Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/470 E. 2022/869 K. 07.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: *** Esas – ***
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : ***
KATİP : ***

DAVACI : ***
VEKİLLERİ : Av.
Av.
Av.
Av.
DAVALI : ***
VEKİLİ : Av.

DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***

Mahkememizde görülmekte olan tazminat (cismani zarar sebebiyle açılan tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; *** günü sürücü …’in sevk ve idaresindeki 20 … plakalı aracı ile ***’nden Alpaslan Caddesi kavşağına geldiği esnada, Alparslan Caddesi’nden kavşağa gelen sürücü …’in sevk ve idaresindeki 38 … plakalı aracının ön kısımlarıyla 20 … plakalı aracın sağ yan kısımlarına çarpması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, davacı …’in sürücü …’in 20 … plakalı aracında yolcu olarak bulunduğunu ve yaralandığını, tedavi altına alındığını; kaza yerinde yapılan tetkik ve inceleme sürücü beyanları neticesinde bu kazanın oluşumunda sürücü …’nin 2918 sayılı KTK’nun 84. maddesinde sayılan asli kusurlardan 84/h bendindeki kusuru ve aynı Kanun’un 57/1-c maddesindeki kusuru ihlal ettiğinin, diğer sürücü …’in ise yine aynı Kanunun 52/1-a maddesindeki kusuru ihlal ettiği görüş ve kanaatine varıldığını, kazaya sebebiyet veren 38 … plakalı aracın kaza tarihinde davalı *** Sigorta AŞ. nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, maddi zararın karşılanması için *** tarihinde *** Sigorta AŞ.’ne başvurulduğunu, evrakların teslim edildiğini, ancak bir yıl geçmediği için maluliyet raporu alınamadığını, müvekkilinin *** doğumlu ve işçi olduğunu; müvekkilinin kaza dolayısıyla işgücü kaybından doğan iş göremezlik tazminatı talep ettiğini, yapılan arabuluculuk görüşmesi sonrası müvekkilinin zararının artmasına binaen işbu davayı ikame etme zaruretinin hasıl olduğunu beyanla; fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00-TL geçici iş göremezlik tazminatının ve 1.000,00-TL daimi maluliyet tazminatının *** davalı şirkete başvuru tarihinden işleyecek yasal faizi ile tahsiline yargılama giderinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazanın meydana gelmesinde kusurun 38 … plakası araç sürücüsü …’te olduğu yönündeki iddianın doğru olmadığını ve bu iddianın kabulünün mümkün olmadığını, kazanın diğer aracın sürücüsünden kaynaklandığını, davacının dilekçesinde sigorta şirketine müracaat ettiklerini ifade ettiğini, davacının yaptığı müracaatta, müvekkili sigorta şirketinin maluliyet raporu istediğini, davacı tarafça bu raporun temin edilemediğini, bu nedenle de ödeme yapılmadığını, ZMMS’nin sorumluluğunun işletenin sorumluluğu esasına dayandığını; müvekkilinin ancak işletenin kusuru oranında zarar gören 3. şahıslara (davacıya) karşı ve kusur oranında sorumlu olacağını, işletenin kusur oranının araştırılması gerektiğini, davacının sigorta şirketine müracaatında maluliyet raporunun istendiğini, bu raporun temin edilemediğini, bu yüzden de ödeme yapılamadığını, davanın açılmasına müvekkilinin neden olmadığını, mahkeme masraf ve vekalet ücretinden de sorumlu olmaması gerektiğini beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Davacı tarafça dilekçesi ekinde delil olarak dayanılan bir kısım kayıt ve belge örnekleri sunulmuştur.
Davacı …’in Uyap sisteminden nüfus kayıt örneği çıkarılarak dava dosyası arasına alınmıştır.
Denizli İl Emniyet Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak 20 … plakalı aracın ve Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak 38 … plakalı aracın kaza tarihi olan *** tarihindeki kayıt malikini gösteren trafik tescil kayıtları istenilmiştir. Bu müzekkerelerimize ***Emniyet Müdürlüğü’nce *** tarihli yazı ile ve ***Emniyet Müdürlüğü’nce *** tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Davalı Türkiye (Halk) Sigorta A.Ş.’ne müzekkere yazılarak 03/02/2019 günü 38 … plakalı aracın karıştığı trafik kazasından dolayı, bu aracın 64536463 poliçe nolu ZMMS sigorta poliçesi ile eklerinin, hasar dosyası açılmışsa hasar dosyasının tamanın, ödeme yapılmışsa kime, ne zaman, hangi zarar kapsamında ve ne kadar ödeme yapıldığını gösteren dekont ve belgelerin birer fotokopisinin gönderilmesi, ayrıca işbu dava tarihi olan 07/08/2019 dan önce davacının sigorta şirketlerine yaptığı yazılı başvurusu olup olmadığı varsa yazılı başvuru tarihini ve şeklini gösteren kayıt ve belgeleri istenilmiştir. 04/09/2019 tarihli yazı ile bu müzekkeremize cevap verilmiştir.
