Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/244 E. 2021/1017 K. 17.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
( RED )
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA İHBAR OLUNAN : 1- …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA İHBAR OLUNAN : 2- … -…
VEKİLLERİ : Av. … –
Av. … –
DAVA İHBAR OLUNAN : 3- ***
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 19/11/2021
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA ; Davacı taraf dava dilekçesinde özetle; …, yüklenici … şirketi birlikte Türkiye’nin değişik yörelerine 55 mw Ges güneş santralı yaptığını, Ges için gerekli alüminyum ayak imal edilme işi için Kayseri’ye gelerek OSB 23 Cadde 27-2 numarada faaliyet gösteren dava dışı … A.Ş yetkili … ile Şubat 2015 da görüşüp anlaştıklarını, malzeme alım ve imali için peşin her iki şirkete ait çekleri verdiğini, … Şirketi davacılardan alıdığı çeklerden 5 adet çeki ayırarak malzeme imal işinde kullanmadan ekonomik darboğazda olan dava dışı kendi paydaşı ve yetkilisi olduğu ana grup şirketi …’e ciro ederek … şirketinin banka borçlarını kapattığını, … Alüminyum ayak üretimi ve diğer malzeme tedarik sevkıyatını Mayıs 2016 da durdurduğunu, davacının 5 adet çek bedelini herhangi bir mal almadan ticari itibarlarını zedelememek ve karşılıksız kaşesi vurulmaması için bankalara taksitle ödediklerini, GES’ leri de süresinde yetiştirememe nedeniyle EFDK karşısında çok zor durumda kaldığını, bankalardan ek kredi kullanarak milyonlarca dolar zarar ettiğini, tarifsiz sıkıntılar yaşadığını, yaşamaya da devam ettiğini, (5) adet çekten, davacıların sorumlu olmadığı yolunda açılan Kayseri 1 As Tic *** Esas sayılı menfi tespit davasında, davacıların bu çeklerden sorumlu ve borçlu olmadıkları yolunda karar verildiğini, davacılar, … ve Grup Şirket … şirketinin banka borcunu hiçbir mal almadan ödemiş olduklarını, … yetkilisi …’n amacının, fabrikayı makine ve ekipmanlarıyla .. ‘ye ucuza satmak, Grup Şirket … şirketinin banka borçları nedeniyle makinalarını kaçırmak ve dolambaçlı icra takibi yapmak, alacaklı banka ve üçüncü kişiler ile işçi alacaklarını ve vergi borcunu ödememek olduğunu, bu amaçla … yetkilisi Mamut …,2016 Mayıs ayında dava dışı *** şirket sahipleri *** ve diğer paydaşları ile konuşarak … şirketine ait tüm makine ve ekipmanı işyeri ile birlikte devir etme ve böylece davacının borcunu ödememe konusunda anlaştıklarını, bu nedenle Mayıs 2016 da Aluminyum San ve Tic A.Ş özel kasıtla mal ve ekipman ile demirbaş almadan yeni kurulduğunu, … şirketi daha OSB deki fabrikayı satmadan, devretmeden ve para almadan, alım-satım faturaları düzenlenmeden 4 gün önce (10.06.2016 ) … nin …’a ait OSB 27-29 Nolu şube olarak göstermek için Yönetim Kurul kararı aldıkları .. Sicil gazetesi ile sabit olduğunu, böylece … ve …’nin el ve fikir birliği içinde dolambaçlı ve örtülü işyeri devri konusunda, bilirkişi *** raporu ile 1/2 ucuza satma konusunda anlaşarak davacıyı bilerek birlikte zarara uğrattıklarının sabit olduğunu, … yetkilileri, tüm ekipmanını devir aldığı … Şirketinin sadece aktifini almış, pasifini almadığını,yasayı dolandığını, mal sevkiyatı durunca müvekkillerinin Kayseri’ye geldiğini, fabrikada … yetkilileri ile karşılaştıklarını, üretimin aynen devam ettiğini gördüklerini, … yetkilileri bize yeni ödeme yapın malzemeleri biz üretip teslim edelim dediklerini, … yeni kira sözleşmesini aynı fabrika binası için imzaladığını, böylece makinalar taşınmadan işyerinde devamlılık sağlandığını, 14.06.2016 tarihinden bir gün sonra … Ticaret Sicilde adres değiştirdiğini, … şirketine ait terkedilmiş 31 numarada bir tabela şirketine dönüştüğünü belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 100.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte tahsilde tekerrür olmamak koşulu ile hüküm altına alınmasına ve işbu davanın … Alüminyum San ve Tic. A.Ş ve … Metal San ve Tic. A.Ş. Ve tek yetkilisi …’in ihbar edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA; Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili Şirketin ortaklarının, uzun yıllar inşaat sektöründe faaliyet gösteren ve ortağı oldukları dava dışı … Mühendislik Yapı Sanayi Ticaret Anonim Şirketi ile … Mimarlık Mühendislik Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin inşaat faaliyetleri kapsamında ihtiyaç duydukları alüminyum malzeme ve profil üretimini yapmak üzere bir şirket kurma kararı aldıklarını, bunun üzerine Organize Sanayi Bölgesi *** adresinde bulunan taşınmazda yeni alınan makinelerle üretime geçmek üzere davalı *** San. ve Tic. A.Ş.nin 16.05.2016 tarihinde 8.000.000.-TL sermaye ile tescil edilerek kurulmuş ve üretime başladığını, yani Davacının, hiçbir makine ve teçhizatı olmadan kurulduğunu bu nedenle davacının bu yönündeki iddiası gerçeği yansıtmadığını, bahse konu merkez adresindeki işletmeye ait makinelerin inşaat sektöründeki talebi karşılamayacağı öngörüldüğünden, yeni makinelerin alınması kararı verildiğini ve daha önce herhangi bir ticari ilişki yahut tanışıklık dahi bulunmayan dava dışı … Şirketi’nin makinelerinin kendilerine teklif edilmesi nedeniyle bir kısım makineleri satın alınmak üzere bu şirket yetkilileri ile anlaşma yapıldığını, bu hususun müvekkili ve … Şirketi’nin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesiyle ortaya çıkacağını, dava dışı … Şirketi’nden 13.06.2016 tarihli (3) adet fatura ile KDV dâhil 1.416.000.