Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/101 E. 2022/263 K. 06.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
Kabul
ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 21/04/2022
Mahkememize açılan Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili Kayseri ilinde konut yapı kooperatifi olarak faaliyet gösterdiğini, davalının kooperatifin üyesi olduğunu, davalının müvekkili kooperatife olan borçları nedeniyle hakkında Kayseri … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığını, davalının itirazı nedeniyle takibin durmasına karar verildiğini, davalıya … ili, … ilçesi,… pafta, … ada, … parsel, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı taşınmazın teslim ve tescil edildiğini, müvekkili kooperatifin … tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul gündeminin 4. maddesinin ”daha önceleri oluşturulan teknik heyet yani komisyon tarafından çıkartılan … tarihinde yapılan olağan genel kurulda gündem maddelerinden olan 12. Maddesinde görüşülerek genel kurulca kesin hesap olarak kabul edilen 106.303 TL nin yerine Yine Kayseri … Noterliğince … tarih ve .. yevmiye nolu ve imzaları doğruluğu bakımından onaylanarak, yönetim kuruluna teslim edilen konut kesin maliyetlerinin yani 143.423,75-TL’nin kooperatifin değişik ana sözleşmesinin 61 ve 63 maddeleri hükmü doğrultusunda endeksleme yapılmadığının tespit edilmesi sebebiyle çıkartılan konut kesin maliyetlerinin iptal edilerek yeniden kooperatifin ana sözleşmesinin değişik 61. ve 63. maddesine uygun olarak endeksleme yapılmasına karar verilmiştir.” şeklinde olduğunu, alınan kararlar çerçevesinde davalıya gerekli ihtarnamelerin gönderildiğini ve borcun muaccel hale geldiğini, davalı borçlunun icra takibine yaptığı itirazın haksız ve hukuka aykırı olduğundan bahisle öncelikle davalıya ait … ili … ilçesi … pafta … ada … parsel … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı taşınmaz üzerine 3. kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasına, yapılacak yargılama sonunda davanın kabulü ile Kayseri … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına davalının vaki itirazının iptaline, takibin devamına ve asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

CEVAP :Davalı vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde; davanın hukuken müvekkiline yöneltilemeyeceğini, davanın müvekkiline yöneltilebilmesi için müvekkilinin kooperatifin ortağı-üyesi olması gerektiğini, müvekkilinin kooperatife üyeliği – ortaklığı kalmadığını, … tarihinde yönetim kurulu kararıyla ödemesi gereken bütün ödemeleri ödemiş olması nedeniyle üyeliğinin sonlandırıldığını ve kooperatif ile ilişiğinin kesildiğini, davanın husumet yokluğundan reddinin gerektiğini, müvekkilinin, … tarihinde bir dilekçe ile kooperatif yönetimine başvurarak, kesin hesap maliyet raporuyla kendisine tebliğ edilen borcun tamamımı ödeyip borcunu bitirdiğini belirterek ortaklığının sonlandırılmasını ve düşürülmesini talep ettiğini ve aynı gün, 404 numaralı karar ile kesin hesap olarak müvekkiline tebliğ edilmiş olan 143.423,75-TL’yi ödeyip bitirdiğini ve borcu kalmadığından dolayı kooperatif ile bundan sonra hiçbir ilişiği kalmadığı belirtilerek üyeliğinin sonlandırılmasına oybirliğiyle karar verildiğini, müvekkilinin ödemesi gereken aidat, kesin hesap v.s. bütün ödemelerini eksiksiz bir şekilde yaptığından bahisle açılan davanın reddine karar verilmesini, davacı tarafın dava açmakta haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle %20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, kooperatif kesin maliyet alacağından kaynaklanmaktadır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir. Zira 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu 99.maddesi uyarınca dava ticari niteliktedir.
6545 sayılı yasanın 45/3.maddesi uyarınca yargılama Tek Hakim tarafından yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizde açılan ve sonuçlanan davada dava değeri 500 Bin TL’nin altında olması nedeniyle 7251 sayılı kanunla değişik 6102 Türk Ticaret Kanununun 4/2.maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanmıştır.
Dava şartı arabuluculuk faaaliyeti kapsamında taraflar görüşmüş ancak anlaşmaya varamamışlardır.
Kayseri … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasının uyap kayıtları, Kayseri … Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası, kooperatif defter kayıtları ve tarafların dayandığı tüm deliller toplanmıştır.