İncesu Devlet Hastanesi’ne ve Kayeri Şehir Hastanesi’ne ayrı ayrı müzekkere yazılarak davacı …’in 03/02/2019 tarihinde geçirdiği söylenen trafik kazasından dolayı hastanelerinde tedavisi yapılmışsa, hasta dosyasının, film, rapor, tedavi evrak ve grafilerinin gönderilmesi istenilmiştir. Kayseri Devlet Hastanesi’nden gelen 26/08/2019 tarihli yazı ile davacı … isimli şahsın 03/02/2019 tarihinde hastaneye müracaatının olmadığı belirtilmiştir. İncesu Devlet Hastanesi’ne yazılan müzekkereye ise 16/10/2019 tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Davacının ekonomik, sosyal, meslek, iş ve aylık gelir durumunun tespiti için yazılan müzekkereye 29/08/2019 tarihinde Selimiye Şehit Osman Börklüoğlu Polis Merkezi Amirliği’nce gerekli araştırmanın yapılarak cevap verildiği anlaşılmıştır.
SGK Kayseri İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak 03/02/2019 tarihli trafik kazasından dolayı yaralandığı bildirilen davacı …’e bu kaza ve yaralanması nedeniyle herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı, maaş bağlanıp bağlanmadığı, yapılmışsa bunların rücuya tabi olup olmadığının, rücuya tabi ise bunların peşin sermaye değerlerinin ne kadar olduğunun bildirilmesi, ayrıca davacının SGK kaydı varsa bu kayıtların gönderilmesi istenilmiştir. 19/08/2019 tarihli ve 26/09/2019 tarihli yazı ile bu müzekkeremize cevap verilmiştir.
Davacı …’in TC kimlik numarası ve açık kimlik bilgileri belirtilmek sureti ile İncesu Devlet Hastanesi’ne, Kayseri Şehir Hastanesine ve Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine müzekkere yazılarak 03/02/2019 tarihinde trafik kazası nedeni ile yaralanmasından dolayı bu hastanede gördüğü tedavi ve yaralanmalarına ilişkin olarak hasta tabela, müşahade kağıtları, epikriz raporları ve ameliyat tutanak ve raporları, her türlü tıbbi tahlil reçete, rapor ile diğer ilgili kayıt ve belgelerin okunaklı birer örnekleri ile film ve grafilerin CD formatında birer örneği istenmiş, İncesu Devlet Hastanesi’nce 16/10/2019 tarihli yazı ile, Erciyes Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü’nce18/10/2019 tarihli yazı ile müzekkeremize cevap verilmiş, Kayseri Şehir Hastanesi’nce 18/10/2019 tarihli yazı ile müzekkeremize cevap verilmiştir.
Dava dilekçesinin ekinde bulunan İncesu İlçe Emniyet Müdürlüğü Polis Merkezi’nce İncesu Cumhuriyet Başsavcılığı’na hitaben yazılan 28/02/2019 tarihli 27882468-191323/2019/53 sayılı fezlekenin okunaklı örneğinin eklenmesi sureti ile İncesu Cumhuriyet Başsavcılığı’na müzekkere yazılarak ekli fezlekeye konu 03/02/2019 tarihli trafik kazası ile ilgili yapılan soruşturmaya ilişkin soruşturma dosyasının tespiti ile akıbeti sorularak, soruşturma tamamlanıp dava açılmışsa mahkeme adının ve esas numarasının bildirilmesi, soruşturma tamamlanıp kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar verilmişse soruşturma dosyasının aslının gönderilmesi istenilmiştir. İncesu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 18/11/2019 tarihli yazı ile 2019/197 Soruşturma dosyası örneği gönderilmiştir.
