Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/908 E. 2022/390 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: *** Esas – *** Karar
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***Esas
KARAR NO : ***

HAKİM : ***
KATİP : ***

DAVACI : ***
VEKİLİ : Av.

DAVALI :1-***
VEKİLİ :Av.
DAVALI :2- ***
VEKİLİ : Av.
DAVA :Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
KARAR YAZIM TARİHİ : ***
Mahkememize açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan … tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalanan ve diğer davalının işleteni olduğu ve sevk ve idaresindeki 38 … plakalı aracın … – [16615-16971-16624] UETS günü saat 23:00 sıralarında davacının sevk ve idaresindeki 33 … plakalı motosikletine şerit ihlali yapmak sureti ile çarptığını, bu kazada davacının yaralandığını, bu kazadan sonra davalının dava dışı …’e de çarptığını, trafik kazası tespit tutanağında kazanın meydana gelmesinde davalılardan …’in şerit ihlali yapmak sureti ile kazaya sebebiyet vermesinden dolayı kusurlu bulunduğunu, Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Hazırlık sayılı dosyasından alınan kusur raporunda davalı …’in asli kusurlu olduğu, davacıya ise atfı kabil bir kusur olmadığı şeklinde rapor düzenlendiğini, davacının Kayseri Şehir Hastanesi’nden aldığı rapora göre % 17 oranında maluliyetinin olduğunu, davacının kargo elemanı olarak çalıştığını ve aylık net 2.200,00 TL net gelirinin olduğunu, ayrıca davalının hamallık işi yaptığından aylık 1.500 TL civarında ek gelirinin olduğunu, davacının kazada sonra uzunca bir süre çalışamadığını, davacının kazadan sonra davalı sigorta şirketine başvurduğunu, sigorta şirketinin ödeme yapmadığını belirterek öncelikle davalı … adına kayıtlı 38 … plakalı aracın kaydına ve bu davalı adına kayıtlı olduğu tespit edilecek taşınır ve taşınmaz mallara ihtiyati tedbir niteliğinde ihtiyati haciz kararı konulmasını, davacının güç (efor) kaybı için şimdilik 5.000,00 TL’nin davalı …’ten kaza tarihinden itibaren, sigorta şirketinden ise temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini, 30.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı *** vekili cevap dilekçesinde özetle; kusur oranlarının belirlenmesi gerektiğini, kazaya üç araç karıştığını, her ne kadar kazanın oluşumunda sigortalı araca kusur verilmişse de iki aracın çarpışmasından sonra üçüncü aracın kazaya karıştığını ve araçlara çarptığını, bu nedenle kazanın oluşumundaki kusurun yanı sıra davacının yaralanmasındaki kusurun hangi araç nedeniyle olduğunun belirlenmesi gerektiğini, üçüncü araç sürücüsü ***’in 1.04 promil alkollü olduğunu, sigorta şirketlerinin sigortalısının kusuru oranında zarardan sorumlu olduğunu, davacı tarafından kazaya karışan diğer araç sürücü ve sigortasından tazminat alınıp alınmadığı bilinmemekle dava sonunda rücu hakkı olacağından davanın …’e ve aracın sigortası olmadığı görülmekle Güvence Hesabına ihbarını talep ettiğini, davacı tarafından alınan engelli raporunda kaza ile ilişiği bulunmayan işitme kaybına da maluliyet oranı verildiğini, bu nedenle maluliyet oranı belirlenirken kazadan kaynaklı maluliyetinin tespitini talep ettiğini, davacının talep ettiği geçici iş göremezlik tazmşinatından sigorta şirkletinin sorumluluğunun olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; kusur oranlarının belirlenmesi gerektiğini, kazaya üç araç karıştığını, her ne kadar kazanın oluşumunda sigortalı araca kusur verilmişse de iki aracın çarpışmasından sonra üçüncü aracın kazaya karıştığını ve araçlara çarptığını, bu nedenle kazanın oluşumundaki kusurun yanı sıra davacının yaralanmasındaki kusurun hangi araç nedeniyle olduğunun belirlenmesi gerektiğini, üçüncü araç sürücüsü ***’in 1.04 promil alkollü olduğunu, Savcılık hazırlık dosyasında alınan kusur raporunun gerçeği aydınlatmadığını, kazaya karışan üçüncü araç sürücüsü yönünden araştırma yapılmadığını, davacının talep ettiği manevi tazminatın zenginleşmeye dönük olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER:
Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma numaralı dosyası uyaptan celp edilmiştir.
