Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/169 E. 2022/646 K. 19.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALILAR : 1- … – … …
2- … – … …
3- … – … …
4- … – … …
5- *** – … …
VEKİLİ : Av. … –

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili *** havale tarihli dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın Kale Şubesi ile nezdinde *** Mak. A.Ş. lehine genel kredi sözleşmesine istinaden doğrudan borçlandırma hesabı, business ticari kredi kartı, BCH ticari hesap v.s. açılarak krediler kullandırıldığını, sözleşmelere …, …, … ve …’nun müteselsil kefil olduklarını, kefillerden …’nun … tarihinde vefat ettiğini ve …, …, … ve …’nun yasal mirasçıları olduğunu, …, … ve …’nun aynı zamanda genel kredi sözleşmelerinde bizzat kefil olduklarından bu kişilerin hem kefaleti hemde mirasçı olarak sorumlu olduklarını, …’nun … mirasçısı olması nedeniyle sorumlu olduğunu, Asıl borçlu şirkete Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile konkordato mühleti verildiğinden icra takip dosyasında yer verilmediğini, kredi taksitlerinin gününde ödenmemesi nedeniyle borcun tamamının muaccel hale geldiğini, ve *** tarihi itibariyle hesapların kat edilerek Beyoğlu 48. Noterliği’nin *** tarihli ve *** yevmiye nolu ihtarnamesinin gönderildiğini ardından alacaklarının tahsili için kayseri Gayrımenkul Satış İcra Müdürlüğü’nün*** Esas ve Kayseri Banka Alacakları İcra Müdürlüğü’nün *** Esas sayılı dosyaları ile takipler yapıldığını, satışa konu edilen gayrimenkullerin üzerinde ( 550.000,00-TL + 700.000,00-TL) toplam 1.250.000,00-TL ipoteklerinin mevcut olduğunu, buna göre alacaklarının tamamının rehinli olduğundan hesaplamalarda bu durumun dikkate alınması gerektiğini, davalıların faiz oranına itirazlarının yerinde olmadığı beyanla itirazın iptaline ve icra takibinin devamına, davalıların alacağın %20’si oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekilince verilen cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinden …, …, Ve … – … Adi Ortaklığı (***) ile müteveffa … davacı ile … Ve İnşaat Malzemeleri Tic. Ve San. A.Ş arasında imzalanan *** tarihli genel kredi sözleşmesine kefil olduklarını, kefillerden … … tarihinde vefat ettiğini, müteveffa Şükrü’nün vefatından sonra taraflar yeniden bir araya gelerek *** tarihinde 4.000.000,00-TL tutarlı bir genel kredi sözleşmesi imzaladıklarını, bu sözleşmeye de bu kez … (T.C. …) , … (T.C. …), … Ve Ticaret Anonim Şirketi Ve … (T.C. …) kefil olarak imza attıklarını, asıl borçlusu *** Mak. A.Ş. içerisinde bulunduğu ekonomik darboğazı aşabilmek için *** tarihinde mahkemeden konkordato geçici mühlet kararı aldığını, asıl borçlu Armak’ın mali durumunun kötüleştiğini öğrenen müvekkilleri *** tarihinde Kayseri 2. Noterliği’nde *** yevmiye numarası ile çektikleri ihtarnamede ile Borçlar Kanunu’ndaki ” II. Kefaletten dönme (başlıklı) madde 599 – hükmüne dayanarak kefillikten döndüklerini alacaklı- davacı bankaya ihtaren bildirdiklerini, kefalet sözleşmesinden dönen müvekkillerinin aynı tarihte bankaya müracaat ile borçlu … Ve İnşaat Malzemeleri Tic. Ve San. A.Ş’nin kefil olduklarıgenel kredi sözleşmesinden dolayı ne kadar borçlu olduğunu sorduklarını, verilen cevap itibarıyla da müvekkili … Ve Tic. A.Ş. tarafından kefil oldukları borca mahsuben davacı bankaya 400.000,00-TL ödeme yaptıklarını, bu tarihten sonra oluşan borçlar yönünden zaten … Ve İnşaat Malzemeleri Tic. Ve San. A.Ş. hakkında konkordato kararı verildiğinden adi alacaklılar için faizsiz konkordato projesi uyarınca ödeme planı itibarıyla ödeme imkanı rehin ile güvence altına alınmış alacaklar yönünden de rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılarak alacağın tahsili yolları açık olduğu, davacı banka tarafından davaya konu edilen alacaklar genel kredi sözleşmesine dayanıyorsa konkordato kararı almış asıl borçlu *** San. A.Ş. yönünden bu borç adi borç niteliğinde olduğundan konkordato projesi itibarıyla faiz istenemeyeceği, yok şayet rehin ile güvence altına alınmış bir borç ise bu kez müvekkillerin kefaleti sona erdiği için borçlu *** San. A.Ş.’nin davacı banka lehine tesis edilen rehinli gayrimenkulleri bulunduğundan artık alacağın rehinin paraya çevrilmesi yoluyla tahsili gerekirken müvekkilleri aleyhine açılan bu davanın reddinin gerektiği, beyan edilerek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.