İlgili delilerin dosyaya kazandırılmasından sonra davaya konu trafik kazasındaki kusur durumunun tespiti yönünden HMK’nun 266. maddesi gereğince bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, HMK’nun 267. ve 268. maddesi gereğince dava dosyasının re’sen seçilecek bir trafik/makine mühendisi bilirkişiye tevdine, HMK’nun 273. maddesi gereğince tarafların iddia ve savunmaları, trafik kaza tespit tutanağı, İncesu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2019/197 Soruşturma sayılı dosyasının içeriği, davalı sigorta şirketince sunulan hasar dosyası örneği ve diğer tüm deliller birlikte değerlendirilmek sureti ile 03/02/2019 tarihli trafik kazasının oluşumunda kim veya kimlerin ne şekilde kusurlu olduğu hususlarında hüküm vermeye ve denetime elverişli açıklamalı rapor tanzimi için bilirkişiye yetki ve görev verilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen Makine Yüksek Mühendisi Dr. Öğrt. Üyesi Şükrü Su tarafından düzenlenen 16/03/2020 tarihli raporda özetle; davaya konu 03/02/2019 tarihli trafik kazasında; 20 … plaka sayılı araç sürücüsü …’in 2918 sayılı KTK’nun 57/1-c. Ve 57/1-a maddelerinde yazılı kural ihlalleri ile kusurlu ve yine 84/h maddesindeki kural ihlali ile “asli kusurlu” olduğu, 38 … plaka sayılı araç sürücüsü …’in ise seyir davranışı ve kazanın dinamik şartları ve sonuçları dikkate alındığında 2918 sayılı KTK’nun 52/1-a maddesindeki kural ihlali ile “kusurlu” olduğu, mevcut kural ihlallerine göre kusur oranı değerlendirmesinde, 20 … plaka sayılı araç sürücüsü dava dışı …’in kazanın meydana gelmesindeki etki derecesine göre %80 (yüzdeseksen) oranında kusurlu olduğu, davalı sigortalısı 38 … plaka sayılı araç sürücüsü …’in kazanın meydana gelmesinde %20 (yüzde yirmi) oranında kusurlu olduğu” belirtilmiştir.
Tarafların 16/03/2020 tarihli kusur raporuna itirazı ve davacı tarafın beyanları dikkate alınarak Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmasına, HMK’nun 267. maddesi uyarınca Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti üyeleri arasından resen seçilecek 3 kişilik trafik kusur bilirkişisine dava dosyasının tevdii ile, HMK’nun 273. maddesi gereğince iddia, savunma, trafik kaza tespit tutanağı dosyamız arasında bulunan İncesu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2019/197 Soruşturma sayılı dosyasının içeriği, davalı sigorta şirketinden celp edilen hasar dosyası ve içeriği ile diğer tüm delillere, daha önce alınan kusur bilirkişisi raporu ve buna karşı tarafların beyan ve itirazları dikkate alınarak 03/02/2019 tarihli trafik kazasının oluşumunda kim veya kimlerin ne oranda kusurlu oldukları konusunda öncesi kusur raporu ile çelişen yönleri olursa bunun nedenlerinin gerekçeleri ile açıklandığı hüküm vermeye ve denetime elverişli açıklamalı rapor aldırılmasının istenilmesine karar verilmiştir.
Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne yazılan talimatla dava dosyamız Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti üyeleri arasından seçilen 3 kişilik trafik kusur bilirkişisinden oluşturulan bilirkişi kuruluna tevdi edilmiştir. Trafik Teknik Elemanı Suzan Küçükkılavuz, Trafik İşaretleme Şefi İbrahim Karakoç ve Makine Mühendisi Refik Akın’dan oluşturulan bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 19/10/2020 tarihli raporda özetle; “Dava dışı sürücü …’in, meydana gelen olayda % 70 (yüzde yetmiş) oranında, kusurlu olduğu ve dava dışı sürücü …’in, olayda % 30 (yüzde otuz) oranında kusurlu bulunduğu” belirtilmiştir.
Davacının tüm tedavilerine ilişkin celbedilen, tıbbi evrak, film ve grafileri ile davalı sigorta şirketinin cevabi yazısı ekindeki hasar dosyası içinden tüm tıbbi rapor ve belgelerin eklenmesi sureti ile davacının Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’na sevkine, Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’ndan davacının gerekli muayene ve tahlillerinin yapılması, gerekli film ve grafilerinin çekilmesi, ekte gönderilen tıbbi evrak ve grafilerinin incelenmesi yoluyla 03/02/2019 tarihli trafik kazasında yaralanması nedeni ile; a- 30/03/2013 tarihli ve 28603 sayılı resmi gazetede yayınlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere verilecek Sağlık Kurulu Hakkında Yönetmelik hükümleri çerçevesinde kalıcı sakatlığı (maluliyeti) olup olmadığı, varsa % kaç oranında olduğu, b- davacının yaralanması nedeni ile geçici iş göremezlik durumu olup olmadığı, kaç gün süre ile geçici işgöremezlik durumunun olduğu (kaç gün içerisinde iyileşebilir ) hususlarında hüküm vermeye ve denetime elverişli açıklamalı rapor düzenlenmesinin istenilmiştir.
