Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/456 E. 2021/1179 K. 27.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/456 Esas – 2021/1179
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/456
KARAR NO : 2021/1179

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

DAVACILAR : 1- …
2- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 1- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 2-…
3- …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/07/2020
KARAR TARİHİ : 27/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan tazminat (ölüm ve cismani zarar sebebiyle açılan tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 07/10/2019 tarihinde … Sigorta A.Ş. tarafından ZMMS poliçesi ve genişletilmiş kasko poliçesi ile sigortalanan ve davalı … ‘nin işleten olduğu … plakalı araç sürücüsü … , … Bulvarı üzerinde aşırı hızla ve alkollü olarak ilerlemekte ikeri karşıdan karşıya geçmekte olan 17 yaşlarındaki 3 yayaya çarptığını ve 3 yayadan biri olan davacılar murisi … ‘in ölümüne sebebiyet verdiğini, kazayla ilgili olarak birden fazla ölüme ve yaralamaya sebebiyet vermekten dolayı davalı sürücü hakkında Kayseri … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı dosyasından yargılama yapıldığı ve davalılardan … ‘nun 10 yıl hapis cezası ile cezalandırıldığını, 1,28 promil alkollü olan davalı sürücünün 3 yayaya çarptığını, yayalardan ikisinin vefat ettiğini birinin de ağır yaralandığını, aylarca hastanede kaldığını, davalının yayalardan birini orta refüjün üzerine fırlattığını, müvekkillerinin oğlunu karşı şeride fırlattığını, diğer vefat eden yayayı ise yaklaşık 100 metre aracın ön kaputu üzerinde taşıdığını, onu da düşürdükten sonra 32 metre sonra durabildiğini, davalının toplamda 152 metre sonra durabildiğini, netice itibariyle yayanın karşıdan karşıya geçişini 6-7 saniyede tamamlayacağını, normal bir hızda ilerleyen aracın ise tahminen 15 saniyede kendisinin bulunduğu noktaya ulaşacağını düşünüp yola çıktıktan sonra aracın aşırı hızlı olması nedeniyle 5-6 saniye sonra araç kendisine çarpıyor ise burada kazanın asıl nedeninin doğru bir şekilde ortaya konulması gerektiğini, yaya ve araç için belirlenen geçiş önceliği gibi kural ve yasaklar, bu hususlar çerçevesinde irdelenmesi gerektiğini, meydana gelen trafik kazası neticesinde davacıların murisi …. ‘in vefat ettiğini, alkol ve aşırı hızın 3 eve ateş düşürdüğünü, 17 yaşında 3 gençten ikisinin vefat ettiğini, birinin de aylarca hastanede yattıktan sonra hayata dönmeye/tutunmaya çalıştığını, alkol ve aşırı hız nedeniyle gencecik evlatlarını kaybeden müvekkillerinin bu hayatta yaşanabilecek en büyük acı olan evlat acısını yaşadıklarını, ölüm neticesinde zaten hayat neşesini kaybeden davacıların, kazanın alkol ve aşırı hızdarı kaynaklanmış olmasının acısını ve ızdırabını hiçbir zaman azaltamayacaklarını, 3 kızdan sonra erkek evlada sahip olan müvekkillerinin davalının sorumsuz ve kanuna aykırı hareketleri neticesinde evlatlarını kaybettiklerini, çekilen acının da meydana gelen kazanın oluş şeklinin de ortada olup esasen izahtan uzak olduğunu, olayın oluşu, müteveffanın genç yaşta oluşu, kazanın oluşuna ilişkin anlatımları, alkol, aşırı hız, tazminatın caydırıcılık unsuru dikkate alındığında manevi tazminat taleplerinin tamamının kabulünü talep ettiklerini, alkolün ülkemizde her gün birkaç can almaya devam etmesi, mahkemelerce daha da caydırıcı tazminatlara hükmedilmesi gerektiğini gösterdiğini, davalılardan sigorta şirketi ile daha sonra müvekkillerinin maddi tazminata ilişkin talepleri yönünden haricen anlaşma sağlanmış ve ihtiyari arabuluculukla sonuçlandığını, Anne … için 200.000,00-TL, baba … için 200.000,00-TL olmak üzere toplam 400.000,00-TL manevi tazminatın 07/10/2019 vefat tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … ile … ‘ndan müştereken ve müteselsilen ve davalı sigorta şirketinin ise limit ile sorumlu tutulmasına ve tahsiline karar verilmisini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalılar … , … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil … ‘nun sevk ve idaresindeki aracı ile … istikametinde ilerlerken … ‘na geldiğinde sağ taraftan gelen özel halk otobüsünü görmesi üzerine aniden sol şeride geçtiğini, müvekkilinin bu şekilde aniden şerit değiştirmesinin dışarıdan gelen hadiselere karşı tepkisini gösterme konusunda bir ölçüt olabildiğini, müvekkilinin sağ taraftan … Bulvarı’na bir aracın girdiğini fark etmesi ile aniden şerit değiştirmiş olduğu, ana yol istikametinde yoluna devam ettiği ve yaya geçidi yahut bir uyarı tabelası bulunmaması nedeniyle yolunda gittiğini, ancak hiç bir şekilde yayaların yola inmesini zorunlu kılacak bir durum olmadığı gibi 32 metre ileride bulunan yaya geçidini kullanmayarak taşıt yoluna inen yayaların kazanın meydana gelmesine öncelikle sebebiyet verdiklerini, müvekkilinin aniden sol şeride geçme eyleminin taşıt yoluna kontrolsüz şekilde inen yayalardan bağımsız olarak sağ taraftan otobüs geldiği bilinciyle gerçekleştirilen bir eylem olmakla yayalara çarpma öngörüsü barındırmamakla davaya konu kazanın meydana gelmesinde müvekkilin kusurundan bahsetmenin mümkün olmadığını, müvekkili … hakkında Kayseri … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile yapılan yargılama neticesinde müvekkilinin cezalandırıldığını, söz konusu ceza yargılaması kapsamında alınan 23/01/2020 tarihli bilirkişi raporunda da tespit edildiği gibi kusur durumlarının belirlenmesinde müvekkil namına ‘… tali kusurlu bulunmaktadır’ denildiğini, söz konusu bilirkişi raporunun KTK m.68’i dikkate alarak hazırlandığını, müvekkilinin doğrudan sebep olmadığı ancak dolaylı olarak karıştığı bir trafik kazasında kusurunun bulunmadığını, yayaların yaya geçidi bulunmayan bir kesimde gece vakti yolun karşısına geçmek için taşıt yoluna inmelerine ve kazaya doğrudan sebep olmaları ile işbu davayı ikame ederek tazminat taleplerinin kabul edilemeyeceğini, aksi takdirde talep edilen manevi tazminatın bedelinin hesabı yapılırken sadece üst sınır olarak bilinen sebepsiz zenginleşmenin nazara değil yanında bu durumunda dikkate alınması gerektiğini, talep edilen miktarın hakkaniyete uygun olmadığını ve kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; uyuşmazlık konusu kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsü kusursuz olduğundan işbu davanın reddinin gerektiğini, somut olayda yaya konumunda bulunan … ‘in Karayolları Trafik Kanunu’nun 68. maddesi ile Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 138. maddesini ihlal etmiş olup davaya konu kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu bulunduğunu, müvekkili şirketin manevi tazminat sorumluluğunun poliçede belirtilen miktarla sınırlı olduğunu, … numaralı poliçe ile manevi tazminat taleplerinin, bedeni zararlar teminat limitinin %25’i ile sınırlı olacak şekilde (125.000,00-TL) teminat kapsamına dahil edildiğini, 07/10/2019 tarihinde gerçekleşen davaya konu kazada yaya … yanında … ‘ın vefat etmiş ve yaya … ‘ün yaralandığını, dolayısıyla … numaralı poliçeden ödenecek manevi tazminat limiti 125.000,00-TL olduğundan dava konusu kazada vefat eden … ve yaralanan … ’ün de manevi tazminattaki paylarının saklı tutulması gerekmekte olup bu hususun hesaplama ve hüküm aşamalarında dikkate alınması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Taraflarca Kayseri … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı dava dosyasına, tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırmalarına, … plakalı aracın … kaza tarihi itibariyle malik durumunu gösterir trafik kayıtlarına, davalı sigorta şirketi nezdinde düzenlenen … numaralı genişletilmiş kasko poliçesine ve de açılan hasar dosyasına, trafik kazası tespit tutanağına, ceza dosyası içindeki kusur raporlarına, mirasçılık belgesine, Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasına, davacı tarafça davalı sigorta şirketine gönderilen başvuru dilekçesine, başvuru dilekçesinin tebliğine dair PTT evraklarına, nüfus kaydına ve bilirkişi incelemesine delil olarak dayanılmıştır.