Kayseri … Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklının S.S. … Konut Yapı Kooperatifi, borçlunun … olduğu, 40820,01TL asıl alacak 583,78TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 41.403,79-TL üzerinden ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun süresinde yaptığı itiraz ile takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu edilen alacağın kooperatif kayıtları üzerinde nitelikli inceleme ve hesaplama yapılmasını gerektirmesi nedeniyle kooperatif kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış bilirkişi … tarihli raporunda; davacı kooperatifin … tarihinde yapılan Olağanüstü Genel Kurul Toplantısının 4. gündem maddesinde, daha önce çıkarılan ve Kayseri … Noterliği tarafından … tarihinde … yevmiye numarası ile tasdik edilen konut kesin maliyet hesabının kooperatif ana sözleşmesinin 61. maddesine uygun olarak endeksleme yapılmaması nedeniyle yeniden konut kesin maliyetinin çıkarılmasına karar verildiği, hesap komisyonu tarafından yeniden çıkarılan “Konut Kesin Hesap Maliyet Raporu” nun Kayseri … Noterliği tarafından … tarihinde … yevmiye numarası ile tasdik edildiği, ana sözleşmenin 61. maddesine istinaden oluşturulan İtiraz Komisyonu tarafından yapılan toplantı neticesinde … tarihinde kesinleştirildiği, yeniden hesaplanan konut kesin maliyet hesabının davacı kooperatif ana sözleşmesine uygun olduğu, davacı kooperatif yönetim kurulunun 404 nolu kararına istinaden davalı kooperatif üyesinin borcunun kalmadığı yönünde verilen kararın Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin yerleşik kararlarında bahsedildiği gibi 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesinde düzenlenen ortakların hak ve vecibeler de eşitlik ilkesine aykırı olduğu, davacı koopetatifin ortaklarının konut ihtiyaçlarını karşılama sürecinde ihtiyaç halinde birden fazla konut kesin maliyetini çıkatılmasının önünde herhangi bir yasal engel bulunmadığı, aynı yönetim kurulu kararı ile davalının üyeliğinin sonlandırılmasına karar verilmesinin davalının konut inşaat maliyetlerine katılmayacağı anlamına gelmediği, davacı kooperatif tarafından hesap komisyonuna hesaplatılan … tarihli “Konut Kesin Hesap Maliyeti Raporu”nda davalı üyenin 45.418,17-TL tutarında kesin hesaptan kaynaklı borcunun bulunduğu, söz konusu hesaplama doğru olmakla beraber takip tutarı ile sınırlı olmak üzere davalı üyeden icra takibi ile talep edilen tutarın kooperatif kayıtları ile uyumlu olduğu yönünde görüş bildirmiştir.
Davalı taraf 2017 yılında yönetim kurulu kararıyla belirlenen kesin maliyet ve lazım gelen tüm ödemeleri yaparak kooperatiften ilişiğinin kesildiğini yeni bir kesin maliyet hesabının çıkarılmasının doğru olmadığını ileri sürmüştür. Davacı kooperatif, … tarihinde yapmış olduğu genel kurulun 4. maddesinin a bendinde … tarihli kesin maliyet hesabında endeksleme yapılmadığını belirterek çıkartılan kesin maliyet hesabının iptaline, ana sözleşmenin 61. maddesine uygun endeksleme yapılmasına karar verilmiştir. Aynı maddenin b bendinde ana sözleşmenin 61. maddesine uygun olarak endeksleme ile konut kesin maliyesi çıkarılmasına, maliyetin kesinleşmesinden 1 ay sonra tamamının muaccel hale gelmesi, ortaklarının muaccel hale gelemeden kooperatife senet vermek şartıyla 12 eşit taksitte ödeme yapabilmesi, ödenmeyen borçlara % 1,5 gecikme faizi ödenebilmesi kararı alınmış, bu karar 36 kabul, 31 red oyu ile kabul edilmiştir. Mahkememizce öncelikle iki husus üzerinde durulmuştur. Birincisi; daha önceden (2010 yılında) kesin maliyet hesabı çıkarılması kararı alıp,2013 yılında bu kararı üyelerine uygulayan kooperatifin, önceki kesin maliyetin iptaline ve yeni bir kesin maliyet hesabı çıkarılması yönünden karar alıp alamayacağı hususudur. Yargıtay 23. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2011/2634 E. 2011/724 K. ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 05/04/1998 tarih 1998/1237-3225 E-K sayılı emsal içtihadında da belirtildiği üzere; genel kurul tarafından daha önce belirlenen şerefiye bedelinin iptal edilmesi ve yeni komisyon oluşturulması yönünden yönetim kuruluna yetki verilmesinde kooperatifler yasasına, kooperatifin ana sözleşmesi hükümlerine bir aykırılık bulunmamaktadır. Genel kurulun iradesinin bu şekilde tecelli ettiği görülmüş olup, genel kurulun buna yönelik aldığı kararlar için açılmış iptal davası iddiası da olmadığından bu hususların da iş bu davada tartışılması mümkün değildir. Kooperatif genel kurulunca önceden yapılan kesin maliyetin iptal edilerek yeniden kooperatifin ana sözleşmesi hükümlerine göre komisyon oluşturarak şerefiye hesaplarının düzenlenmesine ve bu konuda yönetim kurulana yetki verilmesine ilişkin olmak üzere herhangi bir yasak ve yasaya aykırılığının bulunmadığı değerlendirilmiştir.
