Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/887 E. 2021/1106 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/887
KARAR NO : 2021/1106

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALILAR : 1- …
2-
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Tapu İptali Ve Tescil
DAVA TARİHİ : 18/07/2019
KARAR TARİHİ : 09/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan tapu iptali ve tescil davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı …’ın annesi olduğunu, müvekkilinin diğer davalı şirket … Şirketi’nde %30 oranında ortaklığı bulunduğunu, bu şirketin yetkili müdürünün yıllardır ve halen davalı …’in eşi … olduğunu, müvekkilinin ortağı olduğu davalı şirkete ait olan dava konusu … ada, … nolu parsel ve … nolu bağımsız bölümün 19/12/2018 tarihinde … yevmiye numaralı işlem ve 950.000,00-TL bedel ile şirket tarafından diğer davalı …’a satış suretiyle devredildiğini, söz konusu satış işleminin muvazaalı olduğunu, müvekkili ile borçlu avalı … arasında sonuçlanan bir dava ve devam etmekte olan icra takibi bulunduğunu, müvekkili lehine sonuçlanan davanın karar tarihi iptali istenen muvazaalı satış işleminin tarihinin mahkeme ilamının icra takibine konulma tarihi olduğunu, alacaklı müvekkilinin davalı şirketin ortağı şirket müdürü müvekkilinin damadı taşınmazın devralan şirket müdürünün eşi olduğunu, davalının ekonomik durumunun taşınmaızn satış bedelini karşılayacak durumda olmadığını, davalı …’ın devir tarihinde üzerinde bir hayli ipotek borcu olan taşınmazı devraldığını, icra dosyası kesinleştikten sonra yapılan sorguda borcu karşılayacak malvarlığının olmadığının belirlendiğini bu durum üzerine yapılan araştırmada dava aşamasında alınan 15/03/2018 tarihli bilirkişi raporunda şirketa ait olan Kayseri İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada, … nolu parsel ve … nolu bağımsız bölüm sayılı dubleks meskenin 19/12/2018 tarihinde … yevmiye numaralı işlem ile ve 950.000,00-TL bedel ile devredildiğini tespit ettiklerini beyanla, bu taşınmaz üzerine ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir celpleri konulmasına, haksız ve muvazaalı ıolarak devredilen taşınmaz yönünden tapu iptali ile borçlu … Şti. adına tesciline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; borcun doğum tahinin tasarruf tarihinden sonra olması nedeniyle muvazaa iddiasının dinlenemeyeceğini, taşınmaz satım bedelinin davalı … tarafından rayiç değerin üstünde ödendiğinden muvazaanın bulunmadığını, TBK’nun 19. ve İİK’nun 277. maddesi gereği ön koşulun gerçekleşmemesi nedeniyle esasa girilmeden davanın reddinin gerektiğini, aciz vesikasının dava şartı olup, haciz tutanağının aciz vesikası hükmünde olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Taraflarca tapu kayıtlarına, banka dekontlarına, tanık anlatımlarına, Ankara Bölge Adliye mahkemesi’nin … Esas sayılı ilamına, icra takip dosyasına, ticari defter ve kayıtlara, ticaret sicil kayıtlarına, keşif ve bilirkişi incelemesine delil olarak dayanılmıştır.
Celbi gereken deliller mahkememizce müzekkere yazılarak celp olunmuştur. Dava konusu taşınmaz üzerinde keşif icra edilmiş ve bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava Türk Borçlar Kanunu’nun 19. maddesi uyarınca muvazaalı işlem yapıldığı iddiasına dayalı tapu kaydının iptali ile davalı borçlu şirket adına tescili istemine ilişkindir.
Davanın devamı sırasında davacı vekilince verilen 07/12/2021 tarihli dilekçesinde özetle “Her ne kadar davalılar hakkında işbu dava ikame edilmiş olsak da 03/12/2021 tarihli sözleşme ve müvekkilin talimatı gereği açmış olduğumuz davadan açıkça tüm davalılar açısından feragat etmekteyiz. Karşı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti talebimiz bulunmamaktadır.” şeklinde beyanda bulunulmuştur.
Davalı vekilince verilen 07/12/2021 tarihli dilekçesinde özetle “Davacı tarafça işbu davadan feragat edilmiş olup, müvekkilin talimatı gereği davacı tarafın feragatini kabul etmekteyiz. Karşı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti talebimiz bulunmamaktadır.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı vekilinin 07/12/2021 tarihli dilekçesinin ekindeki vekaletnamenin incelenmesinde davacı vekilinin davadan feragat yetkisinin olduğu görülmüştür.
HMK’nun 311. maddesi gereğince davadan feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Davacı vekili tarafından HMK’nun 307. ve devamı maddelerine uygun olarak talep sonucundan vazgeçildiğinden, yani davadan feragat edildiğinden feragat nedeniyle davanın reddine, 07/12/2021 tarihli dilekçesi ile davalı vekilince talep edilmediğinden davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuran HMK’nun 307-312. maddelerinde düzenlenen DAVACININ FERAGATI NEDENİ İLE DAVANIN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 59,30-TL maktu karar ve ilam harcından dava açılırken alınan 1.707,75-TL peşin harç, 16.223,62-Tl tamamlama harcı ve 11.047,55-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 28.978,92-TL harçtan mahsubu ile bakiye 28.919,62-TL’nın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince taraflarca yatırılan gider-delil avansından artan olması halinde hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
6-Davadan feragati nedeniyle davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Talep edilmediğinden davalılar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 09/12/2021

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır