Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/955 E. 2021/1051 K. 22.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: *** Esas – ***
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

BAŞKAN : ***
ÜYE : ***
ÜYE : ***
KATİP : ***

DAVACI : ***
VEKİLLERİ : Av.
Av.
DAVALI : ***
VEKİLİ : Av.

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***

Mahkememizde görülmekte olan menfi tespit (kıymetli evraktan kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … tarafından müvekkili …Bes. Tar. Ekm. Un ve Unlu Mal. Gıda İnş. Org. İth. İhr. San. Tic. A.Ş. aleyhine 850.000,00 TL. bedelli, Kayseri Şekerbank …Şubesi’ne ait, … çek nolu ve 15/09/2019 keşide tarihli çeke dayalı olarak Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olduğunu, müvekkili şirketin söz konusu çek nedeniyle davalıya bir borcu bulunmadığını, müvekkili şirketin büyükbaş hayvan alım satım işine girdiğini ve Kars İli’nden bir grup hayvan yetiştiricisi ile hayvan alım satımı konusunda anlaştığını, bu nedenle ilgili kişilere söz konusu ticaret nedeniyle çekler verilmiş ve bir kısım hesaba ödemeler yaptığını, ilk başlarda bu hayvan alımı ile ilgili sevkiyatların geldiğini, müvekkilinin söz konusu sevkiyatların ödemelerini yaptığını, davalının da aralarında bulunduğu söz konusu hayvan üreticilerinin daha sonraki sevkiyatları yapmadıklarını, göndermedikleri hayvanların bedelini tahsili için vadesi gelen takip ve dava konusu çeki ile alakalı icra takibi başlattığını, müvekkil şirket yetkilisi ve sahibi … hakkında suç duyurusunda bulunduklarını, yapılan soruşturma sonucunda düzenlenen iddianame ile Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası ile dava açıldığını, davalının da aralarında bulunduğu bu kişiler teslim etmesi gereken hayvanları teslim etmeyerek, müvekkili şirketi mali açıdan borçlarını ödeyemez duruma düşürdüklerini, müvekkilinin hayvan piyasasına yeni girmesini ve bu işteki acemiliği kullanılarak davalının da aralarında bulunduğu grup tarafından mağdur edildiğini, haklı olduğu yerde kendisi aleyhinde suç duyurusunda bulunularak haksız gösterilmeye çalışılmakta olduğunu, müvekkili şirket ile davacının büyükbaş hayvan alım satımı konusunda anlaşmış olduğunu, müvekkili şirketin söz konusu anlaşmaya dayanarak davalı …’ya … keşide tarihli 147.500,00-TL bedelli çeki ve dava konusu 15/09/2019 keşide tarihli 850.000,00-TL bedelli çeki verdiğini, ayrıca davalı … hesabına 10/05/2019 tarihinde 313.750,00-TL havale yaptığını, müvekkili şirketin 147.500,00-TL bedelli çeki ödediğini, söz konusu ödemelere karşılık olarak davalının toplam bedeli 402.336,00-TL olan 57 adet büyükbaş hayvan teslim ettiğini, kalan hayvanları teslim etmediğini, dava konusu çekin mallar teslim edilmediği için ödenmediğini, davalının teslim etmediği malların bedelini tahsil etmek istediğini, müvekkili şirketin yetkilisinin kendisine teslim edilmesi gereken malların teslim edilmemesi nedeni ile ufak bir araştırmaya girdiğini, hayvan ticaretinde teamül olması nedeni ile sadece imzasının olduğu ancak alacaklısının boş olarak verildiğini çeklerin davalı adına doldurulduğunu öğrendiğini, ancak davalının herhangi bir şekilde üzerine kayıtlı bir ticari işletmesi olmadığını, hayvan alım satım işi ile uğraşmadığını öğrendiğini, davalı hakkında yapılacak SGK kayıtları ve ticaret sicil kayıtları getirtildiğinde görüleceği üzere davalının herhangi bir şekilde hayvan alım satımı ile uğraşmadığı, davalının … isimli kişinin yanında çalışan bir işçi olduğu, bu kişilerin davalıyı paravan olarak kullandığı, bu yol ile gerek vergi kaçırma ve gerekse sorumluluktan kurtulmaya yönelik işlemler yaptığı anlaşılacağını, … ve … isimli kişilerin de dava dilekçesi ekinde örneğini sundukları ifade tutanağından anlaşılacağı üzere belirttikleri bu hususu doğrulamakta olduğunu, davalının hiçbir şekilde bu çeklerin karşılığı olan hayvanları müvekkiline göndermediği gibi Tarım İl Müdürlüğü kayıtlarında da davalı adına herhangi bir hayvan kaydının olmadığı görüleceğini, müvekkili şirketin yetkilisi ve sahibi …’ın soruşturma dosyasında verdiği ifade ve sunduğu ticari kayıtlarıyla bu durumu açıklamış olduğunu, söz konusu mahkeme dosyasının delil olduğunu, dava açmadan önce Kayseri Arabuluculuk Bürosu’nun … numaralı dosyası ile başvuru yaptıklarını ancak tarafların anlaşamadığını, buna ilişkin son oturum tutanak örneğini dava dilekçesinin ekinde sunduklarını, davalı tarafından müvekkili şirkete karşı başlatılan icra takibinin haksız ve kötüniyetli olduğunu, müvekkili şirketin dava konusu çek nedeniyle borçlu olmadığının tespit edilmesi için mahkemeye başvurmak zorunluluğunun doğduğunu, davalı tarafından müvekkil şirket aleyhine dava konusu çekin tahsili amacı ile Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığnı, bu takip sonucunda tahsilat yapılması durumunda dosyaya girmesi muhtemel