Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/287 E. 2021/945 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: ***Esas – ***Karar
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : ***
KATİP : ***

DAVACI : ***
VEKİLİ : Av.

DAVALI :***
VEKİLİ : Av.

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :***
KARAR TARİHİ: ***
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı … Gıda Nakliyat Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi ile imzalanan Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi/leri gereği dava dışı şirkete ticari krediler kullandırıldığını, davalının ise Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, davacı banka tarafından borçluya kullandırılan kredinin Kredi Garanti Fonu destekli kullanıldığına dair borçlu ile davacı banka arasında Kredi Kullandırım Protokolü de imzalandığını, Kredi Kullandırım Protokolü’nde belirtildiği üzere bu protokolün Genel Kredi Sözleşmesi’nin ayrılmaz bir parçası olduğunu, Genel Kredi Sözleşmesi ve ekleri ile birlikte hüküm ifade ettiğini, kredilinin ödemede bulunmaması üzerine Beyoğlu 48. Noterliği’nin 07.11.2018 tarihli ve … yevmiye no’lu ihtarnamesi ile hesabın kat edildiğini, borçlu şirket ve kefilince ihtarnameye uyulmaması, nedeniyle Kayseri Genel İcra Dairesi … Esas (Kapatılan Kayseri 7. İcra Müdürlüğünün … Esas) sayılı dosyası ile takip tarihi itibariyle 372.992,52-TL nakit ve 41.600,00-TL gayri nakit (depo talepli) banka alacağı için ilamsız icra takibi yapıldığını, davalının borca itiraz ettiğini, davalının itirazının tamamen Banka alacağını sürüncemede bırakmak amaçlı olduğunu, takip sonrası 198.049,69-TL tahsilat (TBK md.100 uyarınca faize mahsup edilerek) düşüldükten sonra itirazın iptali ile 174.942,83-TL alacak ve takip talebindeki gayri nakit (depo talepli) alacak için takibin kaldığı yerden devamına ve davalının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının sözleşmeye kefil olup olmadığı ve kefaletin geçerli olup olmadığının mahkemece re’sen denetlenmesi gerektiğini, davalının eşinin rızasının alınmadığını, kefaletin geçerli olmadığını, davacının asıl borçlu ile olan iş ve işlemlerde sürekli yapılandırma yaparak kefillerin durumunu ağırlaştırdığını, bu işlemler nedeni ile davalı ile davalının eşinden rıza almadığını, hesap kat ihtarnamesinin asıl borçluya ve davalıya tebliğ edilmediğini, davacının asıl borçlunun ödemelerindeki gecikmeleri kefil davalıya süresinde bildirmediğini, TBK’nun 594.maddesi uyarınca kefilin uğradığı zarar miktarı kadar kefile başvuru hakkını kaybettiğini, talep edilen faizin yasal olmadığını, davalının yalnız kendi temerrüdünden sorumlu olduğunu, yargılama giderlerinden sorumlu olmayacağını, asıl borçlu şirketin mali durumu kötü olmasına rağmen davacının davalıya kredi verdiğini, davacının bu nedenle kusurlu olduğunu, davacının icra inkar tazminatı talep etmekte haklı olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini, davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER:
Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası celp edilmiştir.