***Genel Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak 38 … plaka sayılı aracın ***tarihinde karıştığı kaza nedeni ile açılan hasar dosyası ve poliçe örneği celp edilmiş, poliçenin incelenmesinde, 38 … plaka sayılı aracın *** başlangıç ve *** bitiş tarihli ZMMS ile sigortalandığı, poliçe limitinin 360.000,00 TL olduğu görülmüştür.
Kayseri Emniyet Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak 38 … plaka sayılı aracın kaza tarihi olan *** tarihli kaza tarihinden bu güne kadarki tüm kayıtları celp edilmiş, 38 … plakalı aracın *** tarihli satışı ile … adına tescilinin yapıldığı, *** tarihinde de aynı şahıs adına kayıtlı olduğu, aracın *** tarihli satışı ile …’a, *** tarihli satışı ile de ***’e devrinin yapıldığı görülmüştür.
Kayseri Devlet Hastanesi’ne, Kayseri Şehir Hastanesi’ne ve Kayseri Dünyam Hastanesi’ne müzekkere yazılarak davacının *** tarihinde tarihinde yaralanması nedeniyle tüm tedavi evrakları ve cd’si celp edilmiştir.
SGK Kayseri İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davacının *** tarihinde trafik kazası geçirmesi nedeniyle yaralanmasından dolayı SGK tarafından davacıya rücua tabi maaş veya gelir bağlanıp bağlanmadığı sorulmuş, gelen yazı cevabı ile; rücuya tabi herhangi bir kayda ve işleme rastlanılmadığı bildirilmiştir.
Davacı ve davalılardan …’in ekonomik, sosyal ve gelir durumları araştırılmış, davacı ***’ın terminal kargoda çalıştığı, aylık 2.200,00 TL gelirinin olduğu, ekstra 1.500,00 TL gelirininde olduğu, eşine ve dört çocuğuna bakmakla yükümlü olduğu, AS125T Asya Marka Motosiklet aracının olduğu, fiziksel engelinin olmadığı, davalı …’in çalışmadığı, aylık gelirinin olmadığı, ikametinin kira olup ayda 800,00 TL babasının ödediği, bakmakla sorumlu olduğu kimsenin olmadığı, anne, babası ve kız kardeşi ile kaldığı, üzerine kayıtlı menkul – gayrı menkulün olmadığı görülmüştür.
SGK Kayseri İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davacının *** tarihinden bugüne dek olan tüm bordro kayıtları celp edilmiştir.
Davacının nüfus kayıt örneği uyap sisteminden çıkarılarak dosya arasına alınmıştır.
SGK Kayseri İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davacının 2020 yılına ilişkin bordro örneği celp edilmiştir.
Mahkememizin *** tarihli duruşmasında davacı tanıkları *** ve *** dinlenmiştir.
Kayseri Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak *** tarihinde meydana gelen *** kaza numaralı kaza tespit tutanağına konu olan trafik kazasına ilişkin fotoğraflar cd halinde celp edilmiştir.
Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden kusur yönünden rapor aldırılmıştır.
Dosyamızdan alınan kusur raporu ile trafik kazası tespit tutanağının çelişmesi ve henüz ceza mahkemesince verilmiş ve kesinleşen bir mahkumiyet kararı olmaması nedeni ile Savcılık dosyasında alınan raporun Mahkememizi bağlamaması nedeni ile çelişkinin giderilmesi için dava dosyası talimat yolu ile İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilerek, HMK’nun 266. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı’ndan maluliyet yönünden rapor aldırılmış, ***tarihli raporda özetle; ***’ın altı (6)hafta süreyle mutat iş ve gücünden kaldığı (tıbbi şifa süresinin 6 (altı) hafta olduğu, tüm vücut fonksiyon kaybı oranının ve/veya özür oranının %6 (yüzdealtı) olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili ile davalı sigorta şirketi vekilinin itiraz dilekçesi sundukları, davacı vekili müvekkilindeki psikolojik sıkıntılara ilişkin tedavi evraklarının celbini isteyip bu hususun da kalıcı maluliyet kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini ileri sürdüğü görülmşütür.