olan paranın davalıya ödenmesinin, dava sonunda haklı çıkmaları halinde icranın iadesi yolu ile alınması fiilen mümkün olmayacağını, davalı üzerine hali hazırda kayıtlı herhangi bir mal varlığı olmadığı gibi SGK çalışan bir işçi olması nedeni ile bu kadar büyük bir rakamı karşılayacak durumda olmadığını, bu nedenle icra dosyasına girecek olan bedelin davalıya ödenmemesi ve takibin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini beyanla öncelikle Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasından müvekkili aleyhine başlatılan takipte dosyaya girecek olan paranın ödenmemesi ve takibin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, daha sonra yapılacak yargılama sonunda takip dosyası nedeni ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalının haksız ve kötü niyetli takip başlatmış olması nedeni ile çekte yazılı miktar olan 850.000,00-TL’nın %20’si üzerinden kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkili … tarafından davacı aleyhine Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatılmış olduğunu, davanın konusunu teşkil eden işbu icra takibinin öncesinde müvekkilinin, keşidecisi davacı şirket olan, Şekerbank T.A.Ş. Kayseri …Şubesi’ne ait, 850.000,00-TL bedelli, 15/09/2019 keşide tarihli, … çek numaralı banka çekinin karşılıksız çıkması nedeniyle, alacağını davacıdan talep ettiğini ancak bir netice alamadığını, müvekkili gibi Kars İli’nden hayvancılık ile uğraşan birçok kişinin (13 ayrı kişinin) davacıdan alacaklı olduğundan, müvekkilinin bu çekinin ödenmemiş olması onların da verdikleri hayvanlara karşılık olarak verilen çeklerden dolayı alacaklarını alamama ihtimaline binaen topluca hukuki ve cezai taleplerde bulunduğunu, müvekkiliyle birlikte 13 kişinin … A.Ş. adına ve hileli işlemler yapan … ile davacı şirket yetkilileri hakkında Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’na 2019/49251 soruşturma numarası ile şikayetçi olduğunu, bu şikayet sonucu Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası ile nitelikli dolandırıcılık suçundan dava açıldığını ve davanın derdest olduğunu, davacı … A.Ş.’nin sahibi …’ın, …’nin şirketinde çalışan muhasebe elemanı yani SGK’lı işçisi olup, … A.Ş.’nin paravan sahibi olduğunu, gerçek sahibinin ise … olduğunu, … bu şirketi …’nin oğlu … adına kayıtlı iken …’ın devralmış olduğunu, bu devir gerçekleştikten sonra ise …’nin sahibi olduğu …Un Ltd. Şti. adına … A.Ş.’ne muvazaalı ve hileli bir şekilde Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas ve … Esas sayılı dosyaları ile iflas takibi açtığını ve Kayseri Ticaret Mahkemesi’nde görülen davada iflas talebinin reddolunduğunu, bu yaşanan olaylardan, alınan hayvanlar ve karşılıklarının ödenmemesinden, bir çok çek, bono gibi kıymetli evrakların düzenlenmesinden nerdeyse Şuayip Karabyık’ın hiçbir bilgisi olmadığı gibi … ne derse …’ın onu yaptığını, müvekkilinin Kars İli’nde canlı hayvan işi ile uğraşmakta olup geçimini bu şekilde sağladığını, müvekkilim uğramış olduğu zarar nedeniyle Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapmış olduğu şikayet üzerine başlatılan 2019/49251 sayılı soruşturma dosyasından ve soruşturma neticesinde açılan Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi nezdinde … Esas sayılı dosyada mevcut beyanlardan da anlaşılacağı üzere müvekkilinin satmış olduğu canlı hayvanların bedeli olan miktarın ödenmesi amacıyla kendisi adına ciro ve teslim edilen keşidecisi davacı olan, Şekerbank T.A.Ş. Kayseri …Şubesi’ne ait 850.000,00-TL bedelli, 15/09/2019 keşide tarihli ve … çek numaralı banka çeki muhatap bankaya götürdüğünü ve çekin karşılıksız olduğunu öğrendiğini, satımı gerçekleşip satım konusu canlı hayvanların davacıya teslim edildiğini, canlı hayvanların teslimlerinin yapıldığı ve kıymetli evrakın tanzim edildiğinin, yöresel örf, tanıklar ve hayvanların kulak küpeleri ile sabit olduğunu, ayrıca … A.Ş.’nin bir ticari şirket olup basiretli tacir olarak hareket etmesi ve emtiaları almadan kıymetli evrak tanzim etmemesi gerektiğini, bu durum hayatın olağan seyrine aykırı olduğunu, … A.Ş.’nin canlı hayvanları tek tek teslim aldığını, buna aracılık edenlerin de açıkça belli olduğunu, davacının aldığı hayvanları da hileli bir şekilde … ve ailesinin sahibi olduğu …Şirketi’ne götürdüğünü, bedeli ödenmeyen canlı hayvan ticareti sonrası müvekkilinin ticaretini olumsuz etkileyen bu durumdan dolayı davaya konu çeki icra işlemine konu ettiğini ve Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyası üzerinden icra takibi başlattığını, kesinleşmiş olan takip sonrası icra dosyası halen derdest olduğunu, onlarca kişinin yüzlerce malını alan davacı şirketin adına kayıtlı hiçbir taşınır ya da taşınmaz mal bulunmadığını, bu şirketin sırf canlı hayvan dolandırıcılığı için kurulduğunun apaçık ortada olduğunu, davacı yanın müvekkilinin canlı hayvan ticareti sonrasında hayvanları teslim etmemesinden dolayı çek bedelinin ödenmediğini iddia etmekte olduğunu, bu hususun gerçeği yansıtmadığını, yukarıda bildirdikleri ceza dava dosyasında mevcut beyanlardan ve soruşturma dosyasında mevcut delillerden anlaşılacağı üzere, davacı şirket tarafından çekin keşide edilme ve kullanılma şeklinin dahi hukuka aykırı olduğunu, davacının, ticarete konu canlı hayvanların tamamını satım gerçekleştikten sonra teslim aldığını, bu hususun dosyaya davacı tarafından sunulan makbuzlarla ve yargılamanın devam sürecinde dinlenecek tanıklar ve ikmalen dosyaya sunulacak delillerle sabit olduğunu, davacı yanın müvekkilinin herhangi bir canlı hayvan alım satım işi yapmadığını ve bu yönde bir ticari işletmesi olmadığını iddia ettiğini, müvekkilinin tacir sıfatını haiz bir kişi olmadığını, hayvan alım satım işini yaptığının zaten bilinen bir gerçek olduğunu, müvekkilinin canlı hayvan satım işi yapması için bir ticari kaydının bulunması gerekmediği gibi bir kanuni zorunluluğun da bulunmadığını, nitekim adi ortaklıkların kurulması hususunun da TTK’nda düzenlendiği üzere herhangi bir kayıt yahut şekil şartına da bağlı olmadığını, kişinin satım konusu ettiği ve mülkiyeti kendine ait olan eşyanın (ki buna TBK uyarınca canlı hayvan da dahildir) satımı hususunda tacir sıfatı taşıması gerektiği yönünde bir zorunluluk durumunun bulunmadığını, davacı yanın delil olarak gösterdiği ifade beyanlarında satıma aracılık eden … isimli şahıs müvekkiliyle ilgili olarak sadece canlı hayvan yetiştiriciliği (çiftçilik) ve alım satımı yaptığını, bu işi de … ile birlikte yaptıklarını beyan ettiğini, bu nedenle davacı yanın bu beyanlarına itibar edilmemesi gerektiğini, davacının bu beyanlarda bulunurken öncesinde Kars İli’nde müvekkilinden hayvan alımı yaptığını ve yine çek tanzim ederek ödemelerini gerçekleştirdiğini, şayet müvekkilinin canlı hayvan alım satımı yapmamış ise davacı neden müvekkiline çekler tanzim edip ödemeler yaptığını, bu ödemelerinde banka kayıtlarının celbini ayrıca talep ettiklerini, davacı yanın delil olarak gösterdiği Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı ceza dava dosyasında mevcut ifadeler incelenecek olursa satıma aracılık eden … isimli şahsın … isimli şahısla 2016 yılından bu yana aynı şekilde ticaretlerinin olduğunu, 2019’un Şubat ayına kadar … ile yaptıkları ticarette …’nin kendilerine ve satıcılara *** Ltd. Şti. adına çekleri ve … isimli şahıs tarafından keşide edilmiş çekleri verdiğini, çeklerin tamamının kendilerine imzalı olarak geldiğini, kendilerinin orada malı satan şahsın ismini yazdıklarını, bazen bu ismin çeklere kendileri tarafından bazen de … tarafından yazıldığını, 2019 yılı Şubat ayına kadar … ile yaptıkları ticarette sorun yaşamadıklarını, çeklerin zamanında ödendiğini, bu süreçte kendilerinin …’ye yüklü mal alması hususunda aracılık ettiklerini, …’nin 2019 yılının 5. ayında kendisini aradığını ve hayvan ihtiyacı olduğunu söylediğini, kendisinin de …’ye …, *** isimli şahıslardan 250-260 civarında büyükbaş hayvan temin ettiğini, …’nin Kars’a geldiğini, orada pazarlıklar yapıldığını, pazarlık sonunda nakil olarak anlaştıkları kısmın …’nın hesabına yatırıldığını, bu rakamı tam olarak hatırlamadığını, geri kalan bedel için ise …’nin, … A.Ş. isimli şirkete ait 15/09/2019 keşide tarihli 850.000,00-TL bedelli kendisine fotokopisi gösterilen çek ile yine kendisine fotokopisi gösterilen … keşide tarihli 147.500,00-TL’lık çeki verdiğini, çeklerin … isimli şahıs tarafından yapılan pazarlıktan sonra kardeşi … tarafından doldurulup …’ya elden teslim edildiğini, bu çekleri alırken daha önceden sürekli olarak *** ve annesi …’ye ait çekler verildiğinden … A.Ş.’nin çeklerinin nereden çıktığını sorduklarını, …’nin kendilerine annesinin yaşlı olduğundan kardeşleri ile ayrıldıklarını, annesinin üzerine şirket bırakmadıklarını, … A.Ş. isimli şirketi oğluna kurdurduğunu bundan sonra ticareti bu şirket üzerinden yapacağını söylediğini, kendilerinin de …’ye güvendiğinden bu durumu şüphe ile karşılamadıklarını, alışveriş sırasında …’nin malları annesi olan …’ye ait çeki kullanarak aldığını, dosyada şikayete konu şüpheli eylemlerinin yukarıda anlattığı şekilde olduğunu, bu alışverişler sırasında hiçbir şekilde … isimli şahısla muhatap olmadıklarını, kendisini tanımadıklarını, telefon numarasının da olmadığını, kendilerinin yıllardır … ile ticaret yaptıkları için bu şahsa güvenerek Kars İli’nde bulunan besicileri mağdur ettiklerini, olayın tamamen kendilerinin güven ilişkisinden kaynaklandığını, aldıkları malların tamamının yükleme belgeleri ile birlikte …Şirketi’nin besisinin bulunduğu Akin Mahallesi’ndeki besiye teslim edildiğini, Eylül 2019 tarihinde Kayseri’ye geldiklerini, Kayseri’de kimle görüşseler … A.