DELİLLER : Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Davacı tarafça Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasına, genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesine, hesap kat ihtarnamesine, hesap ekstrelerine, Yapı ve Kredi Bankası A.Ş.’nin faiz genelgelerine, banka kayıtlarına ve bilirkişi incelemesine delil olarak dayanılmıştır. Davalılar vekilince ise kredi sözleşmelerine, davalı banka ile yapılan yazışmalara, ticari defterlere, konkordato dava dosyasına, davalı banka kayıtlarına, bilirkişi incelemesine, davalı … Ve Ticaret Anonim Şirketi’nin kefil oluklara borca mahsuben davacı bankaya 400.000,00-TL ödeme yapıldığına dair dekonto, arabuluculuk tutanaklarına, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasına delil olarak dayanılmıştır.
Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyası celp edilmiştir. incelenmesinde; davacı banka vekilince *** tarihinde …, …, …-… Adi Ortaklığı (AR Ticaret) … Ve Ticaret A.Ş., … ile … (mirasçı sıfatıyla) aleyhine ilamsız takiplerde ödeme emri düzenlenmek suretiyle takip başlattığı, takipte: 713.503,14-TL asıl alacak, 46.377,70-TL muacceliyetten takip takip kadar yıllık %46,80 temerrüt faizi, 2.318,85 TL faizinin %5 gider vergisi ve 2.382,74-TL masraf toplamı 764.582,43-TL, 95.756,79-TL asıl alacak, 3.128,06-TL muacceliyetten takip takip kadar yıllık %24,00 temerrüt faizi ve 156,40-TL faizinin %5 gider vergisi toplamı 99.041,25-TL ve 6.830,00 TL gayrinakit toplamı (depo talep edilen) olmak üzere genel toplamda 870.453,68TL alacağın tahsili amacıyla, toplam alacağın 713.503,14-TL olan asıl alacağa 04/02/2020 takip tarihinden itibaren işleyecek %46,80 Faiz ve giderleri ile birlikte …, …, …-… Adi Ortaklığı (AR Ticaret), … Ve Ticaret A.Ş. ve …’den, bu alacağın 275.047,92-TL’lık asıl alacak kısmına takip tarihinden ödeninceye kadar işleyecek %46,80 temerrüt faizi ve diğer giderleri ile birlikte Mirasçı …’ndan, alacağın 95.756,79 -TL olan asıl alacağa 04/02/2020 takip tarihinden itibaren işleyecek %24,00 faiz ve giderleri ile birlikte …, …, …-… Adi Ortaklığı (AR Ticaret), … Ve Ticaret A.Ş., … ve mirasçı …’ndan tahsili, ilaveten çek yasası gereğince bankanın ödemekle sorumlu olduğu ve halen meri bulunan çek yaprakları nedeniyle 6.830,00-TL gayrınakdi alacak tutarının bankaya depo edilmesi amacıyla ödeme emri gönderildiği, ödeme emrinde ayrıca Kayseri Gayrımenkul Satış İcra Müdürlüğü’nün *** Esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takip ile tahsilde tekerür olmamak kaydıyla notunun belirtildiği, ödeme emrinin davalılara tebliğ edildiği, davalılar tarafından süresinde borca itiraz edildiğinden davalılar açısından takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Davacı tarafça genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmeleri, hesap kat ihtarnamelerinin muhatapla tebliğ şerhli örneğini, hesap ekstreleri ile T.C. Merkez Bankası’na bildirilen ve kredi işlemlerinde uygulanacak azami faiz oranlarını gösterir tablo (faiz genelgesi) dosyaya ibraz edilmiştir.
Kayseri Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … Malzemeleri Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketi’nin *** ve sonrasına ilişkin ortaklık durumunu gösterir belgeler istenmiş, *** tarihli yazı ile müzekkeremize cevap verilmiştir.
Türk Demirdöküm Fabrikaları A.Ş.’ye müzekkere yazılarak … Ve İnşaat Malzemeleri Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi için düzenlenmiş olan faturaların birer örneklerinin gönderilmesi istenmiş, müzekkeremize *** tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Mahkememizin … Esas sayılı dosyasının kesinleşmediği uyap sistemi üzerinden yapılan kontrolden anlaşılmakla gerekçeli karardan bir suret dosyamız arasına alınmıştır.
HMK’nun 266. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, HMK’nun 267. ve 268. maddesi gereğince dava dosyasının re’sen seçilecek bir bankacı bilirkişiye dava dosyasının tevdine, bilirkişiye HMK’nun 268. maddesi gereği davacı bankanın ticari defter ve kayıtları üzerinde yerinde inceleme yapması, raporuna esas alacak olup da dosya içinde bulunmayan kayıt ve belgeler olursa birer suretinin raporuna eklemesi için yetki verilmesine, HMK’nun 273. maddesi gereğince kredi sözleşmesinin tarafları, kredi miktarı, kefalet limiti, hesap kat tarihi, kat ihtarındaki miktar, ihtarın tebliği tarihi, akdi faiz ve temerrüt faiz oranları ve miktarları, davacı bankanın temerrüt tarihi itibari ile fiilen uyguladığı en yüksek akdi faiz oranının belirlenip sözleşme hükümleri ile kararlaştırılan şekilde davalı tarafın sorumlu olduğu temerrüt faiz oran ve miktarının tespiti, varsa dava tarihi ve icra takip tarihi itibari ile icra takibinde talep konusu edilen her bir alacak yönünden asıl alacak, temerrüt faizi, BSMV, masraf ve depo talep edilen gayri nakdi alacak miktarlarının ne olduğu, takip tarihinden dava tarihine kadar olan dönem içinde yapılan ödeme varsa ödeme tarih ve miktarlarının ne olduğunun dava tarihinden bilirkişinin inceleme tarihine kadar geçen dönem içinde yapılan ödeme varsa yapılan ödeme tarih ve miktarlarının ne olduğu, müşterek borçlu müteselsil kefiller yönünden sorumluluk miktarlarına ilişkin değerlendirmeler içerir hüküm vermeye ve denetime elverişli açıklamalı rapor tanzimi için bilirkişiye yetki ve görev verilmesine karar verilmiştir.
Bankacı bilirkişi *** tarafından düzenlenen *** tarihli raporda özetle; “1- Bankanın dava dışı asıl borçlu firmadan temerrüt tarihi itibariyle 399.129,09-TL rehinli ve 250.744,68-TL rehinsiz alacak olmak üzere toplam 649.873,77-TL nakit ve ayrıca 3 adet çek yaprağı banka sorumluluk tutarından kaynaklanan 5.230.00-TL gayrınakdi alacağının bulunduğu, banka ile dava dışı asıl borçlu firma arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinin müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olmaları nedeniyle: kefiller …, … ve …’ün *** temerrüt tarihine göre bankanın dava dışı asıl borçlu firmadan icra takip tarihi itibariyle 399.129,09-TL rehinli, ve 250.744,68-TL rehinsiz alacak olmak üzere toplam 649.873,77-TL nakit ve ayrıca 3 adet çek yaprağı banka sorumluluk tutarından kaynaklanan 5.230.00-TL gayrınakdi alacağına …, … ve …’ün müteselsil kefaletinin bulunduğu, … San. Tic. A.Ş.’nin *** temerrüt tarihine göre bankanın icra takip tarihi itibariyle dava dışı asıl borçlu firmadan 398.553,82-TL rehinli, ve 250.744,68-TL rehinsiz alacak olmak üzere toplam 649.298,50-TL nakit ve ayrıca 3 adet çek yaprağı banka sorumluluk tutarından kaynaklanan 5.230.00-TL gayrınakdi alacağına … San.tic. A.Ş.’nin müteselsil kefaletinin bulunduğu, … miraşcısı olması sebebiyle … açısından, bankanın icra takip tarihi itibariyle dava dışı asıl borçlu firmadan 390.164,78-TL rehinli, ve 250.744,68-TL rehinsiz alacak olmak üzere toplam 640.909,46-TL nakit alacağının davacı banka vekli tarafından icra takip talebinde talep edildiği üzere (275.047,92-TL + 95.756,79 -TL ) 370.804,71-TL’lık kısmına ve ayrıca 3 adet çek yaprağı banka sorumluluk tutarından kaynaklanan 5.230.00-TL gayrınakdi alacağına …’nun mirasçı sıfatıyla sorumluluğunun bulunduğu” belirtilmiştir.
