Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1327 E. 2021/1034 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2016/1327 Esas – 2021/1034
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇLEİ KARAR
ESAS NO : 2016/1327 Esas
KARAR NO : 2021/1034

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACILAR : 1-…
2- …
3- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI :1- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 2- …
3- …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 05/08/2016
KARAR TARİHİ : 18/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan …’nin kayıt maliki olduğu, …’nin sevk idaresinde bulunan … plakalı araç ile Kayseri ili, Melikgazi ilçesi, …mahallesi, Kayseri – Sivas Karayolunda 27/09/2015 tarihinde saat 08:30 sıralarında yaralamalı ve ölümlü trafik trafik kazası meydana geldiğini, kazanın davalı …’nin sevk ve idaresindeki aracın kontrolünü kaybederek PTS sisteminin orta ayağına çarpması çarpışmanın etkisiyle ters şeride geçerek …plakalı araçla seyir halinde bulunan …’e ait araca çarpması sonucu meydana geldiğini, kaza sonrasında …’in öldüğünü, aracın içerisinde bulunan …, …, …ve …’in ağır şekilde yaralandığını, söz konusu aracın davalı sigorta şirketi tarafından sigorta edildiğini, müvekkillerinin maddi anlamdaki kayıplarının giderilmesi için sigorta şirketine talep yazısı gönderildiğini, gelen yazı cevabı ile müvekkillerine kabul edilmesi mümkün olmayan bir miktar tazminatın teklif edildiğini, davalı …’nin %100 kusuru ile meydana gelen kazada vefat eden …’in 01/02/1934 doğum tarihli olup ev hanımı olduğunu ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere kaza tarihinden itibaren işletilecek mevduata uygulanan en yüksek yasal faizi ile birlikte 5.000,00 TL maddi tazminatın müştereken ve müteselsilen sorumluluk hükümlerine göre davalılardan tahsiline, kaza sebebi ile oluşan 95.000,00 TL tazminatın olay tarihi itibarile mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalılar … ve ….’den tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; Açılan davayı kabul etmediklerini, manevi tazminata ilişkin olan kısmın zenginleşme amacını güttüğünü, olaydan sonra tutulan trafik kazası tespit tutanağının kazayı ve kusur oranlarını doğru bir şekilde belirleyemediğini, raporu düzenleyenlerin dikkatli analiz edemediklerini, bu rapora dayanılarak verilen ceza dosyasında ki kararı da kabul etmediklerini, davacıların murislerinin pasif dönemde olduğunu göz ardı ederek maddi tazminat talep ettiklerini savunarak davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı …A.Ş.vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava öncesi başvuru şartı yerine getirilmemiş olduğundan davanın reddi gerektiğini, … plakalı aracın 17/09/2015-2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere sigortalandığını, davacı yanın müterafik kusurunun dikkate alınmasını talep ettiklerini, sigortalı araca atfedilen kusuru kabul etmediklerini, müteveffanın emniyet kemerinin takılı olmamasının ölüm sebebinin araçtan fırlamaya bağlı oluşan beden tramvası olması nedeniyle müterafik kusurun dikkate alınmasını talep ettiklerini, dosyada hesaplama yapılabilmesi için aktüer bilirkişisine verilmesi gerektiğini savunarak davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER: Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Dosyada tarafların bildirdiği belgeler ve bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
01/06/2017 tarihli celsede; Dosyanın davaya konu kazada tarafların kusur oranlarına ilişkin rapor alınması için Ankara Adli Tıp Kurumu grup başkanlığına gönderilmesine karar verilmiş, Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı tarafından mahkememize sunulan 07/07/2017 tarihli raporda özetle; Sürücü …’nin %100 oranında kusurlu olduğu, sürücü …’in kusursuz olduğu mahkememize bildirilmiştir.
HMK’nun 266/1. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasına dair 26/11/2020 tarihli celsede karar verilmiş, bilirkişi …’in mahkememize sunmuş olduğu 03/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı …’in destekten yoksun kalma tazminatının 35.386,82 TL olduğunu, hesaplanan zarar tutarının poliçe teminatı kapsamında kaldığını, davacıların cenaze gideri talebine ilişkin olarak talep konusu bilirkişilik yetki alanı dışında olup Kocasinan Belediyesi’nden gelen 22/12/2020 tarihli müzekkere cevabına göre takdiri mahkemeye ait olmak üzere 3.240,00 TL maddi zarar olabileceğini, davacının mevduata uygulanan en yüksel yasıl faiz talep ettiğini, … plaka sayılı aracın ruhsatında hususi yazdığını, davalıların yasal faizden sorumlu tutulabileceğini, davacıların manevi tazminat talebinin mahkemenin takdirinde olduğunu mahkememize bildirmiştir.
