Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/713 E. 2023/66 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … –
DAVALI : … – … – …
VEKİLLERİ : Av. … –
Av. … –
Av. … –
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
KARAR YAZIM TARİHİ : ***

Mahkememize açılan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında madeni yağ ticareti yapıldığını, müvekkilinin davalı şirketten madeni yağ satın aldığını ve aldığı yağların parasını eksiksiz şekilde ödemesine rağmen davalı şirketin madeni yağları teslim etmediğini, davalının yağları teslim etmemesi üzerine müvekkilinin alacağının bir kısmını tahsil edebilmek adına Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile 277.542,45-TL üzerinden takip başlattığını ancak davalının kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiğini, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin *** esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını ve davanın kabulüne karar verildiğini ve müvekkilinin alacağının ispatlanmış olduğunu, bilirkişi raporu ile 759.090,45-TL fazla ödeme yaptığı sabit olan müvekkilinin alacağının 277.542,45-TL’lik kısmı için yargılama yapıldığını, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin *** esas ve *** karar sayılı ilamı kesinleştiğinde müvekkilinin bu alacağına kavuşacağını, raporda belirlenen fazla ödemenin kalan kısmı için işbu davayı açtıklarından bahisle davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00-TL’nin davalı şirketten alınarak müvekkili şirkete ödenmesine, yargılama giderlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin davacı tarafa herhangi bir borcu olmadığı gibi herhangi bir alacağının da bulunmadığını, dava dosyasında hatalı olarak davacı alacağı olarak gösterilen alacakların bir an için olduğu kabul edilse bile zamanaşımına uğramış olduğunu, zaman aşımı sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, hukuki ve mali yönden hiçbir geçerliliği bulunmayan bir ibareyi dayanak göstererek davacı tarafın icra takibi başlattığını, yargılamanın da bu kapsamda yapıldığını, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ***esas sayılı davasının bu dava ile birebir aynı olmadığını, davaların yargılama usullerinin de birbirinden farklı olduğunu, bu davaya kesin delil teşkil etmesinin hukuken mümkün olmadığını, müvekkilinin davacı şirket ile olan ticari ilişkisinin 2010 yılının ekim ayına kadar dayandığını, o tarihten sonra taraflar arasında ihtilafın yaşandığı tarihe kadar onlarca kez ürün alım satımı olduğunu, davacı tarafın tüm iddialarının yersiz ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir.
6545 sayılı yasanın 45/3. maddesi uyarınca yargılama Tek Hakim tarafından yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizde açılan ve sonuçlanan davada dava değeri 500 Bin TL’nin altında olması nedeniyle 7251 sayılı kanunla değişik 6102 Türk Ticaret Kanununun 4/2. maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanmıştır.
Dava, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı Mahkememizin *** esas ***karar sayılı dosyasına ek dava niteliğinde alacak davasıdır.
Kayseri *** Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ***karar sayılı dava dosyası, Kayseri 8. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyası ve tarafların dayandığı tüm deliller toplanmıştır.
Kayseri ***İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasında; alacaklının …, borçlunun … olduğu, 277.524,45-TL toplam alacak üzerinden ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun süresinde yaptığı itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Bekletici mesele yapılan Mahkememizin*** karar sayılı dava dosyasında;
a)Davacının davasının REDDİNE,
b)Yasal koşulları oluşmadığından birleşik dosya davalısını kötü niyet tazminatı isteminin reddine,” şeklinde karar verildiği ve kararın ***tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dava, davalıdan satın alınacak mal karşılığı avans olarak yapılan ödemelerin mal tesliminin yapılmaması nedeniyle iadesi için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Eldeki davada davacı, madeni yağ satışı karşılığı havale ve elden yapılan ödemeler ve çeklerle yapılan ödemelerin avans olduğunu, malın teslim edilmemesi nedeni ile iadesi gerekmesine rağmen iade edilmediği fazladan yapılan ödemelerin iadesi için takibe giriştiğini belirterek, davalının takibe yönelik itirazının iptaline karar verilmesini istemiştir.
Peşin satışta mal ve bedel aynı anda ödenir ve aslolan peşin satıştır. Bir başka anlatımla, alıcı ve satıcının yüklendiği edimler aynı anda ifa edilmektedir.
Davacı avans ödemelerine rağmen malın teslim edilmediğini iddia etmiştir. Bu durumda ispat yükü davacıya ait olup somut olayda edimlerin aynı anda ifası gerektiğinden, bu karinenin aksini ispat külfeti davacıya aittir.
Davacının avans olduğunu iddia ettiği ödemeleri, banka havalesi ve çek teslimi suretiyle yapılan ödemelerdir. Havale mevcut bir borcun ödemesi niteliğindedir. Çek de peşin ödeme aracıdır. Yani havale borcun bulunduğuna, çek de malın teslim edildiğine karine teşkil etmektedir.
Somut olayda bu karinenin aksini iddia eden davacı iddiasını yazılı delil ile ispat yükü altındadır. Ayrıca davalı tarafından, davacının dayandığı ödeme belgeleri olan banka havalelerinde ödemenin ”madeni yağ bedeli” olduğuna dair meşruhat bulunmaktadır. TBK.’nın 207. maddesinin ikinci fıkrasında da asıl olanın peşin satış olduğu düzenlenmiştir. Buna göre davacının malları teslim aldığının kabulü gerekir.
Dava konusu tahsilatların avans olarak verdiğini, ödeme bedeli kadar malları teslim almadığını iddia eden davacının, bu iddialarını yazılı delillerle ispat etmesi gerekmektedir. Davalının, dava konusu ödemeler karşılığı mal teslim edildiğini savunması, ispat yükünü değiştirmemektedir.
Öte yandan, TBK’nın 555 maddesi vd. ve ardından gelen maddelerinde düzenlenmiş olan havale, hukuksal nitelikçe bir ödeme vasıtasıdır. Başka bir deyişle havalenin, mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla yapıldığı yolunda yasal karine mevcuttur. Bu yasal karinenin tersini (havalenin borcun ödenmesinden başka bir amaçla yapıldığını) ileri süren havaleci (muhil), bu iddiasını kanıtlamakla yükümlüdür.
Somut olayda, havaleci durumundaki davacı, değinilen yasal karine karşısında, davalıya yaptığı dava konusu havalelerin bir borcun ödenmesinden başka bir amaca yönelik bulunduğunu kanıtlama yükümlülüğü altında olup fazladan yapılan ödemeyi usulüne uygun delillerle kanıtlayamadığından, açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gerekli 179,90-TL ilam harcından, dava açılışı sırasında tahsil edilen 170,78-TL peşin harcın mahsubuna, bakiye 9,12-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafın yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davalıya ödenmesine,
6-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal iki haftalık süresi içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 15/02/2023

Katip …

Hakim …