Kayseri Şehir Hastanesi’ne müzekkere yazılarak davacının *** günü trafik kazası geçirdikten sonra Psikiyatri bölümünde görmüş olduğu muayenelere ilişkin tedavi evrakları celp edilmiştir.
ERÜ’den gelen raporun, ekindeki ve dosyadaki tüm tedavi evrakları ile davacı vekilinin rapora karşı itiraz dilekçesinin eklenmesi suretiyle ERÜ’ye müzekkere yazılmış, davacının itirazlarını karşılar mahiyette ek rapor düzenlenmesi, davacının psikolojik maluliyetinin olup olmadığı, var ise toplam maluliyet oranının ne olduğu, kök raporda davacının işitme kaybının dava konusu kaza ile illiyet bağının olmadığının belirtilmekle birlikte gerekçesinin açıklanmadığı görülmekle bu hususta davacının itirazları hakkında gerekçeli yeniden değerlendirme yapılması, ayrıca tedavi evrakları arasında bulunan Kayseri Şehir Hastanesi’nin *** tarihli raporuna göre davacının süresiz bir şekilde %17 oranında malul kaldığının değerlendirilmiş olmasına göre farkın neden kaynaklandığının açıklanması istenilmiş, ***tarihli ERÜ raporunda özetle;
***’ın altı (6)hafta süreyle iş göremezlik halinde kaldığı [tıbbi şifa süresinin 6 (altı) hafta olduğu, tüm vücut fonksiyon kaybı oranının ve/veya özür oranının %6 (yüzdealtı) olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir. ERÜ raporu taraflara tebliğ edilmiş, maluliyet raporuna karşı davacı vekili ile davalı *** vekilinin itiraz dilekçesi sundukları görülmüştür.
Tüm deliller toplandıktan sonra aktüerya hususunda bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş, bilirkişiden TRH 2010 yaşam tablosu ve progresif rant yöntemi esas alınması istenilmiştir. Hesap bilirkişisi *** *** tarihli raporunda özetle;
1-“6 Hafta” Süreli Geçici İş Göremezlik Zararının;
%100 özür oranına göre (2.452,94 x %100) : 2.452,94 TL
SGK GİG ödemesi mahsubu (2.452,94 – 8.506,57) : 0 TL olduğu, davacı talebinin 50,00 TL olduğu,
2- “%6” Özür Oranına Göre Sürekli İş Göremezlik Zararının;
İşlemiş dönem geliri : 142.746,99 TL.
İşleyecek dönem geliri +: 1.151.820,72 TL.
1.294,567,71 TL
%6 özür oranına göre (1.294.567,71 x %6) : 77.674,06 TL. olduğu, davacı talebinin 4.950,00 TL olduğu yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir. Dilekçenin taraflara tebliğ edildiği, davacı vekilinin talep artırım dilekçesi sunduğu, harcını tamamladığı, dilekçenin taraflara tebliğ edildiği, davalı vekillerinin ayrı ayrı itiraz dilekçesi sundukları görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, Türk Borçlar Kanunu’ nun 49 ve devamı maddelerinde düzenlenen haksız fiil nedeni ile maddi tazminat talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde maddi zararları için şimdilik 5.000,00 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiş, 21/03/2020 tarihli dilekçesi ile talebini 4.950,00 TL kalıcı iş göremezlik zararı ve 50,00 TL’sini geçici iş göremezlik zararı olarak açıklamıştır.
Davacı sürücü ***’ın, *** günü saat 23:00 sularında, idaresindeki 33 … plaka sayılı motosikletle sol şeridini takiben Asri Mezarlık istikametinden Hasan Tahsin Caddesi kavşağı istikametine doğru seyir halinde olduğu Fırat bölünmüş caddesinin No:63/A önündeki olay yeri kesiminde , aynı istikamette seyrederken sol şeride geçmek için manevra yapan davalı sürücü … idaresindeki 38 … plaka sayılı otomobilin sol yan iki kapı ortasından sol şeritte çarptığı dava konusu kazanın hemen akabinde yine sol şeridi takiben seyreden dava dışı sürücü … idaresindeki 01 *** plaka sayılı otomobilin de 38 … plaka sayılı otomobilin sol arka köşe kısmına sol şeritte çarptığı kaza meydana gelmiştir.