Kayseri … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı dava dosyasının bir örneği dosyamız arasına alınmıştır.
… İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak, … plakalı aracın trafik kaza tarihi olan … tarihinde ve halen malikinin kim olduğunun sorulmasına ve ilgili trafik kayıt örneklerinin gönderilmesi istenilmiştir. Bu müzekkeremize … tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş.’ne müzekkere yazılarak, olay tarihi itibariyle … numaralı genişletilmiş kasko poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı aracın … tarihindeki trafik kazası nedeniyle ilgili davacılar … ve … ve/veya vekili tarafından davadan önce manevi tazminata ilişkin başvuruda bulunup bulunmadığına, başvuruda bulunmuş ise hangi tarihte bulunduğuna, başvuru ile ilgili karar verilip verilmediğine dair hususların sorulmasına, başvuruya dair tüm kayıt ve belgelerin, sigorta poliçesinin, hasar dosyasının, varsa ödemeye ilişkin kayıt ve belgelerin ve konu ile ilgili diğer tüm belgelerin okunabilir netlikteki onaylı suretlerinin gönderilmesi istenilmiştir. Bu müzekkeremize … tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Davacılar … ve … ile müteveffa … ‘in T.C. kimlik numaraları ve açık kimlik bilgileri belirtilmek suretiyle SGK … İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmasına davacıların sigortalı olup olmadıklarının, çalışıyorlarsa aylık ücretinin ne olduğunun sorulmasına, müteveffa … ‘in vefat tarihinden önce sigortalı olup olmadığının, çalışıyorsa aylık ücretinin ne olduğunun sorulmasına, müteveffa … ‘ın … tarihinde trafik kazası sonucu ölümü nedeniyle SGK tarafından davacılara rücua tabi maaş veya gelir bağlanıp bağlanmadığının yahut ödeme yapılıp yapılmadığının sorulmasına karar verilmiştir. Bu müzekkeremize … tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Kayseri … Sulh Hukuk Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Esas ve … Karar sayılı dosyasının kesinleşmiş karar örneği istenmiştir.
Davacılar … ve … ile müteveffa … ‘e ait aile nüfus kayıt örneğinin uyap sistemi üzerinden çıkartılarak dosyamız arasına alınmıştır.
Davacılar … ve … ‘in T.C. numaraları, açık kimlik ve adres bilgileri belirtilmek suretiyle … İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davacıların sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılması ve müteveffa … ‘in T.C. numarası, açık kimlik ve adres bilgileri belirtilmek suretiyle … İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak müteveffa … ‘in vefatından önceki sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılması istenilmiştir. Bu müzekkeremize … tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Davalılar … ve … ‘nun T.C. numaraları, açık kimlik ve adres bilgileri belirtilmek suretiyle … İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak bu davalıların sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılması istenilmiştir. Bu müzekkeremize … tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … ESas sayılı dosyasının uyap sistemi üzerindeki evraklarının incelenmek üzere dosyamız arasına alınmıştır.
Yargılama sırasında bildirilen davacı tanıkları usulünce dinlenmiştir.