-TL karşılığında Organize Sanayi Bölgesi *** adresinde bulunan bazı makineler ve ekipmanlar satın alındığını ve ödemesi yapıldığını, makine satışı yapan … Şirketi, Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlanan 14.06.2016 tarihli yönetim kurulu kararı ile mahalde yer alan ve müvekkiline satmadığı makine ve ekipmanlarını alarak Organize Sanayi’ndeki merkez adresine taşındığını, müvekkilinin de bu adresteki taşınmaz malikleri ile 13.06.2016 tarihinde kira sözleşmesi imzaladığını, 10.05.2016 tarihli yönetim kurulu kararıyla bu adreste şube açılışını gerçekleştirdiğini, Ticaret Sicit Gazetesi’nde ilân edildiğini, müvekkili şirket, satın aldığı makineler dışında söz konusu mahalde yeni makine (CNC, puneh, çift kafa kesim, tek kafa kesim ve köşebent kesim makineleri) üretim bantları almak ve yatırım yapmak suretiyle faaliyete başlayabildiğini, daha sonra 05.12.2016 tarihinde Kayseri (5) inci İcra Müdürlüğü’nün *** sayılı dosyasında davacı … ve … firmaları tarafından başlatıları icra dosyası kapsamında bu adrese hacze gelindiğini, bu tarihteki işleme karşı müvekkili tarafından istihkak iddiasında bulunulduğunu ve bu beyanın tutanağa geçirildiğini, … Şirketi’nin borcunun olduğu iddiası müvekkili tarafından işbu tarihte öğrenildiğini, 8. İcra dosyasında yapılan incelemede, davacı ile dava dışı … Şirketi arasında, makinelerin müvekkiline satış tarihinden de sonra imzalanan protokoller ile fahiş miktarda borç yaratıldığını ve başlatılan ilamsız icra takibinin itiraza dahi uğramadan kesinleştiğini, bahse konu protokollerle yaratılan borçlar ticari işletmenin borcu dahi olmadığını, satıştan sonra imzalanan *** tarihli protokol incelendiğinde bu durumun açıkça anlaşılacağını, işbu davada davacı vekilinin dilekçesinde de ikrar ettiği üzere “borcun sebebini dahi içermeyen bir borç tanıması” ile müvekkilinin yükümlü kılma amacı güdüldüğünü, öyle ki, davacının sunduğu protokollerde takibe geçmeden hemen önce borçlu … yetkilisinin de imzasıyla tahkim klozunun el yazısıyla değiştirildiğini ve protokole sonradan eklenen madde ile “Türkiye Mahkemelerinin” yetkili kılındığını, bu işlem, tarafların müvekkilimiz hakkında takibe geçme hazırlığı olarak değerlendirildiğini, 10. İcra dosyasında müvekkiline ait şubeye yeniden hacze gelindiğini *** tarihinde de müvekkilimiz tarafından istihkak iddiası tutanağa geçirildiğini, bunun üzerine aynı gün davacı vekili tarafından Kayseri (2) inci İcra Hukuk Mahkemesi’nin *** E. sayılı dosyasında istihkak iddiasının reddi ve takibin davamı talebiyle dava açıldığını, işbu davada davacı tarafından borçlu şirket taraf gösterilmediğini, mahkemeye yapılan uyarıyla bu eksikliğin giderildiğini, bu yargılama devam ederken, borcun ticari işletmeye ait olmadığını, sonradan yaratıldığını ve bir kısım makinelerin satışının bir ticari işletme devri olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını bilen ve istihkak davasında devrin “muvazaa iddiasıyla” iptâlini talep eden davacı tarafça, makine satışına ilişkin işlemin iptalini sağlamak amacıyla bu kez de borçlu şirket yetkilisi …’in imza yetkisi kazandığı genel kurul kararınırı iptâli talebiyle Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında dava açıldığını, bahse konu şirket iç işleminde usuli eksiklikler olduğu bilgisinin davacı tarafından nasıl öğrenildiği hâlâ muamma olduğunu, Genel kurul kararının iptali halinde, davacının sonradan borç yaratmak amacıyla borçluyla birlikte imzaladıkları protokollerin de tartışmalı hale geleceğini, Kayseri (2) inci İcra Hukuk Mahkemesi tarafından *** tarihli duruşmada (Belge No.15) genel kurul kararı iptâli talepli dava dosyasının bekletici mesele yapılmasına da karar verilince, davacı tarafından apar topar davadan feragat edilmiş ve daha sonra, İcra Hukuk Mahkemesi tarafından bekleme ara kararından rücu edilince tarafımızca bilinmeyen bir sebeple karar istinaf yoluna götürüldüğünü, bu işlemin ardından davacı, dava dışı borçlu … şirketi ile anlaşmak suretiyle Kayseri (1) inci Asliye Ticaret Mahkemesi’nin *** E. sayılı dosyasında, sonradan yaratılan ve icra takibine konu borcun temelini teşkil edern çeklerle ilgili menfi tespit davası açıldığını ve bu dava borçlunun davayı kabülü nedeniyle ilk tahkikat duruşmasında sonuçlanmak suretiyle bahse konu çeklerden davacının ve dava dışı … İletişim Şirketinin borçlu olmadığına karar verildiğini, bu karar ile … Şirketi ve davacı arasında varılan uzlaşma davacı vekilinin beyanı ile öğrenilmiş asıl alacak miktarını ve taraf iddialarını tümüyle değiştirecek olan bu menfi tespit davası ve sonucunda verilen karar istihkak yargılaması süresince ne davacı ne de borçlu tarafından hiçbir zaman mevzu bahis edilmediğini ve müvekkilinin satın aldığı makineler üzerine gelinmeye devam edildiğini, menfi tespit dosya içeriğinde çeklerin ödendiği iddia edilmişse de bu iddia ispatlanamamış, hayatın olağan akışına ve iyi niyet kurallarına aykırı şekilde dosya istirdat davasına dönüştürülmeyerek, sadece menfi tespit kararıyla yetinildiğini, bunun yerine müvekkili hakkında işbu davanın açılması yoluna gidildiğini, davacı makinelerin müvekkiline satış tarihinden itibaren bir yandan dava dışı borçlu Şirket ile birlikte hareket ederek borç yaratmak suretiyle müvekkilini yükümlü kılmaya çalışırken, bir yandan da ısrarla müvekkilini dolanlı işlem yapmakla itham ettiğini, Kayseri (2) inci İcra Hukuk Mahkemesi’nin *** sayılı dosyasında da mahkeme tarafından, borcun devirden önce doğup doğmadığı, borcun devam edip etmediği, taraflar arasında daha önce bir ticari ilişki bulunup bulunmadığı, makine satış işleminin danışıklı bir işlem olup olmadığı gibi hususlar ile şirket defter ve kayıtları incelenmeden, makinelerin Müvekkiline devrinin muvazaalı olduğu gerekçesiyle istihkak iddiamızın reddine karar verildiğini, bu karara karşı istinaf yoluna gidildiğinden kesinleşmediğini, davacı tarafça müvekkilinin … A.