Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/381 E. 2021/738 K. 15.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/381 Esas – 2021/738
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
KISMEN KABUL – KISMEN RED
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : ***
KATİP : ***

DAVACI : ***
VEKİLİ : Av.
DAVALI : ***
VEKİLLERİ : Av.
DAVALILAR : ***
***
VEKİLLERİ : Av.
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/09/2021
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine mahkememize açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde, sürücüsü davalı … olan … Plaka sayılı ve araç … tarihinde yaya geçidinden karşıdan karşıya geçmekte olan müvekkiline çarparak yaralanmasına neden olduğunu, Kayseri *** Asliye Ceza Mahkemesi’nin *** Sayılı dosyasından yapılan keşif ve bilirkişi incelemesinde davalı …’in tam kusurlu olduğu müvekkili …’in ise kusursuz olduğunun tespit edildiğini, müvekkiline çarparak yaralanmasına neden olan … plakalı aracın sürücüsü davalı … maliki ve işleteni davalı …ve aracın zorunlu trafik sigortacısı davalı …. Olduğunu ve meydana gelen zarardan sorumlu olduklarını, sigorta şirketine, müvekkilimiz …’in kaza sonucu uğramış olduğu zararın tazmini için başvurduğunu ancak eksik evraklar giderilmiş en son kusur raporu ve maluliyet raporu gönderilmesine rağmen olumlu bir cevap verilmediğini, bu konuda Erciyes Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen *** tarihli raporu ile de sabit olduğunu yine alınan rapora göre müvekkilimizin iş gücü kaybının %11 olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin kaza nedeniyle büyük zarar gördüğünü maddi manevi ızdırap çektiğini belirterek, yasal mevzuat gereği müvekkilinin iş gücü kaybına ilişkin maddi tazminatının ve manevi tazminatın tahsili için Arabulucu *** başvurulduğunu ancak davalılar ile anlaşma sağlanamadığını, belirterek maddi tazminat açısından fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kaydı ile; davalı sigorta şirketi açısından (sigorta poliçesinde yer alan limitler dahilinde), sigortaya ilk başvuru tarihi olan 22/07/2019 tarihinden itibaren diğer davalılar açısından ise kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, davacı Mustafa için şimdilik 1.000TL geçici iş gücü kaybı tazminatının, 9.000TL sürekli iş gücü kaybı tazminatının toplamda 10.000 TL belirsiz alacak olan maddi tazminatın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, manevi acıların bir nebze dindirilebilmesi maksadı ile; davacı Mustafa için … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 20.000TL manevi tazminatın sadece davalı … ve ***’den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı *** vekili cevap dilekçesinde, müvekkil şirket tarafından sigortalanan, davalılardan …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın, yaya konumunda olan davacıya çarpması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, başvuru (dava) şartı yerine getirilmemiş ve müvekkili şirketin temerrüde düşürülmediğini müvekkil aleyhine tazminat hesabı yapılırsa faiz başlangıç tarihinde bu husus gözetilmesi gerektiğini, ticari davalarda dava şartı haline getirilen arabuluculuk süreci usulüne uygun olarak yerine getirilmediğini, meydana gelen trafik kazasında kusur oranının adli tıp kurumunca belirlenmesi gerektiğini, dava dilekçesinde, davacının kusurunun bulunmadığı iddia edilmiş ve buna ilişkin olarak ceza yargılamasında düzenlenen bilirkişi raporu dilekçe ekinde sunmuş ise de, düzenlenen rapor denetime elverişli olmadığı gibi kusur dağılımının belirlenmesine yarar bir rapor da olmadığını, soruşturma aşamasındaki beyanlarda da dikkate alınarak meydana geldiği anda müvekkil şirketçe sigortalanan araç sürücüsü kurallara uygun bir şekilde seyretmekte ve kendisine yeşil ışık yandığından dolayı da kusur atfedilmesi hukuken mümkün olmadığını davacının kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğunu, davacıda oluşan maluliyet oranının ve illiyet bağının belirlenmesi gerektiğini, kalıcı ve geçici iş göremezlik oranının Adli Tıp Kurumunca tespit edilmesi gerektiğini ZMSS genel şartlarına göre “geçici iş göremezlik zararı” poliçe teminatı kapsamında olmadığını, sağlık giderleri teminatının Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olduğunu, geçici iş göremezlik zararları bu sigorta teminatı açısından zarar kavramı içerisinde değerlendirilmediğini, Kazaya karışan … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde ***tarihleri arasında zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olduğunu, şirketin sorumluluğunun, sigortalı araç sürücüsünün kusuru ve poliçe teminatı ile sınırlı olduğunu, avans faizi talebinin yersiz olduğunu, faiz başlangıç tarihini ve talep edilen faiz oranını kabul etmediklerini belirterek, davanın öncelikle dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, Mahkeme aksi kanaatte ise işbu davanın esastan reddi ne karar verilmesini istemiştir.