İkinci husus ise davaya konu genel kurul kararının yok hükmünde olup olmadığıdır. Genel kurul toplantısı hazirun cetveli incelendiğinde, davacı kooperatifin toplam 114 ortağının bulunduğu görülmüştür. Kooperatifler Kanunu’nun 45. maddesinde toplantı yeter sayısı, üye sayısının ¼’ü olarak belirlenmiştir. 114 üyenin ¼’ü 29 kişiye tekabül etmektedir. Bu maddenin oylamasında 36 kabul, 31 red oyu olduğuna göre 67 kişi hazır bulunmuş, böylelikle toplantı yeter sayısının oluştuğu görülmüştür. Kooperatifler Kanunu’nun 51. maddesinde karar yeter sayısı, toplantıya katılanların ½’si olarak belirlenmiştir. Davacı kooperatifin toplantısına 67 kişi katılmış olup, 67 /2 + 1 = 35 kişi yapmaktadır ve kararın 36 kişi tarafından alındığı görülmektedir. Bu anlamda karar yeter sayısının da oluştuğu görülmüştür. Kararın, toplantı ve karar yeter sayısına uygun bir şekilde alındığı, yani yok hükmünde olmadığı da anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı vekili delilleri arasında davacı kooperatifin … tarihli “karar metni” başlıklı belgesini sunmuş ve bu belgede davalının kesin maliyet borç toplam tutarının 143.423,75TL olduğunu, davalı tarafça ödemelerin bu tutara tamamlandığını, borcunu ödeyip bitirmesi nedeniyle kooperatife herhangi bir borcunun kalmadığını ve kooperatifle ilişiğinin ve üyeliğinin sona erdiğinin kayıtlı olduğunu belirterek yeniden para alınamayacağını ileri sürmüş ise de; yerleşik yargı kararlarına göre yönetim kurullarının bu yönde vermiş oldukları belgeler, yalnız belgenin verildiği tarih itibari ile borç durumunu kapsamaktadır, ileride ortaya çıkacak borçlara ilişkin yönetim kurulunun ibra yetkisi yoktur. (Ankara Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin … tarihli, … Esas, … Karar, … tarihli … esas, … karar, … tarihli … Esas, … Karar, … tarihli … Esas, … Karar, … tarihli … Esas, … Karar, … Esas, … Karar, … Esas, … Karar, … tarihli … Esas, … Karar, … tarihli … Esas, … Karar, … Esas,… Karar, … Esas, … Karar, … tarihli … Esas, … Karar, … tarihli … Esas, … Karar, … tarihli … Esas, … Karar, … Esas, …Karar) İzah edilen nedenle Mahkememizce bu belge davalının herhangi bir borcu kalmadığı şeklinde yorumlanmamıştır.
Yapılan tüm bu açıklamalardan sonra; Mahkememizce alınan bilirkişi raporuna göre davacının takip tarihi itibari ile davalıdan 45.418,17TL asıl alacak ve işlemiş faiz 638,34TL olmak üzere 46.056,51TL alacaklı olduğu taleple bağlılık kuralı uyarınca davalının icra takibine vaki itirazının 40.820,01TL asıl alacak ve 583,78 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 41.403,79 TL üzerinden iptaline karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talep etmiş olup, alacağın genel kurul kararına dayanması, genel kurulda alınan kararların tüm ortakları bağlayıcı olması, miktarının davalı tarafça icra takibinden önce bilinebilir ve denetlenebilir olması nedeni ile takipte talep edilen asıl alacak üzerinden icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın … Esas … Karar sayılı kararı da bu yöndedir.
Mahkememizde hasıl olan vicdani kanaate göre aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KABULÜ ile,
1-Davalının, Kayseri … Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, takibe konu edilen asıl alacak 40.820,01-TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gerekli 2.788,42-TL ilam harcından,dava açılışı sırasında yatırılan 500,06-TL peşin harcın mahsubuna, bakiye 2.288,36-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafın yaptığı 54,40-TL başvurma harcı, 500,06-TL peşin harç, 500,00-TL bilirkişi ücreti, 57,50-TL posta ücreti olmak üzere toplam 1.111,96-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6100 sayılı HMK 120 ve 333.maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 6.182,49-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davacıya ödenmesine,
7-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203.maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal iki haftalık süresi içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. …

Katip …

Hakim …