HMK’nun 266/1. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasına dair … tarihli celsede karar verilmiş, bilirkişiler Doç. Dr. … ve …’nun mahkememize sunmuş olduğu … tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı Bankanın … ile davalı asıl borçlu … Gıda Nak. San. Tic. Ltd. Şti. arasında 30.03.2017 tarihinde 61 sayfa ve 13 maddeden ibaret 1.500.000,00 TL Limitli genel kredi sözleşmesi düzenlenerek imzalandığını, iş bu sözleşmenin … ve … tarafından müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığının görüldüğünü, Davacı banka tarafından Dava dışı asıl borçlu … Gıda Nak. San. Tic. Ltd. Şti. ile … ve …’na hitaben Beyoğlu 48. Noterliği’nin 07.11.2018 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin asıl borçluya ve davalının sözleşmede belirtilen adreslerine gönderildiğini, ihtarnamenin 12.11.2018 tarihinde iade edildiği görüldüğünden, ihtarnamede ödeme için verilen 24 saat’lik sürenin de ilave edilmesi ile asıl borçlu firma ve kefil davalı … açısından temerrüt tarihinin 14.11.2018 olarak, tespit edilerek hesaplamaların bu tarihe göre yapıldığını, davacı banka vekilinin Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas (Kapatılan Kayseri 7. İcra Müdürlüğünün … Esas) sayılı icra dosyası ile 03.12.2018 tarihinde … Gıda Nak. San. Tic. Ltd. Şti. ile dava dışı … ve davalı kefil … aleyhine ilamsız takiplerde ödeme emri düzenlenmek suretiyle takip başlattığını, ödeme emrinde; 244.174,38 TL asıl alacak + 14.586,69 TL muacceliyetten takip tarihine kadar yıllık % 91,00 temerrüt faizi + 729,09 TL faizinin %5 gider vergisi + 1.855,19 TL masraf, 109.203,40 TL asıl alacak + 2.327,41 TL muacceliyetten takip t. kadar yıllık % 33,00 tem. faiz +116,36 TL faizinin %5 gider vergisi toplam 372.992,52 TL; toplam alacağın 244.174,38 TL olan asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek % 91,00 faiz ve giderleri ile birlikte tahsili, bu alacağın 109.203,40 TL’lik asıl alacak kısmına takip tarihinden ödeninceye kadar işleyecek % 33,00 temerrüt faizi ve diğer giderleri ile birlikte tahsili, ilaveten çek yasası gereğince bankanın ödemekle sorumlu olduğu ve halen meri bulunan çek yaprakları nedeniyle 41.600,00 TL gayrınakdi alacak tutarının bankaya depo edilmesi amacıyla ödeme emri gönderildiğini, ödeme emrine davalı tarafından itiraz edildiğinden davalı açısından takibin durdurulmasına karar verildiğini, İcra takip tarihi itibarıyla yapılan hesaplamada; taleple bağlılık kuralı gereğince dikkate alınan asıl alacak tutarlarına temerrüt tarihinden icra takip tarihine ticari krediler için % 91,00 ve kredi kartı ile ek hesap için % 33,00 temerrüt faiz oranları ile yapılan hesaplamaya göre, ticari nitelikli (taksitli krediler, BCH kredisi ve çek kredileri) kredilerden kaynaklanan 234.990,12 TL asıl alacak + 11.286,06 TL işlemiş temerrüt faizi +564,30 TL BSMV ile kredi kartı ve ek hesap kredilerinden kaynaklanan 109.203,40 TL asıl alacak + 1.901,96 TL işlemiş temerrüt faizi + 95,10 TL BSMV ile 1.695,70 TL masraf ile birlikte davacı bankanın dava dışı asıl borçludan icra takip tarihi itibariyle taksitli krediler, BCH kredisi, business kart, esnek hesap ve çek kredilerinden kaynaklanan toplam 359.736,64 TL nakit alacağının hesaplandığını, ayrıca 31 adet çek yaprağının banka sorumluluk tutarından kaynaklanan 41.600,00 TL gayrınakdi alacağının bulunduğunu, dava tarihi itibariyle hesaplamada; davacı banka tarafından kullandırılan krediler için icra takip tarihine esas alınan asıl alacak tutarlarına % 91 oranında temerrüt faizi oranı ile temerrüt tarihinden itibaren yapılan 174.561,90 TL tutarındaki tahsilat tarihleri itibari ile işleyen faizler hesaplandığını, yapılan tahsilatlar öncelikle faizlerden mahsup edilmek suretiyle yaptıkları hesaplamaya göre dava tarihi itibariyle bankanın ticari kredilerden 180.802,89 TL asıl alacak + 161.788,45 TL işlemiş faiz + 8.089,42 TL BSMV toplam 350.680,76 TL, kredili mevduat hesabı ve kredi kartı için hesaplanan asıl alacak tutarına 19.11.2018 temerrüt tarihinden 27.05.2020 dava tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi ile birlikte 109.203,40 TL asıl alacak + 50.176,78 TL işlemiş faiz + 10.450,83 TL BSMV toplam 161.889,02 TL olmak üzere; bankanın dava tarihi itibariyle 512.569,78 TL nakit alacağı ve çek yapraklarından kaynaklanan 41.600,00 TL gayrınakdi alacağının hesaplandığını, davacı vekili tarafından dava değeri olarak 174.942,83 TL’nin belirtildiğini, ayrıca davacı tarafın 11.03.2021 tarihli mahkemeye hitaben verdiği dilekçesinde 14.840,00 TL çek bedeli depo talebinde bulunduğunun belirtildiğini, Bankanın dava dışı asıl borçlu firmadan çek yaprakları zorunlu karşılık tutarından kaynaklanan 41.600,00 TL gayrınakdi alacağının bulunduğunu ancak imzalanan genel kredi sözleşmesinde çek yapraklarından kaynaklanan gayrınakdi alacaklar için depo talep edilebilmesine yönelik hüküm bulunmadığından, Bankanın çek yapraklarından kaynaklanan 41.600,00 TL gayrınakdi alacağı için (11.03.2021 tarihli mahkemeye hitaben verdiği dilekçesinde 14.840 TL talebi) davalı …’ndan depo talebinde bulunulmasının sözleşmeye uygun olmadığının değerlendirildiğini mahkememize bildirmişlerdir.