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın 21/01/2020 tarihli raporunda özetle; davacı …’in 03/02/2019 tarihli trafik kazası sonucu meydana gelen alt ekstremitede atrofoli ile kemik (L5 vertebra transvers proçes, asetabulum, iskiopubik kol sakrum) kırıkları nedeniyle 2 (iki) ay süre ile geçici iş göremezlik halinde kaldığı, tıbbi şifa süresinin 2 (ay) olduğu ve Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere verilecek Sağlık Kurulu Hakkında Yönetmelik hükümleri kapsamında tüm vücut fonksiyon kaybı oranının ve/veya özür oranının %7 (yüzde yedi) olduğu, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği kapsamında vücut genel çalışma gücünden %7,3 (yüzde yedi virgül üç) oranında kaybettiği bildirilmiştir.
09/10/2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesi’nin 17/07/2020 tarihli, 2019/40 Esas ve 2019/40 Karar sayılı kararında Karayolları Trafik Kanunu’nun 90 ve 92. maddesinde yer alan “Trafik Sigortası Genel Şartları” ifadesinin iptal edilmiş olması nedeni ile davacının önceki rapora itirazları dikkate alınarak Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’na davacıya ait tüm tedavi evrakları ile birlikte bu kurum tarafından daha önce düzenlenen rapor örneğinin, ayrıca davacı vekilinin 30/09/2020 havale tarihli itiraz dilekçesi örneğinin eklenmek sureti ile müzekkere yazılmasına, davacı vekilince “LS Transvers Praktürü kırığının ve müvekkilinin kaza neticesinde vücudunda meydana gelen kalıcı hasar yaralanmasının değerlendirilmediği” şeklinde önceki rapora itirazı bulunduğundan davacı vekilinin önceki rapora karşı 30/09/2020 havale tarihli dilekçesindeki itirazlarının dikkate alınarak anayasa mahkemesinin iptal kararı nedeniyle bu kez çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği ile 03/02/2019 ve alternatifli olarak maluliyet tespit işlemleri yönetmeliği hükümlerine göre 03/02/2019 tarihli trafik kazasında yaralanmasından dolayı davacının çalışma gücü kaybı (maluliyeti) olup olmadığı, varsa %kaç oranında olduğu, ayrıca geçici işgöremezlik durumunun olup olmadığı, varsa kaç gün süre ile geçici iş göremezlik durumu olduğu hususunda ek rapor düzenlenmesinin istenilmiştir.
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın 24/12/2020 tarihli raporunda özetle; davacı …’in 03/02/2019 tarihli trafik kazası sonucu meydana gelen alt ekstremitede atrofoli ile kemik (L5 vertebra transvers proçes, asetabulum, iskiopubik kol sakrum) kırıkları nedeniyle 2 (iki) ay süre ile geçici iş göremezlik halinde kaldığı, tıbbi şifa süresinin 2 (ay) olduğu ve Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere verilecek Sağlık Kurulu Hakkında Yönetmelik hükümleri kapsamında tüm vücut fonksiyon kaybı oranının ve/veya özür oranının %7 (yüzde yedi) olduğu, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği kapsamında vücut genel çalışma gücünden %7,3 (yüzde yedi virgül üç) oranında kaybettiği bildirilmiştir.
Davacının T.C. kimlik numarası belirtilerek Detay Torna İşleme Kalıp Sanayi ve Tic. Ltd. Şti’ne müzekkere yazılarak davacının buradaki çalışmalarına ilişkin son 5 aylık maaş bordro örneği istenilmiştir. Bu müzekkeremize tarihsiz yazı ile cevap verilmiştir.
HMK’nun 266. maddesi gereğince bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, HMK’nun 267. ve 268. maddesi gereğince dava dosyasının re’sen seçilecek bir aktüer bilirkişiye tevdine, HMK’nun 273. Maddesi gereğince iddia savunma, iş göremezlik raporu, kusur raporu, nüfus kayıt örneği, ZMMS poliçesi ve sigorta şirketi nezdinde düzenlenen diğer kayıtlar, sosyal ve ekonomik durum araştırması ve diğer tüm deliller incelenmek suretiyle davacının dava konusu ettiği hususlar yönünden varsa zararının aktüer hesabının yargıtay içtihatlarına uygun şekilde yapılarak denetime ve hüküm vermeye elverişli açıklamalı rapor tanzimi için bilirkişiye yetki ve görev verilmesine karar verilmiştir.
Aktüer Bilirkişi Osman Özkulak tarafından düzenlenen 02/03/2022 tarihli raporda özetle; “Davacının geçici iş göremezlik zararının 2.711,03-TL olduğu, sürekli iş göremezlik zararının ise 173.949,94-TL olduğu” belirtilmiştir.