Ş. isimli şirketin …’ye ait olduğunun söylediğini, kendilerinin hiçbir şekilde … isimli şahıstan çek alıp kendisine mal getireceğiz vaadinde bulunmadıklarını, …’ın anlattığı şekilde ticaretin yapılmasının mümkün olmadığını, … ve diğer şüphelilerden kendilerini ve aracı oldukları diğer şahısları dolandırdıktan için şikayetçi olduklarını” beyan ettiğini, bu beyanlar ile davacının iddiaları karşılaştırıldığında, davacının …Ltd. Şti. adındaki şirket ile ortak iş yapmak suretiyle dolandırıcılık ve resmi evrakta sahtecilik suçlarını işleyerek insanları zarara uğrattığı ve bu sayede zenginleştiği gerçeği ortaya çıkacak olduğunu, davacı yanın, müvekkilinin alacaklı olmadığı yönünde tespit yapılmasını talep etmekte ve bu talebini geçerli herhangi bir nedene dayandırmamakta olduğunu, davacı yanın iddiasının tek temelinin davacı şirket yetkilisi … adındaki şahsın davaya konu çeki kendisinin keşide etmediği yönündeki beyanları olduğunu, anılan ceza dosyasındaki beyanlardan da anlaşılacağı üzere, davacı şirketin … tarafından devralındığı, devredenin … adındaki tacir kişi olup … adlı kişinin de öncesinde …’nin muhasebecisi (çalışanı) olduğu davacı yanın iddialarının temelsiz, mesnetsiz ve hukuksuz iddialar olduğunu ortaya çıkacağını beyanla müvekkili hakkında açılan davanın reddine, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Taraflarca Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasına, taraflara ait ticari defter ve kayıtlara, davalının vergi kayıtlarına, SGK kayıtlarına, ekonomik ve sosyal durum araştırmasına, Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2019/49251 soruşturma sayılı dosyasına, Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasına, tanık anlatımlarına, dava konusu çeke, banka kayıtlarına, davacının ticaret sicil kayıtlarına, Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas ve … Esas sayılı iflas dosyalarına, hesap dökümlerine ve bilirkişi incelemesine delil olarak dayanılmıştır.
Mahkememizce müzekkere yazılarak Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasının Uyap kayıt örnekleri istenilmiştir. İncelenmesinde müştekilerin … ile diğer 13 kişi sanıkların *** ve …, suç tarihinin *** olduğu, dolandırıcılık suçundan cezalandırılması istemiyle Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kamu davası açıldığı görülmüştür.
Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyası celbedilmiştir. Bu takip dosyasının incelenmesinde, Şekerbank T.A.Ş. Kayseri …Şubesi’ne ait, keşidecisi davacı … Besicilik Tarım Ekmekçilik Un Ve Unlu Mamülleri Gıda İnşaat Organizasyon İthalat İhracat Sanayi Ticaret Anonim Şirketi olan, 15/09/2019 keşide tarihli, … çek numaralı, 850.000,00-TL bedelli çeke dayalı olarak davalı … tarafından davacı … Besicilik Tarım Ekmekçilik Un Ve Unlu Mamülleri Gıda İnşaat Organizasyon İthalat İhracat Sanayi Ticaret Anonim Şirketi aleyhine toplam 936.946,86-TL üzerinden icra takibi başlattığı görülmüştür.
Mahkememizin *** Esas sayılı dava dosyası dosyamız içerisine alınmıştır. İncelenmesinde … Un Ve Unlu Mamüller Tarım Hayvancılık Besicilik Gıda İnşaat Tekstil Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi tarafından … Besicilik Tarım Ekmekçilik Un Ve Unlu Mamülleri Gıda İnşaat Organizasyon İthalat İhracat Sanayi Ticaret Anonim Şirketi aleyhine Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasına dayalı olarak 12/09/2019 tarihinde İİK’nun 177. maddesi gereği iflasına karar verilmesi istemiyle dava açıldığı, davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı halde cevap dilekçesi vermediği, …, Celal Acar ve Kemal Altıalay’ın müdahale talebinde bulunduğu, davacı vekilinin 11/01/2020 tarihli dilekçe ile davalı şirketin işbu davaya dayanak oluşturan Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra dosyası kapsamındaki borcunu ödemesinden dolayı davadan feragat ettiklerini bildirdiği, mahkememizce *** tarihinde davacının vaki feragatı nedeniyle davanın reddine karar verildiği ve bu hükmün *** tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Mahkememizce SGK Kars İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davalı …’nın tüm SGK dökümleri istenmiş, ayrıca en son çalıştığı iş yerinin adı ve açık adresinin sorulmuştur. Bu müzekkeremize 16/01/2020 tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Davalının sosyal ve ekonomik durumunun araştırılması için ilgili Emniyet Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmıştır. Bu müzekkeremize 27/01/2020 tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Kayseri İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak, davacı şirkete ait işletmeye 15/09/2019 tarihinde ne kadar giren çıkan hayvan kayıtlarının gönderilmesi istenmiştir. Bu müzekkeremize 14/10/2020 tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Davalı tarafından bildirilen tanıklar ***, … ve …’un beyanlarının tespiti amacıyla ilgili yer mahal mahkemelerine talimat yazılmasına karar verilmiştir.