Davalılar … ve …vekilleri beyan dilekçesinde; eksik ve tek taraflı inceleme ile davacının soyut iddialarına dayanan raporların tamamına itiraz ettiklerini, raporlardaki aleyhe olan hususları kabul etmediklerini, raporların tamamında; soldaki otobüsün yaya geçidi üzerinde olması nedeniyle davacı yayanın aslında yaya geçidini değilde otobüsün önünü dolaşarak yaya geçidinin dışında olduğu ve karayolları trafik yönetmeliğine göre gerekli dikkati göstermeden yola atladığı durumları değerlendirilmediğini, kaza sırasında, kavşaktaki trafik ışığında sola dönecekler için kırmızı, düz istikamete gidecekler için yeşil ışık yandığını, müvekkilinin, kendisine yeşil ışık yandığı sırada trafik kurallarına uygun şekilde ilerlediği anda davacı/yaya karşıya geçmek istemesi üzerine otobüsün önünden geçerken kaza meydana geldiğini, bu nedenle davacı/yayanın kazanın oluşmasında %100 kusurlu olduğunu, raporların tamamında olaya ilişkin mobese ve kamera kaydı olmadığından bahsedildiğini görüntü olmamasına rağmen tamamen davacının soyut beyanları ile bilirkişilerce olay anına şahit olunduğunu, beyanlar dikkate alınarak her iki durumun değerlendirilmesi gerektiğini, davacının manevi tazminat talebini kabul etmediklerini, davacı kendi kusuru ile sebep olduğu kazada, müvekkile büyük bir korku yaşattığını müvekkil tarafından hastaneye götürüldüğünü ve kendisine manevi destek sağlandığını, davacı hastane yolu boyunca müvekkilden özür dileyerek, kusurun kendisinde olduğunu ve birden yola atlamaması gerektiğini dile getirdiğini, davacının uğramış olduğu herhangi bir acı, elem, keder ve yıkıntı söz konusu olmadığından talep edilen faiş miktardaki manevi tazminat talebinin reddi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER : Taraflar delillerini sunmuş, Kayseri *** Asliye Ceza Mahkemesi’nin *** Sayılı Dosyası, sigorta poliçesi, kazaya karışan aracın trafik tescil kayıtları, tedavi ve düzenlenen raporlarla ilgili hastane kayıtları, sigortaya başvuru yazıları, SGK. Kayıtları, arabuluculuk dosyası delil olarak bildirilmiş, celbi gereken kayıt ve belgeler celp edilerek incelenmiştir.
GEREKÇE: Dava, meydana gelen trafik kazası sonucu, oluştuğu iddia edilen maddi manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı … yaya olarak karşıya geçmek isterken … sevk ve idaresinde olan olan … Plaka sayılı aracın … tarihinde karıştığı kaza sonucunda yaralanmıştır.
6098 sayılı TBK 49.Maddesine göre; kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
TBK 56.maddesine göre; Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda,olayın özelliklerini gözününde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.
2918 sayılı KTK 85. Maddesine göre; bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi doğan zararlardan müştereken ve müteselsilen sorumludur.
KTK 91.Maddesine göre; işletenlerin, bu Kanunun 85.maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırması zorunludur.
KTK 92. Maddesine göre; sigorta şirketi, sigortalısının kusuruna denk gelen zarar kadar sorumludur.
Kaza … tarihinde meydana gelmiştir.
Davalı ***’e ait … sevk ve idaresindeki olan … Plaka sayılı ve araç ZMMS’ sigorta poliçesi ile kaza tarihini de kapsar şekilde ölüm sakatlık halinde kişi başına teminat 310.000.00TL olacak şekilde davalı ***tarafından yapılmıştır.
… Esas sayılı dava dosyası örneği dosyamız arasına alınmış, şikayetçinin … Sanığın … olduğu taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olmak suçundan kamu davası açıldığı, kazanın oluşumunda sanığın asli kusurlu olduğunun belirlendiği anlaşılmıştır.
