Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/102 E. 2022/291 K. 13.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
Kabul
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
KARAR YAZIM TARİHİ : ***

Mahkememize açılan Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Kayseri ilinde konut yapı kooperatifi olarak faaliyet gösterdiğini, davalının kooperatifin üyesi olduğunu, davalının müvekkili kooperatife olan borçları nedeniyle hakkında Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığını, davalının itirazı nedeniyle takibin durmasına karar verildiğini, davalıya Kayseri ili, *** ilçesi, *** pafta, 797 ada, 1 parsel, A Blok 14. Kat 54 bağımsız bölüm numaralı taşınmazın teslim ve tescil edildiğini, müvekkili kooperatifin 09.12.2018 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul gündeminin 4. maddesinin ”daha önceleri oluşturulan teknik heyet yani komisyon tarafından çıkartılan *** tarihinde yapılan olağan genel kurulda gündem maddelerinden olan 12. maddesinde görüşülerek genel kurulca kesin hesap olarak kabul edilen 106.303,00-TL’nin yerine yine Kayseri 1. Noterliğince *** tarih ve *** yevmiye nolu ve imzaları doğruluğu bakımından onaylanarak, yönetim kuruluna teslim edilen konut kesin maliyetlerinin yani 143.423,75-TL’nin kooperatifin değişik ana sözleşmesinin 61 ve 63 maddeleri hükmü doğrultusunda endeksleme yapılmadığının tespit edilmesi sebebiyle çıkartılan konut kesin maliyetlerinin iptal edilerek yeniden kooperatifin ana sözleşmesinin değişik 61. ve 63. maddesine uygun olarak endeksleme yapılmasına karar verilmiştir.” şeklinde olduğunu, alınan kararlar çerçevesinde davalıya gerekli ihtarnamelerin gönderildiğini ve borcun muaccel hale geldiğini, davalı borçlunun icra takibine yaptığı itirazın haksız ve hukuka aykırı olduğundan bahisle öncelikle davalıya ait Kayseri ili *** ilçesi *** pafta *** ada 1 parsel A Blok 14. Kat 54 bağımsız bölüm numaralı taşınmaz üzerine 3. kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasına, yapılacak yargılama sonunda davanın kabulü ile Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına davalının vaki itirazının iptaline, takibin devamına ve asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan … tarihli beyan dilekçesinde; müvekkilinin davacı kooperatife her hangi bir borcu bulunmadığını, başlatılan takibin hukuki dayanaktan yoksun, mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin bahsi geçen daireyi inşaatı yapan Eser yapı isimli firmanın taşeronu (boyacı) …’dan peşin bedel ile satın aldığını ve ödemesini 2012 yılında …’a elden yaptığını, peşin bedel ödenerek alınmış olan daire ile alakalı “kooperatif nezdinde imzalanması gerekli evraklar var denilerek” müvekkiline kooperatif merkez ofisinde evraklar imzalatıldığını ve iradesi dışında kooperatife üye yapıldığını, müvekkilinin tamamen iyi niyetli olarak yıllardır yaptığı birikim ile evi satın aldığını, davacının açmış olduğu haksız ve mesnetsiz davayı kabul etmediklerinden bahisle davanın reddine, asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, kooperatif kesin maliyet ve kira alacağından kaynaklanmaktadır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir. Zira 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu 99. maddesi uyarınca dava ticari niteliktedir.
6545 sayılı yasanın 45/3. maddesi uyarınca yargılama Tek Hakim tarafından yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizde açılan ve sonuçlanan davada dava değeri 500 Bin TL’nin altında olması nedeniyle 7251 sayılı kanunla değişik 6102 Türk Ticaret Kanununun 4/2. maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanmıştır.
Dava şartı arabuluculuk faaaliyeti kapsamında taraflar görüşmüş ancak anlaşmaya varamamışlardır.
Kayseri 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nin *** esas sayılı dosyasının uyap kayıtları, Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası, kooperatif defter kayıtları ve tarafların dayandığı tüm deliller toplanmıştır.
Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklının *** Yapı Kooperatifi, borçlunun Yüksel Avşar olduğu, 87.497,76-TL toplam alacak üzerinden ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun süresinde yaptığı itiraz ile takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu edilen alacağın kooperatif kayıtları üzerinde nitelikli inceleme ve hesaplama yapılmasını gerektirmesi nedeniyle kooperatif kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış bilirkişi *** tarihli raporunda; davacı kooperatifin *** tarihinde yapılan Olağanüstü Genel Kurul Toplantısının 4. gündem maddesinde, daha önce çıkarılan ve Kayseri 1. Noterliği tarafından *** tarihinde *** yevmiye numarası ile tasdik edilen konut kesin maliyet hesabının kooperatif ana sözleşmesinin 61. maddesine uygun olarak endeksleme yapılmaması nedeniyle yeniden konut kesin maliyetinin çıkarılmasına karar verildiği, hesap komisyonu tarafından yeniden çıkarılan “Konut Kesin Hesap Maliyet Raporu” nun Kayseri 1. Noterliği tarafından *** tarihinde *** yevmiye numarası ile tasdik edildiği, ana sözleşmenin 61. maddesine istinaden oluşturulan İtiraz Komisyonu tarafından yapılan toplantı neticesinde *** tarihinde kesinleştirildiği, yeniden hesaplanan konut kesin maliyet hesabının davacı kooperatif ana sözleşmesine uygun olduğu, davacı kooperatif ana sözleşmesinde ve genel kurul kararlarında peşin üyeliğinin bulunmadığı, davalının kooperatifin olağan üyesi olarak görüldüğü, kooperatif tarafından kendisine verilen borcu yoktur yazısının Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin yerleşik kararlarında bahsedildiği gibi *** sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesinde düzenlenen ortakların hak ve vecibelerde eşitlik ilkesine aykırı olduğu, davacı koopetatifin ortaklarının konut ihtiyaçlarını karşılama sürecinde ihtiyaç halinde birden fazla konut kesin maliyetini çıkatılmasının önünde herhangi bir yasal engel bulunmadığı, davacı kooperatif tarafından hesap komisyonuna hesaplatılan *** tarihli “Konut Kesin Hesap Maliyeti Raporu”nda davalı üyenin 59.887,92-TL tutarında kesin hesaptan kaynaklı borcunun bulunduğu, söz konusu hesaplama doğru olmakla beraber takip tutarı ile sınırlı olmak üzere davalı üyeden icra takibi ile talep edilen tutarın kooperatif kayıtları ile uyumlu olduğu, kesin maliyet hesabında davalının kira borcuna ilişkin herhangi bir hesaplamanın bulunmadığı görüş ve kanaatinde olduğunu bildirmiştir.
*** havale tarihli bilirkişi ek raporunda; davacı koaperatifin *** tarihli Olağan Genel Kurul toplantısının 14. gündem maddesinde alınan karar gereği, 86 pafta, 797 ada, parselde yapımı tamamlanıp kendisine konutları teslimi yapılan kooperatif üyeleri için yönetim kurulu tarafından görevlendirilecek teknik heyet tarafından belirlenecek kira bedellerinin *** tarihinden itibaren alınmasına karar verildiği, Yönetim Kurulu tarafından teknik heyetin belirlemiş olduğu 350,00-TL kira bedelinin üyelerden istenildiği, davalının kendisine teslim edilen Kayseri İli, *** ilçesi, *** pafta, *** ada, 1 parsel, A Blok 14. kat, 54 nolu daireden kaynaklı kira ödemesi yapacak üyelerden olduğu, davalının Genel Kurul kararına istinaden *** tarihinden itibaren takip tarihine kadar geçen süre içerisinde kalan 69 ay için davacı kooperatife ödemesi gereken kira bedelinin 24.150,00-TL olduğu, davacı kooperatif tarafından hesap komisyonuna hesaplatılan *** tarihli “Konut Kesin Hesap Maliyeti Raporu”nda davalı üyenin 59.887,92-TL tutarında kesin hesaptan kaynaklı borcunun bulunduğu, davacı kooperatifin *** tarihli Olağan Genel Kurul toplantısının 14. maddesi gereği davalının ödemesi gereken kira tutarının 24.150,00-TL olduğu yönünde görüş bildirmiştir.