Ş.’ye ait ticari işletmeyi devraldığı ve bu şekilde alacağın tahsilini imkânsız hale getirdiği ileri sürüldüğünü, ticari işletmenin devri iddiası, davacı tarafça TBK m.202 hükmüne dayandırılmış olsa da, her iki tarafın da tacir olduğu bir işleme uygulanacak Türk Ticaret Kanunu hükümleri gereği, yapılan işlemin ticari işletme devri olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığını, nitekim tarafların iradelerinin de bir ticari işletmeyi bütünüyle devretmek olmadığının açık olduğunu, ticari işletme devrinden söz edilebilmek için yazılı bir devir sözleşmesi yapılması; sözleşme kapsamına ticari işletmenin bir bütün olarak sokulması, bu devrin ticaret sicilinde tescil ve ilan edilmesinin zorunlu olduğunu, kanunun ticari işletme dahil malvarlığı unsurlarının ve tüm organizasyonun bir bütün olarak devrini aradığı hususu doktrin ve yerleşik yargı içtihatlarında belirtildiğini,doktrinde devredilen malvarlığı unsurlarının ticari işletmenin faaliyetini devam ettirebilmesi için müşteri çevresi, marka, patent, know-how gibi maddi olmayan mal varlığı unsurlarının da devrinin zorunlu olduğu görüşünün hâkim olduğunu, olayda müvekkili … şirketine ait işletme aktiflerinin büyük bölümünü müşteri çevresini, üretim ve işletme metotlarını, gayri maddi mal varlığı haklarını ve hatta kritik öneme sahip personeli devralmadığını, davacının dilekçesinde sürekli dile getirdiği bilgisayar ve programı herhangi bir ticari yahut üretime ilişkin metodu içeren program değil, devralınan CNC niteliğindeki makinelerin çalıştırılması için devralınması zorunlu olan program olduğunu, yine davacı tarafından iddia edilenin aksine, kritik konumda çalıştığı belirtilen personelin … A.Ş.’den davralınmadığını, SGK kayıtlarında yapılacak inceleme ile de ortaya çıkacağını doğrudan … A.Ş. tarafından da müvekkiline herhangi bir personel devri gerçekleşmediğini, … tarafından işten çıkarılan ve uzmanlığı olmayan az sayıda çalışan, müvekkilinin işletmesinde çalışabilecek hale getirdikten bir süre sonra yaptıkları iş başvurusu sonucu işe alındığını, Kayseri’de alüminyum üretim işiyle iştigal eden halihazırda çok az aktif şirket ve çalışan bulunduğunu, dolayısıyla bu çalışanların bu şirketler dışında başka bir yerde çalışmasının zaten imkanı bulunmadığını, … A.Ş.’nin çalışanlarından (60)’a yakınının müvekkili dışındaki bu alüminyum üreticilerinde çalışmaya başlaması da, ticari hayatın bu zorunluluğunu gözler önüne serdiğini, müvekkilimizin işletmesinde toplamda (100)’e yakın personel çalıştığından, daha önce diğer alüminyum üretim şirketlerinde çalışan birkaç işçinin sonradan işe alınmasının işletmenin tümüyle devri anlamına gelmeyeceğini, gerek icra takip dosyasına sunulan faturalar, gerekse haciz tutanağına geçirilen bayanlar ile İcra Hukuk Mahkemesi’nde dinlenen tanık beyanlarında … A.Ş.’nin önemli büyüklükte malvarlığını müvekkiline satmayarak merkez adresine taşıdığını, müvekkilinin işletme faaliyetlerini yürütebilmek amacıyla şubeye büyük oranlarda yatırım yapmaya ve yeni makinelere ihtiyaç duyduğunun ortaya çıktığını, davacının “komple devir” iddiasına konu *** tarihli ve kıymet takdirine ilişkin olması gereken bilirkişi raporunda, yine davacı vekili tarafından dosyaya sunulan dilekçeler doğrultusunda rapor hazırlandığını, müvekkil Şirket yetkililerinin *** tarihli tutanakta işletme için sonradan işleme merkezi makinelerinin alındığı yönünde geçen beyanları görmezden gelindiğini, müvekkilinin asıl olarak inşaat sektörüne hitap eden üretim işinde olması ve aslında imalatını yaptığı ürünlerin ve dolayısıyla müşteri çevresinin … A.Ş.’den farklı olması nedenleriyle de sadece devraldığı makine ve ekipmanlarla faaliyet yürütmesi mümkün olmadığından, ticari işletmeyi bütün halinde devam ettirdiğinin de iddia edilemeyeceğini, dolayısıyla sadece belli bazı makinelerin ve ekipmanların satılması nedeniyle ne örtülü ne de açık ticari işletme devrinden bahsedilemeyeceği için, müvekkilinin davacıya karşı borçlu olduğunun kabul edilemez olduğunu, davacının iddialarının husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini malvarlığının veya ticari işletmenin bütünüyle devredilmesi hususunu, borçlardan sorumluluk yönünden düzenlemiş fakat bu bütünü oluşturan unsurların neler olduğu hakkında düzenlemeye yer verilmediğini, bu halde alacaklıların başvurabileceği yolun, tasarrufun iptali yahut istihkak iddiasının reddi davaları olduğunun kabul edildiğini, davacı tarafından da öncelikle haczin devamı ve istihkak iddiasının iptali talebi ile bu yola başvurulmuş devredilen makinelerin tamamı üzerine haciz işlendiğini, dolayısıyla davacının müvekkili, … A.