Davacı tanığı … duruşmada: “Ben dava konusu trafik kazasını görmedim. Kazanın oluşu ile görgüye dayalı bilgim yok. Davacılardan … benim abim olur. Bu davaya konu kazadan önce çok eğlenceli ve mutlu bir aileydiler. Bu kazadan sonra ben yaşadıklarını bile zannetmiyorum. Çok üzgünler. Yeğenim … kaza tarihinde 17 yaşına gireli bir hafta olmuştu. Annesi ve babası ile birlikte yaşıyordu. Davacıların … dışında … isimli evli bir kızları, yine … isimli bekar bir kızları daha vardır. Davacılar olan abim … ve gelinimiz … ‘i çok mutsuz görüyorum. Bitkin bir vaziyetteler. Sanki hiç yaşamıyorlarmış gibi bir durumdalar. Benim bildiklerim bundan ibarettir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … duruşmada; “Ben daha önce davacılarla aynı mahallede oturuyordum, komşuluk yapıyordum. Evlenince adresim değişti. Davacıları bu nedenle tanırım. Davacıların kızı … benim çok samimi arkadaşımdı. Ben evlenmeden önce davacılarla yan komuşlardık. Çok samimiydik, davacılar bir nevi benim de manevi ailem gibiydi. … halen yakın arkadaşımdır, görüşüyorum. Bu davaya konu trafik kazasında vefat eden … davacıların tek erkek çocuğudur. 7 yaşından beri onu da tanırdım. Davacılar şen şakrak neşeli insanlardı. Bu kaza sonucunda gencecik bir insan hayatını kaybetti. Davacıların hayatı karardı. Hepsi bu yaşananlara çok üzüldü. Davacıların ve kızları … ‘nin bu kazadan önceki kişilikleri ile kazadan sonraki kişiliklerini karşılaştırınca birbirinden çok farklı olduklarını gördüm. Bu kaza nedeni ile davacılar da arkadaşım da çok değiştiler. Mutsuz oldular, psikolojileri değişti. Daha önceden hayat doluydular şimdi öyle değiller. Benim bildiklerim bundan ibarettir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … duruşmada; “Ben davacılardan … ‘in abisi ile evliyim, yani … ‘in yengesi olurum. Bu nedenle davacıları tanırım. Davalıları da uzaktan bilirim. Bu davaya konu trafik kazası nedeni ile davacıların oğlu … vefat etti. … vefatından önce annesi ve babası olan davacılarla aynı evde yaşıyordu. Ayrıca ablası … ‘de onlarla yaşıyordu. Bu kaza sonrası … ‘in vefatı nedeni ile davacıların acısı üzüntüsü çok oldu. Kendimi onların yerine koyuyorum; çok acı. Ben başkaca söyleyecek bir şey bulamıyorum. Davacı … ile yan yana geldiğimizde birbirimize söyleyecek söz bulamıyorduk, çok üzülüyordu. Davacı … da aynı durumdaydı. O da çok üzülüyordu. Benim bildiklerim bundan ibarettir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.

Kayseri … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasının uyap kayıtları yazdırılıp dosyamız arasına alındıktan sonra Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı’na müzekkere yazılmasına, dava dosyasının ve tüm eklerinin müzekkere ile birlikte adli tıp kurumuna gönderilmesine, ekte gönderilen Kayseri … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası içeriği, bu dosya kapsamındaki hazırlık soruşturma evrakları, trafik kaza tespit tutanağı, 2 ayrı bilirkişi raporu ve dosyamız kapsamındaki sair tüm deliller incelenmek sureti ile … ‘in ölümüne neden olan … tarihli trafik kazasının oluşumunda kim veya kimlerin ne oranda kusurlu oldukları hususunda açıklamalı rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Ankara Adli Tıp Kurumu Grup Başkanlığınca düzenlenen … tarihli raporda özetle; “a)Sürücü … ‘nun %45 (Yüzde Kırk Beş) oranında kusurlu olduğu, b)Maktul yaya … ‘in kendi ölümünde %55 (Yüzde Elli Beş) oranında kusurlu c) Sürücü … ‘un kusursuz olduğu” bildirilmiştir.
Adli Tıp Kurumu’ndan alınan kusur raporu ile ceza dosyasından alınan kusur raporları arasında çelişki olması ve bu konudaki beyan ve talepler dikkate alınarak mahallinde keşif icrasına, refakata ceza dosyasında daha önce rapor vermiş olanlar dışında re’sen bir trafik-makine mühendisi bilirkişinin alınmasına, HMK’nun 273. maddesi gereğince bilirkişiye kazaya konu yolun genişliği, çarpma noktası, davalı … ‘nun idaresindeki aracın hızı, yol üzerindeki seyri, konumu gibi müteveffanın yolun karşısına geçmek için çıktığında ortalama olarak aracın kaç metre geride kaldığı, çarpma noktasına kaç saniyede ulaştığı, kim veya kimlerin hangi kuralları ihlal ettiği, kusur durumu konularında ceza dosyasında alınan 3 adet kusur raporu ve mahkememizce alınan adli tıp kurumu kusur raporunun incelenip bu raporlardaki tespit ve kanaatlerin hangi nedenlerle benimsenip benimsenmediği hususlarında hüküm vermeye ve denetime elverişli açıklamalı rapor tanzimi için bilirkişiye yetki ve görev verilmesine karar verilmiştir.