22/06/2021 tarihli duruşma ara kararı gereği dava dosyasının … tarihli raporu düzenleyen bilirkişi heyetine tevdii ile taraf vekillerinin kök rapora olan itirazlarının değerlendirilmesi ve davacı vekilinin *** tarihli dilekçesi göz önünde bulundurularak ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verildiği, bilirkişiler tarafından mahkememize sunulan *** tarihli ek raporda özetle; davacı banka vekili tarafından 30.04.2019 tarihli 57.425,69 TL tahsilatın Kredi Garanti Fonu tarafından yapılan tazmin ödemesi olduğunu mahkemeye belgelemesi halinde geçerli olmak üzere: Davacı banka tarafından kullandırılan krediler için icra takip tarihine esas alınan asıl alacak tutarlarına icra takibinden itibaren % 91 oranında temerrüt faizi oranı ile temerrüt tarihinden itibaren tahsilat tarihleri itibari ile işleyen faizler hesaplandığını, yapılan toplam 117.136,21 TL tahsilatlar öncelikle faizlerden mahsup edildiğini, yapılan tahsilatların faize mahsup edildiğini, anaparadan tahsilat sağlanamadığı görüldüğünden, icra takip tarihi itibariyle kabul edilen asıl alacak tutarına tahsilatlar dikkate alınarak yaptıkları hesaplamaya göre dava tarihi itibariyle bankanın ticari kredilerden 230.994,12 TL asıl alacak + 213.515,44 TL işlemiş faiz + 10.513,85 TL BSMV toplam 459.019,41 TL olduğunu, kredili mevduat hesabı ve kredi kartı için hesaplanan asıl alacak tutarına 19.11.2018 temerrüt tarihinden 27.05.2020 dava tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi ile birlikte 109.203,40 TL asıl alacak + 50.176,78 TL işlemiş faiz + 10.450,83 TL BSMV toplam 161.889,02 TL olmak üzere; bankanın dava tarihi itibariyle toplam 620.908,43 TL nakit alacağının hesaplandığını, çek yapraklarından kaynaklanan 41.600,00 TL gayrınakdi alacağının hesaplandığını, buna karşılık davacı taraf 11.03.2021 tarihli mahkemeye hitaben verdiği dilekçesinde 14.840 TL çek bedeli depo talebinde bulunduğunu belirttiğini, davacı banka vekili tarafından 30.04.2019 tarihli 57.425,69 TL tahsilatın Kredi Garanti Fonu tarafından yapılan tazmin ödemesi olduğunu mahkemeye belgeleyememesi halinde asıl raporda yapılan hesaplamaların geçerli olacağını mahkememize bildirmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, davacı banka tarafından davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine davalının süresinde itirazı üzerine İİK 67.maddesi uyarınca bir yıllık yasal süresi içinde açılmış itirazın iptali davasıdır.
İİK 67/1.maddesine göre “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.”
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun 67.maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilememiş ise de davalı vekili tarafından vekaletname sunulmuş olmakla, dava dilekçesinin davalıya tebliğ tarihi, cevap dilekçesinin sunulduğu tarih olarak kabul edilmiştir.
Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası celp edilmiş, takip alacaklısının … Bankası A.Ş. ve takip borçlusunun … ile dava dışı … ve … Ltd Şti olduğu, GKS alacağı ve çek depo talebi ile genel haciz yoluna özgü icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya tebliğ edilemediği, davalının 08/03/2019 tarihinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu, itiraz evrakının davacıya tebliğine ilişkin dosyada belge olmadığı, dolayısı ile işbu davanın süresi içinde açıldığı görülmüştür.