Ş.’nin tüm malvarlığı unsurları yahut işletmesini aktif ve pasifleriyle devralmış gibi sorumlu tutmaya çalışması, yasanın açık hükmü ve somut olayda tarafların ortaya koyduğu irade ile de bağdaşmadığını, bir kısım makinelerin satış işlemine ilişkin iki ayrı derdest dava bulunması nedeniyle öncelikle istihkak yargılamasının bekletici mesele yapılması; devrin hukuki niteliği konusunda kesinleşmiş bir karar oluşmasının ardından işbu davada karar verilmesinin zorunlu olduğunu, makine satış işleminin TBK m.202 anlamında malvarlığı devri kabul edilemeyecek olması nedeniyle de, müvekkiline karşı herhangi bir borç üstlenilmediğini, bu davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, iddiaya konu borç, makinelerin müvekkiline satışından daha sonraki tarihte imzalanan protokolle yaratıldığını, borcun devirden önce doğmuş olması kuralı da somut olayda bulunmadığını, devir tarihinden sonra yaratılan borçla davacının müvekkilini zarara uğratmaya çalıştığını, icra dosyası incelendiğinde, takibin başlangıç tarihi itibariyle 1.750.000.-USD karşılığı 5.162.500 Türk Lirası üzerinden takibe geçildiğini, bu nedenlerle protokolde öngörülen her bir kalem borcun şirket defter ve kayıtlarında ayrı ayrı inceleme yapılması ve borçların doğduğu tarihlerin tespit edilmesi gerektiğini, zira protokolde dava dışı … A.Ş.’ye verildiği iddia edilen çekler nedeniyle, davacının Kayseri (1) inci Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ***E. sayılı dosyasında açtığı menfi tespit davası sonuçlanmış ve davacının bu çeklerden sorumlu olmadığına hükmedildiğini, davacı … dava dışı … Şirketi tarafından istihkak davası dosyasına da sunulan bazı hesap mutabakatlarında, *** tarihli protokolde ve şartlı fesih sözleşmesinde, 3 taşınmaz üzerinde ipotek kurulması hususunda yeniden anlaşmaya varıldığının belirtilmesi ve çeklerin veya karşılığı olan malların bir kısmının teslim edildiğinin ikrar edilmiş olmasının *** Center San. ve Tic. A.Ş. ile … San. ve Tic. A.Ş. adlı tedarikçi şirketlerden … İletişim İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti’ne mal tedariklerinin borçlu tarafından sağlandığına dair beyanlar bulunması nedenleriyle davacı ile … İletişim İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi yapılan mal ve hizmet teslimlerine ilişkin kayıtlar ve verilen teminatların sorulması gerektiğini, aynı şekilde taraflarca sebebi belirtilmeden borç ikrarı gerçekleşmesi nedeniyle … A.Ş.’nin defter ve kayıtlarının incelenmesi yine protokolde borçla ilişkili gösterilen dava dışı … Profil Alüminyum San, ve Tic. A.Ş. ve … Center San. ve Tic. A.Ş.’nin borçlu ve alacaklı şirketlerle ticari ilişkilerine dair hesap dökümlerinin ve davacıya bu zamana kadar yapılan mal teslimlerinin sorulup tespit edilmesi gerektiğini, ticari işletme için bütünlük oluşturmayan bir takım makine ve ekipmanlarını devrinin ardından, alacaklı ve borçlu olduğu iddia edilen şirketlerin dolanlı işlemle borç yaratmaları halinde, bu durum hukuk düzeni tarafından korunmayacağını, sonuç olarak tasarrufun iptali davasının görülebilirlik şartlarından biri olan “alacağın varlığının gerçek olması” hususunun araştırmasında zorunluluk olduğunu, gerçekte bir alacağın var olup olmadığının incelenmesini; devir tarihinden sonra davacı … dava dışı … A.Ş. tarafından protokol imzalanmak suretiyle borç yaratılmaya çalışıldığından, davanın reddini gerektiğini, devredilecek malvarlığı unsurlarının ister aktif, isterse pasif olsun, ticari işletmeye dahil olması zorunlu olduğunu bu bakımdan ticari işletme devri sonucunda, devralan, yalnızca ticari işletmeye dâhil borçları üstlenmekte olup, devredenin tüm borçlarından sorumlu olamayacağını, borcun kaynağı sebepsiz zenginleşme olarak gösterilmekle birlikte, bahse konu işlemin ticari işletmeyle herhangi bir ilgisi bulunmadığını, davacı ile borçlu arasında devir tarihinden sonra imzalanan protokoller incelendiğinde de, davacının talep ettiği bir takım ürünlerin *** adlı şirketler tarafından üretildiği ve … A.Ş.’nin taraflar arasındaki ilişkide herhangi bir üretim yükümlülüğü bulunmadığını, dolayısıyla sadece aracılık faaliyeti nedeniyle üstlenilen yükümlülüklerin, asıl işin üretim olduğu bir ticari işletmenin kapsamına sokulması zaten mümkün olmadığını, davacının zaten ticari işletme kapsamında olmayan alacak iddiası nedeniyle müvekkilimizin sorumlu tutulamayacağını, Kayseri (2) inci İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında açılan istihkak iddiasının reddi talepli davada, davacı taraf müvekkilinin kanunu dolanmak suretiyle muvazaalı işlem gerçekleştirdiği ve bu nedenle işlem geçersiz kabul edilmek suretiyle … A.Ş. borçları nedeniyle makinelerin haczine izin verilmesini talep ettiğini, İcra Hukuk Mahkemesi tarafından verilen kararda da, davacı iddiaları doğrultusunda muvazaalı işlem gerçekleştirildiği kanısıyla hüküm kurulduğunu, müvekkilimizin tüm malvarlığıyla sorumlu tutulmasının talep edildiğini, müvekkilimizin satın aldığı makinelere ve satış işlemine ilişkin davacının ileri sürdüğü birçok hususun gerçeği yansıtmadığını, dolanlı işlem izlenimi yaratma amacı taşıyan bu iddiaların ispat yükünün davacı üzerinde olduğunu, belirterek, haksız ve dayanaksız açılan davanın reddini talep emiştir.