Mahallinde … günü refakata alınan trafik-makine mühendisi bilirkişi eşliğinde keşif yapılmış, keşfe katılan bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli raporda özetle; “1- … plakalı otomobil sürücüsü … ‘nun, KTK.nın 52/1 a-b maddelerinde belirtilen “araçların hızlarını kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak zorundadırlar” kuralını ihlal ettiği, kaza anında sürücünün 1.34 promil oranında alkollü olduğunun hesaplandığı anlaşıldığından KTK.nın 48/5 maddesinde belirtilen “uyuşturucu veya keyif verici maddeleri almış olanlar ile alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmeleri yasaktır” kuralını ihtal ettiği sağ şeritte seyrederken sola kontrolsüz manevra yaparak sol şeritteki yayaya çarpmak suretiyle KTK.nın 84/7 maddesinde sürücü asli kusurlu hallerinden “Doğrultu değiştirme manevralarını yanlış yapma” kuralını ihlal ettiği; Yaya … ‘in K.T.K. nın 68/b maddesinde belirtilen “karşıya geçiş” kurallarını ihlal ettiği; … plakalı araç sürücüsü … ‘un kazaya etken kural ihlalinde bulunmadığı” bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, YARGILAMA VE GEREKÇE: Dava, meydana gelen ölümlü trafik kazası nedeniyle, 6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi gereğince manevi tazminat istemine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya mahkememiz görevlidir. Zira dava İMMS poliçesini düzenleyen sigorta şirketine karşı açılmıştır.
6545 sayılı yasanın 45/3. maddesi uyarınca dava değeri itibarı ile dava, mahkememiz heyeti tarafından sonuçlandırılmıştır.
Taraflar arasında uyuşmazlık … tarihli trafik kazasının oluşumunda kim veya kimlerin, ne oranda kusurlu oldukları, bu kaza nedeniyle davacıların manevi zararları olup olmadığı ve varsa dava konusu edilen zararlardan davalıların sorumlu olup olmadığı konularında toplanmaktadır.
Trafik kazalarında hukuki sorumluluk ve sigorta konusu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup sözü geçen kanunun 85. maddesinin 1. fıkrasında bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut birşeyin zarara uğramasına sebep olursa motorlu aracın bir teşebbüsünün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde motorlu aracın işleteninin ve bağlı bulunduğu teşebbüsün sahibinin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, aynı maddenin 5. fıkrasında işleten veya araç işleticisi teşebbüs sahibinin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olduğu, 91. maddesinin 1. fıkrasında işletenlerin, bu kanunun 85. maddesinin 1. fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu öngörülmüştür.
Kanunun bahsi geçen düzenlemesinden, zorunlu ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısının, trafik kazasına karışan aracın işleteni olan sigortalısına bu kaza sebebiyle isabet eden hukuki sorumluluğu poliçe teminat limiti ile sınırlı olarak üstlendiği anlaşılmaktadır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun ‘Doğrudan Doğruya Talep ve Dava Hakkı’ başlıklı 97. maddesinde (Değişik: 14/4/2016-6704/5 md.) “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması halinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.” düzenlemesi yer almaktadır.
Somut olayda kaza tarihi 07/10/2019 tarihi olup dava açılmadan önce davacı tarafça davalı sigorta şirketine başvurulması nedeniyle sigorta şirketi nezdinde … tarihinde hasar dosyası açıldığı, ancak davacılar ödeme yapılmadığı görülmüştür.