Bankacı bilirkişi ….. tarafından düzenlenen *** tarihli rapora karşı beyan ve itirazlar üzerine dosyanın rapor veren bankacı bilirkişiye tevdi ile tarafların iddia ve savunmaları, mevcut delil durumu, gerekli görüldüğü takdirde davacı bankanın defter ve kayıtları üzerine yeniden yerine inceleme yapılması ve düzenlenecek rapora esas alınacak olup da dosya arasında bulunmayan kayıt ve belgeler olursa bunlardan suret alıp ek raporuna ekleme yetkisi verilmek suretiyle tarafların *** tarihli rapora karşı itirazlarını karşılar suretle denetime ve hüküm vermeye elverişli açıklamalı ek rapor tanzimi için bilirkişiye yetki ve görev verilmesine karar verilmiştir.
Bankacı bilirkişi ***tarafından düzenlenen *** tarihli ek raporda özetle; “Davacı banka vekili tarafından borcun tamamının teminatlı kredi olduğu ve asıl alacak tutarlarının hatalı olduğunun beyan edildiği, asıl borçlu firmanın borçlarına karşılık bankaya verilen ipoteklerin değerleri toplamına kadar olan tutar teminatlı kredi olarak kabul edilmiş teminatı aşan kısım ise adi alacaklar olarak kabul edilmiştir. Banka tarafından alacaklılar toplantısı için komiserliğe bildirilen listede açıkca belirtilmiştir. Diğer tarafından bankanın alacakları banka kayıtları üzerinde yaptığımız inceleme ve bankadan aldığımız belgelere göre belirlenmiştir. Davalılar vekilinin bankaya verilen ipoteklerin sadece DBS kredileri için teminat oluşturduğunu diğer kredilerin kefalet karşılığı -adi teminatsız krediler olduğu, yapılan ödemeler ile teminatlı kredilerin kapatılmış olmasının gerektiğinin beyan edildiği, bankaya verilen ipotek resmi senetleri incelendiğinde bankaya verilen ipoteklerin bankanın bütün alacaklarına teminat olarak verilmiş sayılacağı konusunda açıkca hüküm içerdiğinden sadece belirle krediye teminat olmadığı teminatın değeri ve ipotek limiti ölçüsünde bütün borçlara teminat oluşturduğu, davalılar vekilinin yapılan ödemeler ve hesaplamalarda hata olduğu beyanı üzerine kök raporumuzda yapmış olduğumuz hesaplamalar tekrar kontrol edilmiş olup hesaplamalarımızda herhangi bir hata tespit edilmediğinden kök raporumuzda belirtilen hususlarda bir değişiklik yapılmamıştır.” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Tarafların önceki bilirkişinin rapor ve ek rapora beyan ve itirazları ve talepleri dikkate alınarak HMK’nun 266. maddesi gereğince yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, HMK’nun 267. ve 268. maddesi gereğince yetki alanımızda yeterli sayıda ehil bilirkişi bulunmadığından Ankara bilirkişilik listesinden 2 bankacı ve 1 icra iflas alanında nitelikli hesap bilirkişisinden oluşturulacak bilirkişi kuruluna dava dosyasının tevdine, HMK’nun 273. maddesi gereğince kredi sözleşmesinin tarafları, kredi miktarı, kefalet miktarı, hesap kat tarihi, kat tarihindeki ihtar, ihtarın tebliğ tarihi, ihtar ile muhataplara verilen süre, bu sürenin son gününün resmi tatil veya hafta sonuna denk gelip gelmediğinin tespiti ile buna göre temerrüt tarihinin belirlenmesi (ihtarda verilen sürenin son günü hafta sonuna veya resmi tatile denk geliyorsa takip eden ilk iş gününden sonraki gün temerrüt oluşacağı hususunun dikkate alınması), bankanın temerrüt tarihi itibari ile uyguladığı en yüksek akdi faiz oranının belirlenerek sözleşme hükümleri ile kararlaştırılan şekilde davalı tarafın sorumlu olduğu temerrüt faiz oranının tespiti, bu yapılırken davacının icra takibinde talep ettiği oranın göz önünde bulundurulması ve talebe bağlılık kuralı doğrultusunda hareket edilmesi, mahkememizin … Esas sayılı konkordato dosyasının bu dosyaya eklenen uyap kayıt örnekleri, bu dosyanın içindeki kayıt ve belgeler, ipotekli taşınmazın konkordato talep eden şirkete ait olmayıp başka kefillere ait olması, yine ipotekli taşınmazın Kayseri Gayrimenkul Satış İcra Dairesi’nin *** Esas sayılı takip dosyasına konu edilmiş olması ve bu dosyada kıymet takdirinin yapılarak satılmış olması, daha önce alınan rapor ve ek rapora tarafların beyan ve itirazları önceki rapordan sonra dosyaya giren tüm beyan, belge ve bilgilerin değerlendirilmesi sureti ile varsa davacı bankanın takip tarihi itibari ile talep edilen her bir kalem yönünden alacağının kaçar TL olduğu, asıl alacak, işlemiş temerrüt faizi, BSMV, masraf, depo talep edilen gayri nakdi alacaklılar gibi her bir takipte talep edilen alacak kalemi ile ilgili değerlendirme ve hesaplama yapılması, takip tarihinden dava tarihine kadar olan dönemde tahsilat yapılıp yapılmadığı, varsa tahsilat tarihi ve miktarının ne olduğu, müteselsil kefiller yönünden sorumluluk miktarlarının ne olduğu hususlarında hüküm vermeye ve denetime elverişli açıklamalı rapor tanzimi için bilirkişilere yetki ve görev verilmesine karar verilmiştir.
Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne yazılan talimat gereğince Nitelikli Hesap Uzmanı bilirkişi Doç. Dr. ***’dan oluşturulan bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen *** tarihli raporda özetle; “*** tarihli 750.000,00-TL limitli, 29/11/2016 tarihli 2.000.000,00-TL limitli, 23/03/2018 tarihli 4.000.000,00-TL limitli genel kredi sözleşmesinin tüm sayfalarının, davacı banka tarafından, dava dışı asıl borçlu firma ve davalı kefillere keşide edilen Beyoğlu 48. Noterliği’nin *** yevmiye nolu ihtarnamesinin ve ihtarnameye ilişkin tebliğ evraklarının, *** nolu BCH kredilerine ilişkin uygulanan akdi faiz oranlarını, faiz tahakkuk ve tahsilatlarını içerir kredi hesap ekstrelerinin, dava dışı asıl borçlu firmaya tahsis edilen ve kullandırılan ek hesaba (kredili mevduat hesabına) ilişkin faiz tahakkuk ve tahsilatlarını içerir kredi hesap hareketlerinin, *** nolu DBS kredilerine ilişkin uygulanan akdi faiz oranını ve faiz tahakkuklarını varsa tahsilatlarını içerir kredi hesap ekstrelerinin, gayrinakdi depo talebine ilişkin dava dışı asıl borçlu firmaya teslim edilen çeklere ilişkin çek raporunun, davalılar vekilinin beyan ettiği tahsile verilen çekler ve tahsilatlarını (hangi kredi hesabına tahsil edildiğini) içerir hesap hareketlerinin/belgenin, ipotekli taşınmazların konkordato sürecinde yapılan ekspertiz işlemlerine ilişkin ekspertiz raporlarının, dosyaya kazandırılması ve/veya uyap üzerinde taranması durumunda; dosyanın ihtilaf konusu olan hususla ilgili olarak varsa tarafların alacak borç durumlarının tespiti bakımından rapor düzenlenebileceği” belirtilmiştir.
Davacı banka vekiline mahkememizin *** Esas sayılı dosyasındaki *** tarihli bilirkişi raporunun 23 ve 24. sayfalarında incelenmek üzere istenilen 8 bent halinde yazılı sözleşme ve tebliğ mazbatası ile birlikte ihtarnamelerin, hesap ekstrelerinin, ek hesaba ait kredi hesap hareketlerinin, çek raporlarının, ipotekli taşınmazların, ekspertiz raporlarının ve diğer istenilen kayıt, belge ve bilgilerden dosyamız içerisinde olmayanları dosyaya ibraz etmesi hususunda süre verilmiş, davacı banka vekilince *** tarihli dilekçesi ekinde istenilen belgelerin ibraz edildiği anlaşılmıştır.
Melikgazi Tapu Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak***İlçesi, *** Mahallesi, 21 Ada, 86 Parsel, zemin kat, A giriş, 19 ve 20 bağımsız bölüm sayılı taşınmazlara ilişkin *** yevmiye numaralı 550.000,00-TL bedelli ve *** tarihli *** yevmiye nolu ve 630.000,00-TL bedelli ipotek işlemlerine ilişkin ipotek resim sözleşmelerinin ekleri ile birlikte çok ivedi gönderilmesi istenilmiştir. Müzekkeremize *** tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Kocasinan Tapu Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak *** İlçesi, *** Mahallesi,*** parsel, 6. Kat, 28 bağımsız bölüm sayılı taşınmaza ilişkin *** tarihli *** yevmiye nolu 700.000,00-TL bedelli ve *** yevmiye nolu 700.000,00-TL bedelli ipotek işlemlerine ilişkin ipotek resim sözleşmelerinin ekleri ile birlikte gönderilmesi istenilmiştir. Bu müzekkeremize *** tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Müzekkere cevaplarının gelmesinden sonra ***tarihli ön raporu hazırlayan bilirkişi kurulundan mahkememizin bilirkişilik görevlendirme ara kararı doğrultusunda ayrıntılı rapor düzenlemeleri hususunda yetki ve görev verilmesine karar verilmiştir.
Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yoluyla gönderilen dosyada bilirkişiler Nitelikli Hesap Uzmanı bilirkişi Doç. Dr. ***, Finans Bilirkişisi ***, Finans Bilirkişisi ***’dan oluşturulan bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen *** tarihli ek raporda özetle; “Davacı bankanın huzurdaki davaya konu icra takibindeki alacaklarının teminatı olarak asaleten ve/veya kefaleten toplam 1.250.000,00-TL limitli banka lehine ipotek tesis edildiği tespitiyle davacı bankanın 1.250.000,00-TL’na kadar olan alacaklarının rehinli alacak olarak dikkate alınması ve/veya konkordato komiserler kurulu ve Kayseri 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin verdiği kararla rehinsiz/adi alacaklar yönünden komkordato projesinin onaylandığı görülen 250.744,68-TL alacağın adi alacak olarak, kalan kısmın rehinli alacak olarak dikkate alınması hususunda takdirin sayın mahkemenize ait olduğu, bilirkişi heyetimizce sayın mahkemenizin bu hususta vereceği karar durumuna göre aşağıda tüm banka alacağının rehinli alacak olarak kabul edilmesi ve/veya davacı banka alacağının 250.744,68-TL’lık kısmının adi/rehinsiz alacak kalan kısmının ise rehinli alacak olarak kabul edilmesi durumuna göre her bir alacak kalemi için yapılan terditli hesaplamalar neticesinde, takdir sayın mahkemenize ait olmak üzere; sayın mahkemece davacı banka alacağının tamamının rehinli alacak olarak kabul edilmesine karar verilmesi durumunda; icra takip tarihi itibariyle davalılar ***-… adi ortaklığı, …, …, …’ten toplam nakdi alacak tutarının; 692.605,86-TL asıl alacak, 27.188,64-TL işleyen faiz , 1.359,44-TL faizin 965 gider vergisi, 2.382,74-TL masraf olmak üzere nakdi alacak tutarının 723.536,68-TL olduğu, 95.691,91-TL asıl alacak, 3.128,06-TL işleyen faiz, 156,40-TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere 98.976,37-TL nakit ve 5.230,00-TL gayrinakit olmak üzere toplam alacak tutarının 827.743,05-TL olduğu, icra takip tarihi itibariyle davalı *** San. Ve Tic. A.Ş.’nden toplam nakdi alacak tutarının; 692.605,86-TL asıl alacak, 26.973,89-TL işleyen faiz, 1.348,70 TL faizin %5 gider vergisi, 2.382,74-TL masraf olmak üzere nakdi alacak tutarının 723.311,19-TL olduğu, 495.691,91-TL asıl alacak, 3.128,06-TL işleyen faiz, 156,40-TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere 98.976,37-TL nakit ve 5.230,00-TL gayrinakit olmak üzere toplam alacak tutarının 827.517,56 TL olduğu, icra takip tarihi itibariyle davalı … (mirasçı sıfatıyla) toplam nakdi alacak tutarını 4692.605,86-TL asıl alacak, 21.819,64-TL işleyen faiz, 1.090,98-TL faizin %5 gider vergisi, 2.382,74-TL masraf olmak üzere nakdi alacak tutarının 717.899,22-TL olduğu, 495.691,91-TL asıl alacak, 2.909,03-TL işleyen faiz, 145,45-TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere 98.746,39-TL nakit ve 5.230,00-TL gayrinakit olmak üzere toplam alacak tutarının 821.875,61-TL olduğu, ancak davacı banka icra talebinde davalı …’ndan (mirasçı sıfatıyla) 275.047,92-TL nakit, 95.756,79-TL nakit alacak toplamı 370.804,71-TL talep edildiği, talebe bağlı kalınarak nakit alacak toplamının 370.804,71-TL olarak dikkate alınması gerektiği, tespit edilmiştir.
Sayın mahkemece davacı banka alacağının 250.744,68-TL’lık kısmının adi alacak kalan kısmının ise rehinli alacak olarak kabul edilmesine karar verilmesi durumunda yapılan hesaplama; icra takip tarihi itibariyle davalı … San. Ve Tic. Ltd. Şti. toplam nakdi alacak tutarının; 652.427,26-TL asıl alacak, 24.007,89-TL işleyen faiz, 1.200,39-TL faizin %5 gider vergisi, 2.382,74- TL masraf olmak üzere nakdi alacak tutarının 680.018,28-TL olduğu, 495.691,91-TL asıl alacak, 3.128,06-TL işleyen faiz, 156,40-TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere 98.976,37-TL nakit ve 5.230,00 TL gayrinakit olmak üzere toplam alacak tutarının 784.224,65-TL olduğu, icra takip tarihi itibariyle davalı … San. Ve Tic. A.Ş.’nden toplam nakdi alacak tutarının; 652.395,52- TL asıl alacak, 23.835,18-TL işleyen faiz, 1.191,76-TL faizin %5 gider vergisi, 2.382,74-TL masraf olmak üzere nakdi alacak tutarının 679.805,20-TL olduğu, 495.691,91-TL asıl alacak, 3.128,06-TL işleyen faiz, 156,40-TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere 98.976,37-TL nakit ve 5.230,00-TL gayrinakit olmak üzere toplam alacak tutarının 784.011,57-TL olduğu, icra takip tarihi itibariyle davalı *** (mirasçı sıfatıyla) toplam nakdi alacak tutarının; 651.633,74-TL asıl alacak, 19.689,92-TL işleyen faiz, 984,50-TL faizin %5 gider vergisi, 2.382,74-TL masraf olmak üzere nakdi alacak tutarının 674.690,90-TL olduğu, itibariyle davalı … ( mirasçı sıfatıyla ) toplam nakdi 495.691,91-TL asıl alacak, 2.909,03-TL işleyen faiz, 145,45-TL, faizin %5 gider vergisi olmak üzere 98.746,39-TL nakit ve 5.230,00-TL gayrinakit olmak üzere toplam alacak tutarının 778.667,29- TL olduğu, ancak davacı banka icra talebinde davalı …’ndan (mirasçı sıfatıyla) 275.047,92-TL nakit + 95.756,79-TL nakit alacak toplamı 370.804,71-TL talep edildiği, talebe bağlı kalınarak nakit alacak toplamının 370.804,71-TL olarak dikkate alınması gerektiği, tespit edilmiştir. davacı bankanın iade edilmeyen/arkası yazılan çek yaprağı banka sorumluluk bedelinden kaynaklı 3 adet çek yaprağı için toplam 5.230,00-TL depo talebinde bulunabileceği hususunda takdirin sayın mahkemeye ait olduğu” belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, YARGILAMA VE GEREKÇE: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67/1. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
6545 sayılı Yasa’nın 45/3. maddesi uyarınca dava değeri itibarı ile mahkememiz heyeti yazılı yargılama usulüne göre yargılama tarafından yapılarak dava sonuçlandırılmıştır.
Tarafların uyuşmazlık noktalarının ana başlıklarıyla; davacının genel kredi ve teminat sözleşmesine kefalet nedeniyle davalılardan alacaklı olup olmadığı, davalıların icra takibine vaki itirazın haklı olup olmadığı, bu itirazlarının iptalinin gerekip gerekmediği ve davacının İİK’nun 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatı talep edip edemeyeceği noktalarında toplanmaktadır.
Bilindiği üzere, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptali davası; alacaklının, icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlayan bir eda davası olup, itirazın tebliğinden itibaren bir yıllık süre içinde açılan davada borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması halinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkar tazminatına da hükmedilebilir. (Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku, 2006, s.219, 223). İcra dosyasında itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edildiğine ilişkin bir belge bulunmadığından, eldeki davanın bir yıllık yasal süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalıların Sorumluluğu İrdelendiğinde;
