Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/403 E. 2021/1173 K. 24.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
( RED )
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : ***
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … Yeniköy Mah. Biçer Sk. No:43 İç Kapı No:14 …
VEKİLİ : Av. … -***
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkil şirket ile davalı arasındaki ticari ilişki nedeniyle müvekkil şirkete borçlandığını ancak borcunu ödemediğini bu nedenle hakkında Kayseri Genel lera Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ilamsiz icra takibi başlatıldığını, müvekkil şirket ile davalı arasında bulunan ticari iş gereği müvekkili şirketin davalıya bir takım mallar sattığını ve aralarında cari hesap ilişkisi kurulduğunu, fatura ve mutabakat formları davalıya gönderildiğini, davalı bu faturalara yasal süresi içerisinde hiçbir itirazda bulunmadığını ve bu fatura bedellerini vadesinde ödemediğini, davalı, takip dosyasını semeresiz ve sürüncemede bırakmak amacıyla borca itiraz ettiğini, bu haksız ve kötü niyetli itiraz üzerine takibin durduğunu, belirterek davalının haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkil ile davacı şirket arasında, ticari ilişkileri nedeniyle sürekli olarak vadeli satış yapıldığını, müvekkil tarafından satışı yapılan malların karşılığında para borcunun ifası vadesinde yapıldığını, taraflar arasında defalarca bu şekilde faturaya yazılan vadeye, müvekkili vadesi faturada yazılı vade olan şekilde müşteri çeki verdiğini, ödemelerin zamanında yapıldığını, halen de vadesi gelen borçlar zamanında ve eksiksiz olarak yapıldığını, borç bakiyesi hususunda davacı taraf ile her ne kadar mutabık olunsa da vade tarihi konusunda mutabık olmadıklarını, bakiyeye denk gelen tutar faturaların vadeli olduğunu, vadesi gelmemiş borcun tahsili yoluna gidilemeyeceğini, vadesi gelmemiş borç icra konusu edilemeyeceğini, mahkemenin gerek görmesi halinde yazı incelmesine gidecek fatura imza sahibinin fatura üstüne el yazısı ile yazdığı vade bilgileri incelendiğinde dava konusu faturaların vadesinin gelmemiş olduğunun görüleceğini, müvekkil ile davalı arasında uzun süredir devam eden ticaret söz konusu olduğunu, icra takibine konu cari hesabın bakiyesinin gelmediğini, icra dosyasında cari hesap bakiyesi denmek suretiyle müvekkilin vadesi gelmemiş borçları icraya konu edildiğini, müvekkilin ticari kayıtları incelendiğinde bu durumun açıkça ortaya çıkacağını bu haliyle vadesi gelmemiş borca ve ferilerine faize, masraflara itirazlarının hukuka uygun olduğunu davacı dava açmakta ve icra takibi başlatmakta tamamen kötü niyetli olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine ve dava konusu bedelinin %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Taraf vekilleri delillerini sunmuş Kayseri Genel İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası, arabuluculuk tutanakları, hesap ekstresi, yazışmalar ve sözleşmeler, faturalar ve sevk irsaliyeleri, hesap mutabakatı, taraflara ait ticari defter kayıtları, yemin, bilirkişi incelemesi, isticvap, taraflar arasındaki ödeme belgeleri, yazı incelemesi, defter ve evrak asılların incelenmesi, cari hesap özeti, vergi dairesi kayıtları, banka hesap dökümü ve çek suretleri delil olarak bildirilmiş, celbi gereken kayıt ve belgeler celp edilerek incelenmiştir.
GEREKÇE: Dava, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir. Zira uyuşmazlık tacir olan taraflar arasındaki ticari alım satım ilişkisinden doğmuştur.
6545 sayılı yasanın 45/3.maddesi uyarınca yargılama Tek Hakim tarafından yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizde açılan ve sonuçlanan davada dava değeri 500 Bin TL’nin altında olması nedeniyle 7251 sayılı kanunla değişik 6102 Türk Ticaret Kanununun 4/2.maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanmıştır.
Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasını incelenmesinde, *** San ve Tic. A.Ş tarafından … aleyhine, faturalar dayanak*** tarihinde tebliğ edildiği, davalı – borçlu vekilinin *** tarihli dilekçesi ile borca ve tüm ferilerine itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Takibe konu edilen faturalarla ilgili BA ve BS kayıtları vergi dairesinden celp edilmiş, faturalar sunulmuş, ticari defter kayıt örnekleri sunulmuştur.
Dosya ve tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Mali Müşavir bilirkişi *** yaptığı inceleme ve hesaplamalar sonucu düzenlediği *** tarihli raporunda; davacı ve davalı tarafından ibraz edilen 2018-2019 yılına ait defterlerin açılış ve kapanış noter tasdiklerinin mevcut olduğunu, defterlerin sahibi lehine delil teşkil edebileceğini, takip konusu hesaplar açışından defter kayıtlarının muhasebe tekniğine uygun olduğunu, takip tarihi olan ***tarihi itibarıyla,davacı defterlerinde davalı borcunun 74.212,49 TL olduğunu, davalı defterlerinde davacı alacağının 81.712,48 TL olduğunu, takip tutarının 73.327,93 TL olduğunu, açılan davaya karşı davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde borç miktarı hususunda 73.327,93 TL üzerinden mutabık olunduğu beyanına istinaden tarafların hesaplarının bu tutar üzerinden karşılıklı birbirini doğruladığı, davacı tarafından davalıya düzenlenen faturaların üzerinde yapılan incelemede, tespit edildiği üzere, takip tarihi itibarıyla henüz ödeme vadesi dolmamış toplam 719,249,82 TL, tutarında faturanın bulunduğu, davalı tarafından henüz vadesi dolmamış faturalardan (719.249 82 TL.-73.327,93 TL.) toplam 645.921,89 TL tutarındaki kısmının davacıya ödemesinin yapıldığı, kalan toplam 73.327,93 TL kısmının henüz ödeme vadesinin gelmemesi nedeniyle takip konusu edilebilecek davalının davacıya borcunun bulunmadığı, davalının takip ve dava tarihinden sonra davacı defterlerinde *** tarihinde 56.865,00 TL davacıya ödeme yaptığına ilişkin kaydın mevcut olduğu ve bu tarih itibarıyla davalının 17.347,49 TL davacıya borcunun kaldığının tespit edildiğini belirlemiştir.
