin değilim, … tarafından düzenlenen 23/05/2017 tarihli … sıra numaralı saç ve plazma kesim konulu irsaliyeli faturadaki imzası bulunan …’yı tanımıyorum, bu mallar bize teslim edilmedi, bana gösterilen … San. Tarafından düzenlenen 13/03/2017 tarihli 58.970,83 TL’lik faturanın incelenmesinde 3 ayrı irsaliye numarası yazmaktadır, bunlardan ilki olan 165005 numaralı sevk irsaliyesindeki malı teslim almadım, ikinci sıradaki …sıra numaralı sevk irsaliyesindeki imza bana aittir, malları teslim aldım, … sıra numaralı sevk irsaliyesinde imza yoktur, bu malı teslim almadım, ayrıca dava dilekçesinin ekinde sunulan kantar fişlerini ben hiç görmedim, biz eski fabrikayı tümüyle söktük, fabrikadan çıkan ve kullanılabilecek nitelikte olan demirin tamamını iş yerimize götürdük, bu demirleri tekrar boyadık, boyasını davacı verdi, … firmasından gelen ürünlerle boyadık, davacının gönderdiği malzeme yeterli değildi, davacı taraf … firmasından malzemeyi alarak benim iş yerime sevk etti, ben de onları komple kaynatıp boyadım ve davacının yeni yaptırdığı halı saha inşaatına monte ettik, benim iş yerimde davacının iki üç ton malzemesi kaldı, davacıya “ya bu malzemeyi al götür ya da diğer inşaatında kullanalım, işini yapalım” dedim, davacı parasının olmadığını ve hastalandığını söyledi, yeni yer yapılmadı, davacının iki üç ton demir hurdası parçalar halinde bende kaldı, fabrikadan demir ilk söküldüğünde ve benim iş yerime götürüldüğünde hiç tartılmadı zaten davacı bizim başımızda duruyordu, tartmaya gerek yoktu, sonrasında bu malları benim iş yerimden getirip halı sahaya yaptığımızda yine tartılmadı, davacı hep başımızda durduğu için gerek duyulmadı, bize davacı tarafından gönderilen demir, boya gibi malların tamamını kullanıp halı sahaya monte ettik, biz de hurda demir haricinde davacı tarafından teslim edilen herhangi bir mal kalmadı, imzasını kabul ettiğim faturaların bazılarında sac ve plazma kesimi görülmektedir, bu malzeme demir yerine kullanılan bir malzeme olmayıp inşaattan söktüğümüz demir zayıf olduğu için onun içine kesip kaynattığımız bir maddedir” şeklinde ve davalı … “bana gösterilen faturaları duruşmaya gelmeden önce inceledim, ben babam … tarafından yukarıda teslim alındığı kabul edilen mallara itiraz etmiyorum, bunlar babam tarafından teslim alındı, diğer dava dilekçesinin ekinde gösterilen fatura ve sevk irsaliyeleri ile ambar fişlerinde imza bulunmayıp, imza bulunmayan belgelerdeki hiç bir şeyi teslim almadık” şeklinde beyanda bulunmuştur.
SGK Kayseri İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak 23/05/2017 tarihinde … ve … yanında … adında bir çalışan olup olmadığı sorulmuş, gelen yazı cevabıyla; davalılara ait kayıtların gönderildiği, … adlı çalışanın olmadığı görülmüştür.