DELİLLER: Taraflar delillerini sunmuş, çek döküm listesi, 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası, … Makine ve ekipman satış faturaları, SGK kayıtları, Ticaret Sicili kayıtları, 5. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, protokoller, kira sözleşmeleri, şirketlerle ilgili ticaret sicili kayıtları, uzman görüşü raporları, Kayseri 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, ticari defter ve kayıtları, banka kayıtları, tanık anlatımı delil olarak bildirilmiş, celbi gereken kayıt ve belgeler celp edilerek incelenmiştir.
GEREKÇE: Dava, davacının dava dışı şirkete keşide ettiği çeklerden kaynaklanan alacağının, dava dışı şirketin malvarlığını muvazaalı işlemlerle devraldığı iddia edilen davalıdan tahsilini amaçlayan bir alacak davasıdır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir. Zira uyuşmazlık tacirler ve ticari işletmeleri ile ilgilidir.
6545 sayılı yasanın 45/3.maddesi uyarınca yargılama Tek Hakim tarafından yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizde açılan ve sonuçlanan davada dava değeri 500 Bin TL’nin altında olması nedeniyle 7251 sayılı kanunla değişik 6102 Türk Ticaret Kanununun 4/2.maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanmıştır.
Dosyamız arasına getirtilen Kayseri 5. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, … İletişim İnş. ve Tic. Ltd. Şti, *** Teknolojileri San ve Tic. Ltd. Şti., tarafından …, … Metal San ve Tic. A.Ş., ve … Alüminyum San ve Tic. A.Ş., aleyhine 5.162.500,00 TL alacağın tahsili istemi ile takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
Kayseri 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas *** Karar sayılı dosyasının incelenmesinde, davacısının … İletişim İnş. ve Tic. Ltd. Şti. ve … Enerji Sistemleri Ltd. Şti, davalılarının … Alüminyum San ve Tic. A.Ş., *** ve Tic. A.Ş, olduğu, taşınır mal haczinden kaynaklanan istihkak davası olduğu, *** tarihli kararla davanın kabulüne davalı 3. Kişi … ve Tic. A.Ş,’nin istihkak iddiasının reddine takibin devamına, … Alüminyum San ve Tic. A.Ş. yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas *** karar sayılı dosyasının incelenmesinde, davacısının … Enerji Sistemleri Ltd. Şti., ve … İletişim İnş. ve Tic. Ltd. Şti, davalılarının … Metal San ve Tic. A.Ş.,ve … Alüminyum San ve Tic. A.Ş., olduğu, menfi tespit istemi ile açıldığı,08/05/2017 tarihli karar ile dava konusu olan *** Şubesi’nden verilme 20/06/2016 keşide tarihli D1-1273301 çek nolu keşidecisi davacı … İletişim İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd Şti olan 219.650 USD bedelli, aynı banka ve şubesinden verilme 29/07/2016 keşide tarihli D1-1309590 çek nolu keşidecisi davacı … İletişim İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd Şti olan 158.833 USD bedelli ve aynı banka ve şubesinden verilme 29/07/2016 keşide tarihli D1-1309591 çek nolu keşidecisi davacı … İletişim İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd Şti olan 274.563 USD bedelli çekler yönünden davacı … İletişim İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd Şti’nin, dava konusu olan ***Şubesi’nden verilme *** keşide tarihli *** çek nolu keşidecisi davacı … ( eski ünvanı ***Teknolojileri Ltd Şti) olan 200.000 USD bedelli ve aynı bankanın ***l Şubesinden verilme *** keşide tarihli *** çek nolu keşidecisi davacı … ( eski ünvanı *** Teknolojileri Ltd Şti) olan 219.650 USD bedelli çekler yönünden davacı … ( eski ünvanı *** Teknolojileri Ltd Şti)’nin davalılara borçlu olmadıklarının tespitine, karar verildiği, kararın *** tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Taraflarca gösterilen tanıklar talimatla ve mahkememizce dinlenmişlerdir.