Sunulan ödeme belgeleri tarafların bilirkişi raporuna yaptıkları itirazlar nazara alınarak bilirkişiden ek rapor alınmış olup, bilirkişi *** tarihli ek raporunda; 2020/403 esas sayılı dava dosyasını iddialar ve savunmalar çerçevesinde dayanağını teşkil eden taraf defterleri ve mevcut belgeler üzerinden yapılan inceleme sonucu hazırlanan asıl rapor sonrasında, davacının rapora karşı itirazları da incelenmesi sonunda; davacı tarafından davalıya düzenlenen faturaların üzerinde ödeme vadesine yer verildiği ve asıl bilirkişi raporunda bu hususun tablo halinde dayanak faturalar dahilinde tespit edildiğini, tarafların ticaretinin dayanağı olan faturalarda ödeme vadesinin yazılmasının teamül haline geldiği, davalının bir kısım faturaları ödeme vadesinden önce davacıya ödemesinin kendisine tanınan ödeme vadesi hakkına aykırılık teşkil etmeyeceğini, takipte asıl alacağın 73.327,93 TL olduğu, dava tarihinden sonra davalının ***tarihinde 56,865,00 TL, *** tarihinde 17.000,00 TL olmak üzere toplam (56.865,00 TL + 17.000,00 TL )= 73.865,00 TL davacıya ödeme yapmak suretiyle asıl alacak tutarını ödediği, davacı itirazlarının dava dosyası içerisinde bulunan *** tarih ve 2021-S-0989 sayılı bilirkişi raporunun sonuç kısmını değiştirecek nitelikte herhangi bir belgeye dayanmadığı, takip tarihi itibarıyla davalının davacıya vadesi gelmiş herhangi bir borcunun bulunmadığını belirlemiştir.
Dosya kapsamı, sunulan delil ve belgeler üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi de dikkate alındığında, davacı davasını yazılı delil ve belgelerle ispat edemediğinden ve dava dilekçesinde yemin deliline de dayandığından, davalıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılmış, davacı tarafça yemin metni sunulmuş olmakla davalı *** tarihli duruşmada zaptı imzalayarak ” davacı firma ile aramızdaki ilişki vadeli satış ilişkisidir. Tarafıma kesilen faturaların ödemesi vadesi geldiğinde ödenir ya da o vadeye uygun çek verilir. Davacı firmaya vade tarihinden önce hiç ödeme yapmamaktayım. Verdiğim çekler vadesi gelince ödenir, şu an itibariyle ödenmemiş herhangi bir borcum yoktur. İcra takibi itibariyle vadesi gelmiş herhangi bir ödenmesi gereken borcumuz veya çekimiz bulunmamaktadır. Davacı taraf elinde vadesi gelmemiş faturalar ile işlem yapmadı, ödenmiş faturalarla ilgili işlem yapmıştır. Sanırım ileride ödeyeceğimiz faturaları, ödenmiş faturalara sayarak önceki ödenen faturaları vadesi geçmiş gibi göstermiştir, vadesi gelmeyenleri de ödenmiş saymıştır,” şeklinde yemini eda etmiş ve beyanlarında ısrar ettiğini belirtmiştir.
Toplanan tüm deliller, dosya kapsamı, dosya kapsamına uygun düzenlenen bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere takip tarihi itibariyle davacının davalıya borcunun bulunmadığı, itirazın iptali davalarında takiple sıkı sıkıya bağlılık ilkesinin geçerli olması nedeniyle takip tarihinde alacağın muaccel hale gelmesi gerektiği ancak dosyamız kapsamında alacağın muaccel hale gelmediği, davacının davasını ispat edememesi nedeniyle davalıya yemin teklifinde bulunulduğu, davalının usulüne uygun olarak yukarıda belirtildiği üzere yemini eda ettiği, neticeten davacının davasını yemin kesin delili ile de ispat edememesi nedeniyle davasının reddine, davanın reddi nedeni ile davacının icra inkar tazminatının, davacının takipte kötü niyetli olduğu davalı tarafça ispat edilmediğinden davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL karar harcının peşin alınan 881,37-TL harçtan mahsubu ile artan 822,07-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
3-Zorunlu arabulculuk faaliyeti kapsamında yapılandığı anlaşılan 1.320,00-TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacının yaptığı giderlerin üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davalı tarafından yapılan 48,00-TL yargılama giderinin ve davanın reddi nedeni ile belirlenen 10.332,63-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-6100 sayılı HMK 120 ve 333.maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde davacı tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
7- Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203.maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, davacı asillerin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal iki haftalık süresi içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 14/12/2021

Katip …

Hakim …