Davalılar vekili tarafından verilen dilekçelerde dilekçesinde özetle; asıl borçlu şirketin Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden konkordato talebinde bulunduğunu ve mahkemenin konkordato projesini adi alacaklar yönünden tasdik ettiğini, asıl borçlu yönünden adi alacak sayılan banka alacağına konkordato geçici mühlet kararı ile faiz işletilemeyeceği, asıl borçlunun faydalandığı bu haklardan kefil olan davacıların da yararlanması gerektiği, asıl borçlunun tabi olduğu külfetten daha fazlasının kefil olan davalılara yükletilemeceğini savunmuştur.
Davalıların bu savunmalarıyla ilgili uyuşmazlığın çözümü için öncelikle kefaletin fer’i niteliği üzerinde durulması gerekmektedir. Kefalet sözleşmesi, her zaman mevcut ve geçerli bir esas borcun varlığını gerektirir. Böylelikle, kefilin yükümlülüğü asıl borçtan kaynaklanan yükümlülüğe bağlı olmaktadır. Bu bağlılığı ifade etmek için kefalet sözleşmesinin fer’i bir sorumluluk doğurduğu söylenir. Kefilin sorumluluğunun fer’iliği, hukuki dayanağını, kefalet sözleşmesinin alacaklıya teminat vermek amacıyla yapılmasında bulur. Kefaletin fer’ilik özelliğinin sonuçları özetlemek gerekirse, Kefil asıl borçludan fazla bir mükellefiyet yüklenemez. Sorumluluğu asıl borçludan daha ağır olamaz. Asıl borç şarta bağlı olduğu halde kefilin şartsız olarak borçlanması, asıl borçlu sadece ağır kusurdan sorumlu olduğu halde kefilin asıl borçlunun hafif kusurundan dahi sorumlu tutulması söz konusu olmaz.
6098 sayılı TBK’nun 590/3. maddesinde de “Asıl borcun muaccel olması, alacaklı veya borçlunun önceden süre içeren bildirimde bulunmasına bağlıysa kefalet borcu için bu süre, bildirimin kefile yapıldığı tarihte işlemeye başlar.” hükmüne yer verilmiştir. Buna göre, asıl borçlu yönünden borcun muaccel olması ihbar şartına bağlı ise, borcun kefil yönünden de muaccel olması için kefile ihbarda bulunulması gereklidir. Kefalet, fer’i niteliği gereği asıl borca bağımlı olduğundan asıl borçtan ayrı (bağımsız) olarak temlik edilemez. Asıl borcun herhangi bir nedenle ortadan kalkması halinde kefil de borcundan kurtulur (TBK. md. 598/1). Kefil asıl borçluya ait bütün def’ileri ve itirazları (aczi ile ilgili olan belli oranda ödeme, faiz ödememe gibi itirazlar dışında) alacaklıya karşı ileri sürme olanağına sahiptir. Kefaletin fer’iliği, bir anlaşmazlık halinde alacaklının sadece kefaletin değil fakat asıl borcun da varlığını ispat etmesini zorunlu kılmaktadır. Fer’ilik prensibinin yasalarla düzenlenmiş bazı istisnaları bulunmaktadır. Bu istisnalar şu şekilde sıralanabilir. Konkordatoya muvafakat etmeyen alacaklı, konkordato tasdik edilse bile kefile karşı alacağın tamamını talep etme hakkını muhafaza eder (İİK. md. 303/1). Borçlu konkordatoda tespit edilen oranda yükümlü olurken, kefilin asıl borcu aşan nispette ödeme ile yükümlü olduğu görülmektedir (Yargıtay 13. Hukuk Dairesi,14/05/2018 tarihli, 2015/42830 Esas ve 2018/5759 Karar sayılı ilamı).
İİK’nun 303/1. maddesine göre, konkordatoyu reddeden (muvafakat etmeyen) alacaklı borçtan birlikte sorumlu olanlara karşı bütün haklarını muhafaza eder ve alacaklı asıl borçluya kefil olan kimseden sanki konkordato yokmuş gibi alacağının tamamını talep etme hakkına sahip olur. Başka bir deyişle, konkordatonun tasdik edilmesi ile birlikte konkordato projesinde asıl borcun vade veya tenzilat ile ödenmesi öngörülmüş olsa dahi, alacaklı alacağını herhangi bir vadelendirme veya tenzilat yapılmaksızın kefalet borcunun normal vadesinde tam olarak kefilden talep edebilme hakkına sahip olur. Bu durum kefalet borcunun, asıl borç miktarıyla sınırlı olması gerektiği ve kefile asıl borçtan fazla bir sorumluluk yüklenemeyeceği kuralına istisna teşkil etmektedir; çünkü, borçlu konkordatoda projesinde kabul edilen miktarla yükümlü olurken, kefil, bu miktarı aşan nispette ödeme ile yükümlü olmaktadır. O halde alacaklının, İİK’nun 303. maddesine göre kefile karşı başvuru haklarını tam olarak koruyabilmesi için, İİK’nun 302. maddesine göre yapılan alacaklılar toplantısında açıkça konkordato projesine red oyu vermesi gerekir. Bununla birlikte alacaklı, İİK’nun 302/7 maddesine göre, alacaklılar toplantısına katılmaz ve toplantının bitimini takip eden yedi gün içinde de herhangi bir oy kullanmazsa, yine onun oyunun red şeklinde değerlendirilmesi gerekir. Ayrıca, alacaklılar toplantısında veya bu toplantının bitimini takip eden yedi gün içinde alacaklının avukatı tarafından kullanılan oy kabul yönünde olmuş olsa dahi, alacaklı vekilinin HMK’nun 74. maddesine göre, konkordato projesine muvafakat etme veya sulh olma konusunda özel yetkisi yoksa, yine bu kabul yönündeki oy geçerli kabul edilmeyip, reddi yönünde değerlendirilmesi gerekir (Levent Börü, “Konkordatonun Kefalet Sözleşmesine Etkileri”, İstanbul Hukuk Mecmuası, sayı:78/3, sayfa: 1260-1261). Davacı banka tarafından asıl borçlu şirketin Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden konkordato talebine ilişkin yapılan alacaklılar toplantısında ve iltihak süresi içinde konkordato projesine olumlu oy vermemiş ve muvafakat etmemiştir. Bu nedenle İİK’nun 303/1. maddesi uyarınca alacaklı davacı banka, borçtan birlikte sorumlu olan davalılara karşı bütün haklarını muhafaza etmektedir ve alacaklı asıl borçluya kefil olan davalılardan sanki konkordato yokmuş gibi alacağının tamamını talep etme hakkına sahiptir. Geçici mühlet tarihinden itibaren kefil olan davalılar bakımından mühlet süreleri içinde faiz işletilemeyeceğine dair davalıların savunması kanuna aykırı olup mahkememizce itibar edilmemiştir.
Yine kredi borcunun yeniden yapılandırması sözleşmesi, varolan ve ödenmeyen borç nedeniyle borcun yeniden yapılandırılmasına ilişkin olarak düzenlenmiştir. Davalı kefillerin çerçeve sözleşme gereği 10 yıl boyunca kefalet sorumluluğu mevcut olup, yeniden yapılandırma sözleşmesinden sorumlu tutulması için ayrıca bu sözleşmede imzasının bulunması gerekli olmadığından, davalılar vekilinin ödeme planlarında davalıların şahsen kefillik imzalarının bulunmadığına ilişkin savunmaları mahkememizce yerinde görülmemiştir (Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi, 26/02/2020 tarihli, 2019/1105Esas ve 2020/303 Karar sayılı ilamı).
Taraflar arasındaki Genel Nakdi Ve Gayrı Nakdi Kredi Sözleşmesi İrdelendiğinde;
Davacı bankanın Kayseri Kale Şubesi ile davalı asıl borçlu … Ve İnş. San. Tic. A.Ş. arasında *** tarihinde 61 sayfa ve 13 maddeden ibaret 750.000,00-TL limitli genel kredi sözleşmesi düzenlenerek imzalandığı, sözleşme limitinin 17/09/2015 tarihinde 1.000.000,00-TL artırılmak suretiyle 1.750.000,00-TL’na yükseltildiği, iş bu sözleşmenin ve limit artışının …, …, … tarafından müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığı, görülmektedir.
Davacı bankanın Kayseri Kale Şubesi ile davalı asıl borçlu … Ve İnş. San. Tic. A.Ş. arasında *** tarihinde 61 sayfa ve 13 maddeden ibaret 2.000.000,00-TL limitli genel kredi sözleşmesi düzenlenerek imzalandığı, iş bu sözleşmenin …, …, …, tarafından müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığı görülmektedir.
Davacı bankanın Kayseri Kale Şubesi ile davalı asıl borçlu … Ve İnş. San. Tic. A.Ş. arasında *** tarihinde 61 sayfa ve 13 maddeden ibaret 4.000.000,00-TL limitli genel kredi sözleşmesi düzenlenerek imzalandığı, iş bu sözleşmenin …, …, … ve … San. Tic. A.Ş. tarafından müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığı görülmektedir.
Davalıların imzaladıkları genel kredi sözleşmelerine göre kefalet durumları,