Davalı tanığı *** talimatla alınan beyanında; Treks firmasının ortaklarından birisi olduğunu, şirketlerinin alüminyum sektörüne uygun makineler yaptığını, davalı … 2 yıldan beri tanıdığını, 2018-2019 yılında makine ve ekipman sattıklarını bu şirkete, *** Kayseri’deki başka bir firmadan makine aldığını, davalı şirketle uzun süre önce Bosna Hersek’e makine bakmaya gittiklerini ve buradaki alimünyum firmasından davalının makine aldığını, makinelerin bir kısmında ortağı olduğu şirketten, ayrıca *** firmasından ve *** makine firmasından makine aldığını ve bu şekilde faaliyete başladığını beyan etmiştir.
Davacı tanığı Mehmet … talimatla alınan beyanında; davacı firmada sözleşmeli olarak alt yüklenici olarak çalıştığını, dava konusu hakkında bilgisi olduğunu, inşaat firmamda … Enerji’nin kurduğu santralleri yaptığını, daha öncede Kayseri’de bir mahkemede bulunduğunu, 2016 yılında … Alüminyum ile davacı firma alüminyum anlaşması yaptıklarını,Mayıs ayında alüminyumların gelmesi gerektiğini, gelmeyince … alüminyuma gittiklerini, fabrikanın tabelası değişerek … olduğunu gördüklerini, ancak çalışanları, yöneticileri ve fabrika yerinin aynı olduğunu, alüminyumları kendilerine vermediklerini, davalı firma ücret karşılığında tekrar alüminyumu verebileceğini söyleyince kabul etmediklerini, malzeme tedariği ile ilgili bütün işlemlerde sözleşmede bulunduğunu, kendisine bunun bir işletme devri gibi geldiğini, çünkü aynı yerde, personelleri, yöneticileri,teknik müdürleri makinelerinin aynı olduğunu, ***’in hatırladığı ve tanıdığı olduğunu, diğer müdürleri ismen hatırlamadığını, ancak bildiğini, Sinan veya Yasin isminde olduğunu, *** şirketine çekleri, malları alındığına ilişkin mail içeriğine ilişkin diyeceğinin davalı firma bu işi alt taşeronlara yaptırdığını, kendisi alüminyumu imal edip vermeyince mecburen gidip PMS’den aldıklarını çünkü kalıpların orda hazırlandığını, bir kısım malzemeler yapılmış durumda orada olduğunu ve parasının ödenmemiş olduğunu, …’la *** arasındaki protokollerin *** ile ilgisi olmadığını, sözleşme önce NTE’C ile imzalanıp …’ın sözleşmesine … taraf haline getirilmesine ilişkin bu konuda bilgisinin … işi yapmayınca ortaklıklarının bittiğini ve tamamen kendilerinin tasarruflarında olduğunu beyan etmiştir.
Tanık … talimatla alınan beyanında; Şubat 2016 ayı içerisinde … firması ile 55 megavatlık güneş enerjisinde kullanılmak üzere konstruksiyon malzemenin tedariği için anlaşma yapıldığını, *** firması bu projenin inşaası için alt yüklenici olarak görev aldığını, termiğin planlarına uygun olarak nisan ve mayıs ayında teslimatlar … firması tarafından yapılmaması üzerine mayıs ayında teslimatın tamamen durduğunu, bunun üzerine Haziran ayı içinde Kayseri organize sanayi bölgesi içerisinde … aliminyum fabrikasının, … firması Mehmet … ile ziyarete gittiklerini fabrikaya vardıklarında, … aliminyum tabelasının *** tabelesi ile değiştiğini gördüklerini, içeri girdiklerinde, içerde kendilerini Hasan Elcüman diye birisinin karşıladığını, kendisi ile toplantı yaptıklarını, toplantıda … Aliminyum çalışanı mühendisin de olduğunu, onunda toplantıya katıldığını, makine parkurunun olduğu yeri camdan gördüğünü, çalışma olduğunu, daha sonra Hasan beyle toplantıya devam ettiklerini, kendisinin … fabrikasının işletmesini komple devraldığını eğer isterseniz size … aliminyumun tespit edemediği malları yeni bir fiyatla verebileceğini söylediğini, *** bu tekliği kabul etmediğini, zaten bu süre zarfında …’un önden ödeme şeklinde verdiği çekler sorgulanmaya başlandığını ve … mal almamasına rağmen bunları ödemek zorunda kaldığını beyan etmiştir.