Davalı taraf yönetim kurulu kararıyla belirlenen kesin maliyet ve lazım gelen tüm ödemeleri yaparak kooperatiften ilişiğinin kesildiğini yeni bir kesin maliyet hesabının çıkarılmasının doğru olmadığını ileri sürmüştür. Davacı kooperatif, 09/12/2018 tarihinde yapmış olduğu genel kurulun 4. maddesinin a bendinde *** tarihli kesin maliyet hesabında endeksleme yapılmadığını belirterek çıkartılan kesin maliyet hesabının iptaline, ana sözleşmenin 61. maddesine uygun endeksleme yapılmasına karar verilmiştir. Aynı maddenin b bendinde ana sözleşmenin 61. maddesine uygun olarak endeksleme ile konut kesin maliyesi çıkarılmasına, maliyetin kesinleşmesinden 1 ay sonra tamamının muaccel hale gelmesi, ortaklarının muaccel hale gelemeden kooperatife senet vermek şartıyla 12 eşit taksitte ödeme yapabilmesi, ödenmeyen borçlara % 1,5 gecikme faizi ödenebilmesi kararı alınmış, bu karar 36 kabul, 31 red oyu ile kabul edilmiştir. Mahkememizce öncelikle iki husus üzerinde durulmuştur. Birincisi; daha önceden (2010 yılında) kesin maliyet hesabı çıkarılması kararı alıp,2013 yılında bu kararı üyelerine uygulayan kooperatifin, önceki kesin maliyetin iptaline ve yeni bir kesin maliyet hesabı çıkarılması yönünden karar alıp alamayacağı hususudur. Yargıtay 23. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2011/2634 E. 2011/724 K. ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın *** tarih 1998/1237-3225 E-K sayılı emsal içtihadında da belirtildiği üzere; genel kurul tarafından daha önce belirlenen şerefiye bedelinin iptal edilmesi ve yeni komisyon oluşturulması yönünden yönetim kuruluna yetki verilmesinde kooperatifler yasasına, kooperatifin ana sözleşmesi hükümlerine bir aykırılık bulunmamaktadır. Genel kurulun iradesinin bu şekilde tecelli ettiği görülmüş olup, genel kurulun buna yönelik aldığı kararlar için açılmış iptal davası iddiası da olmadığından bu hususların da iş bu davada tartışılması mümkün değildir. Kooperatif genel kurulunca önceden yapılan kesin maliyetin iptal edilerek yeniden kooperatifin ana sözleşmesi hükümlerine göre komisyon oluşturarak şerefiye hesaplarının düzenlenmesine ve bu konuda yönetim kurulana yetki verilmesine ilişkin olmak üzere herhangi bir yasak ve yasaya aykırılığının bulunmadığı değerlendirilmiştir.
İkinci husus ise davaya konu genel kurul kararının yok hükmünde olup olmadığıdır. Genel kurul toplantısı hazirun cetveli incelendiğinde, davacı kooperatifin toplam 114 ortağının bulunduğu görülmüştür. Kooperatifler Kanunu’nun 45. maddesinde toplantı yeter sayısı, üye sayısının ¼’ü olarak belirlenmiştir. 114 üyenin ¼’ü 29 kişiye tekabül etmektedir. Bu maddenin oylamasında 36 kabul, 31 red oyu olduğuna göre 67 kişi hazır bulunmuş, böylelikle toplantı yeter sayısının oluştuğu görülmüştür. Kooperatifler Kanunu’nun 51. maddesinde karar yeter sayısı, toplantıya katılanların ½’si olarak belirlenmiştir. Davacı kooperatifin toplantısına 67 kişi katılmış olup, 67 /2 + 1 = 35 kişi yapmaktadır ve kararın 36 kişi tarafından alındığı görülmektedir. Bu anlamda karar yeter sayısının da oluştuğu görülmüştür. Kararın, toplantı ve karar yeter sayısına uygun bir şekilde alındığı, yani yok hükmünde olmadığı da anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı vekili *** tarihli yazıda belirtildiği üzere daireyi inşaat taşeronu boyacı …’dan aldığını ve kooperatifin herhangi bir alacak talep etmeyeceğini taahhüt ettiğini sürmüş ise de; yerleşik yargı kararlarına göre yönetim kurullarının bu yönde vermiş oldukları belgeler, yalnız belgenin verildiği tarih itibari ile borç durumunu kapsamaktadır, ileride ortaya çıkacak borçlara ilişkin yönetim kurulunun ibra yetkisi yoktur. (Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi’nin 18/04/2019 tarihli, 2018/687 Esas, 2019/672 Karar, 18/04/2019 tarihli 2018/429 esas, 2019/662 karar, 18/04/2019 tarihli 2018/257 Esas, 2019/671 Karar, 13/11/2019 tarihli 2019/2358 Esas, 2019/1864 Karar, 06/11/2019 tarihli 2019/2386 Esas, 2019/1803 Karar, 2019/2367 Esas, 2019/1802 Karar, 2019/2387 Esas, 2019/1801 Karar, 23/10/2019 tarihli 2018/2283 Esas, 2019/1719 Karar, 30/05/2019 tarihli 2018/54 Esas, 2019/924 Karar, 2018/344 Esas,2019/920 Karar, 2018/345 Esas, 2019/919 Karar, 02/05/2019 tarihli 2017/1785 Esas, 2019/713 Karar, 19/04/2019 tarihli 2019/333 Esas, 2019/653 Karar, 18/04/2019 tarihli 2018/1643 Esas, 2019/651 Karar, 2018/347 Esas, 2019/673 Karar) İzah edilen nedenle Mahkememizce bu belge davalının herhangi bir borcu kalmadığı şeklinde yorumlanmamıştır.