Davacı Bankanın Sanayi Kayseri/Kale Şubesi ile dava dışı … Gıda Ltd Şti. Arasında 30/03/2017 tarihinde 1.500.000,00 TL tutarında GKS imzalandığı, davalının da bu krediye aynı limit ile müteselsil kefil olduğu, kefalet tarihinin, limitinin, müteselsil kefalet türünün el yazısı ile imzalandığı görülmektedir. Davalı imzasına itiraz etmemiştir. Dosya arasında bulunan Ticaret Sicil kayıtlarına göre davalı, asıl borçlu şirketin hissedarı olup, eş rızası alınmasına gerek yoktur. Dolayısı ile davalının kefaletinin geçerli olduğu sonucuna varılmıştır.
Davacı bankanın hesabı kat ettiği, ihtarnamenin asıl borçluya ve davalıya tebliğ edildiği, asıl borçlunun ve davalının temerrüt tarihinin 14/11/2018 olduğu görülmüştür.
Davacı vekili, dava dilekçesinde, takip tarihinden sonra yapılan 198.049,69 TL’lik tahsilatın düşülmesi sonucu davacının bakiye alacağının dava tarihi itibari ile 174.942,83 TL olduğunu ileri sürmüş, bu tutar üzerinden itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir.
Takip talebinde depo talebinin olması nedeni ile … tarihli duruşmanın (5) numaralı ara kararı ile davacı vekilinden depo talebinin devam edip etmediğin açıklanması istenilmiş, davacı vekili 11/03/2021 tarihli dilekçesi ile 14.840,00 TL gayri nakdi alacak için depo talebinin bulunduğunu beyan etmiş ve maktu harcı yatırmıştır.
Davacı vekili *** tarihli dilekçesi ile dava açarken dava değerinin sehven 198.049,69 TL olarak belirtildiğini, dava tarihi itibari ile alacağının 255.856,31 TL olduğunu belirtmiş ve eksik harcı yatırmıştır.
Dava konusu icra takibinde ticari kredi ve ek hesap kredisi olmak üzere iki ayrı asıl alacak ve söz konusu asıl alacaklara bağlı işlemiş faiz, BSMV ve masraf talep edilmektedir. Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda davacının dava tarihi itibari ile ticari kredilerden 180.802,89 TL asıl alacak + 161.788,45 TL işlemiş faiz + 8.089,42 TL BSMV toplam 350.680,76 TL, kredili mevduat hesabı ve kredi kartı için 109.203,40 TL asıl alacak + 50.176,78 TL işlemiş faiz + 10.450,83 TL BSMV toplam 161.889,02 TL olmak üzere genel toplamda 512.569,78 TL nakit alacağının olduğu hesaplanmıştır.
Davacı vekili dava tarihi itibari ile alacağının 255.856,31 TL olduğunu belirttiğinden, bilirkişi raporunda hesaplanan rakamların, davacı tarafça bildirilen 255.856,31 TL’nin alt kalemlerine ayrıştırılması ve taleple bağlı kalınarak hüküm kurulması gerekmektedir. Zira itirazın iptali davası icra takibine sıkı sıkıya bağlı olup, talebi aşar mahiyette hüküm kurulamaz. Bilirkişi tarafından hesaplanan tutarlar, davacı tarafça hesaplanan 255.856,31 TL ile uyumlu olmadığı gibi davacı icra takibinde iki ayrı asıl alacak ve ferileri yönünden talepte bulunmuş olup, ticari kredi asıl alacağına uygulanması gereken faiz oranı yıllık % 91 ve kredili mevduat hesabı ile kredi kartı asıl alacağına uygulanması gereken faiz oranı yıllık % 33’tür. Bu nedenle davacının talep ettiği 255.856,31 TL’nin ne kadarının ticari kredinin asıl alacağı, işlemiş faizi ve BSMV’si ve ne kadarının kredi kartı ve ek hesabın asıl alacağı, işlemiş faizi ve BSMV’si olduğunun bilinmesi gerekmektedir. Aksi takdirde mahkememizce her bir alacak kalemi bakımından hüküm kurulamayacağı gibi takip sonrasında tahsil tarihine kadar ne kadarlık alacağa yıllık % 91 ve ne kadarlık alacağa yıllık % 33 faiz işletilmesine karar verilmesinin tespiti de mümkün olmayacaktır. İzah edilen nedenle mahkememizce 05/10/2021 tarihli celsenin (1) numaralı ara kararı ile davacı vekiline 17/06/2021 tarihli dilekçesinde harca esas değer olarak gösterdiği 255.856,31 TL’nin ne kadarının ticari kredinin asıl alacağı, işlemiş faizi ve BSMV’si ve ne kadarının kredi kartı ve ek hesabın asıl alacağı, işlemiş faizi ve BSMV’si olduğunu açıklaması, yani talep edilen 255.856,31 TL’yi yukarıda sayılan dört ayrı alacak için miktar itibari ile ayrıştırması için bugünden itibaren 1 hafta kesin süre verilmiş ve aksi taktirde davanın HMK’nun 119/1-ğ ve 119/2 uyarınca davanın açılmamış sayılacağına karar verileceği ihtar edilmiş, davacı vekili tarafından söz konusu ihtara üzerine 12/10/2021 tarihli dilekçe sunulmuş ancak mahkememizce istenilen ara karar doğrultusunda ayrıştırma yapılmamıştır. Davacı banka, dava tarihinde alacağını 255.856,31 TL olarak açıklamış olup, kuruşuna kadar alacağını hesaplama imkanı var iken bu hususta açıklama yapmamış, talep sonucu belirsizdir. İzah edilen nedenle nakdi alacak yönünden itirazın iptali davasının HMK’nun 119/1-ğ ve 119/2 maddeleri uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmiş, söz konusu kısım her ne kadar harca tabi bir dava olsa da karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’nin 7. maddesinin 1.bendinin son cümlesi uyarınca davalı yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir.