Davalı tanığı … duruşmada alınan beyanında; davalı … A.Ş.’de mali işler müdürü olduğunu, … A.Ş.’nin 2016 yılı mayıs ayında kurulduğunu, Ana faaliyet konusunun alüminyum profil imalatı yapmak olduğunu, bu şirketin kuruluşundan beri şirkette çalıştığını, şirket kurulurken sektörde görülen açık nedeniyle ve bu şirketin kurucularının Kayseri’de oturması nedeniyle şirketi Kayseri’ye kurmak istediklerini söylediklerini, onunla ilgili yatırım çalışmaları başladığını ve tüm Türkiye’den makinacılar ile ilgili teklifler toplanmaya başlandığını, sektörün ağır sanayi işletmesi olması nedeniyle bazı makinaların ikinci el bazılarının da sıfır olarak alınabileceği gibi bir düşüncenin ortaya çıktığını, bunlar konuşulurken Kayseri’de bulunan … Alüminyum isimli firmanın bazı makinalarını satışa çıkardığı gibi bir duyum geldiğini, sonra hissedarlar kendi aralarında görüştüklerini, … Alüminyum firmasının satılığa çıkardığı makinalarına baktıklarını, ilk başta bakılan makinaların çoğunluğunu daha sonra … Alüminyumun götürdüğünü gördüklerini, satılığa çıkarılan ve … A.Ş.’nin sahiplerinin gördükleri bir kısım makinaların sonradan götürdüklerini söylediklerini, daha sonra … A.Ş. bu firmanın bazı makinalarını bu tavırları üzerine almaktan vazgeçtiğini, daha sonra … alüminyumun yetkilileri tekrar görüşmek istediklerini söylediklerini ve oradan sonra yapılan görüşmede … A.Ş.’nin hissedarları ile … Alüminyum firmasının hissedarlarının anlaştıklarını, daha sonra … Alüminyum davalı …’a fatura keserek ellerindeki tüm makinalarını değil bazı makinalarını sattığını, … A.Ş. hissedarlarının da sektöre yabancı olduklarından dolayı bu makinaların bu şekilde çalışabileceği kanaatinin oluştuğunu, ancak daha sonra çalışmaya başlayan tesiste makina bedellerinin neredeyse yarısı kadar bakım ve onarım çalışmaları yapıldığını,3 yıl içerisinde de ilave 7.000.000,00-TL’lik yatırım harcaması daha yapıldığını, yani davalı şirkete yeni makinalar alındığını, zaten davalı şirketin 2016 yılının son 5 ayında makinaları almasından sonra yatırım teşvik belgesi alındığını ve ilave yatırımlara geçildiğini, halihazırda … Alüminyum firmasından alınan makinaların %40 gibi bir kısmı ilave yapılan harcamalara rağmen çalışmadığını, atıl durumda olduğunu, davacı … firması ile de benim çalıştığım … A.Ş. arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını, aralarında alacak – borç ilişkisi olmadığını, … A.Ş.’nin … Alüminyum firmasından fatura karşılığı aldığı bir kısım makinaların bedelleri ise bu firmaya banka kanalı ile tek parçada ödendiğini, davacı vekili 5. İcra Dairesi’nin *** esas sayılı dosyası üzerinden yapılan haciz tutanağında huzurdaki tanığın imzası ve beyanı olduğunu belirterek, o zaman … biz işletme için işlere mekanik işlere makinalar alındı, testere alındı, egzantrik pres makinası alındı şeklinde beyanı olduğunu belirterek bu hususun sorulmasını istemesi üzerine tanık beyanında, kendisine okunan haciz tutanağında adı geçen makinelerin o zaman alındığının doğru olduğunu, o zamandan bu zamana da makina alınmaya devam edildiğini, … Alüminyum’dan alınan makinalar üzerinde bakım onarım çalışmaları yapıldığını, tesisin çalışmadığını, daha sonradan da duyduğuna göre … Alüminyum firmasının tesisi 2 aydır çalışmadığının yanlış anlaşıldığını, makinaların çalışmıyor demek istediğini, tesis derken sanki şirket çalışmıyormuş gibi düşünülebileceğini, onu bilmediğini, … Alüminyum firmasından alınan makinaların bulunduğu yerden taşınmadığını, yeni kira sözleşmesi yapıldığını, orada bakım yapıldıktan sonra çalıştırıldığını, kaldırıldığı takdirde hepsi hurdaya çıkacağını, 23. caddede bulunan tesisin içerisine alınan yeni makinalar da olduğunu,19. caddedeki tesis kurulduktan sonra tüm makinaların bu caddedeki tesise taşınmadığını, yani alınan tüm makinaların hepsi 19. caddedeki tesise alınmadığını, bildiklerinin bunlar olduğunu beyan etmiştir.
Davaya konu satışa konu edilen makinelerin bulunduğu ve üretim yapılan Kayseri Organize Sanayi Bölgesi *** bulunan 27 ve 29 numaralı fabrikalarda resen tayin edilen bilirkişiler Erciyes Üniversitesinde görevli Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. ***, İİBF. Muhasebe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. *** Makine Mühendisliği Bölümü Öğretim görevlisi Doç. Dr. *** refakate alınarak mahallinde keşif icra edilmiş, bilirkişiler yaptıkları inceleme ve değerlendirmeler sonucu düzenledikleri *** tarihli heyet raporunda; dava konusu, … San. ve Tic. A.Ş. tarafından *** San. Tic. A.Ş.’ne satıldığı faturalar ile belgelenen 28 kalem makine ve techizatın *** tarihindeki piyasa rayiç değerleri toplam tutarının 2.078.000,00TL + KDV (2.452.040,00TL KDV dahil) olabileceğini, … Şirketinin ticari defterlerinde yer alan dava konusu makinelere ilişkin kayıtlara göre, *** tarihinde 3 fatura ile belirtilen tesisatı 1.416.000 TL’ye satın aldığı, bedelinin de banka kanalıyla ödediğini, davacının, davalı ile kendi borçlusu Sabat A.Ş arasında bir ticari işletmenin devri yapıldığını, ancak muvazaalı olarak bunun makine ve tesisat satışı olarak gösterildiği hususu bakımından, TTK m.11/3 ve TSY m.133 gereği ticari işletmenin devrinin şekle tabi olduğunu, işletme devrinde tescilin yapılması gerekli kurucu bir işlem olduğunu, dolayısıyla bu şekilde yapılmayan devir işleminin geçersiz olacağını, davacının iddiası gereği işletme tesisatının devrinin arkasındaki iradenin ticari işletme devri olduğu iddiası bakımından, nispi muvazaa iddiasının varlığı halinde dahi ticari işletmenin devrinin asıl şekil şartı yerine gelmediğinden geçersiz olması gerekeceği, bu nedenle de bir işletme devrinden bahsedilemeyeceğini, ayrıca davacının A.Ş ve işletme tesisatını devredenin de A.Ş olması nedeniyle işletme devri için birleşme veya pay devrinin gerçekleşmesinin gerekeceğini,muvazaa iddiası gereği ticari işletmenin devrinin gerçekleştiğinin söylemenin mümkün olmadığını, yapılan işlemin önemli miktarda malvarlığı devri olduğunu, davacının muvazaa nedeniyle malvarlığı devrinin ticari işletme devri sayılması iddiasını mümkün kılan hukuki bir hükmün bulunmadığını, davalı ile dava dışı … A.Ş.’nin ortakları ve kendileri bakımından bir organik bağ durumunu ispatlayan bir halin de söz konusu olmadığını, ancak şartları oluşmuşsa İİK gereği tasarrufun iptalinin devredilen işletme tesisatı bakımından söz konusu olabileceğini, davacının talebi bu olmadığından değerlendirme yapılmadığını, bu konuda takdir hakkının mahkemeye ait olduğunu beyan etmişlerdir.