Yapılan tüm açıklamalar ve dosya kapsamı bir bütün halinde değerlendirildiğinde; dava dilekçesinin ekinde ekli olup davacıların teslim aldıklarını kabul ettiklerin faturaların içeriklerinin incelenmesinde, faturaların içeriğinin demir malzemesine ilişkin olmayıp, sac, boya gibi malzemelere ilişkin oldukları, davacının ise dava dilekçesinde yalnız demir malzemesi için dava açtığı, diğer malzemelerin dava konusu olmadığı, futbol sahasının inşa edildiği taşınmazda önceden var olan hangar ile hangar yıkıldıktan sonra yerine inşa edilen futbol sahasının proje ve yapı ruhsatlarının olmadığı, bu nedenle, eski binadan ne kadar demirin sökülüp, sökülen demirinin ne kadarının yeni inşa edilen yapıda kullanıldığının tespitinin mümkün olmadığı ancak dinlenen davalı tanıkları ile davalıların bir kısım (3 ton) demiri davacıya ait halı sahanın yapımı aşamasında monte etmediği ve bu 3 ton demirinin davalıların uhdesinde kaldığı, yani davalıların edimlerini eksik ifa ettikleri, davacı 33.160 kg demirin davalıların uhdesinde kaldığını iddia etmekte ise de toplanan tüm delillere göre davacı 33.160 kg – 3000 kg = 30.160 kg demirin davalılar uhdesinde kaldığı iddiasını ispatlayamadığı, davacının iddiasının ispatı zımnında dava dilekçesinin ekinde sunduğu kantar fişlerine dayanmış ise de kantar fişlerinin incelenmesinde davalıların imzasını taşımadığı ve bu belgelerin herhangi bir resmi nitelik taşımadığı, kim tarafından düzenlendiğinin belli olmadığı, bu belgelerin her zaman tek taraflı düzenlenmesi mümkün belgelerden olduğu, dolayısı ile bu belgelerin davalılar aleyhinde sonuç doğurmayacağı, davacının, basiretli bir tacir gibi davranmadığı, kantar fişlerine davalıların imzasını almadığı, yine davacı bazı malzemelerin piyasadan kendisi tarafından satın alınıp davalılara teslim edildiği iddiasına dayanmış ise de dava dilekçesinin ekinde olan faturaya konu malzemelerin demir olmadığı, dolayısı ile bu faturaların işbu davanın konusunu oluşturmadığı anlaşılmıştır. Ancak dinlenen davalı tanıkları …’ın beyanlarından davacıya ait inşaat alanından sökülen ve kullanılabilir nitelikte olan 3 ton (3.000 kg) demirin davalıların iş yerinde kaldığı anlaşılmıştır. Dinlenen tanık beyanları ile söz konusu 3 ton demirin, inşaattan sökülen demir oldukları, bilirkişi raporuna göre 3 ton demirin bedelinin 4.5000,00 TL olduğu, bilirkişi tarafından tespit edilen 4.500,00 TL’lik tutara taraflarca itiraz edilmediği görülmüştür. Üç tondan fazlasına ilişkin demirin davalılar uhdesinde bulunduğu davacı tarafça ispatlanamadığı ve davacı tarafça dava dilekçesinde yemin deliline dayanıldığından Mahkememizce 29/06/2021 tarihli celsede davacı vekiline davalılara yemin teklif hakkı hatırlatılmış, davacı vekili yemin deliline dayanmamıştır.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde açıkça yemin deliline dayandığından, davalılar vekiline davacıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılmış, davalıların davacıya yemin teklif etmediği görülmüştür.
Her ne kadar mahkememizce kaldırma kararından önce davacının alacağına ticari temerrüt faizi talep ettiği, ticari temerrüt faizi adı altında bir faiz türünün olmaması nedeni ile alacağa yasal faiz işletilmesine karar verilmiş ise de söz konusu hususta yargı kararları arasında içtihat farklılığı bulunmakta olup, eser sözleşmelerinden doğan ihtilaflara bakmaya görevli kapatılan Yargıtay 15.Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın ticari temerrüt faizini kabul ettiğine dair içtihatlarının bulunması karşısında, infazda tereddüt yaşanmaması için davacı vekilinden talep ettiği ticari faiz türünün avans faizi mi yoksa reeskont faizi mi olduğunu açıklaması istenmiş, davacı vekili 16/11/2020 tarihli dilekçesi ile talebini avans faizi olarak açıklamış, mahkememizce davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 4.500,00 TL’nin davalılardan temerrüt tarihi olan 15/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile 4.500,00 TL’nin davalılardan temerrüt tarihi olan 15/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,

2-Alınması gerekli 307,39 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 1.964,36 TL’nin mahsubu ile artan 1.656,97 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça istinaf öncesi yapılan başvurma harcı 35,90 TL, peşin harç 1.964,36 TL harç, tebligat ve müzekkere gideri 238,50 TL, bilirkişi ücreti 1.500,00 TL, keşif harcı 314,00 TL, keşif araç ücreti 100,00 TL, istinaf aşamasında yapılan 148,60 TL başvurma harcı, iki elektronik tebligat gideri 11,00 TL ve istinaf kararından sonra yapılan tebligat ve müzekkere gideri 111,00 TL ve bilirkişi ücreti 750,00 TL olmak üzere toplam 5.173,36 TL yargılama harç ve giderinin davanın kabul ve red oranına göre 202,39 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından istinaf sonrası yapılan tebligat ve posta gideri 73,50 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 70,63 TL’sinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine, artan kısmın davalılar üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen kısım üzerinden 4.080,00 TL nısbi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalılar kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen kısım üzerinden 14.449,98 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalılar vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/10/2021

Katip *** Hakim ***
e-imzalıdır e-imzalıdır

Bu belge 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununa göre güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.