Kefilin Adı
Sözleşme Tarihi
Sözleşme Tutarı
Toplam Kefalet Tutarı

***
***
***
1.750.000,00-TL
2.000.000,00-TL
4.000.000,00-TL

7.750.000,00-TL


17/09/2015
29/11/2016
23.03.2018
1.750.000,00-TL
2.000.000,00-TL
4.000.000,00-TL

7.750.000,00-TL

17/09/2015
29/11/2016
1.750.000,00-TL
2.000.000,00-TL
3.750.000,00-TL

23/03/2018
4.000.000,00-TL
4.000.000,00-TL
… A.Ş.
23/03/2018
4.000.000,00-TL
4.000.000,00-TL
*** adi ortaklığı

29/11/2016

2.000.000,00-TL

2.000.000,00-TL

İmzalanan genel kredi ve teminat sözleşmesinin 1. maddesinde taraflar ,3. maddesinde kredi limiti belirtilmiş, 5. maddesinde bu sözleşme tahtında kullandırılacak kredilere uygulanacak azami faiz oranları belirtilmiş, 9. maddede krediler ve müşterinin kredilerle ilgili hak ve yükümlülükleri başlığı altında kullandırılacak kredi türleri hakkında açıklamalara yer verildiği, 9.1. maddesinde Türk Lirası nakit kredi kullandırılması ile ilgili açıklamalar bulunduğu, 9. maddenin 18. fıkrasında ticari kredi kartı kredisi kullandırılması ve 9. maddenin 19.fıkrasında kredinin geri ödeme planına (takside ) bağlanarak kullandırılması başlığı altında taksitli kredilerin kullandırılması ve tahsiline ilişkin genel esaslar belirlenmiş buna göre “Müşteri bu kredinin mutabık kalınacak vade ve tutarlarda ödenmek üzere düzenlenecek geri ödeme planı çerçevesinde geri ödeneceğini kabul eder.. Müşteri bu maddeye istinaden bankaca düzenlenen geri ödeme planlarında belirlenen taksitlerden herhangi birini vadesinde ödemediği veya taksitler ödeniyor olsa bile müşterinin bu sözleşmedeki yükümlülüklerinden herhangi birini yerine getirmemesi halinde ya da varsa diğer kredilerinden herhangi birinin kat edilmesi halinde başkaca hiçbir ihbar veya merasime gerek olmaksızın işbu kredi borcunun tamamının kendiliğinden muaccel olacağını ve bu nedenle bakiye borcunun tamamının derhal ve nakden ödemekle yükümlü olduğunu kabul ve beyan eder..” denildiği, 9. maddenin 21. fıkrasında çek karnesi verilmesine bağlı gayrınakdi kredi başlığı altında ” Bankanın kredi limitinin dahilinde bu sözleşme ile açtığı kredinin bir kısmını veya tamamını çek karnesi verilmesi için gayrınakdi kredi olarak kullandırabileceği, müşteriye teslim edilen çek karnesindeki herbir yaprak için bankanın ilgili mevzuat kapsamında ödemekle yükümlü olduğu tutarlar kadar hesaba gayrınakdi risk girişi yapılır, banka tarafından çek sorumluluk tutarı ödenmesi halinde nakit krediye dönüşür , banka çek yapraklarını herzaman geri isteyebilir, Müşteri banka nezdindeki tüm hesaplarında bulunan tutarların bankadan almış olduğu çek yaprakları için Banka sorumluluk tutarını karşılayacak tutarını bankaya rehnettiğini, bankanın dilerse bu tutarları bloke hesaba aktarmaya yetkili olduğunu kabul eder, ” denildiği, 9. maddenin 22. fıkrasında doğrudan borçlandırma sözleşmesine bağlı gayrınakdi kredi, başlığı altında ” Bankanın bu sözlşeme ile tahsis edeceği kredinin tümünü veya bir bölümünü doğrudan borçlandırma sözleşmesine bağlı kredi olarak 3. kişilere karşı ödemelerin garanti edilmesi şeklinde kullandırabileceği, bu kredi için sözleşmenin garanti kredisine ilişkin hükümleri ile banka ile müşteri arasında imzalanan doğrudan borçlandırma yetki belgesi hükümlerininde bu sözleşme ile birlikte geçerli ve ayrılmaz bir parçası olduğunun kabul edildiği, ” denildiği, 10.9. maddesinin kredinin kefalet karşılığı kullandırılması ve müteselsil kefillerin sorumluluğu detaylı olarak açıklanmış olup; “… Müteselsil kefiller Bankanın merkez ve şubelerinde müşteri lehine açılmış veya açılacak olan her türlü krediler ile bu kredilere ilişkin olarak doğmuş ve doğacak tüm borç ve taahhütlerinden, mevzuattan kaynaklanan çek garanti tutarlarından gerek yalnız gerekse diğer kişilerle birlikte asaleten veya müteselsil kefil sıfatıyla krediler sebebiyle doğmuş ve doğacak tüm borçlardan sözleşmede kefilin kendi el yazısı ile belirtmiş oldukları tutara kadar sorumlu olduklarını kabul ederler… Müteselsil kefiller borcun tamamı rehinle temin edilmiş olsa dahi, Banka’nın kendileri hakkında TBK m.586 ve İİK m.257 uyarınca ihtiyati haciz ve haciz yoluyla takip yapmasını kabul ederler…” denildiği, maddenin son paragrafında “bu maddeyi ve sözleşmeyi müzakere etmek suretiyle, menfaatimize aykırı olabilecek düzenlemeleri ve sonuçlarını bilerek ve anlayarak kabul ettiğimizi, bu suretle müteselsil kefil sıfatıyla yükümlülük altına girdiğimizi, ticari kararımızın bu yönde olduğunu kabul ve beyan ederiz…” denildiği, 11. maddesinde temerrüt ile ilgili açıklamaların yapıldığı, sözleşmede sayılan temerrüt hallerinden herhangi birinin gerçekleşmesi durumunda bankanın noter aracılığı ile veya iadeli taahhütlü mektupla yada güvenli e.imza kullanarak kayıtlı e.posta sistemi ile yapacağı bildirim ile, açtığı veya açacağı hesap veya hesapların veya kredilerin bir kısmını veya tamamını keserek, gayrınakit kredilerin ise depo edilmesini talep ederek müşterinin borçlarını muaccel hale getirebileceğini ve başkaca bir merasime gerek kalmaksızın temerrüde düşmüş sayılacaklarını,kredilerin tamamı veya bir kısmı için kanuni takibe geçmeye yetkili olduğunu, temerrüt faizinin belirlenmesi ile ilgili olarak son fıkrasında “Temerrüt faiz oranının tespitinde TL borç için bankanın TCMB’ye TL krediler için bildirmiş olduğu, muacceliyet tarihi itibariyle geçerli olan en yüksek kredi faiz oranının % 30 fazlası ve döviz borcu için Müşterinin döviz kredilerine uygulanan kredi faiz oranının en yüksek olanının % 30 fazlası dikkate alınacaktır…” denildiği görülmektedir.