Dosya kapsamı, sunulan kayıt ve belgele, bilirkişi heyeti raporuna tarafların yapmış oldukları itiraz ve beyanları dikkate alınarak dosya arasına giren hukuki ve mali mütalalarda değerlendirilmek suretiyle tarafların rapora karşı yapmış oldukları itirazları ve beyanları nazara alınarak bilirkişi kurulundan ek rapor alınmış, bilirkişiler ***tarihli ek raporlarında; davacının itirazları ve kök rapordan sonra almış olduğu mütalaada değerlendirilerek, dava dışı … A.Ş’nin ticari işletmesindeki işletme tesisatının davalı *** A.Ş’ye devrinin bir ticari işletme devri sayılmaması gerektiği kanaatlerinde bir değişme olmadığını, zira bir A.Ş’nin tüm aktif ve pasifleri ile devrinin ancak şirketin devri olabileceği, şirketin kül olarak bir ticari işletme olduğu, davacının aslında bu iki şirket arasındaki işletme devrinin hile ile gizlenerek işletme tesisatı devri olarak gösterildiğini ispatlaması gerektiğini, bu ispatın olup olmadığının takdirinin mahkemede olduğunu, ancak bunun da muvazaanın tanımına uygun bir nitelik taşımadığı kanaatinde olduklarını, malvarlığı fiyatı farkının diğer şartlar sağlanırsa bir malvarlığı devri açısından tasarrufun iptaline yol açabileceği ancak davanın konusunun da bu olmadığı, bu hususlarda takdirin mahkemede olduğu, davacı tarafça dosyaya sunular yeminli mali müşavir *** tarafından hazırlanmış özel rapor incelendiğinde, davacının davalıdan alacağını gösteren bir rapor olmadığı, davacının dava dışı … ve … şirketlerine yapılan ödemelerin tespit edildiği bir rapor olduğu, kök raporda davalı şirkete dava dışı şirket tarafından satışı yapılan mallar ve bu mallara ilişkin faturalar ile yapılan ödemelerin tespitinin yapıldığını, zaten istenenin de bu olduğu, sonuç ve kanaatine varıldığını belirlemişlerdir.
Toplanan tüm deliller, dosya kapsamı, mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi kurulu raporu ve itirazlar üzerine alınan ek rapor içerikleri nazara alındığında; … San. ve Tic. A.Ş. tarafından *** San. Tic. A.Ş.’ne satıldığı faturalar ile belgelenen 28 kalem makine ve techizatın 13.06.2016 tarihindeki piyasa rayiç değerleri toplam tutarının 2.078.000,00TL + KDV (2.452.040,00TL KDV dahil) olabileceğinin tespit edildiği, … Şirketinin ticari defterlerinde yer alan dava konusu makinelere ilişkin kayıtlara göre *** tarihinde 3 fatura ile belirtilen tesisatı 1.416.000 TL’ye satın aldığı, bedelini de banka kanalıyla ödediği, bu hususun sunulan kayıt ve belgelerle sabit olduğu, davacının davalı ile kendi borçlusu … A.Ş arasında bir ticari işletmenin devri yapıldığı ancak muvazaalı olarak bunun makine ve tesisat satışı olarak gösterildiği iddiası bakımından, TTK m.11/3 ve TSY m.133 gereği ticari işletmenin devrinde tescilin yapılmasının gerekli ve kurucu bir işlem olduğu, bu yönde yapılmış herhangi sözleşme ve devamında bir ilanın bulunmadığı, ayrıca davacının A.Ş ve işletme tesisatını devredenin de A.Ş olması nedeniyle işletme devri için birleşme veya pay devrinin gerçekleşmesi gerekeceği ancak böyle bir husususun da dosya kapsamı itibariyle sabit olmadığı bu sebeple muvazaa iddiası gereği ticari işletmenin devrinin gerçekleştiğinin söylenmesinin mümkün olmadığı, yapılan işlemin malvarlığı devri olduğu, davalı ile dava dışı … A.Ş.’nin ortakları ve kendileri bakımından bir organik bağ durumunu ispatlayan bir halin de söz konusu olmadığı, dinlenen tanık beyanlarının muvazaa iddiasını ispatlamaya yeterli olmadığı, bir kısım işçilerin, makineleri devralan davalı şirkette çalışmasının, devredilen teknik makine ekipman hakkında bilgilerinin olması, sektörel koşullar itibariyle hayatın olağan akışına uygun olduğu, Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin(2016/12283E.2018/1008K.27.02.2018) emsal kararlarına göre davacının davasına dayanak yaptığı iddialarının İİK’nun 277.ve devamında düzenlenen tasarrufun iptali davasında tartışılabilecek nitelikte olduğu, eldeki davanın alacak davası olduğu, Mahkememiz tarafından yargılama aşamasında tedbir taleplerine yönelik olarak verilen kararın istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılmış olması nedeniyle esas hakkında verilen kararın da aynı Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılması gerektiği anlaşılmakla davacının ispat edilemeyen alacak istemine ilişkin davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan DAVANIN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar harcının peşin alınan 1.707,75 TL harçtan mahsubu ile artan 1.648,45 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yaptığı giderlerin üzerinde bırakılmasına, davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davalı tarafından yapılan 557,90 TL yargılama gideri ile AAÜT. uyarınca belirlenen 13.450,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-6100 sayılı HMK 120 ve 333.maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde davacı tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
6- Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203.maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal iki haftalık süresi içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.17/11/2021

Katip …

Hakim …