Kars 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce Tanık …’un beyanı alınmıştır. Davalı tanığı … “Davalının annesi benim halamın kızı olur. Davacı şirketi de biliyorum. 2019 yılında davacı şirketin yetkilisi … Kars’a geldi, Biz kendisine 110 adet büyükbaş hayvan verdik, bunun karşılığında 850.000,00-TL’lık çek aldık. Kayseri Şekerbank …şubesine gittiğimizde bize çekin sahte olduğu söylendi, çekimizi tahsil edemedik. Biz 110 adet büyükbaş hayvanı yeğenim davalı ile birlikte davacı İhsan’ın komisyoncusu olun *** ve ***’ye 2019 yılının hatırladığım kadarıyla 4. ayında teslim ettik. Ayrıca karşı taraf bize sahte çek verdiğinden dolayı şikayette bulunduk. Bu husustaki ceza davamız devam etmektedir. Davacı şirket Kars İli’nde bulunan başka üreticilerle de anlaşma yapmıştır, onlar da hayvanları teslim ettikleri halde çeklerini tahsil edemediler. Bize Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki devam eden ceza dosyasında verilen karar üzerine bu dava dışındaki diğer üreticiler ile birlikte 515 adet büyükbaş hayvan iade anlamında teslim edildi. Biz bu 515 hayvanı 13 üretici parasına göre paylaştık ancak henüz zararımızın tamamı karşılanmamıştır. Davacı tarafın 57 adet büyükbaş hayvan teslim ettiğimize geri kalan hayvanları teslim etmediğimize dair iddiası doğru değildir. Biz yeğenimle birlikte 110 adet büyükbaş hayvanı Kars’ta teslim ettik. Davalı yeğenim benim ortağımdır, kendisi yanımda maaşlı çalışanım değildir. … ve … kardeştir ve bunlar …’nin komisyoncularıdır. Davalı yeğenim hayvan alım satım işi ile uğraşmaktadır. Bilgim ve görgüm bundan ibarettir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Digor Asliye Hukuk Mahkemesine yazılan talimat gereğince tanıklar … ve …’un beyanları alınmıştır.
Davalı tanığı …; “… isimli şirketi*** isimli şahısın oğlu *** adına kurulmuş bir şirkettir. *** Kars’ta bulunan ben dahil 14 besiciden toplam 1004 adet büyükbaş hayvan aldı. ***, *** Ltd. Şti. ve *** adına bu hayvanları bizden almıştı. Malların parasını ödemeyerek bizi dolandırmıştır. …, … isimli şirket adına …’dan 150 adet büyükbaş hayvan aldı. Bu hayvanların karşılığında …’nın Akbank hesabına 313.000,00-TL para havalesi gönderdi. Ayrıca 147.500,00-TL’lık yakın tarihli çek verdi, bu çek ödendi. Ayrıca 850.000,00-TL’lık 15/09/2019 tarihli çek verdi, ancak bu çek karşılıksız çıktı. Diğer 13 kişiye de aynı şekilde aldığı malların ödemesini yapmadı. … önceki alışverişlerinde bize karşı bir güven oluşturmuştu ve bu şekilde hepimizi dolandırdı. Biz bu 14 kişi birlikte Kayseri Adliyesi’ne giderek suç duyurusunda bulunduk. … Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında dolandırıcılık suçundan, ayrıca Kayseri 16. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında hırsızlık suçundan yargılanmaktadır. Savcılığa şikayette bulunduktan sonra …’nin, şirketi yanında sigortalı çalışan …’a devrettiğini öğrendik. …’ın firma bedelini …’nin annesi …’nin hesabından aktarılan para ile temin ettiğini öğrendik. Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin dosyası kapsamında 23/07/2019 tarihinde mahkemenin el koyduğu 515 hayvan, bahsettiğim 14 kişiye teslim edildi. … ve …’un ikisi birlikte mal satmışlardı, ikisine toplam 55 hayvan teslim edildi. Bu 515 hayvandan 15’inin Kars menşeili olmadığı anlaşılarak hayvanlar …firmasına teslim edildi.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı …; “… isimli şahısta 10/04/2016 tarihinde tanıştık. Ben ve kardeşim … hayvan alım satımlarında aracılık ederiz. …, 2016-2019 döneminde …Ltd. Şti. ve … adına düzenlenen çeklerle ödeme yapıyordu. Bizde bir güven oluşturmuştu. …’nin babası vefat ettikten sonra … isimli şirketin çeki ile ödeme yapmak istedi. Kendisine neden önceki şekilde çek sunmadığını sorduğumda babası vefat ettikten sonra annesinin yaşlı olması nedeniyle ayrı firma kurduğunu söyledi. Çekin üstündeki … isimli şirketin adresi ile …Ltd. Sti.’nin adresleri aynıydı. … isimi şirketin aile şirketi olduğunu söyledi. Uzun dönem yüklü miktarda alışveriş yaparak bize karşı bir güven oluşturmuştu. … ve …’dan da 2017-2018 döneminde hayvan almıştı ve ödemelerini yapmıştı. 2019 yılında … ve …’dan 150 adet büyükbaş hayvan aldı, bunun karşılığında 500.000,00-TL’nı iki parça halinde biri çek biri de havale yoluyla olmak üzere ödedi. Kalan 850.000,00-TL için … isimli şirkete ait çeki verdi. Bu çek karşılıksız çıktı, ödenmedi. …, … isimli şirketi oğlu … adına kurmuş. Biz bunu savcılığa şikayetçi olduktan sonra öğrendik. Hatta sonrasında da şirkette sigortalı olarak çalıştığı görünen …’a şirketi devretmiş. Amacı başından beri güven oluşturup insanları dolandırmakmış.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
İlgili delillerin toplanmasından sonra HMK’nun 267. ve 268. maddesi gereğince dava dosyasının re’sen seçilecek bir muhasebeci-mali müşavir bilirkişiye tevdine, bilirkişiye HMK’nun 268. maddesi gereği davacı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde yerinde inceleme yapması, raporuna esas alacak olup da dosya içinde bulunmayan kayıt ve belgeler olursa birer suretinin raporuna eklemesi için yetki verilmesine, HMK’nun 273. maddesi gereğince tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulup tutulmadığının, açılış ve kapanış tasdiklerinin olup olmadığı, dava konusu Şekerbank …Şubesi’nden verilen 15/09/2019 tarihli … çek seri numaralı 850.000,00-TL bedelli çekin davacının ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı, davacı ile davalı … arasında ticari ilişki olduğuna dair kayıt, bilgi, belge olup olmadığı, varsa kayıtların ne şekilde düzenlendiği, yukarıda sözü edilen çek nedeni ile ve bu davaya konu icra takibi nedeniyle davacının davalıya borcu olup olmadığı, varsa miktarının kaç TL olduğu hususlarında hüküm vermeye ve denetime elverişli açıklamalı rapor tanzimi için bilirkişiye yetki ve görev verilmesine karar verilmiştir.