Davalılar …-… (***Ticaret) Adi Ortaklığı, …, … ve …’ün Kefaletlerinin İrdelenmesinde;
6098 sayılı TBK’nun “eş rızası” başlıklı 584/1. maddesinde; “Eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı bulunmadıkça yasal olmayan ayrı yaşama hakkı doğmadıkça ancak diğerinin yazılı rızasına kefil olan olabilir, bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olması şarttır.” hükmü düzenlenmiştir. Aynı maddeye 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 28/03/2013 tarihli 6455 sayılı yasanın 77. maddesi ile eklenen 3. fıkrasında ise “Ticaret siciline kayıtlı ticari işletmenin sahibi veya ticaret şirketinin ortak yada yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili olarak verilecek kefaletler, mesleki faaliyetleri ile ilgili olarak esnaf ve sanatkarlar siciline kayıtlı esnaf veya sanatkarlar tarafından verilecek kefaletler, 27/12/2006 tarihli ve 5570 sayılı Kamu Sermayeli Bankalar Tarafından Yürütülen Faiz Destekli Kredi Kullandırılmasına Dair Kanun kapsamında kullanılacak kredilerde verilecek kefaletler ile tarım kredi, tarım satış ve esnaf ve sanatkarlar kredi ve kefalet kooperatifleri ile kamu kurum ve kuruluşlarınca kooperatif ortaklarına kullandırılacak kredilerde verilecek kefaletler için eşin rızası aranmaz.” hükmü düzenlenmiştir.
Dosya içerisine alınan Kayseri Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün cevabi yazısının ekindeki sicil kayıt ve belge örneklerinden davalılar …, … ve…’ün asıl borçlu dava dava dışı *** İnş. Malz. Tic. A.Ş.’nin ortağı ve yönetim kurulu üyesi olduğu, bu davalıların asıl borçlu dava dava dışı *** İnş. Malz. Tic. A.Ş.’nin borçlarına müteselsil kefil olduğu, kefil olan …’nun … tarihinde vefatı ile …, …, … ve …’nun yasal mirasçıları olduğu, bu davalıların, davalı asıl borçlu şirketin borçlarına müteselsil kefil olduğu, kefil olunan tutar, kefalet tarihi ve müteselsil kefalet türünün davalı tarafından el yazısı ile yazılıp imzalandığı, davalı ***’in davalı asıl borçlu şirketin ortağı olması nedeniyle 6098 sayılı TBK’nun 584/1. maddesin 3. fıkrası uyarınca eş rızasının gerekli olmadığı, davalının sözleşmenin altındaki adına atfen atılı olan imzasına itiraz etmediği, dolayısı ile kefaletin geçerli bir şekilde alındığı görülmüştür.
Faiz Hususu İrdelendiğinde;
01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 88. ve 120. maddelerinde temerrüt faizine sınırlamalar getirilmiştir. Yürürlük Kanunu’nun 7. maddesine göre söz konusu hüküm 01/07/2012 tarihinden önce başlatılmış takiplerde de uygulanacaktır. Ancak 6102 sayılı TTK’nun 8. maddesine göre ticari işlerde faiz serbestisi ilkesi geçerlidir. Ticaret Kanunu Borçlar Kanunu’na göre daha özel bir kanundur. Aynı tarihte yürürlüğe giren bu özel kanunlar arasındaki farklı nitelikteki hükümler söz konusu olduğundan daha özel nitelikteki 6102 sayılı TTK hükümlerinin dikkate alınarak faiz oranının belirlenmesi gerekir. Mahkememizce 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 88. ve 120. maddesindeki sınırlamaların uyuşmazlıkta uygulanamayacağı taraflar arasındaki kredi sözleşmesi hükümlerinin uygulanması gerekeceği düşünülmüştür.
Taraflar arasında düzenlenen davaya konu genel kredi sözleşmelerinde temerrüt faizi belirlenmesinde ” Temerrüt faiz oranının tespitinde TL borç için bankanın TCMB’na TL krediler için bildirmiş olduğu, muacceliyet tarihi itibariyle geçerli olan en yüksek kredi faiz oranının %30 fazlası dikkate alınacaktır…” ilan edilen kredi faiz oranı %36,00 olduğu görüldüğünden temerrüt faiz oranının %36,00- x 1,30 = %46,80 olarak talep edilmesinin sözleşmeye uygun olduğu, görülmektedir. 10.5. maddesinde; “10.5. maddesinde müşteri kredi borcunu vadesinde ödenmemesi veya borcun sözleşme kapsamında muaccel hale gelmesi halinde; müşteri borcunun hangi tür krediden doğduğuna ve bu kredi vadesine bakılmaksızın alacağın muaccel hale geldiği tarihten itibaren bankaca borçlu cari hesap şeklinde çalıştırılan kredilere uygulanan en yüksek cari faiz oranının 2 katı oranında gecikme faizi ödeyeceğini kabul ve taahhüt eder.” hükmünün düzenlendiği, Nitelikli Hesap Uzmanı bilirkişi Doç. Dr. ***’dan oluşturulan bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 10/05/2022 tarihli ek raporda, BCH kredilerinden kaynaklanan nakdi alacaklar için %46,80 oranında; kredi kartı, kredili ticari mevduat hesabı (esnek hesap) ve DBS kredilerinden kaynaklanan nakdi alacaklar için yıllık %24 oranında temerrüt faizi temerrüt faizi talep edebileceğinin hesaplandığı, buna göre takipte talep edilen temerrüt faizi oranının yasaya, sözleşmeye ve yerleşik yargı uygulamalarına uygun olduğu görülmektedir.
Hesap Kat İhtarnamesinin İncelenmesinde;
Davacı banka tarafından dava dışı asıl borçlu … Ve İnş. San. Tic. A.Ş. ile …, …, …, … ve Ticaret Anonim Şirketi Ve …’e hitaben muaccel hale gelen ana para faiz, KKDF, BSMV ve sözleşme gereğince 16/12/2019 tarihi itibariyle ödenmesi gereken toplam 809.259,93-TL nakit kredilerden kaynaklanan alacaklarının 24 saat içinde ödenmesini, ayrıca çek yapraklarından kaynaklanan 61.710,00-TL gayrınakdi alacaklarının 24 saat içinde depo edilmesini aksi halde yasal yollara başvurularak tahsil yoluna gidileceğinin belirtildiği Beyoğlu 48.Noterliği’nin *** yevmiye nolu ihtarnamesinin asıl borçlu firma, …, … ve …’e 21/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği görüldüğünden temerrüt tarihi 23/12/2019 olarak, … ve Ticaret Anonim Şirketi’ne gönderilen ihtarnamenin *** tarihinde tebliğ edildiği görüldüğünden temerrüt tarihi 25/12/2019 olarak, mirasçı …’na ihtarname gönderilmediğinden mirasçı olarak temerrüt tarihi icra takip tarihi *** olarak, tespit edilmiştir. Müteveffa kefil …’nun vefat etmiş olması nedeniyle muhataba gönderilen ihtarname tebliğ edilememiştir.
Alacak miktarı değerlendirildiğinde;
Kredi sözleşmesine dayanılarak yapılan eldeki davaya konu icra takibinde alacak hesabı yapılırken; takibe dayanak kredi sözleşmelerindeki hüküm nedeniyle davacı bankanın kayıt ve belgelerinin esas alınması hesabın kat edildiği tarih itibariyle davacı banka alacağının belirlenmesi bu miktara kat tarihinden ihtarda verilen ödeme süresinin sonuna kadar geçen sürede borçlunun henüz mütemerrit duruma düşmediğinin kabulü ile akdi (cari=sözleşme dönemi) faiz uygulanmalı; ödeme süresinin dolmasından sonra (temerrüdün gerçekleşmesi üzerine) alacağa temerrüt faizi uygulanmalıdır. Buna göre, temerrüt tarihine kadar akdi faiz ve faizin gider vergisi hesaplanıp kapitalize edilerek temerrüt tarihindeki asıl alacağın bulunması, bu alacağa takip tarihine kadar temerrüt faizi ve BSMV işletilerek takip tarihindeki toplam alacak miktarının bulunması, takip tarihinden sonra yapılan ödemeler var ise bunların öncelikle masraf ve faizlere mahsubunun yapılması ve dava tarihindeki alacak miktarının belirlenmesi gerekir. Mahkememizce aldırılan bankacı bilirkişinin raporunda buna uygun hesaplama yapıldığı görülmekle mahkememizce benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Nitelikli Hesap Uzmanı bilirkişi Doç. Dr. ***’dan oluşturulan bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen ***tarihli ek raporda alternatifli olarak davacı banka alacağının rehinli alacak olarak kabul edilmesi ihtimaline göre yapılan hesaplamalar dosya kapsamındaki delillerle uyumlu, yasaya ve yerleşik yargı uygulamalarına uygun ve denetime elverişli görülerek mahkememizce benimsenerek hükme esas alınmıştır. Bilirkişi kurulunun ek raporunda taleple bağlılık ilkesi gereği icra takip tarihi ve dava tarihi itibarı ile davacı bankanın dava dışı asıl borçlu firmaya kullandırılan krediler nedeniyle, kullandırılan nakdi krediler yönünden davalılar …-… (*** Ticaret)Adi Ortaklığı, …, … ve …’ün; kullandırılan BCH kredilerinen kaynaklanan 692.605,86-TL asıl alacak, 27.188,64-TL işlemiş temerrüt faizi, 1.359,44-TL BSMV ve 2.382,74-TL masraf olmak üzere toplam 723.536,68-TL, kredi kartı, kredili ticari mevduat hesabı (esnek hesap) ve DBS kredilerinden kaynaklanan 95.691,91-TL asıl alacak, 3.128,06-TL işlemiş temerrüt faizi ve 156,40-TL BSMV olmak üzere toplam 98.976,37-TL’ndan genel toplamda (723.536,68-TL + 98.976,37-TL) 822.513,05-TL’dan sorumlu oldukları, kullandırılan nakdi krediler yönünden davalı … ve Tic A.