Davacının T.C. kimlik numarasının belirtilmesi suretiyle SGK Kayseri İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak 31/12/2019 tarihli yazılarında …’in yanında dava dışı Hacı Kaygısız’a da yapılan ödemelerin toplamının bildirildiği, bu durumun mahkememizce denetime elverişli hesap yapılmasını güçleştirdiği görülmekle, 03/02/2019 tarihli trafik kazasında yaralanması nedeniyle SGK tarafından davacı …’e geçici iş göremezlik ödeneği verilmişse bunun toplam miktarının ne olduğu, ayrıca maluliyeti (sakatlığı) nedeniyle sürekli (kalıcı) iş görmezlik ödemesi yapılmışsa bu miktarın kaç TL olduğu, bunun rücua tabi miktarının kaç TL olduğu, rücuen tahsil edilip edilmediği veya rücuen tahsili için mahkemede dava açılıp açılmadığı, açılmışsa karar verilip verilmediği, devam ediyorsa mahkeme adının, esas numarasının ve akıbetinin bildirilmesi ve ilgili kayıt örneklerinin gönderilmesi istenilmiştir. 22/06/2022 tarihli yazı ile müzekkeremize cevap verilmiş ve istenilen belgeler gönderilmiştir.
SGK Kayseri İl Müdürlüğü’ne yazılan müzekkere cevabının gelmesinden sonra dosyanın rapor veren aktüer bilirkişiye tevdine, davacı vekilinin 14/03/2022 tarihli önceki rapora itiraz dilekçesinde davacının doğum tarihinin 10/08/1972 olduğunu yazdığı ve belirttiği, dava dosyamız içerisindeki nüfus kayıtlarından da davacının doğum tarihinin bu olduğu ancak aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen önceki raporda doğum tarihinin 13/10/1989 olarak yazıldığı görülmekle davacının dosya içerisindeki nüfus kayıtlarından belli doğum tarihine göre hesaplama yapılması, SGK Kayseri İl Müdürlüğü’nden gelen cevabi yazı ve belgeler incelenmek sureti ile hesaplanacak alacaktan tenkisi gereken tutar olup olmadığının tespiti ile itirazları giderir denetime elverişli açıklamalı ek rapor tanzimi için bilirkişiye yetki ve görev verilmesine karar verilmiştir.
Aktüer bilirkişi Osman Özkulak tarafından düzenlenen 22/08/2022 tarihli ek raporda özetle; “Davacının geçici iş göremezlik zararının olmadığı, sürekli iş göremezlik zararının 146.496,90-TL olduğu” belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, YARGILAMA VE GEREKÇE: Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dava değeri dikkate alınarak 6545 sayılı yasanın 45/3. maddesi uyarınca basit yargılama usulüne göre yargılama tek hakim tarafından yürütülmüştür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya mahkememiz görevlidir. Zira dava ZMMS poliçesini düzenleyen sigorta şirketine karşı açılmıştır.
Taraflar arasında uyuşmazlık; 03/02/2019 tarihli trafik kazasının oluşumunda kim veya kimlerin ne oranda kusurlu olduğu ve bu kaza nedeni ile davacının geçici işgöremezlik zararı ve daimi sakatlık zararı olup olmadığı, varsa bu zararlardan davalının sorumlu olup olmadığı, davacının davalıyı temerrüte düşürüp düşürmediği konularında toplanmaktadır.
Davalı *** Sigorta A.Ş.’nin *** tarihli cevabi yazısı ekinde sigorta poliçesi ve hasar dosyası örneği gönderilmiştir. ZMMS poliçesinin incelenmesinde, dava dışı …’e ait 38 … plakalı aracın *** başlangıç ve *** bitiş tarihli, *** sayılı ZMMS poliçesi ile davalı ***Sigorta A.Ş. nezdinde sigortalı olduğu görülmüştür. Hasar dosyası evraklarının incelenmesinde davacı vekili ***’in *** tarihli dilekçesi davalı *** Sigorta A.Ş.’ne başvuruda bulunduğu, sigorta şirketi tarafından *** sayılı hasar dosyası açıldığı, *** tarihli yazı ile başvuran davacı vekiline hasar dosyasının tamamlanabilmesi için heyet raporunun, bordronun ve iban numarasının gönderilmesi gerektiğinin bildirildiği, başvuran davacı vekilinin tarihsiz yazısında daimi maluliyet raporunun temin edilemediğinden bahisle hasar dosyasının medikal firma incelemesine gönderilip maluliyet oranının tespit edilmesinin istenildiği, diğer bir tarihsiz yazıda ise savcılık tarafından oluşturulan bir iddianame bulunmadığının bildirildiği, davalı sigorta şirketi tarafından başvuru için genel şartlarda sözü edilen zorunlu evrakların eksik olduğu nedeniyle davacıya sigorta poliçesi kapsamında ödeme yapılmadığı anlaşılmıştır.