Mali Müşavir *** tarafından düzenlenen *** tarihli raporda özetle; “1- Davacı … Besicilik Sanayi Ticaret A.Ş.’nin ticari defterlerinin zamanında açılış ve kapanış noter tasdiklerinin yapıldığı, defterlerin usulüne uygun tutulduğu, kayıtların birbirini doğruladığı tespit edilmiştir. 2- Davacı … Besicilik Sanayi Ticaret A.Ş.’nin 2019 yılı yevmiye defteri açılış kaydında; davalı …’dan alacağı ya da borcunun olmadığı, 10/09/2019 tarihinde 908.914,00-TL tutarındaki alacağını 159 verilen yurt içi sipariş avansları hesabına kaydederek 2019 yılı kapanış kaydında davalı …’dan alacağı ya da borcunun olmadığı tespit edilmiştir. 3. Davacı … Besicilik Sanayi Ticaret A.Ş.’nin 01/05/2019 tarihinde 1024267 nolu çek ile 147.500,00-TL; 10/05/2019 tarihli havale ile 313.750,00-TL; 01/08/.2019 tarihinde … nolu çek ile ve toplamda 1.311.250,00-TL tutarında davalı …’ya ödeme yaptığı, 26/08/2019 tarihinde davalı …’nın düzenlediği 110S nolu fatura ile 281.160,00-TL; 30/08/2019 tarihinde davalı …’nın düzenlediği 1111 nolu fatura ile 121.176,00-TL ve toplamda 402.336,00-TL tutarında davalı ***’ya borçlandığı, aradaki 908.914,00-TL tutarındaki davacı alacağını 159 verilen yurt içi sipariş avansları hesabına kaydederek hesabı kapattığı tespit edilmiştir. 4. Davacı … Besicilik Sanayi Ticaret A.Ş.’nin 2019 yılı yevmiye ve muavin defterlerinde; Davalı …’nın 320.00.026 satıcı carisinde takip edildiği, aralarında ticari ilişkinin olduğu, davaya konu 850.000,00-TL çek bedelinin davacı … Besicilik Sanayi Ticaret A.Ş.’ nin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edilmiştir. 5- Davalı …’nın dosya kapsamında defter, belgelerinin olmadığı, şirket merkezinin Kayseri il sınırları dışında kalması sebebiyle Davalı … yönünden inceleme ve tespitler yapılamamıştır. Davacı … Besicilik Sanayi Ticaret A.Ş.’nin 2019 yılı yevmiye ve muavin defterlerinde yapılan inceleme neticesinde; Davalı …’dan 908.914.00-TL alacaklı olduğunun tespit edildiği” belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava kambiyo senedi niteliğindeki çekten dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Dava ve takibe konu çekin altında davacıya atfen atılı imzanın davacıya ait olduğu taraflar arasında çekişmeli değildir.
Uyuşmazlık konusu, dava konusu çek nedeni ile davacının davalıya borçlu olup olmadığı, davaya konu çekin avans olarak verilip verilmediği ve karşılığında canlı hayvan tesliminin yapılıp yapılmadığı, bu nedenle çekin bedelsiz kalıp kalmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Uyuşmazlığın çözümü için öncelikle, alacağın dayanağını teşkil eden kambiyo senedinin hukuksal niteliğini irdelemekte yarar vardır.
Bütün mücerret alacaklarda olduğu gibi kambiyo senedi alacağı da kural olarak, uygun bir asıl borç ilişkisine dayanır.
Bir kambiyo senedi düzenleyip veren ve bu senedi alan herkes, bütün hukuki işlemlerin yapılmasına temel teşkil eden bir “gayeye” ulaşmak istemektedir. İşte bu gaye, bir kambiyo senedinde mündemiç hakkın doğumu ve devri açısından hukuki sebebi teşkil eder. Kambiyo senedi düzenlenmesi dolayısıyla ortaya çıkan bu ilişki “kambiyo ilişkisi” olarak anılmaktadır. Kambiyo senedi vermek suretiyle borç altına giren borçlu “kambiyo taahhüdü”nde bulunmuş olur.