01/04/2021 tarihli celsede Dava dosyasının rapor veren aktüerya bilirkişine tevdii ile, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2019/5206 Esas, 2020/8874 Karar ve 2020/2598 Esas, 2021/34 Karar sayılı içtihatlarında bildirilen yaşam tablosu ve hesap yöntemi kullanılarak davacı …’in destekten yoksun kalma zararının hesaplanması amacıyla HMK’nun 281/2. Maddesi uyarınca ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş bilirkişi …’in mahkememize sunmuş olduğu 11/06/2021 tarihli ek raporda özetle; davacı …’in destekten yoksun kalma tazminatının 61.064,02 TL olduğunu, hesaplanan zarar tutarının poliçe teminatı kapsamında kaldığını, davacıların cenaze gideri talebine ilişkin olarak talep konusu bilirkişilik yetki alanı dışında olup Kocasinan Belediyesi’nden gelen 22/12/2020 tarihli müzekkere cevabına göre takdiri mahkemeye ait olmak üzere 3.240,00 TL maddi zarar olabileceğini, davacının mevduata uygulanan en yüksel yasıl faiz talep ettiğini, … plaka sayılı aracın ruhsatında hususi yazdığını, davalıların yasal faizden sorumlu tutulabileceğini, davacıların manevi tazminat talebinin mahkemenin takdirinde olduğunu mahkememize bildirmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Davacılar dava dilekçesiyle, 27.09.2015 tarihinde davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … plakalı aracın kaza yapması sonucu davacılardan …eşi ve diğer davacıların annesi ve büyükannesi olan …’in vefat ettiğinden ve … araç sürücüsünün kusurlu olduğundan bahisle manevi tazminat cenaze ve defin gideri ve destekten yoksun kalma tazminatı talep ettiği görülmüştür.
Davacılar vekili mahkememize sunmuş olduğu 12/11/2021 tarihli beyan dilekçesinde özetle; maddi tazminat talepleri yönüyle davalı sigorta şirketi ile anlaşma sağlandığını ve sigorta şirketi tarafından ödeme yapıldığını, anlaşma kapsamında davalı sigorta şirketine açtıkları davadan feragat ettiklerini, maddi tazminat talepleri yönüyle davalılardan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını mahkememize bildirmiştir.
Davalı sigorta şirketi ise davayı kabul etmemiştir.
Davalı … ve … ise kusuru kabul etmemiştir.
Ceza dosyasının incelenmesinde … plakalı araç sürücüsü … taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebebiyet verdiğinden bahisle mahkumiyetine karar verildiği görülmüştür.
Sigorta poliçesi incelenmesinde, … plakalı aracın davalı nezlinde ZMSS poliçesinin bulunduğu görülmüştür.
-Mahkememizce kusur ön sorun değerlendirmesinde,
Mahkememizce kusur raporu alınmış, kusur raporu ve ceza dosyası dikkate alındığından 27.09.2015 tarihinde davalı … sevk ve idaresindeki … aracın meskun mahal dışında gündüz vakti bölünmüş kara yolunda seyri sırasında geldiği olay yerinde yola gereken dikkatini vermediği, direksiyon hakimiyetine gerekli özeni göstermediği, direksiyon hakimiyetini kaybedip, PTS direğine çarptığı ve akabinde karşı şeride geçmek suretiyle murisin bulunduğu araca çarpmak suretiyle ölümüne sebebiyet verdiğinden tam kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
… aracın trafik kayıtlarında ise kaza tarihi itibariyle davalı … adına kayıtlı olduğu görülmüştür.
Destekten yoksun kalma tazminatı, B.K’nun 45/II. maddesinde düzenlenmiş olup; “Ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir.” şeklinde hükme bağlanmıştır.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın “Sigortanın Kapsamı” başlıklı A-1.maddesindeki, “Sigortacı, bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde düzenlemesi yer almaktadır.
Somut olayda davalı sigorta şirketi destekten yoksun kalma tazminatı ve cenaze defin giderinden sorumludur. Ancak tarafların anlaştığından hüküm tesis edilmemiştir.