Trafik kazası tespit tutanağı ile tüm dosya kapsamından kazanın; Kayseri ili Melikgazi ilçesi Hürriyet Mahallesi hudutlarında, meskun mahal sınırları içerisindeki azami hız limitinin 50 km/saat olduğu Fırat bölünmüş caddesi üzeri no:63/A önlerinde gece saatlerinde meydana geldiği anlaşılmış; mahalde aydınlatmanın olduğu ile sürücü …’in kolluk tarafından saat 22:19 itibariyle yapılan ölçümle 0,63 promil (Kayseri Devlet Hastanesinin saat 23:43:41 itibariyle düzenlenmiş raporunda 139 mg/dL), çarpma öncesi aracına ait ıslak-nemli yolda 18 metre uzunluğunda fren izi tespit edilen sürücü ***’in de 1,04 promil alkollü olduğu tespit edilmiş ve kazaya karışan tüm sürücülerin kusurlu oldukları yönünde görüş bildirildiği görülmüştür.
Davacı sürücü … ifadesinde özetle “…Ben en sol şeritte seyir halinde idim. Hızım yaklaşık 40-50 km idi.Yolun ilerisinde bulunan kavşaktan sola dönecektim. Bu sırada önümde orta şeritte bulunan bir araç birden sola dönünce duramayarak bu araca çarptım ve çarpmanın etkisiyle bu aracın altında kaldım.Bir başka araç da gelip bu araca çarpınca zincirleme kaza meydana gelmiş oldu…” şeklinde;
Davalı sürücü … ifadesinde özetle “…Ben yolun sağ şeridinde idim.Yolun sol şeridine geçmek için sol sinyalimi yaktım ve yolu kontrol ettim.Yol boştu.Ben aracım ile sol şeride geçmek için hareket ettiğim sırada bir anda nereden geldiğini göremediğim … motosiklet benim aracımın sol arka kapı kısmına çarptı. Benim aracım savruldu. Bu sırada da yine nereden geldiğini görmediğim 01 UA 691 plaka sayılı araç da benim aracımın arka kısmına çarptı…” şeklinde;
Dava dışı sürücü *** de ifadesinde özetle “…Fırat caddesi üzerinde …seyir halinde gidiyordum. Ben bu cadde üzerinde seyir halinde giderken benim önümde 38 … plaka sayılı araç seyir halinde gidiyordu. Birden nasıl olduğunu anlamadım ve 38 … plaka sayılı araç bir anda önü sola döndü ve orta refüje çıktı. Ben bu araca çarpmamak için frene bastım ancak yine de bu araca arkadan çarptım…” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’nı … soruşturma sayılı dosyasında alınan *** tarihli bilirkişi raporunda motosiklet sürücüsü …’ın kusursuz olduğu ve sürücü …’in asli kusurlu; sürücü ***’in de asli kusurlu olduğu kanaati belirtilmiştir.
Mahkememizce Adli Tıp Kurumu Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’ndan alınan *** tarihli raporda özetle; davacı sürücü …’ın kusursuz olduğu, davalı sürücü …’in %100 (yüzdeyüz) oranında kusurlu olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Dosyamızdan alınan kusur raporu ile trafik kazası tespit tutanağının çelişmesi ve henüz ceza mahkemesince verilmiş ve kesinleşen bir mahkumiyet kararı olmaması nedeni ile bu aşamada Savcılık dosyasında alınan raporun Mahkememizi bağlamaması nedeni ile dava dosyasının talimat yolu ile İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilerek, HMK’nun 266. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmış, İTÜ Otomotiv Kürsüsü’nde görevli trafik ve kusur konularında uzman öğretim üyeleri ***, İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin *** talimat sayılı dosyasından sundukları *** tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı sürücü …’in % 100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, diğer sürücüler ***ın ve ***’in kusursuz oldukları yönünde görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir. Rapor taraflara tebliğ edilmüş, davalı sigorta şirketi vekilinin itiraz dilekçesi sunduğu görülmüştür. Bilirkişi raporu, tüm dosya kapsamına uygun ve denetlenebilir bulunarak mahkememizce hükme esas alınmış, dava konusu kazanın davalı …’in % 100 oranındaki kusuru ile gerçekleştiği anlaşılmıştır.