Kambiyo ilişkisinin altında esas itibariyle bir asıl/temel borç ilişkisi vardır. Kambiyo senedinden kaynaklanan talebin geçerliliği, temel ilişkiden kaynaklanan temel talebin ve bununla ilgili olarak taraflar arasında varılmış amaca ilişkin mutabakatın geçerliliğinden tamamen bağımsızdır. Kambiyo senedinden doğan talep hakkına kambiyo hukuku, temel talebe ise, bu talebin ait olduğu hukuk kuralları uygulanır.
Bu genel açıklamadan sonra, hemen belirtmelidir ki, bu aşamada, menfi tespit konulu eldeki davada, ispat yükünün özellikleri üzerinde de durulmalıdır.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 72. maddesi gereğince, borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında, borçlu olmadığını ispat için menfî tespit davası açabilir.
Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur (4721 s.TMK m.6).
İspat yüküne ilişkin bu genel kural menfi tespit davaları için de geçerlidir. Yani, menfi tespit davalarında da, tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf, o vakıayı ispat etmelidir.
Menfi tespit davasında borçlu ya borçlanma iradesinin bulunmadığını ya da borçlanma iradesi bulunmakla birlikte daha sonra ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürebilir.
Borçlu, borcun varlığını inkar ediyorsa, bu durumlarda ispat yükü davalı durumunda olmasına karşın alacaklıya düşer. Borçlu varlığını kabul ettiği borcun ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürüyorsa, bu durumda doğal olarak ispat yükü kendisine düşecektir.
Görülmektedir ki, menfi tespit davasında kural olarak, hukuki ilişkinin varlığını ispat yükü davalı/alacaklıdadır ve alacaklı hukuki ilişkinin (borcun) varlığını kanıtlamak durumundadır. Borçlu bir hukuki ilişkinin varlığını kabul etmiş, ancak bu hukuki ilişkinin kambiyo senedinde görülenden farklı bir ilişki olduğunu ileri sürmüşse bu kez, hukuki ilişkinin kendisinin ileri sürdüğü ilişki olduğunu ispat külfeti davacı borçluya düşmektedir. Zira davacı borçlu kambiyo senedinin bir hukuki ilişkiye dayanmadığını değil, bedelsizlik iddiasına dayandığını ileri sürmekte; temelde bir hukuki ilişkinin varlığını kabul etmektedir. Aynı ilkeler, HGK’nun 17/12/2003 gün ve 2003/19-781 Esas ve 2003/768 Karar sayılı ilamında da benimsenmiştir.
Somut olay bu ilke ve kavramlar ışığında değerlendirildiğinde; dava konusu uyuşmazlığın satım sözleşmesi nedeniyle avans olarak verilen çekin bedelsizliği iddiasına dayalı menfi tespit davası olduğu görülmektedir. Davacı, … aracılığı ile davalıdan canlı hayvan satın aldığını, karşılığında davacının davalının hesabına 10/05/2019 tarihinde 313.750,00-TL havale yaptığını, ayrıca davalıya dava dışı … keşide tarihli 147.500,00-TL bedelli çeki ve dava konusu olan 15/09/2019 keşide tarihli 850.000,00-TL bedelli çeki verdiğini, 147.500,00 TL bedelli çeki ödediğini, buna göre davacının yaptığı ödemelere karşılık olarak davalının toplam bedeli 402.336,00-TL olan 57 adet büyükbaş hayvan teslim ettiğini, kalan hayvanları ise teslim etmediğini ileri sürerek, satım sözleşmesi nedeniyle avans olarak verilen 15/09/2019 keşide tarihli 850.000,00-TL bedelli çekin bedelsizliği iddiasına dayalı olarak eldeki menfi tespit davasını açmıştır.
Davacı, kambiyo senedinden dolayı borçlu olmadığının tespitini istediğine göre, konunun hem kambiyo hem de ispat hukuku açısından ele alınıp, değerlendirilmesi gerekir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 201. maddesi gereğince; yazılı bir belgeye (senede) bağlanmış olan her çeşit iddiaya karşı defi olarak ileri sürülen hususların tanıkla ispatlanması mümkün değildir.
Somut olayda, davacının ileri sürdüğü iddiaların varlığını yazılı delille ispat yükü altında olduğunun kabulü gereklidir.
Davacı davaya konu çekin avans olarak verildiğini, buna karşın davalı tarafından üzerine düşen edimin yerine getirilmediği olgusuna dayanmış ve borcu bulunmadığını ileri sürerek iş bu davayı açmıştır. Davalı ise iddianın yersiz olduğunu, satıma konu canlı hayvanların davacıya teslim edildiğini savunmuştur.
TTK’nun 21. maddesi gereğince, ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış tacirden diğer taraf kendisine bir fatura verilmesini ve bedelini ödemiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir.
TBK’nun 207/2. maddesi gereğince, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir adet bulunmadıkça satıcı ve alıcı borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlüdürler. Bu bakımdan bir satışta satıcı ve alıcının borçlarını aynı anda ifa ettikleri hususu bir karinedir. Bu karinenin aksini iddia eden taraf bunu ispat etmek zorundadır.