KTK’nun 97. maddesine ilişkin dava şartının değerlendirmesinde;
Trafik kazalarında hukuki sorumluluk ve sigorta konusu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup sözü geçen Kanun’un 85. maddesinin 1. fıkrasında bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa motorlu aracın bir teşebbüsünün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde motorlu aracın işleteninin ve bağlı bulunduğu teşebbüsün sahibinin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, aynı maddenin 5. fıkrasında işleten ve araç işleticisi teşebbüs sahibinin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olduğu, 91. maddesinin 1. fıkrasında işletenlerin, bu kanunun 85. maddesinin 1. fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu öngörülmüştür. Kanunun bahsi geçen düzenlemesinden, zorunlu mali sorumluluk sigortacısının, trafik kazasına karışan aracın işleteni veya araç işleticisi teşebbüs sahibi olan sigortalısına bu kaza sebebiyle isabet eden hukuki sorumluluğu poliçe teminat limiti ile sınırlı olarak üstlendiği anlaşılmaktadır. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Doğrudan Doğruya Talep ve Dava Hakkı” başlıklı 97. maddesinde (Değişik: 14/4/2016-6704/5 md.) Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. 2918 sayılı KTK’nun 97. maddesi uyarınca davacının dava açmadan önce sigorta şirketine yazılı olarak başvuruda bulunduğu anlaşıldığından, bir kısım belgelerin eksik olduğu gerekçesiyle bu başvurunun geçersiz sayılması gerektiği yönündeki davalı sigorta şirketinin itirazının yerinde olmadığı açıktır. Eksik belge ile başvuru yapılmış olması, başvuruyu tümü ile geçersiz hale getirmemektedir. Eksik evrak olması yalnız temerrüt tarihi ile igili bir durumdur. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin E:*** sayılı kararı da aynı yöndedir. Buna göre, dosya içesindeki bilgi ve belgelerden davacı tarafın eldeki dava açmadan önce davalı sigorta şirketine başvuruda bulunduğu anlaşılmıştır.
Kusur durumunun değerlendirmesinde;
*** günü, saat 15:30 sıralarında dava dışı sürücü …’in yönetimindeki 38 … plakalı, davalı *** Sigorta A.Ş. nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı araç ile Alparslan Caddesi’ni takiben eski cezaevi yönüne doğru seyirle geldiği olay yeri olan *** Caddesi kavşağında, seyir yönüne göre solundaki kavşak kolunu takiben kavşağa giren dava dışı …’in yönetiminde bulunan 20 … plakalı kamyonete çarpması nedeniyle dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir. Bu kaza sırasında dava dışı …’in yönetimindeki 20 … plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacı … yaralanmıştır.
Trafik kaza tespit tutanağından olay yeri kavşakta, geçiş önceliğini belirten trafik işaret levhalarının bulunmadığı ve kontrolsüz dört yönlü kavşak olduğu görülmektedir.
Dosya kapsamında yer alan Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti üyeleri arasından seçilen 3 kişilik trafik kusur bilirkişisinden oluşturulan bilirkişi kuruluna tevdi edilmiştir. Trafik Teknik Elemanı ***, Trafik İşaretleme Şefi *** ve Makine Mühendisi ***’dan oluşturulan bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen***tarihli raporda özetle; “Dava dışı sürücü …’in yönetimindeki kamyonet ile *** Caddesi’ni takiben dikkatsiz ve tedbirsizce geldiği olay yeri kavşağa kontrolsüz şekilde giriş yaptığı sırada, solundaki *** Caddesi’ni takiben dikkatsiz ve tedbirsizce kavşağa gelip kontrolsüzce kavşağa giriş yapmış olan dava dışı …’in yönetimindeki kamyonetin sağ yan kesimine, otomobilinin ön kesimi ile çarptığı kanaatine varılmıştır. Dava dışı sürücü …’in yönetimindeki otomobil ile yerleşim yeri içinde seyir halinde iken daha dikkatli ve tedbirli davranmamakla, aracının hızını aracının yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamakla, diğer kavşak kollarından gelebilecek araçlar olabileceği hususunu dikkate almamakla, bu durumda ilk geçiş hakkının kendisine göre sağındaki kavşak kolunu takiben kavşağa giren araçlara ait olacağı kuralını göz önünde bulundurmamakla, sağındaki kavşak kolunu takiben gelen ve emniyetle durdurulamayacak kadar yaklaşmış bulunan aracın geçmesini beklemesi gerekirken aksine davranışla sağındaki kavşak kolunu takiben gelen araca ilk geçiş hakkını vermemekle, dikkatsiz ve tedbirsizce kavşağa giriş yapmakla, 2919 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 