Araç işleteninin hukuki sorumluluğunun esasları ve sınırları ise, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan Kanun’un 85/5. maddesinde “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur” düzenlemesine yer verilmiş olup; işletenin sorumluluğunun, araç sürücüsünün kusuruyla sınırlı olduğu kabul edilmiştir. Araç işletenine düşen hukuki sorumluluğu teminat altına alan trafik sigortacısı da sigortalı araç sürücüsünün kazadaki kusuru oranında zarardan sorumlu olacaktır.
Somut olayda davalılar işleten … zarardan sorumludur. Davalı …ise haksız fiil hükümleri çerçevesinde zarardan sorumludur.
– Manevi tazminata dair değerlendirmede;
Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil, onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Hakim, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda hakimin, hukuk ve adalete uygun karar vereceği TMK’nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Somut olayda, ekonomik ve sosyal durum araştırması, kazanın oluş şekli, davalıların tam kusurlu olması, çekilen ızdırap, akrabalık ilişkileri yukarıda açıklanan kıstaslar çerçevesinde davacı murisin eşi için 50.000,00 TL ve diğer davacılar murisin torun ve çocukları için 5.000 TL manevi tazminatın uygun olduğu değerlendirilmiştir.
Haksız fiil hükümleri çerçevesinde faiz olay tarihinden itibaren başlatılmış, maddi tazminat sigorta şirketi yönünden anlaşılmış olunması dikkate alınarak feragat talebi uyarınca feragat nedneiyle reddine, aynı talep davalı gerçek kişiler için de geçerli olduğundan konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle:
1-Davacı … (murisin eşi) tarafından sigorta şirketine karşı ikame edilen maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine,
2-Davacı … (murisin eşi) tarafından … ve …’ye karşı açılan maddi tazminat davasının konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacı …’in (murisin eşi) manevi tazminat isteminin kabulü ile, 50.000,00 TL manevi tazminatın davalı … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, alacağa olay tarihi olan 27/09/2015 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
4-Davacı …, …, …, …, …, …, …, … ve … (murisin oğlu)’in manevi tazminat isteminin kabulü ile, 5.000,00’er TL (her davacı için ayrı ayrı 5.000,00 TL) manevi tazminatın davalı …ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, alacağa olay tarihi olan 27/09/2015 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
5-Davacı …’in (murisin eşi) maddi tazminat davası yönünden 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 59,30 TL harcın davacılar tarafından peşin yatırılan 341,55 TL harçtan mahsubu ile peşin harcın 282,25 TL olarak ele alınmasına,
6-Davacı …’in (murisin eşi) manevi tazminat davası yönünden 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 3415,50 TL harçtan davacılar tarafından peşin yatırılan 282,25 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.133,25 TL harcın davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
7-Davacı …, …, …, …, …, …, …, … ve … (murisin oğlu)’in manevi tazminat davaları yönünden 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 3.073,95 TL harcın davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİN’YE GELİR KAYDINA,
8-Davacılar tarafından peşin yatırılan 29,20 TL peşin harç ve 341,55 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 370,75 TL harcın davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
9-Davacılar tarafından yapılan bilirkişi ücreti 690,00 TL, 11 elektronik tebligat gideri 60,50 TL, 20 tebligat gideri 220,00 TL, ATK posta gideri 33,50 TL, ATK 210,00 TL, kep reddiyat gideri 1,00 TL, yargı harcı 70,00 TL, 15 müzekkere gideri 139,60 TL olmak üzere toplamda 1.424,60 TL yargılama giderinden protokol gereğince davalı sigorta şirketinden alınan 1.000,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 424,60 TL yargılama giderinin davalılar …ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
10-Davalılar tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda mahkememizce herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına,
11-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
12-Davacı …’in (murisin eşi) manevi tazminat yönünden AAÜT’ye göre hesap edilen; 7.300,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar … ve …’den alınarak davacı …’e (murisin eşi) verilmesine,
13-Diğer davacılar Davacı …, …, …, …, …, …, …, … ve … (murisin oğlu)’in manevi tazminat davası yönünden AAÜT’ye göre hesap edilen Davacı …, …, …, …, …, …, …, … ve … (murisin oğlu)’ için 4.080,00’er TL (her davacı için ayrı ayrı 4.080,00 TL) vekalet ücretinin davalılar … ve …’den alınarak adı geçen davacılara verilmesine,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/11/2021

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

*5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*