6098 sayılı TBK’nun 56. hükümlerine göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
… günü saat 22:39 sıralarında davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobili ile … Bulvarı üzerinde … İtfaiye Grup Amirliği yönüne seyir halinde iken kaza mahalli olan yol bölümüne gelip sol şeride geçtiği ve seyrini sürdürdüğü esnada seyir istikametine göre sağ tarafından kaplamaya girerek karşıdan karşıya geçiş yapan yaya … , yaya … ve yaya … ‘e çarpması yaya … ‘in çarpışmanın etkisi ile yolun karşı bölümüne fırlayarak karşı yol bölümünde … itfaiye grup amirliği yönünde gelen sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın altına girmesi neticesi davaya konu yaya … ‘in ölümü ile gerçekleşen dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir. Kayseri … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası, adli tıp raporu, mahkememizce icra kılınan keşif ve alınan uzman bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre … plakalı araç sürücüsü dava dışı … ‘un sevk ve idaresindeki aracı ile bölünmüş yolda seyir halinde olduğu esnada yolun karşı yol bölümünde çarpışma nedeniyle savrulan yayanın aracının altına girdiği ve olayın meydana geliş şekli ile birlikte değerlendirildiğinde kazaya etken kural ihlalinde bulunmadığı ve atfıkabil bir kusuru bulunmadığı, … plakalı otomobil sürücüsü olan davalı … ‘nun, sevk ve idaresindeki otomobili ile mahal şartlarını dikkate alıp hızını azaltarak müteyakkız bir şekilde seyrini sürdürmesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği mahal şartlarına göre süratli bir şekilde seyredip sol şeride geçtiği ve seyrini sürdürdüğü esnada yolun sağ tarafından sol tarafına geçiş yapan yayalara karşı hızı nedeniyle almış olduğu tedbirde yetersiz kaldığı, yola gereken dikkatini vermeyip tedbirsiz bir şekilde araç kullandığı, böylelikle KTK’nun 52/1 a-b maddelerinde belirtilen “araçların hızlarını kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak zorundadırlar” kuralını ihlal ettiği, kaza anında sürücünün 1.34 promil oranında alkollü olduğunun hesaplandığı anlaşıldığından KTK’nun 48/5. maddesinde belirtilen “uyuşturucu veya keyif verici maddeleri almış olanlar ile alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmeleri yasaktır” kuralını ihtal ettiği, yine sağ şeritte seyrederken sola kontrolsüz manevra yaparak sol şeritteki yayaya çarpmak suretiyle KTK’nun 84/7. maddesinde sürücü asli kusurlu hallerinden “doğrultu değiştirme manevralarını yanlış yapma” kuralını ihlal ettiği; müteveffa yaya … ‘in hareket halindeki araçların hız ve yakınlığını dikkate alıp gerekli ve yeterli kontrollerinin akabinde tedbirli bir şekilde geçişini gerçekleştirmesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği kontrolsüz bir şekilde geçiş yaparak kazanın oluşumuna sebebiyet verdiği, ilk geçiş hakkını gelen araca vermediği, dikkatsiz ve tedbirsiz bir şekilde geçiş yaparak KTK’nun 68/b. maddesinde belirtilen “karşıya geçiş” kurallarını ihlal ettiği anlaşılmakla bu tespitlere göre mahkememizce trafik kazasının oluşumunda davalı … ‘nun %70 oranında ve müteveffa yaya … ‘in %30 oranda kusurunun bulunduğu değerlendirilmiştir.
Somut olayda, meydana gelen trafik kazasının oluş şekli, olay tarihi, kazanın oluşumundaki kusur durumu, bu kaza neticesi davacıların müşterek çocukları olan … ‘in vefat etmesi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü ile yukarıda ilkeler birlikte değerlendirildiğinde davacıların manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile davacı … için 125.000,00-TL ve davacı … için 125.000,00-TL manevi tazminatın, davalı … Sigorta AŞ’nin İMMS (kasko) poliçesi teminat limiti ile sınırlı ve temerrüt tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olması, davalılar … ve … ‘nun ise trafik kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olmaları koşulu ile tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak ayrı ayrı davacılara verilmesine, sübut bulmadığından dolayı davacıların fazlaya ilişkin manevi tazminat istemlerinin reddine karar verilmesi kanaati oluşmuştur.