Davalı sigorta şirketi davanın ***’e ve Güvence Hesabı’na ihbarını talep etmiş ise de trafik kazası tespit tutanağındaki oluşa göre üçüncü kişi ***’in davacıya ait araca çarpmaması, yalnız davalı …’e ait araca çarptığının yazılı olması nedeni ile … ile davalı … arasında meydana gelen kaza ile davacının yaralanması arasında illiyet bağının olmaması nedeni ile ***tarihli ön inceleme duruşmasının (5) numaralı ara kararı ile davalı sigorta şirketinin davanın …’e ve Güvence Hesabı’na ihbarı talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacının geçici ve kalıcı maluliyet iddiası mevcut olup, maluliyet iddiası için kaza tarihindeki yönetmelik hükümlerine göre rapor alınmalıdır (bu yönde Yargıtay 17.Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2020/11295 Esas 2021/780 Karar sayılı içtihadı). Mahkememizce kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre ERÜ ATK ABD’den rapor ve ek rapor alınmış, gerek kök raporda gerekse ek raporda davacının altı (6) hafta süreyle iş göremezlik halinde kaldığı (tıbbi şifa süresinin 6 hafta olduğu), tüm vücut fonksiyon kaybı oranının ve/veya özür oranının %6 (yüzdealtı) olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir. Her ne kadar davacı taraf, raporda belirtilen maluliyet oranına itiraz etmiş ise de davacı vekili *** tarihli celsede ERÜ ATK raporuna vaki itirazlarından vazgeçmiş ve aktüer raporu aldırılmasını talep etmiştir.
Yargıtay’ın güncel içtihatlarına göre davacının aktüer zararı hesaplanırken, TRH 2010 yaşam tablosunun esas alınması ve % 10 arttırma-iskonto formülüne (progresif rant) göre hesaplama yapılması gerekmektedir (bu yönde Yargıtay 17.Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2019/5206 Esas 2020/8874 Karar sayılı içtihadı, Yargıtay 4.Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2021/3158 Esas 2021/2009 Karar sayılı içtihadı). Açıklanan yönteme ve verilere uygun alınan *** tarihli bilirkişi raporunda davacının geçici iş göremezlik zararının tamamının SGK tarafından karşılandığı, ödenmeyen geçici iş göremezlik zararının bulunmadığı, kalıcı iş göremezlik zararının ise 77.674,06 TL olduğu hesaplanmıştır. Bilirkişi raporu, Yargıtay kararlarına ve dosya kapsamına uygun bulunarak hükme esas alınmış, davacı tarafın da bilirkişi raporu doğrultusunda talep artırım dilekçesi sunduğu, başlangıçta 4.950,00 TL olarak talep ettiği kalıcı iş göremezlik zararını 72.724,06 TL artırarak 77.674,06 TL’ye yükselttiği ve harcını tamamladığı görülmüştür. Davacının talep artırım dilekçesi davalılara tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, dava tarihinden önce davalı sigorta şirketine KTK’nun 97.maddesine uygun olarak başvurduğunu belirtmiş ve gerek dava gerekse talep artırım dilekçesinde davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihinden itibaren faiz yürütülmesini talep etmiştir. Davacı tarafından dava açmadan önce KTK’nun 97.maddesine göre davalı sigorta şirketine başvurulduğu görülmüş ise de davacı tarafında dava tarihinden önce davalı sigorta şirketine sunulan maluliyet raporu, kaza tarihindeki yönetmeliğe göre düzenlenmediği gibi dava konusu kaza nedeni ile oluşan maluliyete ek olarak davacının dava konusu kazadan kaynaklanmayan farklı maluliyetlerini de kapsadığı görülmüştür. Davacı vekili tarafından *** tarihli dilekçe ekinde sunulan Kayseri Şehir Hastanesi’nin 05/11/2019 tarihli raporunun Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik çerçevesinde düzenlendiği, davacının kemik kırığı nedeni ile maluliyet oranının % 8, kulağındaki işitme kaybı nedeni ile % 10 olmak üzere toplam % 17 oranında kalıcı maluliyetinin olduğu yazılıdır. Oysa kaza tarihinde Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik yürürlükte olup, mahkememizce bu yönetmeliğe göre ERÜ’den alınan ek raporda davacıdaki işitme kaybının dava konusu kaza nedeni ile değil, davacının yaşına bağlı olarak oluştuğu, davacının kalıcı maluliyet oranının % 6 olduğu tespit edilmiştir. Davacı tarafça sunulan rapor, davalı sigorta şirketi yönünden yanıltıcı bilgi içermekte olup, Karayolları Trafik Kanunu 97. madde ve Trafik Sigortası Genel Şartlar Ek 6. madde gereğince söz konusu belgelerin başvuru sırasında eklenmesi zorunludur. O halde davalı sigorta şirketi ancak yargılama sırasında alınan maluliyet raporu ile maluliyet oranına vakıf olmuş ve dava tarihinde temerrüde düşmüştür. Nitekim Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2018/3847 Esas 2020/823 Karar sayılı içtihadı ve Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3.Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2020/83 Esas 2020/162 Karar sayılı kararı da bu yöndedir. Diğer davalı … ise haksız fiil tarihinde temerrüde düşmüştür.