Kazanın meydana gelmesindeki kusur oranının belirlenmesi için Erciyes Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makine Yük. Mühendisi ***’ dan rapor alınmış olup, bilirkişi yaptığı inceleme ve değerlendirmeler sonucu düzenlediği *** tarihli raporunda; bahse konu trafik kazasında; … plaka sayılı araç sürücüsü …, 2918 sayılı K.T.K. M.52/1-a kural ihlali ve m.74 kural ihlali ile “tam kusurlu” olduğunu, yaya …’in karşıya geçmek üzere kaplamaya (yola) girdiği ve otobüsün yaya geçidi önünde durakladığı yaya geçidinde, yayanın yolu kontrol ettiği ve taşıtlara nazaran ilk geçiş hakkına haiz olduğu da dikkate alındığında, atfı kabil bir kusurunun olmadığı, … plaka sayılı araç sürücüsü … anılan kural ihlallerinin etki derecesi dikkate alındığında kusur oranının 100 (yüzdeyüz) olması gerektiği, yaya …’e kusur atfedilmesine yer olmadığı, sonuç ve kanaatine varıldığını belirlemiştir.
Davacının tedavilerle ilgili hastane kayıtları celbedimiş, Erciyes Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’ndan rapor alınmış olup, *** tarihli raporda, tıbbi evrak tetkiki ile muayenesinden elde edilerek yukarıda kaydedilen bilgi ve bulgular “Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” kapsamında birlikte değerlendirildiğinde; …’in (0.01.2019 tarihinde geçirdiği trafik kazası sonucu meydana gelen kemik (femur kondil, fibula) kırıkları ve ligament hasarı ile sağ alt ekstremitede mevcut (atrofi, yumuşak dokuda miyozitif ossifikans) patolojileri nedeniyle; Dört (4) ay süreyle iş görmezlik halinde kaldığı tıbbi şifa süresinin 4 (döri) ay olduğu), tüm vücut fonksiyon kaybı oranının ve/veya engel oranının % 3 (yüzdeüç) olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Dosya üzerinde (Aktüer) hesap Bilirkişi ***rapor alınmış olup, bilirkişi yaptığı inceleme ve hesaplamalar sonucu düzenlediği ***tarihli raporunda, “4 Ay” süreli geçici iş göremezlik zararının, %100 kusur oranına göre 8.083,60 TL SGK GİG ödemesi mahsubu sonucu (8.083,60-4.733,04) : 3.350,56 TL olduğunu, “%3 Engel” oranına göre sürekli iş göremezlik zararının; İşlemiş Aktif Dönem Geliri 77.368,13TL. İşleyecek Aktif Dönem Geliri :1.I77.740,92 TL, İşleyecek Pasif Dönem Geliri 438.850.37 T toplam 1.693.959,42 TL olduğunu, %3 engel oranına göre (1.693.959,42 x 43) 50.818,78 TL olduğunu, geçici ve sürekli iş göremezlik toplam zararın (3.350,56 + 50.818,78) 54.169,34 TL olduğu, hesaplanan zararların poliçe limiti dahilinde kaldığı kanaatine varıldığını belirlemiştir.
Davacı vekili 07.06.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile, Müvekkili … için;
1.000,00TL olan geçici iş göremezlik zararına ilişkin tazminat talebini 2.350,56TL artırarak 3.350,56TL’ye, 9.000,00 TL olan sürekli iş göremezlik zararına ilişkin tazminat talebimizi 41.818,78 TL artırarak 50.818,78TLye yükselttiklerini, böylelikle 10.000,00TL olan tazminat talebini 44.169,34TL artırarak 50.818,78TL olarak ıslah ettiklerini, davalı sigorta şirketi açısından (sigorta poliçesinde yer alan limitler dahilinde), sigortaya ilk başvuru tarihimiz olan 22/07/2019 tarihinden itibaren diğer davalılar açısından ise kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini, Davacı Mustafa için … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 20.000TL manevi tazminatın sadece davalı … ve Basri Köşker’den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Toplanan tüm deliller dosya kapsamı dosya kapsamına uygun gerekçeli ve mahkememizce de hüküm kurmaya elverişli bulunan kusura ilişki uzman bilirkişi raporu, maluliyete ilişkin adli tıp raporu, aktüer bilirkişi tarafından belirlenen geçici ve kalıcı iş görmezliklerle ilgili ayrıntılı hesap raporu dikkate alındığında, kazanın meydana gelmesinde, … plaka sayılı araç sürücüsü …’in (%100) oranında tam kusurlu olduğu, yaya …’in kazanın meydana gelmesinde bir bir kusurunun olmadığı, davacının kaza sonrası 4 ay süre ile geçici iş görmezlik hainde kaldığı ve %3 oranında vücut fonksiyon kaybı ile engelli duruma geldiği, davalı sürücünün kusurlu hareketi ile kazanın meydana geldiği, uzman bilirkişi tarafından da belirlendiği üzere, davacı …’in geçici iş göremezlik tazminatı oarak 3.350,56-TL, kalıcı iş göremezlik tazminatı olarak %3 engel oranı da dikkate alınarak belirlenen belirlenen 50.818,78-TL maddi tazminat talebinin yerinde olduğu anlaşılmakla, davacının maddi tazminat