Davalı sigorta şirketi kazalı aracın kasko sigortacısıdır. TTK’nun 1427. maddesinde “..Sigorta tazminatı veya bedeli, rizikonun gerçekleşmesini müteakip ve rizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her hâlde 1446. maddeye göre yapılacak ihbardan kırkbeş gün sonra muaccel olur..” düzenlemesi mevcuttur. Dosya kapsamından davacıların dava tarihinden önce … tarihinde davalı sigorta şirketine başvuruda bulunduğundan temerrüt tarihi … olarak tespit edilmiştir. Yine davalı sigorta şirketinin İMMS poliçesi kapsamında toplam sorumluluk limiti 125.000,00-TL’dir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 07/05/2018 tarihli 2015/10278 Esas ve 2018/4704 Karar sayılı emsal içtihadı da dikkate alınarak davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı, aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak her bir davacı yönünden lehine hükmedilen manevi tazminat miktarına göre kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiğine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacıların manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile davacı … için 125.000,00-TL ve davacı … için 125.000,00-TL manevi tazminatın, davalı … Sigorta AŞ’nin İMMS (kasko) poliçesi teminat limiti ile sınırlı ve temerrüt tarihi olan 06/01/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olması, davalılar … ve … ‘nun ise trafik kaza tarihi olan 07/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olmaları koşulu ile tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak ayrı ayrı davacılara verilmesine,
2-Davacıların fazlaya ilişkin manevi tazminat istemlerinin REDDİNE,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince talep edilen manevi tazminat yönünden alınması gereken 17.077,50-TL harçtan dava açılırken peşin harç olarak alınan 1.366,20-TL harcının mahsubu ile bakiye 15.711,30-TL nispi karar ve ilam harcının (davalı … Sigorta A.Ş.’nin 8.538,75-TL ile sınırlı koşulu ile) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-14. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinden (yargılama gideri) 825,00-TL arabuluculuk ücretinin davalılardan, bakiye 495,00-TL’nın davacılardan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
5-Davacılar tarafından peşin yatırılan 1.366,20-TL peşin harç, 54,40-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.420,60-TL harcın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
6-Davacılar tarafından yapılan 82,50-TL e-tebligat gideri, 152,50-TL tebligat gideri, 18,00-TL posta 79,90-TL posta ve torba masrafı ile 60,00-TL keşif araç ücreti ve 500,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 892,90-TL yargılama giderinden davanın kabul oranı nazara alınarak taktiren 557,50-TL’nın (davalı … Sigorta A.Ş.’nin 558,06-TL ile sınırlı koşulu ile) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara ödenmesine,
7-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
9-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminat talebinin kabul edilen kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 15.825,00-TL nispi vekalet ücretinin (davalı … Sigorta A.Ş.’nin 8.925,00-TL ile sınırlı koşulu ile) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
10-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminat talebinin kabul edilen kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 15.825,00-TL nispi vekalet ücretinin (davalı … Sigorta A.Ş.’nin 8.925,00-TL ile sınırlı koşulu ile) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
11-Davalılar … ve … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı … ‘in manevi tazminat talebinin reddedilen kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’nin 10/2. maddesi gereğince hesap ve taktir olunan 10.550,00-TL nispi vekalet ücretinin davacı … ‘den alınarak bu davalılara verilmesine,
12-Davalılar … ve … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı … ‘in manevi tazminat talebinin reddedilen kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’nin 10/2. maddesi gereğince hesap ve taktir olunan 10.550,00-TL nispi vekalet ücretinin davacı … ‘den alınarak bu davalılara verilmesine,
13-Davacılar tarafından davalı … Sigorta A.Ş. yönünden sigorta poliçesi teminat limiti ile sorumlu olması koşulu ile tazminat talep edildiği ve mahkememizce de bu doğrultuda hüküm tesis edildiği, dolayı ile bu davalı hakkında açılan davada ret kararı verilen kısım olmadığından bu davalı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dair, davacılar vekili Av. … ve davalılar … ve … vekili Av. … ‘ın yüzüne karşı, davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 27/12/2021

Başkan …
E-imzalıdır
Üye …
E-imzalıdır
Üye …
E-imzalıdır
Katip …
E-imzalıdır