İzah edilen nedenle davacının davalılar aleyhindeki maddi tazminat davasının kısmen kabul kısmen reddine, 77.674,06 TL kalıcı iş göremezlik zararına ilişkin maddi tazminatın, davalı ***’nin sorumluluğu ZMMS poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak kaydı ile davalı …’ten haksız fiil tarihi olan *** tarihinden ve davalı ***’den dava tarihi olan *** tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin (geçici iş göremezlik zararına ilişkin) talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı, davalı …’ten 30.000,00 TL manevi tazminat talep etmiştir. 6098 sayılı TBK. m. 56. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Dosya kapsamından dava konusu kazanın gerçekleşmesinde davacının kusurunun olmadığı, davalı …’in % 100 oranında kusurlu olduğu, davacının % 6 oranında kalıcı maluliyetinin olduğu ve iyileşme süresinin 6 hafta olduğu, paranın alım gücü, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davalının sorumluluğunun niteliği gözönünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla davacının davalı … aleyhindeki manevi tazminat davasının kısmen kabul kısmen reddine, 20.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan *** tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
Hüküm fıkrasında, Hazine’ye gelir kayıt edilmesi gereken ara buluculuk ücreti hesaplanırken davacının taleplerinden yalnız davalı sigorta şirketi yönünden talep edilen toplam 77.724,06 TL’lik maddi tazminatın ara buluculuk dava şartına tabi olması nedeni ile davanın kabul ve red oranı göz önünde bulundurularak hesaplama yapılmış ve mahkememizce aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davacının davalılar aleyhindeki maddi tazminat davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, 77.674,06 TL kalıcı iş göremezlik zararına ilişkin maddi tazminatın, davalı ***.’nin sorumluluğu ZMMS poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak kaydı ile davalı …’ten haksız fiil tarihi olan *** tarihinden ve davalı *** A.Ş.’den dava tarihi olan *** tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
2-Davacının davalı … aleyhindeki manevi tazminat davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, 20.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan *** tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
3-Davacının davalı … aleyhindeki manevi tazminat davası yönünden alınması gereken 1.366,20 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 119,55 TL peşin harç ile 248,40 TL ıslah harcının mahsubu ile eksik 998,25 TL harcın davalı …’ten alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacının davalılar aleyhindeki maddi tazminat davası yönünden alınması gerekli 5.305,91 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin) davanın kabul ve red oranına göre 1.319,15 TL’sinin müştereken ve müteselsilen davalılardan ve 0,85 TL’sinin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça yapılan başvurma harcı 44,40 TL, peşin harç 119,55 TL, tebligat ve müzekkere gideri 503,85 TL, bilirkişi ücreti 2.500,00 TL, ERÜ rapor ücreti 350,00 TL ve Ankara ATK rapor ücreti 323,00 TL olmak üzere toplam 3.840,80 TL yargılama harç ve giderinin kabul ve red oranına göre 3.482,47 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı …’in gider avansından harcanan 11,00 TL tebligat ve posta gideri yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 1.03 TL’sinin davacıdan alınarak iş bu davalıya ödenmesine, artan kısmın bu davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı maddi tazminat davası yönünden kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen kısım üzerinden 10.897,63 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
9-Davalılar maddi tazminat davası yönünden kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen kısım üzerinden 50,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
10-Davacı manevi tazminat davası yönünden kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen kısım üzerinden 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı …’ten alınarak davacıya ödenmesine,
11-Davalı … manevi tazminat davası yönünden kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen kısım üzerinden 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’e ödenmesine,
12-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, davalı Doğa Sigorta A.Ş. Vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/05/2022

Katip *** Hakim ***
e-imzalıdır e-imzalıdır

Bu belge 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununa göre güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.