52. maddesinin (a) ve (b) bendi, 57. maddesinin (a) ve (c-2) bendi hükümlerine aykırı, dikkatsiz ve tedbirsizce davranışları nedeniyle, adı geçen Kanun’un 84. maddesinin (h) bendinde belirtilen “kavşaklarda geçiş önceliğine uymama” gerekçesi ile kazanın oluşunda birinci derecede kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır. Dava dışı sürücü …’in yönetimindeki otomobil ile yerleşim yeri içinde seyir halinde iken dikkatli ve tedbirli davranmamakla, ön ilerisine azami özen vermemekle, aracının hızını aracının yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamakla, bir kavşağa yaklaşırken aracının hızını azaltmamakla, olay yeri kavşakta her ne kadar ilk geçiş hakkına sahip ise de, diğer kavşak kollarından gelen taşıt trafiğini kontrol etmemekle, mevcut seyir hızı ile dikkatsizce ve tedbirsizce kavşağa giriş yaparak frensiz şekilde kamyonete çarpmakla, fren tedbirine başvurmamakla olabileceği hususunu dikkate almamakla, 2919 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 52. maddesinin (a) ve (b) bendi hükümlerine aykırı, dikkatsiz ve tedbirsizce davranmakla kazada ikinci derecede kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır. Sürücü …’in birinci derecede kusurlu, sürücü …’in ikinci derecede kusurlu bulunduğu yönündeki önceki rapordaki görüşlere heyetimizce de iştirak edilmiş, ancak araçların hasarlı kesimi, çarpışma noktası ve sürücülerin ifadeleri birlikte değerlendirildiğinde sürücü …’e verilen %20 kusur oranın düşük olduğu değerlendirilmiştir. Sonuç olarak; dava dışı sürücü İlhami Türmen’in, meydana gelen olayda % 70 (yüzde yetmiş) oranında, kusurlu olduğu ve dava dışı sürücü …’in, olayda % 30 (yüzde otuz) oranında kusurlu bulunduğu” şeklinde tespitte bulunulmuştur. Dava konusu trafik kazasındaki sürücülerin eylemleri ile ihlal ettikleri 2919 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun hükümleri ve asli kusur ile tali kusur değerlendirmeleri dosyamız kapsamında alınmış olan ve birbirini doğrulayan iki ayrı kusur raporunda tespit edilmiş olup, gerek kaza tespit tutanağı, gerekse savcılık soruşturma dosyası ve tüm delillerle ve somut olayla uyumludur. Ancak araçların hasarlı kesimi, çarpışma noktası ve sürücülerin ifadeleri birlikte değerlendirildiğinde bilirkişi *** tarafından düzenlenen*** tarihli ilk rapordaki sürücü …’e verilen %20 kusur oranın düşük olduğu değerlendirilmiştir. Bu nedenle Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti üyeleri arasından seçilen Trafik Teknik Elemanı ***, Trafik İşaretleme Şefi *** ve Makine Mühendisi ***’dan oluşturulan bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen *** tarihli raporda belirlenen; dava dışı sürücü İlhami Türmen’in, meydana gelen olayda % 70 oranında, kusurlu olduğu ve dava dışı sürücü …’in, olayda % 30 oranında kusurlu bulunduğuna ilişkin tespitlerin dosya kapsamındaki delillerle örtüştüğü, hüküm vermeye ve denetime elverişli olduğu değerlendirilmiş ve bu rapor mahkememizce benimsenerek hükme esas alınmıştır.
Aktüer bilirkişi raporuna ilişkin değerlendirmede;
Mahkememizce görevlendirilen aktüer bilirkişi *** tarafından düzenlenen *** tarihli ek raporda özetle; “Hesaplanan geçici iş göremezlik zararına ilişkin meblağdan SGK tarafından davacıya yapılan ödemeler mahsup edildiğinde davacının geçici iş göremezlik zararının olmadığı, sürekli iş göremezlik zararının 146.496,90-TL olduğu” belirtilmiştir. Aktüer bilirkişi *** tarafından düzenlenen ***tarihli ek rapor hüküm vermeye ve denetime elverişli bulunarak mahkememizce benimsenmiştir.
Davacının iş göremezlik durumuna ilişkin değerlendirmede;
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın *** tarihli raporunda özetle; davacı …’in *** tarihli trafik kazası sonucu meydana gelen alt ekstremitede atrofoli ile kemik (L5 vertebra transvers proçes, asetabulum, iskiopubik kol sakrum) kırıkları nedeniyle 2 (iki) ay süre ile geçici iş göremezlik halinde kaldığı, tıbbi şifa süresinin 2 (ay) olduğu ve Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere verilecek Sağlık Kurulu Hakkında Yönetmelik hükümleri kapsamında tüm vücut fonksiyon kaybı oranının ve/veya özür oranının %7 (yüzde yedi) olduğu bildirilmiştir. Bu rapor celp olunan tedavi evrak ve grafileri ile uyumlu ve denetime elverişli görülmüş ve mahkememizce benimsenerek hükme esas alınmıştır.