Ş.’nin BCH kredilerinden kaynaklanan 692.605,86-TL asıl alacak, 26.973,89-TL işlemiş temerrüt faizi, 1.348,70-TL BSVM ve 2.382,74-TL masraf olmak üzere toplam 723.311,19-TL,kredi kartı, kredili ticari mevduat hesabı (esnek hesap) ve DBS kredilerinden kaynaklanan 95.691,91-TL asıl alacak, 3.128,06-TL işlemiş temerrüt faizi ve 156,40-TL BSMV olmak üzere toplam 98.976,37-TL’dan genel toplamda (723.311,19-TL + 98.976,37-TL) 822.287,56-TL’dan sorumlu olduğu, kullandırılan nakdi krediler yönünden müteselsil kefil … mirasçısı davalı …’nun, BCH kredilerinden kaynaklanan 275.047,92-TL asıl alacak ve kredi kartı, kredili ticari mevduat hesabı (esnek hesap) ve DBS kredilerinden kaynaklanan 95.691,91-TL asıl alacak, 2.909,03-TL işlemiş temerrüt faizi ve 145,45-TL BSMV olmak üzere toplam 98.746,39-TL’dan genel toplamda (275.047,92-TL + 98.746,39-TL) 343.794,31-TL’dan sorumlu olduğu hesaplanmış ve bu konudaki görüş ve kanaatini bildirilmiştir. Yine davacı bankaya iade edilmemiş çeklerin yasal sorumluluk bedelinden kaynaklanan gayrinakdi risk nedeni ile davacının depo talebinin kısmen kabulü ile 5.230,00-TL’nın davalılar tarafından davacı banka nezdinde açılacak faiz getirmeyen bir hesapta depo edilmesi gerektiği, gayrinakdi risk oluşturan diğer çek yapraklarının davacı bankaya iade edilmiş olduğu bildirilmiştir. Mahkememizce dosya kapsamı ile uyumlu, denetime elverişli ve Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın konu ile ilgili içtihatları ile uyumlu bulunduğundan bu ek rapordaki bu hesaplamalar benimsenerek hükme esas alınmıştır.
İcra İnkar Tazminatı İstemi İrdelendiğinde;
Davacı taraf, dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur. Davalılar ise kötüniyet tazminatı talebinde bulunmamışlardır.
İİK’nun 67/1. maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir.
Davalılar hakkında davanın kısmen kabulüne karar verilen alacak miktarının genel kredi sözleşmesinden kaynaklı banka kayıtlarına dayalı likit, yani belirlenebilir bir alacak olduğu kanaati ile, İİK’nun 67/2. maddesi gereğince itirazın iptaline karar verilen toplam 822.513,05-TL’nın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının (davalı … San. Ve Tic. A.Ş.’nin 822.287,56-TL’nin takdiren %20’si oranında ve davalı …’nun 343.794,31-TL’nin takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatı kısmından sorumlu olmaları koşulu ile) davalılardan alınarak davacıya verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE,
1-Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasına davalıların vaki İTİRAZLARININ KISMEN İPTALİ ile,
a) Kullandırılan nakdi krediler yönünden davalılar …-… (***Ticaret)Adi Ortaklığı, …, … ve …’ün;
aa) Kullandırılan BCH kredilerinen kaynaklanan 692.605,86-TL asıl alacak, 27.188,64-TL işlemiş temerrüt faizi, 1.359,44-TL BSMV ve 2.382,74-TL masraf olmak üzere toplam 723.536,68-TL,
ab) Kredi kartı, kredili ticari mevduat hesabı (esnek hesap) ve DBS kredilerinden kaynaklanan 95.691,91-TL asıl alacak, 3.128,06-TL işlemiş temerrüt faizi ve 156,40-TL BSMV olmak üzere toplam 98.976,37-TL’ndan genel toplamda (723.536,68-TL + 98.976,37-TL) 822.513,05-TL’dan sorumlu olmaları,
b) Kullandırılan nakdi krediler yönünden davalı … Ve Tic. A.Ş.’nin;
ba) BCH kredilerinden kaynaklanan 692.605,86-TL asıl alacak, 26.973,89-TL işlemiş temerrüt faizi, 1.348,70-TL BSVM ve 2.382,74-TL masraf olmak üzere toplam 723.311,19-TL,
bb) Kredi kartı, kredili ticari mevduat hesabı (esnek hesap) ve DBS kredilerinden kaynaklanan 95.691,91-TL asıl alacak, 3.128,06-TL işlemiş temerrüt faizi ve 156,40-TL BSMV olmak üzere toplam 98.976,37-TL’dan genel toplamda (723.311,19-TL + 98.976,37-TL) 822.287,56-TL’dan sorumlu olması,
c) Kullandırılan nakdi krediler yönünden müteselsil kefil … mirasçısı davalı …’nun;
ca) BCH kredilerinden kaynaklanan 275.047,92-TL asıl alacak ve
cb) Kredi kartı, kredili ticari mevduat hesabı (esnek hesap) ve DBS kredilerinden kaynaklanan 95.691,91-TL asıl alacak, 2.909,03-TL işlemiş temerrüt faizi ve 145,45-TL BSMV olmak üzere toplam 98.746,39-TL’dan genel toplamda (275.047,92-TL + 98.746,39-TL) 343.794,31-TL’dan sorumlu olması koşuluyla İCRA TAKİBİNİN DEVAMINA,
2-Takip tarihinden tahsil tarihine kadar BCH kredilerinden kaynaklanana nakdi alacaklar için %46,80 oranında; kredi kartı, kredili ticari mevduat hesabı (esnek hesap) ve DBS kredilerinden kaynaklanan nakdi alacaklar için yıllık %24 oranında temerrüt faizi işletilmesine ve takip sonrası işleyecek tüm faizlere %5 oranında BSMV yürütülmesine,
3-Nakdi krediler yönünden davacının FAZLAYA İLİŞKİN İTİRAZIN İPTALİ İSTEMİNİN REDDİNE,
4-Nakdi krediler yönünden itirazın iptaline karar verilen 822.513,05-TL’nın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının (davalı … San ve Tic AŞ’nin 822.287,56-TL’nin takdiren %20’si oranında ve davalı …’nun 343.794,31-TL’nin takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatı kısmından sorumlu olmaları koşulu ile) davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı bankaya iade edilmemiş çeklerin yasal sorumluluk bedelinden kaynaklanan gayrinakdi risk nedeni ile davacının DEPO TALEBİNİN KISMEN KABULÜ ile 5.230,00-TL’nın davalılar tarafından davacı banka nezdinde açılacak faiz getirmeyen bir hesapta depo edilmesine, gayrinakdi risk oluşturan diğer çek yapraklarının davacı bankaya iade edilmiş olması nedeni ile fazlaya ilişkin depo istemi yönünden karar verilmesine yer olmadığına,
6-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince nakdi krediler yönünden alınması gereken 56.185,86-TL nispi karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 10.430,42-TL ile icra dosyasına yatırılan peşin harç miktarı olan 4.318,12-TL’nın mahsubu ile bakiye 41.437,33-TL (davalı … Ve Tic. A.Ş.’nin 41.437,32-TL’lık kısmından ve davalı …’nun 8.736,04-TL’lık kısmından sorumlu olması koşulu ile) karar ilam harcının davalılardan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
7-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince depo talebi yönünden alınması gereken 80,70-TL nispi karar ve ilam harcının davalılardan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) kabul ve ret oranına göre hesap edilen 1.257,16-TL’nın davalılardan, bakiye 62,84-TL’nın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
9-Davacı tarafından peşin yatırılan 54,40-TL başvurma harcı, 10.430,42-TL peşin harç ve 4.318,12-TL icra dairesine yatan icra harcı olmak üzere toplam 14.802,93-TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davacı tarafça yapılan 90,00-TL e-tebligat gideri, 120,00-TL tebligat gideri, 1,70-TL KEP gideri, 4.093,60-TL bilirkişi, talimat ve dosya gönderme masrafı ile 36,00-TL posta masrafı olmak üzere toplam 4.341,30-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre belirlenen 4.124,23-TL’nın (davalı … Ve Tic. A.Ş.’nin 4.124,19-TL’lık kısmından ve davalı …’nun 1.642,18-TL’lık kısmından sorumlu olması koşulu ile) davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
11-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
12-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
13-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince nakdi krediler yönünden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesap ve taktir olunan 108.476,44-TL (davalı … Ve Tic. A.Ş.’nin 108.450,64-TL’lık kısmından ve davalı …’nun 51.131,20-TL’lık kısmından sorumlu olması koşulu ile) nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
14-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince nakdi krediler yönünden davanın reddedilen kısmı üzerinden hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
15-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince depo talebi yönünden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
16-Koşulları bulunmadığından depo talebi yönünden davalılar lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dair, davacı vekili ve davalılar vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.19/09/2022

Başkan …
E-imzalıdır
Üye …
E-imzalıdır
Üye …
E-imzalıdır
Katip …
E-imzalıdır