talebinin kabulüne, davacı …’in geçici iş göremezlik tazminatı olarak 3.350,56-TL’nin, kalıca iş göremezlik tazminatı olarak 50.818,78TL üzerinden davalı sigorta şirketinin dava açılmakla temerrüte düşmüş olması dikkate alınarak, sigorta şirketi bakımından poliçe temiat limiti dahilinde dava tarihinden itibaren, diğer davalılar bakımından ise kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazla faiz talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Manevi tazminat talebi yönünden ise; zaman itibarı ile somut uyuşmazlığa uygulanması gereken 6098 sayılı TBK.’nın 56. maddesinde “Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünü zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedelsel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarında da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verebilir.” hükmüne yer verildiği, ayrıca 22/06/1966 tarih ve 2/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nda manevi tazminatın, bir ceza ya da gerçek anlamda bir tazminat olmayıp, zarara uğrayan kişinin manevi ıstırabını bir nebze dindiren, ruhsal tahribatını onaran bir araç olabileceğinin belirtildiği, bu durumda TBK’nın 56. maddesi hükmü ve İçtihadı Birleştirme Kararı da nazara alınarak, olayın meydana geliş şekli, kazada zararın ağırlığı, sürücü davalı …’in % 100 oranında kusurlu oluşu, kaza nedeniyle davacının yaralanma mahiyeti, davacının kaza nedeni ile duyduğu elem ve üzüntü, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olay tarihine göre paranın alım gücü ve hakkaniyet ilkeleri bir arada değerlendirilmek suretiyle davacın uğradığı manevi zarar nedeni ile, manevi tazminat talebinde haklı olduğu kanaatine varılmakla, takdiren 10.000,00 manevi tazminatın kaza tarihi olan 10.01.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve ***’den tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Açılan davanın kısmen kabul kısmen reddine,
1-Davacı …’in geçici iş göremezlik tazminatı talebinin kabulü ile, 3.350,56-TL’nin sigorta şirketi bakımından poliçe limiti dahilinde dava tarihinden itibaren, diğer davalılar bakımından ise kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazla faiz talebinin reddine,
2-Davacı …’in kalıca iş göremezlik tazminatı talebinin kabulü ile, 50.818,78-TL’nin sigorta şirketi bakımından poliçe limiti dahilinde dava tarihinden itibaren, diğer davalılar bakımından ise kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazla faiz talebinin reddine,
3-Davacı …’in manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 10.000,00-TL’nin kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve ***’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Takdir olunan kalıcı ve geçici iş görmezlik tazminatları yönünden alınması gereken 3.700,30 TL karar harcından peşin alınan 102,47 TL harcın ve ıslah ile alınan 150,87 TL harcın mahsubuna bakiye 3.446,96 TL harcın ve Zorunlu arabulculuk faaliyeti kapsamında yapılandığı anlaşılan 1.320 TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, davalılarda müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
5-Takdir olunan manevi tazminat yönünden alınması gereken 683,10 TL harcın davalılar … ve ***’den müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
6-Davacılar tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 102,47 TL peşin harç, 150,87 TL ıslah harcı 1.388,00 TL posta giderleri ve bilirkişi ücretleri toplam 1.695,74 TL yargılama giderinin takdiren tamamının kabul edilen maddi tazminat yönünden yapıldığı da dikkate alınarak tamamının ve AAÜT uyarınca belirlenen 7.842,01 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Takdir olunan manevi tazminat yönünden belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve ***’den alınarak davacıya ödenmesine,
8-Manevi tazminatın ret edilen kısmı nazara alınarak belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretini davacıdan alınarak davalılar … ve ***’e ödenmesine,
9-6100 sayılı HMK 120 ve 333.maddeleri gereğince davacı tarafça yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde taraflarca numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
10- Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203.maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal iki haftalık süresi içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 15/09/2021

Katip ***

Hakim ***