Davalının sorumluluğuna ilişkin değerlendirmede;
Somut uyuşmazlıkta, meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralanması nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin davada, maddi tazminat talepleri yönünden trafik sigortacısı sıfatıyla davalı *** Sigorta A.Ş.’ne husumet yöneltildiği anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”; 85/1. maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son. maddesinde ise, “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir. Yine, aynı sorumluluk olgusu Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de benzer düzenlemeye yer verilmiştir. Buna göre davacının trafik kazasından kaynaklanan iş göremezlik zararını ZMMS poliçesini düzenleyen davalı sigorta şirketinden talep etmesinin mümkün olduğu değerlendirilmiştir.
Davalının temerrütüne ilişkin değerlendirmede;
Trafik kazası nedeniyle uğranılan zararın tazminine ilişkin tazminat davasında, alacak haksız fiilin yani kazanın meydana gelmiş olduğu tarihte muaccel olduğundan, alacağa kaza tarihinden itibaren araç sürücüsü ve işleten malikten faiz istenebilecek, sigortadan ise sigortaya başvuru tarihinden itibaren 2918 sayılı KTK’nun 99. maddesi uyarınca 8 işgünü içerisinde tazminatın ödenmemesi halinde temerrüte uğradığı tarihten itibaren, dava açılmadan sigortanın temerrüte uğratılmamış olması halinde ise dava tarihinden itibaren faiz istenebilecektir.
Eldeki davada, davalı sigorta şirketi, kazaya karışan ve davacının zarara uğramasına neden olan karşı aracın trafik sigortacısı olup 2918 sayılı KTK’nun 99/1. maddesi ile ZMSS Genel Şartları’nın B.2. maddesi uyarınca, rizikonun ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüdün gerçekleştiği ve davalının temerrüt faizinden sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Somut olayımızda eksik belgelerle (iş göremezlik raporu olmadan) başvuru yapıldığı için davalı sigortacının en erken dava tarihi itibariyle temerrüde düştüğü kabul edilerek, davalı sigortacı için temerrüt faizinin dava tarihinden işletilmesi talep edilebilir. Bu nedenle; mahkememizce, davalı sigorta şirketi aleyhine hükmolunan tüm tazminat yönünden dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği değerlendirilmiştir (Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin E:2021/21848, K:2021/10700 Karar sayılı kararında da aynı yönde kabul ve açıklamalara yer verilmiştir.)
Yargılama sonunda tüm dosya kapsamına göre;
Davacının kalıcı iş göremezlik zararına ilişkin maddi tazminat davasının kabulü ile 43.949,07-TL kalıcı iş göremezlik tazminatının ZMMS poliçesinin ölüm ve sakatlanma klozu teminat limiti ile sınırlı ve işbu dava tarihi olan *** tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, aktüer bilirkişi tarafından hesaplanan geçici iş göremezlik zararına ilişkin meblağdan SGK tarafından davacıya yapılan ödemeler mahsup edildiğinde davacının bakiye geçici iş göremezlik zararının olmadığı anlaşılmakla, davacının geçici iş göremezlik zararına ilişkin maddi tazminat davasının reddine karar verilmesi gerektiği görüş ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1)Davacının kalıcı iş göremezlik zararına ilişkin maddi tazminat davasının KABULÜ ile 43.949,07-TL kalıcı iş göremezlik tazminatının ZMMS poliçesinin ölüm ve sakatlanma klozu teminat limiti ile sınırlı ve işbu dava tarihi olan 07/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2)Davacının geçici iş göremezlik zararına ilişkin maddi tazminat davasının REDDİNE,
3)492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 3.002,16-TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 44,40-TL ve ıslah harcı 150,00-TL olmak üzere toplam 194,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.807,76-TL karar ve ilam harcının *** Sigorta A.Ş.’nden alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4)6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin), davanın kabul ve red oranına göre 1.317,00-TL’nın davalı *** A.Ş.’nden ve bakiye 3,00-TL’nın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
5)Davacı tarafından peşin yatırılan 44,40-TL peşin harç, 44,40-TL başvurma harcı ve 150,00-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 238,80-TL harcın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6)Davacı tarafından yapılan KEP gideri 1,50-TL, müzekkere gideri 114,75-TL, 32,40-TL tebligat gideri, 101,50-TL elektronik tebligat gideri, talimat dosya gönderme masrafı 51,50-TL, 2.500,00-TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 2.801,65-TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 2795,28-TL’nın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, artan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
7)Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8)HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
9)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden lehine hükmedilen maddi tazminat miktarına göre karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10)Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden ret olunan maddi tazminat miktarına göre karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’nin 13/2. maddesi gereğince hesap ve taktir olunan 100,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/11/2022

Katip ***
E-imzalıdır

Hakim ***
E-imzalıdır