Davacı vekili 14.840,00 TL gayri nakdi alacak (çek risk bedeli) için depo talebinin bulunduğunu beyan etmiş ve maktu harcı yatırmıştır. GKS’de kefilin çek risk bedelinden sorumlu olacağına ilişkin herhangi bir hüküm bulunmadığı görülmektedir. Her ne kadar GKS’lerde kefilin tüm borçlardan sorumlu olacağına dair matbu düzenlemeler bulunsa da bu genel hüküm çek risk depo bedelini kapsamamaktadır. Yargıtay kararlarına göre kefilin çek risk depo bedelinden sorumlu olması için kefile yönelik ayrıca ve açıkça düzenleme olması gerekir. Zira Yargıtay çek risk depo bedelini, sözleşme ile üstlenilen edime ek teminat gösterme borcu olarak kabul etmektedir. Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2018/19-689 Esas 2018/1624 Karar, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2017/3637 Esas 2018/6380 Karar sayılı içtihadı, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6.Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2020/1056 Esas 2020/1145 Karar ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2019/424 Esas 2019/1333 Karar sayılı sayılı ilamları bu yöndedir. İzah edilen nedenle davacının gayri nakdi çek bedelinin depo edilmesi talebinin reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili kötü niyet tazminatı talep etmiş ise de nakde dönmeyen bu nevi talepler için henüz gerçek borç doğmamış bulunduğundan kötü niyet tazminatına hükmedilmesi mümkün değildir. Diğer taraftan söz konusu gayri nakdi talep maktu karar ilam harcına ve maktu vekalet ücretine tabi olup, davalı yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir. Nitekim Yargıtay 11.Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2020/2890 Esas – 2020/5953 Karar sayılı içtihadı bu yöndedir.
İzah edilen nedenlerle mahkememizce aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle:
1-Davacının gayri nakdi çek bedelinin depo edilmesi talebinin reddine,
2-Davacının nakdi alacaklar yönünden itirazın iptali davasının HMK’nun 119/1-ğ ve 119/2 maddeleri uyarınca açılmamış sayılmasına,
3-Davalının şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-Davacının gayri nakdi çek bedelinin depo edilmesi talebini yönünden alınması gereken 59,30 TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan 1.222,63 TL ve 1.381,80 TL tamamlama harcından mahsubu ile peşin harcın 2.545,13 TL olarak ele alınmasına,
5-Davacının nakdi alacaklar yönünden itirazın iptali talebi yönünden alınması gereken 59,30 TL harcın 2.545,13 TL harçtan mahsubu ile peşin harcın 2.485,83 TL olarak ele alınmasına,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin) davacının yatırdığı 2.485,83 TL’den mahsubu ile 1.165,83 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
7-Davacı tarafından yapılan yargılama harç ve giderlerinin davacı tarafa üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacının gayri nakdi çek bedelinin depo edilmesi talebini yönünden; davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
10-Davacının nakdi alacaklar yönünden itirazın iptali talebi yönünden davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nün 7/1-son uyarınca 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
11-Taraflarca yatırılan gider avansından varsa kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/10/2021

Katip ***
e-imzalıdır

Hakim ***
e-imzalıdır

5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.