Somut olayda davacı ispat külfeti altındadır ve dava konusu çekin avans olduğunu ve satım konusu canlı hayvanları teslim almadığını ispatlamalıdır. Buna göre çek bir ödeme aracı olup, kural olarak mevcut bir borcun tasfiyesi amacıyla verilmektedir. Somut olayda olduğu gibi aksinin iddia edilmesi halinde bir başka ifade ile çekin avans olarak verildiği, ancak karşılığında mal teslim edilmediğinin iddia edilmesi halinde ispat yükü malın teslim edilmediğini iddia eden yana düşmektedir. TBK’nun 207. maddesi uyarınca davacının, davalıya, canlı hayvan alımı için avans ödemesi yaptığının usulüne uygun delillerle ispatının gerektiği, aslolanın peşin satış olup satıcı ve alıcının borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlü olduğu, ödeme aracı olan çekin borcun tediyesi amacıyla verildiğinin kabulü gerektiği ve aksini iddia eden ve çekin satıma konu edilen canlı hayvanlara karşılık avans olarak verildiği canlı hayvanların teslim edilmediğini iddia eden davacı tarafından bu durumun yazılı delillerle ve koşulları varsa yemin delili ile ispatı gerekir. Davalının davacıya sattığı canlı hayvanları teslim ettiğine dair savunması ispat külfetini üzerine aldığı şeklinde değerlendirilemez.
Davacının ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporu ile davacı … Besicilik Sanayi Ticaret A.Ş.’nin 2019 yılı yevmiye defteri açılış kaydında; davalı …’dan alacağı ya da borcunun olmadığı, 10/09/2019 tarihinde 908.914,00-TL tutarındaki alacağını 159 verilen yurt içi sipariş avansları hesabına kaydederek 2019 yılı kapanış kaydında davalı …’dan alacağı ya da borcunun olmadığı, davacının 01/05/2019 tarihinde 1024267 nolu çek ile 147.500,00-TL; 10/05/2019 tarihli havale ile 313.750,00-TL; 01/08/2019 tarihinde … nolu çek ile ve toplamda 1.311.250,00-TL tutarında davalıya ödeme yaptığı, 26/08/2019 tarihinde davalı …’nın düzenlediği 110S nolu fatura ile 281.160,00-TL; 30/08/2019 tarihinde davalı …’nın düzenlediği 1111 nolu fatura ile 121.176,00-TL ve toplamda 402.336,00-TL tutarında davalı Aytaç Cavlı’ya borçlandığı, aradaki 908.914,00-TL tutarındaki davacı alacağını 159 verilen yurt içi sipariş avansları hesabına kaydederek hesabı kapattığı, davacının 2019 yılı yevmiye ve muavin defterlerinde; davalı …’nın 320.00.026 satıcı carisinde takip edildiği, aralarında ticari ilişkinin olduğu, davaya konu 850.000,00-TL bedelli çekin davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
Davacı ile davalı arasında canlı hayvan alım satımına ilişkin ticari ilişkinin bulunduğu görülmekle birlikte, dava konusu 850.000,00-TL bedelli çeki davalıya avans olarak verdiğine ve davalının satım konusu canlı hayvanları davacıya teslim etmediğine ve bu çek nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığına ilişkin iddia, savunma, toplanan deliller, Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davacının iddiasını kanıtlayamadığı kanaatine ulaşılmaktadır. Davacı, bu kapsamdaki iddialarını yazılı veya yasal delillerle usulünce ispatlayamamıştır.
Bir vakıayı ispat yükü kendisine düşen taraf o vakıayı başka delillerle ispat edemezse diğer tarafa yemin teklif eder. Yemin teklifini ispat yükü kendisine düşen taraf yapar. Yemin teklifine dayanan taraf bunu dava dilekçesinde veya cevap dilekçesinde açıkça belirtmesi gerekir. Mahkeme ancak bu halde (dava dilekçesinde veya cevap lahiyasında yemin deliline dayanıldığının bildirilmesi halinde) yemin teklifini hatırlatmakla yükümlüdür. Kendisine yemin teklif edilen taraf, yemin teklifinin kabulünden sonra, usulüne uygun biçimde (HMK m. 233) yemin eder ise, yemin teklif eden tarafın iddia ettiği vakıanın mevcut olmadığı kesin delil ile ispat edilmiş olur. Yemin teklif eden taraf, bundan sonra iddiasını ispat için başkaca delil gösteremez. Davacı tarafından dava dilekçesinde ve ikinci cevap dilekçesinde bulunan delil listesinde “yemin” deliline dayanılmamıştır.
Toplanan tüm deliller, dosya kapsamı dikkate alındığında, davacı ile davalı arasındaki uyuşmazlığın, dava konusu çekin taraflar arasındaki ticari ilişki dolayısı ile avans olarak verilip verilmediği, bu çekin karşılığında canlı hayvan teslim edilmediği, bu çek nedeniyle davacının davalıya borçlu olup olmadığı hususlarından ibaret olup, davaya konu edilen çekin kambiyo senedi vasfında olması ve davacının iddialarını ve bu çekten dolayı borçlu olmadığını yazılı delil ve belgelerle yasal ispat edememesi nedeni ile davacının dilekçesinde yemin deliline de dayanmamış olması karşısında mevcut dosya kapsamına göre, yasal delillerle usulünce ispatlanamayan davanın karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 59,30-TL karar harcının peşin alınan 14.515,88-TL harçtan mahsubu ile fazla yatan 14.456,58-TL’nın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan ve üç talimat masrafından oluşan toplam 126,75-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
7-Davacı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince davanın reddi nedeniyle hesap ve taktir olunan 59.550,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/11/2021

Başkan ***
e-imzalıdır
Üye ***
e-imzalıdır
Üye ***
e-imzalıdır
Katip ***
e-imzalıdır