Toplanan deliller yapılan yargılama sonucunda; davalının kooperatif üyesi olduğu, Kooperatifler kanununa göre usulüne uygun olarak yapılan genel kurul kararı uyarınca Kooperatifler Kanunu 23.maddesindeki eşitlik ilkesi uyarınca yeniden belirlenen ve kesinleşen kesin maliyeti ve yine genel kurulda karar altına alınan kira bedelini ödemek zorunda olduğu, her ne kadar davalı taraf kooperatif üyeliğini *** tarihinde ***’a devrettiğini ve bu sebeple sorumlu olamadığını iddia etmiş ise de bu devrin kooperatif yönetim kurulu tarafından kabul edilip devralanın üye kaydının yapılmadan davalının sorumluluğu sona erdirmeyeceği, mahkememizce aldırılan bilirkişi raporuna göre ödenmesi gereken kesin maliyet alacağının 59.887,92TL, kira alacağının ise 24.150,00TL olduğu, mahkememizce yapılan faiz hesabına göre ise kesin maliyet faizinin 1.151,81TL, kira alacağının faizinin ise 464,47 TL olduğu, alacağın yargılama sonucunda belirlenmiş olması nedeniyle icra inkar tazminatı şartlarının oluşmayacağı zira dava başında likit bir alacaktan bahsedilemeyeceği, ayrıca takip başlatılmasında davacının kötüniyetli olduğunun davalı tarafça ispatlanamadığı, salt takip başlatmanın kötüniyet olarak yorumlanamayacağı anlaşılmakla mahkememizde hasıl olan vicdani kanaate göre aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, davalı tarafın Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış oldukları itirazın iptali ile kesin maliyet alacağı bakımından asıl alacak 59.887,92-TL, işlemiş faizi 1.151,81-TL, kira alacağı bakımından asıl alacak 24.150,00-TL, işlemiş faizi 464,47-TL olmak üzere toplam 85.654,20-TL yönünden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alacağın yargılamayı gerektirmesi nedeniyle davacı tarafın talep etmiş olduğu icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin şartlarının oluşmaması nedeniyle reddine,
4-Reddedilen kısım yönünden; 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gerekli 80,70-TL ilam harcının, dava açılışı sırasında tahsil edilen 1.056,76-TL peşin harçtan mahsubuna,
5-Kabul edilen kısım yönünden; 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gerekli 5.851,04-TL ilam harcından, dava açılışı sırasında tahsil edilen 976,06-TL peşin harcın mahsubuna, bakiye 4.874,98-TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin; 1.292,19-TL’sinin davalıdan, 27,81-TL’sinin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
7-Davacı tarafın yaptığı 54,40-TL başvurma harcı, 976,06-TL peşin harç, 500,00-TL bilirkişi ücreti, 135,50-TL posta ücreti olmak üzere toplam 1.665,96-TL’nin kabul – red oranına göre; 1.630,86-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-6100 sayılı HMK 120 ve 333.maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 11.935,05-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davacıya ödenmesine,
10-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davalıya ödenmesine,
11-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203.maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal iki haftalık süresi içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 13/04/2022

Katip …

Hakim …